T T
--Vf
• 7 - r fi l /
_L
z ve onlar
Çarşamba 12 Kasım 1997
Milliyet
S S - *■
Atatürk’ün eğitim için yurtdışına gönderdiği Türk
genci, 10 Kasım sabahı bir Nazi genciyle düellosu
sonrası duyduğu gurur ve acıyı 59 yıldır yaşıyor
Yenginin
fotoğrafı
Süheyl Furgaç ile Alm an Hans Bellem arasın daki düello, Furgaç’ın bir ar kadaşı tarafın dan amatör bir kam erayla çe kilmiş. Arkada şı filmin negati fini olaydan sonra Süheyl B e y’e vermiş. Yurttaş TÜMER
Onay YILMAZ - İSTANBUL
ATATÜRK’ün yurtdışına eğitim için gönderdiği Sadrazam Müşir Ahmet İz zet Paşa’mn oğlu Süheyl Furgaç, 59 yıl önce 10 Kasım günü duyduğu gurur ve acıyı Ata’nın ölüm yıldönümünde yeniden yaşadı.
Şu anda 83 yaşmda olan Furgaç, A- tatürk'ün yaşama veda ettiği gün, Türkler’e hakaret eden ve kendi masa larından kovmaya çalışan Nazi Öğren ci Birliği üyesi Hans Bellem’le düello sunu, Moda’daki evinde Milliyet’e an lattı. Alman gazeteci Gerhard Eigel’in, İstanbul ziyareti sırasında edindiği bil gilerden yola çıka
rak hazırladığı “düelloyla” ilgili yazı Stuttgarter Zeitung gazetesin de de yayınlanın ca, 59 yıl öncesi nin bu ilginç olayı Furgaç’m anlatı mıyla günışığma şöyle çıktı: Düello nun kahramanı Galatasaray Lise si mezunu Fur
gaç, 1938’de üniversite öğrenimi için Almanya’da bulunmaktadır. Stuttgart Üniversitesi Elektrik Mühendisliği
bö-Aus Stuttgart
rum” yanıtını verir. O yıllarda Alman ya’da resmen izin almak şartıyla düello müessesesi yürürlükte olduğundan, bu istek kabul edilir. Vuruşma kılıçla dır. Öldürme kesinlikle yasak, yarala mak serbesttir. Düelloda can alıcı yer ler çelik plakalarla örtülecektir.
Ü ç ay kılıç dersi aldı
Tabancayla düello edeceğini sanan Furgaç, kılıç şartım duyunca donaka lır, çünkü kılıç kullanmayı bilmemek tedir. Ona üç aylık bir süre verirler. Bu arada Hitler’in yardımcısı Rudolph Hess, “düello” için özel izin verir. Fur gaç, kılıç ustası Franz Kühner’den es
krim dersleri alır. Bir ay sonra Pa ris’e giderek iki ay daha ders gö rür. Düello günü,; üniversitenin tık lım tıklım dolu | spor salonunda okulun en iyi es krimcisi Bellem, gelenek gereği, şair Ludwig Uh- land’ın yazdığı, Alman
şövalyele-lümüne devam eden Furgaç, kantinde yemek yerken birden SS üniformalı bir
Furgaç'ın düellosu ve kılıç dersi hoca Alman gazetelerine de konu oldu.
rinin bir Türk’ü atıyla ikiye biçmesini anlatan tiradı okur: “Derken görüldü ki sağdan ve soldan/Yanmşar Türk a- şağı düştü”.. Düello başladığında, ta rih 10 Kasım 1938, saat 07.00’dir. Dö-öğrenci başına dikilir ve “Bu masa ör- vüş yarım saat sürer. Alman gencinin gütümüze ayrılmıştır, kalkın” diye ba
ğırır. Süheyl Bey, “Bilmiyorduk, yeme ğimizi bitirince kalkarız" der. Hans Bel lem adlı mimarlık öğrencisi, SS’lere ait rezerve flamasını tabağın yanma diker, “Derhal kalkın” diye emreder. Furgaç, flamayı kaptığı gibi yere fırlatır ve “Bu hakaretin hesabı burada görülmez” di ye cevap verdiği anda Nazi gencinin yumruğunu gözün yer. Çevreden yeti şenler kavgayı ayırırken, Furgaç ertesi gün bu gibi olaylan düzene sokmakla sorumlu öğrenci demeğine gider. “Şi kayetçi misiniz?" sorusuna, “Hayır de ğilim, ama onu düelloya davet
ediyo-ayakta duracak hali kalmamıştır. Fur gaç tam son darbeyi vuracakken ha kem düelloyu bitirir.
Furgaç, eskrim ustası Nazi’yi herke sin önünde perişan etmiş, ancak bu sevinci doyasıya yaşayamamıştır, çün kü onun Türklüğün gururunu koru duğu saatlerde, kendisini eğitime yol layan Ata’sı vefat etmiştir. Furgaç, bu na rağmen SS öğrencilerin zaferi kut lamak için düzenledikleri partiye katı lır ve o gece şeref kürsüsüne çıkar. Genç Nazi ise, partiye yüzü ve vücu dunda sargılarla, arkadaşlarının yar dımıyla güçlükle katılır.
Saat dokuz sıfırbeş
Birsen A LT UNTAŞ
ATATÜRK’ün hayatı nın son 300 gününü kapsayan “Saat Dokuz sıfırbeş” adlı oyun, Dol- mabahçe Sarayı’ndaki ilk gecesinde büyük ilgi gördü. Nezihe A razın kaleminden Hakan Al- üner tarafından sahne ye uyarlanan, Ata’nın
özel yaşamı ve arka daşlarının ön plana çı kartıldığı oyunda, Ulu Önder’i usta oyuncu Haluk Kurtoğlu can landırıyor.
Ata’nın ruhu
Kurtoğlu, “Bu rolü canlandırmanın so rumluluğu o kadar bü yük ki. Amacımız hiç bir şekilde onu birebir olarak sahneye taşı mak değil. Çünkü bu büyük bir yanlışlığı be raberinde getirir. As- lolan Ata’nın milli ru hunu taşımaktır” diye konuşuyor.
Zafer Ergin, Sermin Hürmeriç, Yonca Cev her gibi ünlü oyuncula rın mükemmel yoru muyla sahnede tekrar canlanan Atatürk’ü, İs tanbul Valisi Kutlu Ak- taş, İstanbul Emniyet Müdürü Haşan Özde- mir, ANAP Grup Baş kan Vekili Haşan Ali Korkmazcan, Ata’nın manevi kızı Ülkü, eşi Ökten ve oğlu Ahmet Adatepe'nin yanısıra Perran Kutman, Mah mut Cevher, Can ve eşi Arşen Gürzap da dahil kalabalık bir davetli grubu izledi.
Atatürk’ü oynamanın sorumluluğunun çok büyük olduğunu söyleyen Kurdoğlu, Sermin Hürmeriç’le bir sahnede.
■B M w m
l3U(SUWkU HA
İSTANBUL Az Bit 1 0 /1 9 İZMİR Az Bit 1 3 /2 3 ADANA Az Bit 1 2 /2 6 ANKARA Az Blt+SIs 1 /1 6 SAMSUN Az Bit 5 /1 6 ERZURUM Az Blt+SIs -8 /9 D.BAKIR Az Bit 2 /1 9 GİRNE Par Bit 1 3 /2 3ı s - " 2 k
Açık Sisli Az. Bit Bulutlu Par.BIt
J tb Ä
Yağmur Gifcflür. ■ O #*#
Çok Bit. Sulu Kar Kar
Londra 9 Zürih 10
/;VUU1-/
lT!
î!
U/
lY/
l Paris Roma Berlin 12 18 9 Madrid Sofya Moskova 13 17 7İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Taha Toros Arşivi