VİRAL ENFEKSİYONLAR VE KORUNMA
(Virüslerin Hastalıklardaki Rolü)
VİRÜSLERİN HASTALIKLARDAKİ ROLÜ
Viral hastalıkların başlıca bölgeleri; solunum sistemi; gastrointestinal sistem; deri, ağız ve genital sistemin epitelyal, mukozal ve endoteliyal
katmanları; lenfoid doku; karaciğer, diğer organlar ve santral sinir
■ Oral ve Solunum Yolu Enfeksiyonları
■ Grip benzeri sistemik enfeksiyonlar
■ Gastrointestinal sistem Enfeksiyonları
■ Göz Enfeksiyonları
■ Organ ve Doku Enfeksiyonları
■ Santral Sinir Sistemi Enfeksiyonları
■ Hematolojik Hastalıklar
■ Cinsel Yolla Bulaşan Viral Hastalıklar
• Transfüzyon ve Transplantasyonla bulaşan virüsler
• Artropodlar ve hayvanlarla bulaşan virüsler
• Onkojenik virüsler
• İmmün yetmezliği olan hastalardaki enfeksiyonlar
• Konjenital, Neonatal ve Perinatal Enfeksiyonlar
■ Oral ve Solunum Yolu Enfeksiyonları
Orofarenks ve solunum yolları, viral enfeksiyon ve hastalıkların en sık görüldüğü
bölgelerdir. Bulaşma solunum yolu damlacıkları, su , besinler ve tükürükten
kaynaklanan aerosoller, eller veya yakın temasla olur. Çok sayıda farklı virüs benzer
solunum yolu semptomlarına neden olabilir. Buna karşılık tek bir virüs, farklı
■ Solunum yolu virüs hastalıklarının bulguları ve klinik seyri virüsün yapısı,
enfeksiyon bölgesi (üst ve alt solunum yolu), kişinin immün durumu ve yaşı ile
ilgilidir. Enfeksiyondan korunmada etkili olan silialı ve mukoepitelyal engellerin
bozulduğu, kistik fibrozis ve sigara içme gibi durumlarda, ciddi hastalık gelişme
Hastalık Etiyolojik Etken
Soğuk algınlığı
Rhinovirüs* Koronavirüs* İnfluenza virüsleri
Solunum sinsityal virüsü Metapnömovirüs Adenovirüs Enterovirüs Farenjit HSV Epstein-Bar virüsü Adenovirüs* Koksaki A virüsü* Tonsilit, larejit ve bronşit (2 yaş altı çocuklarda)
Parainfluenza virüs tip 1* Parainfluenza virüs tip 2 İnfluenza virüsü
Adenovirüs
Epstein-Bar virüsü Bronşiyolit
Solunum sinsityal virüsü (bebekler) Metapnömovirüs
Parainfluenza virüs tip 3* (bebekler ve çocuklar) Parainfluenza virüs tip 1 ve 2
Pnömoni
Solunum sinsityal virüsü (bebekler) Metapnömovirüs
Parainfluenza virüsü (bebekler) İnfluenza virüsü
Grip Benzeri Sistemik Enfeksiyonlar
■ Birçok virüs neden olabilir. Solunum yolu virüslerine ilaveten HSV tip 2,
Gastrointestinal Sistem Enfeksiyonları
■ Gastroenterit, bulantı, kusma ve ishalle seyreder veya hiç belirti olmayabilir.
■ Norwalk virüs, Astrovirüs , rotavirüs ve reovirüsler ince bağırsağı enfekte ederek
epitelyum tabakası ve villslarında hasara yol açarlar. Bu durum su emiliminin ve
elektrolit dengesinin bozulmasına sebep olur. Sonuçta gelişen diyare sıvı ve
elektrolit kaybının yerine konması ile düzelir. Ancak süt çocuklarında daha ciddi seyreder ve hastanede yatış gerektirebilir. Doku hasarının büyüklüğü ve
■ Enterik virüslerin fekal-oral yolla
yayılımı,
hijyen
koşullarının
iyi
olmadığı yerlerde daha yaygındır.
Norwalk ve Kalisivirüs salgınları
genellikle su ve besin kaynaklıdır.
Gastrointestinal Sistem Virüsleri
Bebekler
Rotavirüs A
Adenovirüs 40, 41 Koksaki A24 virüsü
Bebek, Çocuk ve Erişkinler
Norwalk virüs Kalisivirüs Astrovirüs
Rotavirüs A ve B Reovirüs
Ekzantemler, Hemorajik Ateşler ve Artritler
■ Virüsler tarafından oluşturulan deri hastalıkları, mukozada veya küçük sıyrıklar ve kesikler sonrası deride (HSV) ya da viremi sonrası sekonder enfeksiyon şeklinde (VZV ve çiçek) veya viral antijenlere karşı oluşan inflamatuar yanıtın sonucu olarak görülür. En sık görülen viral döküntüler makülopapüler, vesiküler, nodüler ve hemorajik tarzdadır.
■ Maküler; renkli, deriden kabarık olmayan noktalar şeklindedir. ■ Papüller; deriden hafif kabarık lezyonlardır.
■ Nodüller; deriden kabarık ve daha büyüktür.
Göz Enfeksiyonları
■ Virüs ile direkt temas veya viremik yayılım sonucu olur. Konjunktivit bazı özel adenovirüs serotipleri, kızamık ve kızamıkçık virüsünün etken olduğu çocukluk çağının en sık görülen göz enfeksiyonudur.
■ Bunun dışında HSV, VZV, Enterovirüs 70, Koksaki A24 virüsü de göz enfeksiyonlarına neden olabilir.
Organ ve Doku Enfeksiyonları
■ Karaciğer, Kalp, Kaslar, bezler (salgı bezleri, meme bezleri) viral enfeksionlara
Organ ve Doku Enfeksiyonları Karaciğer
Hepatit A*, B*, C*, D, E ve G virüsleri Sarı humma virüsü
Epstein-Bar virüsü
Yenidoğan ve immun yetmezliği olan kişilerde hepatit:
Sitomegalovirüs
Herpes simpleks virüs Varisella-zoster virüsü
Rubella virüsü (Kızamıkçık)
Kas Koksaki B virüsü Bezler Sitomegalovirüs Kabakulak Göz
Herpes simpleks virüs Adenovirüs*
Kızamık Rubella
Enterovirüs 70
Koksaki A24 virüsü Kalp
Koksaki B virüsü Böbrek
Santral Sinir Sistemi Enfeksiyonları
■ Beyin ve SSS’in viral enfeksiyonları bu sistemin önemi ve kendini tamir
etme yeteneğinin kısıtlı olması nedeniyle ciddi seyirli hastalıklara yol
Santral Sinir Sistemi Enfeksiyonları
Hastalık Etken
Menenjit
Enterovirüsler
Herpes simpleks virüs tip 2 Adenovirüs Kabakulak Arboensefalit virüsleri Paralizi Poliovirüs Enterovirüs 70, 71 Koksaki A7 Ensefalit
Herpes simpleks virüs tip 1 Varisella-zoster virüs Arboensefalit virüsleri Kuduz Koksaki A ve B Postenfeksiyöz Ensefalit Kızamık virüsü Kabakulak virüsü Rubella virüsü Varisella-zoster virüsü İnfluenza virüsleri
Hematolojik Hastalıklar
■ Birçok virüs makrofajlar ve makrofaj kökenli diğer kan hücrelerini enfekte edebilir.
Makrofajlar esas olarak virüslerin vücuda yayılmasına aracı olan taşıyıcı hücreler
olarak rol oynarlar. Virüsler bu hücrelerde etkin olarak replike olmaz ve lizis
oluşturmaz. Bu durum persistan enfeksiyon riskini arttırmaktadır. Kanla bulaşan
virüsler; Hepatit B, C, G, D, HIV, Sitomegalovirüs, Epstein-Bar virüsü, Batı Nil ensefalitidir.
Transfüzyon ve Transplantasyonla Bulaşan Enfeksiyonlar
■ Kan ve organ nakli ile bulaşan virüsler, HBV, HCV, HDV, HIV, CMV. Bu virüsler aynı zamanda semen de de bulunduğundan cinsel yolla da bulaşırlar.
■ Kan ürünlerinin taramadan geçirildikten sonra verilmesi sayesinde bu virüslerin transfüzyon yolu ile bulaşma riski kontrol altına alınmıştır. Bebeklere ve organ nakli yapılacaklara verilecek kan ürünleri Sitomegalovirüs taramasından de geçirilmektedir. Ancak genel kan ürünleri CMV riski taşımaktadır.
■ Ayrıca kronik ve potansiyel onkojenik enfeksiyonlar ■ İmmün yetmezliği olan hastalarda enfeksiyonlar
■ Konjenital, neonatal ve perinatal enfeksiyonlara neden olabilmektedirler.
VİRAL HASTALIKLARDA İMMÜNİTE
■ Virüsler konak hücreye girdikten sonra çoğalır ve viral çoğalmabelirli bir düzeye ulaştığında hastalık semptomları ortaya çıkar. ■ İmmün yanıt, viral enfeksiyonların kontrolünde en iyi, çoğu
durumda ise tek yoldur.
■ Viral bir enfeksiyonda immün yanıtın esas hedefi, hem virüsü hem de virüsü taşıyan veya çoğaltan konak hücreleri yok
■ Akut viral enfeksiyonlarda konağın immün cevabı etken virüsü tamamen konaktan temizlerken, bazen hayat boyu kalıcı bağışıklık bırakır.
■ Latent enfeksiyonda immün cevaba rağmen virüsler bazı hücrelerde hayat boyu kalır ve zaman zaman reaktive olur.
■ Reaktivasyonun kontrol edilebilmesi de konağın mevcut immün cevabı ile de başarılabilir.
■ Konakta bağışıklığın oluşmasında doğal ve kazanılmış (özgül) immün yanıt mekanizmaları rol oynamaktadır.
■ İmmün yanıtın tipi, süresi ve şiddeti virüsün konak hücre ile ilişkisine (litik enfeksiyon, persistan enfeksiyon, latent enfeksiyon) bağlıdır.
a) Doğal immün yanıt
■ Viral enfeksiyonlara karşı doğal bağışıklık mekanizmaları arasında fiziksel ve kimyasal engeller(deri, mukus salgısı, gözyaşı, mide asiditesi vb. ), interferon yanıtı, kompleman aktivasyonu, NK hücresi, makrofaj ve nötrofiller yer almaktadır.
■ Epitelyum bir çok virüse karşı en iyi korunma sistemidir. Epitelyum bütünlüğünün bozulması ve harabiyeti virüslerin girişini ve yayılmasını kolaylaştırır. Göz/ konjuktiva yolu ile giren virüslere karşı gözyaşı etkili koruma sağlar. Mukus salgısında bulunan ve özgül olmayan faktörler ve inhibitör maddeler, virüsün epitel hücrelerine tutunmasına engel olur. Silier epitelyumise tek yönlü hareketi ile virüsleri alt solunum yoluna girmesini engeller. Mide asiditesi ve safra tuzları, birçok zarflı virüsün mide engelini aşarak bağırsak epitelyumuna erişmesini engeller. Ayrıca vücudun ısısı bazı virüslerin yaygın enfeksiyon yapmasına olanak vermemektedir. Örn: rhinovirüsler 37 C de replike olamaz bu nedenle oluşturdukları enf. Nazal mukoza ve üst solunum yolu ile sınırlıdır.
■ Doğal immünitenin en önemli elemanları interferonlar, konağın viral enfeksiyonlara karşı ilk etkin savunma yanıtı, erken uyarı sistemidir. Virüs
tipi için özgül değiildirler, yani farklı virüsler aynı tip interferon
indükleyebilirler. IFN’ ların etkisi sentez edildikleri türün hücreleri için
b) Özgül immün yanıt
■ Konağın ilk savunma mekanizması olan dağal immün yanıttan kurtulan virüsler, özgül immün yanıt elemanları ile karşılaşırlar. Bunlar aktive B ve sitotoksik T lenfositleridir.
■ B lenfositlerinin plazma hücrelerine dönüşerek sentezlediği özgül antikorlar dolaşımdaki serbest virüs partikülleri ile etkileşirken (hümoral yanıt), Sitotoksik T virüsle enfekte
Virüslerin neden olduğu immünopatoloji
■ Virüslere karşı oluşan immün yanıt enfeksiyonların sınırlanmasını ve
temizlenmesini sağlasa da bazı durumlarda konakta patolojik hastalıkların
(immünopatoloji ) ortaya çıkmasına neden olur. Veya gecikmiş tip aşırı
duyarlılık reaksiyonları, immün kompleks sendromu ve CTL tarafından
■ Akut enf. sırasında antikorların viral antijenerle birleşmesi sonucu oluşan immun kompleksler fagositer hücreler tarafından temizlenir bunun gerçekleşemediği durumlarda immün kompleksler böbrek glomerüllerinde birikerek glomerülonefrit oluşturabilir. Bazı virüslere karşı oluşan antikorlar ise nötralizan etki göstermez aksine virüsün replikasyonunu artırır.
Kaynaklar
■ Genel Viroloji; Şemsettin Ustaçelebi, Dürdal Us, Pelikan Yayınları ■ Tıbbi Mikrobiyoloji, Murray Çeviri, Dürdal Us, Ahmet Başustaoğlu ■ Farmasötik Mkrobiyoloji: Ufuk Abbasoğlu, Adile Çevikbaş
■ İç Hastalıkları: Cilt 2, Edt. Gürler İliçin, Kadir Biberoğlu, Gültekin Süleymanlar, Serhat Ünal