• Sonuç bulunamadı

Yönetmeni Yücel Çakmaklı'nın ağzından Küçük Ağa:Sinemanın bir eksiğini giderdik

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Yönetmeni Yücel Çakmaklı'nın ağzından Küçük Ağa:Sinemanın bir eksiğini giderdik"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

YÖNETMENİ YÜCEL ÇAKMAKLI NIN AĞZINDAN “KÜÇÜK AĞA"____________________

Sinemanın bir eksiğini giderdik

Y ü cel Çakmaklı, yönettiği dizi hakkında şöyle konuşuyor: Biz A sıl

büyük savaşların değil, daha çok çete savaşlarının olduğu döneme

eğildik. Onun için film de büyük meydan savaşları yerine, bu tür ça­

tışmalar var.”

ATİLLA DORSAY_______

Yücel Çakmaklı, 1937 do­

ğumlu. 1969’dan başlayarak si­ nemamızda çalıştı. Yeşilçam’da- ki hemen tüm filmlerinde “ İslâ­

mî görüş” ü savundu, o yıllarda­

ki “ Milli Sinema” eyleminin başta gelen isimlerinden oldu.

Çakmaklı’nın bazıları ilginç si­

nemasal özellikler taşıyan film­ lerinin hemen tümü TV'de gös­ terildi. “ Diriliş” , “ Kızım Ay­

şe", “ Memleketim” ... 1974'ten

sonra TRT’ye girerek sinemadan uzaklaşan Çakmaklı, burada

“ Bir Adam Yaratmak” . “ Deni­ zin Kanı", “ Dördüncü Murat"

gibi TV film veya dizilerini yö­ netti.

Çakmaklı, TV’de başlayarak “ Küçük Ağa" dizisiyle ilgili so­

rularımızı yanıtladı.

“ — Bu filmin hazırlanma ve çekimi üstüne bilgi verir misi­ niz?”

“ — Bu proje, daha 1975’te

Nevzat Yalçıntaş zamanında

TV’ye uygulanacak Türk ro­ manları listesinde yer almış, yö­ netim kurulunca ilke olarak o naylanm ıştı. Bu liste, 1976-77’lerde yenilendi. 1979’da ise hazırlık başladı. O zamanlar,

Osman F. Sedcn’in yönetmesi

düşünülmüş, senaryo İTarık Buğ- ra'ya sipariş edilmişti. Proje, sonra iki yıl kadar ertelendi. 1983 başlarında ise bana öneril­ di. Bir yıl yoğun biçimde çalışa­ rak diziyi çektik.

“ — Kaç rol var dizide?"

“ — 10 başrol var. Bunun ya­ nı sıra 60 kadar yardımcı rol ol­ duğu söylenebilir.

“ — Senaryo sizce iyi miydi? Sizin düşündüğünüz yapıya uy­ gun muydu?”

“ — Senaryo iyi bir senaryoy­ du. Proje bana verilince Tarık

Buğra ile yeniden gözden geçir­

dik. Çekim sırasında da Tarık

Bey sık sık bulundu, küçük de­

ğişiklikler yaptık. Tam bir işbir­ liği oldu aramızda.”

“ — Sizce bu dizinin seyirciye vereceği ana düşünce, ana mesaj ne olacak?”

“ — Roman esas olarak İstik­ lal Savaşı’nuı veya diğer adıyla

Milli Mücadele’nin bir bölümü­

nü anlatmaktadır. Bu savaşta

Kuvayı Milliye hareketi, bunun

meydana çıkması, sosyal ve psi­ kolojik ortamı, Kuvayı Milliye ruhu denen şey anlatılmaya ça­ lışılmaktadır. Savaştan çok sava­ şanların sosyal/psikolojik du­

rumları anlatılmakta, 1 su^ lal Sa- vaşımız’a Anadolu’dan bakıl­ maktadır. Olaylar, romandaki gibi 1919 nisanıyla 1922 arasın­ da yer alıyor. Biz, asıl büyük sa­ vaşların değil, daha çok çete sa­ vaşlarının olduğu bir döneme eğildik. Onun için filmde büyük meydan savaşlarından çok bu tür çatışmalar var. Roman, asıl büyük zaferin eşiğinde bitiyor­ du. Dizi de öyle bitiyor.”

En pahalı film

“ — Film sizi tatmin etti mi? İstediğinizi tam olarak yapabil­ diniz mi?”

“ — Film, “ Yorgun Savaşçı” ile birlikte Kurtuluş Savaşımız’a eğilen iki filmden biridir. 98 mil yonluk bütçesiyle TRT’nin yap­ tırdığı en pahalı film olmuştur. Bu konuda bir derece iddialıyız elbette.. Üzerimize büyük bir yük yüklenmişti, onun altından kalkmaya çalıştık. Türk Sinema- sı’nın 70 yıllık birikiminden ya­ rarlandığımızı söyleyebilirim. Sanat birikimi, sinema dili biri­

kimi, altyapı, oyuncu, teknik eleman birikimi... Hepsini kul­ landık. Bizim sinemamız, bili­ yorsunuz, İstiklal Savaşımız’a hep eksik eğilmiştir. “ Küçük

Ağa", bu konuya eğilen filmle­

rin en iyisi oldu sanıyorum.”

“ — Oyunculardan söz eder misiniz?”

“ — Başrolde, önce İstanbul­ lu hoca, sonra ‘Küçük Ağa' olan kişilikte tiyatro oyuncusu Çetin

Tekindor çok iyi bir oyun verdi.

İlk kez sinemada önemli bir rol almasına karşın, 7-8 büyük sine­ ma ismi karşısında ezilmedi, ön plana çıkmayı bildi. Çolak Salih,

Fikret Hakan'ın yeniden doğuş

rolüdür bence... Ahmet Mekin,

Eşref Kolçak, Kadir Savun, Erol Taş ve burada sayamayacağım

birçok ünlü oyuncumuz, çok ba­ şarılı tipler çizdiler. Film, biraz da hepsinin omuzlarında duru­ yor. Teknik işlemler, Şalak la- boratuvarında yapıldı. Çok mü­ kemmeldir, kusursuzdur diye­ mem, ama sinemamızın imkân­ larına göre en iyisini yapmaya çalıştık.”

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Kuş gribi virüsü, do- muz gribi virüsü ve insan influenza virüsleri- nin bir karışımı olan H1N1 domuz gribi virü- sü, Nisan 2009’da ani bir değişim

The current study presents a patient with previous non-Hodgkin Lymphoma (NHL) history, who was complaining of a mass gradually increasing in size beneath the

• Aynı anda harekete başlayan araçların belirli bir süre sonra tekrar karşılaşma süreleri soruluyor- sa EKOK kullanılır. • Alarm, nöbetlerde aynı anda başlayan

Yine düzenli ilaç kullanan hastalar›n umutsuzluk düzeylerinin düzenli ilaç kullanmayan hasta- lara göre anlaml› farkl›l›k yaratt›¤› saptan›rken, epilepsi hastalar›

standardının yükselmesini, kentleşmenin hızlanmasını ve artışını sağlamakta bu da eğer nüfus artış hızının yükselmesi bir problem olarak görülmeye

Sağlık Bakanı Akdağ, kuzey yarımküredeki salg ının güney yarımküredeki gibi bir seyir izlemesi halinde, Türkiye’de 150-200 kişinin hayatını kaybedebileceğini

Suyun canlılığın temel öğelerinden biri olarak kabul edildiği düşünülürse, belki de Eu- ropa gibi buzullarının altında büyük okyanus- lar olan uydularda

Gurrr, diye öttü turna kuşu, bir hakem düdüğü yutmuş gibi.. Gurrr