• Sonuç bulunamadı

Bizans ve Osmanlı zamanında İstanbul'un adliye sarayı

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Bizans ve Osmanlı zamanında İstanbul'un adliye sarayı"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Bizans ve Osmanlılar

V f

K«s>v»/$i©

t./,

<f Uf £ C

zamanında

A

T X S *0 0 t6

İstanbul’un Adliye Sarayı

Yandığından beri üzerinden y ıl­ ır geçtiği halde bir türlü yapıla- ııyan, daha doğrusu yapılması ;in saha buiunamıyan Adliye Sa- lymın tekrar eski yerinde inşa- ı kararlaştırılmış ve derhal fa- liyete geçilmişti. A ksilik bu ya u defa da temeller kazılırken top ık altından Bizansa ait tarihî e- ırler çıkınca binanın inşası yine îhlikeye düştü. A yasofya müze- . müdürü bir arkadaşımıza ver- Iği beyanatta burada bina yap - rmanın bir cinayet olduğunu iylemiştir. Onun zaviyesinden bu ık doğrudur. Eski bir medeniye- n izlerini taşıyan bir sahayı sav ilan kazmalarla altüst edip de- Iştirmek veya ortadan kaldırmak elki de cinayettir. Bugün Adliye arayı için îstanbulda başka yer utmak mümkündür. Bizans îm - aratorluğu zamanmda bütün fa- liyetin merkezini teşkil eden ultanahmet ve Bayezit mıntaka ın bin senelik bir devrin tarihini ydmlatacak (yer altı ve yer Us- 1) «serlerle doludur. Osmanlı nparatorluğu devri İnsanlarının ilgisizce hareketleriyle kıym et - ırl (Jlçülemlyen bu eserler, yap- nlan bir^evln veya bir sebilin smeline veya duvarma kullanıl- lak suretiyle mahvedilmişlerdlr.

ugünkü nesil eskileri bu bilgisiz- klerlnden dolayı muahaza eder- en ayni hatâyı İşlediğimiz tak- irde yarrnkl nesil bizlerl her hal- 9 hayırla anmıyacaktır. Fatih ultan Mehmet îstanbulu fethet- ğ l zaman hem çok genç ve hem e bir müslüman hükümdar ol- lasma rağmen A yasofya ve diğer izana eserlerinin kıymetini tak- ir ederek muhafazası İçin emir ermiştir. İtalya mimarlariyle bir kte A yasofyayı gezdiği sırada 'atih Sultan Mehmet, duvarlar - aki mozayiklere hayran olmuş, ıim&rlara:

— Onların üzerine ince bir ba- ana -çekiniz ki, bozulmasınlar, "arın ahfadımız istifade ederler, »emiştir. Beş yüz sene evvel y a ­ smış olan Fatihin bu ileri görüşü ilr W, bu kıym etli mozayiklerln amanımıza kadar kalmasmı te - ıin etmiştir.

Bizans zamanmda îstanbulun laliyet merkezinin Sultanahmet

mtakasiyle B ayezit semtinin teş il ettiğini söylemiştik.

c

Yazan:

CEMAL YENER

1

Mortman’m kaydettiğine göre «Senato», «P itta k la » «M agnaura» admdakl büyük binalar Sultanah- mette OsmanlIların yine son za­ manlarında ve Cumhuriyet dev - rinde Adliye ve evkaf dairelerinin bulunduğu yerde İdi. 1847 de bu­ rada hafriyat yapıldığı zaman üç metre kadar bir derinlikte impa- ratorlçe Eudojcle’nln vaktiyle ga­ yet meşhur olan gümüş kaplı hey­ kelinin döşemesi İle üzerinde «işte imparatoriçenln somaki taşın - dan yapılmış gümüş heykeli!

işte hükümdarlarla payitaht mahkemelerine riyaset ettikleri mahal» yazılı kaidesi çıkmıştır. Kürsü üzerindeki bu yazı, İmpa­ ratorların lcrayl adalet ettikleri mahalli kati surette göstermiş, yani kayserler zamanında Sena . to ve Pittakla denilen adliye da­ irelerinin bu yerde olduğuna şüp­ he bırakmamıştır. Osmanlı İm «| paratorluğu zamanmda adliye bl-T naşı yapılırken aynı sahanın in­ tihap edilmesi, asırlarca İnsanla- rın mukadderatını tâyin eden bu yere karşı gösterilen bir saygının neticesi olsa gerektir. Abdülhamit- eski Bizans adliyesi harabelerinin bulunduğu bu sahaya 1847 de da­ rülfünun binasını inşa ettirmiş, müteakiben burası adliye ve ev­ kaf daireleri olarak kullanılmıştı. Binanın yandığı 1934 yılındanberl bir taş yığını halinde duran bu tarihi saha, tekrar adliye sarayı yapılmak üzere kazılm ağa baş - landığı zaman tarihçilerin feryadı alâkadarları ikaz etmiştir.

A yasofyayı yaptırmış olan im ­ parator Justinyenin bu civarda di kilmiş atlı bir heykeli mevcut ol­ duğu muhakkaktır. Bazı tarihçi­ ler heykelin hipodrom denilen at meydanının şimal şarkisinde ol - duğunu beyan ve yapmış olduk­ ları haritalarda bu heykeli o şe­ kilde göstermişlerdir. Bazı tarih­ çiler de heykelin Ayasofyanm ö- nünda bulunduğunu kaydetmişler dir.

Doktor Mortman diyor ki: A ya sofya meydanında bir sam iç ağ­ zını kapayan basit bir demir l e v - 1

ha elyevm mezkûr heykelin ye­ rini göstermekte ve heykelin isti­ nat ettiği sütun üzerindeki yazılı bir taş şimdi küçük A yasofya ci­ varında denize varan bir dehlizin ağzını kapamaktadır.

Pierre Gilles admda bir zat da hâtıratmda Ayasofyanm bir köşe­ si yakınmda olan bu heykelin ka­ idesi tahrip edilerek yerine büyük bir şadırvan yapıldığını bizzat gördüğünü kaydetmiştir.

Yerebatan sarayı denilen yerde Jüstinyen’e alt büyük binalardan bir Adliye Sarayı mevcuttu ki, burada vekiller, avukatlar muha­ kemeleri hazırlarlardı. Yerebatan Sarayının yakınında Octogon na- mlyle meşhur olan büyük binanm tahsil ve tedrisata, Ulema ve edip­ lerle İlmî müzakere ve konferans­ larına mahsus olarak bir de kü - tüphanesi bulunmakta idi. im pa­ rator birinci Leon zamanmda çı­ kan bir yangın birçok bina ile bir­ likte bunu da silip götürmüştür.

BizanslIlar zamanmda Balmum­ cu, kuyumcu ve diğer esnaf Kos- tantin meydanı denilen Çenberli- taş meydanı ile Büyük Basilik a- dı verilen Adliye sarayı arasın - dakl sahada bulunurdu. Şimdiki Divanyolu Bizansm en mühim cad delerinden biri idi. Üzeri kapalı olarak Sultanahmet meydanından imparatorun sarayının bulunduğu Bayezit meydanına kadar uzanır­ dı. O zamanlar Forumtaunı adı ve rilen Bayezit meydanında birinci Teodos’ un heykeli, biraz ileride esir pazarı ile Anemodoulion, çi­ çek ve esans satan dükkânlar bu­ lunmakta idi. Kilzgâr estiği za - man güzel kokular saraya kadar gelirdi. Meydandaki heykelin sü­ tunu ikinci Bayezldin hamamı yapılırken yerinden alınarak kul-1

lamlmıştır. k

Fatih Sultan Mehmet, Bayezit- teki imparator sarayının yerine eski sarayı yaptırmıştır. Ahşap - tan olan bu bina sonra yanmıştır. I imparatorluğun son devirlerinde 1 aynı yerde Harbiye Nezareti «şim ­

diki üniversite» inşa edilirken Bi­ zansm bütün devirlerine ait «Bul- les» denilen kurşun damgaların çıkması burasının «C apitole» adi­ le anılan idare merkezinin eski ha züıei evrakı olduğunu göstermek­ tedir, Harbiye Nezaretinin inşası j için hafriyat yapıldığı sırada ba- I zı tarihi eserlerle büyük kavanoz

(2)

dolusu inci çıkmıştır. Bunlar ma­ alesef bir yahudi tüccara sekiz yilz liraya satılmıştır. Saraçha­ nedeki Bozdoğan «Valens» su ke­ merleri «Nymphoum maximum» adı verilen büyük sarnıcın enka­ zıdır. Bizans zamanında şehir da hilinde ve muhtelif semtlerde ol­ mak üzere 34 saray ile Forum denilen Sultanahmette ( ( A t m ey­ danı), Çenberlitaşta (Kostantln meydanı), Bayezitte (Boğa mey­ danı), Şehzadebaşmda (Am astri- anorum meydanı), Aksarayda i (Bovis meydanı) Fatih civarında (A v ra t pazarı meydanı), Aksa - rayda (E t meydanı) bulunmakta idi. Bütün bu meydanlar geniş caddelerle biribirine bağlı idi. Meydanlarda heykeller, dikili taş lar ve büyük binalar bulunmakta idi. Bugün Istanbulun neresi ka- zılsa Bizansa ait bir tarihi eserle karşılaşmak mümkündür.

Şimdi halledilmesi icabeden iki mesele vardır: Y a Osmanlı im pa­ ratorluğunda olduğu gibi asırlar­ ca adaletin temsil edildiği yerde yani Bizans ve OsmanlIlar za - inanındaki adliye binalarının bu­ lunduğu Sultanahmetteki sahayı tercih edip adliye sarayını bura­ da yaptırmak, veya yeni Adliye Sarayını başka bir yerde İnşa etti­ rerek bu tarihi alanı temizletip kıym etiyle mütenasip bir şekle i f ­ rağ etmektir.

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Epworth sleepiness scale, whose validity and reliability has been conducted in Turkey, was used in order to evaluate excessive daytime sleepiness, Pittsburgh sleep quality index

Results showed a significant decrease in the level of pain (β = 1.31, p &lt; .0001) and frontalis m uscle tension (β = .46, p &lt; .001) in participants who received the EMG

Endometrioma grubunda kist duvarıyla birlikte eksize edilen folikül sayısı, bu foliküllerin morfolojik özellikleri, kist duvarı kalınlığı, kist duvarı iç yüzeyini

Heyet düşündükleri ted­ birler arasında Darüşşafaka binasının Mülkiye Mektebine tahsisini de uygun bulup arzet- mişlerse de hükümdar, çok yerinde olarak, bu

In our patient, during approximately 4 weeks up to initiation of steroid therapy, fever exceeding 39 o C ev- ery day, symptoms of arthralgia, marked arthritis of both

, olumlu dini başa çıkma alt boyutlarından olan; Allah’a yönelme, hayra yorma/dini yalvarma, dini dönüşüm, dini istikamet arayışı, dini yakınlaşma yaşam doyumu

Yapılan işlerin en mü­ himlerinden biri de eski devirlerde­ ki askerî sınıfların tesbit edilen ü- niforma şekil ve motiflerine bakı­ larak aynı kıyafetlerle

Je lui rappelais avec plaisir qui déjà en 1906, nous étions tous deux collabora­ teurs du «LE V A N T HERALD» la fameuse. Par Willy