• Sonuç bulunamadı

İZMİR TİCARET ODASI TÜRKİYE AFRİKA EKONOMİ VE İŞ FORUMU 2 3 KASIM 2016

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "İZMİR TİCARET ODASI TÜRKİYE AFRİKA EKONOMİ VE İŞ FORUMU 2 3 KASIM 2016"

Copied!
6
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

İZMİR TİCARET ODASI

TÜRKİYE – AFRİKA EKONOMİ VE İŞ FORUMU 2 – 3 KASIM 2016

ULUSLARARASI İLİŞKİLER MÜDÜRLÜĞÜ

KASIM 2016

Hazırlayan: Zeynep Küheylan Uluslararasılaştırma ve Dış Ticaret Şefliği

Uzman Yardımcısı

(2)

2 TÜRKİYE – AFRİKA EKONOMİ VE İŞ FORUMU

Türkiye – Afrika Ekonomi ve İş Forumu, T.C. Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın himayelerinde, Afrika Birliği, T.C. Ekonomi Bakanlığı, DEİK ve TİM işbirliğinde, 2 – 3 Kasım 2016 tarihlerinde İstanbul Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı’nda gerçekleşmiştir.

Söz konusu foruma, tüm Afrika ülkelerinden 150’yi aşkın Bakan ve Bakanlık düzeyinde kamu yetkilisi, kurum ve kuruluş başkanları, yaklaşık 1300 firma temsilcisi, Afrika Birliği ve Afrika Kalkınma Bankası üst düzey yetkilileri ve Afrika Bölgesel Ekonomik Toplulukların Genel Sekreterleri katılmıştır. Odamızdan ise Uluslararası İlişkiler Müdürlüğü Uzman Yardımcısı, Afrika Bölgesi Sorumlusu Zeynep Küheylan foruma katılım göstermiştir.

Etkinlik 2 Kasım 2016 tarihinde, DEİK Başkanı Sayın Ömer Cihad Vardan, Pan-Afrika Ticaret Odaları Birliği Başkanı ve Etiyopya Ticaret Odası Başkanı Sayın Solomon Afework, Afrika Birliği Komisyonu Ekonomik İşler Komiseri Sayın Antony Mothae Maruping, T.C. Ekonomi Bakanı Sayın Nihat Zeybekçi, Afrika Birliği Dönem Başkanı ve Çad Devlet Başkanı Sayın İdriss Deby ve T.C.

Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın açılış konuşmaları ile başlamıştır.

Sayın Vardan, Türkiye’nin Afrika’ya açılım politikası ile kıta ülkeleri ile Türkiye’nin birbirini daha iyi tanımaya başladığını ve DEİK olarak bu ilişkilere mümkün oldukça katkı sağlamayı amaçladıklarını belirtmiştir. DEİK bünyesinde mevcut 134 İş Konseyi’nin 34 tanesinin Afrika ülkeleri ile kurulmuş olduğunu, diğer yandan bugüne kadar 41 Afrika ülkesine ziyaret organize ettiklerini ve bu sayıları arttırmayı hedeflediklerine değinmiştir. Cumhurbaşkanımızın Afrika’ya açılımı başlattığı günden bu yana kıtalararası birleşmeye işaret ettiğini vurgulayarak, bu nedenle Türkiye – Afrika Ekonomi ve İş Forumu’nun temasını “Birleş, Keşfet, Geliştir” olarak belirlediklerini açıklamıştır.

Sayın Afework, Türkiye – Afrika ilişkilerinin son yıllardaki yükselişinden ve kıtadaki Türk yatırımlarının hızla artmasından duyduğu memnuniyeti dile getirmiştir. Özel sektörün ekonominin itici gücü olduğunu ve Afrikalı işadamlarının bu anlamda üzerine düşen sorumluluğu almaya hazır olduklarını belirtmiştir.

Sayın Maruping, Türkiye ile kıta ülkeleri arasındaki ilişkilerin kazan – kazan esasına dayalı şekilde katlanarak arttığını ifade etmiştir. Afrika’daki iş ortamının iyileşmekte olduğunu ve kıta ekonomilerinin artık daha dayanıklı hale gelmeye başladığını, iş oluşturacak aynı zamanda çeşitliliği ve üretkenliği arttıracak büyüme arayışında olduklarını belirtmiştir. Afrika’nın yatırım ve ticarete hazır olduğunu, Türkiye – Afrika ortaklığını daha canlı ve işler hale getirmek için çalışılması gerektiğini vurgulamıştır.

Sayın Zeybekçi, Türkiye’nin Afrika ile olan ilişkilerine bakıldığında hiçbir zaman sömürgeci yaklaşım içerisinde olmadığını ve kendilerine miras kalan bu temiz tarihle gurur duyduklarını belirterek konuşması başlamıştır. Afrika açılımını başlattıkları günden bugüne çok yol alındığını, bugün 39 Büyükelçilik ile Afrika’da en çok Büyükelçiliği olan ikinci ülke olduğumuzu, THY’nin dünyada kıtada en fazla uçuş noktasına sahip havayolu şirketi olduğunu, Türkiye ile kıta ülkeleri arasındaki ticaret hacminin 10 yılda 4 kat arttığını aktarmıştır. Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan’ın talimatı doğrultusunda tüm ülkelerde Büyükelçilik ve Ticaret Müşavirliği açılması için çalıştıklarını, almak değil, vermek ve

(3)

3 birlikte satmak istediklerini belirtmiştir. Cibuti’de Türk yatırımı ile kurulacak olan Serbest Ticaret Bölgesi ile Etiyopya’da faaliyet gösteren Türk tarım yatırımlarından örnekler vererek Türkiye’nin Afrika ekonomilerine sağladığı katkıları açıklamıştır. Cumhurbaşkanımızın hemen hemen tüm Afrika ülkelerini ziyaret ettiğini, bu ziyaretlerin süreceğini ve dünyanın en hızlı büyüyen ekonomilerinden biri olarak Afrika’ya bilgi birikimi taşımaya devam edeceklerini ifade etmiştir. Ülkemizin tüm avantajlarını Afrika ile paylaşmaya hazır olduğumuzu belirterek, yaklaşık 10 yıldır resesyon içinde olan global ekonominin kalkınma motorunun Afrika olacağına inandığını sözlerine eklemiştir.

Sayın Deby, konuşmasının başında dünya ekonomik kriz içerisindeyken Türkiye – Afrika ilişkilerinin gelişme gösteriyor oluşunun önemine değinmiştir. Mevcut stratejik ortaklık içerisinde karşılıklı fikir paylaşımının çok önemli olduğunu, ekonomilerimizi güçlendirmek ve büyümeyi hızlandırmak için çalışmamız gerektiğini belirtmiştir. Afrika’nın su kaynakları ve hammaddeler açısından önemli fırsatlara sahip olduğunu, bu fırsatları doğru değerlendirmek gerektiğini ifade etmiş, kamu – özel ortaklığının dinamizmini arttırarak, Türkiye – Afrika işbirliğine ivme kazandırılabileceğini vurgulamıştır.

Sayın Erdoğan, gerçekleştirilen iş forumunun 2014 yılında Ekvator Ginesi’nin başkenti Malabo’da alınan kararların bir uygulaması niteliğinde olduğunun ve kıta ile yakın işbirliğimizin somut bir örneğini temsil ettiğinin altını çizmiştir. Sınırların kalktığı, dünyanın büyük bir köye dönüştüğü bir dönemden geçildiğini, ülkeler ve kıtalar arası ticaretin canlı olduğunu, ancak Batılı ülkelerin küreselleşmeyi tek tipleşme olarak algıladığını, kültürel farklılıkları ve tarihsel arka planları dikkate almadıklarını belirtmiş, bunun “modern kölelik, yeni sömürgecilik”ten öte bir şey olmadığını vurgulamıştır. Belli ülkelerin ürettiği, diğerlerinin ise tükettiği bir düzenin kabul edilemez olduğunu, Afrika’nın önceliklerinin ve toplumsal hassasiyetlerinin Türkiye için büyük önem taşıdığını belirtmiş ve sözlerine şu ifadeler ile devam etmiştir “Türkiye bugüne kadar 40 Afrika ülkesi ile çeşitli ticari anlaşmalara imza attı, 39 Büyükelçiliğimiz var ama yeterli değil, tüm Afrika ülkelerinde var olmamız gerekiyor. Afrika’nın artık yol göstericiye değil, yol arkadaşına ihtiyacı var. Türkiye Afrika’da yatırım ve kalkınma odaklı bir politika izliyor. İlişkilerimizde özellikle kültür, turizm, eğitim ve kırsal kalkınmayı hedefliyoruz. Özellikle kadın ve çocukların eğitimi çok önemli. Bu noktada sizlerin de ülkelerinde mevcut olan FETÖ terör örgütüne ait okullara dikkat çekmek istiyorum. Bu terör örgütünün ülkenizin genç dimağlarına sızmasına izin vermeyin. FETÖ ile mücadele hepimizin ortak mücadelesi olmalıdır. Bizler bu okulları tespit ederek Türk Maarif Vakfı’na devrolmasını sağlıyoruz, aynı şekilde sizlerin de bu konuda desteğini bekliyoruz. Bir Afrika atasözünün dediği gibi “hızlı gitmek istiyorsan yalnız, uzağa gitmek istiyorsan birlikte git”, bizler birlikte hep daha ileriye gidiyor olacağız”.

Açılış oturumun ardından, Afrika’da faaliyet gösteren başarılı Türk firmalarının deneyimlerini paylaştığı Pegasus CEO’su Mehmet Nane moderatörlüğündeki “Afrika’da İş Yapma: Fırsatlar ve Engeller” temalı ikinci oturuma geçilmiştir. Davos düzeninde gerçekleşen oturumda sırası ile, Arçelik Güney Afrika Ülke Müdürü ve Defy Genel Müdürü Hakan Kozan, Summa İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Selim Bora, Ayka Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Aydeniz ve Etiyopya Sektörler Birliği Başkanı Gebrehiwot Egziabher söz almıştır.

(4)

4 Oturumda genel hatları ile Afrika’nın zorlukları olduğu ancak şu an giden firmaların ileride kazançlı çıkacağına değinilmiştir. Afrika’nın en hızlı büyüyen ve aynı zamanda en genç nüfusa sahip olan kıta olduğu, Türkiye’nin tecrübelerinin kıtaya adapte edilebileceği ifade edilmiştir.

İkinci oturumun ardından, forum bir yanda ülke ve proje sunumları diğer yanda ise firmalar arası ikili iş görüşmeleri ile devam etmiştir. Sunum gerçekleştiren ülke ve kurumlar Türk Eximbank, Fildişi Sahili, Gabon, Namibya, Nijerya, Ruanda, Tunus ve Zimbabwe olmuştur.

Türk Eximbank Uluslararası Kredilerden Sorumlu Daire Başkanı Koray Erden tarafından gerçekleşen sunumda şu noktalara dikkat çekmiştir:

 Afrika’nın büyüme hızı dünya genelinden yukarıdadır.

 Dünyanın en hızlı büyüyen 10 ekonomisinden 7’si Afrika’dadır.

 Son 10 yılda Afrika geneli % 4.5 büyüme hızına sahipken, dünya genelinde ise büyüme % 2.7 olarak gerçekleşmiştir.

 Hızlı büyüme hızına rağmen, kıtanın dünya ticaretindeki payı % 2.5, üretim kapasitesi ise yalnızca

% 2 ile sınırlıdır.

 Kıtadaki 54 ülkenin toplam GSYİH’sı 2015 yılı itibariyle 2.5 trilyon dolar olup, 2020 yılında 3.3 trilyon dolara erişmesi beklenmektedir.

 Afrika ekonomilerin küresel etkilerden olumsuz etkileniyor olma sebebi, öncelikle ekonomilerinde çeşitlilik olmamasıdır.

 Kıta sahip olduğu kaynakları akıllıca kullanmak için bilgi birikimi ve teknolojiye ihtiyaç duymaktadır.

 Örneğin kıta, dünyadaki tarım yapılabilir alanların 3’te 1’ine sahipken, bilgi ve teknoloji eksiklikleri nedeniyle, bugün açlık hala kıtanın önemli sorunlarından birini oluşturmaktadır.

 Diğer yandan Kongo Nehri tek başına tüm kıtaya elektrik üretebilecek kapasiteye sahipken, nüfusun yaklaşık yarısının bugün hala elektriğe erişimi bulunmamaktadır.

 Afrika’nın ihtiyaç duyduğu bilgi birikimi Türkiye’de mevcuttur.

 2023 yılı için belirlenmiş 500 milyar ihracat hedefine ilerlerken, bu hacmin 50 milyar dolarının Afrika ile olması Eximbank’ın amacıdır. Bu doğrultuda, Eximbank kıta ülkeleri ile iş yapacak tüm yatırımcılar için projenin ve hedef ülkenin risk faktörleri çerçevesinde destek vermeye hazırdır.

İş Forumu’nun ikinci günü de aynı şekilde bir yanda ülke ve proje sunumları diğer yanda ise firmalar arası ikili iş görüşmeleri ile devam etmiştir. İkinci günde sunum gerçekleştiren ülkeler ve kurumlar TÜBİTAK, Burkina Faso, Cibuti, Etiyopya, Fas, Gabon, Gana, Güney Afrika Cumhuriyeti, Kamerun, Kenya, Lesotho, Malawi, Morityus, Mozambik, Nijerya, Sao Tome ve Principe, Senegal ve Zambiya olmuştur.

Kenya ülke sunumunu gerçekleştiren Kenya Yatırım Ajansı Başkanı Dr. Moses Ikiara, iş forumuna katılan en kalabalık heyetin Kenya olduğunu, bunun Kenya’nın Türkiye’ye olan ilgisinin somut bir kanıtı olduğunu belirtmiştir. Kenya’nın sahip olduğu coğrafi konum ile birçok uluslararası şirket için stratejik özelliğe sahip olduğunu, başkent Nairobi’deki uluslararası şirketlerin her geçen gün arttığını ifade etmiştir. Kenya’nın nitelikli ve genç işgücüne sahip olmasının yanı sıra, AB ve ABD ile olan Serbest Ticaret Anlaşmaları ve COMESA (Doğu ve Güney Afrika Ortak Pazarı) üyeliği ile de yatırımcılara eşsiz fırsatlar sunduğunu vurgulamıştır. Mombasa Limanı’nın yalnızca Kenya için değil

(5)

5 bölgede bulunan diğer Afrika ülkeleri içinde önemli bir liman olduğunu, diğer yandan Kenya Havayolları’nın bölge ülkelerinin dünya ile bağlantısını sağladığını açıklamıştır. Oturumda hazır bulunan, Kenya Ticaret Odaları Birliği Başkanı Samuel Warwathe, ticari ilişkilerin gelişmesinde özel sektörün önemine değinerek “Ekonomimiz tarıma dayalı ancak biz sanayiye yönelmek istiyoruz, tarım ürünü işleme, tekstil, ayakkabı öncelikli sektörler olabilir. Aynı zamanda turizm konusunda Türkiye’den öğrenecek çok şeyimiz var. Kenya’ya yılda 2 milyon turist geliyor, Türkiye’ye ise 20 milyon. Sahraaltı Afrika’da ekonomisi en gelişmiş ülkeyiz, diğer yandan Dünya Bankası verilerine göre iş ortamını geliştirmek için çalışan en reformist 3’üncü ülkeyiz. Türkiye ile iş yapmaya hevesli ve hazırız, ülkelerimizin sunduğu avantajları birlikte değerlendirelim” sözleri ile konuşması gerçekleştirmiştir.

Mozambik ülke sunumunu gerçekleştiren Mozambik Ulusal Yatırım Ajansı Başkanı Godinho Alves, özellikle Mozambik ajandasında önemli bir yere sahip olan Nacala Lojistik Şehri ve Crusse&Jamali Turizm Bölgesi projelerinden bahsederek ve projeler için Türk yatırımcıları beklediklerini belirtmiştir. Nacala Lojistik Şehri, Mozambik’in Nacala şehrinde mevcut uluslararası havalimanı ve derin su limanını içine alan bir lojistik merkez kurulmasını temel almaktadır. Bölgede mevcut havalimanı, liman, demiryolu ve karayollarında iyileştirmeler yapılması, aynı zamanda bölgeye konut, iş yeri, benzin istasyonları, konferans ve alışveriş merkezleri inşa edilmesi planlanmaktadır.

Crusse&Jamali Turizm Bölgesi ise, Nacala’ya yaklaşık 40 km mesafede yer alan bir adalar topluluğu üzerinde gerçekleştirilmesi planlanan turizm yatırımlarını kapsamaktadır.

Senegal ülke sunumunu gerçekleştiren Senegal Ankara Büyükelçiliği Müsteşarı Mountaga Sy, Senegal’in uygulamaya koymuş olduğu “Yükselen Senegal Eylem Planı” hakkında bilgi vermiştir.

Planın büyüme, insanı kalkınma ve iyi yönetişim temelleri üzerine kurulduğunu, hedeflerinin yıllık ortalama % 7-8 büyüme oranı ile 1500 dolar kişi başına düşen geliri yakalamak olduğunu belirtmiştir. Senegal’in politik istikrara sahip barışçıl bir ülke olmasının yanı sıra, Avrupa’ya 4 saat, ABD’ye ise 7 saat uçuş mesafesinde stratejik bir coğrafi konumda bulunduğunu ifade etmiştir.

Türkiye ile Senegal arasında öncelikli olarak işbirliği kurulabilecek alanları altyapı projeleri, turizm ve sağlık turizmi, eğitim, madencilik ve finans sektörü olarak sıralamıştır.

Ülke ve proje tanıtım sunumları ile eş zamanlı yürütülen ikili iş görüşmelerinde ise heyetler tarafından işbirliği kurulması en çok talep edilen sektörler aşağıda listelenmiştir:

Benin: Gıda ürünleri, tekstil, tarım ürünleri, canlı hayvan, kerestecilik Burkina Faso: Madencilik, sağlık ve enerji yatırımları

Cezayir: İnşaat, gıda ürünleri, mobilya, otomotiv yedek parça

Cibuti: Gıda ve içecek, elektronik ürünler, turizm, mühendislik hizmetleri Çad: İnşaat, madencilik, tarım, gıda ürünleri, tıbbi ürünler

Etiyopya: Tarım, canlı hayvan, otomotiv yedek parça, inşaat

Fas: Mobilya, turizm, sağlık, tıbbi ürünler, gıda-içecek, tekstil ürünleri, tekstil aksesuarları, elektronik ürünler, makina ve ekipmanlar, metal ürünler, enerji

Fildişi Sahili: Kerestecilik, inşaat, madencilik

Gambiya: Gıda ürünleri, içecek, tekstil, tekstil aksesuarları, kamu yatırımları

Gana: Kağıt, plastik ve cam ürünler, turizm, mobilya, tıbbi ürünler, tekstil, elektronik ürünler Güney Afrika: Finans hizmetleri, enerji, mühendislik ve danışmanlık hizmetleri

(6)

6 Kamerun: Finans sektörü, inşaat ve kamu yatırımları, mühendislik hizmetleri

Kenya: Sağlık, finans, otomotiv yedek parça, turizm, enerji, inşaat, kamu yatırımları, gıda- içecek, tarım ürünleri, canlı hayvan, tekstil, makineler, kimyasal ürünler, ecza ürünleri Madagaskar: Tarım ürünleri, turizm, inşaat, bilişim teknolojileri

Malawi: Madencilik, enerji, sağlık ve kamu yatırımları

Mali: Medikal ve kimyasal ürünler, finans hizmetleri, plastik ürünler Mısır: Turizm, mobilya, enerji yatırımları, elektronik ürünler

Moritanya: Madencilik, kamu yatırımları, medikal ve optik ürünler Mozambik: Tarım ürünleri, enerji, madencilik, metal işleme, tekstil Nijer: Turizm, makinalar, inşaat, gıda-içecek, inşaat

Ruanda: Elektronik ürünler, plastik ürünler, tarım ürünleri, turizm, finans hizmetleri Senegal: Tarım ve gıda ürünleri, makinalar, tekstil, otomobil, taşımacılık

Tanzanya: Makina ve ekipmanlar, sağlık hizmetleri, medikal ve tıbbi ürünler, madencilik, tekstil, turizm, kerestecilik, mobilya, tarım, canlı hayvan

Tunus: Gıda-içecek, tarım, canlı hayvan, tekstil, tekstil aksesuarları, lojistik hizmetleri Zambiya: Madencilik, tarım ürünleri, enerji, makina ve ekipmanlar

SONUÇ

Türkiye – Afrika Ekonomi ve İş Forumu’na hem Türk hem de Afrikalı katılımcıların göstermiş olduğu yoğun ilgi, Türkiye ile kıta ülkelerinin işbirliklerine açık ve istekli olduğunun somut bir kanıtıdır.

Ülkemizin 1998 uygulamaya koymuş olduğu “Afrika’ya Açılım Eylem Planı” ile ivme kazanan diplomatik ve ticari ilişkilerimiz, günümüzde de katlanarak artmaya devam etmektedir. Eylem Planı’nın yürürlüğe girdiği 1998 yılında 3.5 milyar dolar olan Türkiye – Afrika ticaret hacmi, 19 yılda 4,5 kat artarak 2015 yılı sonuna gelindiğinde 16 milyar dolara ulaşmıştır. 39 Afrika ülkesinde etkin bir şekilde faaliyet gösteren Büyükelçiliklerimiz, kıta ile iş yapmak isteyen işadamlarımıza gerekli bilgi ve desteği temin etmekte olup, Cumhurbaşkanımızın talimatı doğrultusunda yakın zamanda geriye kalan tüm Afrika ülkelerinde de diplomatik temsilcilikler tahsis edilecek ve böylece varlık göstermediğimiz Afrika ülkesi kalmamış olacaktır.

Afrika ülkelerinin ihtiyaç duyduğu tüm bilgi, teknoloji ve deneyim Türkiye’de mevcuttur. Aynı zamanda kıta ülkelerinde mevcut olumlu Türkiye ve kaliteli Türk malı algısı ihracatçı ve yatırımcılarımız için büyük avantaj sağlamaktadır. Önemli olan her ülkenin farklı ihtiyaçları olduğunu göz önünde bulundurarak doğru ülkede doğru sektöre yönelik girişimde bulunmak ve fırsatları zamanında değerlendirebilmektir.

Referanslar

Benzer Belgeler

DE0007 ELEKTRİKLİ DİKİŞ AÇMA EL ÜTÜ PTFE YANMAZ ALTLIĞI EUROPEAN ELECTRICAL SEAM OPENING HAND IRON SOLE DE0031 VEIT DI2003 EL ÜTÜSÜ PTFE YANMAZ ALTLIĞI. VAIT DI2003 HAND

Yedek Parça Fiyat

Tarım ve tarıma dayalı imalat sanayinde önemli bir ağırlığa sahip olan gıda ürünleri; içecek; tekstil ürünleri; deri ve ilgili ürünler; ağaç, ağaç

22.. ekolojik ve organik su ürünleri yetiştiriciliği teşvik edilmelidir. Ayrıca, ürün çeşitlendirme çalışmaları kapsamında dünya genelinde talebi yüksek olan ve

Tablo 61-Alkolsüz İçecek, Maden ve Memba Suları Alt Sektöründe İllere Göre İhracat Rakamları (2017) Kaynak: TÜİK Dış Ticaret İstatistiklerinden yola çıkılarak

Seri numaralı etiket arka çerçeveye yerleştirilir.Doğru teslimatı sağlamak için lütfen bize her yedek parça siparişiyle Seri numarasını verin. Renk kodu Ürün numarası

-Eritme peynir: Teleme, peynir, süt tozu, peyniraltı suyu tozu, tereyağı, krema ve emülsifiye edici tuzlar ilave edilerek, karışımın pastörizasyon veya daha yüksek ısıl

İngiltere 6 milyonu aşkın hayvanın itlaf edildiği krizden 6 yıl sonra yeni bir şap salgınıyla karşı karşıya.İkinci bir çiftlikte daha s ığırlarda hastalık tespit