• Sonuç bulunamadı

Bilezikçi Çiftliği'ne gecekondu tehdidi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Bilezikçi Çiftliği'ne gecekondu tehdidi"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

21 AĞUSTOS 1990

KENTYASAM

CUMHURİYET/9

TABİAT MÜZESİ — Ovalan, vadileri ve binbir çeşit ağaç ve bitki türleriyle Bilezikçi Çiftliği bir tabiat müzesini andınyor. Çiftliğin hangi projelerle korunabileceği konusunda çeşitli görüşler var. (Fotoğraf: Cumhuriyet)

O r m a n la r ı her gün

biraz daha yok edilen

İstanbul’da elde kalan

en büyük yeşil alan

Bilezikçi Çiftliği.

Gecekondu

çemberindeki Bilezikçi

Çiftliği bugünlerde

kaderini belirleyecek

koruma planını

bekliyor. 12 bin

dönümlük çiftlik

kamulaştırılabilirse

Orman Fakültesi’nin

uygulama alanı olacak

Alarko H olding’te

kalırsa çeşitli tesislerin

yer aldığı bir

rekreasyon merkezi

haline getirilecek.

ALAATTÎN ÇİFTÇİ__________

Havası, suyu, toprağı kirlenen ve or­ manları her gün biraz daha yok edilen İs­ tanbul’un elde kalan tek ve en büyük ye­ şil alanı olan Bilezikçi Çiftliği, gecekon­ du çemberinin tehditi altında bu günler de kaderini belirleyecek koruma planını bekliyor. BizanslIlarla yüz yüze gelmiş bin yıllık çınarları, su kaynakları, ova­ ları, vadileri ve binbir çeşit ağaç ve bitki türleriyle açık tabiat müzesi görünümün­ deki 12 bin dönümlük Bilezikçi Çiftliği iki tür koruma yaklaşımının arasında ke­ sin karan bekliyor. Çiftliğin tamamına yakını İstanbul Üniversitesi tarafından kamulaştınlabilirse, Orman Fakültesi uy­ gulama alanı olarak düzenlenecek. Şu andaki çiftliğin 4 bin dönümlük bölümü­ ne sahip olan Alarko Holding’te kalır­ sa, villalar, yabancıların çocukları için okul, kültür ve sanat merkezi ve golf alanlarının yer aldığı bir rekreasyon mer­ kezi olacak. Satılığa çıkarıldığı 1972 yı­ lından beri Turing Kurumu ile Sabancı’- nın ilgi alanına giren, son dönemde Mi­ marlar Odası ve Sarıyer Belediyesi’nin de

“ geleceğine” ilgi gösterdiği bu son bü­ yük yeşil alanın çözüm gereken sorunu, yapı baskısından kurtulabilmesi. Bunun hangi projelerle daha iyi korunabileceği konusunda çeşitli görüşler ortaya atılı­ yor, her kesimde tartışılıyor. İstanbul’­ un bu büyük oksijen deposunun yakın geçmişteki öyküsü ve bugünkü durumu özetle şöyle:

Sarıyer Çayırbaşı Bahçeköy yolunun ikiye böldüğü Bilezikçi Çiftliği’nin güneyi birkaç yıl önce İstanbul Üniversitesi ta­ rafından kamulaştırıldı. Yolun kuzeyin­ deki 4 bin dönümlük Alarko’ya ait olan bölümü 1977 yılında kamulaştıran İstan­ bul Üniversitesi Rektörlüğü gerekli işlem­ leri tamamlamayınca kamulaştırma tar­ tışmalı bir sürece girdi. Bunun üzerine Alarko işlemin iptali için İstanbul 3 no­ tu İdare Mahkemesi’ne dava açtı. Mah­ keme 1989 tarih 447 sayılı kararında ka­ mulaştırma işleminin sakatlandığı yolun­ daki iddiaları yerinde bulmayarak Danış­ tay yolu açık olmak üzere davayı reddet­ ti. Bugünlerde “tashihi karar” aşamasın­ daki dava Danıştay’da sürüyor.

Son yıllarda Bilezikçi Çiftliği Alarko

firmasının silahlı ve telsizli koruma gö­ revlileri tarafından özel korumaya alın­ mış, ancak Alarko Holding Yönetim Ku­ rulu Başkanı İshak Alaton davayı kay­ betmeleri halinde korumayı kaldıracak­ larını söylüyor. Alaton, “Zaten kuşatma altında olan çiftlik gecekondu mafyasın- ca işgal edilecektir. Bizim kaygımız bu- dur. Nasü İTÜ Küçük Armutlu’daki ara­ zisini koruyamadıysa buranın sonu da öyle olacaktır” diyor.

Daha önce Kara Ali ailesine ait olan çiftlik, yine 1960’h yıllarda başlayan ge­ cekondulaşmaya karşı korunurken özel korucular, çiftliğe tecavüz eden kondu - culara ateş açmış, bir kişi ölmüştü. Çift­ lik sahiplerinin işveren olarak sorumlu tutuldukları bu olaydan sonra da çiftli­ ğin çevresindeki gecekondu çemberi da­ raldı. Çitfliğin tahribi konusunda aynı kaygıları taşıyan, ancak Alarko’nun özel korumasını kaldırması halinde çiftliğin kamu tarafından özel korumaya alınma­ sını öneren TURİNG Başkanı Çelik Gü- lersoy, “ 5Q’fi 60’lı yıllarda yaşanan bir gafletin 90’larda da yaşanması için hiç­ bir sebep yok. Dava kamu lehine sonuç­

lanırsa ilgili koruma kadroları kurulmalı ve bölgenin muhafazasına hemen başlan­ malıdır. Devlet arazisini koruyamaz di­ ye bir şey yok. Başarılı örnekler var. Belgrad ormanları nasıl konmuyorsa öy­ le korunur” dedi. Gülersoy Disneyland’- ın kurulmasının planlandığı Tarabya- Ayazağa arasının da bir jandarma kara­ kolu kurularak korunmasının başarıldı­ ğını da vurguladı.

Küçük Armutlu’daki arazisini gece­ konduculara kaptıran İTÜ Rektörü Prof. Dr. İlhan Kayan ise hükümetlerin ve belediyelerin oy kaygılarıyla bu konu­ da kalıcı politikalar üretmemesinden ya­ kındı. Kayan, “Gecekondu yapımına göz yumulacaksa başka yerler göstersinler. Tapulu, devlete ve kurululara ait arazi­ ler yağmalattırılmamak. Tabii bu işin içinde büyük paralar dönüyor. Gecekon­ duların çoğu bu işin ticaretini yapanlar tarafından yapılıyor. Gelecek kuşaklara karşı yüzümüz yok. Birçok güzelim yer tahrip edildi. Buraların kurtarılması için önerdiğimiz önlemler de bürokrasi yü­ zünden yürümüyor” diye konuştu.

Kamulaştırmanın gerçekleştirilmesi halinde İstanbul Üniversitesi Bilezikçi Çiftliği’ni Orman Fakültesi’ne Araştır­ ma ve Eğitim Ormanı olarak tahsis ede­ cek. Orman Fakültesi de çiftliğin “ Mas- ter Planı”nı çıkarmış durumda. Toplum­ la ormanın kültürel ve moral ilişkisinin zayıf olduğundan yola çıkan fakülte yet­ kilileri, bu ilişkileri güçlendirmek için halka ağaçlandırma örnekleri sunacak­ larını, açık hava dinlencesi sağlayacak­ larını, Fidanlıklar kuracaklarını ve insan­ ların ilk yaptığı toplayıcılığı burada ya­ şama geçireceklerini söylüyorlar. Çiftlik­ te spor alanları kurarak “ silvo terapi” (hastaları ormanda iyileştirme) de uygu­ layacaklarını belirten fakülte yetkilileri, koruma için Orman Genel Müdürlüğü’- nden muhafaza memuru, ihata duvar için de ödenek istediklerini bildirdiler. Pey­ zaj ve amanejman planları da yapılmış olan Bilezikçi Çiftliği’nin fakülteye ait bölümünde ağaçlandırma çalışması ya­ pılmış ve bir fidanlık kurulmuş durum­ da. Üniversiteye göre Alarko’ya ait olan bölüm kamulaştırılınca planlar bir bü­ tünlük içinde uygulanabilecek.

--- ı r " ‘ ... ... 1 •

Kim ne diyor?

Kullanıma

açılmalı

İstanbul Haber Servisi — Mi­ marlar Odası’nın da ilgi odağı ha­ line gelen Bilezikçi Çiftliği, çev­ reci kuruluşların ve diğer meslek odalarının da ilgisini çekiyor. Ge­ çen günlerde ortak bir basın top­ lantısı düzenleyen Mimarlar Oda­ sı, Yeşiller Partisi ve diğer mes­ lek kuruluşları “ Yeşil alanlar an­ cak ciddi bir planlama ve toplum­ sal kullanıma açılarak halkın ye­ şil alanlara aktif olarak sahip çık­ masını sağlayan düzenlemelerle korunabilir” diyerek Bilezikçi Çiftliği’nin aynı bölgede yer alan Atatürk Arbitorumu ile birlikte UNESCO’nun ilan ettiği “ Kültü­ rel Gelişmenin Dünya On Yılı Programı” kapsamına alınması­ nı istediler. Diğer görüşler şöyle: Turing Kurumu Genel Müdü­ rü Çelik Gülersoy: Kullanım ko­ nusunda çiftliğin turizm ve kültür açısından büyük olanaklar içerdi­ ğini vurgulayarak, “ Burası ağaç­ landırma ve eğitim sahası olarak kalmasın, ülkenin ve şehrin diğer ihtiyaçlarına cevap veren bir kul­ lanıma da açılsın. Bir bölümü tu­ rizme ayrılsa, öğle yemekleri ve­ rilse tüm seyahat acenteleri turla­ rını buraya uzatırlar.

Sarıyer Belediyesi: Bilezikçi Çiftliği dahil tüm ormanlık alan­ ları Orman İşletmesi’nin koruma­ sı gerektiğini belirten Sarıyer Be­ lediye Başkanı İhsan Yalçın, “ Devletin koruyamadığım beledi­ ye nasıl koruyacak” diye soruyor. Yalçın, Alarko’nun özel koruma­ sına karşın Kocataş bölgesinde ağaç kıyımı yapıldığım ileri sürü­ yor.

Aiarko: A larko’nun İnşaat Grup Başkanı Oktay Varlıer ise Bilezikçi Çiftliği için uluslararası nitelikte bir proje ürettiklerini, bu alanda yöre, çevre ilişkilerini göz önüne alarak doğayı bozmayacak biçimde yapılaşma öngördükleri­ ni anlatıyor. Varlıer “ Buraya her şeyden önce yabancı görevlilerin, diplomatların çocuklarının öğre­ nim görebileceği uluslararası bir okul yapacaktık. Ayrıca peyzaj mimarisi yüksekokulu da düşünü­ yorduk. Golf alanları, sağlık çift­ liği (her türlü rehabilitasyon için) sportif alanlar, kültür ve sanat merkezi, hatta küçük bir otel da­ hi düşünmüştük. Projeyi ise dün­ yada bu tür yerleri yapan ulusla­ rarası bir mimarlık kuruluşuna yaptıracaktık” diyor.

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

oranlar dahilinde gerekli idari, sosyal alanlar ile ticaret, eğitim ve sağlık alanları, teknoloji geliştirme bölgeleri ile donatılıp planlı bir şekilde sanayi için

seçilene kadar en yaşlı Cumhurbaşkanı yardımcısı Cumhurbaşkanlığına vekalet eder ve Cumhurbaşkanına ait yetkileri kullanır. Cumhurbaşkanının hastalık veya yurt

• Sosyal ve kültürel dokudaki aşınmalara karşı aile yapısının ve değerlerinin korunarak gelecek nesillere sağlıklı biçimde aktarılmasını sağlamak üzere; ulusal

• Yurt dışında yaşayan vatandaşların hak ve menfaatlerini korumak ve yaşam kalitelerinin yükseltilmesine yönelik çalışmalar yürütmek, ülke dışındaki vatandaşlara

• Enerji ve tabii kaynakların ülke yararına, teknik icaplara ve ekonomik gelişmelere uygun olarak araştırılması, işletilmesi, geliştirilmesi, değerlendirilmesi, kontrolü

• Organize sanayi bölgesi (OSB), endüstri bölgesi, teknoloji geliştirme bölgesi (TGB), serbest bölge ve sanayi siteleri için uygun alanları belirlemek ve bu alanlardan

• Havacılık sanayi ve uzay teknolojilerinin geliştirilmesi, kurulması, kurdurulması, işletilmesi ve işlettirilmesi, havacılık sanayi ve uzay biliminin geliştirilmesi ile

Uyuşmazlık Mahkemesi; adli ve idari yargı mercileri arasındaki görev ve hüküm uyuşmazlıklarını kesin olarak çözmeye yetkili bağımsız bir yüksek