• Sonuç bulunamadı

GÖZLER GÖRGÜ TANIKLARINAÇEVR‹LD‹⁄‹NDE...

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "GÖZLER GÖRGÜ TANIKLARINAÇEVR‹LD‹⁄‹NDE..."

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Her ne kadar farkl› kariyerlere yönelmifl olsak da bir dönem ço¤umuzun akl›ndan geçmifltir avukat olmak. Çünkü hiçbir ço-cuk yoktur ki, filmlerde görgü tan›klar›na sordu¤u zekice sorularla davay› kazanan o baflar›l› avukat tiplemelerinden etkilenme-sin. Peki, yaln›zca görgü tan›klar›n›n ifade-leri do¤rultusunda haklar›nda çeflitli yarg›-lara var›lan insanlar› göz önünde bulundu-racak olursak sizce de zihinlerdeki soru da-ha da anlam kazanm›yor mu: Görgü tan›k-lar›n›n ifadeleri güvenilir mi?

Görgü tan›klar›n›n ifadelerinin güvenilir olup olmad›¤› konusu oldukça tart›flmal›. Çünkü tan›klar ço¤unlukla olay›n bafllar›n-da bir suç iflleniyor oldu¤unun fark›nbafllar›n-da ol-mad›klar›ndan, dikkatlerini söz konusu yö-ne yeteri kadar vermiyorlar. Bunun yan›s›-ra, tan›¤›n belle¤i böylesi bir olayla öyle hassasl›k kazan›yor ki, ifade verirken kendi-sine sorulan sorularla farkl› flekillenip, ger-çekleri sapt›rabiliyor. ‹flte 1974 y›l›nda bi-limsel bir bulgu olarak yarg› çevrelerinde soru iflaretleri uyand›ran ve günümüzde ha-len s›cak bir bafll›k olmay› koruyan anahtar bir çal›flma (Loftus & Palmer, 1974) tam da sözünü etti¤imiz bu olaya parmak bas›yor. Tan›¤a soru sorulurken sarfedilen her bir kelimenin onun ifadesini nas›l da de¤ifltire-bilece¤ini gözler önüne seriyor. Düflünün ki bir deney odas›nda çeflitli araba kazalar› içeren bir film izliyorsunuz. Filmi izledikten sonra araflt›rmac› yan›n›za gelerek çeflitli sorular sormaya bafll›yor: “Arabalar birbir-leriyle çarp›flt›klar›nda h›zlar› yaklafl›k

ola-rak ne kadard›?” Bir yan odan›zdaki kat›-l›mc›ya ise soru farkl› flekilde soruluyor: “Çarp›flma” yerine “vurma” eylemi kullan›l›-yor. Araflt›rmac›lar›n bulgular›, arabalar›n h›zlar›na dair yap›lan tahminlerin “çarp›fl-ma” eylemi kullan›ld›¤›nda daha yüksek ol-du¤unu gösteriyor. “Vurma” eylemiyle sor-gulanan kat›l›mc›lar›nsa çarp›flan arabala-r›n h›z›na yönelik tahminleri daha düflük oluyor. Öyleyse dyebiliyoruz ki, olaya dair sorulan sorunun içeri¤i, kazan›n bellekte ne flekilde hat›rland›¤›n› da oldukça etkili-yor. Çal›flma bu kadarla da s›n›rl› de¤il. Bir hafta sonra, ayn› kat›l›mc›lara bu kez de “K›r›lan cam parçalar› var m›yd›?” diye so-ruluyor. Sonuç flafl›rt›c›! Daha önceden “çarp›flma”eylemiyle sorgulanm›fl kat›l›mc›-lar›n 32%’si k›r›lan camkat›l›mc›-lar›n oldu¤unu ra-por ederken, “vurma” eylemiyle sorgulanan kat›l›mc›lar›n çok az bir k›sm› k›r›lan cam parçalar› oldu¤unu iddia ediyor. Bu da bi-ze, kullan›lan her bir kelimenin belleklerde nas›l da çarp›tmalara yol açabilece¤ini gös-teriyor.

Peki, görgü tan›klar›n›n ifadelerindeki bu sapman›n nedeni ne olabilir? Sorgu, bel-le¤i nas›l etkileyebilir? Bu sapma, sorgunun bellekte geriye do¤ru bozucu etki yarat›yor lmas›yla aç›klan›yor. Yani sorgu s›ras›nda zihne al›nan yeni bilgi, eski bilgileri çarp›t›p onlara ket vuruyor. Bir de birbiriyle örtü-flen bilgilerin iç içe geçmesinden bahsedili-yor ki, e¤er ki bir kaynaktan al›nan bilgiye dair bellekte tutulanlar baflka bir kaynak-tan al›nan bilgiyle örtüflüyorsa yanl›fl

yükle-meler yap›labiliyor. Bu nedenle de yanl›fl yönlendirmeler yapan sorular›n bir olaya dair bellekte tutulanlar› de¤ifltirebilece¤i tart›fl›l›yor.

S

Su

uççllu

un

nu

un

n Y

üz

ün

ü T

Ta

an

n››m

ma

a

Biliyoruz ki, görgü tan›klar›ndan ço¤un-lukla suçlunun yüzünü tarif etmeleri ve bel-ki de bir grup flüphelinin aras›ndan suçluyu bulup seçmeleri istenir. Laboratuvar çal›fl-malar›nda yüz tan›ma her ne kadar yüksek do¤ruluk paylar›na ulaflsa da, bu oran gün-lük hayatta ne yaz›k ki düflük. Çünkü labo-ratuvar çal›flmalar›nda kat›l›mc›lara suçlu olarak gösterilen resimlerle daha sonradan test olarak verilen resimler benzerlik göste-riyorken gerçek hayatta suçlu, yakaland›-¤›nda k›l›k de¤ifltirmifl olabiliyor. Yüzünde-ki duygu ifadeleri, tan›¤›n suçluya bakt›¤› aç› ve yön de¤iflim gösteriyor. Tart›flmal› noktalardan bir di¤eriyse “olay mahali”. Görgü tan›¤› suçluyu suç ifllerken nas›l bir ortamda gördüyse, yüzünü de o ortamda daha iyi tan›yor. Tan›klardan, bir grup flüp-heli içinden suçluyu tan›malar› istendi¤in-deyse, suçlunun flüpheliler aras›nda bulun-mayabilece¤i bilgisini vermek önem kazan›-yor. Aksi takdirde görgü tan›¤›, polisin suç-lunun flüpheliler içinde bulundu¤undan emin olmad›kça böyle bir grup oluflturma-yaca¤›n› düflünerek bir seçim yapma zorun-lulu¤u hissedebiliyor. Sonuç olaraksa, grup içerisinde suçluya en çok benzetti¤i kifliyi o suçlu olmasa da seçebiliyor. Bu sorunu ön-leyebilmenin bir yoluysa, görgü yan›¤›yla flüphelileri tek tek karfl› karfl›ya getirmek. Böylece tan›¤›n gruba flöyle bir göz at›p, suçluya en çok benzetti¤i kifliyi seçme ola-s›l›¤› ortadan kalk›yor.

‹ n c i A y h a n

Kaynak: Eysenck, M. W. Psychology. Psychology Press, 2004. Sf: 324 – 328.

Görgü Tan›klar›nda

Silaha Odaklanma E¤ilimi

Görgü tan›klar›n›n belle¤ine etki eden en önemli etmenlerden biri de suçlunun elindeki si-lah. Kurban›n dikkatinin büyük k›sm›n› silah çekti¤inden, o s›rada çevrede bulunan di¤er ay-r›nt›lar pek de hat›rlanm›yor. Haliyle, suçlunun yüz hatlar›na dair sonradan hat›rlananlar da ol-dukça zay›f kal›yor. E¤er ki silah bulunan bir or-tamda insanlar›n göz hareketleri incelenirse

odak genellikle silah üzerinde oluyor. Çev-redeki di¤er uyaranlar ise daha sonraki ifadeler s›ras›nda pek hat›rlanm›yor.

Görgü Tan›klar›n›n

Kendi ‹fadelerine Olan

Güveni

Bir görgü tan›¤›n›n kendi verdi¤i ifadelerin do¤rulu¤una güven duymas›, suçluyu tan›ma aflamas›nda çok da sa¤lam bir kan›t de¤il. Da-ha aç›k bir ifadeyle, tan›¤›n suçlunun yüzünü do¤ru hat›rlayabilece¤ini düflünüyor olmas› do¤ru hat›rlayaca¤› anlam›na gelmiyor. Çünkü uzmanlar, kiflilerin bu konuda do¤ru bir kifli-sel de¤erlendirme yapamayaca¤› görüflünde. Öne¤in, tarih gibi genel kültür alanlar›nda iyi olup olmad›¤›m›z› bilebiliyorken, markette h›r-s›zl›k yapan birini görüp daha sonra saç rengi-ni ne kadar iyi hat›rlayabilece¤imize dair fikir yürütmemiz görece daha zor oluyor. Çünkü bu

konuya dair içgörümüz daha zay›f.

G Ö Z L E R

GÖRGÜ TANIKLARINA

ÇEVR‹LD‹⁄‹NDE...

49 Nisan 2006 B‹L‹MveTEKN‹K gorgutanik 3/23/06 5:59 PM Page 1

Referanslar

Benzer Belgeler

Akvaristler için haz›rla- nan bal›k ve sucul bitki atlaslar›, bal›k türlerinin yaflad›klar› biyotop alanlar en detayl› bilimsel nitelikli kitaplardan daha fazla

Y›llarca sigara içmifl olan in- sanlar bile sigaray› b›rakt›klar›nda çok k›sa bir süre içinde vücut kendisini toparlamaya bafll›yor.. 1 y›l içinde kalp ve

Dünyada özellikle son otuz y›ld›r, tar›msal ilaçlara ve dolay›s›yla böcek ilaçlar›na karfl› böceklerin ve akar gibi di¤er cinslerin gelifltirdikleri direnç ko-..

Bu bölge bizden ›fl›k h›z›- na göre daha h›zl› uzaklaflt›¤› için, kay- naktan bize do¤ru gelmeye çal›flan ›fl›k, hiçbir zaman bize ulaflamayacakt›r.. Bu, yürüyen

Çal›flmam›zda hastal›k gruplar› aras›nda en s›k ekzema grubu yer al›rken, atopik dermatit (%13) ekzema grubunda en s›k görülen deri hastal›¤› oldu.. Son

aral›k, BMZ: Bazal membran zonu, H-E: Hematoksilen eozin, ‹‹F: ‹ndirekt immünofloresan, PV: Pemfigus vulgaris, PF: Pemfigus foliaseus, PE: Pemfigus eritematozus, PNP:

Otoimmün Büllöz Hastal›klar›n Tan›s›nda ELISA ELISA for the Diagnosis of Autoimmune Bullous DisordersY. Ayfle Akman Karakafl Akdeniz Üniversitesi T›p Fakültesi, Deri

Çal›flmam›zda güneflten koruyucu krem kullanan olgular›n üçte ikisinden fazlas›n› kad›nlar oluflturmaktayd› ancak yafl, nevüs say›s›, e¤itim durumu, ailede tümör