• Sonuç bulunamadı

XVIII. Yüzyıl Osmanlı Tarih Yazıcılarından Hazine-i Birûn Kâtibi Ahmed Bin Mahmud’un Hayatı

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "XVIII. Yüzyıl Osmanlı Tarih Yazıcılarından Hazine-i Birûn Kâtibi Ahmed Bin Mahmud’un Hayatı"

Copied!
12
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

XVIII. YÜZYIL OSMANLI TAR~H YAZICILARINDAN

HAZ~NE-~~ B~RÜN KÂT~B~~ AHMED B~N MAHMUD'UN

HAYATI

SONGÜL ÇOLAK*

Giri~~

Berlin Staatsbibliothek Orientabteilung, Ms. or. quart. 1209 numarada kay~ tl~~ hazine-i birûn katibi Ahmed bin Mahmud° taraf~ndan tutulan, Os-manl~~ Devleti'nin XVIII. Yüzy~l siyasi, sosyal ve ekonomik hayat~na ili~kin önemli kay~tlara sahip olan mecnnia ve yazar~, Osmanl~~ tarihi ara~ur~c~lar~~ taraf~ndan oldukça az tan~nmaktad~r. Özellikle eserin sahibi hazine-i birtm kâtibi Ahmed Efendi'nin hayat~na ili~kin ba~ka kaynaldarda ayr~nt~l~~ bir bil-giye tesâdüf edemedi~imiz gibi, bu hususta yaz~lm~~~ eldeki mevcut verile-rinde eksik ve kifayetsiz kald~~~n~, hatta yanl~~~ yorumland~~~n~~ gördük. Bu noktadan hareketle Ahmed b. Mahmud'un hayat~na ili~kin toplu bir yorum ve yeni bir bak~~~ aç~s~~ getirmeden önce yazar hakk~nda çok az kaynakta rast-layabildi~imiz k~sa ve s~n~rl~~ bilgileri burada kaydetmekte fayda görüyoruz.

Ahmed Efendi'den bahisle onun elyazmas~ndan ilmi çal~~malar~nda ilk defa faydalanan Prof. Dr. Akdes Nimet Kurat'ur. Kurat, "Hazine-i birün ka-tibi Ahmed b. Mahmud'un (1123-1711) Prut Seferine ait Defteri" ba~l~kl~~ makalesinde Ahmed b. Mahmud'un meslek hayat~na ait k~sa aç~klamalar vermekle beraber, nerede ve ne zaman do~du~una dair bilgi sunmamakta, ancak "baz~~ dil hususiyetlerinin Anadolu'lu oldu~una delâlet etti~ini" be-lirtmektedir2.

Ahmed Efendi'nin hayat~na ili~kin ayn~~ tarzda ikinci bir aç~klama Ro-manyal~~ ara~t~rmac~~ Adnan Tertecel'in makalesinde yer almaktad~r3. Terte-

* Yrd.Doç.Dr., MKÜ Fen-Edebiyat Fakültesi, Tarih Bölümü Ö~retim Üyesi.

I Ahmed Efendi olarakta kullarulacakur.

2 Akdes Nimet Kurat, "Hazine-i birûn katibi Ahmed bin Mahmucrun (1123-1711) Prut Seferine ait Defteri", AÜDTCF Tarih Ara~t~rmalar~~ Enstitüsü Tarih Ara~t~rmalar~~ Dergisi, Nr. 6-7 (1966), IV, Ankara (1968), s. 261-266.

3 Adrian Tertecel, "Un izvor otoman necunoscut istoriografiei noaste: "jurnalur (Defter) lui Ahmed bin Mahmud (secretar al vistieriei otomane) pirivimd campania militara a Inaltei

(2)

854 SONGÜL ÇOLAK

cel, bu makalesinde büyük ölçüde Kurat'~n eserine ve makalesine dayanarak Ahmed Efendi'nin hayat~~ hakk~ nda yeterli bilgi bulunmad~~~na dikkat çek-mekte ve yazar~ n do~um tarihi ve rütbe tevcihine ili~kin baz~~ tesbitlerde bu-lunmaktad~r. Fakat yine de Ahmed Efendi'nin do~um yeri, y~l~~ ve meslek ha-yat~~ meçhül kalmaktad~r.

Genel itibâri ile Ahmed b. Mahmud ve eserini konu eden s~n~rl~~ say~-daki gerek makale ve gerekse kitaplarda tespit edebildi~imiz ortak husus; eser sahiplerinin çal~~malar~nda Ahmed Efendi'nin sadece mesleki hayat~na ili~kin hazine katibi, maliyeci oldu~u ~eklinde k~sa bilgi vermekle s~n~rl~~ kal-malar~, hakk~nda ba~ka bilgiye rastlayamad~klar~n~~ belirtmeleridir. Bu çal~~-mam~zda biz, Ahmed Efendi'nin hayat~n~, eserinde bizzat kendisinin çe~itli vesileler ve zaman aral~klar~~ ile kaydetti~i ufak notlardan yola ç~karak4 krono-lojik olarak izah etmek ve onun 100 y~l~~ a~k~n ömrünü birkaç cümlenin lusal-t~lm~~l~~~ ndan kurtarmak niyetindeyiz. Fakat önce Berlin'de bulunan ve ek-siksiz tek nüsha olarak nitelendirebilece~imiz eser hakk~nda k~saca bilgi ve-rece~iz.

Eser (11rih-i Göpliikki 5)

Yukar~da da izah etti~imiz üzere eser6, Berlin Staatsbibliothek Orientab-teilung, Ms. or. quart.1209 numarada kay~ tl~d~r. 20 x 30 ebat~nda, kahve-

Porti din anul 1711 in Moldova", Univers~ tatea Bucure~ti Facultatea de istorie Caietele Laboratorului de studii Otomane. Nr. 2, Bucure~ti (1995), s. 55-133.

4 Ahmed b. Mahmud'un hayat~ na dair yeni bir makale say~ n Dr. Erhan Afyoncu taraf~ ndan tevcihât (ruus) kay~ tlar~~ esas al~narak yaz~lm~~t~r. Bu makaledeki bilgiler ile Ahmed Efendi'nin elyazmas~ n~~ esas alarak yazd~~~ m~z, kendi makalemizdeki bilgiler büyük ölçüde örtü~mekte ve birbirini tamamlamakta, Ahmed b. Mahmud'un mesleki hayat~ na ili~ kin bilgilerimiz netlik kazanmaktad~r. Say~n Afyoncu'ya henüz yarnlanmam~~~ olan "Hazine-i Birim Kâtibi Ahmed b. Mahmud Kimdir?" ba~l~kl~~ makalesini bana ~ahsen verdi~i için te~ekkür ediyorum.

5 Doktora çal~~mam~z esnas~ nda Ahmed b. Mahmud'un el yazmas~, çal~~ma kolayl~~~~ aç~s~ndan 'Tirih-i Göynüklü" olarak adland~r~lm~~~ ve dipnotlarda bu makalede oldu~u gibi, TG, ~eklinde k~salt~larak kullan~ lm~~t~ r.

6 Eser ve yazar~~ Ahmed b. Mahmud hakk~nda ayr~ nt~l~~ bilgi için bkz. Songül Çolak, Die

Bedeutung des Geschichtsschreibers Ahmed b. Mahmud und seines Werkes Târih-i Göynük1ü als Quelle für die Geschichte des Osmanischen Reiches im 18. Jahrhundert, Berlin 1999. Ely-azmas~~ hakk~nda ayr~ca Barbara Flemming'in "Türkçe Elyazmalar~~ Katalo~u'nda (Türkische Handschriften, Teil I)", bilgi vard~r. Barbara Flemming, Verzeichnis der orientalischen Handschriften in Deutschland, yay. Wolfgang Voigt, c. XIII, I, Wiesbaden 1968, s. 28 (Nr. 41) , 151-152 (Nr. 191), 153-154 (Nr. 193), 186-187 (Nr. 227), 203 (Nr.247), 256- 257 (Nr.321), 259-260 (Nr. 326), 271 (Nr. 341), 272 (Nr. 342), 275 (Nr. 348-349), 276 (Nr. 350), 319 (Nr. 416),

(3)

AHMED BIN MAHMUD'UN HAYATI 855

rengi me~in cildi olan eserin cildinin iç k~s~mlar~~ çiçek motifleri ile süslen-mi~tir. Elyazmas~n~n büyük k~sm~~ nesih olarak yaz~lm~~, ancak zaman zaman divâni yaz~~ tarz~~ da kullan~lm~~t~r. Eser toplam 372 varakl~k çe~idi konular~~ içeren bir mecmûad~r. Bu mecmüada Aziz Efendi ve Ayn Ali kanunnâmesin-den, günlük bilmecelere, divân-~~ hürnayanun elkab ve in~â usullerinden bit-kisel ilaçlara kadar, kategorile~tirildi~inde, yakla~~k 20'ye varan farkl~~ konu-lar~~ bulmak mümkündür. Ancak eserde pek çok sayfa yanl~~~ cildenmi~~ du-rumdad~r ve dolay~s~yla sayfalar elyazmas~n~n ba~~nda Ahmed b. Mahmud-'un fihristtte verdi~i sayfa numaralan ile uyu~mamaktad~r. Eserin önemi, vr. 215 b'den itibaren yazar~n, 1123-1172 (1711-1759) y~llar~~ aras~ndaki ~ahit ol-du~u olaylar~~ kaydetmesinden kaynaklanmaktad~r. Bu ba~lamda Ahmed b. Mahmud, Osmanl~~ Devleti'nin 1711 Prut, 1715 Mora, 1716 Avusturya sefer-lerine bizzat i~tirak eden bir ki~i olarak, geçilen menzillerinde tasvirini yapa-rak, seferler hakk~nda ayr~nt~l~~ olarak bilgi vermi~tir. Di~er yandan Patrona Halil ayaklanmas~~ gibi Istanbul'u huzursuz eden isyanlardan, s~k s~k vuku bu-lan yang~nlara, "acaib ve garip" olarak nitelendirdi~i kendisine garip gelen hususlara kadar, pek çok konuyu kaydetmi~tir. Resmi bir tarihçi olmamas~~ sebebiyle hadiseleri daha rahat yazabilmesi, eserin önemini art~rmaktad~r.

Bu eserin sadece Prut Seferi'nin yer ald~~~~ k~sm~n bir kopyas~~ ~evket Ra-do'nun bu konu ile alakal~~ yazd~~~~ makalesinden anla~~ld~~~na göre kendi kütüphanesindedir7. Bu nüsha 138 varak olmakla beraber, orijinal eserin sa-dece yakla~~k 30 varakl~k k~sm~n~, yani sasa-dece Prut seferi ile ilgili k~sm~n~~ içermektedir. Ancak kopyalamrken Rado'nun belirtti~ine göre her varaka iri yaz~larla 13 sat~r yaz~lm~~t~rs. Oysa eserin asl~nda her varak oldukça s~k bir ya-z~mla yakla~~k 33-34 saurdan meydana getirilmi~tir. Dolay~s~yla Rado'nun be-lirtti~i üzere eserin asl~ndaki bir sayfa kendilerindeki iri yaz~l~~ nüshada do-kuz sahife yer tutmaktad~r. Bu ba~lamda genel bir ifade ile 372 varakl~k el yazmas~n~n sadece 30 varakl~k gibi cüzi bir k~sm~n~n bir nüshas~~ oldu~unu söyleyebiliriz. Bu nüsha Muharrem 1123de (19 ~ubat 1711) Rusya üzerine düzenlenen Prut seferi ile ba~lamakta ve Receb 1126'da (Temmuz - A~ustos 1714) Isveç Kral~~ XII. ~arl'~n Lehistan üzerinden memleketine dönmesiyle

334-335 (Nr. 428), 338 (Nr. 433), 346-347 (Nr. 446). Franz Babinger, Die Geschichtsschreiber

Der Osmanen und ihre Werke, Leipzig 1927, s. 313, dipnot 1.

7 ~evket Rado, "Hazine-i Birun Kkibi Ahmed bin Mahmud Efendi'nin Tuttu~u Prut

Seferine Ait Defterden Kopar~lan Sahifelerde Neler Vard~?", Belleten , L / 198 (Ankara 1987), s. 807-824.

(4)

£356 SONGÜL ÇOLAK

bitmektedirg. Ayn~~ ~ekilde Rado'nun belirtti~ine göre kopya nüshadaki son varaka 1205 (1790) tarihi dü~ülmü~tür yani istinsahi° bu tarihlerde gerçek-le~mi~tir".

Ahmed b. Mahmud'un mecmuâsm~n en önemli bölümünü olu~turdu-~unu belirtti~imiz 1123-1172 (1711-1759) y~ llar~~ aras~nda tuttu~u vakayinâ-mesi, kaydedilen olaylar gözönünde bulundurularak be~~ ana ba~l~k alt~nda toplanabilir:

a) Osmanl~-Rus Sava~~:

Ahmed Efendi günlü~üne vr. 215 b'de 1 Muharrem 1123 (19 ~ubat 1711) tarihinden itibaren Osmanl~~ ordusunun alaylar halinde Istanbul'dan Davud Pa~a Sahras~'na do~ru harekete geçi~i ile ba~lamaktad~r. Ahmed Efendi, ordunun Istanbul'dan yola ç~lu~~ndan itibaren geçti~i menzilleri, bu-ralarda kaç gün konaklad~klar~n~, iki menzil aras~n~~ kaç saatte geçtiklerini, geçilen yol ve menzillerin tasvirlerini yaparak sava~~ meydan~na (Kekeç A~z~-'na) kadar kaydetmi~tir. Bu kay~ tlar~n o devir co~rafyas~~ ve yerle~imi aç~s~n-dan yap~lacak çal~~malara kaynakl~k edece~i muhakkakur. Ahmed Efendi bu menzilleri yapt~~~~ bir lu-okide yine haklar~nda aç~klay~c~~ notlar dü~mek sure-tiyle ayr~ca göstermi~tir. Fakat bu bölümü k~ymetlendiren as~l unsur Prut Sa-va~~'n~n ba~lamas~, geli~mesi ve sonuçlanmas~~ s~ras~nda vuku bulan geli~me-lerin günü gününe kaydedilmeye çal~~~lm~~~ olmas~~ ve çizilen bir harita ile resmedilmesidir. Nitekim Rus ordusunun Prut'ta s~lu~ur~lmas~, bu arada ya-kalanan esirlerden al~nan bilgiler, gelen elçiler ile yap~lan bar~~~ görü~meleri, Osmanl~~ Devleti taraf~nda yap~lan mü~averelerde geçen konu~malar, bar~~a kar~~~ olan Isveç Kral~~ XII. Karl ile K~r~m Hani Devlet Giray'~n görü~leri, an-la~man~n imzalanmas~~ ancak Ruslar~n riayet etmemeleri, Sadrazam Baltac~~ Mehmed Pa~a'n~n azli, istedikleri sonucu alamayan Isveç Krall'n~n ülkesine dönmemekte direni~i ile ortaya ç~kan gergin duruma kadar uzanan tarihi sü-reç ayr~nt~lar~~ ile verilmi~tir.

9 Rado, ayn~~ makale

O Rado elindeki nüsha= Berlin'deki asl~ndan kopya edildi~i kanaatine, yazman~n

ashndaki baz~~ yanh~~ yaz~lm~~~ kelimelerin, 1790 tarihli eserdede aynen tekrar edili~ine dayanarak ula~t~~~n~~ belirtir. Rado, ayn~~ makale.

(5)

AHMED BIN MAHMUD'UN HAYATI 8.57 Mora Seferi:

Bu bölüm vr. 243 b'de Mora'ya aç~lacak sefer dolay~s~yla kap~kulu süvâri

bölüklerine, Anadolu'nun Haleb'e kadar uzanan sa~~ kolunda yer alan kad~

-lara, kethüda-lara, ayânlara gönderilen, seferin sebebini aç~klayan ve haz~r-l~kl~~ bulunmalar~n~~ isteyen mektup ile ba~lamaktad~r. Ard~ndan Venedik'in Karlofça Anla~mas~ 'na ayk~r~~ tutumunu belirtir tutana~~n Sadrazam Damad Ali Pa~a'n~ n saray~nda 14 madde halinde divan üyeleri ve ulemadan olanla-r~n huzurunda okunmas~, görü~ülmesi, Mora'daki kalelerin tamam~n~n fet-hinin karara ba~lanmas~~ dikkate de~er ~ekilde not edilmi~tir. Sefere bizzat i~-tirak eden Ahmed Efendi, ordunun Modon kalesine var~ncaya dek geçti~i menzilleri -ki yakla~~ k 58 menzilde konaklanm~~t~r - tasvirlerini yaparak an-latm~~t~r.

Ahmed Efendi'nin vakayinâmesindeki bu bölüm, Mora kalelerinin (Gördös, Anapoli, Modon, Menek~e, Ayan~avra) fethinin tamamlanmas~ndan sonra ~stanbul'a geri dönen ordunun Burgas'a yar~~~yla 29 Zilkade 1127 de

(26 Kas~m 1715) son bulmaktad~r. 1128 Avusturya Seferi:

Bu bölüm vr. 270 a'da ba~lamaktad~r. Yine sefere kat~lan bir ki~i olarak Ahmed b. Mahmud, Rebiülevvel 1128'den (~ubat 1716) itibaren sefer dola-y~s~yla Davud Pa~a Sahras~'nda toplanan ordunun geçti~i menzilleri kaydet-ti~i gibi, iki devlet aras~nda gerçekle~en mektupla~malar~, Osmanl~~ Devleti taraf~nda yap~lan görü~meleri, gerçekle~en atama ve azilleri gözlemledikleri ve duyduklar~~ ile kaydetmi~tir. Sava~~ esnas~nda al~nan yanl~~~ kararlar ve dü~ü-len hatalar kar~~s~nda Ahmed Efendi'nin yer yer ki~isel görü~lerini aç~~a vurdu~u, ele~tiriler getirdi~i görülmektedir. Bu sefere ili~kin son kay~ t vr. 295a'da Osmanl~~ ordusunun 25 Zilkade 1130'da (21 Ekim 1718) ~stanbul'a ula~t~~~na dairdir. Ahmed Efendi seferin bütün seyrini ba~lang~c~ndan itiba-ren düzenli not ald~~~~ halde imzalanan "Pasarofça" anla~mas~~ hakk~nda bilgi vermemi~tir. Buna ra~men kaydedilen notlar~n o devir tarihi için büyük k~ymet arz etti~i muhakkakur.

Sfir-i

Ahmed Efendi'nin Nemçe seferinden sonra vuku bulan olaylar~~ ayda ve hatta y~lda bir defaya indirecek kadar seyrek kaydeuneye ba~lad~~~~ görülmek-tedir. MecrnUada 296 a'da, 27 Muharrem 1131 (20 Aral~k 1718) tarihinde gelen Nemçe elçisi ad~na verilen ziyafetler hakk~nda bilgi verilmi~, ard~ndan

(6)

858 SONGÜL ÇOLAK

1 ~evvâl 1132'de (6 A~ustos 1720) süt-4 hümâye~n hitan ~enlikleri haz~rl~kla-r~n~n ba~lad~~~~ belirtilmi~tir. Ahmed Efendi bu ~enlilderde yap~lan masraf-larla ilgili ayr~nt~l~~ bilgi vermi~tir. Yakla~~k iki hafta süren bu ~enliklere ait verilen masraf cetvelinin o devir ekonomisini anlamakta yard~mc~~ olaca~~~ ~üphesizdir.

Sür-i hümâyün ~enliklerinin ikincisi 15 Rebiülah~r 1141'de (18 Ekim 1728) Silahdâr Muhammed Pa~a'n~n Hasibe Sultan, eski vezirlerden Mustafa Pa~a'n~n Zeyr~eb Sultan ile nikâhlanmas~yla olan çifte dü~ündür.

Üçüncü dü~ün ise Sultan Mahmud zaman~nda Esma Sultan'~n vezir Ya-kub Pa~a ile olan nikâh~d~r. Bir gün önce çeyizi saraydan, kendilerine tahsis edilen kö~ke giden Esma Sultan, 4 Muharrem 1156'da (28 ~ubat 1743) tö-renle kendi evine götürülmü~, Sultan Mahmud bütün bu seremoniyi izlemi~-tir. Ahmed Efendi'nin belirtti~ine göre yukar~daki di~er dü~ünlerden daha muhte~em geçti~i anla~~lan böyle bir dü~ünü izlemek için kalabal~k halk, kar ve so~u~a ra~men Et Meydan~'na toplanm~~t~.

e) Osmanl~~ - ~ran

Bu bölüm vr. 301 ada Erzurum valisi Silâhdâr ~brahim Pa~a'dan gelen ve `Tebriz, Tiflis, Revan'~n" Iran'da ki kar~~~ kl~klar dolay~s~yla Osmanl~~ idare-sine girmek istedi~ini belirten mektuplar~n~n 3 Gemâziyelevvel 1135 (9 ~ubat 1723) tarihinde görü~ülmesiyle ba~lamaktad~r. Ahmed Efendi, Osmanl~~ Devleti ile ~ran aras~nda vuku bulan siyasi geli~me ve görü~meleri, sava~~~ bu andan itibaren sulh tarihi olan 21 Cemâziyelevvel 1149'a (27 Eylül 1736) ka-dar ~stanbul'dan takip ederek kaydetmi~tir.

Genel bir de~erlendirme ve ana hatlar~~ ile verdi~imiz Ahmed b. Mah-mud'un vakayinâmesi, devletin, 1711-1759 dönemi siyasi, askeri, sosyal ve ekonomik tarihini ayd~nlatabilecek önemli bilgileri içeren de~erli bir kay-nakt~r.

Hazine-i BirM' Kitibi Ahmed b. Mahmud'un Hayat~~

Ahmed Efendi'nin ne zaman do~du~u bilinmemektedir. Ancak, Meh-med Süreyya öldü~ünde 100 ya~~n~~ geçkin oldu~unu belirtmektedir (Öl. ~a-ban 1172- Mart 1759)12. Öte yandan Ahmed Efendi'nin uzun bir ömür sür-dü~ünü IV. Mehmed'in (1648-1687) padi~ahl~~~~ dönemine kadar uzanan bir

(7)

AHMED B~N MAHMUD'UN HAYATI 859

geçmi~i oldu~unu, eserinde bizzat kendisinin Patrona Halil ayaklanmas~n~n (28 Eylül 1730) ya~and~~~~ felaketi günlerde, bu isyan ile ilgili olarak kaydet-ti~i ~u ifadeden anl~yoruz.

"Bu hakir Sultan Mehmed vak'asmi 13 mufassal görüb, zorbalann keyliy-yet-i âhvâlini dahi gere~i gibi görmü~~ idüm. Ve Sultan Mustafa vak'as~nt" da görmü~~ idüm. Bu zuhûr iden vak'a cümleye galib olub, târihlerde dahi ol-mach~m cümlenin ma'lûmudur's.

Bu bilgilere binen Ahmed Efendi'nin ölüm tarihinden de hareketle do~um tarihini kesin olmayan bir tesbitle 1650% y~llar olarak kabul edebili-riz. Bu noktada Tertecel'in Ahmed Efendi'nin do~um tarihini 1680 olarak gösteren ifadesini düzeltmek gerekmektedir '6. Bu verilen tarih Ahmed Efendi'nin hayat~n~n yakla~~k 20-30 y~ll~k kesitini yok etti~i gibi, IV. Mehmed devri isyanlar~n~~ ~ahsen ya~ad~~~n~~ belirten ve bu isyanlar~n kriti~ini yapabi-lecek ya~~ olgunlu~unda olan yazar~n kendi ifadeleri ile dahi çeli~mektedir.

Ahmed Efendi'nin hayat~~ ile alakal~~ ikinci husus nerede do~du~udur. Sicill-i Osmâni'de bu konuda "Göynüklü'dür" denilmektedir. Bunun gibi Ahmed Efendi'nin Göynük'lü oldu~unu bizzat kendisinin 6 ~evvâ1 1163 (8 Eylül 1750) Pazartesi günü yap~lan tevcihatlar s~ras~nda görevinde mukarrer kald~~~n~~ belirterek kaydetti~i "~~kk-~~ sâni defterdân olan Göyr~ük1ü Ahmed Efendi'ye hilat-~~ fâhire ilbas"u ~eklindeki ifadesinde görmekteyiz.

13 SÖZ konusu edilen vak'a 27 ~evvâl 1098 (5 Eylül 1887) tarihli Avusturya cephesinde

bulunan ordunun isyan~~ olmal~d~r. Nitekim Varadin civar~ndaki ordugaha dü~man kuvvetlerinin yakla~t~~~~ bahanesiyle, asl~nda E~ri kalesini takviye etmek üzere bölüklerden bir k~sm~~ a~~rl~ks~z olarak Tuna'n~ n kar~~~ yakas~ na geçirilmi~tir. Çad~rs~z ve zahiresiz büyük s~k~ nt~~ çeken bu bölüklerin geriye dönü~leri geçilecek köprünün kapat~lmas~~ ile de engellenmek istenmi~, ancak engelleri y~ kan askerler Istanbul'a yönelmi~lerdir. isyan Istanbul'da iktidar de~i~ikli~i ile neticelenmi~, Sultan IV. Mehmed'in yerine II. Süleyman (1687-1691) Sultan ilan edilmi~tir. Bk.z. ~smail Hami Dani~mend, izahh Osmanl~~ Tarihi Kronolojisi, III, Ankara 1972, s. 463-464.

14 Cebeci askerinin ba~latt~~~~ ve yeniçerilerin de kat~l~ m~~ ile büyüyen isyan, tarihe,

Edirne'de bulunan Sultan II. Mustafa'n~ n tahttan indirilmesi dolay~s~yla "Edirne Vak'as~" (5 Rebiülevvel 1115-19 Temmuz 1703) olarak geçmi~tir. III. Ahmed'in tahta ç~k~~~~ ile neticelenen bu isyan hareketinin sebepleri ve sonuçlar~~ için bkz. Uzunçar~~l~, Osmanl~~ Tarihi, c. IV/I, Ankara 1978, s. 24, Heinrich Georg Baum, Edirne Vakas~, (Das Ereignis von Edirne), Freiburg 1973, Dani~mend, ayn~~ eser, III, s. 489.

15 Târih-i GöynükIü (bundan sonra TG olarak kullan~lacakur), varak (vr.) 324 a, sat~r (sr.)

3-5.

16 —er 1 tecel, makalesinde Ahmed Efendi'nin do~um tarihini onun en yüksek makama hangi ya~larda ula~m~~~ olabilece~ini göz önünde bulundurarak (bu yarg~ya nas~l ula~t~~~na dair bilgi vermemektedir) ve ölüm tarihini de dikkate alarak 1680 olarak tahmin etmektedir. Tertecel, ay~n makale, s. 56.

(8)

860 SONGÜL ÇOLAK.

Ahmed Efendi, mecm~las~n~~ yazmaya ve günlü~ünü tutma~a ba~lad~~~~ zaman "hazine-i birûn katibi" olarak bulunuyordu. Kendisi bu görevdeyken 1123 (1711) Rusya üzerine düzenlenen Prut seferine i~tirak etmi~~ ve ~ahit oldu~u olaylar~~ günü gününe kaydetmeye çal~~m~~t~r. 1127 (1715) tarihinde Avusturya'ya aç~lan sefer dolay~s~yla hazine-i birûn kâtipli~i kendisinde mu-karrer kalmakla beraber piyade mukabelecili~i de ayr~ca verildi". Yakla~~k bir y~l sonra 10 ~evval 1128 (27 Eylül 1716) tarihinde ise Ahmed Efendi'ye mevkilfaty'llk görevi hatt-~~ humaye~n ile inayet buyuruldulg. Ancak onun: "...Mevkûfatçl Ahmed Efendi ma'z~ll olub ve kendüsüne ta~ra hazine katibi tevcih ve inayet buyurulmu~dur'2° ifadesinden, bu görevde uzun süre tutul-may~p, 11 Cemaziyelahir 1129 (23 May~s 1717)'da az1 edilerek, ta~ra hazine katipli~i'nde kald~~~n~~ görüyoruz. 13 ~evval 1132 (18 A~ustos 1720) tari-hinde21 yap~lan tevcihatlardan bahsederken, Ahmed Efendi kendisinin cebe-ciler katibi oldu~unu belirtti~i gibi, daha önceleri silahdar katipli~i yapt~~~~ yolunda da bilgi vermektedir22. Ahmed Efendi'nin bundan sonraki görevi büyük kale tezkirecili~i'dir. Bu göreve 8 ~evval 1134 (22 Temmuz 1722).de" atanm~~" ve yakla~~k bir y~l sonra, 22 ~evval 1135'de (26 Temmuz 1723) az-ledilmi~tir25. 12 ~ewal 1137 (24 Haziran 1725) tarihli dü~tü~ü kay~ttan Ah-med Efendi'nin azledildikten iki y~l sonra belirtilen tarihte tekrar piyade mukabelecisi oldu~unu anhyoruz26.

18 "...Bu hakir bu vakitte hazine-i birü'n katibi ber-vech-i te.bid üzerimizde olub, sefer-i hilmayün takribiyle piyade mukabelecili~i dahi zamm olund~." TG, vr. 266 b, sr. 3-4 (sondan)

111 TG, vr. 283 a, sr. 7-8.

TG, vr. 287 b, sr. 18.

21 Bu tarihten önce Ahmed Efendi'nin, 11 Gemaziyelahir 1130-15 ~evval 1130 (12 May~s

1718-11 Eylül 1718) tarihleri aras~ nda küçük evkaf muhasebecili~i yapt~~~n~~ görüyoruz. Bk.z. Afyoncu, ayn~~ makale., s. 2. Eserde bu tayin ile ilgili bilgiye rastlayamad~k.

22 TG, vr. 296 a, sr. 20-21.

23 Tevcihat kay~tlar~ndan bu tayinin 6 ~evval 1134, azlinin ise 20 ~evval 1135 oldu~u

anla~~lmaktad~r. Bkz. Afyoncu, ayn~~ makale., s. 3. Ancak Ahmed Efendi bu tayin ve azilleri iki gün gecikme ile eserine kaydetmi~ür. Dolay~s~yla göreve tayini, eserde 8 ~evval 1134, azli ise 22 ~evval 1135 olarak geçmektedir.

24 "...Sab~ka cebeciler katibi olub, haliya ta~ra hazine katibi Ahmed bin Mahmud'a kal'a-i

kebir tezkirecili~i tevcih..." TC, vr. 300 b, sr. 8-9.

23 "...Bu hakirin üzerinde olan büyük kala haceganl~~~~ Hüseyin Pa~azade Mehmed Beg'e

tevcih..." TG, vr. 302 a, sr. 8.

26 "...Bu hakirin hissesine iki sene ma'zulluktan sonra piyade mukabelecili~i inâyet

(9)

AHMED B~ N MAHMUD'UN HAYATI 861

9 ~evval 1142 (27 Nisan 1730) tarihinde ~ran'll ~ehzâde Safi Sultan'~n" Sadrazam'~n saray~na gelip, dâmen-bûs eylemesi için yap~lan tören s~ras~nda Ahmed Efendi, kendisinin üçüncü defa cebeciler katibi bulundu~unu ve gö-revi gere~ince kendisinin de davet olundu~-unu belirtmektedir".

Patrona Halil ayaklanmas~ndan k~sa bir süre önce 17 Muharrem 1143 (2 A~ustos 1730) tarihli kay~ ttan Ahmed Efendi'ye bir gün önce, yani 16 Mu-harrem 1143 (1 A~ustos 1730) tarihinde ikinci defa büyük kale tezldrecili~i ile küçük ruznâmçelik vekâletinin ihsan olundu~u ve ~ran'a kar~~~ ba~lat~lan sefer-i hümâyuna tayin edildi~i anla~~lmaktad~r". Ancak bu ayaklanman~n ard~ndan, Ahmed Efendi'nin, 1143 senesi Rebiülâhir'inin dördüncü Sal~~ günkü (17 Ekim 1730) kayd~ndan, onun ikinci defa mevlulfatgl~k ile görev-lendirildi~ini anhyoruz30.

Ahmed Efendi'nin bu ikinci mevkûfatc~l~~~ n~n ard~ndan 1149'a dek hangi görevlerde bulundu~u hakk~nda eserinde bir kay~t bulunmamaktad~r. Aradaki bo~lu~u tevcihât kaptlar~ndan dolduracak olursak; Ahmed Efendi'-nin 1 Zilhicce 1144 ile 1 Cemaziyelevvel 1145 (26 May~s 1732- 20 Ekim 1732) tarihleri aras~nda küçük ruznamçeci oldu~unu söyleyebiliriz31.

Ruslar 17 Zilkade 1148 (10 Nisan 1736) tarihinde Osmanl~~ devleti ile aralar~ndaki anla~maya ayk~ r~~ olarak aniden Azak Kalesi'ne sald~rm~~, kaleyi ya~malam~~, hatta K~r~m üzerine yönelmi~lerdir. Ahmed Efendi'nin belirtti- 27 Safeviyye hanedamndan oldu~unu iddia eden Safi Sultan Osmanl~~ hükümeti taraf~ndan

Nadir ~ah'a kar~~~ kullan~lmak üzere ~ ran ~ah'~~ olarak ilin edilmi~tir. Bu ~ehzide güya ~ah Hüseyin'in o~lu idi. ~ehzâde Safi ~ran'~ n istilas~~ esnas~nda 1143 (1730) Osmanl~lara iltica ederek bir müddet Selânik'te ve sonra da Rodos'ta oturtulmu~tur. ~ran ile ili~kiler gerginle~ince bu sözde ~ehzide kendisinden faydalan~lmak için Rodos'tan Gelibolu'ya getirtilmi~, oradan da 1156 (1743)'da Izmir'e geçirilip, haklar~nda hürmet gösterilerek ~stanbul'a gönderilmi~~ ve kendisine Kad~köyü'nde Kaya Sultan yal~s~~ tahsis edilmi~tir. Uzunçar~~li, ayn~~ eser, IV/I, s. 302.

28 Bu bilgiyi Ahmed Efendi'nin 9 Seyyit 1142 (27 Nisan 1730) tarihli ~u kayd~ndan

ç~ karabiliyoruz: "...Tirih-i mezbürda ~ehzide Sâfi Sultan hazret Vezir-i a'zam hazretlerinin saray~na gelüb, dâmen-büs olunmas~~ içün çavu~ba~~~ a~a k~rk kadar gedüklü çavu~~ a~alar~~ ve ocak tak~m~~ ile davete gidüb, bütün erbib-~~ menis~ b ve hicegin-~~ aklim destirlar~~ ile saat dörtte iken hazret sadr-~~ ili saray~nda mevcü' d bulunmak üzere bu hakir üçüncü defada yine cebeciler katibi bulunmak[ta] oldu~umuz hasbiyle bu mahalla kaydolund~." TG., vr. 319 a, sr. 3 (sondan), 319 b, sr. 3.

2) "...Ve bu hakiri bir gün mukaddem sefer-i hümâyuna tâ'yin edüb, tekrar ikinci defa dahi büyük kafa tezkirecili~i tevcih ve vekalet-i küçük ruznimçe ma'an ihsan olundu..." TG, vr. 320 b, sr. 27.

3° TG, vr. 324 b, sr. 2.

(10)

862 SONGÜL ÇOLAK

gine göre bu geli~me kar~~s~nda Osmanl~~ ordusunun harekete geçip Davud Pa~a Sahras~'nda topland~~~~ vakit, kendisi kalyonlar defterdân olarak sefer-den muaf bulunuyordu".

Ve yine Ahmed b. Mahmud'un belirtti~ine göre, bu görevdeyken 2 Reb-hilâhir 1149 (10 A~ustos 1736) tarihinde K~r~m canibine gönderilmek üzere 5000 tüfenk-endaz levendât yaz~m~na memûr edilmi~ti".

1150 (1737-1738) senesi ba~lar~nda Avusturya'n~n, Rusya'n~n müttefiki s~fat~yla Osmanl~~ Devleti ile aralar~ndaki anla~may~~ bozarak Ni~, Vidin, Efiak ve Bo~dan dolaylar~nda harekete geçmeleri dolay~s~yla aç~lan seferde Ahmed Efendi'nin ikinci defa Anadolu muhasebecili~i üzerinde olarak sefere i~tirak etti~ini görmekteyiz". Ahmed Efendi 7 Receb 1153 (28 Eylül 1740) tarihli kayd~nda ise Avusturya elçisine Sadâbâd'da verilen ziyafet dolay~s~yla davet olunanlar aras~nda kendisinin yine Anadolu muhasebecisi olarak bulundu-~unu belirtmektedir35. Ahmed Efendi bu göreve 2 Rebiülâhir 1153 (27 Hazi-ran 1740) tarihinde atanm~~t~r36. Bu kay~ ttan yakla~~k üç ay sonra ise Ahmed Efendi'nin 12 ~evvâl 1153'te (31 Aral~k 1740) azloldu~unu görmekteyiz 37.

Sicill-i Osmâni'den Ahmed Efendi'nin 1155 ~evvâl'inde (Kas~m 1742) tekrar cebeciler kâdbi oldu~u anla~~lmaktad~r38. Ayn~~ bilgi Suphi Târihi'nde de 17 ~evvâl 1155>te (17 Aral~k 1742) yap~lan tevcihâtlarda "Ahmed bin 32" .. Binyüzk~rkdokuz senesinin mâh-~~ Muharrem'ül-harâm~n yirmiyedinci penc~enbih günü hazret vezir-i a'zam Seyyid Mehmed Pa~a hazretleri Sancâk-~~ ~erifi huzür-i hümâyündan teslim alub, ulemâ-yi izâm ve ricâl-i devlet bütün cem' olub, seni olunub, divân-~~ hümâyündan Aksaray'a, Aksaray'dan, Topkapusu'ndan ihrâc ve Davud Pa~a Sahras~'na nüzül olund~. ~evketlü Pâdi~âh'~m~z Aksaray üstünden Murad Pa~a câmi' karibinde ~smâil Pa~a saray~ndan âlây~~ seyr ettiler. Bu hakir bu vak~tta kalyonlar defterdâr~~ bulunub, seferden muâf olunduk..." TG, vr. 331 b, sr. 1-5.

33 Bu görevi hakk~nda Ahmed Efendi ~u bilgiyi vermektedir: "...Bu hakir bu valutta kalyonlar defter[dâr~ ] bulunub, K~r~m cânibine kalyoncu levendâu tilfenk-endâ'z olmak üzere be~bin tüfenk-endâz levendât tahririne me'mûr idim. Ceste ve ceste dörtbin levendât tahrir ve revâne olub, bin nefer kalm~~, ol bin nefer levendât henüz tekmil olmayub, bayraklar~~ ile hâz~r u âmâde bulunmakla Kapudan Pa~a vekili hâlâ tersâne-i âmire emini olan El-Hac Mürtezi Efendi'ye fermân-~~ âli sâd~r oldu ki; kalyonlar defterdâr~~ Ahmed Efendi'nin tahrIr eyledil~ü kalyoncu levenclât~ndan hâz~r u âmâde olan levendâtlar~~ kancaba~lara vaz' ve tombazdaki olan esirleri âlât-~~ pusatlar~~ ile ihrâc olunub, huzür-~~ hiimâyündan geçiirsünler deyil fermân-~~ hümâyün sad~r olmakla..." TG, vr. 332 a, sr. 21-26.

34 TG, 73 b.

TG,vr. 341 b, sr. 9.

36 Bkz. Afyoncu, ay~n makale, s. 3. 37 TG, vr. 342 a, sr. 26.

(11)

AHMED B~ N MAHMUD'UN HAYATI 863 Mahmud'a cebeciler kitâbed tevcih ve ibkâ olund~ " ~eklindeki ifade ile yer

almaktad~ r39. Ahmed Efendi bu görevde 7 Ramazan 1156 (25 Ekim 1743) ta-rihine dek kalm~~t~r'o. ~ne onun el yazmas~ndaki notlar~ ndan 14 Rebiülevvel 1162'de (3-4 Mart 1749) ~stanbul'da ç~ kan bir f~ rt~ nada zahire yüklü gemile-rin büyük zarar gördükleri bir zamanda anbar emini olarak görevli bulun-du~unu da anl~yoruz'''.

Ahmed Efendi'nin bundan sonraki görevi, maliyede önemli bir makam olan ~~kk-~~ sâni defterdârl~~~ 'd~ r. Kendisi, bu görevde bulundu~una dair ilk bilgiyi 24 Muharrem 1163 (3 Ocak 1750)'de Sadrâzam Seyyid Abdullah Pa~a-'n~n azlini ve halefi Mehmed Pa~aPa~a-'n~n tayinini öngören hatt-~~ hümayünu din-lemek üzere ça~r~lanlar aras~nda ~~kk-~~ sâni defterdâr~~ olarak davet olundu-~unu kaydederek verir". Ancak onun bu makama atanmas~~ daha öncelere dayan~r. Nitekim Sicill-i Osmâni'de bu ataman~ n 12 ~evval 1158 (7 Kas~m 1745) tarihinde gerçekle~ti~i ve Ahmed Efendi'nin 14 sene kadar bu ma-kamda kald~~~~ belirtilmektedirt". Ahmed Efendi'nin bu görevi ile alakal~~ ver-di~i di~er bilgi 22 Ramazan 1166 (23 Temmuz 1753) tarihinde Sadrazam'~n44 iftar davetine ~~kk-~~ sâni defterdâr~~ olarak kat~ld~~~d~ r45. Öte yandan bu ko-

39 Sâmi ve ~'akir ve Suphi Tarihi, ~stanbul 1198, vr. 214 b, sr. 23.

10 Afyoncu, ayn~~ makale, s. 3.

"ii Bunu onun olay~~ tasvir eden ~U ifadesinde görmekteyiz: "..Ne tarih-i mezbürun gicesi tersâne-i 'âmire kalyonlar~~ dahi kar~u rüzgara duramayub, biri birlerine tokumu~, sabaha dek rical-i tersane def oluncaya dek 'azim zahmetler çekilmü~dür. Vaktâ ki donanma-y~~ hümâyun kalyonlar~ ndan kereste kalyonunun palamun k~r~lub, cibal kapus~~ karibinde bulub, mahalline getürmü~lerdir. Ve tersine-i âmire anbarlar~ mn önünde Bahr-i Sefid ve Bahr-i Siyah taraflar~ ndan mir-i mübâyaa zehairleri sefainler ile gelüb, derünlar~ nda mernlü muttahar zehirler var iken anbar-~~ mezbürlar h~ nta ve ~air memlü muttahar bulunub, habbazire esnaf~ na atik h~ ntalar~~ ve ~a'irleri virecek mahallinde turuna bâ-merhudâ(?) itmekle bir sefine derünunda olan h~ ntas~yla gark ve bir ademisi helâk ve baz~lar~~ dahi yüzmek bilmek [ile] halis ve baz~~ sefainler dahi gark olmak üzere iken bu hakir pür-kusür anbar emini bulunub..." TG, vr. 359 a, sr. 8-14.

12 TG, vr. 360 a, sr. 2.

SD, 1, s. 257. Gerek Kurat, gerekse Tertecel, Ahmed Efendi'nin ~~kk-~~ sani defterclarl~~~~ makam~na ula~ma tarihini 1172 (1759) olarak gösterirler. Oysalci onun bu makama yükseli~i yukar~da ifade etti~imiz üzere çok öncelere dayan~ r. Kurat, ayn~~ makale, s.262, Tertecel, ayn~~ makale, s. 56.

44 Söz konusu olan Sadrâzam, 18 ~aban 1165 - 5 Gemaziyelevvel 1168 (1 Temmuz 1752 - 17 ~ubat 1755) senelefi aras~ nda sadarette bulunan Bahir Mustafa Pa~a olmal~d~ r. Hakk~ nda bilgi için Uz. Uzunçar~~ll, ayn~~ eser, 1V/II, s. 372-378.

45 "...Mah-1 mezbürun yigirmiikinci Pazar gicesi Sadr-~~ a'zam Efendimiz hazretleri kanün-~~ kadim üzre bütün ricali iftara da'vet olunub, iftardan mukaddemce musâhebe olund~. Bu bak~r ~~ kk-~~ sâni defterclarl~~~~ mensüb~~ üzerimizde bulunub, kendülerinin yan~ nda bulunmakla, bu

(12)

864 SONGÜL ÇOLAK

nuda 10 ~evvâl 1166 (10 A~ustos 1753) senesinde yap~lan tevcihatlarda ~~kk-~~

sâni defterdârh~fn~ n kendi üzerinde ibkâ b~ rak~ld~~~n~~ yazmakta, ayn~~ husus

~emdâni-zâde Süleyman Efendi'nin MürTt-tevârih'inde de "defterdâr-~~ ~~kk-~~

sâni Göynüklü Ahmed Efendi" ~eklindeki ifâde ile yer almaktad~r 46. Bu ~e-kilde çe~itli zaman aral~ klar~ nda Ahmed Efendi'nin bu makamda olarak, dev-let erkân~n~n davet edildi~i ziyafet yada törenlerde yer ald~~~n~~ görmekteyiz. Kendisinin hâlâ bu görevde bulundu~unu gösterir türden yazd~~~~ son kay~t ise 1171 (1757) Ramazan bayram~n~n üçüncü gününe ait olup 47, vefat~na ka-dar da bu hizmette kalm~~t~r.

Ahmed Efendi'nin ölüm tarihine gelince; Sicill-i Osmâni'de bu konuda 1172 ~aban'~ nda (Nisan 1759) öldü~ü ve Üsküdar'da medffin oldu~u belir-tilmektedir48. ~u halde Ahmed Efendi'nin vakayinâmesine dü~tü~ü son kay~-t~ n 25 Receb 1172 (25 Mart 1759) tarihli oldu~u göz önünde tutulacak olursa, kendisinin yazma i~lemini vefat~na kadar devam ettirdi~ini söyleyebi-liriz.

Netice itibariyle 100 ya~~n~~ a~k~n ömrü ile Göynüklü Ahmed b. Mahmud-'un ya~ad~~~~ dönemin siyasi, sosyal ve ekonomik alandaki de~i~ikliklerine tan~kl~ k etmi~, görmü~~ geçirmi~~ bir ~ahsiyet oldu~unu, eserinin de bu yön-den dönemin ara~ur~c~lar~~ için temel bir kaynak olarak ele al~nmas~~ gerekti-~ini söyleyebiliriz.

hakir bu mahalle k.ayd olund~~ ki nazar iden ahbâblar hayr ile yâd idenin âlubetlerin hayr ola, âmin.." TG., vr. 365 a, sr. 23-25.

46 ~em'dâni-zâde F~nd~kl~l~~ Süleyman Efendi, MürTt-tevârih (yay. Münir Aktepe), I,

~stanbul 1976, 5.170.

47 "...Bu hakire ~~kk-~~ sâni defterdârl~~~, üzerimizde bulunma~la mukarrer olmusd~r..." TG,

yr. 371 b, sr. 3. " SO, I, s. 257.

Referanslar

Benzer Belgeler

In this study, we aimed to compare the allele and genotype frequen- cies of VDR genotypes and haplotypes in psoriasis patients and healthy controls, and to determine the

And according to there experiences of implementing the clinical pathway, they can (1.) reduce the admission charges, (2.) shorten the length of hospital stay, (3.) modify

Users of folk therapies are older, have higher incomes, and have more health problems and poorer health-related QOL, but they neither make more frequent use of conventional

Cenazesi 20 mart 1964 (bugün) Teşvikiye Camiinde cuma namazım mütaakıp cenaze namazı eda edildikten sonra Edimekapı Şehitliğindeki aile kabrine

(Bu meziıep İsa’da yalnız Allahlık hüvi­ yeti mevcud olduğunu iddia ederdi.). Hıristiyanlıktan evvel

Araştırmada elde edilen sonuçlara göre öğretmen adaylarının ardışık tek sayıların toplamını veren kuralın ispatında sözel, cebirsel ve şekilsel olmak üzere

Ullınay diyor ki: "Mahmut Yesari romancılıkta kuvvetini iki sahada top lar, hattâ muvatfakıyetinin sırn bun­ lardır: Üslûp ve tasvir...” İüvet.. Uln-

malarını yaklaşık beş yıldır Batı Berlin’de sürdürmekte olan oyun­ cu ve yönetmen Orhan Güner, ün­ lü PolonyalI sinema ve tiyatro adamı Andrzej Wajda ve üç