• Sonuç bulunamadı

Nurhan Atasoy-Julian Raby, znik Seramikleri

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Nurhan Atasoy-Julian Raby, znik Seramikleri"

Copied!
3
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

NURHAN ATASOY-JULIAN RABY,

İZNİK SERAMİKLERİ

Prof. Dr. Mahmut H. ŞAKÎROĞLU*

Nurhan ATASOY-JULIAN RABY, İznik Seramikleri: , 1989, büyük boy 384 sayfa. Kitap Singapur'da bastırılmıştır. Nâşiri: Ale-xandria Press ile Türk Ekonomi Bankası. İlk satış fiyatı 250.000 li-radır.

İznik üzerine yapılan çalışmalar dağınık kalmakla beraber top-landığı zaman büyük bir sayıya ulaşır. Bursa ile birlikte bir tarih ve ekonomi bütünlüğü bulunan bu şirin beldenin adı geçtiği zaman he-men üzümü ve son yıllarda turistik değeri artan gölü gelir. Tarihe adını verdirirken bir de çinisinin bulunduğu ve burada üretilen çini-lerin Bursa ve İstanbul'daki muhtelif camileri süslediği hakkında şimdi tarihi anılarda kalan kayıtların günümüzde kıymeti kalma-mıştır. Çini tüketiminin azalması ve bunun yerine daha başka ürün-lerin geçmesi üzerine artık eski zamanlardan kalma eserler değer kazanmağa yeni üretim yerine eski ile yetinmek zamanı geldi. İznik çinilerinin yarattığı miras, şimdi elimizde bulunan kitabın ortaya çıkmasında başlıca âmildir. Kitap bir katalog değil, fakat İznik şeh-rinin geçirdiği evre içerisinde meydana gelen sanat olayları ile do-ludur.

İncelenen konular sırasıyla şöyledir:

"Ustalar, İşverenler, İşlev ve Miras", s. 17-73 arasındaki araş-tırmalarda Çini'nin ülkemizde yayılışı, yapılışı, özellikleri, İznik şehrinin tarihsel gelişimi üzerinde durulmuştur.

"1480-1560, İznik seramiğinin gelişmesi ve büyümesi" s. 75-216. Bu kısım J. Raby tarafından kaleme alınmıştır ve eklenen renkli resimler ile âdeta bir katalog hüviyetine de bürünmüştür.

(2)

494 Prof. Dr. MAHMUT H. ŞAKtROĞLU

"1560-1650 İznik seramiğinin olgunluğu ve bozulması" s. 218 ile 368 arasında bulunan bu kısım seramik sanatının en parlak fakat aynı zamanda yaratıcılığının kaybedildiği dönemdir.

Notlar sayfaların ve bölümlerin sonuna konulmamış, fakat kita-bın 369. sayfasma ve bunu da Bibliografya ile Dizin izlemektedir.

Eserin içeriği kadar resimlerinin çeşitlilik ve belgesel bir nite-mik ile yayınlanması kitaba ayrı bir değer getirmiştir. İlk verilen plan İstanbul'da cereyan eden yangınlar ile ilgilidir. Bir de tahrip edilen yapıtlara ve sonradan tamirleri için hangi tip malzemenin kullanıldığının eklenmesini beklerdik. İlk renkli resimlerden başla-yarak, gerek günlük yaşam gerek şehir görüntüleri hakkında bilgi sahibi oluyoruz. S. 33'de İznik ile Yeni Şehir'in Matrakçı Nasuh'un eserindeki kopyalardan sonra Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphane-sindeki minyatürlü eserlerden alınma örnekler ve açıklamaları bir-birini izlemektedir. S. 53'deki minyatür (n. 42), 1582 yılında tertip-lenen büyük sünnet düğünü vesilesiyle marifetlerini ortaya koyan esnaf sınıfı arasında Çinicilerin tezgahını ve sanatkarane davranışı-nı gösteren bir belgedir. Bu tür görüntülerin birdenbire ardı kesil-mekte ve büyük ölçüde üretilen malların özellikleri, bulundukları yer ve sanat tarihi içindeki yeri incelenmektedir.

Eserin değeri esas arşiv belgelerine dayandırılmakla ayrıca art-makdadır. Bilhassa Topkapı Sarayı Arşivi diye tanınan belgelikde, esas tasnif bitirilmemiş olmakla beraber muhtelif zamanlarda ele alınan belgelerin bile Türk sanatına ne kadar önemli yenilikler ge-tirdiği göz önünde bulundurulur ise, bu arşivin tasnifinin bitirilme-sinden sonra ortaya daha başka kavramların çıkışı sürpriz yaratmı-yacaktır. Daha önceden başta meraklı gezginlerin izlenimlerine dayandırılan değerlendirme yapılan labaratuvar çalışmaları ve ayrı-ca yabancı arşivlere geçen kayıtların ile karşılaştırılması bu kitap içinde gerçekleştirildiği için, sanat tarihçilerinin yararlandığı çok sayıda malzeme, son yıllarda Türk toplum hayatı hakkında kaynak arayanlara hiç de ihmal edilmeyecek bir nitelik kazandırmıştır. Ger-çi bu tip eserlerin bir an iGer-çin sırf saraylarda mı kullanıldığı ve geniş bir kitleye inip inmediği tereddüdü akla geliyor. Her ne kadar mev-levi ve bektaşi dergâhlarında kıymetli sanat eserlerinin bulunduğu-na dair bazan umulmadık yerlerde araştırmalar çıkar ve bir de hal-kın geniş kitlesinin kahve şerbet içerken bunları nasıl kullandığının ortaya çıkarılmasıdır. Kitapta en çarpıcı kısım batı âleminde bu sa-natın yarattığı etkiye ait satırlardır (s. 264, XXIV). Devrinin bütün

(3)

Prof. Dr. MAHMUT H. ŞAKİROĞLU 495

kalıplarını yıkarak batı âlemine açılan bu kullanma, Türklerin batı-da savaşbatı-dan başka bir şey yapmadığı ve bir tek korku bıraktığına dair önyargıyı bir parçacık da olsa gidermesi olayının memleketin genel sarsıntısı içinde tartışılmamış. 18. asırda ülkede görülen itha-lat bolluğu bu sanayie de ağır bir darbe vurmuş devlet bir daha beli-ni doğrultamadan yıkılıp gitmiştir. Sanat tarihçileri böyle büyük bir spekülasyona girme yerine çağın muhtelif akımlarım kitaba alarak bir sanat tarihi ortamı içinde üzerlerine aldıkları görevi sonuna ge-tirmek istemişler ki çok da başarılı olmuşlardır.

Referanslar

Benzer Belgeler

Osman Gürün, Menteşe Bele- diye Başkanı Bahattin Gümüş, Datça Belediye Başkanı Gürsel Uçar, Kavaklıdere Belediye Başkanı Mehmet Demir, Ortaca Belediye

Tipi PrimarĞ sekoncjarö Tjera Tjera Tjera Tjera 6619 Aktivitet e tjera ndihmöse pör shörbimet financiare, pörveç financimit tö sigurimit dhe fondeve.

Morris Sharma –Direktör, Uluslar arası Hukuk Birimi, Adalet Bakanlığı, Singapur Konuşmacılar : Jawad Sarwana - Abraham &Sarwana Ortağı (Avukat, Arabulucu, Uluslararası

Teorik olarak geniş bir kapsama ve kavramsal ağa sahip olan erdemler, birey ve toplum, kişisel gelişim, iletişim, duygular, çocuk dünyası gibi temalar çocuk

Uzun zaman istemeyen, büyük emeği istilzam etmeyen eserlerde de rağbe­ ti, alâka ve himâyeyi kazananlar, dâimâ ha- kıykate ve maalesef çok kere klişeye ve

In sarcoidosis cases revealed under the etanercept treatment, although symptomatic and radiological improvements are usually seen with the cessation of TNF-α blockers, it has been

Valette, Elementary number theory, group theory and Ra- manujan graphs, Cambridge University Press, Cambridge, 2003..

Mesleki kıdemi 6-10 yıl olan sınıf öğretmenlerinin İnternet kullanımı ve öğretimde internet kullanımı konusundaki yeterlik düzeyi puanı, mesleki kıdemi 21-25 yıl olan