• Sonuç bulunamadı

T.C. KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU (OMBUDSMANLIK) ŞİKAYET NO :2015/5724 KARAR TARİHİ :30/04/2016 tarih TAVSİYE KARARI ŞİKAYETÇİ :

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "T.C. KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU (OMBUDSMANLIK) ŞİKAYET NO :2015/5724 KARAR TARİHİ :30/04/2016 tarih TAVSİYE KARARI ŞİKAYETÇİ :"

Copied!
11
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

T.C.

KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU (OMBUDSMANLIK)

ŞİKAYET NO :2015/5724 KARAR TARİHİ :30/04/2016|tarih|

TAVSİYE KARARI

ŞİKAYETÇİ :

ŞİKAYETÇİ VEKİLİ :

ŞİKAYET EDİLEN İDARE : Elektrik Üretim Anonim Şirketi Genel Müdürlüğü

ŞİKAYETİN KONUSU : Başvurucunun yıllık izninin 30 gün üzerinden hesaplanması talebi hakkındadır.

ŞİKAYET BAŞVURU TARİHİ : 15.12.2015 I. USUL

A. Şikâyet Başvuru Süreci

1. Şikâyet başvurusu, Kurumumuza gerçek kişiler için şikâyet başvuru formu doldurulmak suretiyle posta marifetiyle yapılmış olup 15/12/2015 tarih ve 12919 sayı ile kayıt altına alınmıştır. Şikâyet başvurusunun karara bağlanması için 28/03/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmeliğin 41/1-a maddesi ve İmza Yetkileri Yönergesinin 7’nci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi uyarınca, şikâyetin incelenmesine ve araştırmasına geçilmiş, 2015/5724 şikâyet numaralı "Tavsiye Kararı Önerisiyle" Kamu Başdenetçisi’ne sunulmuştur.

B. Ön İnceleme Süreci

2. Yapılan ön inceleme neticesinde; şikâyet konusunun Kurumumuzun görev alanına girdiği, şikâyetçinin menfaat ihlali koşulunu taşıdığı, idari başvuru yollarının tüketildiği, şikâyetin süresinde yapıldığı ve diğer ön inceleme konularında da bir eksiklik bulunmadığı, bu nedenle de şikâyetin inceleme ve araştırmasına engel bir durumun bulunmadığı tespit edilmiştir.

II. OLAY VE OLGULAR

A. Şikâyetçinin Konu Hakkındaki Açıklamaları ve İddiaları

3. ….-…. tarihleri arasında Kamu İktisadi Teşebbüsü (KİT) olarak faaliyet gösteren Karadeniz Bakır İşletmelerine ait ….. İşletme Müdürlüğü emrinde 1475 sayılı İş Kanununa tabi olarak çalıştığını;

özelleştirme uygulamaları nedeniyle söz konusu iş yerinin özelleştirilmesi sonucunda ihaleyi kazanan

…. İnşaat A.Ş. firmasınca iş akdinin fesh edildiğini; …../…. tarihinde yine KİT olarak faaliyet gösteren Elektrik Üretim Anonim Şirketi Genel Müdürlüğü’ne (EÜAŞ) bağlı ….. Termik Santrali’ne daimi işçi olarak atamasının gerçekleştirildiğini ve halende EÜAŞ’a ait ….- ….. HES İşletme Müdürlüğü bünyesinde işçi olarak görev yaptığını; göreve başladığı ….. yılından sonra 2008-2009 yıllarına ait yıllık iznini hizmet birleştirmesi nedeniyle 30 gün kullanmasına karşın idarenin 2010 yılından

(2)

günümüze kadar olan süreçte hizmet birleştirme işlemini uygulamaması nedeniyle yıllık izninin 20 güne düşürüldüğünü; bu durumu defalarca söz konusu idareye bildirmesine karşın ilgili idarenin Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin E:2008/17170, K:2010/3987 sayılı kararını gerekçe göstererek talebini kabul etmediğini; oysaki kendisiyle aynı durumda olan iş arkadaşı ..’nün durumu yargıya taşıması sonucunda Yargıtay .. Hukuk Dairesinin …., …. sayılı kararı gereğince yıllık izninin 30 gün üzerinden verildiğini; konuyu yargıya taşıması durumunda yargının iş yükünün zaten haddinden fazla olduğunu;

o nedenden dolayı söz konusu kararın kendisi için de uygulanmasının hukuka ve hakkaniyete uygun olacağını belirterek Elektrik Üretim Anonim Şirketi Genel Müdürlüğü’nün yapmış olduğu uygulamanın tarafımızca incelenerek söz konusu yıllık izninin 30 gün üzerinden hesaplanmasını talep etmektedir.

B. İdarelerin Şikâyete İlişkin Açıklamaları

4. Elektrik Üretim Anonim Şirketi Genel Müdürlüğü’nden alınan …../2016 tarih ve …. sayılı cevabi yazı ve eklerinde özetle;

4.1. Yapılan incelemeler neticesinde halen ..-.. HES İşletme Müdürlüğü bünyesinde 4857 sayılı yasaya tabi olarak çalışan ilgilinin; eski hizmetlerini geçirdiği Karadeniz Bakır İşletmeleri Genel Müdürlüğü

…. İşletme Müdürlüğü’nün ../2004 tarihinde özeleştirilmesi sonucu …. A.Ş. firmasına devredildiğini, devir sonucunda söz konusu işçi personellere ait tüm hak ve menfaatlerin devralan firmaya geçtiğini, ..’in de devir sonucu devralan firmada bir süre çalıştıktan sonra iş akdinin devralan firma tarafından feshedildiğini, ilgilinin tüm yasal alacakları ile birlikte fesih sırasında kullanmadığı yıllık izin ücretinin de devralan firma tarafından kendisine ödenme zorunluluğunun mülga 1475 sayılı İş Kanunu’nun 56.

ve 4857 sayılı İş Kanunu’nun 59. maddesi gereğince zorunlu olduğunu;

4.2. Hizmet birleştirme konusunda Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin E:2006/12556, K:2007/1252 sayılı kararı ile “ Dairemizin istikrar kazanan uygulamasına göre işçinin aralıklı çalışmalarında iş sözleşmesinin feshinin ardından, bir dönem için kıdem tazminatı ödenmiş olması halinde bahsi geçen çalışmaların tasfiye edilmiş olduğu sonucuna varılmaktadır. Kıdem tazminatı ödenmek suretiyle tasfiye edilen sürelerin işçinin aynı işverenin bir ya da değişik işyerlerinde daha sonra gerçekleşen hizmet süresine eklenmesi, mümkün görülmemektedir... Kıdem Tazminatı hesabında dikkate alınması gereken hizmet süresi yönünden varılan bu sonucun, yıllık izne hak kazanma noktasında da dikkate alınması yerinde olur” şeklinde hüküm tesis ettiğini, bu bağlamda şikâyetçinin eski hizmetlerinin yıllık ücretli izin süresi hesabında dikkate alınmayacağını;

4.3. Diğer yandan personelleri .. tarafından kurumları aleyhine açılan ve aleyhlerinde sonuçlanan Yargıtay .. Hukuk Dairesinin …. Esas ve …. Kararı ile kesinleşen kararında “ davacının senelik izin ücret alacağının tarafına ödendiğine dair olarak resmi bir belgenin bulunmadığı açıkça belirtilmiş ve bu nedenle davacıya senelik izin alacağının özelleştirilen kurumca ödenip ödenmediğinin tespit edilemediği” hususunun yer aldığını;

4.4. Bu aşamada, ….2016 tarih ve …. sayılı yazıları ile Karadeniz Bakır İşletmeleri Genel Müdürlüğüne şikâyetçinin iş akdinin feshedildiği tarihte kullanmadığı yıllık izin ücretinin ödenip ödenmediğinin sorulduğunu, ilgili Genel Müdürlüğün …..2016 tarih ve … sayılı yazısında;

şikâyetçinin Genel Müdürlükleri ile ilgili herhangi bir bağının kalmadığı ve şikâyetçi ile ilgili sicil dosyasını da içeren tüm bilgilerin devralan firma olan …. AŞ’ne bağlı …. Bakır A.Ş. …. İşletmesinde bulunduğunun belirtildiğini, daha sonra, ….2016 tarih ve ….. sayılı yazıları ile …. Bakır A.Ş. ….

İşletmesinden konuya ilişkin bilgi istenildiğini ve söz konusu cevabi yazının beklendiğini;

(3)

4.5. Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde de …. ve benzeri durumdaki personellerinin Kurumlarında iş başı yapmadan önceki tasfiye edilmiş eski hizmetlerinin yıllık ücretli izin süresi hesabında dikkate alınmayacağını;

belirtmiştir.

5. Devlet Personel Başkanlığı’ndan alınan …./2016 tarih ve … sayılı cevabi yazıda özetle;

5.1. Söz konusu personelin işçi statüsünde görev yaptığının anlaşılması münasebetiyle, çalışma hayatı ile ilgili mevzuatı uygulama ve işçi, işveren ilişkilerini düzenleme görevinin 3146 sayılı kanun gereğince Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın uhdesinde bulunması münasebetiyle konuya ilişkin hukuki görüşün söz konusu bakanlıktan istenmesinin daha uygun olacağını;

6. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Hukuk Müşavirliği’nden alınan …./2016 tarih ve ….

sayılı cevabi yazıda özetle;

6.1. Kamu sektöründe çalışan işçilerin yıllık ücretli izinlerinin hesabında, bir kamu işverenine bağlı olarak geçen sürenin 4857 sayılı İş Kanunu'nun 54. maddesinin son fıkrasında sayılan bir başka kamu işverenine bağlı olarak geçen süreyle birleştirilebileceğini;

belirtilmiştir.

C. Olaylar

7. Şikâyetçinin …. Sendikası ile imzalanan 16. Dönem toplu iş sözleşmesinin 110’uncu maddesi kapsamında yıllık ücretli izninin 30 güne çıkartılmasına ilişkin …./2015 tarihinde Elektrik Üretim Anonim Şirketi Genel Müdürlüğü’ne başvuruda bulunduğu;

7.1. Elektrik Üretim Anonim Şirketi Genel Müdürlüğü’nce …/2015 tarihinde söz konusu talebin reddedildiği ve söz konusu ret kararının Elektrik Üretim Anonim Şirketi Genel Müdürlüğü Hidrolik Santrallar Dairesi Başkanlığı’nın …./2015 tarih ve …… sayılı yazılarınca ilgiliye bildirildiği;

7.2. Şikâyetçinin de, Elektrik Üretim Anonim Şirketi Genel Müdürlüğü’nün yapmış olduğu uygulamanın tarafımızca incelenerek söz konusu yıllık izninin 30 gün üzerinden hesaplanması talebiyle 15/12/2015 tarihinde Kurumumuza başvuruda bulunduğu; anlaşılmıştır.

D. Kamu Denetçisi Muhittin Mıhçak’ ın İnceleme ve Araştırma Bulguları

8. Şikâyet konusu işleme ilişkin ilgili idarelerden istenen bilgi ve belgeler ile idarelerin cevabı yazılarından;

8.1. EÜAŞ ..…. Termik Santrali İşletme Müdürlüğü’nün …../2010 tarih ve …. sayılı yazıları gereğince özelleştirme kapsamında müdürlüklerine atanan ve şikâyetçi ..’in de aralarında bulunduğu personellerin yıllık izinlerinin nasıl kullandırılacağına ilişkin Genel Müdürlükten görüş talep ettiği ve söz konusu yazı ekinde yer alan listeye göre ilgilinin 30 gün yıllık izin kullandığı ve kıdem tazminatı almış olarak belirtildiği;

8.2. EÜAŞ Genel Müdürlüğü’nün … Termik Santrali İşletme Müdürlüğü’ne göndermiş olduğu

…./2010 tarih ve …. sayılı cevabi yazılarında Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin E:2006/12556, K:

2007/1252 sayılı kararı gereğince özelleştirmeden gelen personelin geçmiş hizmetlerinin dikkate alınmaması gerektiği yönünde görüş bildirdiği;

(4)

8.3. EÜAŞ …. Termik Santrali İşletme Müdürlüğü’nün İzin Takip Çizelgesine göre işçi …’in 2008 yılında 10’ar gün olmak üzere toplam 30 gün izin kullandığı, 2009 yılında 10 ve 12 olmak üzere 22 gün izin kullandığı ve 8 günlük izninin devrettiği, 2010 yılında ise izninin 20 güne düşürüldüğü ve tüm iznini kullandığı;

8.4. Elektrik Üretim Anonim Şirketi Genel Müdürlüğü’nden alınan …./2016 tarih ve …. sayılı cevabi yazı ve ekinde gönderilen ..’ye ait sicil dosyası CD’sinin incelenmesinden;

8.4.1. …. Sanayi A.Ş.’nin …./2005 tarih ve ….. sayılı yazıları gereğince Kıdem ve İhbar tazminatının ..’nün hesabına yatırılarak iş akdinin fesh edildiği;

8.4.2. Türkiye İş Kurumu İşten Ayrılma Bildirgesine göre ..’nün …. tarihli Özelleştirme kararı ile bir Kamu Kurumu olan ….. Sanayi A.Ş.’nin hisse devri ile blok satışı sonucunda Kıdem Tazminatı ödenerek …. tarihinde ayrılış bildirgesinin düzenlendiği;

8.4.3. EÜAŞ Genel Müdürlüğü Hidrolik Santraller Daire Başkanlığı ….. Hidroelektrik Santrali İşletme Müdürlüğü’nün ….. tarih ve ….. sayılı yazıları gereğince ..’nün ….. tarihinde işçi personel olarak göreve başladığı;

8.4.4. ..’nün ….. tarihinde geçmiş hizmetlerinin izin yönünden birleştirilmesi talebiyle idareden talepte bulunduğu ve söz konusu talebine idarenin 4857 sayılı İş Kanununa Tabi Personelin Hizmet Hesaplamaları Cetveli kapsamında Diğer Kamu Kurum ve Kuruluşlarda geçen hizmetlerin senelik izin hesabında dikkate alınmayacağını gösterir tablo nedeniyle ret kararı verdiği;

8.4.5. ..’nün ….. tarihinde geçmiş hizmetlerinin yıllık izin süresinden sayılması hususunda …. Asliye Hukuk Mahkemesine dava açtığı ve söz konusu davanın Yargıtay ... Hukuk Dairesinin …., …. sayılı ilamı ile lehine sonuçlandığı ve ilgilinin yıllık izinlerinin 30 gün olarak hesaplandığı;

8.4.6. Söz konusu Yargıtay ilamını müteakip …. …. Şube Başkanlığı’nın söz konusu mahkeme kararının emsal teşkil ettiğini belirtir yazısı ile benzer durumda olan diğer personeller içinde uygulanması talebi ile idareye başvurduğu ve EÜAŞ İnsan Kaynakları Daire Başkanlığı’nın …..2014 tarih ve ….. sayılı yazıları gereğince söz konusu kararın davayı açan şahıs için verildiğinden bahisle diğer işçiler için uygulanamayacağı şeklinde cevap verildiği;

8.5. Elektrik Üretim Anonim Şirketi Genel Müdürlüğü’nden alınan …./2016 tarih ve …. sayılı cevabi yazı ve ekinde gönderilen …’e ait sicil dosyası CD’sinin incelenmesinden;

8.5.1. Türkiye İş Kurumu İşten Ayrılma Bildirgesine göre ..’in …. tarihli Özelleştirme kararı ile bir Kamu Kurumu olan Karadeniz Bakır İşletmeleri A.Ş.’nin hisse devri ile blok satışı sonucunda Kıdem Tazminatı ödenerek …. tarihinde ayrılış bildirgesinin düzenlendiği;

8.5.2. İlgilinin ….. tarihleri arasında ….. İl Milli Eğitim Müdürlüğü bünyesinde 657 sayılı kanunun 4/c maddesi kapsamında sözleşmeli personel olarak görev yaptığı;

8.5.3. İlgilinin …. tarihinde EÜAŞ Genel Müdürlüğü ….. Termik Santrali İşletme Müdürlüğü’nde İş Kanununa tabi personel olarak işe başladığı;

8.5.4. İlgilinin ….. tarihinde yıllık izin sürelerinin birleştirilmesine yönelik EÜAŞ Genel Müdürlüğü

…. Termik Santrali İşletme Müdürlüğü’nden talepte bulunduğu;

8.5.5. İzin çizelgesine göre ..’e 2008 (30 gün), 2009 (20 gün), 2010 (20 gün), 2011 (20 gün), 2012 (20 gün), 2013 (24 gün), 2014 (24 gün) ve 2015 (24 gün) izin hakkının tanındığı;

(5)

8.5.6. İlgilinin Sosyal Güvenlik Kurumu Sigortalı İşe Giriş Bildirgesine göre halen 4/a kapsamında EÜAŞ …-… HES İşletme Müdürlüğü bünyesinde işçi olarak çalıştığı;

görülmüştür.

III. HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE A. İlgili Mevzuat

9. 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın Cumhuriyetin nitelikleri başlıklı 2’nci maddesinin “ Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk Devletidir.” hükümlerini ihtiva ettiği;

10. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın çalışma hakkı ve ödevi başlıklı 49’uncu maddesinin

“Çalışma, herkesin hakkı ve ödevidir.

Devlet, çalışanların hayat seviyesini yükseltmek, çalışma hayatını geliştirmek için çalışanları ve işsizleri korumak, çalışmayı desteklemek, işsizliği önlemeye elverişli ekonomik bir ortam yaratmak ve çalışma barışını sağlamak için gerekli tedbirleri alır.” hükümlerini ihtiva ettiği;

11. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın çalışma şartları ve dinlenme hakkı başlıklı 50’nci maddesinin “ …Dinlenmek, çalışanların hakkıdır.

Ücretli hafta ve bayram tatili ile ücretli yıllık izin hakları ve şartları kanunla düzenlenir. ” hükümlerini ihtiva ettiği;

12. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın Dilekçe, Bilgi Edinme ve Kamu Denetçisine Başvurma Hakkı başlıklı 74’üncü maddesinin “ … Herkes, bilgi edinme ve kamu denetçisine başvurma hakkına sahiptir.(Ek fıkra: 12/9/2010-5982/8 md.) Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına bağlı olarak kurulan Kamu Denetçiliği Kurumu idarenin işleyişiyle ilgili şikâyetleri inceler.” hükümlerini ihtiva ettiği;

13. 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanunu’nun Kurumun Görevi başlıklı 5’inci maddesinin “Kurum, idarenin işleyişi ile ilgili şikâyet üzerine, idarenin her türlü eylem ve işlemleri ile tutum ve davranışlarını; insan haklarına dayalı adalet anlayışı içinde, hukuka ve hakkaniyete uygunluk yönlerinden incelemek, araştırmak ve idareye önerilerde bulunmakla görevlidir.” hükmünü ihtiva ettiği;

14. İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin 24’üncü maddesinin “ Her insanın dinlenmeye, eğlenmeye, özellikle çalışma süresini akla uygun sınırlar içinde tutmaya ve belli aralıklarla ücretli tatillere hakkı vardır. hükümlerini ihtiva ettiği;

15. 22/05/2003 tarihinde 4857 sayılı İş Kanunu ile yürürlükten kaldırılan 1475 sayılı İş Kanunu’nun 49’uncu maddesinin; “…aşağıdaki süreler kadar yıllık ücretli izin verilir.

Hizmet Süresi:

a) Bir yıldan beş yıla kadar olanlara yılda 12 gün

b) Beş yıldan fazla ve onbeş yıldan az olanlara yılda 18 gün c) Onbeş yıl ve daha fazla olanlara yılda 24 gün,

Bu süreler toplu iş sözleşmeleri ve hizmet akitleri ile arttırılabilir.

Yıllık ücretli izin hakkından vazgeçilemez. “hükümlerini ihtiva ettiği;

16. 1475 sayılı İş Kanunu’nun 50’nci maddesinin; “ …Aynı bakanlığa bağlı işyerleri ile, aynı bakanlığa bağlı tüzel kişiliklerin işyerlerinde geçen süreler ve Kamu İktisadi Teşebbüsleri yahut özel kanuna veya kanunla verilmiş yetkiye dayanılarak kurulan banka ve kuruluşlar veya bunlara bağlı

(6)

işyerlerinde geçen süreler işçinin yıllık ücretli izin hakkının hesaplanmasında göz önünde bulundurulur. “hükümlerini ihtiva ettiği;

17. 4857 sayılı İş Kanunu’nun 54’üncü maddesinin; “ …Aynı bakanlığa bağlı işyerleri ile aynı bakanlığa bağlı tüzel kişilerin işyerlerinde geçen süreler ve kamu iktisadi teşebbüsleri yahut özel kanuna veya özel kanunla verilmiş yetkiye dayanılarak kurulan banka ve kuruluşlar veya bunlara bağlı işyerlerinde geçen süreler, işçinin yıllık ücretli izin hakkının hesaplanmasında göz önünde bulundurulur. “hükümlerini ihtiva ettiği;

18. Tes İş ve Kamu İş arasında EÜAŞ Elektrik Üretim A. Ş. Genel Müdürlüğü ve bağlı işyerleri ile Bağlı Ortaklıklar için bağıtlanan 16. Dönem Toplu İş Sözleşmesinin Yıllık Ücretli İzin başlıklı 110’uncu maddesinin “ a) İş Yasası hükümleri dairesinde işçilerin yıllık ücretli izin hakları aşağıdaki şekilde düzenlenmiştir… Hizmet süresi 15 yıldan fazla olanlara 30 işgünü, izin verilir.” şeklinde hükümler içerdiği görülmüştür.

B. Şikâyet Konusuna İlişkin Uygulamalar

19. Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin 24/06/2013 tarih ve E: 2013/3516, K: 2013/11865; Yargıtay 9.

Hukuk Dairesinin10/05/2011 tarih ve E: 2009/9547, K: 2011/14096; Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 18/04/2011 tarih ve E: 2009/11682, K: 2011/11652; Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 25/01/2011 tarih ve E: 2010/41671, K: 2011/250; Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin 10/02/2015 tarih ve E: 2014/15857, K: 2015/1135 numaralı kararlarında özetle; “ …Yıllık izinlerin kullandırıldığı noktasında ispat yükü İŞVERENE AİTTİR. İşveren yıllık izinlerin kullandırıldığını imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belgeyle KANITLAMALIDIR. Bu konuda ispat yükü üzerinde olan işveren, işçiye yemin teklif edebilir.

Aktin feshi halinde kullanılmayan yıllık izin sürelerine ait ücret, işçinin kendisine veya hak sahiplerine ödenir. Böylece, iş sözleşmesinin feshinde kullanılmayan yıllık ücretli izin hakkı izin alacağına dönüşür. Bu nedenle zamanaşımı da iş sözleşmesinin feshinden itibaren işlemeye başlar. 4857 s.

Kanunun 54'ncü maddesinde, yıllık ücretli izine hak kazanmak için gerekli sürenin hesabında, işçinin aynı işverenin bir veya çeşitli işyerlerinde çalıştığı sürelerin birleştirilerek göz önüne alınacağı HÜKME BAĞLANMIŞTIR. Bu durumda, işçinin daha önce aynı işverenin bir ya da değişik işyerlerinde geçen hizmetlerinin yıllık izne hak kazanma ve izin süreleri hesabı yönlerinden dikkate ALINMASI GEREKİR. Kamu kurum ve kuruluşlarında geçen hizmetlerin de aynı gerekçeyle izin hesabı yönünden BİRLEŞTİRİLMESİ ZORUNLUDUR. Bununla birlikte, işçiye önceki feshe bağlı olarak kullanmadığı izin ücretleri tam olarak ödenmişse, bu dönemin sonraki çalışma sürelerine eklenerek izin hesabı MÜMKÜN DEĞİLDİR. Önceki çalışma döneminde izin kullandırılmak veya fesihte karşılığı ödenmek suretiyle tasfiye edilmeyen çalışma süreleri, aynı işverenin bir ya da değişik işyerlerindeki çalışmalara eklenir. İşçinin aralıklı olarak aynı işverene ait işyerinde çalışması halinde, önceki dönemin kıdem tazminatı ödenerek feshedilmiş olması, izin yönünden sürelerin birleştirilmesine engel oluşturmaz. Yine, önceki çalışılan sürede bir yılı doldurmadığı için izne hak kazanılmayan süreler de, işçinin aynı işverene ait işyeri ya da işyerlerindeki sonraki çalışmalarına eklenerek yıllık izin HAKKI BELİRLENMELİDİR. Yıllık izin, özde bir dinlenme hakkı olup, aralıklı çalışmalarda önceki dönem zamanaşımına uğramaz.

Yıllık izin hakkı Anayasal temeli olan bir dinlenme hakkı olup, işçinin iş sözleşmesinin devamı sırasında ücrete dönüşmez ve bu haktan vazgeçilemez. İşçinin iş sözleşmesinin devamı süresinde kullanmadığı yıllık izinlere ait ücreti istemesi MÜMKÜN DEĞİLDİR. Bu nedenle, işçinin iş sözleşmesinin devamı sırasında izin hakkının bulunduğunun tespitini istemesinde hukuki MENFAATİ VARDIR. “ şeklinde hüküm tesis edildiği;

20. Bafra 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin E:2011/44, K:2013/172 sayılı kararında “ Davacı ..’nün dava dışı TÜGSAŞ …. Gübre Sanayi A. Ş.’de geçen hizmet süresi 10 yıl 1 ay 24 gün, dava tarihi itibariyle EÜAŞ’da geçen hizmet süresi 4 yıl 6 ay 17 gün olarak tespit edilmişti. Buna göre davacının

(7)

birleştirilen hizmet süreleri toplamı 14 yıl 8 ay 11 gün üzerinden davacı adına yıllık ücretli izin gün sayısı tespit olunacak, yıldan arta kalan süreler hesaplamada dikkate alınmadığında, davacının dava tarihi olan 27/01/2011 itibari ile hak edip de kullanamadığı ve davalı işverenden talep edebileceği bakiye senelik ücretli izin gün sayısının 97 gün olduğu anlaşılarak davanın kabulü” şeklinde hüküm tesis ettiği ve söz konusu kararın EÜAŞ tarafından temyizi sonucunda da Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin 24/09/2013 tarih ve E:2013/26133, K:2014/7471 numaralı kararında özetle” hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesi sebebiyle temyiz isteminin reddi ile söz konusu kararın oybirliğiyle onanmasına” şeklinde hüküm tesis

edildiği;

21. Yargıtay 9. Hukuk Dairesi E: 2006/12556, K: 2007/1252 numaralı kararında özetle “ Davacı işçi işyerinde halen çalışmakta olduğunu ve yıllık izin sürelerinin hesabında aynı işverenin başka bir işyerinde 1986-1990 yılları arasında geçen hizmetlerinin de dikkate alınması gerektiğinin tespiti isteği ile bu DAVAYI AÇMIŞTIR.

Öte yandan, davanın dayanağını 4857 sayılı İş Kanununun 54 üncü maddesinin ilk fıkrasında yer alan

"Yıllık ücretli izine hak kazanmak için gerekli sürenin hesabında işçilerin, aynı işverenin bir veya çeşitli işyerlerinde çalıştıkları süreler birleştirilerek göz önüne alınır" şeklindeki kural oluşturur.

Gerçekten, işçinin aynı işverenin bir yada değişik işyerlerinde çalıştığı sürelerin yıllık izin hesabı yönünden birleştirilmesi anılan yasanın AMİR HÜKMÜDÜR.

Benzer bir düzenleme de, 4857 sayılı İş Kanununun 120. maddesi hükmüne göre halen yürürlükte olan 1475 sayılı yasanın 14 üncü maddesinin 2 nci fıkrasında YER ALMAKTADIR. Anılan hükümde,

"İşçilerin kıdemleri, hizmet akdinin devam etmiş veya fasılalarla yeniden akdedilmiş olmasına bakılmaksızın aynı işverenin bir veya değişik işyerlerinde çalıştıkları süreler gözönüne alınarak hesaplanır" şeklinde kurala YER VERİLMİŞTİR. Dairemizin istikrar kazanan uygulamasına göre işçinin aralıklı çalışmalarında iş sözleşmesinin feshinin ardından, bir dönem için kıdem tazminatı ödenmiş olması halinde bahsi geçen çalışmaların tasfiye edilmiş olduğu SONUCUNA VARILMAKTADIR. Kıdem tazminatı ödenmek suretiyle tasfiye edilen sürelerin işçinin aynı işverenin bir yada değişik işyerlerinde daha sonra gerçekleşen hizmet süresine eklenmesi, MÜMKÜN GÖRÜLMEMEKTEDİR. Buna karşın, iş sözleşmesi feshedildiği halde tazminatları ödenerek tasfiye edilmeyen hizmetlerin sonraki çalışma süresine ekleneceği, Dairemizce KABUL EDİLMEKTEDİR.

Yine, işverenin ilerde daha az kıdem tazminatı ödemek için gerçekte iş sözleşmesi sonlandırılmadığı halde kıdem tazminatı ödeme şeklinde bir uygulama içine girmesi halinde, işçi aleyhine sonuçlar doğuran bu tutumu yasalar karşısında korunmamakta ve yapılan ödeme avans niteliğinde KABUL EDİLMEKTEDİR.

Kıdem tazminatı hesabında dikkate alınması gereken hizmet süresi yönünden varılan bu sonucun, yıllık izne hak kazanma noktasında da dikkate alınması yerinde olur. Gerçekten 1475 sayılı yasayla 4857 sayılı İş Kanununun bahsi geçen hükümleri, birbirine oldukça yakın düzenlemeler içermektedirler.” şeklinde hüküm tesis edildiği; görülmüştür.

C. Kamu Denetçisi Muhittin Mıhçak’ın Kamu Başdenetçisi’ne Önerisi

22. Kamu Denetçisi tarafından yapılan inceleme ve araştırma neticesinde; şikâyet konusu olayın hukuka ve hakkaniyete uygun olduğu değerlendirilerek şikâyetin kabulü yönündeki öneri Kamu Başdenetçisi’ne sunulmuştur.

D. Hukuka ve Hakkaniyete Uygunluk Yönünden Değerlendirme

23. Başvurucu 3 numaralı paragrafta ayrıntılı olarak açıklandığı üzere; ….-…. tarihleri arasında Karadeniz Bakır İşletmelerinde, … tarihinden Kurumumuza başvuru tarihine kadar da EÜAŞ Genel

(8)

Müdürlüğü bünyesinde hizmeti olduğundan bahsederek, bu Kamu İktisadi Teşebbüslerinde geçen hizmet sürelerinin birleştirilerek, yıllık izninin 30 gün üzerinden hesaplanmasını talep etmektedir.

24. Buna karşın şikâyet edilen idare konumunda bulunan EÜAŞ Genel Müdürlüğü ise 4 numaralı paragrafta ayrıntılarıyla açıklandığı üzere başvurucunun iş akdinin feshi sırasında tüm yasal haklarını aldığını, geçmiş dönemin bu fesih sırasında tasfiye edildiğini ve tasfiye edilmiş eski hizmetlerin yıllık ücretli izin süresi hesabında dikkate alınmayacağını belirtmektedir.

25. Yıllık izin süreleri Anayasal temeli olan bir dinlenme hakkını ilgilendirdiğinden, önceki dönemin tasfiyesinden etkilenmez. İş Kanunu’nun 54. maddesinde de tasfiye yerine hizmetlerin birleştirilmesinden söz edilmiştir. Ancak işçinin önceki dönemde iş sözleşmesi feshedilmiş ve paraya dönüşen yıllık izin hakları ödenmişse ödemesi yapılan izin sürelerinin ikinci dönem çalışması sırasında kullandırılması talep edilemez. 4857 sayılı Kanunun 54 üncü maddesinde, yıllık ücretli izine hak kazanmak için gerekli sürenin hesabında, işçinin aynı işverenin bir veya çeşitli işyerlerinde çalıştığı sürelerin birleştirilerek göz önüne alınacağı hükme bağlanmıştır. Bu durumda, işçinin daha önce aynı işverenin bir ya da değişik işyerlerinde geçen hizmetlerinin yıllık izne hak kazanma ve izin süreleri hesabı yönlerinden dikkate alınması gerekir. Kamu kurum ve kuruluşlarında geçen hizmetlerin de aynı gerekçeyle izin hesabı yönünden birleştirilmesi zorunludur. İş Kanunu’nun 54’üncü maddesinin son fıkrasında ise aynı bakanlığa bağlı işyerleri ile aynı bakanlığa bağlı tüzel kişilerin işyerlerinde geçen süreler ve kamu iktisadi teşebbüsleri yahut özel kanuna veya özel kanunla verilmiş yetkiye dayanılarak kurulan banka ve kuruluşlar veya bunlara bağlı işyerlerinde geçen süreler, işçinin yıllık ücretli izin hakkının hesaplanmasında göz önünde bulundurulur hükmüne amirdir.

Madde metninden de açıkça anlaşılacağı üzere kamu iktisadi teşebbüslerinde geçen hizmet süreleri yıllık ücretli izin hakkının hesaplanmasında göz önünde bulundurulur. 6 numaralı paragrafta da ayrıntılı olarak açıklandığı üzere Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı da KİT’lerde geçen sürelerin yıllık ücretli izin hakkının hesaplanmasında birleştirilerek uygulanması gerektiğini belirtmektedir.

26. Başvurucunun …..-….. tarihleri arasında çalışmış olduğu Tasfiye Halinde Karadeniz Bakır İşletmeleri A. Ş.’nin resmi internet sitesinden alınan bilgiye göre; şirket 22.10.1983 tarihinde yürürlüğe giren 2929 sayılı İktisadi Devlet Teşekkülleri ve Kamu İktisadi kuruluşları hakkındaki kanunla Etibank'a bağlı ortaklık haline getirilmiş bir KİT’tir. ( kbi.gov.tr/tarihce),(Erişim Tarihi:29/03/2016).

27. Bunun yanında başvurucunun halen çalışmakta olduğu EÜAŞ Genel Müdürlüğü de “ Türkiye Elektrik Üretim-İletim A.Ş. (TEAŞ) Genel Müdürlüğünün, 02.03.2001 tarih ve 24334 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 05.02.2001 tarih ve 2001/2026 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile Elektrik Üretim A.Ş. (EÜAŞ), Türkiye Elektrik İletim A.Ş. (TEİAŞ), ve Türkiye Elektrik Ticaret ve Taahhüt A.Ş. (TETAŞ) unvanlı üç ayrı anonim şirket olarak teşkilatlandırılan bir KİT’tir.

(euas.gov.tr/Sayfalar/Kuruluş-Ve-Tarihçe),(Erişim Tarihi:29/03/2016).

28. Başvurucunun 8.5. numaralı paragrafta ayrıntılarıyla açıklandığı üzere …..-….. tarihleri arasında toplam 15 yıl 11 ay 14 gün KİT olarak faaliyet gösteren Karadeniz Bakır İşletmeleri …. İşletme Müdürlüğü emrinde hizmetinin bulunduğu; daha sonra özelleştirme kapsamında yerleştirildiği ve yine bir KİT olan EÜAŞ Genel Müdürlüğü …. Termik Santralinde …. tarihinde İş Kanununa tabi personel olarak göreve başladığı ve Kurumumuza başvuru tarihi olan 15/12/2015 itibariyle söz konusu genel müdürlük bünyesinde İş Kanununa tabi personel olarak toplam 8 yıl 6 ay 23 gün hizmetinin bulunduğu anlaşılmaktadır.

29. Buna karşın başvurucunun kullandığı izin süreleri ise 2008 (30 gün), 2009 (20 gün), 2010 (20 gün), 2011 (20 gün), 2012 (20 gün), 2013 (24 gün), 2014 (24 gün), 2015 (24 gün) üzerinden hesaplanmıştır.

(9)

Başvurucunun sendikası ile idare arasında imzalanan Toplu İş Sözleşmesi hükümleri gereğince de hizmet süresi 1 yıldan 5 yıla (5 yıl dahil) kadar olanlara yılda 20 işgünü, 5 yıldan 10 yıla (10 yıl dahil) kadar olanlara yılda 24 işgünü, 10 yıldan 15 yıla (15 yıl dahil) kadar olanlara yılda 24 işgünü, 15 yıldan fazla olanlara 30 işgünü yıllık ücretli izin kullandırılacağı imza altına alınmıştır. Bu veriler ışığında görüleceği üzere EÜAŞ Genel Müdürlüğünce 2009 ve devreden yıllarda başvurucuya toplu iş sözleşmesinde belirtilen ve geçmiş hizmetleri dikkate almayan bir yaklaşımla yıllık izin kullandırılmıştır.

30. Başvurucunun geçmiş hizmetlerinin yıllık izin sürelerinin tespitinde göz önünde bulundurulması durumunda ise 2009 yılı için (30 gün kullandırılması gereken izin-20 gün kullanılan izin)=10 gün, 2010 yılı için (30 gün kullandırılması gereken izin-20 gün kullanılan izin)=10 gün, 2011 yılı için (30 gün kullandırılması gereken izin-20 gün kullanılan izin)=10 gün, 2012 yılı için (30 gün kullandırılması gereken izin-20 gün kullanılan izin)=10 gün, 2013 yılı için (30 gün kullandırılması gereken izin-24 gün kullanılan izin)=6 gün, 2014 yılı için (30 gün kullandırılması gereken izin-24 gün kullanılan izin)=6 gün, 2015 yılı için (30 gün kullandırılması gereken izin-24 gün kullanılan izin)=6 gün, toplamda ise (10+10+10+10+6+6+6)=58 gün izin hakkının bulunduğu sonucuna varılacaktır.

31. Yukarıdan bu yana tüm açıklananlar, başvurucunun iddiaları, idarenin konu ile ilgili açıklamaları, mevzuat, yargı kararı ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; 4857 sayılı İş Kanunun 54’üncü maddesinin bir bütün olarak düşünülmesi gerektiği; yasa koyucunun iş akdinin feshine bağlı ücretli izin düzenlemelerini yaparken özel sektör için ayrı, kamu sektörü için ayrı düzenlemelerde bulunduğu; söz konusu maddenin son fıkrası kapsamında KİT’lerde çalışılan sürelerin yıllık ücretli izin hakkının hesaplanmasında dikkate alınacağı; buna rağmen söz konusu idarenin 4857 sayılı İş Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 22/05/2003 tarihinden önce düzenlemiş olduğu ve işlemlerine dayanak teşkil eden 4857 sayılı İş Kanununa Tabi Personelin Hizmet Hesaplamaları Cetveli kapsamında Diğer kamu Kurum ve Kuruluşlarda geçen hizmetlerin senelik izin hesabında dikkate alınmayacağını gösterir tabloyu uygulamasının hukuken dayanağı ve geçerliliğinin bulunmadığı; diğer yandan söz konusu idarenin Kurumuza göndermiş olduğu cevabi yazıda belirtmiş olduğu ..’ye ait Yargıtay Kararında senelik izin ücret alacağının tarafına ödendiğine dair her hangi bir resmi belgenin bulunmadığı belirtilerek idari işlemini gerekçe öne sürdüğü oysa, hem başvurucunun hem de ..’nün personel dosyalarının incelenmesinden her ikisinin de aynı durumda olduğu, Türkiye İş Kurumu İşten Ayrılma Bildirgelerine göre Kıdem Tazminatı ödenerek iş akitlerinin fesh edildiği; tüm bu nedenlerle de başvurucunun yıllık izinlerinin 30 gün üzerinden hesaplanması talebini içerir başvurusuna Elektrik Üretim Anonim Şirketi Genel Müdürlüğü’nün vermiş olduğu ret işleminde hukuka uygunluk tespit edilememiştir.

E. İnsan Hakları Yönünden Değerlendirme

32. 2709 T.C. Anayasasının "Kanun önünde eşitlik" başlıklı 10 uncu maddesindeki eşitlik ilkesinin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 13 üncü maddesindeki etkili başvuru hakkının ve 17 inci maddesindeki hakları kötüye kullanma yasağının ihlal edildiğine dair herhangi bir bilgi ve bulguya rastlanmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır.

F. İyi Yönetişim İlkeleri Yönünden Değerlendirme

33. Günümüzde demokratik, modern ve katılımcı yönetim anlayışında idarelerden sadece hukuka uygun hareket etmeleri değil aynı zamanda iyi yönetim ilkelerine de uygun işlem tesis etmeleri beklenmektedir.

34. 28/03/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin “İyi Yönetim

(10)

İlkeleri” başlıklı 6’ncı maddesinde "Kurum, inceleme ve araştırma yaparken idarenin, insan haklarına dayalı adalet anlayışı içinde; kanunlara uygunluk, ayrımcılığın önlenmesi, ölçülülük, yetkinin kötüye kullanılmaması, eşitlik, tarafsızlık, dürüstlük, nezaket, şeffaflık, hesap verilebilirlik, haklı beklentiye uygunluk, kazanılmış hakların korunması, dinlenilme hakkı, savunma hakkı, bilgi edinme hakkı, makul sürede karar verme, kararların gerekçeli olması, karara karşı başvuru yollarının gösterilmesi, kararın geciktirilmeksizin bildirilmesi, kişisel verilerin korunması gibi iyi yönetim ilkelerine uygun işlem ve eylem ile tutum ve davranışta bulunup bulunmadığını gözetir ve iyi yönetim ilkelerine uyar."

hükmü yer almaktadır. Söz konusu Yönetmelik hükmünde yer alan ilkelerin kaynağını teşkil eden Avrupa Birliği Temel Haklar Şartının 41’inci maddesinde de iyi yönetim hakkından bahsedilmekte olup, benzer ilkelere Avrupa Parlamentosu tarafından kabul edilen "Avrupa Doğru İdari Davranış Yasasında da yer verilmiştir.

35. Söz konusu ilkeler yönünden yapılan değerlendirme neticesinde; idarenin şikâyetçiye ayrıntılı cevaplar verdiği, şikâyet konusuyla ilgili evrakların süresinde gönderildiği, verilen cevapların yasal dayanaklarının gerekçeli şekilde açıklandığı anlaşılmış olup, böylece idarenin “kararların gerekçeli olması”, “kanunilik” ve “makul sürede karar verme” ,” kararın geciktirilmeksizin bildirilmesi”

ilkelerine uygun hareket ederek iyi yönetişim ilkelerine uygun davrandığı, buna karşılık idarenin cevabi yazılarında, hangi sürede hangi mercilere başvurabileceğinin gösterilmemiş olması sebebiyle

“karara karşı başvuru yollarının gösterilmesi” ilkesine uyulmadığı anlaşılmış olup idarenin bu hususlarda bundan böyle iyi yönetişim ilkelerine uyması beklenmektedir.

IV. HAK ARAMA ÖZGÜRLÜĞÜNE İLİŞKİN YASAL MEVZUAT A. Dava Açma Süresinin Yeniden Başlaması

36. 29/06/2012 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanan 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 17 inci maddesinin sekizinci fıkrasına göre Kamu Denetçiliği Kurumu'na, dava açma süresi içinde yapılan başvuru, işlemeye başlamış olan dava açma süresini durdurmakta olup, 21 inci maddenin ikinci fıkrası uyarınca bu tavsiye kararı üzerine otuz gün içinde herhangi bir işlem tesis edilmez veya eylemde bulunulmaz ise durmuş olan dava açma süresi kaldığı yerden işlemeye başlayacaktır.

B. Yargı Yolu

37. 2709 Sayılı 1982 Anayasası'nın Temel Hak ve Hürriyetlerin Korunması Başlıklı 40 ıncı maddesinin ikinci fıkrasında, "Devlet, işlemlerinde, ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürelerini belirtmek zorundadır." hükmü yer almakta olup, 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 20 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, ilgili idarenin işlemine karşı dava açma süresinden arta kalan süre içinde iş mahkemesinde adli yargı yolu açıktır.

V. KARAR

Yukarıda açıklanan gerekçeler ve dosya kapsamına göre ŞİKÂYETİN KABULÜNE;

1. İdarenin şikâyet başvurucusunun geçmişteki hizmet sürelerinin birleştirilerek, yıllık izninin 30 gün üzerinden verilmesi, makul sürede başvurucunun mağduriyetinin giderilmesi ve yeni bir işlem tesisi hususunda; ELEKTRİK ÜRETİM ANONİM ŞİRKETİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜNE TAVSİYEDE BULUNULMASINA,

2. 6328 sayılı Kanunun 20 nci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca, merciince (Elektrik Üretim Anonim Şirketi Genel Müdürlüğü) bu karar üzerine tesis edilecek işlem ya da tavsiye edilen çözümün

(11)

uygulanabilir nitelikte görülmediği takdirde gerekçesinin otuz gün içinde Kurumumuza bildirilmesinin zorunlu olduğuna,

Bu kararın ŞİKÂYETÇİYE ve gereği için ELEKTRİK ÜRETİM ANONİM ŞİRKETİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜNE tebliğine,

Türkiye Cumhuriyeti Kamu Başdenetçisi’nce karar verildi.

M.Nihat ÖMEROĞLU Kamu Başdenetçisi

Referanslar

Benzer Belgeler

Plan Kesinti ve Uygulama Bilgileri” bölümünde; şikâyet başvurucusunun dâhil olduğu emeklilik planında başlangıçta giriş aidatı alınmayacağı; 0-36 ay arasında

Yukarıdan beri anlatılan hususlar, bilgi, belge, yasal mevzuat, idarenin konu ile ilgili açıklamaları, yargı kararları ve tüm dosya kapsamı hep birlikte

27) Şikâyet başvurucusu, 3 numaralı paragrafta değinildiği üzere, hakkında uygulanan 5 (beş) ihtar puanı cezasının iptal edilmesini talep etmektedir. Aile hekimleri ile

“kimse, eğitim ve öğrenim hakkından yoksun bırakılamaz” hükmüne ve İyi Yönetim İlkelerine de aykırılık teşkil ettiğini, Üniversitenin 5/6/2013 tarihli

%1,9 civarında olduğu; Kamuya ait iletim şirketi Türkiye Elektrik İletim A.Ş.'in (TEİAŞ) gelir ihtiyacında meydana gelen artma neticesinde söz konusu

Antalya H-Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda infaz ve koruma memuru görevinde bulunan davacının, Antalya İl Özel İdaresi emrinde bir göreve kurumlar arası nakil yoluyla

16) Şikâyet başvurucusu 3 numaralı paragrafta açıklandığı üzere; ödemiş olduğu öğretim ücreti ve katkı payının iadesini talep etmektedir. lisans bölümü

Emniyet Teşkilatında 5966 (beşbindokuzyüzaltmışaltı) Teknisyen Yardımcısının görev yaptığı, Teşkilatta Teknisyen Yardımcısı unvanında personel alımının Emniyet