• Sonuç bulunamadı

Tip 1 Diyabetli Çocuklarda Solunum Fonksiyonlarında Saptanan Bozukluklar ile Bunun Diyabet Kontrolü ve Hastalık Süresi ile İlişkisi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Tip 1 Diyabetli Çocuklarda Solunum Fonksiyonlarında Saptanan Bozukluklar ile Bunun Diyabet Kontrolü ve Hastalık Süresi ile İlişkisi"

Copied!
7
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Fonksiyonlarında Saptanan Bozukluklar ile Bunun Diyabet Kontrolü ve Hastalık Süresi ile İlişkisi #

Abdurrahman ŞENYİĞİT*, Murat SÖKER**, Emir ASAN*, İ. Halil LEBLEBİCİ*

* Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı,

** Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı, DİYARBAKIR

ÖZET

Diabetes mellitus (DM) göz, böbrek, santral sinir sistemi gibi vücudun farklı yerlerini etkileyen sistemik bir hastalıktır. Bu hastalıkta aynı zamanda solunum fonksiyon testlerinde de bozukluk olduğu bildirilmiştir. Biz de bu çalışmamızda tip 1 diyabetli çocuk olgularımızda solunum fonksiyonlarında bozukluk olup olmadığını ve bu bozuklukların yaş ve diyabet kontrolü ile ilişkili olup olmadıklarını araştırmayı planladık. Çalışmaya, toplam 28 diyabetli ve aynı yaş grubunda 22 kont- rol olgusu alındı. Çalışmada tüm olguların solunum fonksiyon testleri ile karbonmonoksit difüzyon kapasitesi (DLCO) öl- çüldü. Diyabetik olgular içinde solunum fonksiyon bozukluğu saptanan 18 olguda da HbA1cseviyesi yüksek saptandı (%14 ± 1.7). Hastalık süresi 5 ± 4.4 yıl olarak tespit edildi. Diyabetli 28 hastanın 18 (%64)’inde restriktif tipte solunum fonk- siyon bozukluğu saptanırken hiçbir olguda obstrüktif tip bozukluk tespit edilmedi. Yine 1 olgu hariç tüm olgularda DLCO normal sınırlarda saptandı. Kontrol grubundaki olgularda ise solunum fonksiyonlarında bozukluk tespit edilmedi. İki grup arasında solunum fonksiyon bozuklukları açısından anlamlı farklılık saptandı (p< 0.001). Sonuçta, diyabetli olgularda hastalık süresine bağlı olmadan solunum fonksiyonlarında restriktif tipte bozukluğun erken yaşlarda bile saptanabileceği, ancak DLCO değerinde anlamlı bir düşme tespit edilmediği, tedavideki düzensizliğin bu bozukluklarda esas rolü oynadı- ğı ve bu olguların solunum fonksiyonları yönünden düzenli takiplerinin yapılması gerektiği kanaatine varıldı.

Anahtar Kelimeler: İnsüline bağımlı diabetes mellitus, solunum fonksiyon bozuklukları.

SUMMARY

Relationship Between Diabetes Control and Pulmonary Function in Children with Insulin Dependent Diabetes Mellitus

Diabetes mellitus (DM) is a systemic disease with complications that affect the different systems of the body such as the eye, the kidney, and the nervous system. Abnormalities of pulmonary function tests have also been described in this di- sorder. We aimed to determine if any abnormality in respiratory functions exists in children with type 1 DM, and wonde- red if any abnormality is associated with age or control of the disease. 28 cases with DM and 22 control cases of the sama age group were included in the study. Respiratory function tests and carbonmonoxide diffusion capacity (DLCO) measu-

(2)

Diyabet, solunum sistemi ile birlikte vücudun birçok organını etkileyen sistemik bir hastalıktır (1-6). Farklı çalışmalarda bu hastalıkta, akciğer difüzyon kapasitesinde azalma ve alveolo-kapil- ler komplikasyonlar gösterilmiştir (7,8). Solu- num fonksiyon bozukluklarının “Insulin-Depen- dent Diabetes Mellitus (IDDM)”lu bazı olgularda en erken ölçülebilecek nonmetabolik değişiklik- ler olduğu ve diğer sistemik komplikasyonlardan önce oluştuğu bildirilmiştir (9). Solunum siste- minin normal konumunu değerlendirmede ve hastalıklarındaki sapmalarda solunum mekani- ğinin göstergeleri olan, akciğer fonksiyon testle- ri yardımcı olur (10).

Diyabetik komplikasyonların etyolojisinde çeşit- li faktörler suçlanmıştır (1). Tip 1 diyabetik olgu- larda uzun süreli normogliseminin solunum fonksiyonlarının korunmasında etkili olduğu, kronik hipergliseminin ise diyabetik komplikas- yonların gelişimi ve progresyonu ile ilişkili oldu- ğu saptanmıştır (11-13). Yine akciğerlerin majör konnektif dokusu olan kollajen liflerinde oluşan kalitatif ve kantitatif bozuklukların restriktif akci- ğer hastalığına neden olduğu bildirilmiştir (11,14). Diyabetik olgularda; kollajenin nonen- zimatik glikolizasyonu sonucu oluşan formu, pepsin ve kollajenaza nondiyabetik kollajenden daha dirençlidir. Sonuçta, akciğerlerde biriken bu kollajen normal turnoveri azaltır ve bu da ak- ciğer parankiminin kompliansında azalmaya se- bep olur (1). Bunun dışında pnömositlerde anor- mallikler, alveoler epitelyum veya kapiller bazal membran da kalınlaşmalar ve mikrovasküler komplikasyonlar da suçlanan diğer histopatolo- jik değişikliklerdir (13,15).

Bu çalışmamızda, insüline bağımlı diyabetik ol- gularımızda solunum fonksiyonlarında bozukluk olup olmadığını, bunun hastalık süresi ve diya- bet kontrolü ile ilişkili olup olmadığını araştırma- yı planladık.

MATERYAL ve METOD

Çalışmaya Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Ço- cuk Sağlığı ve Hastalıkları Kliniği’nce takip ve tedavileri yapılan 15’i erkek, 18’i kız tip 1 dia- betes mellitus (DM)’lu toplam 33 hasta alındı.

Solunum fonksiyonlarına uyum göstermeyen 5 hasta çalışmadan çıkarıldı. Çalışmaya dahil edi- len 28 olguda yaş ortalaması 10.4 ± 2.1 olarak hesaplandı. Olgulara Amerikan Diyabet Cemi- yeti (ADA)’nin kriterlerine göre diyabet tanısı kondu (16). Çalışmaya dahil edilen tüm DM’li olgularda;

1. Aktif akciğer hastalığı veya öyküsünün olma- ması,

2. Süreklilik gösteren öksürük, balgam çıkarma veya nefes darlığı şikayetlerinin olmaması, 3. Sigara alışkanlığı veya öyküsünün olmaması, 4. Kalp hastalığı veya öyküsünün olmaması, 5. Standart akciğer radyografilerinde patolojik bozukluk olmaması,

6. Eklem hareketlerinde kısıtlılık veya buna ne- den olabilecek herhangi bir hastalık olmaması şartları arandı.

Yine 9’u erkek, 13’ü kız toplam 22 olgu kontrol grubu olarak çalışmaya alındı. Bu olgularda yaş ortalaması 10.3 ± 2.1 olarak saptandı.

rement were performed in all cases. HbA1clevel was high in diabetic patients 14 ± 1.7% with respiratory function abnor- malities. Duration of the disease was 5 ± 4.4 years. Restrictive type defect were detected in 18 (64%) of 28 diabetic cases, where as none of the cases had obstructive type respiratory disorder. DLCO was in normal range in all but 1 case. There was no respiratory function abnormalities in control group. A significant difference existed in respiratory functions betwe- en these 2 groups (p< 0.001). We conclude that; 1. restrictive type respiratory defect can be detected in early ages in diabe- tic patients free from duration of the disease, 2. there is no significant decrease in DLCO, 3. inadequate treatment plays the major role in development of these abnormalities and 4. such cases should be properly followed up for respiratory functi- ons.

Key Words: Insulin dependent diabetes mellitus, respiratory function abnormalities.

# Bu çalışma, 10. “European Respiratory Society” Yıllık Kongresi ve Dünya Akciğer Sağlığı Kongresi (30 Ağustos-3 Eylül 2000, Floransa, İtalya)’nde sunulmuştur.

(3)

Tüm olgulara sabah saat 9:00 ile 10:00 saatleri arasında, dik oturur pozisyonda, başlamadan önce ve denemeler arasında en az 5 dakikalık dinlenme süreleri bırakılarak, zorlu spirometri,

“nitrogen washout” tekniğiyle akciğer volümleri ve tek nefes (single breath), karbonmonoksit difüzyon kapasitesi (DLCO) ölçümü yapıldı. Her iki işlemde bilgisayar destekli ve “European Community for Coal and Steel” standartlarına göre otomatik ölçüm yapan solunum fonksiyon testi cihazında (Vmax Series 22, SensorMedics, ABD) gerçekleştirildi. Tüm olgularda başta FVC, FEV1, FEV1/FVC, %FEF25-75, %FEF25, %FEF50,

%FEF75, VK, TLC, RV, DLCO olmak üzere farklı parametreler çalışıldı. DLCO ölçümleri tek nefes yöntemi ile yapıldı ve ölçümlerde hemoglobin konsantrasyonları gözönüne alındı. Hb’ye göre düzeltilmiş karbonmonoksit difüzyon kapasitesi (DLCO Adjusted) cihaz tarafından Cotes denkle- mine (DL Adj= DLCO x [(10.22 + Hb)/(1.7 x Hb)]

göre hesaplandı. Tüm ölçümler teknik olarak kabul edilebilir 3 manevra gerçekleştirilinceye kadar tekrarlandı. Her bir parametrenin teknik olarak kabul edilebilir 3 manevradaki en yüksek değeri otomatik olarak elde edildi ve bu değerler çalışmamızda baz alındı. Yapılan ölçümlerde tüm değerler yaş, cinsiyet ve boya göre bekle- nen normal değerin yüzdesi (% beklenen) olarak ifade edildi.

HbA1cseviyeleri ise kolon kromatografisi tekni- ği ile ölçüldü. %6-9 arası değerler normal sınırlar olarak kabul edildi.

İstatistiksel Analiz

Diyabetik grup ile kontrol grubundaki olgularda saptanan HbA1c seviyeleri ile diyabetik olgular-

da solunum fonksiyon bozukluğu saptananlar ile saptanmayanlardaki HbA1c düzeyleri Mann- Whitney U testi ile karşılaştırıldı. Diğer sonuç- lar ise 2 bağımsız grubu karşılaştıran Student’s t-testine göre değerlendirildi.

BULGULAR

Kontrol grubu ile diyabetli olgulara ait farklı özellikler Tablo 1’de gösterilmiştir.

Hem kontrol hem de DM’li olguların solunum sistemi muayenelerinde patolojik bulgu tespit edilmedi. Olgularımızda restriktif akciğer hasta- lığı oluşturacak farklı hastalıklar (göğüs duvarı veya nöromusküler hastalık, obezite gibi) tespit edilememiştir. DM’li olgulardan 3’ünün vücut ağırlığının %3 persentilin altında olduğu belirlen- mesine karşın hastalar ile kontrol grubu arasın- da cinsiyet, yaş, boy ve ağırlık açısından anlam- lı farklılık saptanmadı (p> 0.05). HbA1c(%) se- viyeleri, diyabetik grupta olup solunum fonksi- yon bozukluğu saptanan olgularda %14 ± 1.7, yine bu grupta olup solunum fonksiyon bozuklu- ğu tespit edilmeyen olgularda ise %8.5 ± 2.2 ola- rak saptanmış ve aradaki fark anlamlı bulunmuş- tur (p< 0.001). Yine diyabetik grup (%12 ± 3.2) ile kontrol grubu (%7.1 ± 0.9) arasında da HbA1c seviyeleri arasında da anlamlı farklılık saptan- mıştır (p< 0.001).

Yine diyabetik olgular ile kontrol grubunda sap- tanan bazı solunum fonksiyon test sonuçları Tablo 2’de gösterilmiştir.

Diyabetik olguların 18’inde hafif derecede rest- riktif tip solunum fonksiyon bozukluğu saptanır- ken, 10 olguda normal solunum fonksiyonları tespit edildi. Kontrol grubu ile diyabetik grup

Tablo 1. Diyabetli olgularımız ile kontrol grubuna ait farklı özellikler.

Parametre Diyabetik grup Kontrol grubu

Olgu sayısı 28 22

Cinsiyet (E/K) 12/16 9/13

Yaş 10.4 ± 2.1 10.3 ± 2.1

Ağırlık (kg) 26.4 ± 9.5 30.1 ± 10.2

Boy (cm) 133.5 ± 14.2 130.7 ± 15.8

Diyabet süresi (yıl) 5.0 ± 4.4 -

HbA1c(%) 12.0 ± 3.2 7.1 ± 0.9

(4)

arasında solunum fonksiyon bozuklukları açısın- dan anlamlı farklılık saptandı (p< 0.001).

Yine 1 olguda, DLCO düşük saptanırken diğer tüm olgularda bu parametre normal değerlerde ölçülmüştür. %95 güven aralığında saptanan to- tal akciğer kapasitesi ve zorlu vital kapasite de- ğerleri Şekil 1 ve Şekil 2’de gösterilmiştir.

TARTIŞMA

IDDM’li olgularda solunum fonksiyonları ile ilgili farklı sonuçlar bildirilmesine karşın hastalıkta bu fonksiyonların genellikle bozulduğu tespit edil- miştir (4-6,9,11,17,18). 1976 yılında Schuyler ve arkadaşları sigara içmeyen ve önceden akci- ğer hastalığı tarif etmeyen diyabetli olgularda TLC’nin düştüğünü bildirmişlerdir (2). TLC’deki azalmanın esas sebebinin anormal kollajen biri- kimi (konnektif doku proteinlerinin glikolizasyo- nu) olduğu ve bunun akciğer doku elastikliğini değiştirdiği (göğüs duvarında sertlik de dahil) öne sürülmüştür (2,4,6,9,11). Ancak glikolize diyabetik kollajen, hastalığın kontrol altına alın- masıyla normal kollajen ile yer değiştirdiğinden, tedavide başarı sağlanan olgularda normal solu- num fonksiyonlarının sağlanabileceği bildirilmiş- tir (1). Yine “Copenhagen City Heart Study” ça- lışmasında diyabetik olguların tüm yaş grupla- rında akciğer fonksiyonlarında bozukluk olduğu bildirilmişken başka bir çalışmada IDDM’li genç erkeklerde TLC’nin azaldığı saptanmıştır (2,12).

Cooper ve arkadaşları da IDDM’li olgularda

TLC’nin kontrol grubuna göre düşük olduğunu bildirmiştir (20). Biz de kontrol grubu ile diyabe- tik olguların TLC değerleri arasında anlamlı fark saptadık (p< 0.001).

Olgularımızın tümü standart insülin tedavisi alan olgulardı. Ramirez ve arkadaşları, yoğun insülin tedavisi verilen olgularda hem solunum fonksi- yonlarının hem de DLCO değerlerinin standart insülin tedavisi yapılan olgulara göre daha dü- şük olduğunu bildirmişken, Strojk ve arkadaşla- rı bu değerin komplikasyonlu diyabetik olgular- da komplikasyonsuz olanlara göre daha düşük olduğunu saptamışlardır (1,8). Ramirez ve arka- daşları tedavinin düzenli verilmediği olgularda FVC değerindeki düşmenin daha belirgin oldu- ğunu bildirmiştir (1). HbA1c seviyesi, son 1-2 aylık süreçteki diyabet kontrolü hakkında gerek- li bilgiyi veren bir parametredir (11,19). HbA1c seviyesi ile solunum fonksiyon bozuklukları ara- sındaki ilişki konusunda da farklı sonuçlar bildi- rilmiştir (11,12,19). Çalışmamızda, diyabetik hasta olup tedavi ile normoglisemi saptanan ve HbA1c seviyeleri normal sınırlarda tespit edilen olgularımızda, solunum fonksiyon bozukluğu tespit edemedik. Bu olgularda glikolize diyabetik kollajen oluşmuş olsa bile hastalığın uzun süre- den beri kontrol altında olması sebebiyle (HbA1c düzeyleri gözönüne alındığında) normal kollajen ile yer değiştirmiş olmasının solunum fonksiyon- larının korunmasında temel rolü oynadığını dü- şünmekteyiz. Oysa tedaviye uyumda sorunlar Tablo 2. Diyabetik olgular ile kontrol grubunda saptanan solunum fonksiyon testlerinin sonuçları.

Parametre Diyabetik grup Kontrol grubu p

FVC (%) 76.4 ± 13.1 104.4 ± 13.1 < 0.001

FEV1(%) 78.1 ± 11.7 94.3 ± 9.6 < 0.001

FEV1/FVC (%) 84.3 ± 2.6 86.1 ± 3.2 > 0.05

FEF25-75 (%) 1.9 ± 0.6 2.1 ± 0.5 > 0.05

FEF25(%) 1.6 ± 0.7 1.5 ± 0.6 > 0.05

FEF50(%) 2.1 ± 0.5 2.4 ± 0.6 > 0.05

FEF75(%) 1.1 ± 0.4 1.3 ± 0.7 > 0.05

TLC (%) 85.1 ± 13.4 99.5 ± 3.0 < 0.001

VC (%) 75.8 ± 15.9 98.7 ± 2.5 < 0.001

RV (%) 80.3 ± 14.9 96.2 ± 2.2 < 0.001

DLCO (%) 91.3 ± 7.8 94.0 ± 7.4 > 0.05

(5)

mevcut olan hastalarımızda restriktif tip solu- num fonksiyon bozukluğu saptanması, hastalı- ğın kötü kontrolünün bu olgularda saptanan yüksek orandaki solunum fonksiyon bozuklukla- rı ile ilişkili olduğunu düşündürmektedir. Kaldı ki solunum fonksiyon bozukluğu saptanan bu ol- gularımızda HbA1c seviyesinin yüksek olması, diyabet kontrolünün düzenli olmadığını göster- mektedir.

Olgularımızın hiçbirinde obstrüktif patern saptan- maması, buna karşın restriktif bozukluğun tespit edilmesi değişik çalışmalarda bildirilen sonuçlarla

uyumludur (1,2,4,11). Bu durum Ramirez ve ar- kadaşlarının da belirttiği gibi hastalıktan esas so- rumlu olan mekanizmanın intrensek akciğer do- kusundaki bozukluk olduğunu veya en azından bu bozukluğun başladığını göstermektedir (1).

Ancak solunum fonksiyon bozukluğu saptanan farklı çalışmalarda bunun hastalık süresi ile ilişki- si konusunda farklı sonuçlar bildirilmiştir (4,7,11,17,21,22). Bazı çalışmalarda bu durum hastalık süresi ile ilişkili bulunmuşken, Mori ve ar- kadaşları ile Şaylan ve arkadaşları, insüline ba- ğımlı olmayan diyabetik olgularda hastalık süresi

± 1.96* Std. Dev.

± 1.00* Std. Dev.

Mean

Kontrol grubu

Diyabetik hasta grubu Box & Whisker Plot: NEWVAR11

TLC (L)

5

4

3

2

1

0 1 2

Şekil 1. %95 güven aralığında kontrol ve diyabetik gruptaki TLC (%) değerleri.

Şekil 2. %95 güven aralığında kontrol ve diyabetik gruptaki FVC (%) değerleri.

± 1.96* Std. Dev.

± 1.00* Std. Dev.

Mean

Kontrol grubu

Diyabetik hasta grubu Box & Whisker Plot: VAR3

FVC (L)

3.6 3.0 2.4

1.8 1.2 0.6

0 1 2

(6)

ile solunum fonksiyonlarındaki bozukluk arasında bir korelasyon saptayamamışlardır (4,17,19,22).

Yine Sandler ve arkadaşları, yalnızca 4.7 yıllık diyabet süresi olan olgularda bile anormal solunum fonksiyon test sonuçları bildirmişlerdir (9). Biz de çalışmamızda, olgularımızda ortalama 5 ± 4.4 yıllık hastalık süresi olduğunu ve restriktif tipte solunum fonksiyon bozukluğu saptanan olguların tümünde, bu bozukluğun hafif derecede olduğunu belirledik. Bu olguların ileri dönemlerde de solu- num fonksiyon bozukluklarında, oluşması muhte- mel progresyon açısından, ciddi olarak izlenmesi gerekir. Olgularımızda hastalık süresinin kısa ol- masına karşın solunum fonksiyonlarında bozuk- luk saptanmasında esas nedenin hastalığın kont- rolünün çok yetersiz olması ve buna bağlı olarak bahsedilen komplikasyonların gelişmesi olabile- ceği kanaatindeyiz. Yapılan bir çalışmada uzun süreden beri hasta olan ve tedavisi düzenli yapı- lan DM’lilerde normal solunum fonksiyonları bil- dirilmiştir (23). Ancak saptanan bozukluğun nis- peten hafif olmasında, kollajen glikolizasyonunun ileri yaşlarda daha fazla olması ve olgularımızın yaş ortalamasının 10.4 ± 2.1 olması sebebiyle bunun henüz oluşmamış veya en azından ilerle- memiş olması; ileri yaşlarda solunum fonksiyon bozukluğunun sebebi olarak gösterilen diyabetik mikroanjiyopatinin bu yaşta gelişmemiş olması- nın esas etkenler olabileceğini düşünmekteyiz (14,15).

Hastalıkta saptanan DLCO değerlerinde düşme- nin esas sebebinin, geniş bir damar ağına sahip olan akciğerlerde alveoler epitel veya kapiller ba- zal membran kalınlaşmasının olduğu ileri sürül- müştür (6,7,9). Mori ve arkadaşları, DLCO ile hastalık süresi arasında anlamlı ilişki tespit etmiş- tir (19). Sandler ve arkadaşları hastalık süresi uzadıkça DLCO değerinde düşmenin daha fazla olduğunu bildirmişse de, Maccioni ve arkadaşları bu değerin diyabetik olgularda normal olduğunu bildirmişlerdir (18,24). %DLCO değerinde azalma genellikle, diyabetik mikroanjiyopatinin kompli- kasyonu olarak ortaya çıkan bir durum olduğun- dan ve bu komplikasyonda hastalığın geç evrele- rinde ortaya çıktığından, hastalarımızda hastalık süresinin kısa olması sebebiyle mevcut paramet- rede bir azalma olmadığı kanaatindeyiz (6,19).

Biz de sadece solunum fonksiyon bozukluğu tes-

pit ettiğimiz 1 olguda, DLCO değerinde hafif dere- cede düşme saptadık. Oniki yaşında olup 9 yıldan beri diyabet hastası olan ve HbA1cdeğeri yüksek saptanan bu olgumuzda, diyabetik mikroanji- yopatinin oluştuğunu düşünmekteyiz. Bu olgu- muzun yapılan göz muayenesinde evre 2 göz dibi bulguları da tespit edilmiştir.

Sonuç olarak;

1. Diyabetik olgularda solunum fonksiyon bo- zukluklarının muhtemel sebeplerini ortaya çıkar- mak için ileri çalışmalara ihtiyaç olup, hastaların bu bozuklukların progresyonunu takip açısından yakından izlenmeleri gerekmektedir.

2. Tedavisi düzenli yapılmayan olgularda solu- num fonksiyon bozuklukları çok erken dönemde başlayabileceğinden, tedavinin düzenli yapılma- sı solunum fonksiyonlarındaki bozuklukları en- gellemede köşe taşı konumundadır.

3. Rutin yapılacak solunum fonksiyonları, bu ol- gularda akciğerlerde gelişebilecek komplikas- yonların, erken dönemde tespiti açısından takip- te kullanılabilecek nonmetabolik bir parametre olabilir.

KAYNAKLAR

1. Ramirez LC, Dal Nogare A, Hsia C, et al. Relationship between diabetes control and pulmonary function in in- sulin-dependent diabetes mellitus. Am J Med 1991; 91:

371-6.

2. Schuyler MR, Niewoehner DE, Inkley SR, Kohn R. Ab- normal lung elasticity in juvenile onset diabetes melli- tus. Am Rev Respir Dis 1976; 113: 37-41.

3. Sandler M. Is the lung a “target organ” in diabetes melli- tus? Arch Intern Med 1990; 150: 1385-8.

4. Bell D, Collier A, Matthews DM, et al. Are reduced lung volumes in IDDM due to defect in connective tissue? Di- abetes 1988; 37: 829-31.

5. Asanuma Y, Fujiya S, Ide H, Agishi Y. Characteristics of pulmonary function in patients with diabetes mellitus.

Diabetes Res Clin Pract 1985; 1: 95-101.

6. Innocenti F, Fabbri A, Anichini R, et al. Indications of redu- ced pulmonary function in type 1 (insulin-dependent) di- abetes mellitus. Diabetes Res Clin Pract 1994; 25: 161-8.

7. Pamuk ÖN, Pamuk EG, İçmeli ÖS ve ark. Diabetes melli- tuslu hastalarda solunum fonksiyon testleri. Toraks Der- neği Ulusal Akciğer Sağlığı Kongresi. 9-13 Nisan 2000, Belek, Antalya. Bildiri Özet Kitabı P-167.

(7)

8. Strojk K, Ziora D, Sroczynski JW, Oklek K. Pulmonary complications of type 1 (insulin-dependent) diabetic pa- tients. Diabetologia 1992; 35: 1173-6.

9. Sandler M, Bunn AE, Steward RI. Pulmonary function in young insulin-dependent diabetic subjects. Chest 1986;

90: 670-5.

10. Yıldırım N. Spirometrik inceleme. Yıldırım N, Umut S, Ye- nel F (editörler). Akciğer Fonksiyon Testleri. İstanbul: Di- lek Matbaası, 1996: 23-37.

11. Schnack C, Festa A, Schwarzmaier-D Assie, et al. Pulmo- nary disfunction in type 1 diabetes in relation to metabo- lic long-term control and to incipient diabetic nephro- pathy. Nephron 1996; 74: 395-400.

12. Lange P, Groth S, Kastrup J, et al. Diabetes mellitus, plas- ma glucose and lung function in a cross-sectional popu- lation study. Eur Respir J 1989; 2: 14-9.

13. Rosentock J, Friberg T, Raskin P. Effect of glycemic cont- rol on microvascular complications in patients with type I diabetes mellitus. Am J Med 1986; 81: 1012-8.

14. Hamlin CR, Kohn RR, Luschin JH. Apparent accelerated aging of human collagen in diabetes mellitus. Diabetes 1975; 24: 902-4.

15. Matsubara T, Hara F. The pulmonary function and histo- pathological studies of the lung in diabetes mellitus. Nip- pon Ika Daigaku Zasshi (Abst) 1991; 58: 528-36.

16. American Diabetes Association. Standards of medical care for patients with diabetes mellitus. Diabetes Care 1996; 19(Suppl): 3-118.

17. Schnapf BM, Banks RA, Silverstein JH, et al. Pulmonary function in insulin-dependent diabetes mellitus with limi- ted joint mobility. Am Rev Respir Dis 1984; 130: 930-2.

18. Maccioni FJ, Colcbatch HJ. Lung volume and distensibi- lity in insulin-dependent diabetes mellitus. Am Rev Res- pir Dis 1991; 143: 1253-6.

19. Mori H, Okubo M, Okamura M, et al. Abnormalities of pul- monary function in patients with noninsulin-dependent diabetes mellitus. Internal Medicine 1992; 31: 189-93.

20. Cooper BG, Taylor R, Alberti KG, Gibson GJ. Lung func- tion in patients with diabetes mellitus. Respir Med 1990;

84: 235-9.

21. Babayiğit C. Diabetes mellitus alveolo-kapiller memb- randan difüzyonu veya diğer solunum fonksiyonlarını etkiler mi? Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hasta- lıkları ve Tüberküloz Anabilim Dalı, Uzmanlık Tezi. Di- yarbakır 2000.

22. Şaylan B, Yılmaz T, Karaağaç G ve ark. Diabetes melli- tusta difüzyon kapasitesi mikrovasküler komplikasyon- ların göstergesi olabilir mi? Toraks Derneği Ulusal Akci- ğer Sağlığı Kongresi. 9-13 Nisan 2000, Belek, Antalya.

Bildiri Özet Kitabı P-88.

23. Schernthaner G, Haber P, Kummer F, Ludwig H. Lung elasticity in juvenile-onset diabetes mellitus. Am Rev Respir Dis 1977; 116: 544-6.

24. Sandler M, Bunn AE, Steward RI. Cross-section study of pulmonary function in patients with insulin-dependent diabetes mellitus. Am Rev Respir Dis 1987; 135: 223-9.

Yazışma Adresi:

Dr. Abdurrahman ŞENYİĞİT Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi

Göğüs Hastalıkları ve Tüberküloz Anabilim Dalı 21280, DİYARBAKIR

Referanslar

Benzer Belgeler

• Burun damlası veya spreyi kullanılabilir (5 gün) • Antibiyotik düzenli olarak ve önerilen süre kadar. kullanılmalı (genellikle

ateş, hırıltılı solunum, derin ve sık öksürük, hızlı solunum görülür..  Şiddetli vakalarda hızlı ve yüzeysel solunum, burun kanatlarının solunuma

The technique elaborated in this work uses cellular automata based State diagram to demonstrate on performing three main steps: (1) it demonstrates the flow of

UOSB olan çocukları aileleri genellikle, sık gürültülü solunum, şahitli apneler, huzursuz uyku ve ağızdan solunum nedeni ile getirirler.. Bu çocuklarda prematürelik ve

Ülkemizde OUAS ile birlikte görülen hastalıkları araştıran çalışmalara bakıldığında, uykuda solunum bozukluğu ön tanısı ile polisomnografik inceleme yapılan

Sağlık otoritelerinin 2030 yılı için 438 milyon olarak öngördüğü diyabetli sayısının daha 2014 yılında bu tahminin çok üstüne çıkmış olması bu

Yöntemler: Nisan 2009-Aralık 2012 yılları arasında devlet hastanesi yoğun bakım ünitesinde yatan ve solunum örneklerinde acinetobacter baumannii üremesi saptanan

Yöntemler: HbA1c düzeylerini etkilediği bilinen demir eksikliği anemi- si, trigliserid düzeyleri yüksekliği, üremisi, bilirubin düzeyleri yüksekliği saptanan