• Sonuç bulunamadı

Gedik Yatırım. Uluslararası Piyasalar Araştırma. Tarımsal Emtia İnceleme Raporu. 11 Ocak 2022

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "Gedik Yatırım. Uluslararası Piyasalar Araştırma. Tarımsal Emtia İnceleme Raporu. 11 Ocak 2022"

Copied!
15
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Gedik Yatırım

11 Ocak 2022

Tarımsal Emtia İnceleme Raporu Uluslararası Piyasalar

Araştırma

(2)

1. Giriş

2. Tarımsal Emtialar Genel Değerlendirme

Tarımsal Emtia Genel Görünümü

2022 3 Aylık Ortalama Fiyat Tahminleri

Tarımsal Emtialar için 2022 Beklentileri

La Nina Etkileri 3. Tarımsal Emtialar

Buğday

Soya Fasulyesi

Mısır

Pamuk

İçindekiler

(3)

Başlık Giriş

• Güçlü talep, artan üretim maliyetleri ve tedarik tarafında yaşanan sıkıntılar 2021’de tarımsal emtia fiyatlarını %20 yükseltti. Covid-19’un arz ve talep dengelerini yeniden şekillendirdiği bu süreçte, pandemi kaynaklı arz-talep değişimleri tarımsal emtia fiyatlarını yukarı yönlü baskıladı. Yükselen fiyatlar, panik alımlarını ve stok tutma eğilimini de beraberinde getirdi. Arz-talep değişimlerinin yanı sıra küresel ısınma, dünyada iklim değişikliklerini de meydana getirdi. Ülkelerde yaşanan beklenmedik sıcaklık artışları, yağışlar ve don olayları, tarımsal emtiaların üretimini etkiledi. 2022 yılına dair beklentiler, fiyatların artık pandemi öncesi seviyelere dönmesinin mümkün olmadığını gösteriyor.

• Tarımsal Emtialar İnceleme Raporumuz kapsamında, tarımsal emtiaların genel görünümünü ve 2022 yılı tarımsal emtia beklentilerini yatırımcılarımıza aktarmaya çalışırken buğday, soya fasulyesi, mısır, pamuk, kahve, şeker ve kakao olmak üzere 7 tarımsal emtiayı sizler için inceledik.

Burada yer alan bilgiler Gedik Yatırım tarafından bilgilendirme amacıyla hazırlanmıştır. Yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti;

aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, herhangi bir yatırım aracının alım satım önerisi ya da getiri vaadi olarak yorumlanmamalıdır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir ve sadece burada yer alan bilgilere dayanarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan fiyatlar, veriler ve bilgilerin tam ve doğru olduğu garanti edilemez; içerik, haber verilmeksizin değiştirilebilir. Tüm veriler, Gedik Yatırım tarafından güvenilir olduğuna inanılan kaynaklardan alınmıştır. Bu kaynakların kullanılması nedeni ile ortaya çıkabilecek hatalardan Gedik Yatırım sorumlu değildir. Değerli yatırımcılarımız, takip ettiğiniz hisselere ilişkin analiz ve dealing hizmetlerimiz için bize 24 saat aşağıdaki numaralardan ulaşabilirsiniz.

(4)

Başlık

Tarımsal emtiaların genel görünümüne baktığımızda, özellikle talepteki toparlanmanın da etkisiyle Ağustos sonu Eylül ortası dönemde yaşanan düzeltmenin dışında 2021’in başından beri bir yükseliş eğiliminin varlığından söz edebiliriz. 2021 yılı genelinde, özellikle pamuk için yeni zirvelerin test edildiğini ve soya yağı, hurma yağı gibi yenilenebilir yağların gündemde olduğunu, RM tohumu ve soya fasulyesi gibi yağlı tohumların da 2021’de rekor seviyelere ulaştığını belirtebiliriz. Bir önceki yılın Aralık ayı gösterge kontratlarını incelediğimizde soya fasulyesinin 2021 yılında %43 değer kazandığını belirtebiliriz.

Gıda tedarik zincirinin; artan tüketici enflasyonu, enerji ve iş gücü krizine ilişkin raporlar ve tahmin edilmesi güç hava koşullarının yukarı yönlü baskısı nedeniyle tarım piyasalarının 2022 yılında da desteklenmeye devam etmesi muhtemel gözüküyor. Basit bir denklemle gübre maliyetlerindeki artış çiftçilerin üretim maliyetlerini de artırıyor.

Birleşmiş Milletler Gıda Fiyatları Endeksi son on yılın en yüksek seviyesinde seyrediyor. Rabobank’a göre, tüketicilerin stok yapması, yüksek enerji ve nakliye fiyatları, olumsuz hava koşulları ve güçlü dolar nedeniyle gıda fiyatlarının gelecek yıl rekor seviyelere yakın seyredecek. Rabobank, fiyatların genel değerlendirmesini yaptığı raporunda en çok şeker, kakao ve mısırda yükseliş beklediğini belirtiyor. 2022 yılında mısır ve şekeri destekleyen enerji fiyatları mümkün olabilir. Ayrıca uluslararası piyasalarda yatırım gurusu olarak bilinen Jim Rogers da tarımsal emtia ürünlerine dikkat çekerek şeker veya mısır gibi tarımsal ürünlerin önemli olduğunu vurgularken “Kıyafet giymeyi ve yemek yemeyi bırakmazsak tarım daha iyiye gidecek” diyerek tarımsal emtiaların önemli bir hedge aracı olduğunu belirtiyor.

Tarımsal Emtia Genel Görünümü

(5)

2022 Üç Aylık Ortalama Fiyat Tahminleri

Kaynak: Rabobank Outlook 2022: Hell in the Handbasket

(6)

Başlık

Tarım ürünlerine yönelik 2022 yılı beklentilerinin olumlu olmasında, Omicron varyantına ilişkin gelişmelerin güncel görünümü ve Çin ekonomisindeki gelişmelerin de önemli etkisi olduğu belirtilebilir.

2021 yılının geneline baktığımızda, ülkeler artık pandemi ile mücadele konusunda daha deneyimli ve aşı çalışmaları da günden güne artıyor. Bu nedenle, özellikle bulaş oranındaki artışa rağmen, iyileşmenin Delta varyantına göre daha hızlı olduğu Omicron varyantının küresel büyümeyi önemli ölçüde bozması beklenmiyor. Öte yandan Çin’deki gelişmeler de özellikle tarımsal emtialara ilişkin önemli etkisi nedeniyle yakından takip ediliyor. Çin'in ekonomik büyümesi 2021 yılı için %5’e geriledi ve politika yapıcıları, dizginsiz büyümeden daha dengeli, esnek bir ekonomi yaratmaya odaklandı. Çin, 2022 yılında da tarım piyasalarının temel itici gücü olmaya devam edecek gibi gözüküyor, ülkenin dev tahıl ithalatının devam etmesi ve küresel arz üzerinde baskı oluşturmaya devam etmesi bekleniyor.

Yatırımcılar nezdinde tarımsal emtiayı dikkat çekici kılan bir diğer konu ise “enflasyona karşı korunmak”

noktasında anlamlı hale gelmektedir. Enflasyonla birlikte yükselen emtia fiyatları yatırımcılar tarafından

“eğer onları yenemezsen, onlara katıl” stratejisi kapsamında emtiaya yatırım ile sonuçlanıyor. ABD enflasyonu ile en çok korelasyonda olan emtianın enerji vadeli işlemleri olduğunu belirtmekle birlikte uzun vadede tarım, hayvancılık ve endüstriyel metallerin tümünün pozitif ilişkide olduğunu belirtebiliriz. JP Morgan analistleri Bloomberg Emtia Endeksi’nin aylık ve yıllık getirilerinin ABD Tüketici Fiyat Endeksi ile

%76’lık bir korelasyona sahip olduğunu belirtiyor.

Tarımsal Emtialar İçin 2022 Beklentileri

Kaynak: Doug Chayka’nın çizimi

(7)

La Nina Etkileri

2021, küresel iklim için La Nina yılı olarak tarihe geçti. Kuzey yarımkürede okyanus sularının ısınması veya mevsim normallerinin üzerinde soğuması iklim değişikliklerine sebep oldu. Bu durum La Nina iklim olayı olarak adlandırılıyor. La Nina iklim olayının görüldüğü yıllarda kuraklıkların yaşandığı gözlemlenebilir. Azalan yağmurlar nedeniyle de tarımsal üretim zarar görüyor.

La Nina; ABD, Brezilya, Arjantin ve Rusya'da kuraklığın en büyük sebebi olarak gösteriliyor. Bloomberg verilerine göre son 1 yıl içinde La Nina buğday fiyatlarını %20, mısır fiyatlarını %22, kahveyi %76, şeker fiyatlarını %22 yükseltti. 2021 La Nina iklim olayı Güney Amerika’da son yüzyıl içinde karşılaşılan en ciddi kuraklığın nedeni olarak gösterilebilir. Yaşanan kuraklıklar vadeli işlemlerde birçok ürünün fiyatının yükselmesine yol açtı. Ürün fiyatlarının rekor seviyede yükselmesi fiyatlar için risk teşkil ederken tarımsal emtia fiyatlarında da yükseliş ivmesi devam ediyor. Analistler, 2022’de de La Nina etkilerinin devam etmesini bekliyor.

Tarımsal emtialar, küresel ekonominin önemli bir sektörünü oluşturuyor. Bunun nedeni ise tarımsal emtiaların

küresel gıda üretiminin ve tüketiminin önemli bir faktörü olması. Bu nedenle tarım emtiaları yatırımcılara

portföylerini dengelemek için avantaj sağlayabilir. Tarımsal emtia fiyatlarında, kısa vadede büyük dalgalanmalar

gözlense de uzun vadede talebin mevsim etkisinden arındırılmasıyla yükseliş eğilimi belirtilebilir. Emtia yatırımı

yapmanın bir başka avantajı da bu varlık sınıfının enflasyon ya da deflasyon risklerine karşı koruma sağlama

özelliği bulundurması olarak nitelendirilebilir.

(8)

Başlık

Buğday: « Daha Yüksek Arz, Daha Fazla Tüketim ve Artan Ticaret Üçgeni»

2021-2022 dönemi için küresel buğday görünümü, daha yüksek arz, daha fazla tüketim ve artan ticaret üçgeninden oluşuyor. ABD Tarım Bakanlığı tahminlerine göre, Rusya'nın 2021-2022 pazarlama yılında, buğday üretiminin 75,5 milyon ton, ihracatın ise 36 milyon ton olmasını bekliyor. Bu da ülkenin üretiminde %12, sınır ötesi satışlarında ise %6’lık bir kayba denk geliyor.

Batı Avrupa'da hasattan önce yağışlı ve soğuk hava, hasatta gecikmelere ve buğday kalitesinde düşüşe yol açtı. Avustralya’da da La Nina etkisiyle artan yağışlar, buğday kuşağında kaliteyi önemli ölçüde azalttı. Avrupa ile Avustralya'da kalitenin düşmesi ve Arjantin'de enflasyonla mücadele amacıyla ihracata sınırlama getirilmesi, Rusya'ya avantaj sağlayabilir.

Genel olarak ülkelerin durumuna bakıldığında, üretim seviyeleri geçen yılın önemli ölçüde altında kalmaya devam ediyor. 2021-2022 döneminde küresel buğday üretiminde yaklaşık 4 milyon tonluk küçük bir artış yaşanması bekleniyor. Arzın bu denli az oranda artması talepteki 19 milyon tonluk artışın gölgesinde kalıyor ve 11,5 milyon ton ile 2012-2013 döneminden sonraki en büyük arz açığına işaret ediyor.

2022-2023 dönemi ise, iki yıllık arz açığından sonra küresel bilançoda pozitife dönüş sinyali gözlemleniyor. Yüksek fiyatlara rağmen, üretimin sadece marjinal bir şekilde artması bekleniyor ve bu fazlalığın ortaya çıkmasının sebebi, yemlik buğday talebindeki düşüş olacak. La Nina, ABD'de kışlık buğday gelişimini etkileyerek ve mevcut kuruluğu şiddetlendirerek daha fazla kuruluğa neden olabilir. Yüksek buğday fiyatları ile Rusya, mevcut ihracat vergilerinin üzerine ihracat kotaları getirebilir. Ayrıca Arjantin, yerel gıda fiyatları enflasyonunu kontrol altına almak amacıyla ihracat vergilerini artırabilir.

(9)

Başlık

Soya Fasulyesi: « La Nina Etkisiyle 14,25 $ Seviyelerini Görülebilir!»

Dünyanın en önemli bitkisel protein ve yağ kaynakları arasında yer alan soya fasulyesinin kullanımı, hayvansal gıda endüstrisinden insan tüketimine ve kadar gıda dışı ürünlere kadar uzanıyor. Soya fasulyesi, La Nina’nın getirdiği sıcak hava dalgasının Güney Amerika’da etkili olması ile 2021 yılını yükselerek tamamladı. Aralık 2020 kapanış fiyatları ile Aralık 2021 fiyatları karşılaştırıldığında, soya fasulyesi gösterge kontratları yaklaşık %43 değer kazandı.

Genel olarak değerlendirdiğimizde, dünyanın en büyük soya üreticilerinden Arjantin ve Brezilya’da La Nina hava olayının etkisiyle hissedilen sıcak hava dalgası fiyatları daha da yükseltti ancak 2021 yılında soya fiyatlarında yaşanan artışın 2022 yılında tekrarlanması beklenmiyor. Fiyatların, 2022’de kile başına 12,50 $ ile 13,00 $ arasında seyretmesi bekleniyor. Üretimin La Nina etkisiyle baskılanması halinde soya fasulyesi için 14,25 $ seviyelerini görülebilir.

Öte yandan, Westchester'ın başkanı ve CEO'su Martin Davies, 2014'ten 2021'e kadar ABD'deki vejetaryenlerin sayısının %500 arttığını ve bakliyat, soya fasulyesi ve fındık ve avokado gibi alternatif protein kaynaklarına olan talebi artırdığını söylüyor. . Kaliforniya, Oregon ve Washington gibi eyaletlerdeki düşük karbonlu yakıt standartları, biyoyakıtlarda kullanılan soya fasulyesi ve şeker kamışı için daha fazla talebe neden olacak, diye ekliyor.

Dünya soya üretimine baktığımızda Brezilya, ABD ve ve Arjantin’in başı çektiğini belirtebiliriz. Küresel soya ithalatında ilk sırada yer alan ülkeler ise Çin, Meksika ve Arjantin’dir. Çin’in ithalatta payı neredeyse %60.

(10)

Başlık

Mısır: «Mısır 5 $/kile Seviyesi Üzerinde Sağlam Dayanak oluşturabilir!»

CBOT Mısır fiyatları, iki yıl boyunca korunabilecek seviye olan 5,5 $/kile (yıldan yıla %45 artış) aralığına yerleşmeden önce, Nisan 2020'den Mayıs 2021'e kadar %75'lik bir artış gösterdi. Bu süreçte mısırın yükselişi esnek olmayan kaynaklar için önlenemez bir talep tarafından desteklendi. Analistlere göre önümüzdeki yıllarda küresel ihracatçı stokları yaklaşık %33 geri çekilecek ve mısır 5 $/kile seviyesi üzerinde sağlam dayanak oluşturacak.

2022 ve 2023 yıllarının çiftçilere yükselen fiyatlara yanıt verme fırsatı sunacağı; ancak gübre, tohum, makine, işçilik ve kira gibi kar marjlarını kısıtlayan enflasyonun genişlemeyi, verimi ve çiftçilerin satış coşkusunu engelleyeceği öngörülüyor. Artan girdi maliyetleri ve yoğun mahsul rekabeti, mısır çiftçilerinin artan talebi karşılama yeteneğini sınırlaması bekleniyor.

Kullanılacak küresel mısır stokları, 2023'e kadar son dokuz yılın en düşük seviyesi olan

%25’in altında seyrediyor ve buna bağlı olarak artan fiyat riski tüketiciler için bir zorluk olmaya devam edecek.

Rabobank analistleri, hasatlar uzun süredir bastırılan küresel talebi karşılamak için tamamen çekildiğinden, 2022'de 5,90 $/kile civarında konsolidasyon öngördükleri bildirdi. Raporda

“CBOT mısırın geçen ayki ticari net konumu, on yılın mevsimsel en düşük seviyesine ulaştı;

açıkta kalan alıcılar ve aşırı satım yapan çiftçiler, fiyat kırılmalarını zorlaştıracak. Çin'in mısır ithalatı önceliği, yerel üretim kısıtlamaları ve daha düşük buğday kullanımı küresel arzlara sürekli bağımlılığı gerektireceğinden, gelecek yıl sadece biraz gevşeyecek.” İfadeleri yer aldı.

(11)

Başlık

Pamuk: «Tekstile Artan Talep, Pamuk Fiyatlarını Artırmaya Devam Edebilir!»

Pamuk, özellikle tekstil endüstrisinin hammaddesi olması nedeniyle dünyanın en önemli tarımsal emtialarından biridir. Tekstil endüstrisinde kullanılan tüm elyafın yaklaşık %31'i pamuktan üretilmektedir ve dünya genelinde toplam ekilebilir arazilerin %2,5'inden fazlası pamuk tarlasıdır. Ancak küresel ekonomi için bu denli önemli olmasına rağmen son araştırmalar pamuğun geleceğinin giderek artan bir belirsizlikle karşı karşıya olduğunu gösteriyor. Karbon emisyonları ve buna bağlı olarak küresel ısınma artmaya devam ederse, dünyada pamuk üretimi yapılan bölgelerinin yarısının 2040 yılına kadar ciddi iklim riskleriyle karşı karşıya kalacağı uyarısı yapılıyor. Karbon emisyonları yüksek kalmaya devam ederse, pamuk üreticileri yüksek sıcaklıklara su seviyelerinde değişiklikler ve aşırı hava olaylarıyla mücadele etmek zorunda kalacak.

Küreselde yaşanan ekonomik toparlanma ve pandemi sonrası çevrimiçi alışverişte yaşanan artışla birlikte tekstile artan talep, pamuk fiyatlarını artırmaya devam edebilir. Bunun yanı sıra, polyester fiyatları ham petrol fiyatlarının hareketine göre fiyatlandığı için petrol fiyatları ile pamuk fiyatları arasında bir korelasyon olduğu söylenebilir. Dolayısıyla, güncelde yükselen ham petrol fiyatları yükselmeye devam ederse, pamuk fiyatlarındaki artış da devam edebilir.

Küresel pamuk üretimi, önemli ölçüde Pakistan’da ve daha küçük bir ölçüde ise Benin, Türkiye ve Özbekistan'da düşüş yaşadı. ABD üretimi ise marjinal olarak 18,3 milyona yükseldi. Hem yerel hem de uluslararası fiyatlardaki fahiş fiyat artışları, ihracat birim değerlerinin önemli ölçüde yükselmesine ve 2022'de ABD pamuk ihracat satışlarında 500 milyon dolarlık bir artışa yol açıyor.

(12)

Başlık

Kahve: « Brezilya’da Kuraklık Endişeleri Kahve Fiyatlarını Yukarı Yönlü Etkiledi!»

Ekonomilerdeki kısıtlamaların kaldırılacağı umutları ile artan talep beklentileri 2021 yılında kahve fiyatlarını olumlu etkiledi. Kahve zincirleri ve turizm sektörünün açılması da kahve talebine olumlu yansıdı. Dünyanın en büyük kahve üreticisi olan Brezilya'da kuraklık endişeleri kahve fiyatlarını yukarı yönlü etkiledi. Ülkede düşük yağışlar, arz sıkıntılarına ve kahve ihracatında gecikmelere neden oldu.

2020-2021 döneminde 13 milyon çuval fazla veren küresel kahve piyasasında 2021-2022 sezonunda 5.2 milyon çuval açık oluştu. Yani verilen açık, verilen fazladan daha ılımlı oldu. Bu yıl yaşanan fiyat artışlarının üretim sıkıntısından ziyade konteyner sıkışıklığına karşı tedbir olarak panik alımlarının bir sonucu olduğunu düşünüyoruz. Brezilya’nın üretimi 2023-2034 dönemine kadar baskı altında kalabilir fakat artan fiyatlardan faydalanmak isteyen Kolombiya gibi ülkelerin üretimindeki artış temel senaryomuza göre fiyatları 2022 sonunda pound başına 1.66 $’da tutacak. Ancak yüksek gübre maliyetleri ve La Nina’nın üretimi baltaladığı senaryoda fiyatlar 2022 ortasında 2.50 $ civarında öngörülüyor.

2021-2022 hasadının son aşamalarında üç şiddetli don olayı yaşandı. Bu durum, Minas Gerais, Sao Paulo ve Parana'daki bazı Arabica yetiştirme alanlarını etkiledi. Ön tahminler, Arabica kahve alanının %8 ila 10'unun hava olaylarından etkilendiğini gösteriyor. Bununla birlikte, hasar kahve bitkisinin fasulyelerini değil, çoğunlukla yaprak ve dalları etkiledi. Ayrıca, mevsimsel felaketin gelmesinden önce hasat tamamlanmıştı. Bu nedenle, Brezilya'nın 2021- 2022 üretim oranı, Haziran 2021'deki ilk tahminlere göre değişmedi ve hala üretimin 56,3 milyon tona düşmesi bekleniyor.

(13)

Başlık

Şeker : «2022 Yılı ile Spot ABD Şeker Vadeli İşlem Sözleşmesi %3,7 Düştü!»

ICE Vadeli İşlemlerinde ham şeker için spot sözleşme geçen yıl %22 arttı ve 2020'de Covid- 19 salgınının küresel pazara tatlandırıcının üretimini ve arzını kesintiye uğratmasının hemen ardından başlayan ralliyi sürdürdü. Ancak 2022 başladığından beri, spot ABD şeker vadeli işlem sözleşmesi %3,7 düştü.

Analistler, şekerdeki son zayıflığın bir kısmının, bu sefer Omicron varyantından ortaya çıkan pandemi koşullarının Avrupa'da talep düşüşüne neden olması ile oluştuğunu ve enfeksiyon endişeleri nedeniyle yeni karantinaların da 2022’de de izlenebileceğini söyledi. Covid önlemleri gereği mağaza ve restoranların kapanması şeker fiyatlarında talep düşüşüne sebep olacaktır. Analistler yeni varyantın etkilerinin hafif olduğunu ve bu nedenle daha az endişeli olduklarını da ekliyorlar. Fikirler, malzemelerin Hindistan ve Tayland’dan alınabildiği, fakat bunları piyasaya sürmek için daha güçlü bir fiyat gerektiği yönünde.

Hindistan'ın 2022 ve sonrasında büyük miktarlarda şeker kamışı üretmeye devam etmesi öngörülüyor. Potansiyel bir La Niña olayının Hindistan'da artan yağışla sonuçlanması da muhtemel olarak değerlendiriliyor. Ancak, yüksek gübre fiyatları ve diğer ürünlerle rekabetin büyümeyi sınırlayacağı düşünülüyor. Ayrıca, bu yıl ve önümüzdeki yıl Tayland mahsulünde iyileşme bekleniyor.

(14)

Başlık

Kakao: «Kakao Talebi, Çekirdek Kullanımının Artması ile 4,9 milyon Ton Artabilir!»

Kakao vadeli işlemleri, Ocak ayının başında ton başına 2400$'a yakın bir düşüşle, Ekim'de bir yıllık zirvesi olan 2755$'ın çok altında işlem görmeye devam etti. Küresel üretim fazlası ve geçici düşüş beklentileri arasında kakao, geçen yıla göre %2,6'lık bir kayıp yaşadı. Uluslararası Kakao Örgütü (ICCO) son raporunda, kakao talebinin 2021/2022 hasat sezonunda çekirdek kullanımının artması nedeniyle 4,9 milyon ton artacağını, buna karşın üretimin daha hızlı artacağını öngördü.

Öte yandan, kakaonun Omicron haber akışıyla da korelasyonu olduğunu belirtebiliriz. Bu durum, varyantın Güney Afrika’da ortaya çıktığı 24 Kasım tarihinden, sağlık uzmanlarının virüsün getirdiği risklerin ilk düşünülen kadar ciddi olmayabileceğini söylediği tarihe kadar geçen son dört seansa açık bir şekilde yansıdı. Kakaonun, COVID varyantını bu kadar yakından takip etmesi; çikolata, dondurma, unlu mamüller ve kakao tozunun ana bileşeni olmasından kaynaklanıyor. Bu ürünler, ekonominin iyi olduğu dönemlerde yüksek talep gören, işlerin pek iyi gitmediği zamanlarda ise zayıf bir tüketici iştahı gören lüks ve keyfi ürünlerdir. Kakao, ilk küresel COVID-19 salgınının çıkış yaptığı Mart 2020'de neredeyse %20 düşmüştü. Ancak küresel ekonominin salgından kaydettiği toparlanma sayesinde geçtiğimiz yılın sonuna kadar %2,5'lik bir kazanç elde etmeyi başardı.

Kakao piyasasında, azalan üretime karşın artan talep var. Fiyatlarda gelecek 12 ayda fiyatlar yukarı yönlü hareket edebilir. Kakao fiyatları genel olarak değerlendirildiğinde, 2021/22’de küresel kakao piyasasında 128 bin ton açık bekleniyor. 2022/23’de ise talep tarafında nakliye sorunlarının hafiflemesiyle %2.3 artış görülebilir.

(15)

Ali Kerim Akkoyunlu

Gedik Yatırım Araştırma Direktörü aakkoyunlu@gedik.com

T: +90 216 453 0000 / 2821 Berna Önsel

Uluslararası Piyasalar Araştırma berna.onsel@gedik.com

T: +90 216 453 0000 / 1431

İdil Su Kesken

Uluslararası Piyasalar Araştırma idil.kesken@gedik.com

Çağla Meryem Değer

Uluslararası Piyasalar Araştırma cagla.deger@gedik.com

T: +90 216 453 0000 / 1488

Zülal Metin Hacıpaşaoğlu

Uluslararası Piyasalar Araştırma zulal.metin@gedik.com

Gedik Yatırım Uluslararası Piyasalar 24 saat yanınızda! Haftanın 5 günü emir girişi, teknik destek ve diğer tüm sorularınız için bize 0216 453 00 88 numaralı telefondan ulaşabilirsiniz.

Gedik Yatırım

Uluslararası Piyasalar Araştırma

Referanslar

Benzer Belgeler

Faravelli ve Incerpi (1985) tarafýndan Ýtalya'da Floransa bölgesinde DSM-III taný ölçütleri kul- lanýlarak 639 kiþi üzerinde yapýlan araþtýrmada major depresyonun bir

Zararlı böcek populasyonlarını insan ve çevre sağlığını ön plan alarak , çeşitli yöntemlerle ekonomik zarar düzeyi

Modern biyoteknolojinin sağlıkla ilgili (kırmızı biyoteknoloji), tarımla ilgili (yeşil biyoteknoloji), endüstriyle ilgili (beyaz biyoteknoloji) ve deniz ürünleriyle ilgili (mavi

uğraş ve geçim alanının tarım olduğunu belirmiş, kalan kısım ise tarımın yanında başka işlerle uğraştıklarını ifade etmişlerdir.. ABD’de 2.2 milyon

Yerküre hareketlerinin ve güneş enerjisinin birlikte mevsimlik bazda nasıl sıcaklık dalgalanmaları meydana getirdiği incelenerek başlanılacak ve sonrasında günlük

Therefore, this study also seeks to provide answers to the questions of who are the livestock farmers insured by the Nigerian Agricultural Insurance Corporation, How

Tarım Ekonomisi ile ilgili derneklerin (IAMA, EAAE, IAAE, AES, IFMA, AAAE, AEASA, AERA, AAEA, AARES, CAES, CEEP, ENARPRI, FDRS, IATRC,) ve üniversitelerin

12 Benzer görüşler de Brezilyalı eğitimci Paulo Freire (1980) tarafından da dile getirilmiştir.. Şimdilerde bulunduğumuz küreselleşme sürecinde insanlık, insan öğesi