BP'nin 14 yıl önce yapılmasını istediği ve Türkiye'nin çıkarlarını göz ardı eden değişiklikler, aradan geçen 10 hükümet tarafından yasalaştırılmazken Erdoğan başbakanlığındaki AKP hükümeti tarafından TBMM'den geçirildi. Yasada şirketin istediğinden "çok daha fazlasının karşılandığı" dikkat çekiyor. BP, Karadeniz'deki petrol faaliyetleri için devlet hissesinin yüzde 5'in altına indirilmesini istedi. Bu talep, şirketin belirlediği şablona göre gerçekleştirildi. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Petrol İşleri Genel Müdürlüğü ile İngiliz British Petroleum (BP) şirketinin, Türkiye'deki petrol ve doğalgaz arama faaliyetlerine ilişkin 1993 yılına ait 3 değişik yazışması, hükümetin Meclis'ten çıkardığı yeni Türk Petrol Yasası'nın önemli bir kısmını BP'nin isteği doğrultusunda düzenlediğini ortaya koydu. BP'nin 14 yıl önce yapılmasını istediği değişiklikler, aradan geçen 10 hükümet tarafından yasalaştırılmazken Recep Tayyip Erdoğan başbakanlığındaki AKP iktidarı tarafından Meclis'ten geçirildi.
Cumhuriyet 'in ele geçirdiği BP Türkiye Ofisi yöneticileri Melih çalıkkocaoğlu ve P.E. Maxwell tarafından dönemin Petrol İşleri Genel Müdürü Ahmet Akçael 'e gönderilen 17 Şubat 1993, 22 Ekim 1993 ve 2 Kasım 1993 tarihli belgeler, BP'nin Karadeniz'de petrol arama, keşfetme ve çıkarma faaliyetlerinde bulunabilmesi için ruhsat süreleri, ruhsat büyüklükleri, devlet hissesi oranları gibi konularda lehine yapılmasını istediği değişiklikleri içeriyor. Aradan 14 yıl geçtikten sonra AKP hükümeti döneminde yürürlüğe giren yeni Türk Petrol Yasası'nda ise söz konusu "istemlerin çok daha fazlasının karşılandığı" dikkati çekiyor.
BP'nin 17 Şubat 1993 tarihli ve "Petrol Kanunu Değişikliği" başlıklı yazısında "26/11/1992 tarihli yazımızda belirttiğimiz konuları tekrar gözden geçirme isteğinizden duyduğumuz memnuniyeti ifade etmek isteriz. Derin sulardaki çalışmalarda devlet hissesi oranı indirimini yükseltmenizi de olumlu karşılıyoruz" denildikten sonra "2000 metreden daha derin sularda ilave indirim yapacak kademenin şu şekilde oluşması" isteniyor: "0-350 metre arası indirimsiz, 350-1000 metre arası yüzde 20 indirim, 1000-2000 metre arası yüzde 40 indirim, 2000 metreden derin sularda yüzde 80 indirim."
'Devlet hissesi düşsün' isteği
BP'nin Petrol İşleri'ne gönderdiği 22 Ekim 1993 tarihli yazışmada da devlet hissesi oranlarının daha da düşürülmesi şu ifadelerle isteniyor: "Önerdiğiniz 2000 metreden derin yerlerdeki yüzde 40'lık hisse indirimi, devlet hissesinin yüzde 10-12 arasında oluşmasını sağlar ki, bu mevcut yüzde 12.5'e göre dikkate alınamayacak bir indirimdir. Daha önceden de belirttiğimiz gibi bu tür üretimlerde asgari devlet hissesi (yüzde 5'ten az) ödenmesi gerekmektedir."
BP'nin 2 Kasım 1993 tarihli yazısında ise "Geçen cuma günü yaptığımız görüşmede, halen teklif edilen devlet hissesi indirimi düzeyinin çok derin sulardaki arama ve üretim faaliyetlerini teşvik etmeye yetersiz olduğu hususundaki görüşümüze daha fazla destek sağlamamızı talep etmiştiniz. Aşağıdaki belirttiğimiz hususlar bu talebi karşılama amacını gütmektedir" şeklinde başladıktan sonra, daha yüksek indirim için özetle şu gerekçeler ve ifadeler
kullanılıyor: "Karadeniz'in derin suları gibi, yüksek risk sınırındaki projeler için şirketler önemli bir nema kazanma potansiyeli arayacaklardır. Biz şirket olarak, varil başına yaklaşık 18 ABD Doları düzeyindeki günümüzün petrol fiyatlarında böyle bir girişim için yüzde 15 civarında asgari nema beklemekteyiz. Karadeniz'de 1 milyar varil (günde yaklaşık 5 bin varil ortalama akış hızıyla) muhtemel tahminimizi uygulayarak asgari nema düzeyimizi sağlamak için bile hem devlet hissesi, hem vergi indirimi gereklidir. çok derin sular için asgari devlet hissesi (yüzde 5'ten az) verilmesi zorunludur. Bir an önce ve olumlu cevabınızı bekleriz."
BP bu isteklerine 14 yıl sonra, AKP döneminde kavuştu. Hükümetin Türk Petrol Yasası'nda yaptığı değişiklikle, önceden yüzde 12.5 olan devlet hissesi "denizlerde günde 5 bin varillik petrol üretimi için yüzde 6" olarak belirlendi. Yine yapılan bir başka değişiklikle, su derinliği kademeli olarak "1500 metreden fazla olan yerlerde devlet hissesine yüzde 30 indirim" getirildi. Vergi avantajları sağlandı. Böylece BP yüzde 6 devlet hissesinden yüzde 30 indirim sağlayarak Karadeniz'deki üretimini istediği gibi yüzde 5'in altında, yüzde 4.2 oranındaki devlet hissesi ile yapma imkânına kavuştu. Ancak BP, Karadeniz'deki ortaklığından yasa çıkmadan çekilmeye karar verdi.
22 Ekim 1993 tarihli yazışmada, yasanın devlet hissesi dışındaki farklı iki maddesi ile ilgili istekler de getirilirken, ekinde de 19 değişik madde ve fıkrayla ilgili kapsamlı değerlendirme ve istemlerde bulunuluyor. Bunların arasında yeni y asa ile değiştirilen şu iki istek de bulunuyor:
- "Türkiye'den ihraç edilebilecek petrol miktarının üst sınırı olarak belirlenen yüzde 45 seviyesi çok katıdır. Bu oranın alt sınır olarak belirlenip Türkiye'nin iç tüketimine göre artırılması gerekir."
Böylece BP Türkiye'nin iç tüketimi için gerekli olan "memleket ihtiyacı" nın yüzde 55'ten daha aşağıya indirilmesini istedi. BP'nin bu önerisine karşın hükümet, Türkiye'nin "memleket ihtiyacı" nı sıfırlayarak yasadan tamamıyla çıkardı. Denizler 'tek bölge' oldu
- "Denizlerin bir bölge Karadeniz, bir bölge Ege, bir bölge de Akdeniz olmak üzere üç bölgeye ayrılmasını
öneriyoruz." BP'nin bu önerisine karşın hükümet, önceki yasada 18 olan bölge sayısını yeni yasada biri karada, diğeri denizde olmak üzere 2'ye düşürdü. Böylece BP denizlerin 3 bölgeye ayrılmasını isterken hükümet daha da ileri bir adım atarak denizleri tek bölge olarak kabul etti.
MURAT KIŞLALI Cumhuriyet 10.02.2007