• Sonuç bulunamadı

''Erken Prehistorya ve Kilikya Bazalt Alanları" Projesi 2016 Yüzey Araştırmaları Sezonu

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "''Erken Prehistorya ve Kilikya Bazalt Alanları" Projesi 2016 Yüzey Araştırmaları Sezonu"

Copied!
26
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

ft

T.C.

rüırün

vr

runizıvı

gRKAt\ıLığı

Kültür Var|ıkları ve Müzeler 0enet Müdürlüğü "'"

22-26 MAY|S 2017

BURSA

35.

ARAşTıRMA

SONUÇLARİ TOPLANTİsİ

(2)

T.c.

rürrün

vn runizıvı

rıxıNrıĞı

Ana Yayın No: 355?1

Külttir Varlıkları ve Müzeler Genel Müdüılüğü

Yayın No: 179i1,

Yayrna Hazırlayan: Dr. Candaş KESKİN

ISSN:1017 -7663

22 - 26 Mayıs 2017 tarihlerinde gerçekleştirilen 33. Uluslararası Kflzı, Araştırma rıe

Arkeıımetri Sempozyunıu, Bursa lJludağ Üniaersitesi ile Bursa Blylİkşehir

,

,

B elediy esi' nin katkılarıyla gerçekleştirilruiştir.

Kapak Fotoğrafı : Eda AKYÜREK ŞAHİN

Likya/Pamfilya Ulaşım Şistemlerinin Epigrafik ve Tarihi

Not : Araştırma sonuçları raporları, dil ve yazım açısından Dr. Candaş

KESKİN.tarafın-dan denetlenmiştir. Yayımlanan yazrlarrn içeriğinden y azatlau sorumludur.

Bursa Büyükşehir Belediyesi Matbaa Tesislerinde Basılmıştır.

BuRsA 2018

,],

(3)

iç|ı,ıorriı_rn

Abdulkadir BARAN

Thera Antik Kenti ve Çevresi Yüzey Araştırması 2016 Yılı Çalışmaiar,...,...,:...,....ıı..ı,.1 Ahmet BlLiR

2016 Yılı Kuzey Doğu Marmara SualtıAraştırmaları,,,...,,,.,,. ,...,,.,,.,....,.15

Rrın eİı!GÖı, Mustafa xnneceÇİ

Kars-lğdır İlleri Yüzey Araştırması 2016., .27

Akın ERSOY, Burak YOLAÇAN, Hakan GÖllCÜ,

2016 Yılı lzmir hi Merkez llçeleri ve Menemen llçesi Yüzey Araştırması Pğesi .,... ..,.,,,.,41

AliOsman UYSAL

Çanakkale İli Lapseki, Biga, Çan, Bayramiç, Ayvacık

Ezine İlçeleri Türk Dönemi Yüzey Araştırması (2016)

Ve

.61

Alpaslan cEyLAN, Yavuz GÜNAŞDI, oktay ÖzeÜı, Nezahat CEYLAN,

ibrahim ÜııcÖn, Gökhan KALMış

Eızincan-Erzurum llleri Yüzey Araştırması

(2016)

...,....,...,...85 F. Arzu DEMIREL, Serdar MAYDA, M. cihat ALÇIÇEK,

T, Tanju KAYA, Derya ERYILMAZ, Ahmet lhsan AYTEK

Burdur ve Afyonkarahisar llleri ve llçelerinde Neojen ve

Pleistosen Dönem Fosil Lokalitelerinin Tespiti Yüzey

Araştırması-2016

.,...103

Atila TÜRKER

. ,, :;, .; Samsqn Bö|gesi 2016 Yı|ı Prehistorik ve Protohiştorik Dönem

Arkeolojik Yüzey Araşilrması Sonuç

Raporu

...,..,...117

Aydın ERÖN, Engin AKDENİZ, Murat ÇEKİLMEZ, Merve s. ÇAKAN

2016 Yılı Karahöyük Dağı Arkeolojik Yüzey Araştırması Çalışmaları ....,..,...,... ..,.,,.,..,:,.1;47

Ayhan YARDiMClEL

Ağrıve lğdır İlleri, "Orta-Son Tunç ÇağıAras Boyalıları Kültürü

(4)

Ayşe ç,rÜnxrR

An Archaelogical Survey of Early Christian-Byzantine Period on the

Valleys That Reached the Hellespont: 2016 Research... ....,,,,,,.,,,,177

ENGİN, Faruk AY, Ömer KAL|N

189

Bahattin

ÇELIK

l'!1ı,

2016 Yılı Şanlıurfa lll Merkez llçesi Neolitik Çağ ve Öncesi Yüzey Araştırması...,,...203 Bakiye Yükmen EDENS

"Erken Prehiştorya ve Kilikya Bazalt A|anları"

Pğesi 2016 Yüzey Araştırmaları

Sezonu..,

,,,,,,.,.,....,.,,.,..,...225

aibe HÜnMÜZLÜ, Burak SÖNMEz, Meltem AYAŞAN

Seleukeia Sidera Antik Kenti 2016 Yılı Yüzey Araştırması Sonuçları 247

D. Burcu ERCIYAS, Mustafa N. TATBUL

Komana'da 2016 Yı|ı Arkeolojik

ARaştırmaları.

...,...255

Bülent İŞLER, Nesrin AYDOĞAN İŞLER Likya Bölgesi Alacadağ Çevresindeki

Bizans Yerleşimleri 2016 Yı|ı Yüzey

Araştırması

...,...,,.,...269

Christopher RATTE, Angela COMMlT0, Peter KNOOP

Notion Archaelogical Survey, 2016

..,..,....,.

,,,,,.291

Çiğdem MANER

Konya İii Ereğli, Halkapınar, Karapınar ve Emirgazi İlçelerinin

Yüzey Araştırması'nın (KEYAR) 2016 Arazi Çalışması

...

...303

çiıer çiı-iııoinoĞLU, Berkay DlNçER, ismail BAYKARA, Ahmet UHRi, Cengiz GÜRBlYlK, Pınar Özlem AYTAÇLAR, Canan ÇAKlRLAR

Karaburun Arkeolojik Yüzey Araştırması (KAYA)

2016...,,

..,..,...317

Deniz SAR|

Bllecik lli 2016 Yı|ı Yüzey Araştırması 331

Derya YALÇlKLl

(5)

o,E§Krı{

PREHı§T{}RYA

uE

KıLıKYA

BAZAı_T

AL*NLğHı

"

PaüJE§ı

2CI1

§

yüury

ARAşTıRMALARı

§EzüN[J

Bakiye Yükmen

EDENS-İnsanın günümüze uzanan varoluş sürecini anlatmada, Anadolu'nun

ko-num avantajı rededilemez

bir

gerçektir. Fakat

bu

gerçeğin kanitlarr ise

bir

o kadar azdıt.

Özelikle

de Antalya ve Hatay çevreleri, görünür durumda olduklarındaru Holosen

ve

Pleistosen'deki mağaraiarı i|e, uzun

bir

prehistorik araştrrmalar geçmişine sahiptir. Fakat açık hava yerleri çoğunlukla kalrn sedimanlar tarafin-dan örhilü oldukları için, insarun geçmişinin bu alanlardaki karutlarrru görmek mağaralardaki Paleolitik yerlere göre çok daha zordıır, Pleistosen bazaltları gibi bazı jeolojik formasyonlar görece daha az değişen arazi biçimleridir, fakat gü-nümüzde bıa baza|t formasyonlarrn da büyük miktarları, sonraki sedimanlaş-malar tarafindan kaplanmıştır.

"Erken Prehistorya ve

Kilikya

Baza|t Alanlarr" konulu yüzey araştrrmasr1

2016 yıInda, 18 Temmuz-18 Ağustos tarihleri boyunca, Adana ve Hatay

arasln-Yrd. Doç. Dr., Bakiye YÜ«nılnN EDENS Çukurova Üniversitesi, Fen ve Edebiyat Fakültesi,

Arkeoloji Bölümü, Prehistorya Anabilim Dalr, AdanaruÜn«İVg. byedens@cu.edu.tr

1"6 Haziran 2076 tarıh ve 94949537-161.01 114823 sayıh izinleri ile çalışmamızr mümkiin lılan

Kültiir ve Turizm Bakanlığı, Kiilti.ir Varlrklan ve Miizeler Genel Müdürlüğiine ve katkılan,

yardrmlarr, bilgilendirmeleri ve an_layış içerisindeki iletişimi içiru Bakarılık Temsilcisi olarak

projemizde görevlendikleri Uzman Kenan BEŞALTI'ya çok teşekkür ederiz. Projenin bütçesi,

tamamen Çukurova Üniversitesi Bi]imsel Araşhrma Projeleri birimince kaışrlanmrşhr.

Üniver-sitemize bu destekleri için mirırıettarrz. Projenin bilim heyetinde yer alan, Çukurova

Üniversi-tesinde Ögr. COr. Dr. Christopher EDENS (projenin başkan yardrmcrsr), İstanbul

Üniversitesin-den }eolog Prof. Dr. Hayrettin KORAL, Çukurova Üniversitesinde Hititolog Doç. Dr. Rukiye

AKDOĞAN, Mustafa Kemal Üniversitesinde Uzman Arkeolog Tülin ÇAĞLAYAN'a teşekkür ederiz. Öğtencilerimiz Nilgi.in Belkıs ŞAHMARAN ve Enes ERGAN Projenin, yirey araştrrmasr

döneminin başlamasından sonlanmasına kadar her aşamasrnda (fotoğraflama, GPS datalarıru toplama, çizim) son derece aktif olarak yer almrşlardır, keırdilerine içten teşekkürlerimizi

zuna-tız. Erı

biilik

teşekkürümüzü ise, dönemin her açrdan zor şartlanna rağmen bizden yardrmlarıru esirgemeyerç dolaşf,ğımız yerlerin emniyet başta olmak üzere Devlet kurum ve

(6)

daki

Pleistosen

bazüt

alanlanna

ve

hemen

bu

alanlan çevreleyen arazilere

odaklanmış ve insarun bu kuşak dahilindeki prehistorik durumlarrru

sorgula-may1 hedeflemiştir.

YUZEY

ARAŞTLRMAS|

METODLARI

Projenin odağr prehistoryarun en erken dilimleri olan, Paleolitik ve Seramik-siz Neolitik idi. Bu dönemlerin beklenen arkeolojik yer tipleri açık hava yerle-şimleri, mağara ve kaya sığınağı yerleşimieri, açrk hava atölyeleri ve diğer özel faaliyet mekanlarr ile Seramiksiz Neolitik ve belki Geç Epipaleolitik içerebilecek höyükler idi. Höytiklerin dışında kalan diğer yerleşimler, hem ıızak mesafeler-den görülemedikleri, ve hem de hava ve uydu fotoğrafları dahil olmak üzere uzaktan algrlama teknikleri ile de kolayca tespit edilemedikleri için, erken pre-historik yerleri tespit etmek genellikle, lJzlJn mesafeleri boydan boya yaya

yi-rüyerek, küçük yonfuk taş veya diğer parçalarr görmeye çalışmayı gerektirir.

Küçük bir ekip ile gerçekleştrilmiş olan 2076 çalışma sezonu projenin

ilk

se-zonu

idi

ve, sistematik arazi yürümelerini gerektiren son derece sistematik yü-zey teknikleri kullanılmadı. Sezonun hedefi daha çok, bir sonraki yılın planları içirç projenin hedefledigi arazilerin jeomorfolojik geçmişini kavramak ve farklı

atazi peyzajlarındaki arkeolojik potansiyeli görmeye çalışmaktı. Bu amaç doğ-rultusunda, jeolojik ve jeomorfolojik faktörlerin kombinasyonunu kullanarak, Hassa

ve

Ceyhan'da gidilmesi gereken

belli

yerler seçildi.

Bu

seğmde göz önünde tutulan faktörler şunlardı:

Anakaya jeolojisi:

Mağara ve kaya sığınaklarmrn çoğunlukla yer aldığı kireçtaşı bölgeler;

boş-luk ve tıinellerin olabileceğibazalt alanlar; öğütme taşr ve yontuk taş endüstri-ler için hammadde kaynağı olabilecek baza|t, kireçtaşı ve kuartz içerikli zonlar;

Yamaçlar:

Prehistorik yerlerin hafif eğimli yamaçlarda olma şansl/

dik

eğimli yamaç-larda olma şansrndan daha f.azIadt;

kuruluşlan ile yerel ha]klanna sunuyoruz. Metinde yer alan çzimler, projenin başkan yardrmcrs Dr. Christopher EDENS'ın emeğidir. Bunun için kendisine aynca teşekkür ederiz.

(7)

Akar ya da durağan sular:

Prehistorik yerler genelde, günümüzde mevcut olabilecek ya da zarar göt-müş olabilecek kaynaklar, dereler, gölcıikler, bataklrklar, veya bugün kurutul-muş veya doldurulmuş batakhk ve göller civarrnda olabilir;

Kolozyon ae erozyon zonları:

Kalın

Holosen

alüvyonlarr, dağların

ve

tepelerin eteklerindeki Holosen alüvyal yelpazeler, kalrn ve çok derinlere inen toprak yapılar çok derinlerdeki prehistorik yerleri örtmüş olabilirler, ki bu yerler ancak son zamanlarda oluş-muş olabilecek çeşitli erozyonlar ile görünür hale gelir.

Belirtilen açıklamalar nedeni ile, anakayaların jeolojik ve jeomorfolojik

yapy

larrna, yamaçlarrn eğim durumuna, gğncel veya geçmiş sulak alanlar durumu-na, günümüzko|ozyon ve erozyon alanlarına odaklanarak

yizey

çalışma

alan-1arı belirlenmiştir.

HAS S

A

yÜzry

ARAŞTLRMASI

s

oNu

ÇLARL :

Karasu Vadisi, bafıda Amanoslar

ile

doğuda

Kürt

dağ arasında, 10-25km

:uzarıLp gider (Harita: 1). Vadi

Amik

ovas1 ile Sakçagözü ovasını birleştirip,

To-roslarrn doğularına |7zanan doğal bir koridor yaratrr. Karasu vadinin doğu ke-narı boyunca Hassa'ya doğru akar ve daha sonra Krrrkhan'a girerken bahlara doğru kayar.

Hopur

çayı, vadinin bah tarafi boyunca akmaktadır

ki

bu batı krsrmlarrn sularrru toplayıp, Aktepe'nin güneyinde Karasu'ya karrşrr. Bu sularrn alüvyonları vadinin batı alanlarr boyunca geniş alanlan kaplar, fakat çok geniş bazalt leçeler Hopur

çaynl

Karasu'dan aylrlr/ ve Karasr tek başına, Aktepe ba-zaltıntngüneyindeki Yalankozbazdıt alanrnr boydan boya geçer. Vadi boyunc4

dikkati çekercesine Hassa, Hacrlar, Sögı.it ve Küreci olmak üzere daha başka baza|t çıkıntılar da vardır. En eski bazaltl,ar (örn. Kırıkhan'da Ceylanlı) Erken Pleistosene tarihli iken (Çapan

vd.

1987, Tatar vd. 2004) çoğo bazaltlar Orta

Pleistosene aittir ki en yoğun aktiviteler de 450-200 byö olmuştur (Yurtman vd. 2002, Seyrek vd,.201,4). Köroğlu bazaltı son derece yeni ve Üst Pleistosene tarihli gibi görünüyor (Rojay vd. 2001). Tektonik hareket bııbazalt|arın orijinal konu-munu değiştirmiş olsa da, jeomorfolojik anlamd4 erozyondan pek etkilenme-mişlerdir.

Amanoslarn

doğu kenarlarrnın jeolojik yapısında kireçtaşı ve kuartzit ku-şaklarr vardrr. Kireçtaşı formasyorılar mağaralar ve çakmaktaşı varlığırun olasr olduğunu işaret etmektedir, ve bazen, masif yassl tabla biçiminde formlanmrş

,.

22l

(8)

=i-olan kuartzit de, yontma taş endüstrilerinde hammadde olarak

kullarulabilmek-tedir.

2016

EPKİeeP

Hassa arazi peyzajı araştrrmalarrnda temelde 3 alana

odak-1aşmrştı:

(1) Köroğlııbazaltının güney kenarlarr; buradaki bu genç baza|t, Karasu'nun aktığı eski bazaltı örter;

(2) Hassa bazalt tepesinin güneydoğu kısmr;

(3) Demrek Göiü ile Eğribucak arasrndaki Amanos dağlarlrun batı kenarıru

oiuşturan kireçtaşı içerikli mostralar. paleolitik

Hatay Paleolitik alanlarr açrsrndan iyi bilinmesine rağmerç bilinen yerler

as-lında Samandağ

ile

Yayladağ'ın kuzey bölgelerinde yoğunlaşaktadır2 ve Ha-tay'rn başka yerlerinden kayda geçmiş yerler ise sadece birkaç adettir3. Oysa, hem Hatay'rn güneyindeki

Asi

(Orontes) drenajının Suriye'deki kesimlerinde (Shaw 201,2), ve hem de Hatay'ın kuzeyinde bulunan Gaziantep'in Sakçagözü

bölgesinde (Garrard vd. 1996) Paleolitik çok yaygın olarak bulunur. İlavetery Orta Paleolitik stratigrafisi ve Neandertal gömüsü ile Geç Epipaleolitik dönem işgali altındaki Dederiye mağarasr, Amik ovaslnln sadece 30 km doğusundadır.

O halde, Paleolitik alanlar Karasu vadisinde kesinlikle var olmalrdrr.

Hassa'daki 201,6

yılı

araştırmalarında,

Alt

Paleolitik veya Üst Paleolitik

Çağ-lara'a ait malzemeler bulunamasa dabazı yontuk taşlar Orta Paleolitiğe tarih-lendirilebilir. İki yerde dağınık halde gözlenen parçalar teknik olarak lövalva-dır. Bunlara H'J.7 mevkiinde bulunan yöneşen dorsal hazırlrklı, façetalı vurma

platformlu

bir

uç (Çizim: 1.3) ile H2\'de buiunmuş olarç gene façetalı vurma platformlu, fakat radyal hazırlıklı bir yonga (Çizim: 5.8) dahildir. Her iki

yerde-ki yonfuk taş kalıntılar (Çizim: 1,.7, 2;5.6,7,9) teknolojik açıdan geç Neolitik ve

sonraslnl işaret etse de, birer lövalva yonga, diğer yonfuk taşlara r.azarar. doğal şartlardan daha fazla etkilenmiş görünmektedirler ve olasrlrkla Orta Paleolitiğe tarihlenirler. Levant'rn Mousteriyen endüstrilerinde, tipik olarak lövalva olanl

Samandağ mağaralarrndaki Orta Paleolitik, Üst Paleolitik ve Epipaleolitik dönem tabakalan;

Yayladağ'ın kuzeylerinin açık alarüarındaki Alt Paleolitik ve Orta Paleolitik izleı (detaylı bilgi

ve detayh kalnakça için bkz. Yalçırıkaya vd. 2000, Erek 2008).

Altındere, Hatay'da (Şenyürek 1961) Asi alüvyon yataklarında Alt Paleolitik Çağ'a ait bir yerdir

ve Amik Ovasr'nrn gtiney kenan boyunca lıirkaç Orta Paleolitik Çağ yeri bulunur (Casana ve

Wilkinson 2005: 35, Erek 2008: 83).

2

(9)

çok yüksektir ve H17,de bulunmuş olan lövalva uçlar Geç Mousterien,in

karak_ teristikleridir (genel bilgi için bkz, Shea 2003),

YetH24,MazmanlryakrnlarrndakiGavurÇayr'nayukarrdanbakanbirba-zait

çrkıntı üzerindedir.

Burası

dolmenlere ilaveten, ÇakmaktaŞından küÇük

yonga|ar,kırıkdilgilervedilgiciklerinyoğunlaştığıüçküçükalanriçermekte-dir. Rötuşl,, purçuü, nadir olmasrna

.rğ*.o

bu yoğunlaşım alanlarrndan biri,

iki

adet kırrlmış

sırtlı diigicik

(Çizim:-2,1,2\

ile

bir

mikrobüreni (Çizim: 2,3\

içermekted.ir.Butiçparçayontuktaş,teknolojikvetipolojikolarak,Kadowaki

ve Nishiaka (2016),nin tanrmladığı

«r,"y

Suriye,deki STT4 grubuna benzerdir, ki bu benzerlik, yerH24,teki yontuk taş malzemesi için Erken veya orta Paleoli_

fği

önerir. Epipaleolitik alanlar Ve özellikle açık hava alanları Türkiye,de na_ dirdir veH24,bu süreci anlamada potansiyel olarak son derece önemlidirs,

EPKİBAParaştrrmasrKarasuVad'isi,ninbatıyakasınd.akikireçtaşijeolojisin-de mağaralar ve kaya srğınaklarr tespit etmek için sürekli bir çaba göstermiş ve ekip ondan daha f.az|a mağaray. zijaret etmiştir, Bunların, birkaçında sor. za_ manlarrn özelliklerini içeren mimarl görülmüş, ancak hiçbirinde tarih öncesi yontma taş ya da seramik görülem"riişrir. Bölgede gördüklerimizin drşrnda, çok daha İaz|a mağara ve kaya sığınağı bulunmaktad,rr, ve gelecek çalışma

se_

zonlarrnda, stratigrafiye sahip aoıguıa"rı olabileceklerinin tesbiti iÇin daha fazla gayret sarf edilecektir,

seramiksiz Neolitik

Sakçagözüovasrnd.a(Garrard.vd"'1996),Roujhavzasrnda(Tsunekivd.2006),

Amik

ovaslrun kıızey ve güneyinde seramiksiz

Neolitik

alantarrn bulunduğu bilinmektedir. Braidwood Dhahab,da yaptığı sondajda birkaÇ Aswad ucu (Er-ken PPNB) ele geğrmişti, fakat bunlarr daha sonraki dönemlerin malzemeleri ile karışık

olurri

bulmuştu (Braidwood ve Braidwood 1960, Casana ve Wilkın_ son 2005: 35; Arimu

ra

2007:149).

Amik

ovasrnda yapılmış olan yüzey araştır_

malarrvekazılar,bud.önemeaityerleriveyabudönemin^:,1*i]:"nıtespit

etmemiştir (Casana ve Wilkinson 2005: 35, Gerritsen vd, 200s), EPKIBAP

yizey

araştrrmasrnın,H].8veH27alanlarındakiyontmataştopluluklarr,PPNBkarak-terind.edirveherikiyerd.eHassabazaltrnrngü^eykenarlarrndabulunur.

4

5

STT (Scalene Triangle and Truncation) = çeşitkenarüçgen parçave budanmrş palça,

Epipaleolitik, Hatav'da ve çevresinde çok az bilinir üçapzlı mağarasrnda Kebaran ilişkili

(Erken Epipaleolitik) bir endüstri mevcuttur ancak henüz tam olarak tanımlanmamrştrr ve Geç Epipaleolitik endüstriler Suriye'

deki

Dederiyeh !mağarasr

(Geç

NatuJiyen) ile

Kahıamanmaraş'taki (Geç Nafufiyen ilişkili) Direkli mağarasrndanbilinmektedir

(10)

HlB

alaru (Resim: 1), Hassa bazalhnın kenarrnda tarrmsal

yol

oluşturmak

için yapılan çalışma sonucu oluşmuş toprak üzerindeki yontma taşlardan

olu-şur. Bölgede bulunan yontma taş topluluğu,

bir

Byblos ucunun son tarafiru (Çizim: 3.1), kalın yonga taşımalıklr bir sıyrrrcıyı

(Çizim

3.4), bir düzeltili bıçak

veya yongayı,

bir

piDce esquillöe (ezlk çentikli patçat

yano

parça)'yi ve yonga taşımalıklr bir "krstrı"yı (Çizim:3.2,5) içerir. Topluluğa ayrlca düzeltili ve düzel-tisiz dilgi ve dilgicik parçaları (Çizim: 3, 6, 7, 8, 9, 'J-0) ile dokunulmamrş yonga ve yonga krnklarr dahildir. Parçalarrn çoğu birkaç çeşit çakmaktaşından olup, dört adet de obsidiyen malzeme (Çizim: 7, 8, g,10) vardır. Üç küçük yanmış yonga patçası, H18'in bir oturum yeri olduğunu göstermektedir. H].S'in tarih-lemesi, burada çanak çömleğin hiç yer almamasrna ve bir Byblos uç parçaslrun teknik özelliklerine dayanmaktadır. Bu uç

bir dilgi

üzerine yapılmıştı, dorsal

yıjzi

yarı parelel oblique rötuşlar ("Abu Ghosh rötuşu") ile biçimlendirilmişti

ve ventral

yiz,

profilden

bürin

gibi

"v"

biçimi göstermeyi ("Palmyra rötuşu") (bakrruz

Arimura

201,3, Borrell zaY],, Borrell ve Molist 2007, Schmidt ve

Beile-Bohn 1996) sağlayacak bir darbe ile oluşturulmuştu. Biblos uçlarr ve diğer

ürün-lerindeki "Palmyra rötuş"

ilk

olarak, Orta PPNB'de ortaya çrkmrş, Geç PPNB

döneminde en yaygln hale gelmiş ve daha sonra da bu teknik kaybolmuşfur. Bu nedenle büyük olasılıkla H18 alanı, Geç PPNB

M.Ö.

7600-6900 yılları arasında) olarak görülmektedir. Bu bulunfu topluluğu, Hatay Müzesi'nde futulmak üzere kayıt altına alınmrştrr.

Yer H27, Hassa'daki araşhrmaların son gününün öğleden sonrasında, çok kısa süreli yapılan incelemeler srrasrnda tespit edilmiştir. Burasr, Hassa baza|tt-run yakınındaki sürülmüş

bir

tarlada tespit edilmiş olan yontuk taşları içeren

bir

lokalitedir. Buradaki

buluntu

topluluğu,

dilgi

taşımalıkl|, ".Lb17 Ghosh" röfuşlu kırık bir uç (Çizim: 4.2\,

iki

kutuplu çekirdekten yongalanmrş bir dilgi

(Çizim: 4.1), sol tarafinda çekirdek lıazırlarr.a işleminden parça kalmış olan bir

dI|gi (lame döbordante; Çizirr.: 4.3), bir dönümlü dilgi, büyük bir yonga (Çizim: 4.5) ve

bir

obsidiyen parçasını (Çizim: 4.4) içerir. İi<i l<utuplu

dilgi

çekirdegi tekniği kuzey Levant'da geç

PPNA'da

ortaya çıkmıştı (Abbös 1,998) ve teknik

Levant boyunca özellikle Orta ve Geç PPNB'nin karakteristiğiydi. Teknik, Se-ramikli Neolitik'in (örneğirç Rokitta-Krumnow z}l3,Barzllai ve Garfinkel 2006)

en erken safhalarında azalarak kullarulmaya devam edilmiştir, ancak

Hatay'da-ki Amuk A-B sıralarında kaybolmuş gibi görünmektedir (bkz. Crowfoot-Payne

1960). Abu Ghosh rötuşlu

kırık

tarih olarak Geç PPNB'den erken Seramikli Neolitiğe kadar

bit

zaman aralığ.ru gösterir. Örneğirç Suriye'nin kuzeybatısın-daki Tell el-Kerkh'de, uçlar zamanla daha fazla röfuşlanır (Arimura 201"3:271).

(11)

Çanak çömlek karutı da görülmediğinderç H27 alanında PPNB'nin son zaman-larrnrn yaşanmlş olma

olasılıS

yüksek görünmektedir. Fakat, bu öneriyi doğru-lamak için, H27 alarururç arkeolojik ve jeomorfolojik olarak daha kapsamlı çalı-şrlmasr gerekmektedir.

Daha Sonraki Dönemler

Amacr Pleistosen ve erken Holosen prehistoryaslna odaklaşmak olmasrna rağmery projemizin

yizey

araştırması bölgelerinde rastlanan daha sonraki dö-nemlerin özellikleri de kayda geçirildi.

a) Yerleşim ae Tarım

Braidwood'un

Amik

ovasr ve Karasu vadisinde yapılan höyük

araştrrmala-nrun bazaIt alanlarınr gözatdı etmiş olmasr,

belki

de onun leçelerde tarrmrn imkAnsız olduğu görüşünü yansrhr (Braıdwood1"937:38). Bunun sonucu olarak Braidwood, All.ım ve

AVRP

(Amuq Valley Regional Projects)

yizey

araşhrma-ları., Hopur Çayr'run batrsrnda birkaç höyük bildirmişti16 (Braidwood 1.937, AI-I<ım 1969, Casana ve Wilkinson 2005, Gerritsen

vd

2008, Dodd vd. 2010), ama

bu

araşhrma projeleri aslı.nda büftin Karasu boyunca olan bazalt alanlar ile Karasu ve Hopur Çayı arasındaki, bu

iki

suyun birbirine karıştığı kesime kadar uzanan geni ş b azalt alanl arr araştrrmamışlardır.

Bu son belirtilen alanlarda, Mazmanh ile Çatalyurt arasrndaki Köroğlu leçe-sinin güneyinde kalan Karasu, Köroğlu leçesinin bazaltlatından daha eski ba-zaltIarın üzerinden akar,

ki

bunun sonucunda oluşan alüvyon ceplerindeki

topraklar, günümüzdeki tarrmın

dayandığı

topraklardır.

Yükmen'in

Çatal-yurt'taki dolmenleri içeren

yizey

araşhrmasında

iki

höyüğtin keşfedilmesi, höyük'lerin Karasu'nun kendi düzlüklerindeki bazaltlk peyzajda da var

oldu-ğu.u

göstermiştir (Yükmen 200]., Yükmen Edens 2012).2016 EPKİBAP yüzey araştrrmasr srrasrnda, Karasu'nun güneyinde

ve

Camuzl.ışlasr'nrn kuzeybatı-srnda, üç yeni höyük (H6,H22, H23) kaydedilmiştir. Bu üç höyüğün yüzeyinde görülen çanak çömlek parçaiarı ve diğer arkeolojik malzemeler, olarak Helenis-tik dönemden Ortaçağauzanan çeşitii tarihleri göstermektedir. H6'da görülmüş olan az sayıdaki Demir Çağı ve muhtemelen Geç Btonz Çağı çanak çömlekleri, burada daha eski yerleşimlerin de olduğunu işaret etmektedir. Bu bazalt arazi

peyzajında, bunlardan başka höyüklerin olmasr da kesinlikle muhtemeldir.

6

EPKİBAP ekibi, Hassa'da daha önceden kayda geçmiş olan birkaç höy"gu de ziyaret etti. Bun-lardan biri, Köroğlu leçesinin batr kenarına yal,ırn olaru All,ım (1,969)'ın höyük 54'ü idi. Görtinürde çokaz çanak çömlek vardr ve burada bir islami mezar]ık kayda geçirildi (yer H25).

.

231

(12)

EPKİBAP ekibince, tarımsal faaliyetlerle

ilgili

mimari özellikler ve diğer

bu-luntular da kaydedilmiştir. Mesela, Mazmanlr'run güneyindeki Karasu bölge-sinde uzanan tarlalarda ve etraflarındaki alanlarrn çoğunda yontma taş parçalar

yer

almaktadrr

ve

çoğunlugu, tipolojik

ve

teknolojik açıdan Geç Neolitikten Erken Tunç çağlarına kadar uzanan dönemlere ait olabililecek olan bu yontuk taş malzeme basl.ın olarah çakmaktaşrndan dilgiler ve dilgi parçalanndan iba-rettir. Bu çakmaktaşı malzeme araslnda yer alan silika cilalı dilgiler ve dilgicik-ler (H3, H17 ve H2l'de) (Çizim: 5.4,7) ile olasılıkla "Canaanearı" bir dilgi

parça-sı

(H5'te) (Çizim: 5.5) oldukça önemlidir. H3, H17 ve H22'de, ayru zamanda, obsidiyen dilgicikler ve yongalar da bulunmaktadrr ve bu parçalar, hasat top-lama ve mahsulü işleme ile

ilgilidir

ve tarih öncesi dönemlerin NeolitiÇ Kalko-litik, Erken Bronz süreçlerinin, bazaltık atazi peyzajlarındaki tarrmr yansrtmak-tadır. Bu sonuç bıı zor arazipeyzajlarında daha yoğun araşhrmaların yaprlmasr gerekliliğini vurgulamaktadrr.

Anakayada oyuklar, Hassa'da arazilerinde çok yayg:.;r. olarak bulunan bir

özelliktir, Oyuklar bazı yerLerde izole olmuş olarak tek tek (yer H11, H20, H24) bulunurkerç diğer bazı yerlerde gruplarr oluşturmaktadırlar. Mesela yer H3'te,

80 x 30m ölçülerinde

düzbir

bazalt alan üzerinde 14'ten fazla, yer H4'ün

oldu-ğıbazalt

tepenin 30 x 20m ölçülerindeki bir alanında da 9 adet oyuk kaydedil-miştir. Kaydedilen oyuklar tipik olarak daire plarundadırlar. Üst kısımları 23-27cm çapında olan oyuklar ]"2-].5cm derinliğindedir ve bitimleri yumurtamsr bir

ovalliktedir. Oyuklarin bulunduğu anakayaya genellikle biçim verilmemiştir. Ama bazen anakayanrn yatay yüzeyinde dairemsi düzleştirilmiş bir kesiminin ortasrnda bir oyı.ık olabilmektedir ki yer H3'te çapları 37-66cm arasrnda değişen

bu durumda 3 örnek görülmüşhir (Resim: 2). Yet H3'teki diğer

bir

oyuk ise, gene anakayarun düzleştirilmiş yatay yüzeyinde, 55cm çapında daireİrısi sığ bir oluğun merkezinde (Resim: 2) yet almış olarak tanımlanmrştır.

EPKİBAP y:d.zey araştırmasında bulunan oyukiar/ ne biçimlerine göre, ne de

ilişkili

malzeme

ile

tarihlendirilememektedirler işlevleri de açık değildir'. Bu-nunla birlikte, büyük olasılıkla klasik dönemlere aittirler, hatta daha yeni dö-nemlere ait olabilirler ve hatta küçük ölçekli yağ üretimi gibi birtakım tarımsal faaliyetlerle ilgişkiii de olabilirler.

Mesela yer H3'te tespit edilmiş olan çanak çömlek parçalanndan taril-ılenebilir olan biri 10-11.

yy. Bizans'ın sgrafitto tekniginde, srralh boyalr ma}zemesidir, ama röfuşlarr silika cilalı bir

çakmaktaşı dilgi parçası ve obsidiyen bir parça ise, daha çok Kalkolitik-Erken Bronz siitecine

uymaktadrr,.

232

(13)

b) Yıkıntı tarım duaarları

Yer }i,17 ve H18'in yakındaki Hassa bazaltırun güneydoğu yamacmda, tatla

srrur duvarlarr veya tarla teras duvarlarr ile karşılaşılmıştır. Bu duvarlar birbiri-ne paralel olup, tepe yamaclrun yaklaşık 500

x

400

m'lik

alanrru enlemesine olarak geçmektedirler. Tepe yamaclrun hemen aşağısınd4

bu

duvarlat zonu-nun hemen dışında, çanak çömlek parçaları beraberliğinde yontuk taş yoğun-iaşmasrnı içeren alan

yer

F{17 o|arak kaydedilmiştir.

Zonıın

kendisinde ise, sadece tek

tıik

arkeolojik malzeme dağıruk olarak görülebilmektedir. Duvarlar yoğun bir şekilde aşmnuş durumdadır ki bu durum, bu alanrn terkinden sonra

1Jz:t7t:. süreçlerin geçmiş olması gerektiğini düşündürtse de, belirgin

bir

tarih

önerilememektedir. Küçük Ger'in alt yamacrnda, İslam mezarlrğı olan yer H7

bölgesinde, daha yakın tarihli, bozulmamış ve hala işlev gören bir teras duvarr gözlemlenmişür.

Doğrusal srralanmrş taş mimari kalıntılar, bazalt araz|Ietdeki birçok yerde (yer H1, H9,

Hl8A,

H26\ bulunduğu gibi, kireçtaşı araz|Lerde (yer H20 bölgesi)

de kaydedilmiştir.

Mimari

birçok durumda, özellikle tarrm potansiyeli olan baza|t alanlarda, küçük köyler biçimindedir (yer H9, Hl8A). Yerel bir bilgi

veri-ci, bu binaları Yörük gruplarına ait olarak tarumlamrşhr.

c) Dolmenler ue diğer mezarlar

Köroğlu bazalt leçesinin güney kenarr boyunca yapılmış olaru daha önceki

yizey

araştrrmalarrnda (Yükmen 200'J", Yükmen Edens 2012), Mazmanlr ile

Ça-talyurt arasındaki dört alan,da dolmen grupları belgelenmişti. 2016 EPKİBAP

y.jzey araşhrmasında, Mazmanlı yakırüarında kaydettığimiz yeni

bir

dolmen grubunu buldu ve yer }{24 olarak kaydedildi (Resim:3, Çizim: 6). Araştırma sezonunda, Mazmanlı'nın güneyindeki daha yaşIı bazaltlarda, yer

H1

ve yer H1]. alanlarrnda da dolmenler veya dolmen olasılıklı özellikler kaydedildi. Gü-neydoğu Anadolu'daki dolmenlerde olduğu gibi (Yükmen 2003), dolmenlerin içinde ya da hemen çevresinde görülmüş olan küçük çanak çömlek parçaları ya da başka arkeolojik malzemeler, bu alandaki dolmenleri tarihlemeye yardrmci olamamıştır. Ama, bunların Levant'taki çok benzer örnekleri, artrk M.Ö. 3500-3000 ve M.Ö. 2300-1900

yılları

araslna kesin olarak tarihlendirilmişlerdir (Stei-mer-Herbet 2004-2005, Yükmen Edens 2012, Polcaro vd. 2014).Yer H24

alanrn-daki dolmenler çok

iyi

korunmuş durumdadrrlar ve burada tasarlanacak bir

kazı

ptogramlnln,

bu yapıların

tarihini belgelemek

için

gerekli olan önemli bilgileri getireceği düşünülmektedir.

(14)

Yünlü Tepe'nin batısındaki Katranlık vadisinde (yer H'J,z, H1,3, H14), Has-sa'run bahsında Tiyek vadisinde (yer H15), Hassa merkezine yukarıdan bakan Hassa-Söğüt yolunun yarunda (yer H19) kayaya oyma mezat|at tespit edilmiş-tir. Katranlrk mezarlan (H'J,2, H1,3, H1,4 alanları) kırsal alanlara yayılmıştır. Bu mezarlarrn üç tekneli küçük mezar odalarr vardrr ve girişleri pek göze çarpıcı

özelliklere sahip değildir. Tiyek

ve

Hassa mezarlrklarrnr oluşturan mezar|ar yoğun olarak çökmüş veya son zamaıı\arın

yol

çalrşması nedeniyle ağır hasar görmüşlerdir. Hepsi boş olan mezarlann tarihi içirç Helenistik ve Geç Roma dönemlerine ait olabilirler demekten öteye gidilememektedir.

İslami mezarlrklar

iki

yerde kaydedilmiştir. Bunlardan

biri, Küçük

Ger'in daha alçakça olan batı yamacındaki tarlalar arasınd4 teras duvarlarrnrn

kena-nnd4

yaklaşık 80x4Om civarrndaki

bir

alaru kaplayan mezarlarrn olduğu yer

H7

alanıdır. Hepsi doğu-bah yönünde, kaba moloz taşIat ile belirienmiş olan mezarlar üç tip göstermektedir: genellikle batı ucunda, uzunlamaslna dikey bir taş olan oval biçimliler; kare biçimliler; ve

uzun

kenarlarınd4

yukarı

doğru birbirine yöneşery birden iazlayası taşları içerenler. Mezarlık kenarında, ayrlca, günümüz modern mermer mezarlanndan da birkaç adet bulunmaktadır.

İknci

İslam mezarlrğr yer H25'in olduğu höyügıin güneydoğu eteklerindedir ve bu-radaki mezarlr$n mezat|arl, doğu-batı yönlü taş ovaller ile işaretlenmiştir.

CEYH

AN

YUZEY ARAŞTIRMALARL

Yumurtalrk ve Karataş-Toprakkale tektonik fayIatı, Ceyhan alüryonu düz-lüğünü İskenderun Körfezi'nden ayltan| kireçtaşı içerikli alçak tepeler silsilesini oluşturur (Harita: 2). Bu silsilenin güney tarafinda,

iki

bazalt formasyonu

ken-dini gösterir. Bunlardaru kenarları dik bir tepe oluşturmuş olan Botaş

bazaltla-rlnln

batı kenarr boy-unca, Kurtkulağı bölgesinden başlamış olan

Boyalı

Çay

drenajı geçip denize doğru uzafir. Geç Erken Pleistosen'e tarihlenen (bkz. Sey-rek vd. 2008: 332) baza|t akrntr, yoğun şekilde aşrnmrştrr ve üzerindeki toprak örtuyü oluşturmuştur (Resim: 4). Delihalil bazaltı radyometrik olarak

tarihlen-dirilmemiştir. Fakat son derece aşlnmamış göninümü ve hiç toprak örttiye

sa-hip

olmaylşl/ onun son zamanlarda formlanmış olduğunu önermektedir

(Sey-rek

vd.

2014: 51). Delihal.J\ baza|trrun sadece batı çeyreği Adana'ya dahildir, diğer tarafları, Hatay ile Osmaniye arasrnda bölünmüştür.

Ceyhan'daki kısa zamanlr

yizey

araştırmasr, Botaş'taL<ı bazaIt tepenin batı

yamacl ve Dutlupınar yakın]arındaki kireçtaşı tepeler

ile Delihalil

bazaltırun 234

(15)

kuzeybatı kenarr üzerine odaklanmlştır. Botaş tepesinde yapılan

yizey

araşhr-masında, çeşitli yerlerde yonfuk taş yoğunlaşmaları ve tepe yamacrnda birkaç yerde de ve çanak çömlek yoğunlaşmaları tespit edilmiştir. Yamacın üst

kıs-mrnda yer alan yer C3'te seramik parçalan ve yonfuktaşlar karışık olarak tespit edilmiştir. Tarumlanabilir seramikler ve mavi cam bilezik parçaları Ortaçağ ve sonraslru tarih olarak işaret etmektedir,

ki

bunlar,

belki

çobansı

bir

gurubun kamp alaruna ait olabilir. Ama, çakmaktaşrndan

bir

"Canaanean" dilgi parçası (Geç Kalkolitik-Erken Bronz) (Çizim: 7.8) ve iki yüzeyi de rötuşlu bir obsidiyen dilgi parçası (olasılıkla Kalkolitik veya daha erken) (Çizim: 7.7) glbi bazı yonfuk taşlar daha erken dönemlere aittir. Yamaçrn alt krsmrnda yer alan C1 yerindeki yonfuk taşların çoğu yongalar ve yonga çekirdekleridir ve tarih]endirilememiş-lerdir. Fakat bu buluntular arasında bir de obsidiyen dilgicik mevcutfur ve bu

dilgicik

geç prehistorik dönemlere (Neolitik-Erken Bronz) tarihlenebilir. Yer

Cl'deki

çanak çömlek tarumlanamamakla beraber geç dönemlere ait gibi gö-rünmektedir, ki bu malzeme olasılıkla tarrmsal faaliyetlerle ilişkilidir.

Tepe yamaclrun orta bölümünde yer alan C2 (Resim: 4), daha karmaşıktrr. Yamaçın kuzeybatı kenarıru oluşturan alçak bir uçurumun yakınrnda, görece

iyi

korunmuş bir grup doimen görünür. Yamacrn kendisi teraslanmrş gıbi görün-mektedir: en az 150

x

130

m'lık

bir

alan üzerindeki arazi, seri halde teraslar içermektedir ve her terasrn kenarrru oluşturarç oldukça bozulmuş taş duvarlar mevcuttur. Bu çöküntti duvarlarrn arkasındaki toprak zeminde, yontuk taşlar

ve

seramik parçaları karrşrk olarak yoğunlaşmışlardır. Yontuk taş malzeme,

baztları silika

cilalı

olan dilgiler ve düzeltilmiş

dilgi

parçalarrru içermektedir (Çizim 7.'J,,2,5). Kırık bir sırtlı dilgi (Çizim:7,3), bir kalem (burin) (Çizim 7.4) IIe

bir yarrcı parça (piöce esquillöe) da tespit edilmiş olan yontuk taş malzeme arsln-da yer almaktadır. Hem duvarların aşrrr derecede aşınmrş hali ve hem de yon-tuk taş malzemelerin karakteri, oldukça eski dönemleri akla getirmektedir (me-sela, yonfuk taşlara göre, Erken Tunç Çağı veya daha da önceleri). Belirtilmeli-dir ki, tanrmlanabilir çanak çömlek her ne kadar Helenistik ve sonraslru göster-se de, teraslanmış tarlalar bu dönemlerin çok öncesinde kullanılmaya

başlan-mıştı ve uzun süreçler boyunca kullarumda kaldılar. Yer C2 alarundaki

dolmen-ler Geç

Kalkolitik

dönem'e ait

olabilir

(yukarıdaki tartışmaya bakınız), ancak tarrm teraslarryla

ilişkili

olup olmadıkları kesin değildir.

Aralarında 300m mesafe olan Yer C4 ve C5 (Resim: 5, Çizim: 8) alanlarındaki

dolmenler, yet C2 alarurun yaklaşık 1.4 km güneyindedir ve Botaş tesislerinin

olduğrı tepenin batı yamacındadır.

Bu

dolmenler de yine, kısmen korunmuş

(16)

bu-luntu birkaç adedi geçmediği içirç tarihleri konusunda

fikir

yünitmek zotdııt.

yer

C4 ve C5'ten Boyalı Höyük (Seton-Williams 'J.954, Steadman 1994)

görüle-bilmektedir.

gp«İneP

ekibinin bu höyüğe yaptığı klsa ziyaret srrasrnda höyü-gıln yüzeyindeki Erken Tunç Çağı'na ait çanak çömleklerin varlığı dikkat Çekici idi. yer C2 ile C4 ve C5 alanlan arasındaki yamaçlar henüz araŞtrrrlmamrŞtrr ve buralarda hem başka doimenlerin ve hemde tarrmsal teraslarrn çok büyük olası-lrkla var olabileceği düşünülmektedir.

Dutlupınar-Delihalil arasrndaki araştrrma süresi çok kısaydı. OldukÇa

dağı-ruk durumda da olsa, DelihaLil bazaltrrun eteklerinde ve hem de DutluPınar

yakınlarındaki kireçtaşr srrtlarda yontuk taşlar

dağılımları dikkaü

ÇekmiŞtir.

yerel bilgi vericiler, Dutlupmar yakrnlarındaki kireçtaşı alanlarda mağaralarrn bulunduğunu belirtmiş olsalar da, srrurlr zarrrarr onlarr ziyaret etmemize

izin

vermedi. Dutlupınar-Delihalil bölgesindeki bu ilk sonuçlar, gelecekte yapılacak çalışmaların iyi sonuçlar verebileceğini önermektedir.

KAYNAKÇA

Abbös, F. 1998. R6flections concernant les nucl6us bipolaires et navifoImes du Proc-he-Orient n6o1ithiqu e. Cahier s de l' Euphr at e 8: 1,39 -150,

AlLım, |J.B. 1969. The Amanus region in Turkey, new light on the historical

geog-raphy and archaeology. Ar chaeolo gy 22$): 280 -289,

Arimura, M.20a7, The lithic industry of the Early PPNB layers at Tell Ain el-Kerkh,

northwest Syria. Iıı: L. Astruc, D. Binder ve F. Briois (eds.), Systömes

tech-niques et communautös du Nöolithique pröcöramique au Proche-Orient, PP.

137-151. Antibes, Editio.,s APDCA.

Arimura, M. 2013. Exchange of points in the PPNB: points with the Palmyran reto-uch from Tell Ain el-Kerkh, northwest Syria. Iıı: F. Borrell" J.J. Ibilflez, ve M.

Molist (eds.), Stone Tools in Transition: From Hunter-Gatherers to Farming

Socie-ties in the Near East,265-275. Bellaterra (Barcelona): Universitat AutÖnoma de

Barcelona.

Barzi|ai,

o.

ve Y. Garfinkel. 2006. Bidirectional blade technology after the PPNB:

New evidence from Sha,ar Hagolan, Israel. Neo-Lithics U06:27-3I.

Borrel1, F.,20,1,1,. Knapping methods and techniques at Tell Halula (middle

Euphra-tes valley), during the mid VIIIth millennium cal. BC. In: E. Healey,

S.CamP-bell, ve O. Maeda (eds.), The State of the Stone: Terminologies, Continuities and Contexts in Near Eastern Lithics, pp.291_303. Berlin: exoriente.

(17)

Borrell, F. ve M. Molist. 2007, Ptojectile points, sickle blades and glossed points. Tools and hafting systems at Tell Halula (Syria) during the 8th millennium

cal. BC. Palöorient 3312:59-77.

Braidwooğ R. 1937. Mounds in the Plain of Antioch, An Archaeological Suraey. OİP +S.

Chicago: University of Chicago Press.

Braidwood, R. ve L. Braidwood. 1960. Excaaations in the Plain of Antioch. OİP Or.

Chicago: University of Chicago Press.

Casana, J. ve T.J. Wilkinson. 2005. Settlement and landscapes in the Amuq region. Iıı: K.A. Yener (ed.), The Amuq Valley Regional Projects Volume 1: Suraeys ın the

Plain of Antioch and Orontes Delta, Turkey, 1,995-2002, pp.25-65. OİP rar.

Cru-cago: University of Chicago Press.

Crowfoot-Palme, I. 1960. Flint implements from Tell al-}udeidah. Iı:ı: Braidwood, R.

ve L. Braidwood. 1960. Excaaations in the Plain of Antioch, pp.525-539, OİP 61.

Chicago: University of Chicago Press.

Çrpu.u U., P. Vidal, ve J. Cantagret.1987. K-Ar, Sr and Pb isotopic study of Quater-nary volcanism in Karasu valley (Hatay), N-end of the Dead-Sea rift zone in SE-Turkey, Y erbilimleri 14: 1,65-17 8.

Dodd, L., A. Greery N. Highcock, L. Cadwell, ve A. Yener. 2012.The 2010 Amuq

Valley Regional Projects survey. 29, Araştırma Sonuçları Toplantısı,2. CiIt: 205-223,

Erek, C.M. 2008. Antakya'da Paleolitik alan çalqmaları tarihi . Tarih İncelemeleri

Der-gisi 23(2):75-108.

Garrard, A., }. Conollp N. Moloney, ve K. Wright. 1996. The early prehistory of the

Sakçagözü regiory north Levantine rift valley: report on the ].995 survey

sea-son. Anatolian Studies 46: 53-8'1,.

Gerritserç F., A. de Giorgi; A. Eger, R. Özbal ve T. Vorderstrasse. 2008. Settlement and landscape transformations

ın

the Amuq valley, Hatay:

A

long-term perspective. Anatolica 34: 241-31,4.

Kadowaki, S. ve Y. Nishiaki. 2016. New Epipalaeolithic assemblages from the midd-le Euphrates and the implications for tectınological and settlement trends in

the northeast Levant . Qu at er nary lnt ernational 39 6: 121,-137 .

Polcaro, A., J.

Muniz,Y.

Alvarez ve S. Mogliazza.201,4, Dolmen 317 and its hidden

burial: An Early Bronze Age I megalithic tomb from Jebel al-Mutawwaq (Jor-dan). Bulletin of the American Schools of Oriental Research 372:1,-17.

Rojay, B., A. Heimann ve V. Toprak. 2001. Neotectonic and volcanic characteristics of the Karasu fault zone (Anatolia, Turkey): the transition zone between the

(18)

Dead Sea transform and the East Anatolian fault zone. Geodinamica Acta 74:

197-212.

Rokitta-Kru[tnow D. 2013. The significance of long blade caches and deposrts at

Late Neolithic Shir, Syria. Iıı F. Borre|L,J.Ibdflez ve M. Molist (eds) Stone Tools

in Transition: From Hunter-Gatherers to Farming Societies in the Near East, pp

231,-245. Barcelona: Universitat Autonoma de Barcelona.

Schmidt, K. ve M. Beile-Botırı, 1996.

A

LPPNB-variant of Byblos points from Gür-cütepe II - "Palmyra points"? Neo-Lithics 2196:9-11,.

Seton-Williams, M.V. 1954. Cilicia survey. Anatolian Studies 4:121-174.

Seyrek, A., T. Demir, M. Pringle, S. Yurtmen, R. Westaway, D. Bridgland, A. Beck ve G. Rowbotham. 2008. Late Cenozoic uplift of the Amanos Mountains and in-cision of the middle Ceyhan river gorge, southem Turkey;

Ar-Ar

dating of

the Düziçi basalt. Geomorphology 97:321-355.

Seyrek, A., T.Demir, R. Westaway,H. Guillou, S. Scaillet, T. White ve D. Bridgland.

2014. The kinematics of central-southem Turkey and northwest Syria

revisi-ted. Tectonophysics 61,8: 35 -66.

Shaw, A.2012. The Earlier Palaeolithic of Syria, Reinaestigating the Erıidence from the

Orontes and Euphrates Valleys. BAR Lıtemational Series 234'].. Oxford:

Ardıae-opress.

Shea, I, 2003. The Middle Paleolithic of the east Mediterranean Levant. |ournal of

World P r ehist ory 17 (4): 313-39 4,

Steadman, S. 1994. Prehistoric sites on the Cilician coastal plain: Chalcolithic and Early Bronze Age pottery from the 199'l, Bilkent University survey. Anatolian

Studies 44 85-103.

Steimer-Herbet, T.2004-2005. Les dolmens en Syrie: Bilan des d6couvertes et pers-pectives de redıerches. Les Annales Archöologiques Arabes Syriennes 47-48:

35-44.

Şenyürek, M.1961,. Altındere'nin üst Acheulden endüstrisi. Belleten 25 (98): 149-185.

Tatar, O., J. Piper, H. Gürsoy, A. Heimann ve F. Koçbulut. 2004. Neotectonic defor-mation in the transition zone between the Dead sea Transform and the east

Anatolian Fault Zotıe, southern Turkey: a palaeomagnetic sfudy of the

Kara-su Rift volcanism. Tectonophysics 385:17-43.

Tsuneki, A., M.Arimura, O. Maeda, K. Tanno, ve T. Anezaki.20O6. The Early PPNB ın the north Levant: a new perspective from Tell Ain el-Kerkh, northwest

Sy-fia. P alöorient 32(1): 47 -7 1,,

(19)

Yalçınkaya, I., M. Kösem, A. Atrcr, K. Özcelik, C. Erek, M. Kartal. 2000. 1998

yılı

yirey

araştrrmalarl ve Hatay Paleolitiği. 77. Araştırma Sonuçları Toplantisi, 2.

clti 763-174.

Yurtmen, S., H. Guillou, R. Westaway, G. Rowbotham ve O. Tatar. 2002. Rate of strike-siip motion on the Amanos Fault (Karasu valley, southern Turkey) contrained by K-Ar dating and geochemical analysis of Quaternary basalts.

T ectonophy sics 3M: 207 -246.

Yükmerç B. 2001. 1999 yıLı Adıyaman, Kahramanmalaş/ Hatay, Kars

illeri yizey

araştrrmas ı. 1 8. Ar aştırma S onuçları T opl antısı, 2. cılt: 151,-156.

Yükmen, B. 2003. Anadolu Megalitleri, Doğu ae Güneydoğu Anadolu Dolmenleri lşında. İstanbul: Arkeoloji ve Sanat YayınJ.arı.

Yükmen Edens, B.2012, Dolmens of Hatay (southern Turkey) and their connections in Anatolia and the Levant. Lerıant a4Q):186-204.

239

(20)

Harita 1,:2076 Yrlı Hassa yıızey araşhrmasr alanr ve basalt

akrntılar.

i.:.:

:::]::i:- r?.]3.i:i{e:..ü;.a:

{ 3 lt+!

Harita 2:2076 Yılr Ceyhan yirey araşhrmasr alanr ve bazalt akı.nhlar

----,irj1;[rf,İl4itiixi {i:;],];= İJ+idses b*r;* ı,

(21)

Resim 1: Hassa bazaltının gü.uy doSu srrurrndaki Yer H18'in genel görüntiisü.

(22)

Resim 3: Yer H24'te bir dolmen ömeği.

Resim 4: Botaş bazaltınrn kuzeybah yamaçlannda, Yer C1 ve Yer C2'nin genel görüntiisü (Ceyhan).

242

f

(23)

Resim 5: Yer C5'ten dolmen ömeği,

Çizim 1: Yer H17'den yontuk taşlar; hepsi çakmaktaşr,

ğ

\

h l} & n § L ıİ tY]

§

tJ

k.

ü

3cm

]. 243

?

(24)

ğ,. f..t;..1 §i,iri',,_, "& ı,'ı" i, !

1 ,:}-ü" d iiı

iil ,Ri şi t-"_,i.,-*"*.J 2 ı ğrü _z\ ı

"trh

;" ., .}ü

ffi#

d$ş *" a -Y au d*} l ,ǧ. l:.§?,.fl, İ '; j',

-!

.:,- ?-,i,],-ü İ ? ,r:,, ü i tııı ?.i:, 'l .,İi,/J § 4 A3 İl.:İ, r}İı: §

Çizim 2:YerH24'den yontuk taşlar;

hepsi çakmaktaş.

Çizim 3: Yer H18 tl24'denyontuk taşlar; 1-6

çakmaktaşr, 7-10 obsidiyen,

Çizim 4: Y et i127' H24' denyontuk taşlar; 1 -3,

5 çakmaktaşı; 4 obsidiyen. },İ*-:] '.;-;, İ ,jl § ıir 244 i] l]| iı L"? _

(25)

<şr-]ü? .4§t *fl.!J-*ğl c. ğü," "} ]:, l. ı :F:- i } a:?L : j İ-ğ" "ji} trT .c,;ıitı

#.*sıLt

ti.;i § l W_ ru,$"ş

i

ğ{-§) &.

|

ı.l &ffi \_lü.#l ? {\.-c /---\ #s..

l§ff;l

ç ş i çrıı

h

qı. :j,*lffi:l]]% .Mt '*ı ?/

Çizim 5: Yontuk taşlar: Yer H4A (1-3), Yer H3 (4),

Yer H5 (5) ve Yer 1121_ (6-9); hepsi çakmaktaşr.

\1}t

ğ

Çizim 6:Yer H24'te bir dolmenin plan ve kesit çizimi.

245

(26)

:-}i€ _.i !.tr iii:. üğj W&Li 1 "*:}. ffi,: {6| ğ-ff-# .,ı ! ffi ç"İ i=, #F,:,ş, !ı] illi^ "*: ',} ;il... i _:. l, "ı |,.

,

"? .,r d ,_, -&g. i:-ü 5

4J}

6

tffi

r,şg'ş

-:ş

;

ı;.j

a

Çizim 7: Yontuk taşlar: Yer C2 (7-5) ve Yer C3

(6-8); 1,-6, 8 çakmaktaşr, 7 obsidiyen.

1

Çizim 8: Yer C5'te bir dolmenin plan ve kesit çizimi.

Referanslar

Benzer Belgeler

Daha önce Midas kenti olarak tanımlanan kayalık yükseltinin üzerinde yapılan kazılarda 4 adet İTÇ, 2 adet Son Kalkolitik/İlk Tunç Çağı I evresi çanak çömlek

Yazır köyü güneyinde Sarıgüllük mevkiinde doğuya bakar pozisyonda 79 cm genişliğinde 27,5 cm uzunluğunda dikdörtgen panel içerisinde Dioskurlar (26,5x35 cm) ve

Kamus-ı Türkf' den sonra İstan­ bul' da çeşitli isimler altında çok sayıda Türkçe sözlük hazırlanmıştır.. A- nadolu ağızlarının ilk sözlüğünü

asırlarda Grekler, çanak - çömlek yapımında çok ileri gittiği için yaptıkları siyah ve kırmızı figür tekni- ğindeki kaplar, bütün Akdeniz bölgesine ya- yılmıştır..

Katliam ın devletin silahlarıyla, devletin görevlisi korucular tarafından işlenmiş olması elbette belirli kesimlerde pani ğe neden oldu.. Bu gibi durumların ilk ses vereni

[r]

Okul öncesi dönem çocuklarının başkaları için dua edip etmedikleri ve kimler için dua ettiklerine ilişkin tablo-13 ve tablo-14’de aktardığımız bulgular

Bu çalışmada, ekonomik psikoloji kapsamında bir araştırma alanı olan ve 1950’li yıl­ lardan bu yana gelişen vergi psikolojisi hakkında kısaca bilgi verilmiş ve bu