Solunum sistemi
8. hafta konuları
Akciğer ve gaz değişimi
Dalış fizyolojisi
Termo regülasyon
Osmo regülasyon
2
Solunum pigmentleri
Hemoglobin, Hemosiyanin,Klorokruorin, Hemoeritrin
Pigment Renk Eleme
nt Konum Hayvan 100 ml kanda O2 ml miktarı Hemoglobi
n Kırmızı Demir Alyuvarlar Memeli 25
Kuşlar 18,5
Sürüngenler 9
Kurbağa 12
Balık 9
Plazma Halkalı
solcan 1,5
Yumşakça 2-8
Hemosiyani
n Mavi Bakır Plazma Yumşakça 2-8
Klorokruori
n Yeşil Demir Plazma Halkalı
solcan 9
Hemoeritri
n Kırmızı Demir Kan
hücreleri Halkalı
solcan 2
Sınav sorusu
Gaz alışverişi ve hücreler
Gazlarının Taşınması
a. Oksijenin Taşınması :
Oksijen kanda oksihemoglobin halinde taşınır(%98). Çok az bir kısmı kan plazmasında çözünmüş olarak taşınır. (% 2 kadar).
Akciğerlerde kana geçen O
2, alyuvarlardaki hemoglobinle birleşip oksihemoglobini oluşturur.
Hb + O
2HbO
2(Oksihemoglobin)
Doku kılcallarında hemoglobinden ayrılıp doku sıvısına, oradan da difüzyonla hücrelere girer.
Sınav sorusu
Oksijenin Taşınması
Akciğer kılcallarında
alyuvarda
O
2+hemoglobin ---
oksihemoglobin
Doku Kılcallarında
Oksihemoglobin O
2+hemoglobin
Açığa çıkan O
2doku sıvısına geçer.
a. Karbonioksitin Taşınması :
Hücrelerde oluşan CO
2, doku sıvısına geçip difüzyonla kılcal damarlara geçer. Normal olarak CO
2, kanda çok az erir ve az bir kısmı kan plazması ile taşınır.
Büyük bir kısmı ise alyuvarlara girer(%70).
Alyuvarlarda karbonik anhidraz enziminin katalizlemesi sonucu CO2, su ile birleşerek karbonik asiti oluşturur.
Karbonik asit (H
2CO
3), iyonlaşarak H+ ve HCO
3– (bikarbonat) iyonu meydana getirir. H+ iyonu alyuvarlarda hemoglobinle, birleşerek HCO
3iyonları ise plazmada taşınarak akciğer kılcallarına getirilir.
Gazlarının Taşınması
Karbondioksit in taşınması
Doku kılcallarında
Karbonik anhidraz enzimi
CO
2+H
2O H
2CO
3(Karbonik asit) H
2CO
3 H+HCO
3 Plazmaya geçer (Bikarbonat)
Sınav sorusu
Akciğer kılcallarında HCO
3iyonları tekrar alyuvarlara girerek H+ iyonları ile birleşir ve H
2CO
3(karbonik asit) oluşturur.
Yine karbonik anhidraz enziminin etkisiyle, karbonik asit, H
2O ve CO
2e ayrışır.
Böylece serbest kalan CO
2difüzyonla önce plazmaya, oradan da akciğer alveollerine geçer ve soluk verme ile dışarı atılır
Karbondioksit in taşınması
Gaz
değişimi
Alveollerde gaz
değişimi
Kan vücut kılcallarından geçerken; O
2ve besin azalır, CO
2ve artık maddeler artar.
Kan akciğer kılcallarından geçerken; O
2artar CO
2azalır.
Hemoglobinin O
2ye ilgisi ortamın sıcaklık ve asit-baz derecesine de bağlıdır.
O
2nin %2 si kan plazması ile, %98 i ise alyuvar yardımı ile taşınır.
Eğer ortamda CO
2çoksa karboksihemoglobinin O
2ye ilgisi azalır. Bu sebeple CO
2artınca hemoglobin daha çok O
2yi serbest bırakır.
Gaz değişimi
Akciğer ve Dokularda Gaz Değişimi
O2 Hb ye bağlı halde taşınır
CO
2:
Plazmada erimiş
(%7)
Proteinlere bağlı
(%3)
Bikarbonat iyonu halinde taşınır
(%70)
Hemoglobine bağlı
(%20)
CO
2+ H
2O <----K.A.--->HCO
3-+ H
+O
2, CO
2Değişimi
Tamponlama
Alveol ve Solunum Zarları
Solunum zarı
•Alveol sıvısı
•Alveol epiteli
•Alveol epitel bazal laminası
•Hücreler arası boşluk
•Kılcal damarın bazal laminası
•Kılcal dama endoteli
Alveoller
Akciğerlerin fonksiyonel
birimleri olan alveoller, küçük ve içi hava dolu keseciklerdir.
Görünüşü üzüm
salkımına benzer .
Alveoller
Alveoller tek katlı solunum epitelinden meydana gelmiştir.Alveollerin toplam yüzeyi 70-85 m2 kadardır
Alveol içerisine yüzey gerilimini düşürücü maddeler salınır
Alveoller
damarları
Sürfektan Yapımı
Alveolde tip II
hücrelerince üretilen yüzey gerilimini
düşüren maddelere sürfektan denir. Bu sayede alveollerin büzülmesi ve alveol içerisine kan sıvısının dolması önlenir.
Lipit, protein ve KH karışımı olan bu madde
Lesitin ve
Sifingomiyelin dir
Eksikliğinde HİYELİN MEMBRAN veya
ATELECTASİS denen bozukluk ortaya çıkar
Sınav sorusu
•
Yüzey gerimini önemli derecede azaltan yüzey aktif bir ajandır. Alveol yüzeyinde bulunan Tip II alveolar epitel hücrelerinden salgılanırlar. Tüm alveol alanındaki hücrelerin %10’u kadardır.
•
Fosfolipidler, protein ve iyonlar içeren kompleks bir karışımdır. Bileşiminde
dipalmitolfosfotidilkolin, surfaktan apoproteinleri ve Ca
+2iyonları vardır.
•
Hidrofilik ve hidrofobik kısımları vardır. Hidrofobik kısım havayla temasta yüzey gerimini azaltır.
Sürfaktan
Suda veya sulu bir çözeltide
çözündüğünde yüzey gerilimini etkileyen (çoğunlukla azaltan)
kimyasal bileşik. Surface active agent
yüzey aktif madde
Sürfektan Madde Etkisi
Normal alveol ve
Sürfektan madde İNSPİRASYON
Alveol kapanmaya eğilimli
EKSPİRASYON Alveol açılmaya
eğilimli
Sınav sorusu
Hemoglobinin Doymuşluk Eğrisi (BOHR Eğrisi)
Hemoglobinden O2 dissosiyasyonu:
Kanın O2 basıncı düştükçe, Hb daha fazla O2
serbestleştirir
Burada önemli olan pO2 40 iken
dokuların
kullanabildiği O2
miktarı ortalama 20 ml O2/100 ml kan’dır.
Bohr etkisi: Kanda karbondioksit basıncının artması ve pH ’nın düşmesi sonucu, oksijenin dissosiye olma eğrisinin sağa kayması veya hemoglobinin oksijeni serbest bırakması olayı.
Root etkisi: Kanda karbondioksit basıncının artması ve pH ’nın düşmesi sonucu, hemoglobinin O2’yi tutmasındaki maksimum kapasiteyisini azalmasıdır.
Bohr ve Root etkisi
0 0 80 80 160 160 0 0
100 100
50 50
pO pO
22mm mm Hg Hg
% % h e m o h e m o g g lo b in d o y g u n lu ğ u lo b in d o y g u n lu ğ u
pH 8.02 pH 8.02
pH 7.47 pH 7.47
Hava doygunluğu Hava doygunluğu
affinit affinit e e
kapatise kapatise
Bohr Bohr
Root Root
Bohr etkisi ve Root etkisi
PO2 ile hemoglobinin O2 taşıma gücü (% doygunluğu) arasındaki ilişkiyi gösteren eğri “hemoglobinO2 (HbO2 ) disosiyasyon eğrisi” olarak adlandırılır.
Bohr Kanda PCO2 ve H+ düzeyinin azalmasının akciğerlerde hb’nin O2
’lenmesini arttırmasıdır.
Sınav sorusu
BOHR Eğrisi (pH ve Sıcaklık)
1.
Kanın O
2basıncı düştükçe, Hb daha fazla O
2serbestleştirir
2.
Kan pH’sı düştükçe Hb daha çok O
2bırakır, H
+bağlar (BOHR ETKİSİ)
3.
Sıcaklığın artışı ile O
2bırakma artar
4.
2.3 Difosfogliserat (2.3DPG)
artışı ile O
2bırakma artar
Bohr etkisi
Hemoglobinin oksijene afinitesinin artması
(Dissosiasyon
eğrisinin sola kayması)
Alkalozis ()
Eritrosit içi 2, 3 - DPG’nin azalması
Isının azalması
Karboksihemoglobin
Methemoglobinemi
pCO2‘nin azalması
Hemoglobinin oksijene afinitesinin azalması:
(Eğrinin sağa kayması)
Asidoz (Bohr etkisi)
Eritrosit içi 2, 3 - DPG
artması (Yüksek irtifa, Tiroid hormonları, Anemi,
androjenler)
Isının artması
Hemoglobinopatiler (Orak hücre anemisi)
pCO2 nin artması
Sınav sorusu
pH
SICAKLIK
Oksijen
Halden etkisi
Pulmoner düzeyde(alveollerin yüzeyinde)
hemoglobine O2 bağlanması, HbCO2 ayrışmasını
kolaylaştırmasıdır.
Bohr ve Halden Etkisi
Sınav sorusu
Solunum Sisteminin Fonksiyonları
Gaz değişimi
Asit- Baz dengesinin sağlanması
Fonasyon
Savunma mekanizmaları
Biyoaktif maddelerin üretimi, metabolizması, düzenlenmesi
Sınav sorusu
Solunum hızı
Solunum hızı kandaki CO
2miktarına göre düzenlenir. CO2 artışı soluk alıp vermeyi hızlandırır.Çünkü CO
2kanın pH sını düşürür ve ortam asit hale gelir
Bu da beyni uyarır . Soluk alış verişinin
hızı ve şiddeti omurilik soğanındaki
sinirler tarafından denetlenir
Solunum hızı
Solunumun Kontrolü (Beyin Merkezleri)
İnspirasyon Merkezi
Kendiliğinden implus çıkarabilir. Uyarıldığı zaman inspirasyon başlar
Ekspirasyon Merkezi
Uyarılınca ekspirasyon başlar ve inspirasyonu inhibe eder. Gerim reseptörlerinden buraya sürekli uyarım gelir
Pneumotaksik Merrkez
Apneustik merkezi inhibe eder, inspirasyon merkezi tarafından uyarılır
Apneustik Merkez
İnspirasyon merkezine uyarı gönderir. Akciğer gerim reseptörleri ve pneumotaksik merkez tarafından inhibe edilir
Solunumun Kontrolü
Apneustik Merkez
•Aorta ve akciğer arterlerindeki
kemoreseptörlerden
•Medulla oblangata içindeki H+ iyonuna hassas kemosensitif hücrelerden
•Vasomotor merkez
•Akciğer gerim reseptörlerinden
(Hering Breuer refleksi)
•Proprioseptörlerden
•Omurilik tonik deşarjlarından
•Korteks cerebri Uyarı alır
Solunum Tipleri
1. Eupnea: İstrahat halindeki solunum
2. Hyperpnea: Frekans ve derinliği artmış solunum
3. Polypnea: Yüzeysel, çabuk ve kesik kesik solunum
4. Apnea: Solunumun geçici olarak durması
5. Dyspnea: Solunum güçlüğü
Sınav sorusu
Pulmoner ventilasyon, Akciğere giren ve çıkan hava miktarı olarak
adlandırılır
Bir dakikada 12 solunum yapılır ve her seferinde 500 ml hava alınırsa
Pulmoner ventilasyon
= 12 x 500 = 6000 ml olur.
Pulmoner ve Alveoler
ventilasyon
5000 metrede basınç 400 mmHg
0 metrede basınç 760 mmHg
Basınç ve solunum
Havadaki Gazların Kısmi
Basınçları
İnsanın soluduğu havada fazla oranda karbon monoksit (CO) bulunursa zehirlenme meydana gelir.
Çünkü, CO hemoglobin ile sıkı bağ yapar ve kolayca kopmaz. Bunun sonucunda oksijen hemoglobinle
bağlanamaz ve dokular O 2 siz kalır.
CO
Sınav sorusu
pH’nın dengesi Akciğer ve
Böbrekler
Solunum Hızını Etkileyen Faktörler
1.Sinir impusları
2.Kaburga kaslarının kasılıp gevşemesi
3.Diyaframın Kasılıp gevşemesi 4.Akciğerde ki basınç azlığı ve fazlalığı
5.Kanda ki CO 2 konsantrasyonu (CO 2 artarsa asitlik artar ve
solunum hızlanır )
Solunum Fonksiyon Testleri:
Akciğerlerin hacim ve havanın akış hızına göre fonksiyonlarını
aydınlatmaya yönelik uygulamalardır.
Tidal volüm
İnspiratuvar yedek volüm Ekspiratuvar yedek volüm Rezidüel volüm
akciğer volümleri
akciğer
kapasiteleri
İnspiratuvar kapasite Vital kapasite
Fonksiyonel rezidüel kapasite Total akciğer kapasitesi
Kapasite: en az iki volüm değeri toplamı
Akciğer volümü: Hava boşluklarında bulunan gaz miktarı
Akciğerlerin volüm ve kapasiteleri
Akciğer Hacimleri :
1
. SOLUK HACMİ (Tidal volum): Normal solunum hareketi ile akciğerlere alınan veya akciğerlerden çıkarılan hava hacmidir. 500 ml
2. İNSPİRASYON REZERVİ: Normal soluk hacminin üzerine alınabilen fazladan soluk hacmidir. 3000 ml.
3. EKSPİRASYON REZERVİ: Normal bir soluk vermeden sonra zorlu bir ekspirasyonla fazladan çıkarılabilen hava hacmidir. 1100 ml.
4. REZİDÜEL (tortu) HACİM: Zorlu bir
ekspirasyondan sonra akciğerlerde kalan hava
hacmidir.1200 ml
Akciğer Kapasiteleri:
1. İnspirasyon kapasitesi: Soluk hacmi ile inspirasyon rezervinin toplamıdır. 3500 ml
2. Fonksiyonel rezidüel kapasite: Ekspirasyon rezervi ile rezidüel hacmin toplamıdır. 2300 ml.
3.Vital Kapasite: İnspirasyon rezervi, soluk hacmi ve ekspirasyon rezervlerinin toplamıdır.
4500 ml.
4. Total Akciğer Kapasitesi: Vital kapasite ile rezidüel hacmin toplamıdır. 5800 ml.
Sınav sorusu
Statik volümler
Tidal volüm ( V
T): Sakin solunum sırasında akciğerlere giren veya çıkan hava hacmidir.
Ortalama 500 ml.dir.
TİDAL VOLÜM
İnspiratuvar yedek volüm (IRV):
Sakin solunum sırasında inspirasyon tamamlandıktan sonra derin inspirasyonla alınan hava volümüdür.
TİDAL VOLÜM İNSPİRASYON
YEDEK
VOLÜM
Ekspiratuvar yedek volüm (ERV)
Sakin solunum sırasında ekspiryum tamamlandıktan sonra tam bir ekspirasyonla atılan maksimum hava volümüdür.
EKSPİRASYON YEDEK VOLÜM TİDAL VOLÜM
İNSPİRASYON YEDEK
VOLÜM
Rezidüel volüm (RV)
Maksimum bir ekspirasyondan sonra akciğerlerde kalan hava volümüdür.
EKSPİRASYON YEDEK VOLÜM
TİDAL VOLÜM İNSPİRASYON
YEDEK
VOLÜM
REZİDÜE L VOLÜM
Total akciğer kapasitesi
Maksimal inspirasyondan sonra akciğerlerde bulunan hava miktarıdır.
Tüm volümlerin toplamından oluşur (RV+ERV+VT+IRV)
EKSPİRASYON YEDEK VOLÜM
TİDAL VOLÜM İNSPİRASYON
YEDEK
VOLÜM
REZİDÜEL VOLÜM
TOTAL AKCİĞER KAPASİTESİ
İnspiratuvar kapasite
Sakin solunum sırasında ekspiryum tamamlandıktan sonra maksimum inspirasyonla alınan hava hacmidir.
VT ile IRV’ün toplamından oluşur.
EKSPİRASYON YEDEK VOLÜM
TİDAL VOLÜM
İNSPİRASYON YEDEK
VOLÜM
REZİDÜEL VOLÜM TOTAL
AKCİĞER KAPASİTESİ
İNSPİRASYON KAPASİTESİ
Vital kapasite (VC)
Maksimum bir inspirasyondan sonra tam bir ekspirasyonla çıkartılan (ekspiratuvar VC), maksimal ekspirasyondan sonra tam bir inspirasyon ile akciğerlere alınan (inspiratuvar VC) hava volümüdür. (VT+ IRV + ERV)
EKSPİRASYON YEDEK VOLÜM
TİDAL VOLÜM
İNSPİRASYON YEDEK
VOLÜM
REZİDÜEL VOLÜM
VİTAL KAPASİTE
TOTAL AKCİĞER KAPASİTESİ İNSPİRASYON
KAPASİTESİ
Fonksiyonel rezidüel kapasite (FRC)
Normal bir ekspirasyonun sonunda akciğerlerde bulunan hava volümüdür (RV + ERV)
FRC= ekspiryum sonu akciğer volümüne (EELV)
EKSPİRASYON YEDEK VOLÜM
TİDAL VOLÜM
İNSPİRASYON YEDEK
VOLÜM
REZİDÜEL VOLÜM
FONKSİYONEL REZİDÜEL
KAPASİTE
VİTAL KAPASİTE
TOTAL AKCİĞER KAPASİTESİ İNSPİRASYON
KAPASİTESİ
Su Altı (Dalış) Fizyolojisi
Suya dalan bir kimse hem suyun hem de su üzerinde kalan atmosfer basıncının
baskısı altında kalmaktadır.
Su yüzeyinde basınç 1 atmosferdir.
Derinlere inildikçe her 10m de 1 atmosfer basınç artışı olur.
Diğer bir değişle yaklaşık 30m derinlikte
4 atmosferlik bir basınç vardır.
Boyle yasasına göre Basınçla hacim arasında ters bir orantı mevcuttur ,basınç iki kat arttığında hacim yarıya düşmektedir.
Örneğin yüzeyde 6 litrelik akciğer total kapasitesine sahip bir şahsın akciğer kapasitesi 10m de (2 atmosfer basınçta) 3 litreye , 20m ise (3 atmosfer basınçta) 2 litreye
düşmektedir(serbest dalışta).
30m den daha derinlere inmek tehlikelidir. Çünkü kemik yapılar özellikle göğüs kafesi dış su basıncına direnç gösterirken içteki hava basıncı aynı kalacak , kan
basıncının artması nedeniyle kan, damar dışına sızacak , akciğerde ödem ve kanamaya yol açabilecektir.
Boyle Yasası
Sınav sorusu
Derinlere inildikçe solunum kaslarının gücü su basıncını aşmaya yetmediğinden solunan
havanın basınçlı olması gerekir.
Bu nedenle yeteri kadar uzun bir boru yada snorkel aracılığıyla suyun altında kalıp nefes alıp verebilmek olası değildir.
Bu amaçla SCUBA (self- ontained underwater breathing apparatus) adı verilen tüp sistemleri geliştirilmiştir. SCUBA sisteminde dipteki su basıncını yenebilecek güçte basınçlı hava gerektirmektedir.
Örneğin 20m derinlikte 3 atmosferlik bir basınçlı (3 x 760 = 2280mmHg) hava gerekir.
Su Altı (Dalış) Fizyolojisi
Dekompresyon (vurgun)
Derinliklere inerken veya çıkarken belli prensiplere
uyulması gerekmektedir, aksi takdirde hava embolisi , akciğerleri kollobs olması , dekompresyon (vurgun) vb..
patolojiler oluşabilmektedir.
Dekompresyon derinliklerde kanda erimiş olarak bulunan nitrojenin kurallara uyulmaksızın ani yüzeye çıkılması
durumlarında hacmin genişlemesi nedeniyle venöz ve arteryel kan damarlarının tıkanması nedeniyle oluşur.
Belirtileri baş ağrısı sersemlik bilinç kaybı , kaslarda uyuşma , felç ve ölümdür.
Tedavi için kişi yeniden aynı derinlik seviyelerine indirilerek uygun basınç koşullarında bekletilerek yavaş yavaş
yüzeye çıkartılır. Yada vurgun yiyen şahıs rekomprasyon (basınç) odasında tutularak hacmi genişleyen nitrojen
kabarcıklarının yeniden erimiş nitrojen duruma geçmesi sağlanır .
Su Altı (Dalış) Fizyolojisi
ŞNORKEL
Snorkel denilen bir boru yardımıyla yüzeydeki havanın solunması yöntemi soluk borusunun uzamasını ,
dolayısıyla ‘ölü boşluk’ hacmini arttırmaktadır. Buda CO2 Birikimine neden olmaktadır. Bu nedenle ara sıra kuvvetli nefes verme (inspirasyonla) ile ölü boşluktaki hava dışarı atılıp oksijenle zengin atmosfer havası
solunmaya çalışılmalıdır. Su soğukluğu derinliklere
inildikçe artar , bu nedenle vücut ısısı düşer , kalbin
atım sayısı düşer , bradikardi oluşur.
Daha koyu bir akciğer için SİGARA
62