• Sonuç bulunamadı

Osteoporoz Tedavisinde Paratiroid Hormon PTH

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Osteoporoz Tedavisinde Paratiroid Hormon PTH"

Copied!
7
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Osteoporoz

D ü n y a s ı n d a n

Osteoporoz Tedavisinde Paratiroid Hormon (PTH)

Parathyroid Hormone in Osteoporosis Treatment

Akar›rmak Ü*, Özkul ‹*

(*) ‹stanbul Üniversitesi Cerrahpafla T›p Fakültesi Fiziksel T›p ve Rehabilitasyon Anabilim Dal›

ÖZET

Paratiroid hormon kemik yap›m›n› uyar›r, kemik kayb›n› önler, kemik kitle ve kuvvetini artt›r›r ve k›r›ktan korur. Postmenopozal, steroide ba¤l› ve erkek osteoporozunda PTH tedavisinin etkinli¤i de¤iflik randomize kontrollü çal›flmalarda gösteril-mifltir.

G‹R‹fi

Son y›llarda osteoporoz tedavisinde kemik ya-p›m›n› artt›ran ajanlar a¤›rl›k kazanmaya baflla-m›flt›r. Bunlar aras›nda özellikle PTH öne ç›k-maktad›r. Paratiroid hormonu kullan›m› sonucu kemik formasyonu, rezorpsiyonu aflarak kemik kitlesi ve mekanik kuvveti art›fl gösterir (1). PARAT‹RO‹D HORMON VE KEM‹K

Paratiroid hormon kalsiyum homeostazisinin en önemli düzenleyicisidir. Kalsiyum düzeyi-nin azalmas› ile PTH sal›n›m› artar ve kemik y›-k›m› bafllar. Paratiroid hormonun paratiroid bezinden sal›n›m› dinamiktir ve ekstrasellüler kalsiyum düzeyine ba¤l›d›r. Süt, yo¤urt,

yum sitrattan zenginlefltirilmifl süt tozu, kalsi-yum karbonat içeren tablet veya soya sütü tü-ketilmesinden 1-4 saat sonras›na kadar se-rum iyonize kalsiyum düzeyi artar ve sese-rum (inorganik) iPTH düzeyi azal›r. En belirgin iPTH bask›lanmas› kalsiyum sitrat içeren süt tozu ile sa¤lanm›flt›r. Bu nedenle biyoyararla-n›m› yüksektir (2). Kalsiyum düzeyi hücre yü-zeyinde bulunan bir kalsiyum reseptörü tara-f›ndan saptan›r (fiekil-1).

P

Paarraattiirrooiidd hhoorrmmoonn eettkkiilleerrii:: - Kemik rezorpsiyonu artar

- Böbrekte 1α hidroksilaz aktivitesi artar ve 1,25 (OH)2 D vitamini düzeyi artar

- Barsaktan kalsiyum emilimi artar

- Böbrek distal tubulusunda kalsiyum geri emilimi artar.

SUMMARY

Parathyroid hormone stimulates bone formation, prevents or reverses bone loss, increases bone mass, bone strength and provides protection aga-inst fractures. PTH treatment for postmenopausal, male and glucocorticoid- induced osteoporosis proved to be effective in a number of RCTs.

(2)

PTH düzeyi sürekli olarak yüksek oldu¤unda kemik rezorpsiyonunun güçlü bir uyar›c›s›d›r. PTH aral›kl› enjeksiyonlar halinde uyar›ld›¤›nda kemik formasyonunun güçlü bir uyar›c›s›d›r. Paratiroid hormonun serum düzeyi 10-65

pg/ml’dir. Paratiroid hormon molekülü 84 amino-asitten oluflur. Karaci¤erde metabolize olarak N-ve C- terminal parçalar›na ayr›fl›r. Paratiroid hor-mon reseptörü taraf›ndan tan›nan bölüm biyolo-jik olarak aktif olan ilk 38 aminoasittir (3).

fi

fieekkiill 11:: Plazma kalsiyumunun düflmesi sonucu PTH uyar›lmas› ve homeostaz›n sa¤lanmas› Barsak emilimi

Böbrek emilimi

PTH Kemik rezorpsiyonu

Ca2+

Etki yeri: - Osteoblast: Anabolizan etki - K›k›rdak: Proteoglikan sentezine etki E

Ettkkii mmeekkaanniizzmmaass››::

- Osteoblastik hücreleri ço¤alt›r

- IGF1’in osteoblastlar taraf›ndan sentezlenmesini artt›r›r.

- Kemik kollajen sentezini artt›r›r ve sonuçta kemik yap›m›n› artt›r›r. - TGF-B1 düzeyini artt›r›r.

- Osteoblastik apoptozu azalt›r.

Formasyon , KMY

Trabeküler hacim ve devaml›l›k

Doz ve uygulama: Günlük 400-800 iu (20 mg veya 40 mg/gün) - PTH, 500 iu/gün enjektabl s.c, 6 ay

- hPTH (1-34), 500 iu/gün 6 hafta, sonras›nda 6 hafta kalsitriol (0.25 mg/gün, 2x1) - PTH 400-800 iu 14 veya 28 gün, sonras›nda 70 veya 80 gün ara

- PTH ve östrojen - PTH ve nasal kalsitonin

Y

Yaann eettkkiilleerr vvee ddeezzaavvaannttaajjllaarr››:: - Enjeksiyon yerinde k›zar›kl›k - Geçici hiperkalsemi (%20)

- Parenteral kullan›m güçlü¤ü ve maliyet E

Ettkkiinnlliikk:: - Lomber KMY iki y›ll›k tedavi sonucunda %10 kadar art›fl gösterir. - Etki ilaç b›rak›ld›ktan sonra (en az 1 y›l) devam eder.

- K›r›k üzerine etkilidir.

- Kortikosteroide ba¤l› osteoporoz tedavisinde etkilidir.

- Son y›llarda en çok üstünde durulan tedavi ajanlar›ndan birisidir. T

(3)

Paratiroid hormon düzeyinin artt›¤› durumlar: - Kalsiyum eksikli¤i

- Primer hiperparatiroidizm

- Sekonder hiperparatiroidizm: Böbrek yeter-sizli¤inde

- Tersiyer hiperparatiroidizm: Böbrek transp-lantasyonundan sonra PTH düzeyinin yüksek kalmas›d›r.

Senil osteoporozda kalsiyum emiliminin bo-zulmas›na ba¤l› olarak sekonder hiperparati-roidi geliflebildi¤i bilinmektedir. Chapuy ve ark. çal›flmas›nda günlük 1200 mg kalsiyum ve 800Ü D vitamini (kolekalsiferol) ile 18 ay-l›k tedavi sonunda PTH düzeyi bafllang›ç de-¤erlerine göre %44 azal›rken, 25(OH) D vita-mini düzeyi %162 art›yordu (4).

Paratiroid hormonun kemik üzerine etkisi çok karmafl›kt›r. Yüksek PTH düzeylerinin özellikle kortikal kemikte katabolik etkisi ve kemik mineral yo¤unlu¤unu (KMY) azaltt›¤› bilinmektedir. Ara-l›kl› uygulama ise KMY’yi artt›r›r. Bu paradoks et-kisi ayd›nlat›lmaya çal›fl›lacakt›r (Tablo-1).

PARAT‹RO‹D HORMONUN KEM‹K ÜZER‹NE ETK‹ MEKAN‹ZMASI

Paratiroid hormon ve PTH related peptid (PTH rp veya PTH ile ilgili peptid ) kemik hüc-relerine iki iflaret yolu ile etki ederler (Dual signaling pathway). Bafll›ca hedef hücreler olgunlaflmam›fl osteoblastlard›r. Osteoblast hücresinde Tip I PTH/PTH rp reseptörü ade-nil siklaz aktive edici protein olan Gs ve fos-folipaz C aktive edici protein olan Gq

prote-ine ba¤lan›r ve Gs ile Gq’yu aktive eder (1). Paratiroid hormonunun iskelet üzerine etkisi daha çok cAMP ve protein kinaz aktivasyonu-na ba¤l›d›r. Bu aktivasyon ise 1-7. aminoasid-lerin ifllevidir. Di¤er yandan 28-32. aminoasid bölümü ise inositol trifosfat/diasilgliserol/pro-tein kinaz C sisteminin aktivasyonunda anah-tar rolünü oynar (1).

Bu iki sistemin dengesi PTH’n›n biyolojik et-kisini sa¤lamaktad›r. PTH’n›n adenil siklaz› aktive etmesi ise osteoblast fonksiyonu için mutlaka gereklidir.

Paratiroid hormon etkisi ile de¤iflik büyüme faktör genleri uyar›l›r. ‹GF-I, ‹GF-II ve TGF-β (Tümör büyüme faktörü) yan›nda TGF BP1-4 ve 5 (Ba¤lay›c› proteinler) bunlar aras›ndad›r. Aral›kl› uygulanan PTH tedavisi trabeküler ka-l›nl›¤› artt›r›rken trabeküler say›y› artt›rmaz. Bunun sonucunda KMY ve kemik kuvveti ar-tar. Kemikte trabeküler, endosteal ve perios-teal appozisyon oluflur. Hücre düzeyinde PTH preosteoblast yap›m›n› ve olgunlaflmas›-n› sa¤lar ve kollajen sentezi artar (5,6). Ek olarak PTH osteoblastik sitokinleri aktive ederek (‹L-6 gibi) osteoklastlar› da uyar›r. Bu-nun sonucunda kemik rezorpsiyonu ile birlik-te formasyonu döngüsüne imkan verir. Ancak formasyon yan›t› daha erken ve güçlüdür ve bu sayede aral›kl› PTH anabolik etki yapar. Ancak PTH’n›n bu anabolik etkisinin molekü-ler fizyolojisi ile ilgili pek çok bilinmeyen yön vard›r. Aral›kl› ve devaml› PTH uygulamalar›-n›n etkilerinin neden bu kadar farkl› oldu¤u da tam olarak aç›klanamamaktad›r.

Ç

Çaall››flflmmaacc›› aadd›› YY››ll›› HaHassttaa SSaayy››ss›› SSüürree BBeell KKMMYY ↑ KKaallççaa KKMMYY ↑ KK››rr››kk EEttkkiinnllii¤¤ii RReeffeerraannss

Lane NE 1998 51,K 1 y›l %11 (-) ? 15 Kurland ES 1998 23,E 18 ay %13.5 (+) %3 (+) 8 Scheele WH 2001 437,E 11 ay (+) (+) RR 0.5 (+) 9 20-40µg Rittmaster RS 1999 207,K 1 y›l %8 (-) ? 7 Neer RM 2001 1637,K 18 ay %9-13 %3-6 (+) 10 Lindsay R 1997 60,K 3 y›l %13 %2,7 (+) 11 T

(4)

‹NTERM‹TAN (ARALIKLI) PTH’IN KADIN VE ERKEK OSTEOPOROZUNDA ETK‹LER‹ Aral›kl› PTH uygulamas› trabeküler kemik kit-lesini belirgin olarak artt›r›r. Vertebra ve femo-ral mekanik kuvveti art›fl gösterir.

Son y›llarda yap›lan 24 çal›flmada PTH’›n KMY ve k›r›k ile iliflkisi araflt›r›lm›flt›r. Hem ka-d›n hem erkeklerde hem de hayvanlarda PTH 1-34 veya 1-84 ile, kombine olarak antire-zorptiflerle veya tek bafl›na olmak üzere fark-l›, çok say›da çal›flmalar söz konusudur. En s›k kullan›lan rekombinan human PTH 1-34 (rhPTH 1-34).

Randomize ve plasebo kontrollü olarak yap›l-m›fl yüksek de¤ere sahip çal›flmalar klinik için büyük önem tafl›rlar. Postmenopozal oste-oporoz tan›s› konulan 207 kad›nda, 100µg (400 iu) PTH kullan›m› ile 1 y›lda lomber KMY %8 artarken (p<0.001) femoral KMY de¤iflmiyordu. Daha düflük dozlarda PTH ile KMY art›fl› da daha az oluyordu. Yan etki ola-rak %20 olguda geçici hiperkalsemi d›fl›nda önemli bir yan etkiye rastlanm›yordu (7). Di¤er bir çal›flmada ise idiopatik osteoporoz-lu 23 erkek hasta 18 ay süreyle 400 iu PTH (1-34) subkutan olarak kullanm›fllard›r. Ek olarak 1500 mg kalsiyum ve D vitamini veril-mifltir. Plasebo grubu ise kalsiyum ve D vita-mini kullanm›flt›r. Tedavi grubunda 18 ay›n sonunda lomber bölgede kemik kitlesinde %13.5 art›fl saptan›rken, plasebo grubunda KMY’de de¤iflme yoktu. Femur boynunda KMY %3 art›yordu (p<0.05), ön kolda ise de¤iflmiyordu. Pridinolin çapraz ba¤› ve oste-okalsin takip için yararl› bulunan belirleyiciler-di ve PTH tedavisi s›ras›nda kemik formasyo-nunun hakim oldu¤una iflaret ediyordu (8). PTH ile yap›lan çal›flmalar trabeküler kemik üzerine belirgin art›fl d›fl›nda kortikal kemikte olumsuz bir etki ortaya koymam›flt›r. Ancak birlikte kalsiyum ve D vitamini takviyesi uygun bulunmufltur (1).

Scheele ve ark. 437 (ortalama yafl 59) erkek

üzerinde yapt›¤› randomize kontrollü çal›flma-s›nda 20 ve 40 mg/gün dozda PTH enjeksi-yonlar›n› 11 ay süreyle uygulam›flt›r. Ek olarak kalsiyum ve D vitamini verilen ve T skorlar›n›n (-2) SD’nin alt›nda oldu¤u hastalar›n KMY ar-tarken yeni k›r›k oluflumunun anlaml› olarak azald›¤› saptan›yordu (RR=0.5, p=0.086 ) (9) .

Neer ve ark’lar›n›n daha önce k›r›k geçirmifl 1637 postmenopozal hastada yapt›¤› rando-mize kontrollü çal›flmada subkutan günde 20 µg PTH, 40 _g PTH ve plasebo kullanan 3 grup incelenmifltir. Belde KMY 20 µg PTH ile %9, 40 µg PTH ile %13 artarken, femur boy-nunda s›ras›yla %3 ve %6 art›fl gösteriyordu. Vertebral ve vertebra d›fl› k›r›k riski hem 20 µg, hem de 40 µg kullanan grupta anlaml› olarak azal›yordu. 40 µg PTH kullanan grup-ta bulant› %8 ve bafla¤r›s› %13 oran›nda gö-rülürken, 20 µg PTH kullanan grupta ise bafl-ta sersemlik %9 ve bacakbafl-ta kramp %6 ora-n›nda görülmüfltür. Hiperkalsemi 20 µg PTH kullanan grupta %11, 40 µg PTH kullanan grupta %28 oran›nda saptanm›flt›r (10) PTH ‹LE POSTMENOPOZAL

OSTEOPOROZDA KOMB‹NE TEDAV‹LER De¤iflik çal›flmalarda PTH ile kombine D vita-mini, h PTH ile östrojenin KMY ve k›r›ktan ko-ruma aç›s›ndan olumlu etkileri bildirilmifltir (1). Lindsay ve arkadafllar› PTH (1-34) ile östrojeni 3 y›l sürede, 60 kad›nda, kombine kullanm›fllard›r (11). PTH ile birlikte östrojene 17 kad›nda, sadece östrojene ise 17 kad›n-da 3 y›l devam edilmifltir. PTH grubunkad›n-da lom-ber KMY %13, femoral KMY %2.7 ve total vücut KMY %8 art›fl gösteriyordu. Östrojen grubunda ise KMY de¤iflmiyordu. PTH ile kombine östrojen kullanan grupta vertebra k›-r›¤› anlaml› olarak azal›yordu. Anabolik ve an-tirezorptif ajanlar›n insandaki sinerjik etkisini gösteren ilk çal›flma olmas› aç›s›ndan bu ça-l›flma de¤erlidir.

(5)

Roe ve ark. 74 kad›nda 400 iu PTH (1-34) ve Premarin veya sadece Premarini 24 ay sürey-le kullanm›fllard›r (12). Kombine tedavi gören grupta KMY karfl›laflt›rmada omurgada %30, femurda %11 daha fazla art›fl gösteriyordu. Özetle PTH ile kombine kullan›lan östrojen KMY üzerine daha etkilidir. Etki hem omurga hem de femurda belirgindir.

PTH ile bifosfonatlar›n birlikte kullan›ld›¤› aç›k bir çal›flmada 1 y›l PTH’y› takiben 1 y›l alend-ronat (10mg/gün) kullananlarda KMY iki y›l›n sonunda omurgada %14.3 ve femur boynun-da %3.4 art›fl gösteriyordu (7).

KORT‹KOSTERO‹DE BA⁄LI

OSTEOPOROZ TEDAV‹S‹NDE PTH

PTH reseptörleri kemik ili¤inde preosteob-lastik hücrelerin üzerinde bulunur. PTH en-jeksiyonlar› ile yap›lan tedavinin osteoblast olgunlaflmas›na ve kemik yap›m›na uyar›c› et-kisi bulunmaktad›r. PTH osteoblastlar›n ça-¤almas›n› sa¤larken, di¤er yandan apoptozu-nu azalt›r (13).

Randomize kontrollü bir çal›flmada hPTH (human PTH, 1-34 fragmanlar›) HRT kulla-nan bir grup postmenopozal kad›nda 1 y›l sü-reyle uygulan›rken, kontrol grubu sadece HRT ile takip edildi. HRT ile kombine PTH grubunda, lomber KMY anlaml› olarak art›fl gösteriyordu (%11). Kalçada KMY art›fl› %1 olarak bulunuyordu. Kalçada KMY art›fl› teda-vinin sonundan 1 y›l sonra %5 artmaya de-vam ediyordu (14).

Kemik formasyonunun biyokimyasal belirteç-leri PTH tedavisinin bafllang›c›ndan 1 ay son-ra %200’e yak›n anlaml› art›fl gösteriyordu. Bu bulgular PTH tedavisi ile kemik yap›m ve y›k›m döngüsünün, yap›m yönüne do¤ru er-ken de¤iflmesinin KMY art›fl›nda eter-ken oldu-¤unu düflündürmektedir. Özellikle antirezorp-tif tedavinin yeterli olmad›¤› olgularda hPTH kullan›m› önerilebilir(1).

KORT‹KOSTERO‹DE BA⁄LI

OSTEOPOROZUN ÖNLENMES‹NDE VE TEDAV‹S‹NDE PTH ‹LE KOMB‹NE ANT‹REZORPT‹F AJANLAR

Kortikosteroide ba¤l› osteoporozda negatif kalsiyum dengesine ba¤l› olarak kemik y›k›m› artarken, di¤er yandan kemik yap›m› da bo-zulmufltur. Bifosfonat tedavisi etkili olmakla birlikte PTH ile kombine bifosfonat kullan›m›-n›n etkinli¤i artt›r›p artt›rmad›¤› konusu araflt›-r›lmaktad›r.

Lane ve ark’lar›n›n kronik enflamatuvar bir hastal›k nedeniyle (RA) kronik kortikosteroid (>5mg/gün Prednizon) ve östrojen replas-man tedavisi kullanan 51 kad›nda 12 ay sü-reyle h PTH (1-34) ile yapt›klar› çal›flmada KMY sonuçlar› karfl›laflt›r›lm›flt›r (15). PTH ile östrojen kombine tedavisi görenlerde spinal KMY %11 artarken, sadece östrojen kulla-nanlarda sadece %1.7 art›yordu. Kalça veya ön kol yönünden iki grup aras›nda anlaml› bir fark bulunmuyordu. Kemik yap›m belirleyicile-ri PTH tedavisinin ilk ay›ndan itibaren anlaml› bir art›fl gösteriyordu. Belirleyiciler ile KMY’de 1 y›l sonra izlenen art›fl paralellik gösteriyordu. PTH tedavisi kullan›ld›ktan ve b›rak›ld›ktan sonraki 1 y›lda da lomber KMY art›fl› %15 olarak saptan›yordu.

Sonuç olarak;

1- Kortikosteroide ba¤l› osteoporoz tedavi-sinde PTH ile kombine östrojen etkilidir. 2- Kemik yap›m› kombine tedavide anlaml› olarak artar.

3- PTH’n›n iskelet üzerindeki etkileri tedavi kesildikten sonraki y›lda da devam eder (15,16).

PTH ‹LE ANABOL‹K OSTEOPOROZUN TEDAV‹S‹N‹N GELECE⁄‹

PTH ile ilgili elimizdeki veriler flunlard›r: 1. Randomize kontrollü çal›flmalar 2. Kullan›m kolayl›l›¤›

(6)

3. Güvenli yan etki profili

4. PTH’n›n kemi¤e spesifik etkisi ve sistemik etkisinin olmay›fl›d›r.

PTH’n›n güvenli kullan›m› ile ilgili çal›flmalar sürmektedir, ancak k›sa süreli kullan›mda in-sanlarda önemli bir yan etkiye rastlanmam›fl-t›r.

PTH’NIN EKLEM KIKIRDA⁄I

BOZUKLUKLARININ TEDAV‹S‹NDE GELECEKTEK‹ YER‹

PTH’n›n kronik romatizmal hastal›klarda çok yararl› olmas› beklenmektedir. Kronik romatiz-mal hastal›klarda osteopeni patogenezi multi-faktöryeldir. RA ve SLE’de kemik kayb› nede-ni olarak aktive olmufl lenfositlerden sitokin ve makrofaj sal›n›m› gösterilmektedir. Özellik-le ekÖzellik-lem çevresine lokalize osteoporoz görü-lür. Ayr›ca immobilizasyon da kemik yap›m›n› azaltarak kemik kayb›n› artt›r›r. Ek olarak bir çok otoimmun hastal›¤›n ortaya ç›k›fl› perime-nopozal döneme rastlar. Tedavi için s›kl›kla baflvurulan kortikosteroidler de KMY’yi azalt›r ve kemik riskini artt›r›rlar.

PTH’n›n otoimmun hastal›klarda kullan›m›, kortikosteroid tedavisinde de uygun oluflu nedeniyle yeni tedavi alternatifleri sunmakta-d›r (15,16,17). Bu tür hastal›klarda PTH ile KMY artarken k›r›k riski azalma gösterir. Özel-likle JRA gibi erken bafllang›çl› kronik hasta-l›klarda tedavide PTH öncelikli bir rol oynaya-bilecektir.

PTH’n›n k›k›rdak üzerinde de önemli etkisi bulunmaktad›r (Tablo-1). K›k›rda¤›n büyüme zonunda PTH reseptörleri bulunmaktad›r. PTH k›k›rdakta proteoglikan ve poliamin sen-tezini de uyarmaktad›r. ‹nvitro yap›lan çal›fl-malarda gözlenen bu etkilerin invivo olarak da saptand›¤› çal›flmalar henüz yoktur.

PTH’n›n kondrosit üzerine etkisinin klinik so-nuçlar› henüz aç›k de¤ildir. Teoretik olarak PTH enkondral kalsifikasyonu artt›rarak k›r›k iyileflmesinde etkili olabilir. Ayr›ca PTH

iske-lette ‹GF-1 sentezini artt›rarak k›k›rdak büyü-mesinde ve k›r›k iyileflbüyü-mesinde etkili olabilir. Di¤er yandan PTH, ‹GF düzenleyici sisteme etkisi üzerinden osteofit geliflimini ve ilerde osteoartrite zemin haz›rlayabilir. Ancak PTH’n›n doku spesifik etkilerinin daha çok araflt›r›lmas›na gereksinim vard›r.

PTH ile ilgili araflt›rma konular›: - PTH uygulama süresi

- Kombine tedavinin optimal süresi ve s›ras› - K›r›k etkinli¤i ve mekanizmas›

- PTH uygulama alternatifleri

fiimdilik PTH’n›n osteoporoz tedavisinde anabolizan olarak önemli bir rol oynayaca¤› düflünülmektedir.

KAYNAKLAR

1- Rosen CJ, Rackoff PJ: Emerging anabolic treatments for osteoporosis. Rheum Dis Clin North Am; 27 (1): 215-233.

2- Talbot JR, Guardo P, Seccia S, et al: Calcium bioava-ilability and PTH acute changes after oral intake of da-iry and nondada-iry products in healthy volunteers. Oste-oporos Int 1999; 10:137-147.

3- Kronenberg HM: PTH: Mechanism of action. In Favus M (Ed). Primer on Metabolic Bone Diseases. Lippin-cott-Rawen, Philadelphia 1996, 68-70.

4- Chapuy MC, Arlot ME, Duboeuf F, et al: Vitamin D3 and calcium to prevent hip fractures in elderly women. N Engl J Med 1992;327:1637.

5- Abou-Samra AB, Juppner H, Westerberg D, et al: PTH causes translocation of PKC from cytosol to membra-nes in rat osteosarcoma cells. Endocrinology 1989; 124: 1107-1113.

6- Hock JM, Gera I, Fonesca J, et al: Human PTH incre-ases rat bone mass in ovariectomized and orchidecto-mized rats. Endocrinology 1988; 122: 2899-2904. 7- Rittmaster RS, Bolognese M, Ettinger ME, et al:

En-hancement of bone mass in osteoporotic women with PTH followed by alendronate. J Clin Endocrinol Metab 1999; 85: 2129-2134.

8- Kurland ES, Cosman F, McMahan DJ, et al: PTH inc-reases cancellous bone mass markedly in men with idiopathic osteoporosis. Bone 1998; 23 (Suppl): 158. 9- Scheele WH: Teriparatide injection (r DNA origin) use in males. Lilly Global Medical Conferences. November 2001, Indiana, USA;pp 18.

10- Neer RM, Arnaud CD, Zanchetto JR, et al: Effect of pa-rathyroid hormone (1-34) on fractures and bone mine-ral density in postmenopausal women with

(7)

osteoporo-sis. N Engl J Med 2001, 344:1434-1441.

11- Lindsay R, Nieves J, Formica J, et al: Randomized controlled study of the effect of PTH on vertebral bo-ne mass and fracture incidence among postmenopa-usal women on oestrogen with osteoporosis. Lancet 1997; 350: 550-555.

12- Roe EB, Sanchez SD, Puerto AG, et al: Treatment of postmenopausal osteoporosis with human PTH 1-34 and eustrogen. In: Proceedings of the Endocrine So-ciety, San Diego, 1999, 59.

13- Lane NE: An update on glucocorticoid-induced oste-oporosis. Rheum Dis Clin North Am 2001;27(1):247-248.

14- Lane NE, Sanchez S, Modin GW, et al: Parathyroid hormone treatment can reverse

cortico-steroid-indu-ced osteoporosis. J Clin Invest 1998;102:1627-1633. 15- Lane NE, Sanchez S, Genant HK, et al: Short term inc-reases in bone turnover markers predict PTH induced spinal bone mineral density gains in postmenopausal women with glucocorticoid-induced osteoporosis. Os-teoporos Int 2000; 11: 434-442.

16- Lane NE, Pierini E, Moden G, et al: Bone mass con-tinues to increase at the hip after PTH treatment is dis-continued in glucucorticoid- induced osteoporosis. Results of a randomized controlled clinical trial. J Bone Miner Res 2000; 15: 944-951.

17- Mosekilde L, Reeve J: Treatment with PTH peptides. Chapter 68. Marcus R, Feldman D, Kelsey F (Eds). Osteoporosis. San Diego, Rowen Press Inc, 1996;

Referanslar

Benzer Belgeler

Ç›kar›mlar: Deplase, suprakondiler humerus k›r›klar›n›n kapal› perkütan osteosentezi için 3 K-teli konfigürasyonu, çapraz K-teli konfigürasyonuna göre daha stabil

chlorothiazide, hydrochlorothiazide), ve benzeri kimyasal yapı veya benzeri biyolojik etki(ler)e sahip (yasak olmayan drosperinone hariç) diğer maddeler.. * Yasaklanmış

Bu yeni biyolojik ajanlar direkt olarak psoriazisin pa- togenezinden sorumlu olan immün basamaklardan birini bloke ederek etki gösterdi¤inden psoriazis te- davisi için di¤er

Esas okuyucu kitlesi- nin bulunduğu sahalar üst kata konmuş, aşağı seviyede ve daha kullanışlı katlar ki- tap depolarına

Bizim serimizde ise, açık kırıklarda ortalama kaynama süresi 20,5 hafta, kapalı kırıklarda 21,3 hafta olarak tespit edilmiştir.. Kırığın uzun oblik yada segmenter olması,

Dolayısıyla bize göre; kapalı yerleştirmede başarısız olunan özellikle Gartland tip III çocuk supra- kondiler humerus kırıklarının cerrahi tedavisinde, açık yerleştirme

O devirde, Ticaret Vekâletin­ den şöyle geçmiş alelade memur­ ların bile - gayrimeşru değil • meş­ ru ne imkânlara sahip olduğunu bildiğimiz için

Based to the experimental results, the upper regions of the face demonstrate to be the most important task for facial expression classification.. Here for facial expression