• Sonuç bulunamadı

İki balerinin öyküsü

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "İki balerinin öyküsü"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

P a z a rte s i, 22 A ra lık 1997

Hurrıye

Jkelebek

İki balerinin öyküsü

Perihan KORKMAZ

B

eko, sanat aktivitelerine

ozalak, iki balerinin öyküsü... Hülya ve Sibel, parmaklarının ucunda durma alıştırmaları yaptıkları ve dünyayı böylece daha yukarıdan göreceklerini sandıkları günlerde başlayan bir dostluğu paylaşırlar... Hülya acıyla mutluluğu aynı anda yine en yakın dostu Sibel'le paylaşır... Hayatının en önemli anlarında Sibel'le birlikte olan Hülya, babasını kaybettiği günün gecesi ilk kez "Giselle"de sahneye çıkar. Yıllar geçer... Dünyanın her yerinde dans etmiş ünlü bir balerin olur Hülya. Ama parmaklarının ucunda durmaya çalıştığı o günleri yüreğinden çıkarıp atamaz. Düşünceleri Kürşat Başar'ın kalemiyle “Kozalak" adı verilen öyküye dönüşür. Oyunun metinleri kendisine ulaştığı sabah Hülya Aksular babasının vefatıyla sarsılır. Diğer yandan “Kozalak“ta Hülya Aksular'ın oynadığı balerin, “Giselle”e çıkacağı gece babasını kaybeder. Kaderin garip bir oyunu gibi hayat Ğiselle'in yaşadıklarıyla Hülya'nın yaşadıklarını kesiştirir. Kurmacayla gerçek beklenmedik bir anda çakışmıştır. Dünya çapındaki sanatçüarm ve

yeteneklerin bir araya geldiği ve prodüksiyonu Beko tarafından finanse

edilen "K ozalak", 25 ve 26 Aralık akşamları

Akatlar-T er akki V akf ı Kültür Merkezi'nde yapılacak olan galaların ardından 5 Ocak'tan itibaren sezon boyunca sahnelenecek.

vereceği desteği "Teknoloji

ve Sanat Evrenseldir"

sloganıyla Türkiye'de bir ilke

imza atarak, özgün bir

prodüksiyon ile başlatıyor,

Kürşat Başar'ın

öykülendirdiği, İstanbul

Devlet Opera ve Balesi baş

dansçısı Hülya Aksular'ın

sahneye koyduğu ve Sibel

Sürel ile dansettiği

"Kozalak", Işık Yenersu

tarafından seslendiriliyor,

kozalak

ja s --

m

Oyunu sahneye

hazırlayan Hülya Aksular provalar sırasında sorularımızı yanıtladı: “Kozalak'm öyküsü nedir?“ • iki küçük kız çocuğunun dünyası bembeyazdır. Yaşama attıkları her adımla renklerle tanışınca dünyanın sadece beyaz olmadığını farkederler. Dünya aslında kırmızıyla siyahla yani ölüm ve aşk gibi alaca bulaca

rengarenktir.

“Oyunun adı neden Kozalak?"

• Babamın rahatsızlığı döneminde hastane bahçesinde bir kozalak buldum. Onu

gördüğüm anda birini görüp aşık olmak gibi birdenbire ona tutuldum. Ve babamın yerine koydum onu. O kozalak da yeşermişti. Çok yükseklerden baktığı bir anda tepetaklak olmuş. Kendini yerde bulmuş. Ve birçok parçasını kaybetmişti. Onu çok sevdiğim babama benzettim.

Hülya Aksular ve Sibel Sürel 9 yılı bale olmak üzere 23 yıldan beri arkadaşlar. Bu zamana kadar Antonius ve Kleopatra, Giselle, Bahçesaray Çeşmesi, Kuğu Gölü gibi birçok balede birlikte rol aldılar.

“Dans tiyatrosu fikri nasıl doğdu?"

• Bugüne kadar birçok eserde prenses oldum, kuğu oldum. Hep masal

kahramanlarının kimliğine büründüm. Kendimi ve kendi duygularımı oynayacağım bir eser yoktu. Bu sebeple kendimi anlatmak istedim. Onun için oyunda da Sibel yine Sibel, Hülya yine Hülya. Yaşanmışların yanı sıra yaşanmamış şeyler de var. Bunun bir tiyatral yanının olmasının nedeni beynimde beni acıtan tüm duyguları aktarma isteği. Çok güzel bir sesle ve çok güzel bir dille altını çize çize anlatılması yani ses olması. Bale, sessiz devinimlerden oluşur. Burada benim düşündüklerimi veya yaşadıklarımı Işık Yenersu'nun sesiyle aktarıyoruz.

“Neden siz seslendirmediniz?"

• 10 yıl önceden beri Işık Yenersu diyordum, teklif edince beni kırmadı.

“Neden kendinizi anlatma gereği duydunuz?"

• Halkın hep rüya kahramanı gibi gördüğü, prenses gibi anımsadıkları insanların onlar gibi olduklarını göstermek istiyorum. Hülya Aksular eğer kuğu oynuyorsa sadece sahne üstünde kuğu oluyor. Onun da insanca bir yaşamı var. Ayrılıkları, dostlarının ailesinin birer birer ölmesi, zaman zaman parasızlığı, pazara gitmesi, yemek yapması gibi herkesin

uğraşlarını yapıyor. Bunu insanlara anlatmak lazımdı, çünkü ölüm de var. Bunu

anlatmadan gitmek istemedim. Biraz Hülya'yı tanıtmak istedim. Herkes kitap yazıyor, ben bu tanıtmayı dansla yapmak istedim.

“Baleden tiyatroya geçiş için bir köprü olabilir mi?"

• Çok isterim. Bale yaşamımı bale tekniğini belli etmeden ve zorluğunu göstermeden sadece oynadığım rolü insanlara gerçekten yaşatarak bu kariyeri elde ettim, insanlara bunu ciddi ciddi geçirmeyi yeğledim. Bu duygularımla gelişen bir şeydi. Tiyatroda bir de söz varken, kolay olacağına inanıyorum.

İstanbul Şehir Ü niversitesi Kütüphanesi Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

İstanbul Hızlı Tramvay Sistemi'nin "O togar ■ Çobançeşme ■ Havaalanı" Hattı.. temel atma

The average hemostasis time for the H202 group (4 minutes) was shorter than the control group (5 minutes), but there were no statistical significant differences between control and

1823 den 1891 yılın a kadar süren 78 y ıllık inişli çıkışlı hayatın­ da birçok önemli m evkilere “getirilen A hm et V e fik Paşa iki defa da

Şekil 8-4Couperin Fr. Piéces de clavecin. Couperin 'Tremblement appuye et lie' - dayak noktalı tril ismini vermiştir. Öncelikle her iki tril türündeki bağ olayını açıklamak

Yüzü gözü kan içinde, sopalar, coplar altındaki milletve­ kilini savunmaları gereken DYP'li bazı milletvekilleri böyle bir olayın bir gün kendi

Bu çalışmada, ekonomik psikoloji kapsamında bir araştırma alanı olan ve 1950’li yıl­ lardan bu yana gelişen vergi psikolojisi hakkında kısaca bilgi verilmiş ve bu

Meselâ eski veziriazamla­ rın hal tercümelerini muhtevi olan lladikatülvüzera ile muh­ telif zamanlarda ayrı ayrı zat­ lar tarafından yazılmış olan zeyilleri

Bu kısımda geometrik-aritmetik s-konveks fonksiyon kavramı verilerek, sadece konveks fonksiyonlar için verilen Hermite-Hadamard eşitsizlikleri ile ilgili sonuçları yeniden elde