Geleceksizler, asosyaller aile yardımına muhtaçlar. Tayyip Erddo an

Tam metin

(1)Geleceksizler, asosyaller aile yardımına muhtaçlar TÜRKİYE’DE her 100 gençten 24’ü boşta geziyor. İş arayan gençlerin her gittiği kapı yüzlerine kapanıyor. Gittikçe geleceğe daha umutsuz bakıyorlar, evlilik hayalleri kuramıyorlar. Ailelerinden harçlık almaya mahkum olan gençlerin birçoğu parasızlık yüzünden arkadaş çevreleriyle ilişkilerini koparmak zorunda kalıyor. Gençler, durumlarını şöyle özetliyor: Kendimizi hep eksik hissediyoruz.... Birlikte Güçlüyüz. CEMAL DALAR’ın haberi 5’te www.aydinlik.com.tr. VATAN EMEK NAMUS KURULUŞ: 1921. 2 TL. 20 ŞUBAT 2019, ÇARŞAMBA. Gençlik iş arıyor 1. İKİ AL, BİR OKU BİR OKUT halklailiskiler@aydinlik.com.tr. SİSTEM PARTİLERİNDE LİSTE KAOSU Partiler,31Martyerel seçimleriiçinadaylistelerini seçimkurullarınateslimetti. Tartışmalarlabaşlayansüreç CumhurveMilletittifaklarında birçokistifayanedenoldu.3 Mart’takesinlistelerin sunulmasınakadarisitfaların artacağıvelistelerdedeğişiklik yaşanacağıbelirtiliyor. Devlet Bahçeli. Kriz hem içeride hem ittifakta BELEDİYE başkanı ve belediye meclisi adaylarını dün il ve ilçe seçim kurullarına sunan sistem partilerinde büyük kriz var. Vatan Partisi dışında bütün partilerde büyük kavgalar yaşanıyor. Her parti neredeyse kendi içinde bölünmüş durumda. Ayrılıklar ve gruplaşmalar ittifaklara da doğrudan yansıdı. İttifakların ortak aday gösterdiği yerlerde dahi, ittifak içi gerilimler dikkat çekiyor. Anketçiler, bu gerilimlerin büyük oy kırılmalarına yol açacağını ifade ediyor.. k o y m ü z ö Ç ı s a g v a k t n ra var. Tayyip Erddoan. HDP ittifakı istifaları artırdı. İLKESİZ partilerin kararlarına karşı başka partiye geçenler, “Vallahi onunla ittifak yapmıyoruz” deyip yapan partiler, akılsız yasalı yıkık kentleri akıllı kent yapma ya da Özhaseki’nin Sözü gibi kes-yapıştır vaatler, kısacası maddi kayıplarımız ve manevi çürüme... Bunların hepsi Türkiye’nin yönetim yapısını merkeziyetçilikten alıp eyaletçiliğe sürükleyen o sinsi sürecin parçaları diye görülmesi gereken göstergelerdir.. Kemal Klçdarolu. Sezai Temelli Meral Akener. BİRGÜL AYMAN GÜLER’İN YAZISI 7’DE. DEVASA silah sistemlerine, görkemli harp platformlarına gerçek anlamda muharebe yeteneği kazandıran askerdir. Demir ve çelik yığınlarını savaş makinesine çeviren askerdir. Türkler için bu manevi dünyaya giriş anahtarı Mehmetçik ruhudur. Bu ruh mutlaka yaşatılmalıdır.. AMİRAL SONER POLAT’IN YAZISI 9’DA. AYDINLIK 01. CMYK. ABD PKK’yı ortada bıraktı PKK’NIN paravan örgütü Suriye Demokratik Güçleri (SDG)’nin sözde komutanlarından Mazlum Kobani kod adlı Ferhat Abdi Şahin, Suriye’deki ABD üssünde ABD Merkez Kuvvetler (CENTCOM) Komutanı Orgeneral Joseph Votel ile görüştü. Votel, Şahin’in Suriye’den çekilmemelerini talep ettiğini belirtti. Votel, “Bizden istediklerini elbette anlayışla karşılıyoruz, ancak şu anda bu doğrultuda değiliz” dedi. 8’de. S-400 yılsonunda tamam. Sayfa. 9. 2.Hitler,3.Dünya Savaşı’nahazırlanıyor. 5. MEHMET AKKAYA. 10. ABD’nin Fırat’ın doğusunda sözde devlet kurmak istediğini ve bunun için aktif olarak kaynak 10 aktardığını söyleyen Lavrov, Washington’un, müttefiklerini de bu doğrultuda zorladığını belirtti SURİYE’NİN kuzeydoğusundaki durumun sözde devlet kurma 13 amacı taşıyan ABD’nin eylemleri sonucunda giderek zorlaştığını söyleyen Lavrov, “Egemen bir ülkeye topraklarıyla ilgili bazı koşullar dikte etmeye ve egemen hükümetin toprakları üzerinde tam kontrol sağlamasını yasaklamaya çalışmak, mevcut ABD yönetimi için bile biraz fazla” dedi. 8’de Sayfa. Maduro Trump’u ‘Nazi’ye benzetti 14. RIZA ZELYUT. Albirini vurötekine İSMET ÖZÇELİK. ABD’ninmart hazırlığımı? SABAHATTİN ÖNKİBAR. Buvurgunvesoygunun sorumlusuokurlarımmı? BURÇAK EVREN. Yerelseçimler vesanat/kültür ISSN 2146-2356. Bedelliye karşı evlad-ı vatan. büyük kaynak aktarıyor. 4. Sayfa. Utku Reyhan. TÜRKİYE’NİN heryerindekendiadaylarıylaseçimegireceklerinibelirtenVatanPartisiGenelSekreterUtkuReyhan,adaylarınıilveilçeörgütleriylebirliktebelirlediklerinisöyledi.Reyhan,“30büyükşehirintamamındaadaylarımızvar.922ilçeninyarısındanfazlasındadaadaylarımızolacak.VatanPartisi’ndeadaylardemokratikbirşekildebelirlendi.Hiçbiryerdetepedeninmeadaygöstermedik.Hiçbiradayımızkişiselmenfaatiçinadayolmadığındanpartimizdekaosyadakavgaçıkmaz”dedi.7’de. 0530 163 08 70 Sayfa. Vatan Partisi’nden ABD Suriye’yi demokrasi dersi bölmek için. Okur hattı. Sayfa. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov:. Sayfa. 7. 2019 yerel seçimi hakkında. Sayfa. EKONOMİK kriz nedeniyle oyları düşen Cumhur İttifakı’nda AK Parti, Iğdır ve Kırklareli’de MHP lehine adayını geri çekti. MHP de 14 ilde AKP lehine adaylıktan çekildi. Aday belirleme sürecinden ve HDP ile ittifaktan memnun olmayan CHP’liler istifa yolunu seçti. Aday gösterilmeyen birçok CHP’li belediye başkanı da, DSP’den aday oldu. İyi Parti’de de, CHP-HDP ortak adaylarına tepki gösterenler istifa Sayfa etti. HDP ise bütün umudunu CHP’ye bağlamış durumda..

(2) 2. 20 Şubat 2019 ÇARŞAMBA. Hazırlayan: Sıla Kemahlı halklailiskiler@aydinlik.com.tr. MünihGüvenlikKonferansı'nınardından. Atlantik'in bitişine alkış Vatan Partisi Gn. Bk. Yrd. Avrupa Temsilcisi. AB'ninRusyaveİrangibiülkelereyönelikyaptırımlarınbirkısmına katılması,Venezuela'dakiçelişkilitutumu,Çinaleyhtarı kışkırtmalarakarşıdurması,Atlantikilişkilerinintekrar canlanabileceğininkanıtıolamazdı.MünihGüvenlikKonferansı, Almanya(AB)veABDarasındakiderinleşenuçurumuaçığavurdu. AmerikaartıkABiçindesanıksandalyesindedir. M. ÜNİH Güvenlik Konferansı (MGK)'nın 15-17 Şubat 2019 günlerindeki oturumları Atlantik paktının artık Ali geri dönülemez şekilde dağılMERCAN dığını gösterdi. AB'nin Rusya, İran gibi ülkelere yönelik yaptırımların bir kısmına katılmaları, Venezuela aleyhine Guaido'ya ilişkin çelişkili tutumlar ve Uygurlara yönelik Çin aleyhtarı kışkırtmalara karşı durmaları, Atlantik ilişkilerinin tekrar canlanabileceğinin kanıtı olamazdı. MGK, Almanya (AB) ve ABD arasındaki derinleşen uçurumu özellikle açığa vurdu. Rusya ve Ortadoğu konuları etrafında Atlantik gerginliği MGK'nın bitimine kadar aralıksız sürdü. 30 devlet ve hükümet başkanı yanında dünya genelinde 90 bakan da konferansa katıldı. MGK'nın ikinci gününde konuşan Almanya Başbakanı Angela Merkel, "Uluslararası politik yapının kurallarının parçalanması" konusunda uyarılarda bulundu ve ABD'yi sert bir dille azarladı. Trump'u hedef alarak "Bu yapıyı parçalamaya hakkınız yok" dedi.. HERKESİN DİLİNDE ÇOK KUTUPLULUK Şubat ortasında toplanan MGK'nın bütün ağızlardaki sloganı çok kutupluluktu. Almanya Başbakanı Angela Merkel Avrasya'yı kabullenmek olarak da anlaşılabilecek bu kavramın sözcüsü oldu. Dışişleri Bakanı Heiko Maas da çok zamandır bu kavramı kullanıyor. Çinli üst düzey dış politikacı Yang Jiechi ise zaten bütün konuşmasını buna ayırmıştı. Bu manzara çoktan beri ABD'nin yalnızlaşmasının ve dünya jandarması iddiasının sona ermesinin resmen ilanı oldu. Amerika artık AB için de sanık sandalyesindedir. FAZ'ın 17 Şubat Pazar baskısının manşetinde yazdığı gibi, "MGK, Merkel'in Trump'la hesaplaşması"na sahne oldu.. FAZ'a göre Merkel, Münih'teki konuşmasında büyük bir zafer elde etti. Kendinden emin ve saygılı, ama aynı zamanda hararetle çok kutupluluktan yana konuştu. Çoğunluk ayakta alkışladı, ancak birisi oturdu kaldı. (Pence kastediliyor) Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov "Avrupa ortak evi kendisini ABD'ye bağımlılıktan kurtarmalıdır" çağrısı yaptı.. MERKEL PENCE'Yİ GÖLGEDE BIRAKTI Alman Basın Ajansı (dpa)'nın haberine göre Merkel Trump'a karşı açıktan cephe açtı. Bu tavır konferansın geçmişinde hiç görülmediği kadar uzun süren ve şiddetlenen alkışlarla tezahürata dönüştü. Dünyanın en seçkin politikacıları, bilim insanları ve gazetecilerden oluşan güvenlik uzmanı izleyicilerin bulunduğu bir ortamda ilk defa böyle bir şey oldu. Mike Pence'nin konuşması "Daima özgürlük kazanır" diye bittiğinde ise formalite icabı kısa bir alkıştan sonra diğer programa geçildi. Yine bir ödül töreni sırasında Pence kısa bir konuşmaya başlarken "Birleşik Devletlerin 45. Başkanı Donald Trump'tan selamlar getirdim" dedikten sonra beş saniyelik bir sessizlik oldu ve alkış gelmedi. Pence sessizliğin ardından konuşmasına başladı.. MERKEL'İN HENÜZ YAPACAKLARI VAR Aslında Merkel, Macron'la birlikte AB üzerine konuşacaktı, ancak Fransa Başkanı gelemeyince Merkel konuşmasını değiştirerek Trump ve temsilcisi Pence'e karşı konuştu. Merkel İran'la olan atom anlaşmasını savundu, ABD'nin otomobillere konulacak muhtemel ek gümrük vergilerini eleştirdi. Merkel özellikle Rusya'yı savundu ve "Rusya ile ilişkileri kesmekten jeostratejik olarak Avrupa'nın hiçbir çıkarı yoktur" dedi. Aynı zamanda Kuzey Akım 2'ye vurgu yaptı. Konferans Başbakan Ange-. Pence. la Merkel ve ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence arasında söz düellolarına da sahne oldu. MGK 2019'un öne çıkan izlenimleri basında şöyle yer aldı: Angela Merkel'in ABD Başkanı Donald Trump'un dış politika ve ticaretteki tutumunu hedef aldığı konuşması kesilmeyen alkış aldı. Almanya ve ABD arasındaki uçurumun ne kadar derin olduğu ABD Başkan Yardımcısının konuşmasıyla iyice açığa çıktı. Pence, Trump ve ABD Yönetimini yüksek tondan överken, Almanya ve AB'yi İran ve diğer politikalarında Amerika'yı gözü kapalı izlemeye çağırdı. Pence aynı şekilde Almanya'nın Kuzey Akım 2'ye katılmasını hedef aldı. Üstüne üstlük ABD'nin Alman otomobillerine uyguladığı gümrük vergileri uçurumu iyice derinleştirdiğinin göstergesi oldu. Konferansta ayrıca sadece Trump'un değil "ötekilerin" Amerika'sı da boy gösterdi. Alman analizcilerin "İki Amerika" tariflerinin öteki tarafında olan Joe Biden "Her şey geçici, biz geri geliyoruz" dedi.. MERKEL TRUMP'LA HESAPLAŞTI MGK'da en önemli konuşma şüphesiz Angela Merkel'in Donald Trump'la hesaplaş-. ması idi. Merkel "ABD Avrupa'yı tehdit ediyor" dedi. Pence ise Almanya, Fransa ve birlik üyelerini rengi tanımaya davet ederek Rusya, Çin ve İran'ın Atlantik paktından uzaklaşma çağrılarına uymamalarını istedi. ABD'yi izleyerek bu ülkelere karşı tavır almaya çağırdı. Ancak bütün dünyanın gözleri önünde Merkel buna karşı çıktı ve ABD'ye meydan okudu. İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif, Pence'in önerilerini reddederek bu tavrın gülünç olduğu kadar tehlikeli olduğunu söyledi. Zarif, "Avrupalılar ABD'den bağımsızlaşmalılar ve eğer Atlantik'in tek kutuplu cereyanına karşı yüzmek istiyorlarsa ıslanmayı göze almalılar" dedi. MGK öncesinde kurumun Müdürü Wolfgang Ischinger bu defaki buluşmanın amacını şöyle özetlemişti: Dünyamız büyük güçlerin rekabeti ile karşı karşıyadır. Uluslararası düzenin temellerini yeniden düzenlememiz gerekir. Büyük güçler rekabetinin temeli olan anti-terör savaş kampanyası merkezi olmaktan çıkmıştır. Bunun yerine ABD Yönetimi için Çin ile çelişmeler yeni bir soğuk savaş şeklini almıştır. Ischinger'in raporuna göre Trump'un ikinci dönem yönetimi döneminde bu durum daha da sertleşecektir. Belgede AB'nin otonomi. Merkel. çabalarının yetersizliğine de vurgu yapılmıştır. Merkel'de bu noktayı Almanya'nın uluslararası politikaları geliştirmede yavaş hareket ettiğini konferansta dile getirmişti.. AVRUPA’NIN JEOPOLİTİK KİMLİĞİ German Foreign Policy, 18 Şubat bülteninde şu özeti yapıyor: Berlin ve Washington arasındaki iktidar mücadelesi bu defaki MGK'da olduğu gibi hiçbir zaman keskinleşmemişti. Pence, Berlin ve AB'ye ekonomik ve politik olarak açıktan ültimatom yağdırdı: ABD ile uyum içinde olmalı, anlaşmazlıkları derhal bertaraf etmeli. Merkel, Kuzey Akım 2 ve İran'la atom anlaşmalarını da içeren ültimatomu reddetti. Heiko Maas da soruna ilişkin olarak “Almanya gelecek dünya politikasında bir nesne mi obje mi olacak” diye sordu. Cevaben de “Jeoekonomik ve jeostratejik olarak bakmalı ve uluslararası düzenin taşıyıcı bir sütunu olmalıyız. Kendi jeopolitik kimliğimizi oluşturmalıyız” dedi. Maas bu açıklamayı AB'nin İran politikasının zedelendiği şartlarda yaptı.. BİRİNCİTÜRKİYEİKTİSATKONGRESİ. Programın adı Zafer İktisadiyatı! NAİL TOPAL / YAZAR 17 Şubat 1923 tarihinde yapılan 1. Türkiye İktisat Kongresi'nin 96. yıldönümünü kutluyoruz. Kongrenin düzenleyicisi, tasarlayıcısı ve uygulayıcısı, dönemin İktisat Bakanı Mahmut Esat Bozkurt'tur. Onun adı anılmadan, emekleri anlatılmadan İktisat Kongresi yorumlanamaz. Kongre’de alınan kararlar 24 Aralık 1979 tarihine kadar ülkemiz ekonomisine yön vermiştir. İktisat Kongresi'nin Onursal Başkanı, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü, onun devrimci İktisat ve Adalet Bakanı Mahmut Esat Bozkurt'u saygı, sevgi ve rahmetle anıyorum.. İKTİSAT BAKANLIĞI'NA SEÇİLİŞİ 12 Temmuz 1922 tarihinde İcra Vekilleri seçimi için yapılan toplantıda, Rauf Orbay, İcra Heyeti Başkanlığı’na seçilir. O dönemde Başbakan ve bakanlar tek tek Meclis oylamasıyla seçilmekteydiler. Bakanlık için aday gösterilen Mahmut Esat Bozkurt, 105 oy alarak İktisat Vekili seçilir. Kurtuluş Savaşı bütün hızıyla sürmektedir. Bakanlık, örgütüne yayımladığı genelgede, Türkiye'nin içinde bulunduğu özgürlük ve bağımsızlık savaşından başarıyla çıkmasını sağlayacak temel unsurun ekonomi olduğuna vurgu yapar. Ona göre "halkçılık ve halk efendiliği" ilkelerini temsil eden "halk iktisadiyatı" dönemi başlamaktaydı. Türk halkı bu alanda da zafer kazanacaktı. "Türk köylüsünün, Türk çiftçi ve sanatkârının tarihçe ve bilimce meşhur olan ve büyük bir tarih meydana getiren emeği, bugünkü İstiklal Savaşı'nı silahla olduğu kadar övenderesiyle, tezgâhıyla, sabanıyla kazanacaktı." (1) Ülke savaş içindeydi ve Türkiye bunu kazandığı zaman yaşayacaktı. Ancak savaş ve sonrası için gerekli önlemlerin şimdiden alınması gerekiyordu. Yeni Türkiye'nin tarihi "halk iktisadiyatı ve fikriyatı tarihi" olarak. AYDINLIK 02. CMYK. başlayacaktı. "Halk devletinin ve gerçek milliyetçiliğin" temel ilkesi de buydu. Bu nedenle Mahmut Esat, uygulayacağı programa "Zafer İktisadiyatı" adını verdi. Savaşın bir iktisat işi olduğunu ve Türkiye'nin yaşama savaşında, ekonominin en büyük rolü oynayacağını değerlendiren Mahmut Esat, öncelikli olarak üretim ve tüketimin, dışalım ve dışsatımın dengelenmesi ve bunların yan unsurlarla desteklenmesi gerektiğini vurguladı. Böylece savaşan ordunun gerisinde, sağlam bir iktisat cephesi kurulabilecekti. (2). KONGRE HAZIRLIKLARI Mahmut Esat'ın Millî İktisat Projesi, Türk köylü ve çiftçisini ekonomik programın temeli yapmaktı. Ülkenin ekonomik durumunun belirlenmesi amacıyla bir inceleme gezisine çıktı. Trenle Polatlı, Eskişehir, Afyonkarahisar, Manisa, İzmir, Aydın, Balıkesir, Bursa ve Edirne il merkezlerinde, kasaba ve köylerinde incelemeler yaptı. İlgililerle görüştü. İnceleme yaptığı yerlerdeki çiftçi, köylü, tüccar, esnaf ve sanayicilerin isteklerini dinledi. Onlarla görüş alışverişinde bulundu. Gezi dönüşü İzmir'den Gazi Mustafa Kemal Paşa'ya çektiği telgrafta, "Milletin iktisadiyatı uzun zamandır unutulmuştur. İktisat yapımcıları, dinlenmemiştir. Bu meslek adamlarını dinlemek ve onların dileklerine göre bir program oluşturmak lazımdır ve bu çok yararlı olur" diyen Mahmut Esat, Gazi Mustafa Kemal Paşa'nın Onursal Başkanlığında İzmir'de Türkiye İktisat Kongresi düzenlenmesini ve Kongrenin Mustafa Kemal Paşa tarafından açılmasını ister. (3) Atatürk, iki isteğe de olumlu yanıt verir. Bozkurt başkanlığında, milletvekillerinden ve uzmanlardan oluşan bir kurul oluşturulur. Kurulun hazırladığı rapor, halkçı ve dayanışmacı bir anlayışla ulusal ekonomi ilkesini öne çıkarır. Rapor, TBMM'de tartış-. malara yol açar. Mahmut Esat raporu, bilimsel ve inandırıcı bir söylemle Meclise sunar. Uzun görüşmelerden sonra, Meclisin ve Hükümetin desteğini alır. Mahmut Esat, 5 Şubat 1923'te illere gönderdiği genelgede, "Türkiye İktisat Kongresi'nin Türkiye'nin ulusal ekonomisinde bir 'dönüm günü' ve Türk ekonomi tarihinde 'yükselme' devrinin başlangıcı olacağını vurgular. (4) Mahmut Esat, ülkemizdeki ekonomik öğelerin Misak-ı İktisadi çiftçi, sanatkâr, tücANDI car, sanayici ve işçi ANDIN önemli maddeleri: yeryüzündeki çok güçlü sınıflarından ol Türkiye ulusal sınırları içinde, lekesiz bir bağımsızlık, yeryüzünün baiktisat örgütünü göz önüduğunu düşürış ve ilerleme öğelerinden biridir. ne alarak yapılması genüyor ve kon Türkiye halkı ulusal egemenliğini kanı ve canı pahasına elde ettiğinden, hiçbir şeye reken işleri ve uygulangrede bunlafeda etmez ve ulusal egemenliğine dayanan Mecması gereken yeniliklerın temsil lis ve Hükümetine her zaman yardımcıdır. Türkiye halkı yıkım yapmaz, onarır. Bütün çari açıkça anlatmalısıedilmesini islışmalar, iktisatça ülkeyi yükseltmek amacına yönız. Ta ki o tedbirler, o tiyordu. Bu neltilmiştir. yenilikler uygulandıkça Türkiye halkı tükettiği malları elden geldigrupların istek üretir. ülkemiz verimliliklere, ve gereksinme- ğincekendi Çok çalışır. ışıklara boğulsun. Vakitte, zenginlikte ve ithalatta israftan lerini, yapacakkaçar. "Gerçekten geçmişte, ları girişimleri Ulusal üretimi sağlamak uğruna özellikle Tanzimat döneminmuhtıra biçiminde gerekirse geceli gündüzlü çalışır. den sonra yabancı sermayesi ülBakanlığa sunabilekemizde seçkin bir yere sahip oldu. ceklerini, bunların uyguVe bilimsel anlamıyla diyebiliriz ki devlet lanmaya çalışılacağını belirtiyorve hükümet, yabancı sermayesinin jandardu. malığından başka bir şey yapmamıştır. ArKONGRE ÇALIŞMALARI tık her uygar ülke gibi yeni Türkiye dahi buna Kongre, 17 Şubat 1923 Cumartesi günü baş eğmez. Burasını tutsaklar ülkesi yaptıİzmir'de bir tütün deposunda yapıldı. Top- ramaz." lantıya SSCB Büyükelçisi Aralof, Azar- BOZKURT'UN KONUŞMASI beycan Elçisi İbrahim Abilof da katıldı. İzGazi Mustafa Kemal Paşa'dan sonra İkleyiciler arasında Mareşal Fevzi Çakmak, bazı milletvekilleri ve 300 kadın da vardı. tisat Bakanı Mahmut Esat Bey kürsüye gelMustafa Kemal Paşa, Kongrenin açış ko- di. Onun konuşmasından da bazı bölümlenuşmasını yaptı. Konuyla ilgili bazı sözleri ri verelim: "Bence bütün dünya taçlılarının, şunlardır: "Efendiler! Tarihimizi dolduran halifelerin ve sultanların başları, uluslarının bunca başarılar, yengiler ya da yenilgiler, yı- en ufak zararlarını bile ödeyemez. Türk köykılış ya da felaketler, bunların hepsi, oluş- lüsünün çadırının yiten tek bir ipini bile ödetukları dönemlerdeki iktisat durumumuz- yemez. "Yeni Türkiye karma bir iktisat sistemi izla ilgilidir. Yeni Türkiye'mizi yaraştığı aşamaya ulaştırmak uğruna, iktisat durumu- lemelidir. İktisat girişimini bir bölüm devmuza birinci derecede önem vermeliyiz. Şun- let, bir bölüm kişi üzerine almalıdır. Örnedan ki, zamanımız bir iktisat çağından baş- ğin büyük kredi kuruluşlarını, endüstri girişimini vb. devlet yönetecektir. Şundan ki, ka bir şey değildir. "Türkiye İktisat Kongresi, tarihte ilk ülkemizin iktisat durumu bunu gerektiriyor." "Bayanlar! Baylar! Türk Ulus egemenkez, yüksek bir mevkiye ulaşacak bir kongredir. Sizler ülkenin gereksinimini ve ulu- liği ancak ve ancak Türkiye iktisat egesun yeteneğini ve bunun karşısında bütün menliğine dayanmakla yaşayabilir. Bun-. dan sonra devletin izleyeceği siyaset yönünün, çiftçinin övendiresi, zanaatkârın çekici, kısacası ekonomimizin yüksek çıkarları göstermeli ve çizmelidir ki, gerçek ulusçu bir halk devleti kurulabilsin. Türkiye, tarihinin hiçbir aşamasında, bugüne dek bir halk devleti yönetimi ve bundan dolayı bir ulusçu evre yaşamadı.". MİSAK-I İKTİSADİ Mahmut Esat Bozkurt'un konuşmasından sonra, Atatürk'ün önerisi üzerine, Manisa delegesi Kâzım Karabekir Paşa, kongre başkanlığına seçildi. Kongre, Çiftçi Tüccar, Endüstri ve İşçi grubu olarak, kendi aralarında toplantılar yaparak, temsil ettikleri kitlelerin sorunlarını ve çözüm yollarını belirleme kararı aldılar. Kongre 3 Mart 1923 günü yeniden toplanarak Misak-ı İktisadi'yi kabul etti. KAYNAKLAR: 1- Halıcı Şaduman, Yeni Türk Devletinin Yapılanmasında Mahmut Esat Bozkurt, ATASE Yayınları, Ankara, 2004, s.157. 2- Age, s.158. 3- Topal Nail, Ateşten Adam Mahmut Esat "Bozkurt", Atayurt Yayınevi, Ankara, 2017, s.99. 4- Age, s.105. 5- Arıkan Zeki, Kemalist Ekonominin Dünü, Atatürkçü Düşünce Dergisi, Mayıs2009, s.10. 6- Kaynak Muhteşem, Atatürkçü Düşünce Dergisi, s.20. 7- Kepenek Yakup, Atatürkçü Düşünce Dergisi, s.26..

(3) 20 Şubat 2019 ÇARŞAMBA. Hazırlayan: Sıla Kemahlı. halklailiskiler@aydinlik.com.tr. Su yoksa çay da yok. C. RİZE FINDIKLI’DA HES İÇİN ÇED SÜRECİ BAŞLADI. 3. DOSTLAR AN. candostlar@aydinlik.com.tr. 0530 163 08 70. Yuvalandrma ilanlarnz ücretsiz olarak yaymlanacaktr. lan için ya, cins, varsa rahatszlk, bulunduu il-ilçe, ksa bir hikaye ve size ulalabilecek bir iletiim bilgisini içeren yaz ile fotoraf bekliyoruz. Ücret talep eden ilanlar kesinlikle yaymlanmayacaktr. Okurlarmzn ücret talep eden kiilere itibar etmemesini rica ediyoruz.. ÇayınüretimmerkeziFındıklı’daHESprojesineFındıklı DereleriKorumaPlatformuSözcüsüMehmetGürkan, ‘Suolmadançayolmaz.AKP’lisi,MHP’lisi,solcususağcısı,buradahepsiHES’lerekarşı’diyerektepkigösterdi YAĞMUR ÜSTÜNDAĞ. Ç. AYIN üretim merkezi Rize’nin Fındıklı ilçesinde Par-En Elektrik Üretim AŞ. tarafından yapılması planlanan ‘Hayat Regülatörü ve Hidroelektrik Santrali’ projesi için Çevre Etki Değerlendirme (ÇED) süreci başladı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, 11 Mart 2019’da İnceleme Değerlendirme Komisyonu toplantısı yapılacağını açıkladı. Derelerin Kardeşliği Platformu ve Fındıklı Dereleri Koruma Platformu Sözcüsü Mehmet Gürkan, bölge halkının Çağlayan Vadisi’nde kazı yapılmasına izin vermediğini söyledi. Gürkan, “Su olmadan çay olmaz. AKP’lisi, MHP’lisi, solcusu sağcısı, hepsi HES’lere karşı burada” dedi.. MASABAŞI ÇED SÜRECİ Mehmet Gürkan, su kullanım anlaşmalarının özel şirketler tarafından iptal edildiğini ama hazırlıklarını yapan şirketlerin Çevre Bakanlığı ile görüşmelere de devam ettiğini söyledi. Gürkan, ÇED süreci ile ilgili şöyle konuştu: “Bölgelerin ÇED raporları, kes, kopyala, yapıştır yöntemiyle masabaşında hazırlanıyor. Vadileri yok ediyorlar. O derelerden su ak-. mazsa, çay olmaz. Çay olmayınca vatandaş geçinemez. Buraları terk eder. Bölge halkı benzer projeleri çevre ilçelerden gördü. Bunun için özel şirketlerin hiçbir vadiye girmesine izin vermiyorlar. Bakanlıktan izni olan ve bekleyen beş altı proje var.” Derelerin Kardeşliği Platformu Yürütme Kurulu Üyesi Hüseyin Acar da gerekirse Çevre ve Şehircilik Bakanlığı önünde eylem yapacaklarını söyledi.. Dişi. 1.5 yaş civarı. İzmir içi yuva arıyor.. letiim: 0535 847 37 28. 600 yıllık sanat hükümlülerce yaşatılıyor AYDINLIK / ANKARA 600 yıllık Edirnekâri sanatı, Edirne Açık Ceza İnfaz Kurumu İşyurdu Müdürlüğü’nce yaşatılmaya çalışılıyor. Mimari eserlerin iç dekorasyonunda kullanılmasının yanı sıra ahşap, mukavva ve deri eşyaların yüzeylerine de uygulanan Edirnekâri sanatı, oyma, kakma ve boya bezekli eserler olmak üzere üç gruba ayrılıyor. Edirne Açık Ceza İnfaz Kurumu İşyurdu Müdürlüğü’nce yapılan çalışmada, hükümlüler Edirnekâri sanatını ahşap işlerinde uyguluyor. Adalet Bakanlığı Ceza İnfaz Kurumları ile Tutukevleri İşyurtları Kurumu tarafından yapılan açıklamada, “Edirne Açık Ceza İnfaz Kurumu İşyurdu Müdürlüğü’nde bulunan hükümlüler, halk eğitim merkezi tarafından açılan kurslara katılarak edindikleri bilgi ve becerileri işyurtlarında sanata dönüştürüyor” denildi.. ‘Can suyu bırakmıyor’ BÖLGE sakini Macithan Ter zioğlu, HES’lerin yasalara gö re belli miktarda su kullanabildiğini ancak uygulamada bunun geçerli olmadığını söyledi. Terzioğlu, “Can suyu bırakmıyor. Derelerimizin tam amen kurumasına sebep oluyorlar. Talaha Köyü’nde yöre halkı, ‘Bu nas ıl iş, hiç su kalmadı’ diyerek jandarma yla karşı karşıya geldi” dedi.. Kuzu Birsen’e bebekler gibi bakılıyor SAMSUN’un 19 Mayıs ilçesinde çiftçilik yapan Eroğlu ailesi, dördüz doğuran koyunun yeterince beslenemeyen yavrusunu eve aldı. Kuzu evde bebekler gibi bakılıyor. 56 yaşındaki Ayşe Eroğlu, biberonla süt verdiği kuzuyu, etrafı kirletmesin diye bebek beziyle bezliyor. Eroğlu, kuzunun evin bir ferdi ve ailenin maskotu haline geldiğini, onunla bir bebek gibi ilgilendiğini söyledi. Seyahate çıktıklarında da kuzuyu yanlarında götürdüklerini ifade eden Eroğlu, “Her gün ortalama beş kez bezini değiş-. tiriyorum. Biberonla karnını doyuruyorum. Her sabah yıkıyorum, fön makinesiyle tüylerini kurutuyorum, tarakla tarıyorum. Yünlerini taramam çok hoşuna gidiyor. Bebek gibi ilgi bekliyor” dedi. Emine Eroğlu, bahçeye ya da hayvanlarla ilgilenmeye gittiğinde kuzuyu 101 yaşındaki kayınvalidesi Emine Eroğlu’na emanet ediyor. Emine Eroğlu, evde ikisi yalnız kaldıklarında kuzuyla “Bir sen, bir ben kaldık” diye şakalaştığı için kuzunun adı “Birsen” oldu. Kuzu Birsen büyüdüğünde diğer kuzuların yanına gidecek.. Gül ki güldüresin Hazrlayan: Emine Akfrat emineakfirat@aydinlik.com.tr. Tanrı kime veriyorsa Aşırı yağış limon hasadını geciktirdi LİMON üretiminde önemli merkezler arasında yer alan Mersin’in Erdemli ilçesinde, havaların yağışlı geçmesi nedeniyle hasat tamamlanamadı. Erdemli Ziraat Odası Başkanı Rasim Şahin, hasadın her yıl kasım ayında başlayıp ocak ayı sonuna kadar tamamlandığını söyledi. Şahin, “Bu yıl ise ürün zamanında hasat edilemedi. Çiftçilerimiz şubat ayının sonuna yaklaşılmasına rağmen halen limon kesimi yapıyor” dedi. Şahin, limonun kilogramının dalında 80 kuruş ile 1 lira 20 kuruş arasında satıldığını, bunun üreticilerin girdi maliyetlerini karşılamadığını da söyledi. Şahin şöyle konuştu: “Girdi maliyetimiz çok yüksek. Çeşitli hastalıklardan korumak için yılda en az üç kez ilaç ve gübre veriliyor. Bu da maliyeti katlıyor. Çiftçinin yetiştirdiği ürün ucuza giderken maliyetin katlanarak artması bizleri sıkıntıya sokuyor. Bunların düzelmesini ve çiftçilerimizin emeğinin karşılığını almasını umuyoruz.”. AYDINLIK 03. CMYK. NASREDDİN Hoca her yıl fitresini, sadakasını Akşehir’in bir zenginine verirmiş. Neden böyle yaptığını sorarlar. Hoca, “Tanrı kime veriyorsa ben de ona veriyorum” demiş.. At yıkıldı ben de iniverdim HOCA Nasreddin bir gün ata binmiş, koşturmaya başlamış. Nasıl olduysa Hoca attan düşmüş. Görenler, Hoca’nın yanına varmışlar, “Nasıl oldu” diye sormuşlar. Hoca da “At yıkıldı, ben de iniverdim” demiş..

(4) 4. 20 Şubat 2019 ÇARŞAMBA. Hazırlayan: Sıla Kemahlı halklailiskiler@aydinlik.com.tr. DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU, MEB’İN İTİRAZINI REDDETTİ. Rıza ZELYUT rizazelyut@gmail.com twitter: @r_zelyut. 2. Hitler, 3. Dünya Savaşı’na hazırlanıyor. D. ÜNYA savaşları tarihine derinden bakın ve sonuçlarını düşünün: İki büyük savaşın tek kazananı ABD olmuştur. Şimdi karşısına iki büyük güç çıktı: Ticari ve sınai gücüyle Çin... Askeri gücüyle Rusya... İşte bu rakipleri durdurmak, hatta geriletmek için Amerikan derin devleti, ülkenin başına benim “İkinci Hitler!” dediğim Donald Trump’u oturttu. O da aldığı görev gereği Çin’e ekonomik savaş açtı. Yürütülen ticari savaş; askeri savaşın en önemli habercisidir. Bu amaçla ABD; donanmasını büyük ölçüde Çin’in doğusuna, yani Büyük Okyanus’a konuşlandırmıştır. ABD derin devleti, Çin’i karıştırmak için bizim Doğu Türkistan dediğimiz bölgede yaşayan Uygur Türklerini kullanıyor. Uygurlar Türklükten uzaklaşıp İslamcı bir ideolojiye sarıldıkça militanlaşıyorlar ve dünyaya cihatçı ihraç ediyorlar. Bunlar Suriye’de Türk askerine kurşun sıkmaktan çekinmediler. Trump, aslında Çin’den önce Rusya’ya karşı da hem ekonomik hem askeri kuşatma başlattı. ABD’nin Rusya ile yaptığı nükleer füzeleri sınırlama antlaşmasından çekilmesinin sebebi budur. Almanya bu kutuplaşmada çekimser kalınca ABD İngiltere’yi kullanarak Avrupa Birliği’ni tehdit etti. Ekonomik bir gerekçesinin olmadığı belli olan İngiltere’nin Avrupa Birliği’nden ayrılma girişimi, AB ülkelerine yapılmış bir Amerikan şantajından başka şey değildir. İkinci Hitler’in savaş projesini engelleyecek güç; bellidir: Rusya-Çin-Hindistan-Türkiye-İran hattı... Alman milleti iki kez savaştığı ABD’nin savaşına alet olmayacaktır. Bu da 2. Hitler’i düşündüren bir konudur. Umarız, Amerikan iç kamuoyu da bu çılgın adamın füzelerin başına oturmasına izin vermez.. Atatürk’ü bilmeyen teftiş edemez DanıştayİdariDava DaireleriKurulu,müfettişlik sınavındayazılısorular arasındaAtatürkilkeve inkılaplarıkonusunun olmasıgerektiğinehükmetti TOPLUM SERVİSİ. D. ANIŞTAY İdari Dava Daireleri Kurulu (DDDK), Atatürksüz müfettişlik sınavı davasında nihai kararı verdi. DDDK, Danıştay tarafından yürütmesi durdurulan yönetmelikle ilgili Milli Eğitim Bakanlığı (MEB)’nın yaptığı itirazı reddetti. 20 Ağustos 2017’de yürürlüğe giren Milli Eğitim Teftiş Yönetmeliği’nin “Yazılı Sınav Konuları” başlıklı 16’ncı maddesinde Atatürk ilkeleri ve inkılaplarına yer verilmedi. Tüm Eğitimciler ve Eğitim Müfettişleri Sendikası (TEM-SEN), MEB maarif müfettişi ve bakanlık maarif müfettiş yardımcılarının mesleğe alınmaları, yetiştirilmeleri, atanmaları, çalışma merkezlerinde görevlendirilmeleri, çalışma usul ve esaslarını düzenleyen yönetmeliğin bazı maddeleri hakkında Danıştay 2’nci Dairesi’nde yürütmeyi durdurma ve iptal talebiyle dava açtı. Av. Ali Altay’ın TEM-SEN’i temsil ettiği davada Danıştay, tarihi bir karara imza attı. Danıştay, sınav soruları arasında Atatürk ilke ve inkılaplarının bulunması gerektiğine hükmetti. 25 Nisan 2018. Dantay Dantay Dantay2’nci 2’nci 2’nciDairesi’nin Dairesi’nin Dairesi’ninkararn kararn kararnAydnlk Aydnlk Aydnlk Dantay Dantay Dantay 2’nci 2’nci 2’nci Dairesi’nin Dairesi’nin Dairesi’nin kararn kararn kararn Aydnlk Aydnlk Aydnlk 27 27Temmuz Temmuz Temmuz2018’de 2018’de 2018’dehaber haber haberyapmt yapmt yapmt 27 Temmuz 2018’de haber yapmt 27 27 Temmuz 2018’de haber yapmt. tarihli oy çokluğuyla alınan kararda şu ifadeler yer aldı: “Türk milli eğitim sisteminin temelinde Atatürk ilkeleri ve inkılaplarının bulunduğu, Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi konusunda bakanlık maarif müfettişlerinin de belirli seviyede bir bilgi sahibi olması gerektiği sonucuna ulaşıldığından, yazılı sınav konuları arasında Atatürk. İMAMOĞLU’NUN YANINDAKİ SİVRİ AKILLILAR. Bütün dünyanın gıptayla baktığı liderimiz, meydanlardan haykırıyor: “Şimdi de soğanla, patatesle, domatesle, biberle saldırıyorlar!” Her başarısızlığını dış güçlerin saldırısı gibi göstererek aradan sıyrılan liderimize sosyal medyadan arkadaşımız Cihan Karaosmanoğlu soruyor: “Çiftçi anasını alıp da gidince ne oluyormuş gördünüz değil mi?”. AYDINLIK 04. CMYK. şarı çıktı. Ancak Hümeyra ortadan kayboldu. Kızlarına ulaşamayan aile, durumu polise bildirdi. Polisin ifadesini aldığı E.S. gezdikleri sırada Hümeyra’yı kaybettiğini, tüm aramalarına rağmen bulamadığını, gece geç saatlerde eve döndüğünü anlattı. Polis ekipleri ile aile üyelerinin her yerde aradığı Hümeyra’ya ulaşılamadı. Üç gündür kızlarından gelecek iyi bir haber bekleyen aile, Hümeyra’yı görenlerin polise haber vermesini istiyor.. Öğrencilere hayat dersi Obruklar tedirginlik yarattı ERZURUM’daki 50’nci Yıl Ortaokulu’nda, öğrencilerin kendi ayakları üzerinde durabilmesi için ders dışı zamanlarda “Hayat Dersi” veriliyor. Erkek öğrenciler ütü yapıp, ceketinin düğmesini ve yırtıklarını dikiyor, kızlar priz ve lavabo hortumu değiştirmeyi öğreniyor. 310 öğrencisi olan okulda bütün öğrenciler haftada iki saat Hayat Dersi alıyor. Okul çıkışında gruplara ayrılan kız ve erkek öğrenciler, atölyeye inip, öğretmen, hizmetli ve güvenlik görevlisi tara-. Kum havuzlu coğrafya dersi. ERDOĞAN CAMİYE ŞEREF VERMİŞ. ANASINI DA ALIP GİDİNCE BAK NELER OLDU?. İlgili maddenin yürütmesi oy çokluğuyla durduruldu. MEB, karara Atatürk ilke ve inkılaplarına 2017 yılı Milli Eğitim Bakan-. BURSA’da üç gün önce arkadaşıyla gezmeye çıktıktan sonra kaybolan 14 yaşındaki Hümeyra Kuman’dan haber alınamadı. Kayıp kızı arama çalışmaları devam ediyor. Merkez Osmangazi ilçesi Panayır Mahallesi’nde yaşayan Süleyman Kuman ile Zakire Kuman’ın kızı Hümeyra Kuman, geçen cumartesi günü, E.S. adlı kız arkadaşının evine gitti. Bir süre sonra iki arkadaş, gezmek için dı-. Amerikan derin devletini en çok endişelendiren konunun Rus S-400 hava savunma sistemi olduğu artık çok belli oldu. Türkiye yıllar boyunca ABD’den buna eşdeğer hava savunma sistemleri almak istedi ama Amerikan tarafı hep reddetti. Sonunda Rusya ile anlaştık ve oradan S-400 alacağız. Amerikan tarafı tutuştu. Uyarılar, tehditler hiç durmadı. Sonuncusu ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence’den geldi: “NATO müttefikleri Doğu’dan silah alırken, ABD buna seyirci kalamaz!” Böylelerine söylenecek güzel bir sözümüz var: “Geçti Bor’un pazarı, sür eşeğini Niğde’ye...”. Haber şu: Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Cuma namazı kılmak için Bursa Ulu Cami’ye gitmiş. Erdoğan’ın camiye girişi sırasında imam işini bırakıp şöyle bağırmış: “Milletimizin canından çok sevdiği, aziz bildiği Cumhurbaşkanımız camimize teşrif etmiştir. Dua ediyoruz, hürmet ediyoruz” İmamın duasına, hürmetine karışamayız. Lakin Erdoğan’ın camiye şeref verdiğini iddia eden “camimize teşrif etti” sözü kişi putçuluğudur. Ey yağcılığı imanını örten imam bil ki Erdoğan da her Müslüman gibi oradan ancak şeref alır.. KILAVUZ YETERLİ DEĞİL. lığı Teftiş Kurulu Başkanlığı Bakanlık Maarif Müfettişi Yazılı Sınav, Mülakat ve Atama Kılavuzu’nda yer verildiğini öne sürerek itiraz etti. DDDK ise 652 sayılı KHK’nın 17’nci maddesini hatırlattı. Kararda, bakanlık maarif müfettişlerinin atanmaları, yeterlikleri gibi hususların yönetmelikle düzenlenmesi gerektiği ifade edildi.. Hümeyra için umutlu bekleyiş. ABD’NİN S-400 YARASI. Böyle bir şeyi, belediye başkanlığı yapmış ve büyükşehir belediyesini yönetmeye talip birisi, proje diye nasıl sunar aklım almıyor. Belli ki yanındaki sivri akıllılardan etkilenmiş. CHP Adayı Ekrem İmamoğlu, “Yürü be İstanbul!” diye kampanya başlatacakmış. İnsanlar yürüyecek, böylece puan toplayacak ve toplu taşıtlara bazen parasız binebilecekmiş. Tam bir Zihni Sinir procesi... Sayın İmamoğlu kardeşim; eğer proje istiyorsan, buyur benden sana etkili olabilecek birkaç proje önerisi... Hem de bedava: “Çok yetersiz kalan metro ve metrobüs seferlerini, yeni araçlar ekleyerek yüzde 100 artıracağım” de. ”Yetmez... Toplu ulaşım ücretlerini indireceğim... Hem de yüzde 50... Yarı yarıya bedava bineceksiniz!” de. Ara sıra iyi hazırlanmış kameralı ekiple bir metrobüse bin. İçerideki sıkış tepiş rezaleti yaşa ve halka da göster. Buna son vereceğini söyle... ”25 yıldır İstanbul’u Erdoğan ve Binali Yıldırım yönetti. Görüyorsunuz hiçbir sorununu çözemediler. İstanbul’u bu hale getiren Binali Yıldırım’dır. Ulaştırma Bakanı oldu çözemedi; Başbakan oldu yine çözemedi. Belediye Başkanı olursa hiç çözemez. Tek çözüm noktası biziz” de. ”Seçilirsem bu güzel İstanbul’u Suriyeli işgalinden kurtaracağım, bir Avrupa kenti yapacağım” de. Hiçbir şey bilmiyorsan, Vatan Partisi adayı İlker Yücel’in projelerine bak, oradan bir şeyler al. Ve çevrendeki hayattan kopuk Zihni Sinir hazretlerini uzaklaştır gitsin.... ilkeleri ve inkılap tarihi konusuna açıkça yer verilmemesinde yasal isabet görülmemiştir.”. BURDUR’daki USO Anadolu Lisesi’nde öğrenciler coğrafya dersini artırılmış gerçeklik temelli Coğrafya Kum Havuzu’nda interaktif şekilde öğreniyor. Proje kapsamında ahşap bir havuz içerisinde bulunan kumun üzerine, özel bir düzenekle yansıtılan görüntü sayesinde topografik şekiller oluşturuluyor. Okul Müdürü Kadir İpek, “Coğrafya Kum Havuzu projemiz bölgemizde tek. Bu projeyle öğrencilerimiz coğrafyayla ilgili terim ve kavramları kendileri yaparak ve yaşayarak öğreniyor. Öğrendiklerini ömür boyu unutmayacaklar. Şehrimizdeki okullardan öğrenciler de okulumuza gelerek coğrafya derslerini burada işliyor” dedi. Okulun coğrafya öğretmeni Filiz Yürekli de proje ile öğrencilerin konuları anlamasının kolaylaştığını söyledi.. fından verilen ‘hayat derslerine’ katılıyor. Öğretmenler erkek öğrencilere ütü yapıp, ceketinin düğmesini veya yırtıkları dikmeyi öğretiyor. Okulun hizmetlisi ve güvenlik görevlisi de kız öğrencilere tamir işlerini öğretiyor. Öğrencilerden Hilal İnce, “Hayat dersine severek giriyoruz. Burada öğrendiklerimiz sayesinde artık evde babamız ya da ağabeyimiz yokken yaşanan sorunların üstesinde gelebiliyoruz” dedi. Okul Müdürü Selami Topaloğlu, derslerin dönem sonuna kadar devam edeceğini söyledi.. TÜRKİYE’nin rüzgar erozyonuna maruz kalan bölgelerinin başında gelen ve yaklaşık 50 bin nüfusa sahip Konya Karapınar’da, yeraltı sularının çekilip, toprağın göçmesiyle meydana gelen obruklar, yurttaşları tedirgin ediyor. İrili ufaklı 300’ün üzerinde obruk bulunan Karapınar’da üç gün arayla iki yeni obruk daha oluştu. İlk obruk geçen cuma günü Reşadiye Mahallesi’nde Yedikuyu mevkisinde 4 metre çapında, 15 metre derinliğinde yayla yolunda meydana geldi. Diğer obruk ise aynı mahallede yaklaşık 3 kilometre ilerideki Karakaya mevkisinde ge-. çen pazar günü gece saatlerinde bir yonca tarlasında yedi metre çapında, 10 metre derinliğinde meydana geldi. Yonca ekili tarlanın yaklaşık 100 metre ilerisindeki evde oturan Latif Karakaya, “Gece köpekler sürekli havlıyordu. Besicilik yaptığımız için de hırsız geldiğini düşünüp, dışarı çıkıp kontrol ettim. Hava karanlık olduğu için obruğu fark etmedim. Sabah yine etrafı kontrol ettiğimde komşumuzun yonca ekili tarlasında obruk oluştuğunu gördüm. Tarlamızda obruk oluşsa da yine o tarlayı ekim biçmeye mecburuz. Çünkü, yapacak başka hiçbir işimiz yok” dedi..

(5) 20 Şubat 2019 ÇARŞAMBA Hazırlayan: Tarık Tekgözli halklailiskiler@aydinlik.com.tr. İŞ. HUKUKU. Mehmet AKKAYA. Didem OKUR. 4/a sigortalısının uğradığı iş kazasına bağlı geçici iş göremezlik. İş göremezlik hakkındaki yazılarınızı okudum da aklıma pek bir şey girmedi. Konuyu adım adım yazar mısınız? Bu konuyu iş göremezliğe bağlı iki düzenleme ile belirgin hale getirelim. Bugün ele alacağımız düzenleme geçici iş göremezlik ödeneği. Geçici iş göremezliğin tanımı Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği’nde yapılmıştır: Sigortalının, iş kazası, meslek hastalığı, hastalık ve analık hallerinde Sosyal Güvenlik Kurumu’nca yetkilendirilen hekim veya sağlık kurulu raporlarında belirtilen istirahat süresince geçici olarak ça-. lışamama halidir, geçici iş göremezlik. (madde 38) Geçici iş göremezlik ödeneği almak için; sigortalının durumunun Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından yetkilendirilen hekim veya sağlık kurullarından istirahat raporu alması gerekir. 4/a sigortalısının iş kazasına bağlı geçici iş göremezlik durumu nasıl tespit edilir? 5510 sayılı Kanun 4’üncü maddesinin 1’inci fıkrası (a) bendinde sayılan sigortalılar hizmet akdi (iş sözleşmesi) ile bir veya birden fazla işveren tarafından. çalıştırılan kimselerdir; dar anlamda işçilerdir. 4/a sigortalısının iş kazasına uğraması halinde işveren, kazanın meydana geldiği yerdeki kolluk kuvvetlerine derhal; Sosyal Güvenlik Kurumu’na ise en geç kazadan sonraki üç işgünü içinde bildirimde bulunmak zorundadır. Bildirimde bulunmazsa 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu 26’ncı maddesi uyarınca idari para cezasına çarptırılır. İşveren iş kazasını bildirmese de işçi, bir sağlık hizmeti sunucusuna başvurabilir; bu durumda sağlık hizmeti sunucusunun, iş kazasını en geç. 10 gün içinde Sosyal Güvenlik Kurumu’na bildirmesi gerekir. İşçi kendisi de doğrudan Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından yetkilendirilen bir sağlık hizmeti sunucusuna başvurabilir. Kurumca yetkilendirilen hekim ya da sağlık kurullarından rapor alınması şartıyla iş kazasına uğrayan işçiye, bu rapordaki istirahat süresince geçici iş göremezlik ödeneği verilir. Sorularınızı calismahayati@aydinlik.com.tr adresine gönderebilirsiniz.. Aile desteği olmadan. CEMAL DALAR / EDİRNE. G. ENÇ nüfustaki işsizliğin boyutu, Türkiye İstatistik Kurumu'nun, 2018 Kasım dönemine ilişkin 15 Şubat'ta açıkladığı işgücü verilerine yansıdı. Buna göre; 15-24 yaş grubundaki 11 milyon 716 bin genç nüfusta işgücüne katılım oranı 5 milyon 101 bin kişi ile yüzde 43.5, genç işsizlerin oranı ise 1 milyon 202 bin ile yüzde 23.6. Aynı yaş grubunda olup ne eğitimde ne istihdamda olan yani boşta gezen gençlerin oranı ise yüzde 24.3 ile 2.9 milyona dayandı. Bu oranlar, son dört hafta içinde iş arama kanallarından en az birini kullanmış ve iki hafta içinde işbaşı yapabilecek durumda olan, yalnızca 15-24 yaş grubundaki bireyleri kapsıyor. Aslında milyonlarca genç, üniversite mezunu olsun olmasın, işsiz dolaşıyor. Gençler, gelecek planı yapamıyor, parasızlık yüzünden arkadaş çevreleriyle ilişkilerini koparmak zorunda kalıyor. Onlara göre üniversite okumak artık avantaj değil dezavantaj. Aralarında ailesi olmasa evlenemeyecek olanlar, evlense de ailesinin desteği olmadan hayatını sürdüremeyenler var. Sözü onlara bırakıyoruz.... 'GELECEK PLANI YAPAMIYORUZ' Yüksek Lisans mezunu 31 yaşındaki Bora Ateş, üç yıldır düzenli bir iş bulamadığı için sadece günlük işlerde çalışmış. Ailesiyle birlikte yaşayan Ateş, internetten, İşkur sitelerinden ve tanıdık vasıtasıyla gördüğü her iş Bora Ate ilanına başvurmuş. Sadece bir kez iş başvurusu kabul olmuş onda da işverenden maaş verebileceğine dair güvence alamadığı için kabul etmemiş. Üç yıldır nişanlı olduğunu söyleyen Ateş, "İşsizlik dolayısı ile geleceğe dönük plan yapamıyoruz. Ekonomik nedenler ile çevremizden kopuyoruz. Hiçbir hobim, eğleneceğim aktivitem yok. Kendimi hep eksik hissediyorum. Hayatımda bir düzen kuramadım.. Sosyal hayata para yok 27 yaşındaki Elif Akduman yüksek lisans mezunu, üç yıldır işsiz. Ailesiyle yaşayan Akduman, şunları söylüyor: "Tanıdıklarım aracılığıyla ve iş bulma sitelerinden iş başvuruları yaptım. Üç kez iş görüşmem oldu. Sadece Elif Akduman bir kez olumlu karşılandım. 1.5 saatlik mesafe ve yol ücretimi tarafımca karşılanması teklif edildiği için kabul edemedim. Sosyal etkinliklere bütçe ayıramıyorum.". AYDINLIK 05. CMYK. mehmetakkaya@aydinlik.com.tr. Al birini vur ötekine. S. AYFALAR dolusu durumu, dört kelimede anlatan dildir Türkçemiz. Piyasacı partilerin belediyeleri nasıl yönettiğini soran birine vereceğiniz en özlü rapordur bu: “Al birini vur ötekine”. "Tencere dibin kara, seninki benden kara" da diyebilirsiniz. Belediyelerin içinde bulunduğu yozlaşmayı anlatırlar. Geçen haftalarda bu köşede, belediye şirketlerinin başka yanlarına bakmıştık. Bugün işçilik gözüyle bakacağız, durum nedir diye. Lafı uzatmadan ulaşabildiğim örneklerin bazılarına bakalım ve değerlendirmeyi size bırakalım; Belediyelere ait ilk sayılar, kadrolu işçilerdir. İkinci sayılar ise, o belediyenin kurduğu, yöneticilerini kendisinin atadığı belediye şirketlerinin işçileridir.. AKP BELEDİYELERİNDEN ÖRNEKLER. GEÇİNEMİYORUZ!. İşsizliğingünbegünarttığı ülkemizdegençler geleceklerini planlayamıyor, evlenemiyor,evlenseler ailedesteğiolmadan geçinemiyor,güngeçtikçe umutlarınıkaybediyorlar. Yazıdizimizinilk bölümündeEdirneligençler sorunlarınıanlatıyor. 5. GENÇLER İŞ ARIYOR. 1. Araç (Kastamonu) Belediyesi Kadrolu işçi: 10 / Şirket (Araç Ltd. Şti.) işçisi: 61 Dilovası (Kocaeli) Belediyesi Kadrolu işçi: 73 / Şirket (Dilbel Ltd. Şti.) işçisi: 252 Kozlu (Zonguldak) Belediyesi Kadrolu işçi: 41 / Şirket (Kozlu Hak İnş. Ltd. Şti.) işçisi: 141 Gaziosmanpaşa (GOP- İstanbul) Belediyesi Kadrolu işçi: 107 / GOP (Kent Anonim Şirketi) işçisi: 1.200 Sultangazi (İstanbul) Belediyesi Kadrolu işçi: 84 / Sultangazi Bel. Personel A.Ş (SUGAŞ) Şirketi işçisi: 761 Zeytinburnu (İstanbul) Belediyesi Kadrolu işçi: 43 / Zeytinburnu Bld. Emek Personel A.Ş işçisi: 1.051. CHP BELEDİYELERİNDEN ÖRNEKLER. Her çalan telefonda 'Acaba bir geri dönüş mü oluyor' umudu ile yaşamak bir süre sonra yerini umutsuzluğa bırakıyor" diyor.. 'ÜNİVERSİTE OKUMAK DEZAVANTAJA DÖNÜŞTÜ' Ateş'e göre işsizliğin nedeni şunlar: "İthalata dayalı ekonomi modeli. Üretimin sıfıra inmesi, buna karşın tüketimin günden güne artması. Devleti yönetenlerin yanlış politikaları sonucu özelleştirilmelerle birlikte istihdam sağlayacak kurumların satılması. Tarım ve hayvancılığa yeterli destek verilmeyerek köylerden şehirlere göçün artması." Üniversite okumanın avantaj yerine dezavantaja döndüğünü söyleyen Ateş, "İşverenlerin düşük ücret ödemek için ortak tavrı, işe alacağı personelin eğitim seviyesinin düşük olması yönünde. Okurken avantaj olarak gördüğünüz her özelliğin, okula hayatınız bittiğinde size dezavantaj olarak döndüğünü görüyorsunuz. Orta öğretimden sonra okumayı tercih etmeyen ya da okumayan kişilerin çalışma hayatına atılarak yükseldiği görülürken, üniversite mezunlarının işe dahi alınmadığı bir ortam oluşturuldu. Düzen değişmedikçe iş bulacağıma dair umudum yok" ifadelerini kullandı.. 'DESTEKSİZ EVLENEMEZDİK' 31 yaşındaki Atakan Gül ve 26 yaşındaki Aslıhan Gül, lisans mezunu. Atakan 1.5 yıldır Aslıhan ise üç yıldır işsiz. Bir çocukları olan Gül çifti ailelerinin desteğiyle yaşamlarını Atakan Aslhan sürdürüyor. Kirada Gül Gül oturduklarını söyleyen Atakan Gül, şunları anlattı: "Ailelerimiz olmasaydı kesinlikle evlenemezdik. Mevsimlik işleri saymazsak 1.5 yıldır işsizim. İnternetten ve yüzyüze görüşmeler ile birçok girişimde bulundum. Sayısını hatırlamadığım kadar iş görüşmem oldu. Bir kez Kaymakamlık'ta çalışacak birini aradıklarını duydum. Sigorta ve yemek yoktu ve aylık sadece 850 TL ücret verileceğini öğrenince kabul etmedim. Olumsuz olacağını bildiğim halde, hâlâ her gördüğüm iş ilanına başvuruyorum. İş ilanları az, buna karşın işsiz sayısı çok fazla. Özelikle biz üniversiteli gençlikte bu ümitsizlik oldukça yüksek. Bu kadar emek sarf edip onca yıl okuduktan sonra hiçbir yerde kabul görmemek, bunalımlı bir süreci beraberinde getiriyor. Bu süreç sadece doğal olarak sadece sizi değil ailenizi ve tüm çevrenizi etkiliyor.". 'UMUDUMUZ TÜKENİYOR' Atakan Gül, Türkiye'nin üretime yönelik politikalarının yetersizliğinden dolayı iş sahalarının az olduğunu ve buna bağlı olarak çalışan işgücüne de ihtiyacın az olduğunu söylüyor, toplum olarak sürekli bir tüketim içinde olduğumuzu belirtiyor. Aslıhan Gül de üç yılda üç kez iş görüşmesine gitmiş. Biri asgari ücret, diğeri asgari ücretin altında maaş teklif ettiği için kabul et-. Sigortasız 8 saate 20 lira mak zorunda kalıyorsunuz. Ekonomik anlamda zorluklar yaşıyorsunuz. Görüştüğünüz bir sürü işyeri olduğundan her an aranma beklentisi içinde oluyorsunuz. En kötüsü de kendinizi ne kadar eğitimli, kültürlü ve donanımlı hale getirirseniz o kadar çok iş bulamaz hale geliyorsunuz. 2000'li yıllardan beri uygulanan yanlış eğitim politikaları, özelleştirmeler, dışa bağımlılığın artması Türkiye'yi bu duruma getirdi. Yanlış tarım politikalarıyla köylü ekemez, ürettiğini değerinden satamaz oldu. Köylü üretemeyince tarım alanları kimin olduğu belli olmayan şirketlere satılıyor ve köyden kente aşırı göçle şehirlerde işsizler ordusu yaratıldı.". ÖNLİSANS mezunu Barış Kurt 33 yaşında, evli ve bir kız babası. Eşi yeni doğum yapmış. Kurt'un işine beş ay önce ekonomik kriz nedeniyle son verilmiş. Daha önceleri de dokuz ay işsiz gezmiş. Barış Kurt, en son işsiz kalmasının ardından 12 kez iş görüşmesi yapmış. Hiçbir göBar rüşmeden de olumlu sonuç çık- Kurt mamış. Ailesinin desteği ile hayatını sürdüren Kurt, eşinin çalıştığını ancak eşinin doğum iznine çıktığı için maaş alamayacağını söyledi. Barış Kurt, dört ay önce üniversite kantinine iş başvurusu yapmış. Kantinci günlük 8 saatlik çalışma karşılığı günlük 20 TL'ye sigortasız iş teklifi yapılınca kabul etmemiş. Barış Kurt yaşadıkları zorlukları şöyle aktardı: "İşsizlik nedeni ile sosyal çevrenizden kopmemiş. Aslıhan Gül başka bir iş teklifinin de gece vardiyasından dolayı reddetmiş. Gül, "Sosyal ve psikolojik olarak rahat değiliz. Hayatın her alanında işsizliğin yarattığı etkileri hissediyoruz. Yanlış eğitim sistemi bizi buralara getirdi. Mezun olduğum ilk zamanlarda umudum çok yüksekti. Ancak her geçen gün umutlarım tükeniyor" diye konuştu.. 'HAYATIMIZIN DÜZENİ BOZULDU' Önlisans mezunu olan ayrıca açıkögretim okuyan 26 yaşındaki Duygu Merve Çetinel ise iki yıldır işsiz olduğunu söylüyor. Altı kez iş görüşmesine giden Çetinel, kötü çalışma koşulları ve düşük ücretler nedeniyle iş tekliflerini kabul etmemiş. Evli olan Çetinel, "Evimiz kira. Eşimin işyeri var. Ben de geçici olarak ona yardım ediyorum. Buradan gelen gelirle geçimimizi sağlıyoruz. İş bulamamanın günlük ha-. yatımıza etkileri oluyor. Ekonomik olarak yetersizlik yaşıyoruz. Düzensiz bir hayat şeklim oluştu. Bu nedenlerden dolayı sosyalleşemiyorum" sözleriyle işsiz kalmanın yarattığı olumsuz Duygu sonuçları aktarMerve Çetinel dı. Çetinel'e göre işsizliğin nedeni, yetersiz eğitim sistemi, sürekli gelişen teknoloji ile işgücüne duyulan ihtiyacın çok olmaması, köylerden şehirlere artan nüfus çoğunluğu.... YARIN: i mi beenmiyorlar koullar m?. Ardanuç (Artvin) Belediyesi Kadrolu işçi: 8 / Ardanuç Bld. Pers. Ltd. Şti. şirketi işçisi: 29 Bayraklı (İzmir) Belediyesi Kadrolu işçi: 37 / Baybel A.Ş. ve Bayraklı A.Ş. Şirketleri işçisi toplamı: 1.131 Beylikdüzü (İstanbul) Belediyesi Kadrolu işçi: 143 / Beylikdüzü Bld. Pers. A.Ş. şirketi işçisi: 980 Çankaya (Ankara) Belediyesi Kadrolu işçi: 716 / Çankaya Bld A.Ş., Çankaya İmar A.Ş. ve Çankaya Belde A.Ş. şirketleri işçisi toplamı: 2.683 Şişli (İstanbul) Belediyesi Kadrolu işçi: 216 / Kent-Yol Şişli şirketi işçisi: 1.958 Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi Kadrolu işçi: 646 / Tekirdağ BŞ. A.Ş. ve Teski A.Ş. işçisi toplamı: 2.193. HDP BELEDİYELERİNDEN ÖRNEKLER Okuyacaklarınız kayyumda olmasına rağmen, şirketler ve personel sayıları kayyum öncesindeki gibidir. Ağrı Belediyesi Kadrolu işçi: 85 / Öz Ağrı İnşaat işçisi: 220 Akdeniz (Mersin) Belediyesi Kadrolu işçi: 117 / Akdeniz A.Ş. işçisi: 577 Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Kadrolu işçi: 644 / Med Kentsel A.Ş. işçisi: 1.501. MHP BELEDİYELERİNDEN ÖRNEK Aliağa (İzmir) Belediyesi Kadrolu işçi: 99 / Aliağa Bld Ltd. Şti. işçisi: 444 Ne dersiniz? "Al birini vur ötekine" denmez mi bunlara? Çürük kokusundan burnunuzun direği kırılmadı mı?. Ata’nın huzurunda özelleştirme eleştirisi SEDA AKYÜZ / ANKARA TANK Palet Fabrikası olarak bilinen Sakarya’daki 1’inci Ana Bakım Fabrikası’nın özelleştirme girişimine tepkiler devam ediyor. Sakarya ve Ankara’da eylemler düzenleyen Türk Harb-İş Sendikası, dün Başkanlar Kurulu toplantısı öncesi Anıtkabir’i ziyaret etti. Sabah saatlerinde Anıtkabir’e gelen Türk Harb-İş yöneticileri, saygı duruşunun ardından mozoleye çelenk bıraktı. Ardından da sendika yöneticileri, Misakı Milli Kulesi’ne geçti.. ‘TSK İÇİN ÇALIŞIYORUZ’ Genel Başkan Bayram Bozal, Misakı Milli Kulesi’nde Anıtkabir Özel Defteri’ni imzaladı. Bozal, askeri fabrikanın özelleştirilmek istenmesine karşı eleştirisini bu kez Anıtkabir’den haykırdı. Mustafa Kemal Atatürk’ün "Savaş araçlarına sahip olmayan veya savaş aracı zayıf olan milletler, kuvvetlerin bağımlısı, haraç vereni, tutsağı olmuşlardır" sözlerini hatırlatan Bayram Bozal şunları ka-. leme aldı: "Emanetin Türkiye Cumhuriyeti’ni sonsuza kadar yaşatma ülküsüyle milli savunma işyerlerinde, yılmadan, yorulmadan ter döken Türk Harb-İş Sendikası üyesi işçiler olarak ‘Güçlü Türkiye Güçlü Ordu’ anlayışıyla yarım asırdır Türk Silahlı Kuvvetleri’nin her türlü ihtiyacını karşılamak için gece gündüz çalışmaktayız. Ülkemiz için stratejik önemi büyük işlere imza atan milli savunma. işyerleri, tüm dünyada örtülü ve açık savaşın yürütüldüğü bu günlerde ne yazık ki özelleştirme ile karşı kaşıya. Ülkemizin geleceği için büyük önem arz ede milli savunma işyerlerimizden Tank Palet Fabrikası’nda özelleştirme uygulamasına son verilerek, Altay Tankı seri üretiminin ASFAT A.Ş üzerinden yapılması talebimizi bir kez de huzurunuzda dile getiriyoruz.".