• Sonuç bulunamadı

Sermet Muhtar Alus

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Sermet Muhtar Alus"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

26 EKİM 1999 SALI

YAZI O D A S I

SELİM İLERİ______________

Sermet Muhtar Alus

Sermet Muhtar Alus bir ‘İstanbul Yazan’. 1887’de

doğmuş, 1952’de ölmüş. Bu adla ilk kez Cevdet

Kudret’in antolojisinde karşılaşmış olmalıyım.

Yetişme yıllarımda kapsamlı iki antoloji bana edebiyatımızı tanıttı. Cevdet Kudret modern ede­ biyatımızda düzyazının romana ve öyküye yol alı­ şını adım adım takip eder. Yanı başında, Tahir

Alangu’nun Cumhuriyet’ten Sonra Hikâye ve Ro­ man çalışması, tam üç cilt. Çağdaş Türk şiiri için, Mem et Fuat’ın eserini beklemem gerekecekti...

Cevdet Kudret, Aius’u, Hüseyin Rahmi Gürpı­

nar çizgisinde bir yazar olarak değerlendirir. Ne- catigil de sözlüğünde yaklaşık öyle diyor:

“Ahmet Rasim, Hüseyin Rahmi, Osman Ce­ mal ve F. Celâlettin çizgisinde yürüyen; eski İs­ tanbul tiplerini, âdet ve geleneklerini, renkli, eğ­ lenceli tablolar halinde canlandıran; havası ve in­ celiğiyle sevilen, okunan bir yazar oldu. ”

Sonra bir yazıklanma:

“Ne yazık ki anıları gazetelerde kaldı, kitap ha­ linde ancak birkaç romanı basıldı. ”

Edebiyatımızın birikimini mirasyedi savurganlı­ ğıyla harcadığımızdan, daha o yetişme yıllarımda, Alus’un eserleri basılmaz olmuştu. Dört romanını sahaflarda hep zaman içinde bulmuştum.

Önce Pembe Maşlahlı Hanım’ı okudum. Kapı­ lıp gittiğimi hatırlıyorum. Kıvırcık Paşa’yla Harp

Zengininin Gelini’ne bayılmıştım. Eski Çapkın An­ latıyor ise dili, deyimleriyle ilgimi çekmişti.

Alus’un -daha önce de yazdığım gibi- Gürpı­ nar’dan ayrı çizgide bir yazar olduğunu düşünü­ yorum. Ya da: Hüseyin Rahmi’nin ardılı değil Ser­ met Muhtar.

iyimser, dünyayla barışık, en çapraşık sorunda bile yarın için umutlu. İyimserliği okura da yansı­ yor. Alus’un romanlarını ve yazılarını okurken mut­ laka bir geçmiş zaman mutluluğuna dalarsınız. Bu mutluluk gerçeklikten gelmemektedir elbette. Kö­ tü anılarımızın sivriliklerini yitirişi gibi, Alus, geçmiş zamanı gönül inceliğiyle donatır.

Hüseyin Rahmi eşsiz bir kronikçiydi, kroniğini şey­ tanın bakış açısıyla kaleme getiriyordu. Sermet Muhtar’sa çoktan ‘tüketilmiş’ zamanı, belki biraz da kendisi anılara dalmak için yazmıştır.

Sermet Muhtar’ı mutlu olmak için okuyabilirsi­ niz. Sermet Muhtar’ı geçmiş zaman büyüsüne ka­ pılmak için okuyabilirsiniz. Sermet Muhtar’!, en önemlisi, bir uzun dönemin deyişleri, özel söyle­ yişi, deyimleri için okuyabilirsiniz. Her gün biraz da­ ha ‘kısıtladığımız’ Türkçe, onun kaleminde, hele İstanbul Türkçesi açısından, çok geniş ufuklara açılır.

Bu dil, bir bakıma imparatorluktan arta kalan, ulu­ sal bilincine henüz kavuşmamış Türkçe’dir. O Türk­ çe’ye Arapça-Farsça kadar, Fransızca, İtalyanca, Rumca, Ermenice, Ibranice de sözcükler taşımış­ tır. Alus’un eserlerinde bu sözcükler, deyişler, hal­ kın ağzından, halkın söyleyişiyle karşımıza çıkar. Halk bilinci onları Türkçe’ye, adeta Türkçe’nin bi­ linciyle katmıştır. Böylece şaşırtıcı macerayı izle­

riz. V V.

Yeni kitapları günü gününe görüp edinemiyorum, iletişim Yayınları, meğerse “Sermet M uhtar Alus

Kitapları” dizisine başlamış. Yaşasaydı, hocamız Necatigil ne kadar sevinecekti!

Diziden Masal Olanlar’la On ikiler' i İstanbul’un sevgili kitapevi Simurg’un raflarından hemen aldım. Şimdi bendeler. Masal Olanlar, otuzlarda Akşam gazetesinde yayımlanmış yazı dizisi; On İkiler ro­ man. ilki 1997’de, İkincisi bu yıl yayımlanmış.

Yıllar önceydi, Sermet Muhtar üzerine bir iki ya­ zı yazmıştım. O zamanlar Milliyet gazetesinde ya­ zıyordum. Yazarın kızı Elhan Hanım telefon etmiş­ ti. Babasını kimsenin anmadığından yakınıyordu. Elhan Hanım, şimdi yanlış hatırlamıyorsam, Göz^ tepe taraflannda oturuyordu, babadan kalma köşkj te. Köşkü görmemi istemişti. Fırsat bulamamıştım!

Geçip göçüp gitmiş hayatlar, yaşama biçimleri^ geriye öyle kolay geçip gitmeyecek, tortulu bir zih­ niyet bırakırlar. Günün sorunlarında tortulu zihni­ yetin payı büyüktür. O zihniyeti kavramanın tek yolu, geçmişi yaşatabilen sanat eserinden geçer. Alus bu açıdan okunduğunda, Amerikalı Aylin’den çok daha anlam katacaktır bize.

Takvimde İz Bırakan:

“Kurşun, nazar ve kem göz için dökülür, kurun­ tu ve sevda için dökülür, ağrı ve sızı için dökülür, helecan ve çarpıntı için dökülür, dökülür oğlu dö­ külürdü. ” S.M. Alus, “Kurşun Dökmek” (Masal Olan­

lar), iletişim yayınları, yayına hazırlayan: Nuri Ak-

bayar.

Kişisel Arşivierde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

5-Silindirde köşeli olarak çekilen teller,el ile veya elektrikli tel çekme makinesiyle, farklı kalınlıklarda yuvarlak tel olarak çekilir..  Yuvarlak

Yüzeyel Venleri – Arcus venosus dorsalis pedis – V.saphena magna (iç yandan) • V.femoralis’e dökülür. – V.saphena parva (dış yandan) • V.poplitea’ya

Motor sayısı aynı olduğunda motorların ağırlık merkezine olan uzaklığı eşit olan hava araçlarının motorların ağırlık merkezlerine olan uzaklıkları farklı

Dikkat eksikli¤i ve hiperaktivite bozuklu¤u, afl›r› hareketli ya da birtak›m dikkat sorunlar› olan kimi çocuklarda s›k rastlanan bir bozukluk... Zaman içinde DEHB ile

Bir baflka saptama da, kad›n ve erkekte olan saç kay›plar›- n›n birbirinden farkl› olmas›.. Erkek ve Kad›n Tipi

Ancak on yedi yıl bo­ yunca sinemayı tekeline al­ mıştır ve bu süre içinde sine­ mamızda tiyatro egemenliği sürmüştür.. Bu dönem

Karabıçak ve arkadaşları (7), VITEK ® 2 YST maya tanım- lama kartı ve API ® 20C AUX (bioMérieux, Marcy-l’Etoile, Fransa) sistemlerini konvansiyonel yöntemlerle

Objective: Patients with cleft lip/palate (CLCP) might need postoperative care in Intensive Care Unit (ICU) due to several reasons like difficult airway management,