Türk Kardiyol Dern Arş - Arch Turk Soc Cardiol 2012;40(3):291 291
Uzman Yanıtları
Öncelikle “Atriyum fibrilasyonlu (AF) hangi olgularda antikoagülan tedavisi vermek gerekir?” sorusunu irdelemek isterim. Valvüler (mitral darlığı, ciddi mitral yetersizliği ve protez kapak has-taları) AF olguları mutlaka antikoagü-le edilmelidirantikoagü-ler. Nonvalvüantikoagü-ler AF’de tromboemboli riski açısından 2 skor-lama yöntemi (CHADS ve CHADS-VASc) vardır. 2012’de Kanada’lıların yaptığı AF kılavuz güncellemesi bu 2 sistemi çok iyi birleştirmiş görünüyor. Bu güncellemeye göre, CHADS skoru 1 ve üzerinde olanlar antikoagülan al-malıdır. CHADS skoru 0 ise, vasküler hastalık, kadın cinsiyet ve yaş (65-74 aralığı) kontrol edilmelidir. Bu üçünün hiçbiri yoksa hiçbir şey, kadın cinsi-yet veya vasküler hastalıktan biri var-sa aspirin, bu iki unsurun her ikisi bir-den var veya tek başına yaş 65-74 kri-teri varsa oral antikoagülan kullanıl-malıdır.
Yeni antikoagülanlar, valvüler AF ol-guları hariç, yukarıdaki yöntemle sap-tanmış AF olgularında kullanılabilir-ler. Üç farklı ajan (dabigatran, riva-roksaban, apiksaban), yaklaşık 15.000
- 18.000 hastalık randomize, kontrol-lü, prospektif çalışmalarda, nonvalvü-ler AF’de inme ve sistemik embolik olaylar bakımından varfarine eşdeğer veya varfarinden daha iyi oldukları-nı gösterdiler. Hepsinin ortak noktası, bu etkiyi sağlarken varfarinden daha az kanamaya yol açmaları idi. Kulla-nım kolaylıkları, ilaç ve gıda etkileşi-minden uzak olmaları gibi avantajları da göz önüne alınırsa, son kılavuzların da önerdiği gibi nonvalvüler AF olgu-larında oral antikoagülan tedaviye baş-larken varfarinden önce akla gelmele-rinde fayda olduğunu düşünüyorum. Her ajanın kendine has kontrendikas-yonları mevcuttur. Bunlar ve yine aja-na has özellikler nedeniyle hastada or-taya çıkabilecek ilave kanama ihtimal-leri de değerlendirildikten sonra tüm nonvalvüler AF olgularında, antikoa-gülan tedaviye ilk başlanması aşama-sında bu ajanlar düşünülmelidir. Kuş-kusuz maliyet unsuru akılda tutulma-lıdır. Varfarin kullanan ve sorunsuz gi-den (mükemmel INR kontrolü, kana-masız ve inmesiz olgular) olgularda bu yeni ajanlara geçmenin pek bir mantı-ğı olduğunu şimdilik düşünmüyorum. Dr. Murat Özdemir
Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi, Kardiyoloji Anabilim Dalı