Y A K I N T A R İ H T E N B İR S A H N E :
ATATÜRK
**
SEYZEN
Balıkesirde şapka inkılâbının ilk günlerinde idi. A - tafiirk de oraya gelecekti. Atatürk, bir Balıkesir m illet vekiline N eyzen T e v fiğ i görmek istediğini söylemiş:
— N eyzeni mutlaka getirin!
Süreyya, Neyzeni buldurdu, o da hemen — kendi tâbiriyle söylüyorum— köpeğile, m öpeğiyle yola çıktı. Yani tam teçhizat; ney torbası, sazı, matrası, meşhur köpeği...
Daha evvel Süreyya, bir şey yazmasını, Atatürke sunacağını söyledi. Neyzen hemencecik oracıkta bilbe* daha şu kıt’ayı söyledi.
Sevmedi bir iştialin şu’lei fanisiyim, Tiirk e ait ülkenin feryadı ruhanisiyim,
A ld ığım kâfi bana Gazi-î ekberden nasip, Gölgesinde mâbed-i vicdanımın bânisiyim.
Atatürk, N eyzeni çağırdı. Milletvekillerinden H ay ■tik, N ey üfledi-- taksimler yaptı. Türk musikisinin eı güzellerini, o harikalı üfleyişlerile çaldı, herkesi coştus- du.
Atatürk, Neyzeni çağırdı Milletvekillerinden H a y rettin Karan, A li Sururi ve daha başkaları d » yanında bulunuyordu. Atatürk, Neyzenin elini kalbinin üstüm? basarak dakikalarca tuttuktan sonra:
— Ne büyük, kuvvetli ruhun var? Dedi. V e sonra «ordu:
- - Neyzen, ne istersin söyle?
— Sayenizde her şeyim var. Teşekkür ederim. •— Bir şey
itte
canım !— B ir nüfue tezkeresi versinler, «mredlnîp*
'Atatürk, hayretle sordu: %
— Nüfus tezkeren yok mu, Neyzen? * •, — H a y ır! Bundan evvel devlet yoktu Ki, nüfus te f* 1 Serem olsun?
Münir Süleyman Cr•••
-Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi
