Sofyada apartmam
K ü ç ü k s e y a h a t
17 - Ilı - 934 - 8 IV. 934.
Sofya, Belgrat, Budapeşte, Viyana, Münih, Venedik, Roma, Brindizl.
Bu seyahat daha ziyade yeni mimarî faaliyet, bilhassa sergicilik noktasından İhtiyar edildi.
M i m a r Ş e v k i
1 — S o f y a : Bulgaristanın merkezinde y e - ni m i m a r i f â a l i y e t durgundur. Şehir temizlik ve canlılık vermemektedir. Övünülebilecek eser, temiz bir klâsik olan Üniversite i l e b i l - hassa bu Üniversite ardındaki fakülte binasıdır.
Bütün S o f y a d a yegâne bulduğum a p a r t ı m a n f o t o ğ r a f ı n ı buraya koyuyorum. Bulgaristan m i - marlığında henüz tekemmül etmemiş kuvvetli bir kültür, zengin bir şahsiyet var.
2 — B e l g r a t ; çok sempatik, ç o k müsteit bir şehir. M i m a r î cevvaliyet iyidir. Ancak ka- rakter kuvveti yoktur. H e r yeni eser başka bir tempoda. Büyücek ve şok temiz şehir bahçele- rine koydukları «Fransa için» heykellerinin f o - t o ğ r a f ı n ı takdirle koyuyorum.
3 — Budapeşte; temiz ve geniştir. Y e n i m i - marî f a a l i y e t çok zayıftır. Royal Apollo sine- masını en yeni olarak gösterdiler. Haricen kıy-
m e t i f a d e etmiyen yenice bir binadadır. D a h i - len yeni olmasına r a ğ m e n kayda değer b i r nokta bulamadım.
Peştede mevsimin vâsi h a y v a n a t v e kısır san'at sergisini gezdim. Merkezî A v r u p a n m bu mıntakasında sergicilikten ziyade hayvancılığı tetkik faydalıydı. A h ş a p salaşlar dahilindeki h a y v a n teşhir sistemlerine a i t basit krokileri
koyuyorum.
4 — V i y a n a : Çok temiz ve asil bir şehir.
Y e n i m i m a r î kuvvetli v e dürüstür. A l t m ı ş bin kişilik stadyumlarım beş milyon şilinge 1933 t e tekmillemişler. İktisat v e kanalizasyon n o k - tasından tetkike değer. Stadyum çevresinin i r - t i f a ı o n altı, genişliği takriben otuz metredir.
Beş bin beş yüz kişilik K a r i Maks amele a p a r t ı m a n m d a n ben d e iki f o t o ğ r a f koyuyo- rum. Haricen umumiyet itibarile orijinal biraz
Belgrat, şehir bahçesinde (Fransa için) abidesi.
da eksantriktir. Kiremidi, bej, gri, açıkmavi gibi muhtelif renkli bloklar görülüyor.
B e n i m için en istifadeli olan kısmı bir milyon altı yüz bin şllinge malettlkleri bin ai- lelik çamaşırlıktı. T e k m i l tesisat elektrikle m ü - teharrikti. Krokisini koyuyorum.
V i y a n a d a iki sergi binası gördüm. Birinci- si 1271-1273 te yapılmış olan eski büyük bir salaş son 11-18 V i y a n a sergisi burada yapıl- mıştır. İkinci sergi küçük daimî sergileridir.
1298 de yapılmıştır. İyidir. M u h t e v i y a t ı altı ayda bir değiştirilmektedir. Viyanada üçüncü sergi yeri eski saray ahırlarıdır!
(Burada Viyanalı m i m a r Örleye ve onun asil milletine, gösterdikleri kolaylık ve alâka- dan dolayı teşekkür etmeliyim.)
6 — M ü n i h : Temiz, eski bir şehir. Cadde- lerde klâsiklerin yenileştirilmesine ait f a a l i y e t
görülüyor.
7 — Venedik; sakinlerinin muhtelif şehir- lere taksimi ile boşaltılması ve bir antika ola- rak muhafazası lâzım gelen güzel bir şehir.
8 — R o m a : Y e n i san'at cereyanları karşı- sındaRoma ağır ve biraz mutaassıptı. Ünivçr - site mahallesindeki yapılmakta olan birkaç BUDA PEjJTC JtRfe'u'lNl ftİT.
binayı da görmeseydim Romada kaldığımdan dolayı nedamet duyacaktım.
Faşist sergisi: Romanın ana caddesi üze- rinde. Eski bir sergi binasının yalnız esas cep- hesi maskelenmiş. Bu maske nihayet bir faşist gömleğidir. Fakat yirmi dört, yirmi beş salon- luk dahili mimari harikadır.
Renkler hacimlerle birleşerek ikinci bir kuvvet alıyor, ziyalar renklerle sarılarak mü- tezayit bir kuvvet veriyor. Hacimler, ziyalar, renkler; insan gölgeleri ve gezen insan cesetle- ri benliklerini muayyen bir ifadenin perçin- lenmesine nezrediyorlar.
Sergiyi gezenlerin tüyleri rahat değildir. Bu salon çarpmıştır, basık bir koridordan, bir ka- fatasının karanlık yollarında yürür gibi, geçi- yorsunuz. Dur diyen çıplak, sert bir duvar, du- ruyorsunuz. Sağa dön diyen bir heykel. Dönü- yorsunuz. Şimdi hacmin güler yüzile karşı kar- şiyasmız. Anlatıyor, anlatıyor, anlatıyor..
İtalyan dahilî mimarını, dekoratörünü, heykeltraşım ve ressamını yalnız bu iman et- miş mimarî kıymet ve kudretlerinde selâmla- rım. Ki bu iman kudretile bu eser bugün İtal- yanin en büyük mimarî tezahürü olmuştur.
Türk inkılâbının her satırı bir faşist inkı- lâbı taşır. Bundan dolayı Türk mimarlığı arzı tutan ve aydınlatan bir hazineye maliktir. Mi- marî kudret ve kıymete gelince:
Arkadaş; sen ne gafil bir gazetecinin söy- lediği gibi, Sıhhiye Vekâletinin âdi bir kopya- cısısın, ne de bir Vekâlet binasından bir mek- tep çıkaran maskara...
Sen inkılâbı yapanın en has oğlusun.. Ve o- nu anlatacak adam senden başkası olmıyacak- tır.
Şüphesiz en büyük vazifemiz ve kıymeti- miz lnküâbı anlatmakta olacaktır. O, bu emri bugün vermedi ise yarın verecektir. Hazır ol- mak lâzımdır.