Kriz Yönetimi
Doç. Dr. Aslı Yağmurlu
Kriz
Bir kuruluşun üst düzey hedeflerini tehdit eden, varlığını tehlikeye sokan ve kuruluşun hızla
tepki göstermesinin zorunlu olduğu özel durumlardır.
Kriz bir kuruluşun beklemediği bir zamanda meydana gelen, kuruluşun itibarının
sarsılmasına neden olan ve sorunun çözümü için çok sınırlı bir sürenin olduğu olaylardır.
Kriz bir kuruluşun rutin sistemini bozan ve
birdenbire ortaya çıkan herhangi bir acil durum.
Kriz
Beklenmeyen bir zamanda ortaya çıkar.
Kuruluşun varlığını tehdit eder.
Kuruluşun lehine olmayan bir durum.
Hızlı hareket etmenin gerektiği.
Krizler nelerdir?
Ürün hataları
Üretim sisteminin bozulması
Kazalar
Sabotaj
Taklit
Yalan
Terör
Ekonomik sorunlar
Yangın
Kamuoyu algısının değişmesi
Hatalı iletişim stratejileri
Potansiyel krizlerin saptanması
Potansiyel krizlerin saptanması, bunlara
yönelik eylem planlarının geliştirilmesi ve bu planların zaman içerisinde güncelleştirilmesi bir kriz meydana gelmesi durumunda
kuruluşun krizi çözmede ve kamuoyuyla olan ilişkilerini normale çevirmede etkili olacaktır.
Kriz simulasyonlarıyla güçlü ve zayıf yönlerin bilinmesi ve genel olarak tüm bilgilerin
güncelleştirilmesi önem taşımaktadır.
Proaktif kriz planlaması için
Potansiyel krizlerin gruplandırılması
Bunların önlenmesi için politikaların ortaya koyulması
Potansiyel krizlerin tehditlerini ortaya koyan ve engellenmesini sağlayacak strateji ve
taktiklerin geliştirilmesi
Simulasyon çalışmalarının yapılması
Krizden etkilenecek kitlelerin ortaya
koyulması
Kriz yönetim ekibinin belirlenmesi ve eğitimlerinin sağlanması
Kriz durumunda kuruluşun itibarının krizden en az zarar görmesi için hazırlık yapılması
Kriz planının oluşturulması
Kriz yönetim ekibi
Kriz durumunda alınacak kararların tek kişi yerine alanında uzman küçük bir ekip
tarafından alınması ve yürütülmesi etkinliğini arttıracaktır.
Bu ekipler iş alanına göre değişiklik
göstermekle birlikte, üst düzey yöneticilerin karmasından oluşmalı mutlaka basın ve halkla ilişkiler biriminden bir kişi bu gruba dahil
olmalıdar.
Kriz iletişimi
Kriz anında etkili iletişim kurmak bir kuruluşun en öncelikli konusu olmalıdır. Önceden
hazırlanmış ve kriz anında elde edilen bilgilerle oluşturulan bir iletişim stratejisi en doğru
bilginin en hızlı biçimde hedef gruplara ulaştırılmasına yardımcı olur.
Kriz durumunda belki de en önemli açıklama ilk yapılan açıklamadır.
Kriz durumunda basın bültenlerinde saat olması
güncel bilginin ayırt edilmesi için önemlidir.
Krizde Halkla İlişkiler
Karşılıklı yoğun iletişim
Öğrenen anlayış
Taktiksel iletişim
Anlık plan
Güven, yararlılık, ilişki içeren mesaj
Dinamik örgütsel yapı
Kamu odaklılık
Doğru bilgi vermek
Yalan söylememek
Kriz durumunda davranış şekilleri
Konuyu saptırmak
Olayı reddetmek
Olayı kabul etmek sorumluluk almak
Kabul etmek
Kriz döneminde şirketlerin uygulayabileceği üç farklı strateji var. Bunlardan ilki sorunu en hızlı şekilde kabullenmek. Fransız uzman Didier Heiderich "Bu strateji söz konusu olduğunda, eğer basın, şirketten önce davranıp, krizihaber yapmışsa, şirketin iletişim politikası başarısız demektir ve kriz artık onun elinden kaçmıştır. Böyle bir iletişim operasyonunu yönetmek için, şirketin krizin kaynağına hákim olup olmadığını süratle ortaya çıkarması gerekir." Bu strateji tercih edildiğinde iletişimin açık, net ve tutarlı olması gerekiyor. Kabullenmenin duruma göre, çeşitli ölçüleri ve yöntemleri var: Bir yol, sorumluluğu kayıtsız şartsız kabul etmek.
Bu durumda "verdiğimiz zararı karşılarız" demek, hukuki ve medyatik açıdan da şirketin elini güçlendiriyor. Bir diğer alternatif krizin sebebi, kaynağı
bilinmiyorsa "Biz de anlayamadık, araştırıyoruz" diye zaman kazanmak.
Bunların dışında olayın sorumluluğu yayılabilir, şirket dışından birileriyle, bakanlık denetçileri, belediye yetkilileri ile paylaşılabilir. Veya olay ile sorumluluk birbirinden ayırılabilir, olay doğru ama sorumlusu biz değiliz teması işlenebilir. Çok sık uygulanmasada da, sorunu kabul etmek,
Heiderich’in görüşüne göre en çok işe yarayan yöntemlerden biri. Ayrıca bu yolla şirket dürüstlük ve güvenilirlik imajını koruyabiliyor.
Saptırmak
Krizin yönünü değiştirmek, konuyu saptırmak... "Ama tartışmayı başka bir yere çekmek için gerçeklere ve elle tutulur olaylara dayanmalıdır" diyor Heiderich. Bu
stratejiyi başarmak için uygulanabilecek taktikler şöyle:
Karşı saldırıya geçmek ve krizin rakibinizin işine
geldiğini ima etmek; "Tamam ama bakanlık müfettişleri adam gibi denetim yapsaydı böyle olmazdı" vs gibi
söylemlerle devleti, idareyi suçlamak; İletişimini
asgariye indirmek veya bambaşka bir konuda iletişim atağına geçmek; Ve nihayet olayı önemsiz gösterip,
"Eğer şöyle şöyle yapmasaydık, sonuç çok kötü olabilirdi. Hızlı ve sorumlu davranarak olayın büyümesini engelledik" diyerek üste çıkmak.
Reddetmek
Yani hiçbir şey olmamış gibi davranmak. Bu stratejiyi uygularken de şu taktikler
uygulanabilir: İlk andan itibaren ve sonuna
kadar sessizliğini korumak; Bir noktada susup, krizin ve tartışmanın uzamasını engellemek;
Şu şu konular açıklığa kavuşmadan gerçeğin ne olduğu anlaşılmaz diye kaçak görüşmek. Bir taktik de krizini sonuçlarını küçümsemek. Bu strateji hukuki ve medyatik açıdan son derece tehlikeli ve genelde itibar kaybıyla
sonuçlanıyor.
Kamu yönetiminde kriz yönetimi
Çernobil nükleer santralinde bir deney sırasında patlama oldu. 26 Nisan 2006
Dünya kamuoyu olayı 4 gün sonra öğrendi. 14 mayıs 1986’da kaza dünyaya resmen açıklandı
AB ülkelerinde yapılan araştırmalarda Bulgaristan en çok etkilenen ülke olarak tespit edildi.
Çernobil santralının patlamasından sonraki ilk aylarda, yetkililer bilimsel veri ya da araştırma sonuçlarının resmen açıklanmasını yasakladı.
herhangi bir resmi açıklama yapmasına izin verilen
tek kişi Endüstri ve Ticaret Bakanı Cahit Aral’dı.
24 haziran 1986 tarihli Türkiye gazetesi:
«Türkiye’de radyasyon yok». Aral açıklamasında, radyasyon konusunda kendisinden başkasının
açıklama yapmaya yetkili olmadığını hatırlatarak,
«dininize, imanınıza inandığınız gibi biliniz ki, Türkiye’de kesinlikle böyle bir tehlike mevcut değildir» demiştir.
20 aralık 1986’da Hürriyet gazetesi Başbakanlık Basın Merkezi’nin açıklamasından alıntı yaparak
şöyle diyordu: «Çayı şimdi içebilirsiniz, kesin rapor:
demlenince radyasyon etkisini kaybediyor. Günde
20 bardak çay bile zararsız.»
Kuş gribi
2004 senesinde futbol yorumcusu Erman Toroğlu’nun, hormonlu
olduğu için tavuk eti ve sera ürünlerini yemediğini söylemesi üzerine patlak veren "hormon krizi" günlerinde, üreticiler bir araya gelmiş ve Sağlıklı Tavuk Bilgi Platformu’nu kurmuşlardı. Hedef kamuoyunu
doğru bilgilendirmek ve bu tür iletişim krizlerinden etkilenmemekti.
Bir yıl sonra, "kuş gribi" krizi patlak verdi. Tavuk tüketimi durma noktasına geldi. Ama üreticiler bu kez nispeten daha iyi
hazırlıklıydılar. Web sitesi, bilgi dosyası ve bilim adamlarından oluşan danışma kurulu hazırdı. Kriz patlayınca hızlı bilgilendirme, şeffaflık, geniş kapsamlı ve yoğun iletişim, uzmanlarla işbirliği konularına
odaklandılar. Tesislerini 365 gün 24 saat denetime açık tuttular. Köşe yazarlarını kuş gribi ve olası etkileri hakkında bilgilendirdiler. Ve
yıllardır halk sağlığı konusunu misyon edinmiş televizyon gazetecisi Uğur Dürdar’ı saflarına çektiler. Dündar gönüllü olarak katıldığı kampanyada tesisleri gezdi, gördüklerini anlattı. Ve kriz atlatıldı.