• Sonuç bulunamadı

kullanılması ve böylelikle hem doğal kaynak kullanımının azalmasını, hem de bertaraf maliyetlerinin düşürülmesini sağlar.

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "kullanılması ve böylelikle hem doğal kaynak kullanımının azalmasını, hem de bertaraf maliyetlerinin düşürülmesini sağlar."

Copied!
48
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Bu doküman, İstanbul Kalkınma Ajansı’nın desteklediği KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJELERİ KAPSAMINDA OLUŞAN İNŞAAT VE YIKINTI ATIKLARININ HAZIR BETON SEKTÖRÜNDE YENİDEN KULLANIM POTANSİYELİNİN ARAŞTIRILMASI AR-GE PROJESİ kapsamında hazırlanmıştır. İçerik ile ilgili tek sorumluluk Türkiye Hazır Beton Üreticileri Birliği Derneği (THBB) ‘ne ait olup İSTKA veya Kalkınma Bakanlığı’nın görüşlerini yansıtmamaktadır.

Sayfa 1

KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJELERİ KAPSAMINDA OLUŞAN İNŞAAT VE YIKINTI ATIKLARININ HAZIR BETON SEKTÖRÜNDE YENİDEN KULLANIM POTANSİYELİNİN ARAŞTIRILMASI AR-GE PROJESİ

GİRİŞ

İş bu kılavuz, İstanbul Kalkınma Ajansı (İSTKA) tarafından desteklenen “Kentsel Dönüşüm Projeleri Kapsamında Oluşan İnşaat ve Yıkıntı Atıklarının Hazır Beton Sektöründe Yeniden Kullanım Potansiyelinin Araştırılması Ar-Ge Projesi” kapsamında hazırlanmıştır.

İstanbul Kalkınma Ajansı (İSTKA), TR10 Bölgesi’nin (İstanbul) bölgesel gelişimini hızlandırmak ve kalkınmada sürdürülebilirliği sağlamak üzere Kalkınma Bakanlığı’nın koordinasyonunda kurulmuş olan kamu tüzel kişiliğine haiz bir kuruluştur. Bu kapsamda İSTKA tarafından yürütülen 2012 Doğrudan Faaliyet Desteği Programı kapsamında yapmış olduğumuz başvuru olumlu olarak değerlendirilmiş ve desteklenmeye hak kazanmıştır.

Proje kapsamında, özellikle kentsel dönüşüm projeleri kapsamında oluşan yıkıntı atıklarının hazır beton üretiminde hammadde olarak kullanılması konusu araştırılmıştır. Bu amaçla farklı karakterdeki yıkıntı atıklarından numuneler alınmış, beton hammaddesi içerisinde farklı yüzdelerde kullanılarak beton kalitesi analiz edilmiş ve böylelikle bu atıkların yeniden kullanılması potansiyeli ortaya konulmuştur.

Proje kapsamında yapılan araştırmalar ve deneysel çalışmalara ilişkin bilgileri içeren bu kılavuz, inşaat ve yıkıntı atıklarının hazır beton hammaddesine katkı olarak kullanılabilmesi yönünde hazır beton üreticileri için rehber bir doküman niteliğindedir.

(2)

Bu doküman, İstanbul Kalkınma Ajansı’nın desteklediği KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJELERİ KAPSAMINDA OLUŞAN İNŞAAT VE YIKINTI ATIKLARININ HAZIR BETON SEKTÖRÜNDE YENİDEN KULLANIM POTANSİYELİNİN ARAŞTIRILMASI AR-GE PROJESİ kapsamında hazırlanmıştır. İçerik ile ilgili tek sorumluluk Türkiye Hazır Beton Üreticileri Birliği Derneği (THBB) ‘ne ait olup İSTKA veya Kalkınma Bakanlığı’nın görüşlerini yansıtmamaktadır.

Sayfa 2

1. AMAÇ

Projemizin genel amacı özellikle İstanbul’da çevresel sürdürülebilirliğin artırılmasının ve doğal kaynakların korunmasının sağlanmasıdır. Projemiz özellikle gündemde olan ve 2012 itibari ile uygulanmaya başlanan kentsel dönüşüm projeleri kapsamındadır. Binalarının yıkılması sonucu ortaya çıkacak inşaat yıkıntı atıklarının hazır beton üretiminde hammadde olarak yeniden kullanımı potansiyelinin ortaya çıkarılarak yeniden kullanımının teşvik edilmesidir.

2. PROJENİN GEREKÇESİ

İnşaat ve yıkıntı atıkları önemli bir atık kaynağı olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu atıkların bertarafı belirlenen depo alanlarına gömülmek sureti ile yapılmaktadır. Gömülerek yapılan bertarafta sürekli depolama alanı ihtiyacı olmakta, diğer taraftan gömülen atık malzemeler yok olmayarak çevresel kirlilik yaratmaktadır.

Diğer taraftan, sürekli yapılaşma nedeni ile hazır beton ihtiyacı artmaktadır. Buna karşılık olarak yeni yapılar için sadece İstanbul’da yılda 25 milyon m3 beton kullanılmaktadır. Hazır beton üretimi için doğal kaynak tüketimi sürekli olarak devam etmekte, bu kaynaklar da her türlü doğal kaynak gibi tükenme tehlikesi ile karşı karşıya olup sürdürülebilir kalkınmanın elde edilmesi için alternatif yöntemlerin geliştirilmesi gerekmektedir.

Bunun yanında gündemde olan kentsel dönüşüm projeleri ile inşaat ve yıkıntı atıklarının 2013 yılında çok daha fazla oluşması öngörülmektedir. Bu nedenle mevcutta önemli bir çevresel sorun olan bu durumun 2013 ve takip eden yıllarda daha da artarak karşımıza çıkacağı açıkça görülmektedir.

Oysaki, yıkıntı atıkları içinde bulunan beton atıklarının hazır beton imalatında girdi olarak kullanılması ve böylelikle hem doğal kaynak kullanımının azalmasını, hem de bertaraf maliyetlerinin düşürülmesini sağlar.

İstanbul’da alınan deprem önlemleri kapsamında kentsel dönüşüm uygulamaları hız kazanacaktır.

Kentsel dönüşüm atıklarının doğrudan bertaraf sahasına gönderilmesi, hem doğal kaynak kullanımını artıracak hem de çevresel sürdürülebilirliği engelleyecektir.

Diğer taraftan günümüzde birçok önemli kurum tarafından tercih edilen Yeşil Bina Sertifikasyonu (LEED vb.) uygulamalarında binalarda geri dönüştürülmüş ürün kullanımı tercih edilmektedir. Bu açıdan da bakıldığında proje uygulamasının farklı alanlarda katkı sağladığı görülmektedir.

(3)

Bu doküman, İstanbul Kalkınma Ajansı’nın desteklediği KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJELERİ KAPSAMINDA OLUŞAN İNŞAAT VE YIKINTI ATIKLARININ HAZIR BETON SEKTÖRÜNDE YENİDEN KULLANIM POTANSİYELİNİN ARAŞTIRILMASI AR-GE PROJESİ kapsamında hazırlanmıştır. İçerik ile ilgili tek sorumluluk Türkiye Hazır Beton Üreticileri Birliği Derneği (THBB) ‘ne ait olup İSTKA veya Kalkınma Bakanlığı’nın görüşlerini yansıtmamaktadır.

Sayfa 3

3. FAALİYETLERİMİZ

İstanbul Kalkınma Ajansı tarafından desteklenen “Kentsel Dönüşüm Projeleri Kapsamında Oluşan İnşaat ve Yıkıntı Atıklarının Hazır Beton Sektöründe Yeniden Kullanım Potansiyelinin Araştırılması Ar-Ge Projesi” kapsamında birliğimiz aşağıdaki faaliyetleri yerine getirmiştir :

3.1. Proje Ekibi Oluşturulması

Saha çalışmaları ve raporlama işlemlerini yapmak üzere proje ekibi oluşturulmuştur. Proje ekibimizde;

 Proje Koordinatörü: Projede yürütülecek saha çalışmalarını ve sonrasındaki raporlama faaliyetleri dahil olmak üzere tüm proje faaliyetlerini kontrol ve koordine edecek personeldir.

 Saha Çalışmaları ve Raporlama Ekibi: Proje konusunda sahalarda yapılacak çalışmalarda incelemelerde bulunmak ve raporlamaları yapmak üzere oluşturulan teknik ekiptir. Saha çalışmaları ve raporlama ekibinde 1 inşaat mühendisi, 1 kimya mühendisi ve 1 çevre mühendisi görevlendirilmiştir.

3.2. Saha İncelemeleri, Veri ve Numune Toplama

Türkiye Hazır Beton Birliği, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, İstanbul İl Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü ve İSTAÇ A.Ş. firmaları ile görüşmeler ve saha incelemeleri yapılmıştır.

Ayrıca dönüşümün yoğun olarak planlandığı bölgelerden numuneler alınmıştır. Bu amaçla, proje için İstanbul’da 4 farklı bölgeden inşaat yıkıntı atıkları alınmıştır. Bunlar;

 Sarıgazi Askeri Lojmanları’nın yıkıntı atıkları,

 Kartal Yunus Çimento Fabrikası’nın yıkıntı atıkları

 Farklı zamanlarda İSTAÇ Ömerli atık sahalarından temin edilen yıkıntı atıklarıdır.

(4)

Bu doküman, İstanbul Kalkınma Ajansı’nın desteklediği KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJELERİ KAPSAMINDA OLUŞAN İNŞAAT VE YIKINTI ATIKLARININ HAZIR BETON SEKTÖRÜNDE YENİDEN KULLANIM POTANSİYELİNİN ARAŞTIRILMASI AR-GE PROJESİ kapsamında hazırlanmıştır. İçerik ile ilgili tek sorumluluk Türkiye Hazır Beton Üreticileri Birliği Derneği (THBB) ‘ne ait olup İSTKA veya Kalkınma Bakanlığı’nın görüşlerini yansıtmamaktadır.

Sayfa 4

Şekil 1. İSTAÇ Tesisleri

Şekil 2. Sarıgazi Askeri Lojmanları

(5)

Bu doküman, İstanbul Kalkınma Ajansı’nın desteklediği KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJELERİ KAPSAMINDA OLUŞAN İNŞAAT VE YIKINTI ATIKLARININ HAZIR BETON SEKTÖRÜNDE YENİDEN KULLANIM POTANSİYELİNİN ARAŞTIRILMASI AR-GE PROJESİ kapsamında hazırlanmıştır. İçerik ile ilgili tek sorumluluk Türkiye Hazır Beton Üreticileri Birliği Derneği (THBB) ‘ne ait olup İSTKA veya Kalkınma Bakanlığı’nın görüşlerini yansıtmamaktadır.

Sayfa 5

Şekil 3. Sarıgazi Askeri Lojmanları

Şekil 4. Sarıgazi Askeri Lojmanları Yıkıntı Atıkları

(6)

Bu doküman, İstanbul Kalkınma Ajansı’nın desteklediği KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJELERİ KAPSAMINDA OLUŞAN İNŞAAT VE YIKINTI ATIKLARININ HAZIR BETON SEKTÖRÜNDE YENİDEN KULLANIM POTANSİYELİNİN ARAŞTIRILMASI AR-GE PROJESİ kapsamında hazırlanmıştır. İçerik ile ilgili tek sorumluluk Türkiye Hazır Beton Üreticileri Birliği Derneği (THBB) ‘ne ait olup İSTKA veya Kalkınma Bakanlığı’nın görüşlerini yansıtmamaktadır.

Sayfa 6

Şekil 5. Sarıgazi Askeri Lojmanları Yıkıntı Atıkları

Şekil 6. İSTAÇ Tesisleri (17.03.2013)

(7)

Bu doküman, İstanbul Kalkınma Ajansı’nın desteklediği KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJELERİ KAPSAMINDA OLUŞAN İNŞAAT VE YIKINTI ATIKLARININ HAZIR BETON SEKTÖRÜNDE YENİDEN KULLANIM POTANSİYELİNİN ARAŞTIRILMASI AR-GE PROJESİ kapsamında hazırlanmıştır. İçerik ile ilgili tek sorumluluk Türkiye Hazır Beton Üreticileri Birliği Derneği (THBB) ‘ne ait olup İSTKA veya Kalkınma Bakanlığı’nın görüşlerini yansıtmamaktadır.

Sayfa 7

Şekil 7. İSTAÇ Yıkıntı Atıkları (17.03.2013)

Şekil 8. İSTAÇ Yıkıntı Atıkları (22.04.2013)

(8)

Bu doküman, İstanbul Kalkınma Ajansı’nın desteklediği KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJELERİ KAPSAMINDA OLUŞAN İNŞAAT VE YIKINTI ATIKLARININ HAZIR BETON SEKTÖRÜNDE YENİDEN KULLANIM POTANSİYELİNİN ARAŞTIRILMASI AR-GE PROJESİ kapsamında hazırlanmıştır. İçerik ile ilgili tek sorumluluk Türkiye Hazır Beton Üreticileri Birliği Derneği (THBB) ‘ne ait olup İSTKA veya Kalkınma Bakanlığı’nın görüşlerini yansıtmamaktadır.

Sayfa 8

Şekil 9. İSTAÇ Yıkıntı Atıkları (22.04.2013)

Şekil 10. İSTAÇ Yıkıntı Atıkları (22.04.2013)

(9)

Bu doküman, İstanbul Kalkınma Ajansı’nın desteklediği KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJELERİ KAPSAMINDA OLUŞAN İNŞAAT VE YIKINTI ATIKLARININ HAZIR BETON SEKTÖRÜNDE YENİDEN KULLANIM POTANSİYELİNİN ARAŞTIRILMASI AR-GE PROJESİ kapsamında hazırlanmıştır. İçerik ile ilgili tek sorumluluk Türkiye Hazır Beton Üreticileri Birliği Derneği (THBB) ‘ne ait olup İSTKA veya Kalkınma Bakanlığı’nın görüşlerini yansıtmamaktadır.

Sayfa 9

Şekil 11. Kartal Yunus Çimento Fabrikası (27.03.2013)

Şekil 12. Kartal Yunus Çimento Fabrikası (27.03.2013)

(10)

Bu doküman, İstanbul Kalkınma Ajansı’nın desteklediği KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJELERİ KAPSAMINDA OLUŞAN İNŞAAT VE YIKINTI ATIKLARININ HAZIR BETON SEKTÖRÜNDE YENİDEN KULLANIM POTANSİYELİNİN ARAŞTIRILMASI AR-GE PROJESİ kapsamında hazırlanmıştır. İçerik ile ilgili tek sorumluluk Türkiye Hazır Beton Üreticileri Birliği Derneği (THBB) ‘ne ait olup İSTKA veya Kalkınma Bakanlığı’nın görüşlerini yansıtmamaktadır.

Sayfa 10

Şekil 13. Kartal Yunus Çimento Fabrikası (27.03.2013)

Şekil 14. Kartal Yunus Çimento Fabrikası (27.03.2013)

3.3. Laboratuvar Çalışmaları ve Materyal

Saha çalışmaları kapsamında kentsel dönüşüm yapılan bölgelerden 4 farklı tipteki beton atığından numune alınmıştır.

(11)

Bu doküman, İstanbul Kalkınma Ajansı’nın desteklediği KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJELERİ KAPSAMINDA OLUŞAN İNŞAAT VE YIKINTI ATIKLARININ HAZIR BETON SEKTÖRÜNDE YENİDEN KULLANIM POTANSİYELİNİN ARAŞTIRILMASI AR-GE PROJESİ kapsamında hazırlanmıştır. İçerik ile ilgili tek sorumluluk Türkiye Hazır Beton Üreticileri Birliği Derneği (THBB) ‘ne ait olup İSTKA veya Kalkınma Bakanlığı’nın görüşlerini yansıtmamaktadır.

Sayfa 11

Numuneler Türkiye Hazır Beton Birliği Yapı Malzemeleri Laboratuvarı’nda çeneli kırıcı ile uygun boyutlara getirilmiştir. TS 706 EN 12620 beton agregaları standardına göre gerekli fiziksel, mekanik ve kimyasal analizler yapılmıştır. Böylelikle oluşan yıkıntı atıklarının hammadde olarak kullanılabilirliği yönünde bir araştırma yapılmıştır.

Yapılan test ve analizler şunlardır :

 Numune hazırlama (çeneli kırıcı ile)

 Kuruma büzülmesi tayini

 Tane büyüklüğü dağılımı deneyi

 Çok ince malzeme muhtevası

 Çok ince malzeme kalitesi için metilen mavisi deneyi

 Tane yoğunluğu deneyi

 Su emme miktarı tayini

 Alkali silika reaktifliği deneyi

 Asitte çözünebilir sülfat içeriği deneyi

 Suda çözünebilir klorür içeriği deneyi

 Toplam kükürt muhtevası deneyi

 Hafif organik kirleticiler deneyi

 Humus muhtevası

Yapılan analizler sonrası geri kazanılmış agregalar ile beton üretilmiştir. Elde edilen veriler doğal agregalar ile üretilen referans beton ile karşılaştırılmış ve geri kazanılmış agregaların kullanıma uygunluğu değerlendirilmiştir. Referans betonda agrega olarak kireç taşı kullanılmıştır. Kullanılan referans çimento CEM I 42,5 R tipidir. Kimyasal katkı olarak naftalin sülfonat esaslı süper akışkanlaştırıcı kullanılmıştır.

3.4. Raporlama

Veri toplama çalışmalarının tamamlanmasının ardından raporlama safhasına geçilmiştir. Ülke genelinde yürütülecek kentsel dönüşüm projeleri incelendiğinde şu veriler göze çarpmaktadır.

(12)

Bu doküman, İstanbul Kalkınma Ajansı’nın desteklediği KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJELERİ KAPSAMINDA OLUŞAN İNŞAAT VE YIKINTI ATIKLARININ HAZIR BETON SEKTÖRÜNDE YENİDEN KULLANIM POTANSİYELİNİN ARAŞTIRILMASI AR-GE PROJESİ kapsamında hazırlanmıştır. İçerik ile ilgili tek sorumluluk Türkiye Hazır Beton Üreticileri Birliği Derneği (THBB) ‘ne ait olup İSTKA veya Kalkınma Bakanlığı’nın görüşlerini yansıtmamaktadır.

Sayfa 12

Türkiye’de yaklaşık 19 milyon konut bulunmaktadır. Bu konutlardan 1999 depreminden sonra yapılan yaklaşık 5 milyon konutun iyi durumda olduğu değerlendirilmekte olup bu değerlendirmeye göre, 14 milyon konutun afet riski yönünden incelenmesi gerekmektedir. Deprem tasarımı ve malzeme dayanımı yetersiz olan yapılar ile mühendislik hizmeti almadan kaçak olarak inşa edilen yapılar gözetildiğinde ülkemizdeki toplam yapı stokunun yaklaşık % 40‘ının (6 - 7 milyon konut) yenilenmesinin veya güçlendirilmesinin gerektiği tahmin edilmektedir.

(Kaynak: Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Altyapı ve Kentsel Dönüşüm Hizmetleri Genel Müdürlüğü)

Benzer şekilde İstanbul’da 1,6 milyon adet yapı olduğu tahmin edilmektedir. Benzer bir oran uygulandığında İstanbul’da yaklaşık 650.000 adet binanın yenilenmesinin veya güçlendirilme ihtiyacı olduğu ve kentsel dönüşüm projeleri kapsamında değerlendirilmesi gerektiği tahmin edilmektedir.

İstanbul genelinde yürütülecek kentsel dönüşüm uygulamaları kapsamında 2013 – 2023 dönemini kapsayan gelecek 10 yıl içerisinde yıkım yapılacak ilçeler:

Beşiktaş, Şişli, Sultangazi, Sancaktepe, Esenler, Fatih, Beyoğlu, Çekmeköy, Kartal, Tuzla, Pendik, Kadıköy, Çatalca, Maltepe, Ataşehir, Ümraniye, Bağcılar, Bahçelievler, Güngören, Bakırköy, Zeytinburnu, Sarıyer, Avcılar ve Büyükçekmece.

İstanbul’da kentsel dönüşüm kapsamında yıkımı yapılacak binalar ile ilgili net bir bilgi olmasa da, bazı belediyeler tarafından yapılan çalışmalarda riskli binalara ait tanımlamalar yapılmış durumdadır.

Örneğin, 1999 yılı öncesinde yapılan binalar, ruhsatsız kaçak binalar riskli olarak kabul edilmektedir.

İstanbul’da yıkım yapılacak bazı ilçelerde bulunan tahmini bina stoku ve kentsel dönüşüm uygulamaları kapsamında riskli bina olarak belirlenen bina sayıları aşağıdaki tabloda verilmiştir.

İLÇE TAHMİNİ BİNA SAYISI TAHMİNİ RİSKLİ BİNA SAYISI

Ataşehir 32.260 19.500

Bağcılar 53.000 27.000

Bakırköy 12.000 1500

(13)

Bu doküman, İstanbul Kalkınma Ajansı’nın desteklediği KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJELERİ KAPSAMINDA OLUŞAN İNŞAAT VE YIKINTI ATIKLARININ HAZIR BETON SEKTÖRÜNDE YENİDEN KULLANIM POTANSİYELİNİN ARAŞTIRILMASI AR-GE PROJESİ kapsamında hazırlanmıştır. İçerik ile ilgili tek sorumluluk Türkiye Hazır Beton Üreticileri Birliği Derneği (THBB) ‘ne ait olup İSTKA veya Kalkınma Bakanlığı’nın görüşlerini yansıtmamaktadır.

Sayfa 13

Bayrampaşa 22.200 3.600

Beşiktaş 17.300 4.300

Beykoz 45.399 5.000

Çekmeköy 20.000 5.000

Esenler 26.527 8.000

Kadıköy 39.000 15.000

Kağıthane 33.000 15.000

Kartal 32.300 20.000

Küçükçekmece 50.000 20.000

Maltepe 41.000 2.750

Pendik 45.000 30.000

Sancaktepe 60.000 12.000

Sarıyer 67.000 55.000

Silivri 35.000 17.000

Sultanbeyli 35.000 25.000

Sultangazi 35.000 10.000

(Kaynak:http://ekonomi.haberturk.com/emlak/haber/745793-istanbulda-bu-ilcelere-dikkat)

İstanbul’da kentsel dönüşüm çalışmaları öncesinde yıllık oluşan hafriyat toprağı, inşaat ve yıkıntı atığı miktarının yaklaşık 16 milyon ton/yıl olduğu görülmektedir. (Sigma – 3 Mühendislik ve Fen Bilimleri Dergisi, 252 260 2011, M.E. Binpınar – B.A. Sarı)

Yukarıda belirtildiği gibi Kentsel Dönüşüm projelerinin hız kazanması ile İstanbul’da oluşacak yıkıntı atıkları miktarının hızlı bir trend göstererek artacağı görülmektedir. Buna paralel olarak İstanbul’un ilerleyen dönemde oluşacak yıkıntı atıkları bertaraf maliyetleri ve bu atıkların bertaraf edileceği alan ihtiyacı da artacaktır.

Aşağıdaki haritada İstanbul’da bulunan hafriyat, inşaat ve yıkıntı atıkları döküm alanlarının yerleşimi görülmektedir. (İBBB Aralık 2008 verileri, Sigma – 3 Mühendislik ve Fen Bilimleri Dergisi, 252 260 2011, M.E. Binpınar – B.A. Sarı)

(14)

Bu doküman, İstanbul Kalkınma Ajansı’nın desteklediği KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJELERİ KAPSAMINDA OLUŞAN İNŞAAT VE YIKINTI ATIKLARININ HAZIR BETON SEKTÖRÜNDE YENİDEN KULLANIM POTANSİYELİNİN ARAŞTIRILMASI AR-GE PROJESİ kapsamında hazırlanmıştır. İçerik ile ilgili tek sorumluluk Türkiye Hazır Beton Üreticileri Birliği Derneği (THBB) ‘ne ait olup İSTKA veya Kalkınma Bakanlığı’nın görüşlerini yansıtmamaktadır.

Sayfa 14

Önümüzdeki kısa dönemde oluşacak bu ihtiyacı karşılamak üzere atık bertaraf alanlarının artırılması gerekecektir.

Bunun yanında önemli bir konu da, bertarafa gidecek atık miktarının ve bertaraf sahasının azaltılmasıdır. Bunu sağlamak için aşağıdaki noktalar vurgulanabilir;

Atık Azaltılması: Yıkım çalışmalarının bir plan dahilinde yapılması, inşaat faaliyetleri esnasında kullanılacak malzemelerin ihtiyaç kadar ve gerektiği şekilde sipariş edilerek inşaat alanında kullanılması

Atıkların Kaynağında Ayrıştırılması / Geri Dönüşümü ve Yeniden Kullanım: Yıkım esnasında yeniden kullanılabilecek cam, ahşap, demir vs. malzemelerin ayrılarak yeniden kullanıma gönderilmesi bertaraf edilecek atık miktarının azaltılması konusunda etkilidir.

Yıkıntı atığı içinde bulunan ve diğer malzemelerden ayrılmış beton malzemelerin farklı projelerde dolgu malzemesi olarak kullanımı yapılmaktadır.

(15)

Bu doküman, İstanbul Kalkınma Ajansı’nın desteklediği KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJELERİ KAPSAMINDA OLUŞAN İNŞAAT VE YIKINTI ATIKLARININ HAZIR BETON SEKTÖRÜNDE YENİDEN KULLANIM POTANSİYELİNİN ARAŞTIRILMASI AR-GE PROJESİ kapsamında hazırlanmıştır. İçerik ile ilgili tek sorumluluk Türkiye Hazır Beton Üreticileri Birliği Derneği (THBB) ‘ne ait olup İSTKA veya Kalkınma Bakanlığı’nın görüşlerini yansıtmamaktadır.

Sayfa 15

Projemiz kapsamında alternatif olarak, farklı tiplerde olan bu beton atıklarının katkı malzemesi olarak hazır beton imalatında kullanılabilirliği araştırılmıştır. Bu sayede, depolama / bertaraf alanına gönderilen yıkıntı atığı miktarının azaltılmasında alternatif bir yöntem ortaya çıkmış olacaktır.

Laboratuvar çalışmaları kapsamında yıkıntı atıklarının hammadde olarak kullanılabilirliği potansiyeli araştırılmıştır. Hazırlık aşamasında saha çalışmaları, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), İstanbul Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü, İBB’nin atık yönetim şirketi olan İSTAÇ A.Ş. ile görüşmeler yapılmıştır.

Atıkların hazır beton imalatında kullanılabilecek hale gelebilmesi için taşıması gereken teknik özellikler belirlenmiştir (agrega raporları).

Mevzuat Araştırması

Projemizin konusu olan kentsel dönüşüm projeleri kapsamında oluşan yıkıntı atıklarının yeniden kullanım konusu farklı alanlarda ve farklı kurumların nezdinde yürütülen mevzuatı ilgilendirdiği görülmektedir. Bunlar;

 2872 Sayılı Çevre Kanunu

 5393 Sayılı Belediye Kanunu

 6306 Sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun

 18.03.2004 tarih ve 25406 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Hafriyat Toprağı, İnşaat ve Yıkıntı Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği

 26.03.2010 tarih ve 27533 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Atıkların Düzenli Depolanmasına Dair Yönetmelik

 18.01.2013 tarih ve 28532 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Atıkların Karayolunda Taşınmasına İlişkin Tebliğ

Bu yönetmelikler içinde özellikle 25406 sayılı “Hafriyat Toprağı, İnşaat ve Yıkıntı Atıklarının Kontrolü” Hakkında yönetmelik, inşaat ve yıkıntı atıklarının yönetimi, atıkların taşınması, kabul tesisleri ve taşıma araçları vb. tanımlanması gibi önemli aşamaları içermekte ve tarif etmektedir.

(16)

Bu doküman, İstanbul Kalkınma Ajansı’nın desteklediği KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJELERİ KAPSAMINDA OLUŞAN İNŞAAT VE YIKINTI ATIKLARININ HAZIR BETON SEKTÖRÜNDE YENİDEN KULLANIM POTANSİYELİNİN ARAŞTIRILMASI AR-GE PROJESİ kapsamında hazırlanmıştır. İçerik ile ilgili tek sorumluluk Türkiye Hazır Beton Üreticileri Birliği Derneği (THBB) ‘ne ait olup İSTKA veya Kalkınma Bakanlığı’nın görüşlerini yansıtmamaktadır.

Sayfa 16

Bu yönetmelik kapsamında yıkıntı atıkları konut, bina, köprü, yol ve benzeri alt ve üst yapıların tamiratı, tadilatı, yenilenmesi, yıkımı veya doğal bir afet sonucunda ortaya çıkan atıklar olarak tanımlanmaktadır.

Yönetmelik kapsamında belirtilen genel ilkelerde “Hafriyat toprağı ile inşaat / yıkıntı atıklarının geri kazanılması ve özellikle alt yapı malzemesi olarak yeniden değerlendirilmesi esastır” denilmektedir.

Ayrıca bir geri kazanım ve bertaraf sisteminin oluşturulması için atıkların kaynağında ayrılması ve

"seçici yıkım"ı esas kabul etmektedir.

Yönetmeliğin 27. maddesinde doğal kaynakların korunması, sürdürülebilir üretim, depolanacak atık miktarının azaltılması ve ekonomik değer yaratılması amacıyla inşaat/yıkıntı atıklarının geri kazanılmasının esas olduğu belirtilmiştir. Yüksek kaliteli geri kazanım ürünleri elde edilmesi ve maliyetlerin azaltılması amacıyla atıkların oluştukları yerlerde ayrılması gerekmektedir.

Geri kazanılamayan inşaat / yıkıntı atıkları gerekli ayrıştırma ve boyut küçültme yapıldıktan sonra Katı Atıkların Kontrolü Yönetmeliği’nde belirtilen esaslara göre katı atık depolama alanında günlük örtü malzemesi olarak kullanılabileceği belirtilmiştir.

Ayrıca, geri kazanılmış ürünler, ilgili standartları sağlamak şartı ile gerekli işlemlerden sonra orijinal malzemeler ile birlikte veya ayrı olarak, yeni beton üretiminde, yol, otopark, kaldırım, yürüyüş yolları, drenaj çalışmaları, kanalizasyon borusu ve kablo döşemelerinde dolgu malzemesi olmak üzere, alt ve üst yapı inşaatlarında, spor ve oyun tesisleri inşaatları ile diğer dolgu ve rekreasyon çalışmalarında öncelikli olarak kullanılabileceği belirtilmiştir.

Kentsel Dönüşüm Kapsamında Oluşacak Yıkıntı Atıklarının Kullanım Alanları

İnşaat projelerinin yıkılması sonucunda elde edilen yıkıntı atıklar, farklı karakterde elemanları içerisinde barındıran özel atıklardır. Yıkıntı atıkların içerisinde beton malzemesi gibi inert atıklar, demir – alüminyum gibi geri dönüştürülebilir atıklar ve floresan ampüller, kablolar, asbest içeren elemanlar gibi tehlikeli atıklar yer alabilmektedir.

(17)

Bu doküman, İstanbul Kalkınma Ajansı’nın desteklediği KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJELERİ KAPSAMINDA OLUŞAN İNŞAAT VE YIKINTI ATIKLARININ HAZIR BETON SEKTÖRÜNDE YENİDEN KULLANIM POTANSİYELİNİN ARAŞTIRILMASI AR-GE PROJESİ kapsamında hazırlanmıştır. İçerik ile ilgili tek sorumluluk Türkiye Hazır Beton Üreticileri Birliği Derneği (THBB) ‘ne ait olup İSTKA veya Kalkınma Bakanlığı’nın görüşlerini yansıtmamaktadır.

Sayfa 17

Bu nedenle, yıkıntı atıkların maksimum seviyede geri kazanımının sağlanması ve minimum bakiye atığın bertarafa gönderilmesi için öncelikle bu atıkların kaynağında birbirinden ayrılarak uygun bertaraf ve geri kazanım işlemlerine gönderilmesi gerekmektedir.

Özellikle, yıkıntı atığı içinde demir, çelik, alüminyum gibi geri dönüştürülebilir atıkların geri dönüşüme gönderilmesi, floresanlar, asbest içeren parçalar gibi tehlikeli atıkların insan sağlığına zarar vermeyecek şekilde bertarafa gönderilmesi önemlidir.

Yıkıntı atıklarından oluşan beton malzemenin, atık depolama sahalarında örtü malzemesi, dolgu yapılması gereken alanlarda dolgu malzemesi ve benzeri alanlarda kullanılması mümkündür.

Bu çalışma kapsamında, yıkıntı atıklarının özellikle hazır beton imalatında hammadde olarak kullanılması araştırılmaktadır. Bunun için de kullanılacak malzemenin yabancı malzemelerden ayrılmış olması gerekmektedir.

Yukarıda belirtilen nedenlerle, yıkıntı atıklarının maksimum seviyede yararlanmak için öncelikle yıkıntı atıklarının kaynağında ayrılması ve seçmeli yıkım yapılması büyük önem taşımaktadır.

Kentsel dönüşüm atıklarının beton içerisinde agregaya katkı olarak kullanılmasında en önemli veri elde edilecek betonun taşıdığı fiziksel özellikler olacaktır.

Bunu tespit etmek üzere yıkımı yapılan farklı binalardan yıkıntı atıklarından numuneler alınmış ve farklı kompozisyonlarda hazır beton imalatında kullanılmış ve dayanım ve fiziksel özellikleri ortaya konulmuştur.

3.5. Bilgilendirme

Projemiz kapsamında aşağıdaki bilgilendirmeler yapılmaktadır.

o Derneğimiz yayını olan Hazır Beton Dergisinde projenin tanıtımı yapılmıştır.

o Proje sonuçlarını tanıtmak ve kılavuz dokümanını sunmak üzere sektörden ilgili tüm aktörler davet edileceği bir seminer planlanmıştır.

o Derneğimiz tarafından organize edilen Beton 2013 Kongresi’nde projenin tanıtımı yapılmıştır.

(18)

Bu doküman, İstanbul Kalkınma Ajansı’nın desteklediği KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJELERİ KAPSAMINDA OLUŞAN İNŞAAT VE YIKINTI ATIKLARININ HAZIR BETON SEKTÖRÜNDE YENİDEN KULLANIM POTANSİYELİNİN ARAŞTIRILMASI AR-GE PROJESİ kapsamında hazırlanmıştır. İçerik ile ilgili tek sorumluluk Türkiye Hazır Beton Üreticileri Birliği Derneği (THBB) ‘ne ait olup İSTKA veya Kalkınma Bakanlığı’nın görüşlerini yansıtmamaktadır.

Sayfa 18

o Derneğimiz internet sitesi (www.thbb.org) ve sosyal medya araçlarında projenin duyurusu ve tanıtımı yapılmıştır. Sonuçlar seminer sonrası yayınlanacaktır.

o Üyelerimize günlük olarak gönderilen basın takip raporları içerisinde proje sonuçları hakkında duyurular mail olarak gönderilmiştir.

4. LİTERATÜR ÇALIŞMASI*

4.1. Beton

Beton binlerce yıldır medeniyetlerin temelini oluşturan malzemelerin en önemlilerinden biridir.

Çevremize baktığımızda, binalar, yollar, köprüler, barajlar, santaller, istinat duvarları, su depoları, limanlar, havaalanları, kent mobilyaları vb. nin betondan yapıldığını görürüz. Binlerce yıldır beton türevi bağlayıcı malzemelerle yapılmış yapılar gösterdiği sağlamlık ile dayanıklılığını ispatlamıştır.

Günümüzde, dünyada her yıl yaklaşık 6.5 milyar ton beton üretilmektedir. Beton en çok kullanılan yapı malzemesidir.

Beton (i) kolay şekil verilebilir olması, (ii) ekonomik olması, (iii) dayanıklı olması, (iv) kolay üretilebilir olması gibi nedenlerle en çok kullanılan yapı malzemesidir.

Taze haldeyken plastik bir kıvama sahip olması betona istenilen herhangi bir şeklin verilmesini sağlar. Beton üretiminde büyük ölçüde yerel malzemeler kullanılır. Bu husus maliyetinin diğer yapı malzemelerine oranla düşük olmasındaki en önemli noktalardan biridir. İyi bir beton dayanıklı bir yapı malzemesidir. Uygun bir şekilde tasarlanmış, üretilmiş, yerleştirilmiş, sıkıştırılmış ve bakımı yapılmışsa uzun yıllar her hangi bir bakım, onarım gerektirmeden hizmetini sürdürür. Beton, aynı zamanda, bir çok estetik olanaklara sahip bir malzemedir. İstenilen şekil, renk ve yüzey özeliklerini vererek değişik görüntüler elde etmek mümkündür.

Beton çimento, ince agrega, kaba agrega, su ve gerektiğinde çeşitli kimyasal ve/veya mineral katkılar içeren bir kompozit malzemedir. Çoğu zaman, konuyla ilgisi olmayan sıradan insanlar, hatalı bir biçimde, çimento harcı ve çimento hamurunu da beton olarak nitelendirmektedirler.

(*Literatür çalışması “Her Yönüyle Beton” kitabından derlenerek hazırlanmıştır.)

(19)

Bu doküman, İstanbul Kalkınma Ajansı’nın desteklediği KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJELERİ KAPSAMINDA OLUŞAN İNŞAAT VE YIKINTI ATIKLARININ HAZIR BETON SEKTÖRÜNDE YENİDEN KULLANIM POTANSİYELİNİN ARAŞTIRILMASI AR-GE PROJESİ kapsamında hazırlanmıştır. İçerik ile ilgili tek sorumluluk Türkiye Hazır Beton Üreticileri Birliği Derneği (THBB) ‘ne ait olup İSTKA veya Kalkınma Bakanlığı’nın görüşlerini yansıtmamaktadır.

Sayfa 19

Çizelge 1. Çimento, harç ve beton bileşimi

Malzeme Bileşimi

Çimento hamuru Çimento + Su

Harç İnce agrega + Çimento hamuru

Beton Kaba agrega + İnce agrega + Çimento hamuru

İyi bir betonda tüm ince agrega tanelerinin çimento hamuruyla; tüm kaba agrega tanelerinin de harçla bütünüyle kaplanmış olması gerekir. Bu sistem içindeki bağlayıcı malzeme olan çimentonun suyla reaksiyonu (hidratasyon) sonucunda beton dayanım kazanır.

4.2. Betonların sınıfları

Betonlar birim ağırlıklarına göre üç ana gruba ayrılırlar.

Normal Birim Hacim Ağırlıkta betonlar, birim ağırlıkları 2000 kg/m3 - 2600 kg/m3 arasında, Hafif betonlar, birim ağırlıkları 2000 kg/m3’den az olan ,

Ağır betonlar, birim ağırlıkları 2600 kg/m3’den az olan betonlardır.

Betonları basınç dayanımlarına göre de üç ana gruba ayırmak mümkündür:

 Düşük dayanımlı betonlar: Basınç dayanımları 20 N/mm²’nın altında olan betonlar.

 Normal dayanımlı betonlar: Basınç dayanımları 20-40 N/mm² olan betonlar.

 Yüksek dayanımlı betonlar: Basınç dayanımları 40 N/mm²’dan fazla olan betonlar.

Dayanım malzemenin kırılma olmadan alabileceği en yüksek gerilme olarak tanımlanır. Beton basınç yükleri altında daha iyi davranış gösterdiğinden, betonun dayanımından söz edildiğinde, diğer dayanımlar belirtilmemişse, basınç dayanımı anlaşılır. Betonun dayanımı çimento hidratasyonunun bir fonksiyonu olduğundan ve bu işlem de zamana bağlı olduğundan, dayanım belirtilirken çoğunlukla betonun yaşıyla birlikte söylenir. Mühendisler hesaplarında daha çok betonun 28 günlük basınç dayanımını esas alırlar. Dayanım, standart ortam koşullarında (sıcaklık ve nem) tutulan, standard boyutlardaki numuneler ve standard deney yöntemleri kullanılarak belirlenir. Daha önce belirtildiği gibi, bir çok yapıda normal dayanımlı (28 günlük basınç dayanımı 20-40 N/mm²) betonlar

(20)

Bu doküman, İstanbul Kalkınma Ajansı’nın desteklediği KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJELERİ KAPSAMINDA OLUŞAN İNŞAAT VE YIKINTI ATIKLARININ HAZIR BETON SEKTÖRÜNDE YENİDEN KULLANIM POTANSİYELİNİN ARAŞTIRILMASI AR-GE PROJESİ kapsamında hazırlanmıştır. İçerik ile ilgili tek sorumluluk Türkiye Hazır Beton Üreticileri Birliği Derneği (THBB) ‘ne ait olup İSTKA veya Kalkınma Bakanlığı’nın görüşlerini yansıtmamaktadır.

Sayfa 20

kullanılır. Son yıllarda, beton teknolojisindeki gelişmelere paralel olarak, 120 N/mm² basınç dayanımına sahip olan betonları ticari olarak üretmek mümkün olmuştur.

Betonda en az diğer sınıfları kadar önemli olan bir husus da dayanıklılıktır. Dayanıklılık, bir malzemenin çevre koşullarına karşı direnci olarak tanımlanabilir. Genel olarak, geçirimliliği az olan, yoğun betonlar diğerlerine oranla daha dayanıklıdır.

4.3. Betonu oluşturan maddeler

Beton, esas itibariyle, ince agrega, kaba agrega, çimento ve sudan oluşur. Sözkonusu bu dört malzeme betonun iki bileşenini meydana getirirler. Çimento ve su birlikte çimento hamurunu; ince ve kaba agregalar da agrega bileşenini oluşturur. Bunların yanısıra, betonda bir miktar da hava bulunur. Ayrıca, gerektiğinde, betonun belirli özeliklerini değiştirmek (örneğin, priz süresini kısaltmak veya uzatmak, işlenebilirliği artırmak, su gereksinmesini azaltmak, v.b) amacıyla, çeşitli mineral ve kimyasal katkılar da kullanılabilir.

Şekil 15. Beton Hammaddeleri Yaklaşık Oranları 4.3.1. Agregalar

Betonda hacimce ve ağırlıkça en çok kullanılan iri tanel mineral malzemedir. Agregalar, doğal, yapay veya daha önce yapıda kullanılmış malzemelerden tekrar kazanım yoluyla elde edilmiş olabilir.

Agregalar elde ediliş şekline bağlı olarak üç grupta toplanabilir.

a) Doğal agrega (Doğal taş agregası)

%7-15 %14-18 %0.5-8 %24-28 %30-50

Çimento Su Hava Ince Agr. Kaba Agr.

(21)

Bu doküman, İstanbul Kalkınma Ajansı’nın desteklediği KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJELERİ KAPSAMINDA OLUŞAN İNŞAAT VE YIKINTI ATIKLARININ HAZIR BETON SEKTÖRÜNDE YENİDEN KULLANIM POTANSİYELİNİN ARAŞTIRILMASI AR-GE PROJESİ kapsamında hazırlanmıştır. İçerik ile ilgili tek sorumluluk Türkiye Hazır Beton Üreticileri Birliği Derneği (THBB) ‘ne ait olup İSTKA veya Kalkınma Bakanlığı’nın görüşlerini yansıtmamaktadır.

Sayfa 21

Doğal agrega; nehirlerden, denizlerden, çöllerden, eski göl, dere yataklarından ve taş ocaklarından kırılmamış veya kırılmış olarak elde edilen agregadır.

b) Yapay agrega (Sanayi ürünü agrega)

Yapay agrega; yüksek fırın cürufu taşı, izabe cürufu veya yüksek fırın cüruf kumu gibi sanayi ürünü olan kırılmamış veya kırılmış agregadır.

c) Geri kazanılmış agrega

Geri kazanılmış agrega; daha önce yapıda kullanılmış ve işlemden geçirilerek yeniden elde edilen agregadır.

Agregalar tane boyutlarına göre de aşağıda gösterildiği gibi sınıflandırılırlar.

a) İnce agregalar

İnce agrega, taneleri 4 mm kare gözlü elekten geçen agregadır.

Kum: Kırılmamış tanelerden meydana gelen ince agregadır.

Kırma Kum: Kırılmış tanelerden oluşan ince agregadır.

Yapay Kum: Sanayi ürünü olan kırılmış veya kırılmamış ince agregadır.

b) İri agregalar

İri agrega taneleri 4 mm kare gözlü elek üzerinde kalan agregadır.

Çakıl: Kırılmamış doğal durumdaki tanelerden oluşan iri agregadır.

Kırmataş (Mıcır): Kırılmış tanelerden oluşan iri agregadır.

Yapay Taş: Sanayi ürünü olan kırılmış veya kırılmamış iri agregadır.

c) Dolgu agregası

(22)

Bu doküman, İstanbul Kalkınma Ajansı’nın desteklediği KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJELERİ KAPSAMINDA OLUŞAN İNŞAAT VE YIKINTI ATIKLARININ HAZIR BETON SEKTÖRÜNDE YENİDEN KULLANIM POTANSİYELİNİN ARAŞTIRILMASI AR-GE PROJESİ kapsamında hazırlanmıştır. İçerik ile ilgili tek sorumluluk Türkiye Hazır Beton Üreticileri Birliği Derneği (THBB) ‘ne ait olup İSTKA veya Kalkınma Bakanlığı’nın görüşlerini yansıtmamaktadır.

Sayfa 22

Tamamı 0,063 mm göz aralıklı elekten geçen ince malzemedir. Filler, özellikle taze betonun ayrışmasını önleyen yani kohezyonu yüksek beton üretimine olanak veren bir malzeme çeşitidir.

İyi nitelikteki bir agrega temiz, sert ve sağlam olmalı, bunların yanında suyun etkisiyle yumuşamamalı, dağılmamalı, çimentoların bileşenleriyle zararlı bileşikler meydana getirmemeli ve donatının korozyona karşı korunmasını tehlikeye düşürmemelidir.

Şekil 16. Kırılmış doğal agrega (Mıcır ve kırma taş tozu) ve Doğal kum

4.3.1.1. Fiziksel özellikleri

Agrega nem içeriği

Agrega taneleri boşluk içermesinden dolayı agregalarda bulunabilecek rutubet durumları aşağıda sıralanmıştır;

1- Fırın Kurusu: Agrega tanesi içindeki tüm boşlukların kuru olması,

2- Hava Kurusu: Agrega kuru havada tutulduğunda; yüzeyden itibaren belirli derinlikte boşlukların rutubetsiz, iç kısmının rutubetli olması,

(23)

Bu doküman, İstanbul Kalkınma Ajansı’nın desteklediği KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJELERİ KAPSAMINDA OLUŞAN İNŞAAT VE YIKINTI ATIKLARININ HAZIR BETON SEKTÖRÜNDE YENİDEN KULLANIM POTANSİYELİNİN ARAŞTIRILMASI AR-GE PROJESİ kapsamında hazırlanmıştır. İçerik ile ilgili tek sorumluluk Türkiye Hazır Beton Üreticileri Birliği Derneği (THBB) ‘ne ait olup İSTKA veya Kalkınma Bakanlığı’nın görüşlerini yansıtmamaktadır.

Sayfa 23

3- Yüzey kuru - Suya doygun: Agregadaki boşlukların suyla tamamen dolu, yüzeyin ise kuru olması,

4- Islak: Agreganın yüzeyinde de serbest suyun bulunması durumdur.

Söz konusu rutubet durumları Şekil 17’ de şematik olarak gösterilmiştir.

Şekil 17. Agregadaki farklı rutubet halleri Tane yoğunluğu

Agreganın tane ağırlığının hacmine oranıdır.

Agrega özeliklerini belirlemek için yapılan deneylerde ve beton karışım hesaplarında agreganın yukarıdaki hallerinden yüzey kuru suya doygun (YKSD) durumu esas alınır. Bir şantiyedeki veya beton santralindeki agregaların mevcut su içeriği dikkate alınarak, YKSD duruma göre bulunan beton bileşimleri için gerekli düzeltmeler yapılmalıdır.

Tane dağılımı

Bir agregada belirli boyutlardaki tanelerin dağılımını gösteren eğriye granülometri eğrisi denilir.

Agreganın granülometri eğrisi elek analizi deneyi ile belirlenir. TS 706 EN 12620 gözönüne alındığında elek analizi deneyinde kare 3 ayrı temel elek setinden elekler kullanılır. Bir agrega yığını üzerinde elek analizi deneyinin nasıl yapılacağı TS EN 933-1 de belirtilmektedir.

(24)

Bu doküman, İstanbul Kalkınma Ajansı’nın desteklediği KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJELERİ KAPSAMINDA OLUŞAN İNŞAAT VE YIKINTI ATIKLARININ HAZIR BETON SEKTÖRÜNDE YENİDEN KULLANIM POTANSİYELİNİN ARAŞTIRILMASI AR-GE PROJESİ kapsamında hazırlanmıştır. İçerik ile ilgili tek sorumluluk Türkiye Hazır Beton Üreticileri Birliği Derneği (THBB) ‘ne ait olup İSTKA veya Kalkınma Bakanlığı’nın görüşlerini yansıtmamaktadır.

Sayfa 24

Beton üretiminde kullanılacak karışım agregasının granülometrisi "ideal granülometri eğrileri" ile uyuşmalı veya " ideal bölgeler" dediğimiz bölgeler içinde kalmalıdır. Şekil 17 ve Şekil 18’de sırasıyla maksimum tane boyutu 16 mm ve 31.5 mm için ideal bölgeler gösterilmektedir.

3

7

12

21

36

60

8

20

32

42

56

76

18

49

62

74

88

34

0 10 20 30 40 50 60 70 80 90 100

0,25 0,5 1 2 4 8 16

ELEK AÇIKLIĞI (mm)

ELEKTEN GEÇEN MALZEME(%)

A16 B16 C16

Şekil 18. Referans granülometri eğrileri ( Dmax=16 mm )

Bir agreganın granülometri eğrisi aşağıdaki özelikleri gösterir:

- Granülometri eğrisi artan bir eğridir, sınır durumda ancak yatay doğru parçaları olabilir.

- Eğrinin %100 çizgisine yakın olması, karışımın ince olduğunu, %0 çizgisine yakın olması agreganın iri olduğunu gösterir.

- Eğri tüm elek bölgesinde mevcuttur, eğrinin %100 veya % 0 çizgileriyle çakışması, o bölgelerde bulunmadığı anlamına gelmez.

- Biribirini izleyen iki elek numarasına karşı gelen % ordinatlarının farkı, agrega yığınında o iki elek arasında kalan malzeme % sini verir.

- Eğer eğride yatay bir çizgi varsa, bu yatay çizgiye karşı gelen elekler arasında tane yok demektir.

Bu tür bir granülometriye sahip olan agregalara " kesikli (süreksiz) " granülometrili agregalar denilir.

(25)

Bu doküman, İstanbul Kalkınma Ajansı’nın desteklediği KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJELERİ KAPSAMINDA OLUŞAN İNŞAAT VE YIKINTI ATIKLARININ HAZIR BETON SEKTÖRÜNDE YENİDEN KULLANIM POTANSİYELİNİN ARAŞTIRILMASI AR-GE PROJESİ kapsamında hazırlanmıştır. İçerik ile ilgili tek sorumluluk Türkiye Hazır Beton Üreticileri Birliği Derneği (THBB) ‘ne ait olup İSTKA veya Kalkınma Bakanlığı’nın görüşlerini yansıtmamaktadır.

Sayfa 25

Bir beton üretiminde iri agreganın en büyük tane boyutunun (D maksimum) seçimi de önemlidir. D maks'ı büyük agregada genel olarak iri taneler fazla miktarda bulunur. D maks'ı büyük agreganın kullanılması betonun kompasitesini arttırır. Aynı zamanda aynı işlenebilme için daha az su kullanılmasını olanaklı kılar. Böylece pratikte üretilen normal betonlar yüksek dayanımlı ve daha ekonomik olacaktır.

Agregaların parçalanma direnci (Los-Angeles deneyi)

Agregaların parçalanma direncini elde etmek için en çok Los - Angeles deneyi uygulanır. Deneyin ayrıntıları TS EN 1097-2'da açıklanmaktadır.

Bu deneyde kullanılan cihaz iki tarafı kapalı, ekseni etrafında dönebilen, çelik silindirden oluşmaktadır. Silindir içinde belirli ağırlıkta ve sayıda çelik bilyeler mevcuttur. Tane büyüklüğü sınıfına göre miktarı ilgili tabloda gösterilen agrega silindir tambur içine konarak, tambur döndürülmeye başlanır. Deney sırasında taneler çelik bilyelerin çarpmasıyla parçalanır ve ufalanır.

Alet devir sonunda otomatik olarak duracak şekilde ayarlıdır. Bu devirler sonunda silindirden çıkarılan numune kare gözlü elekten elenerek, alta geçen miktarın % si saptanır. Bu değer deney sonrasındaki kayıp yüzdesini ifade eder.

Agregalarda dona dayanıklılık (magnezyum sülfat deneyi)

Soğuk iklimlerde üretilen betonun donma etkisiyle yüzeyinin soyulmaması ve bir bütün olarak betonun parçalanmaması istenir. Betonun dona dayanıklılığında agrega önemli rol oynar. Bu nedenle donma etkisinde kalacak betonlarda kullanılacak agreganın da dona dayanıklı olması istenir.

Agreganın dona dayanıklılığı esas olarak don deneyleri ile belirlenir. Öte yandan, agrega üzerine uygulanan don deneyiyle agreganın sağlamlığı hakkında da dolaylı olarak bilgi edinilir.

Magnezyum sülfat deneyi TS EN 1367-2 standardında anlatılmaktadır.

Zararlı maddeler

Zararlı maddeler, betonun prizine (katılaşmasına) veya sertleşmesine zarar veren, betonun dayanımını azaltan, parçalanmasına neden olan veya beton içindeki donatının korozyona karşı

(26)

Bu doküman, İstanbul Kalkınma Ajansı’nın desteklediği KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJELERİ KAPSAMINDA OLUŞAN İNŞAAT VE YIKINTI ATIKLARININ HAZIR BETON SEKTÖRÜNDE YENİDEN KULLANIM POTANSİYELİNİN ARAŞTIRILMASI AR-GE PROJESİ kapsamında hazırlanmıştır. İçerik ile ilgili tek sorumluluk Türkiye Hazır Beton Üreticileri Birliği Derneği (THBB) ‘ne ait olup İSTKA veya Kalkınma Bakanlığı’nın görüşlerini yansıtmamaktadır.

Sayfa 26

korunmasını tehlikeye düşüren maddeler olarak tanımlanır. Betonda bu şekillerde olumsuz etkilere neden olan zararlı maddelerden agregalarda en çok bulunanları aşağıda incelenecektir.

Organik maddeler

Organik maddelere daha çok kumlarda rastlanır. Humus, turba ve organik balçık gibi organik maddelerin beton agregasında bulunmaması istenir. Organik maddeler betonun prizini ve sertleşmesini geciktirerek dayanımın düşmesine neden olabilirler. Hatta bazı durumlarda betonun bozulmasına bile yol açabilirler.

Organik madde deneyinde sıvı renginin renksizden açık sarıya kadar değişmesi halinde organik maddelerin önemsiz miktarda bulunduğuna karar verilebilir. Buna karşılık eriyiğin renginin koyu sarı, kahverengi veya kırmızı olması halinde agreganın organik maddeleri zararlı oranda içerdiği kabul edilebilir.

Hafif maddeler

Agregalarda bulunabilen hafif maddeler, kömür ve linyit taneleri, odun parçaları, ayrışmış şist ve diğer muhtelif yumuşak taneler gibi yoğunlukları genellikle mineral kökenli agrega tanelerinin yoğunluklarından daha düşük olan maddelerdir. Bu maddelerin agregalarda belirli bir miktarın üstünde bulunmaları halinde, bu agregalarla üretilen betonların dayanımları çok düşebilir. Hafif taneler don etkisine maruz kaldıklarında kolaylıkla parçalanabilirler. Öte yandan bu tür tanelerin hacim sabitliği özelliği yoktur. Bunlar özellikle beton yüzeyine yakın olmaları halinde şişerek beton yüzeyinde patlamalara neden olabilirler. Özellikle, bu maddelerin agregalarda aşırı miktarda bulunması, betonun dayanıklılığını, durabilitesini önemli şekilde etkiler.

Alkali- agrega reaksiyonu

Alkali- agrega reaksiyonu (AAR) betonda çatlamalara yol açan kimyasal bir reaksiyondur. Bu reaksiyon bazı agregalarda bulunan aktif mineral bileşenler ile betona genellikle çimentodan gelen sodyum ve potasyum alkalileri arasında oluşur. AAR 'nin başlıca türü alkali-silika reaksiyonudur (ASR).

ASR aşağıda açıklanan iki aşama sonunda zararlı etkisini gösterir;

(27)

Bu doküman, İstanbul Kalkınma Ajansı’nın desteklediği KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJELERİ KAPSAMINDA OLUŞAN İNŞAAT VE YIKINTI ATIKLARININ HAZIR BETON SEKTÖRÜNDE YENİDEN KULLANIM POTANSİYELİNİN ARAŞTIRILMASI AR-GE PROJESİ kapsamında hazırlanmıştır. İçerik ile ilgili tek sorumluluk Türkiye Hazır Beton Üreticileri Birliği Derneği (THBB) ‘ne ait olup İSTKA veya Kalkınma Bakanlığı’nın görüşlerini yansıtmamaktadır.

Sayfa 27

Alkali + Silika  Jel ( alkali silikat çözeltisi ) Jel + Rutubet  Genleşme

4.3.2. Geri Kazanılan Agregalar

Geri kazanılan agregalar üzerindeki harçtan dolayı daha yüksek oranda su emme oranına sahiptir. Su emme oranının yüksek olması, betonda kıvam kaybına neden olacağından geri kazanılan agregalarla yapılan betonlarda su emme oranı da hesaba katılmalıdır.

Su emme artışından dolayı kırma malzemelerden elde edilen agregalardan yapılmış betonlarda betonların donma çözülme dayanımları daha azdır.

Geri kazanılan agregaların üzerindeki harçtan dolayı beton içerisine daha fazla alkali girdiğinden dolayı alkali agrega reaktifliği riski daha fazladır. Bunu en aza indirmek için çimentodaki alkali miktarına dikkat edilmeli, alkali reaktif kum kullanılmamalı ve mineral katkı kullanılmalıdır.

Geri kazanılmış agregaların üzerindeki harçlardan dolayı su emme miktarı arttığı için kuruma çekmesi daha yüksek rakamlara ulaşmaktadır.

Agregaların %25-30 lu oranlara kadar yer değiştirildiğinde dayanım çok etkilenmemekte ancak %50 lerden sonra dayanım oldukça yüksek seviyelerde düşmektedir.

Sülfat etkisi altında bırakıldığında %25 e kadar yer değiştirildiğinde dayanım kaybı yüksek olmazken daha yüksek oranda yer değiştirildiğinde dayanım ve kütle kaybı daha yüksek oranlara çıkmaktadır.

Geri kazanılan agregaların su emme miktarı arttıkça kıvam kaybı artmaktadır. Ayrıca dayanım daha yüksek oranda düşmektedir. Su emme miktarı arttıkça dayanım azalmakta, yarılma dayanımı düşmekte, kuruma çekmesi artmaktadır.

Betonun elastisite modülü daha fazla etkilenmektedir. %30 a kadar eklendiğinde elastisite modülü

%10 civarına ulaşmaktadır.

(28)

Bu doküman, İstanbul Kalkınma Ajansı’nın desteklediği KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJELERİ KAPSAMINDA OLUŞAN İNŞAAT VE YIKINTI ATIKLARININ HAZIR BETON SEKTÖRÜNDE YENİDEN KULLANIM POTANSİYELİNİN ARAŞTIRILMASI AR-GE PROJESİ kapsamında hazırlanmıştır. İçerik ile ilgili tek sorumluluk Türkiye Hazır Beton Üreticileri Birliği Derneği (THBB) ‘ne ait olup İSTKA veya Kalkınma Bakanlığı’nın görüşlerini yansıtmamaktadır.

Sayfa 28

%30 dan fazla oranda yer değiştirildiğinde karbonatlaşma derinliği yaklaşık aynı seviyelerdedir. %30 a kadar klor geçirgenliği fazla etkilenmemekte oran arttıkça klor geçirgenliği artmaktadır.

Geri kazanılan agreganın elde edildiği betonun da dayanımı önemlidir. Üretilen betondan daha yüksek olması avantaj olacaktır. Los Angeles oranı arttıkça su emme artmakta ve dayanım düşmektedir.

Geri kazanılan betondaki agregaların klor içeriğine de dikkat edilmelidir. Kıvam kaybından dolayı artırılan su miktarından dolayı düşen dayanımı artırmak için çimento miktarını bir miktar artırmak gerekebilir.

Geri kazanılan betondaki agreganın gradasyon dağılımı da önemlidir. Özelikle elle dökülmüş betonlarda iri agrega miktarı düşüktür ve dayanımları da 8MPa ortalama civarındadır.

Türkiye’de yaklaşık olarak 7 milyon, İstanbul’da ise 1,6 milyon dairenin dönüştürülmesi planlanmaktadır. Sadece ortaya çıkacak olan beton atığı miktarı, her dairede kabaca 30 m3 beton kullanıldığını varsayarsak Türkiye’de 210 milyon m3 , İstanbul’da ise 60 milyon m3 tür. Geri dönüşümün 10 yılda tamamlanacağını varsayarsak İstanbul’da yılda yaklaşık hacimce 6 milyon m3, ağırlıkça 12 milyon ton beton molozu ortaya çıkacaktır.

Bir yapıda ayrıca 10 m3 civarında şap ve sıva bulunur. Ayrıca 20 m3 kırılmamış halde tuğla bulunur.

Bunlar da en az beton miktarı kadar hacimce yer kaplar. Bu nedenle eğer yapının betonu agrega olarak değerlendirilmek isteniyorsa yerinde ayrıştırılarak geri kazanılmış agrega haline getirilmesi gerekmektedir.

Betonda kullanılacak geri kazanılan agregalarda alçı, hafif malzemeler (plastik ahşap vb), kireç olmamasına dikkat edilmelidir. Bu ayrışmayı tam olarak yapabilmek için havalı sistemler, sulu yıkama sistemleri gibi sistemler kurulmalıdır. Özelikle alçı miktarı standartlara göre sınırlandırılmaktadır.

(29)

Bu doküman, İstanbul Kalkınma Ajansı’nın desteklediği KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJELERİ KAPSAMINDA OLUŞAN İNŞAAT VE YIKINTI ATIKLARININ HAZIR BETON SEKTÖRÜNDE YENİDEN KULLANIM POTANSİYELİNİN ARAŞTIRILMASI AR-GE PROJESİ kapsamında hazırlanmıştır. İçerik ile ilgili tek sorumluluk Türkiye Hazır Beton Üreticileri Birliği Derneği (THBB) ‘ne ait olup İSTKA veya Kalkınma Bakanlığı’nın görüşlerini yansıtmamaktadır.

Sayfa 29

Yurt dışında yapılan araştırmalarda fazla bir düşüş görülmemesine rağmen ülkemiz şartları için beton üzerinde daha derin araştırmalar yapılmalıdır. Zira kentsel dönüşümde yıkılan betonların çoğunun dayanımı çok düşüktür ve çok az iri agrega kullanılarak üretilmişlerdir. Su/çimento oranları çok yüksek olduğundan agregaların etrafındaki harcın dayanımı daha düşüktür ve aderansı olumsuz yönde etkilemektedir.

Alman standardı DIN 1045-2 ve DIN 4226-100 e göre farklı çevresel etki sınıflarında ve farklı sınıflardaki agregalara göre kullanılabilecek oranlar %45 ile %25 arasında değişmektedir.

Geri kazanılmış agregaları kullanırken çok dikkatli olunmalıdır. Bu şartların tamamı sağlanamadığı durumlarda, geri kazanılmış agregalar grobeton gibi dayanım şartı aranmayan betonlarda kullanılabilir.

5. DENEYSEL ÇALIŞMALAR

Geri kazanma tesisleri ve çeşitli eski yapılardan elde edilen agregaların TS 706 EN 12620 standardının temel şartlarına uygunluğu araştırılmıştır.

5.1. Deneyde kullanılan agregalar

4 farklı bölgedeki inşaat yıkıntı atıklarından alınan beton örnekler, Türkiye Hazır Beton Birliği Yapı Malzemeleri Laboratuvarı’nda çeneli kırıcı ile küçük boyutlara getirilmiştir.

(30)

Bu doküman, İstanbul Kalkınma Ajansı’nın desteklediği KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJELERİ KAPSAMINDA OLUŞAN İNŞAAT VE YIKINTI ATIKLARININ HAZIR BETON SEKTÖRÜNDE YENİDEN KULLANIM POTANSİYELİNİN ARAŞTIRILMASI AR-GE PROJESİ kapsamında hazırlanmıştır. İçerik ile ilgili tek sorumluluk Türkiye Hazır Beton Üreticileri Birliği Derneği (THBB) ‘ne ait olup İSTKA veya Kalkınma Bakanlığı’nın görüşlerini yansıtmamaktadır.

Sayfa 30

Şekil 19. Çeneli kırıcı ile numune hazırlanması

Şekil 20. Geri kazanılmış agregalar Geri kazanılan agregalar Çizelge 2.’de tanımlanmıştır:

Çizelge 2. Geri kazanılmış agregalar GKA1 Kartal Yunus Çimento Fabrikası yıkıntı atıkları GKA2 Sarıgazi Askeri Lojmanları yıkıntı atıkları

GKA3 17.03.2013 tarihli İSTAÇ A.Ş. firmasından alınan geri kazanılmış agrega numuneleri

(31)

Bu doküman, İstanbul Kalkınma Ajansı’nın desteklediği KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJELERİ KAPSAMINDA OLUŞAN İNŞAAT VE YIKINTI ATIKLARININ HAZIR BETON SEKTÖRÜNDE YENİDEN KULLANIM POTANSİYELİNİN ARAŞTIRILMASI AR-GE PROJESİ kapsamında hazırlanmıştır. İçerik ile ilgili tek sorumluluk Türkiye Hazır Beton Üreticileri Birliği Derneği (THBB) ‘ne ait olup İSTKA veya Kalkınma Bakanlığı’nın görüşlerini yansıtmamaktadır.

Sayfa 31

GKA4 22.04.2013 tarihli İSTAÇ A.Ş. firmasından alınan geri kazanılmış agrega numuneleri

Çizelge 3. Agrega Deney Sonuçları

Deney Adı Numune Tanımı Standard Sonuç Kategori

Tane yoğunluğu

(Yüzey Kuru Suya Doygun) GKA1 TS EN 1097-6:2002 2,44Mg/m3 -

Su emme oranı GKA1 TS EN 1097-6:2002 % 6,3 -

Çok ince malzeme

muhtevası(0,063mm geçen) GKA1 TS EN 933-1:1999 % 16,1 f22

İri agregaların parçalanmaya

karşı direnci –Los Angeles GKA1 TS EN 1097-2:2010 % 37 1 LA40

Tane yoğunluğu

(Yüzey Kuru Suya Doygun) GKA2 TS EN 1097-6:2002 2,39Mg/m3 -

Su emme oranı GKA2 TS EN 1097-6:2002 % 7,4 -

Çok ince malzeme

muhtevası(0,063mm geçen) GKA2 TS EN 933-1:1999 % 10,7 f16

Tane yoğunluğu

(Yüzey Kuru Suya Doygun) GKA3 TS EN 1097-6:2002 2,38Mg/m3 -

Su emme oranı GKA3 TS EN 1097-6:2002 % 6,3 -

Çok ince malzeme

muhtevası(0,063mm geçen) GKA3 TS EN 933-1:1999 % 14,7 f16

Tane yoğunluğu

(Yüzey Kuru Suya Doygun) GKA4 TS EN 1097-6:2002 2,38Mg/m3 -

Su emme oranı GKA4 TS EN 1097-6:2002 % 6,6 -

Çok ince malzeme

muhtevası(0,063mm geçen) GKA4 TS EN 933-1:1999 % 19,2 f22

TANE BOYUTU DAĞILIMI

Çizelge 4. Tane boyutu dağılımı Elek Analizi (% Geçen) Elek Göz

Açıklığı (mm)

31,5 22,4 16 11,2 8 5,6 4 2 1 0,500 0,250 0,125

GKA1 100 98 84 45 39 37 33 26 21 19 18 17

GKA2 100 96 77 37 33 30 28 23 18 15 13 12

GKA3 100 96 86 44 39 36 32 28 24 22 21 20

GKA4 100 97 84 41 36 34 32 27 21 19 17 15

(32)

Bu doküman, İstanbul Kalkınma Ajansı’nın desteklediği KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJELERİ KAPSAMINDA OLUŞAN İNŞAAT VE YIKINTI ATIKLARININ HAZIR BETON SEKTÖRÜNDE YENİDEN KULLANIM POTANSİYELİNİN ARAŞTIRILMASI AR-GE PROJESİ kapsamında hazırlanmıştır. İçerik ile ilgili tek sorumluluk Türkiye Hazır Beton Üreticileri Birliği Derneği (THBB) ‘ne ait olup İSTKA veya Kalkınma Bakanlığı’nın görüşlerini yansıtmamaktadır.

Sayfa 32

KUM EŞDEĞERİ DENEYİ

Çizelge 5. Kum Eşdeğeri Deneyi

GKA 1 GKA 2 GKA 3 GKA 4

1. Numune ağırlığı, M1 601,2gr 601,2gr 601,2gr 601,2gr 2. Numune ağırlığı, M2 503,2gr 535,8gr 512,0gr 484,7gr

Numune miktarı, MT 120,2gr 120,2gr 120,2gr 120,2gr

Nem içeriği, w % 0,2 % 0,2 % 0,2 % 0,2

İnce malzeme, f % 16,1 % 10,7 % 14,7 % 19,2

Kum eşdeğeri, SE % 72 % 80 % 77 % 65

KURUMA ÇEKMESİ TAYİNİ

Çizelge 6. Kurumu Çekmesi Deneyi Sonuçları

Numune No GKA1 ( %) GKA2 ( %) GKA3 ( %) GKA4 ( %)

1 0,065 0,062 0,084 0,059

2 0,062 0,064 0,083 0,057

3 0,063 0,063 0,084 0,058

Ort 0,063 0,063 0,084 0,058

Kuruma çekmesi deney sonucu TS 706 EN 12620 A1 :2009 standardına gore %0,075 değerini geçmemelidir.

ALKALİ SİLİKA REAKTİFLİĞİ

Çizelge 7. GKA 1 Alkali Silika Reaktifliği Deney Sonuçları Zaman

(Gün)

1.Çubuk Uzama Oranı (%)

2.Çubuk Uzama Oranı (%)

3.Çubuk Uzama Oranı

(%)

Ortalama Uzama Oranı

(%)

3 (*) 0,04 0,03 0,05 0,04

7 (*) 0,08 0,09 0,07 0,08

14 (*) 0,13 0,14 0,12 0,13

(33)

Bu doküman, İstanbul Kalkınma Ajansı’nın desteklediği KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJELERİ KAPSAMINDA OLUŞAN İNŞAAT VE YIKINTI ATIKLARININ HAZIR BETON SEKTÖRÜNDE YENİDEN KULLANIM POTANSİYELİNİN ARAŞTIRILMASI AR-GE PROJESİ kapsamında hazırlanmıştır. İçerik ile ilgili tek sorumluluk Türkiye Hazır Beton Üreticileri Birliği Derneği (THBB) ‘ne ait olup İSTKA veya Kalkınma Bakanlığı’nın görüşlerini yansıtmamaktadır.

Sayfa 33

Şekil 21. GKA 1 Alkali Silika Reaktifliği Boy Uzaması Grafiği

Çizelge 8. GKA 2 Alkali Silika Reaktifliği Deney Sonuçları Zaman

(Gün) 1.Çubuk Uzama

Oranı (%) 2.Çubuk Uzama Oranı (%)

3.Çubuk Uzama Oranı

(%)

Ortalama Uzama Oranı

(%)

3 (*) 0,01 0,01 0,00 0,01

7 (*) 0,04 0,04 0,04 0,04

14 (*) 0,08 0,08 0,08 0,08

Şekil 22. GKA 2 Alkali Silika Reaktifliği Boy Uzaması Grafiği Çizelge 9. GKA 3 Alkali Silika Reaktifliği Deney Sonuçları Zaman

(Gün)

1.Çubuk Uzama Oranı (%)

2.Çubuk Uzama Oranı (%)

3.Çubuk Uzama Oranı

(%)

Ortalama Uzama Oranı

(%)

3 (*) 0,04 0,03 0,03 0,04

7 (*) 0,13 0,11 0,12 0,12

(34)

Bu doküman, İstanbul Kalkınma Ajansı’nın desteklediği KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJELERİ KAPSAMINDA OLUŞAN İNŞAAT VE YIKINTI ATIKLARININ HAZIR BETON SEKTÖRÜNDE YENİDEN KULLANIM POTANSİYELİNİN ARAŞTIRILMASI AR-GE PROJESİ kapsamında hazırlanmıştır. İçerik ile ilgili tek sorumluluk Türkiye Hazır Beton Üreticileri Birliği Derneği (THBB) ‘ne ait olup İSTKA veya Kalkınma Bakanlığı’nın görüşlerini yansıtmamaktadır.

Sayfa 34

14 (*) 0,29 0,28 0,28 0,28

Şekil 23. GKA 3 Alkali Silika Reaktifliği Boy Uzaması Grafiği

Çizelge 10. GKA 4 Alkali Silika Reaktifliği Deney Sonuçları Zaman

(Gün)

1.Çubuk Uzama Oranı (%)

2.Çubuk Uzama Oranı (%)

3.Çubuk Uzama Oranı

(%)

Ortalama Uzama Oranı

(%)

3 (*) 0,01 0,01 0,02 0,01

7 (*) 0,05 0,05 0,05 0,05

14 (*) 0,10 0,10 0,10 0,10

(35)

Bu doküman, İstanbul Kalkınma Ajansı’nın desteklediği KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJELERİ KAPSAMINDA OLUŞAN İNŞAAT VE YIKINTI ATIKLARININ HAZIR BETON SEKTÖRÜNDE YENİDEN KULLANIM POTANSİYELİNİN ARAŞTIRILMASI AR-GE PROJESİ kapsamında hazırlanmıştır. İçerik ile ilgili tek sorumluluk Türkiye Hazır Beton Üreticileri Birliği Derneği (THBB) ‘ne ait olup İSTKA veya Kalkınma Bakanlığı’nın görüşlerini yansıtmamaktadır.

Sayfa 35

Şekil 24. GKA 4Alkali Silika Reaktifliği Boy Uzaması Grafiği ASTM C 1260 Limit değerler:

Ortalama Uzama Oranı <%0,10 Alkali silika reaktifliği yönünden tehlikesiz agregalar 0,10< Ortalama Uzama Oranı<0,20 Potansiyel tehlike arz edebilir agregalar

Ortalama Uzama Oranı>0,20 Tehlikeli agregalar

Çizelge 11. Gerekli Kazanılmış Agregaların Kimyasal Analiz Sonuçları

Deney Adı Numune

Tanımı Standard Sonuç Kategori

Çok ince malzeme kalitesi

için metilen mavisi GKA 1 TS EN 933-9:2010 0,3 gr boya /

kg numune -

Asitte çözünebilen sülfat

içeriği (% SO3) GKA 1 TS EN 1744-1:2010 % 1,1 ASBeyan

Suda çözünebilir klorür

tuzları (% Cl-) GKA 1 TS EN 1744-1: 2010 % 0,02 -

Toplam kükürt içeriği GKA 1 TS EN 1744-1:2010 % 0,5 -

Humus muhtevası GKA 1 TS EN 1744-1: 2010

Oluşan renk standart renkten açıktır.

- Hafif organik kirleticiler GKA 1 TS EN 1744-1: 2010 % 0,1 - Çok ince malzeme kalitesi

için metilen mavisi GKA 2 TS EN 933-9:2010 0,3 gr boya / kg numune - Asitte çözünebilen sülfat

içeriği (% SO3) GKA 2 TS EN 1744-1:2010 % 0,9 ASBeyan

Suda çözünebilir klorür

tuzları (% Cl-) GKA 2 TS EN 1744-1: 2010 % 0,03 - Toplam kükürt içeriği GKA 2 TS EN 1744-1:2010 % 0,4 -

Humus muhtevası GKA 2 TS EN 1744-1: 2010

Oluşan renk standart renkten açıktır.

- Hafif organik kirleticiler GKA 2 TS EN 1744-1: 2010 < % 0,01 - Çok ince malzeme kalitesi

için metilen mavisi GKA 3 TS EN 933-9:2010 0,3 gr boya /

kg numune -

Asitte çözünebilen sülfat

içeriği (% SO3) GKA 3 TS EN 1744-1:2010 % 0,8 AS0,8 Suda çözünebilir klorür GKA 3 TS EN 1744-1: 2010 % 0,02 -

(36)

Bu doküman, İstanbul Kalkınma Ajansı’nın desteklediği KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJELERİ KAPSAMINDA OLUŞAN İNŞAAT VE YIKINTI ATIKLARININ HAZIR BETON SEKTÖRÜNDE YENİDEN KULLANIM POTANSİYELİNİN ARAŞTIRILMASI AR-GE PROJESİ kapsamında hazırlanmıştır. İçerik ile ilgili tek sorumluluk Türkiye Hazır Beton Üreticileri Birliği Derneği (THBB) ‘ne ait olup İSTKA veya Kalkınma Bakanlığı’nın görüşlerini yansıtmamaktadır.

Sayfa 36

tuzları (% Cl-)

Toplam kükürt içeriği GKA 3 TS EN 1744-1:2010 % 0,4 -

Humus muhtevası GKA 3 TS EN 1744-1: 2010

Oluşan renk standart renkten açıktır.

- Hafif organik kirleticiler GKA 3 TS EN 1744-1: 2010 % 0,04 - Çok ince malzeme kalitesi

için metilen mavisi GKA 4 TS EN 933-9:2010 0,3 gr boya /

kg numune -

Asitte çözünebilen sülfat

içeriği (% SO3) GKA 4 TS EN 1744-1:2010 % 0,8 AS0,8

Suda çözünebilir klorür

tuzları (% Cl-) GKA 4 TS EN 1744-1: 2010 % 0,02 -

Toplam kükürt içeriği GKA 4 TS EN 1744-1:2010 % 0,3 -

Humus muhtevası GKA 4 TS EN 1744-1: 2010

Oluşan renk standart renkten açıktır.

- Hafif organik kirleticiler GKA 4 TS EN 1744-1: 2010 % 0,09 -

5.2. Beton Üretim Çalışmaları

Geri kazanılmış agregalardan beton üretilmiştir. Şahit beton olarak doğal kalker agregası ile üretilmiş beton kullanılmıştır. Doğal agrega yerine %10 ve %25 oranlarda iri ve ince kalker agregası azaltılmış ve yerine geri kazanılmış agrega kullanılmıştır. Karşılaştırma ve değerlendirme çalışması, %10 ve

%25 yer değiştirme oranları için eşit su/çimento oranıyla kıvam değişikliği tespiti ile yapılmıştır.

Ayrıca %10 oranında yer değiştirilmiş agrega ile üretilen betonda eşit kıvamda beton üretilmiş ve dayanım farkı değerlendirilmiştir.

Beton üretimi safhasında kullanılan malzemeler aşağıda tanımlanmıştır :

Çimento : Bu çalışmada TS EN 197-1 standardına uygun CEM I 42,5 R tipi çimento kullanılmıştır.

Su : TS EN 1008 standardına uygun şebeke suyu kullanılmıştır.

Referanslar

Benzer Belgeler

Analizler esnasında Z360 numaralı TBM'in 109 ile 403 numaralı ringler arasındaki ilerleme miktarı, itme kuvveti, tork, kesici kafa dönüş hızı gibi makine verileri

Türk veya daha genel anlamda Asya Ģamanizminde bireyin soyuna bağlı olarak kabul etmesi teklif edilen bir misyon veya göreve dönüĢmüĢtür, kam, baksı ve

Ancak cinsiyet temelli olduğu düşünülen algı farklılığına dayanan eşitsiz bölünme göz önüne alındığında sünnet esnasında ve sonrasında

AKILLI MAYMUNLAR — Bu kitaptaki hicivler de SADRA­ ZAMIN SOL KULAĞI Kitabına

Bu nedenle ülkemiz için özellikle de başta ayçiçeği olmak üzere tüm yağlı tohumlarda iyi bir üretim planlaması ihtiyacı, bugünlerde ve yakın gelecekte daha

Bu öngörü ile oluşturulan çalışma çerçevesinde, Maltepe-Kartal Sahili boyunca uzanan rekreasyon alanlarının kullanıcı mem- nuniyetinin, kullanıcı sayısının ve

Bu amaçla asetik asit, esansiyal yağ, propolis, kitin ve kitosan gibi doğal ürünler, Bacillus, Pseudomonas gibi mikroorganizmalar ve bunların ürettikleri metabolitler

Yaş, cinsiyet, medeni durum ve meslek gruplarının rekreasyon etkinliklerine katılma durumuna göre dağılımlarındaki farklılıklar Ki-Kare testi ile, gelir durumu ve