GAZETEPAZAR
28 Mart 1999kitap
• V ""TAVŞAN HIZIYLA BİR ERKEKTEN DİĞERİNE ZIPLAYAN KADIN NE KADAR ÖZGÜRDÜR?
Yatakta
devir
teslim
dir,” düşüncesi çok yaygın. “Dün yaya bir kere geliyorsunuz,” diye rek bencilliğe yöneltmek var. Bu da kendinizi kısık tutun, fazla yük seltmeyin anlamını açıkça taşıyor.
• Gerçek yaşamı yansıtıyor mu?
Tamamen gerçekdışı bir dünya bu. Yazan da gerçekten inanmıyor yani hepsinin bunu inanarak yazdı ğını düşünmek istemiyorum. Çün kü bu dergilerdeki kadın tipi gör düğümüz, tanıdığımız kadın tipiyle örtüşmüyor. Çok yapay. En küçük bir şeyde estetik cerraha, sorunu nuz olmadan da psikoloğa gidecek siniz falan. Bu tür insanlar sevine rek söylemek gerekir ki bizim top- lumumuzda az. Çağdaş kadının tüm sorunlarını çözümlemeyi ka dın dergileri üzerlerine alıyorlar.
• Cinsel deneyimlerin açıkça anla tılması hakkında ne diyeceksiniz?
Cinsellik daha çok erkeklerin kendi aralarında konuştuğu ya da ardında koştuğunu sandığımız bir şey. Erkeklerin etken oldukları bi linen bir alana el atarak daha öz gürleşme çabası gibi yorumlanabi lir. Çok ayrıntılı konuşmalar bun lar. Ben erkek sohbetlerinde böyle bir şeye tanık olmadım. En azın dan fazlasıyla bireysel bir gerçeğin anlatımı bu. Ama bir kadın sevgili sinin bazı organlarından tutun da bunun nasıl görülmesi gerektiğine kadar her şeyi anlatabiliyor.
• “Çağdaş Aşk Şarkıları” adlı bö lümdeki örneklerin çoğu Sezen Aksu imzalı, özellikle mi seçtiniz?
Bunu fark ettiğimde ben de çok şaşırdım. Çünkü Sezen Aksu ben zerleri yanında sanki daha yüksek bir noktadaymış gibi gelirdi bana. Belki de çok şarkı yazıp bestelediği için. Seri üretim de diyebiliriz bu na. Aynı aşk teması... Ama aşk de meyelim buna. Çünkü buradaki aşk kadın dergilerindeki gibi. Sü rekliliği ve temeli yok. Çok tuhaf bir şey. Her an yani dahâ iyisi bulu nunca ya da bıkılınca bırakılan bir sevgili ve karşısındakini hor görme. “Kapı açık, arkam dön ve çık,” me sela. Bir şeyler yaşanmış, paylaşıl mış ama hemen vazgeçilebiliyor ve vazgeçildiği an yenilerinin düşü ku ruluyor.
T
ahsin Yücel iki yıl aradan sonra yeni kitabı “Söylem lerin İçinden” (YKY) ile geldi. Yücel son kitabı için “Bir de neme,” diyor. Ancak kitapta yer a- lan yazılar bundan çok daha fazla sını hak ediyor. Yazar günlük ha yatta hepimizin futbol, mutfak, ka dın yazısı ya da pop şarkısı deyip geçtiğimiz şeylerin arkasında yatan anlamlan gösteriyor. Futbol yazıla rının ele alındığı “Top Yuvarlak tır”, mutfak yazılannm incelendiği “Mutfak Yazını”, kadın dergilerin deki çelişkiyi anlatan “özgür Ka dınlar”, pop şarkılarını irdeleyen “Çağdaş Aşk Şarkıları”, siyasi söy lemleri irdeleyen “Siyasal Söylem ve Bağlanılan” ve Lady Di’nin ölü münden sonra yazılanlar için “Bir ölüm Şenliği” kitabın bölümleri...• Bu kitapla popüler kültürün il gilendiği alanlara dalış yapıyorsu nuz; yabancılık çektiniz mi?
Evet, bunların pek çoğu benim alanım değildi ama günlük hayat i- çinde bunlarla mutlaka karşılaşı yorsunuz. Bu toplumda yaşayıp da
deneyim sahibi olmamak zor biraz.
• Ortak yönleri ne?
Hepsi ilgi alanlarını en üstün o- larak tanımlıyor. Bunu yaparken de başka insanlık değerlerinden soyutlamış oluyor. Dışlamıyorsa da küçümsüyor. Kendilerine özgü bir evrenleri hatta bir ideolojileri var.
• Kadın dergilerinin “evreni” na sıl, ideolojileri ne?
Kendi içlerinde bir dünya yaratıp bu dünyayı çok önemli gibi gösteri yorlar. Yaratılmak istenen çağdaş, modem, özgür kadın. Onu yetişti receğim derken tüketim toplumu- nun istediği, sorgulamayan kadını yetiştiriyor. “Sevdiğiniz futboldan söz ederse ilgileniyormuş gibi dav ranın. Ama Tolstoy’dan, Dosto- yevski’den söz ederse konuyu ka patın,” diyor mesela. Bu çok ilginç.
• Bu bölümde özgür kadının aslın da bağımlı bir kadın olduğunu söylüyorsunuz. Ne demek bu?
Kendisine verilenleri olduğu gibi kabul eden, edilgen bir kadın yara tıyorlar. Yatak odalarında birtakım devir teslimler oluyor. “Etkin taraf
1933, Elbistan doğumlu. Galatasaray Lisesi'ni ve İ.O. Edebiyat Fakültesi Fransız Dili ve Edebiyatı Bölümü'nü bitirdi. 19. ve 20. yüzyıl Fransız yazını ve göstergebilim alanın da uzmanlaştı. Şimdi aynı bölümde profesör. Pek çok araştırma, roman, masal, öykü, deneme ve eleştiri yazıları yazdı. Bir çok da çeviri yaptı. Tahsin Yücel'e "Haney Yaşama lı" (öykü) için 1956 Sait Faik Hikaye Armağanı, "Düşlerin Ölümü" (öykü) için 1959 TDK Öykü Ödü lü, "Peygamberin Son Beş Günü" (roman) için 1993 Orhan Kemal Roman Ö- dülü, çevirileri için de 1984 Azra Erhat Çeviri Yazın Üstün Hizmet Ödü lü verildi.
Tahsin
Y ü cel’in
“Söylemlerin içinden”
adlı yeni deneme kitabı
çıktı. Yücel kitabında
futboldan mutfağa, aşk
şarkılarından kadın
dergilerine kadar pek
çok konuda ilginç
tespitlerde bulunuyor.
Ç. Begüm Soydemir
b.soydemirOmilliyet. com.tr
kadın, edilgen olan erkektir. Doğ rusu ve doğaya uygun olanı da bu- dur,” diyorlar mesela. Kadın bir erkeğe bağlı olmayacak. Tutsaklık la bağlılık başka şeyler ama o ay rım yapmıyor. Maganda ama vücut güzeli erkeklerle bir gece geçirile bilir. Bir kadının aynı zamanda üç - dört sevgilisi olabilir. Kadın gönlü ne eserse, durum da elverişliyse iş yerinde, arabada, parkta, her fır satta herhangi biriyle cinsel ilişkiye girebilir, vs. Bu bir yerde özgürlük tür de denebilir. Ama başka bir a- çıdan baktığınızda yıllardır erkeğin tutsağı oldu dediği kadını birden çok erkeğe tutsak ediyor. Ve erkek konusunu saplantı haline getiriyor. Ne kadar çok erkekle ilişki kurarsa o kadar başarılı sayıyor kendini.
• Hayata dair başka birtakım pra tikler de sunuyor bu dergiler.
Evet, bu düşüncelerin pek çoğu da Amerikan kökenli. “Yükselmek için kendinizi bu kadar yormayın,” deniyor. Bağımsızlığı korumak adı na çalışmayı da hor gören bir tu tum. “Evlilik kocaya bağlılık değil
Taha Toros Arşivi