Sendikasız, güvencesiz, yarınsız çalışmak... Sendikal hakkı talep ettiğinde ise işten atılmak, kovulmak, yalnız kalmak, devlet şiddetine maruz kalmak...
çok uzak zamanlarda yaşanmadı bu klasik, bilindik sürecin örneklerinden biri, togo deri fabrikasında çalışan 50 kadar işçiden 27'sinin sendikalı olması, togo patronunun hoşuna gitmedi pek tabiki, önce işten atıldı işçiler, direnmeye karar verdiler, ancak sermaye ve devlet bir kez daha kol kola girerek, kendini meşrulaştırdı ve 11 günlük eylemlerinin ardından geçtiğimiz perşembe günü (10.05.2012) göz altına alındılar. Sebep ise, direniş boyunca işçilerin işgal ettikleri alan.
Neredesin ey Togo patronu? Nerede senin işgal ettiğin saatler, yaşamlar? Nerede bizim yarınlarımız? Ses gelmiyor mu? Şaşırmayalım, normaldir sessiz kalışları; doğamızın, emeğimizin, saatlerimizin üzerinden kendini var eden kirli düzenin sesi çıkmaz olur, direnenlerin sesi yankılanırken sokaklarda...
Emeğine sahip çıkan; robotlaşmadan ve makinalaşmadan, canlılık fonksiyonlarını kaybetmeden, insanca çalışmak isteyen işçiler, ücretli köle olmayacağız diye haykıran emekçiler yalnız değildir.
Ekoloji Kolektifi Derneği Kaynakça :
http://www.kaosgl.org/sayfa.php?id=11299#.T6u0IoHRqKY.facebook http://www.alinteri.org/?p=16246