• Sonuç bulunamadı

Bir idamın yıldönümünde

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Bir idamın yıldönümünde"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

I

QUE

Z A R I N P E N C E R E S İ N D E N

Bir idamın yıldönümünde

^ nandığınız ve doğru bildiğiniz, çev- I renizdeki egemen görüşlerle, çıkar- I larla çelişiyorsa ne yaparsınız ? Üs- I tetik yaşadığınız çağ ve de ülkede değişik düşünce ve farklılık ceza­ landırılmakta, değişik düşünce yönünde eylem, “giderilmeniz” için yeterli bir neden kabul e- dilmekteyse hele.

İnsanoğlunun bu koşul­ larda gösterdiği tepkiler çok değişik olmuş. Bun­ lardan biri, içinde bulun­ duğu “cendere”yi, cen­ derenin duvarlarına ba­ sarak asmak olmuş! Baskıcı kurallara kar­ şıdan saldırmak yeri­ ne bu kararların en doğru yorumlarının geçerli, yürürlükte bu­ lunanlar olmadığını i- ierı s ü re re k savakmış­ lar bu yolu seçenler.

567 yıl önce bu hafta (18 aralık 1416’da) se- rezin bakırcılar çarşı­ sında idam edilmiş olan

Şeyh Bedreddin, adalet­

siz ve baskıcı bir iktida­ ra, zorbalığa karşı sava­ şırken böyle bir yol seç­ mişti kendine. Bu büyük düşünürü padişahın ordusu­ na karşı mertçe direnişiyle, i- dam hükmüne, fetva verme yet­ kisine dayanarak mührüne bas­ masıyla, ölüme başı dik gitmesiyle

Nazım’ın ve Hilmi Yavuz’un ahengiy-

le bellemişizdir. Ama bütün nitelikleri­ nin yanında, iktidarın onu toz etmesin­ den önce bunca gürültü koparabilmesi­ ne, yüzyıllarca sonra anımsanmasına neden olan karşı çıkışta izlediği bu yön­ temi Rus Türkolog Radi Fiş şöyle yo­ rumlar:

“F.engeLs, Ortaçağa ilişkin olarak

şöyle diyordu: Ortaçağ, felsefe, politi­ ka, hukuk gibi ideolojinin tüm biçimle­ rini teolojiye bağlıyor , bu bilimleri teo­ lojinin alt dallan olarak görüyordu. Yı- ğınlann duygu dünyalan yalnızca din­ sel gıdalarla besleniyordu; bu bakım­ dan da yığınlara kendi çıkarlan ancak dinsel kılık altında gösterebilirdi.” Bed­

reddin de şöyle söylüyordu:

’’Bilinçli kişi, kimsenin bilmediğini ya­ pıp yürüten, kimsenin görmediğim gören­

dir. Böyle bir insan bildiği her şeyi söyle­ yecek olursa, onu yaşatmazlar”. Ve mü-

ridlerine şu öğüdü veriyordu:

- karşını/dakilerin bilmediklerim, on­ ların bildikleri deyimlerle ve kavramlarla açıklayın..

Bedreddin, düşüncelerinde tarihsel ge­

lişme ve maddi yaşamın dayattığı nes­ nel koşullardan değil, geleneksel dinsel metinlerin yorumlanışmdan yola çıkı­ yordu.

Bu şekilde, hukukçunun, yasalann sözüne değil özüne eğilmesi gerektiğini yöneticilerin etkisi altında kalmaması gerektiğini ileri sürüyordu: Daha Önce­

ki yetkililerin aldıkları kararlan yinele­ me yerine ortam ve koşullan gözönüne

alarak bir karara ulaşmalıydı hukuk­ çu.

Bu mücadele yöntemi yani

“baskıya karşıdan bodoslama saldırmak yerine cenderenin i-

' ' r çiden hareket edip,

duvarla-* % L ' ' nna basıp yönelme” Bed-

ı reddin’den başkalannca | da kullanılmıştır. Sab-

reaty Sevi başka bir ör­

nektir. 17. yüzyılda yaşamış olan Sabetay

18J! Sevi Kudüs tapınağı­

nın yıkılışı sonrasm- i da Yahudi tarihinin tanık olduğu en bü­ yük mesih hareketi olarak tanımlanan

(A.Haluk Deniş:

Sabbetay Sevi olayı ve Dönmeler Tarih ve Toplum 1986. Cilt V.) misyonunu aynı yöntemle sür­ dürmüştür. Bunun i- çin “kabala”dan ya­ rarlanmıştır. Kabala, mistik, yorum yollan arayışlannın sonucu o- luşmuştur: Perle Eps-

tejn’ır bu konuda yazmış

olduğu bir kitabı yayımla­ mış. Kabalacılar, Dnarma

Yayınları’nm yönetmeni

Cem Şen’in açıklamasına göre

‘Allah’ın tabiatı ve Tann insan ilişkisi nedir, Tevrat’ın içeriği ve yahudi inançları bu sorulara tek yanıt mıdır? Bu gerçeklerin Tevrat’ın sözle­ rinde gizli olduğuna inanıyor ve sözcük­ leri meydana getiren her' harfin gizli bir manası ve sayısal değeri olduğunu dü­ şünüyorlardı. Tıpkı İslamın gizemci öğ­ retişinde Kuranı sayılarla yorumlama­ ya çalışanlar gibi. Harflerin sayılarını hesaplayarak gizli gerçekleri ve mesaj­ ları arıyorlardı.” Çok önemli bir yapıt, G. Scholem’in “İhtişamın Kitabı Zohar (Dharma Yayınlan) bu konuda bol ipu­ cu içermektedir.

Yahudilikte din konusunda tartışma hakkı sadece din adamlanna tanınmış­ tı. Hıristiyan ve müslüman toplumlann da gettolar içinde yaşama zorunluluğun cenderesi ötesinde bu kısıtlama karşı­ sında doğuş bu gizemli yorum yolu... 17

C U M H U R İ Y E T D E R G I 1 9 A R A L I K 1 9 9 3 S A Y I 4 0 4

yy.da İzmirli haham Sabetay Sevi bu yolla gerçek Torah’m aslında hiç bir ya­ sağı içermediğini ileri sürerek katıksız özgürlüğü savunmuştu.

Kendisinin İsrailoğullan’nı kurtara­ cak ahırzaman peygamberi olduğunu i- leri süren Sevi, izlemiş olduğu - Bedred- dininkine benzer- yöntem yani “tarihsel gelişme ve maddi yaşamın dayattığı nes­ nel koşullardan değil geleneksel dinsel metinlerin yorumlanışmdan” yola çıktı­ ğından gelmiş geçmiş bütün Yahudi mesih adaylarından daha başarılı oldu:

Kudüsten Amsterdam’a, Budapeş­ te’den Bağdat’a kadar yayıldı ünü. Princeton Ünivesitesince yayımlanmış olan “The Mnstical Messiah” (Gers- hum Scholem’den çeviren R.J. Zw; Werblowsky) adlı eserde o tarihlerde Livomo’da doğan Yahudi çoculanmn önemli bir bölümüne Sabetay adının ve­ rildiği nakledilir.

Başan, çağında yarattığı etkinin bü­ yüklüğü, tepkinin şiddeti ile ölçülürse ya da gönümüze uzanan izdüşümleriyle değerlendirilirse hem Bedreddin hem de Sabetay Sevi başarılıdırlar. İkisi de me­ sela Hz. İsa gibi acımasız ve farklılığa tahammül edemeyen imparatorlukların uç, kenar eyaletlerinde değil, merkezi o- toritenın başkentine, gücün yoğunluk noktasına yakın oldukları halde, müca­ dele yöntemlerinin niteliği sonucu iz bı- rakabilmişlerdir.

Bedreddin’le Sabetay arasında baskı­ ya tepkide benzer yollan izleme dışında başka ortak noktalann da varolduğunu hatırlamak gerekir.

- İkisi de bugün Türkiye Cumhuriyeti topraklannda yer alan bölgelerde yaşa- mış ve eylemlerini sürdürmüşlerdir.

- İkisi de bu gerçeğe ve tarihi, sosyal ö- nemlerine rağmen henüz ön yargısız, bağımsız ve bilimsel yöntemlerle Türk bilim adamlannca yeterli şekilde irde- lenmemişlerdir.

Bedreddin’i sadece çağdaş komü­ nizmle bağdaşan görüşleri nedeniyle yüceltenlerimiz, aynı nedenlerle kötüle- yenlerimiz vardır. Sabetay ve izleyicileri konusunda yazılmış eserlerden en aktü­ eli de,“Ümit ediyoruz, bu eser tarihteki

dönmeliğin bu münafıkça yüzünü ve on­ ların beslediği emelleri ortaya koyarak kendine düşen tarihi görevini yapmış ola­ caktır”, diye sunulur.

Ama bu topraklarda olup bitenleri gi- * derek ön yargısız değerlendirenlerin sa- ” yılarının çoğaldığına bakarak Bedred- din’in altıyüzyıl önce sergilemiş olduğu uygarlık düzeyine varacağımız günlerin uzak olmaması gerektiğini de düşünebi­ liriz. •<

Desen Bezmi Nusret Kaygusuz’un Şeyh Bedred­ din S'ımaveni adlı kitabından alınmıştır.

15

Taha Toros Arşivi

:.‘

a

Referanslar

Benzer Belgeler

Milas İlçesi Güllük Körfezi'ndeki Sıcak Su Koyu'nda, İzmirli emlakçı İlyas Ergül'ün 40 yıl önce 70 dönüm Hazine arazisini kapat ıp inşa ettiği otel, apart

Kentsel dönüşüm projelerine karşı mücadele eden ve demokratik kent yönetimi talep eden demokratik kitle örgütleri Taksim Gezi Parkı'nda bir araya geldi.. Aralar ında

“Ama bunlardan da önce İstanbul ve diğer kentler için suyun nasıl kullanıldığına bakmak lazım ki bu konuda pek iç aç ıcı bir durum yok” diyen Üstün, var olan

Açıklamada, gerek kent merkezindeki konumu, gerek kent kimliği açısından önemi dikkate alındığında, Emek İşhanı’nın bu iki yaklaşımdan daha duyarlı, bilimsel ve

Ünlü ‘A ğasar’ın balını’ türküsüne de konu olan Ağasar Deresi ve Sis Dağı’nı da kapsayan 30 kilometrelik Ağasar Vadisi için CHP ilçe örgütü öncülü

“Bugün bizi bir araya getiren neredeyse bile bile gelen i şçi ölümlerine karşı duyduğumuz öfkedir” diyen Emir, yaşamını yitiren işçiler ve geride kalanlar için

Şube Başkanı Cemal Gökçe, benzer olayların yaşanmaması için teknik, yasal ve siyasal düzenlemeler yapılması gerektiğini bildirdi.. İstanbul Haber Servisi -

1) Yapı maliyetinin ve bileşenlerinin kavranmasını sağlar. 2) Yapı Maliyeti hesaplamalarının neden gerektiğini belirler. 3) Yapı Maliyeti hesaplama yöntemlerini tanıtır,