• Sonuç bulunamadı

Başlık: G. İ. R A M S T E DYazar(lar):EREN, HasanCilt: 9 Sayı: 1.2 Sayfa: 175-177 DOI: 10.1501/Dtcfder_0000000200 Yayın Tarihi: 1951 PDF

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Başlık: G. İ. R A M S T E DYazar(lar):EREN, HasanCilt: 9 Sayı: 1.2 Sayfa: 175-177 DOI: 10.1501/Dtcfder_0000000200 Yayın Tarihi: 1951 PDF"

Copied!
4
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Türkoloji Haberleri :

G . İ . R A M S T E D

HASAN EREN

Moğol ve Türk dillerine ait kıymetli araştırmalariyle tanınmış olan Profesör Gustav J o h n Ramstedt'in ölümü haberini vermek, bizim için elim bir vazifedir. Yalnız Finlandiya'nın değil, bütün cihanın en büyük mongolistlerinden biri olan Ramstedt, uzun ve şerefli hayatının sonuna kadar ilmî faaliyetten geri durmamış, Moğol ve Türk dillerine ait bilgi­ lerimizi sağlam araştırmalariyle artırmış, derinleştirmiştir.

Ramstedt ilk olarak Fin-Uğur dilleri üzerinde çalışmış ve Befgtsche-remissische Sprachstudien (Helsinki, 1902) adlı eseriyle bu sahada ciddî bir muvaffakiyet kazanmıştı. Bu eser, onun büyük bir âlim olacağım anlatmıştı. Hakikaten, Ramstedt mongolistik ve türkoloji sahalarında büyük bir kabiliyet göstermiş, vücuda getirdiği eserlerle geniş bir şöhret kazanmıştır.

Kalmückische Sprachproben (Helsinki, 1909—1919) adlı eseriyle Ramstedt. Moğol diyalektolojisi sahasında derin bir boşluğu doldurmuştur. O n u n Moğol diyalektolojisi bakımından en büyük ve en kıymetli eseri, Kalmık lûgati'dir (Kalmückisches Wörterbuch. Helsinki, 1935). Modern fonetik ilminin bütün inceliklerine vâkıf olan büyük âlimin bu eseri, fonetik bakımından gayet mükemmel surette tesbit edilmiş olduğu gibi, etimolojik ve komparatif mahiyette bir eser olduğundan, Altay dilleriyle uğraşanlar için daima el altında bulundurulması icabeden bir kitaptır. Afganistan Moğollarına ait ufak araştırması (Mogholica. Beitrâge zur Kenntnis der Moghol—Sprache in Afganistan. 1905), bu saha hakkında elimizde bulunan biricik ciddî eserdir.

Ramstedt, yalnız diyalektoloji malzemesi toplamakla kalmamış, daha derinleşerek, mukayeseli araştırmalar da yapmıştır. Moğol yazı dili ile Urga lehçesi hakkındaki mühim eseri (Das Schriftmongolische und die Urgamundart. 1903), Moğol filolojisi için büyük bir kazançtır. Bunun gibi, Khalkha lehçesine ait araştırması (Über die Konjugation des Khalkha-mongolischen. 1903) da mühimdir. Sonra Zur Verbstammbildungslehre der mongolisch-türkischen Sprachen (1912) adlı eseri de Türk dili ile uğraşanlar için çok dikkate lâyıktır. Bundan başka, Zur Frage nach der Stellung des Tschuwassischen (1922) adlı yazısı da Türk dili tarihi bakı­ mından gayet mühimdir. Ramstedt, bu güzel monografisinde, eskiden beri sürüklenip gelen birçok yanlışları düzeltmiştir. Bunun gibi, Keleti Szemle

(2)

176 HASAN EREN

dergisinde çıkan yazıları (Zur mongolisch-türkischen Lautgeschichte. 1914—15) da Moğol ve Türk fonetiğinin birçok karanlık noktalarını aydınlatmıştır. O n u n *p sesine ait kıymetli yazısı (Ein anlautender stimmloser Labial in der mongolisch-türkischen Urprache. 1916) da Altay araştır­ maları sahasında yeni ufuklar açmıştır. 1898 de P. Schmidt bu meseleye dokunmuşsa da, *p sesinin varlığını ortaya koymak şerefi Ramstedt'e aittir. Doğrudan doğruya millî dil ve tarihimizi alâkadar eden Über den Ursprung der türkischen Sprache (1935) alı araştırması da zikre lâyıktır.

Ramstedt'in Moğol ve Türk dil yadigârlarına ait araştırmaları sağlam bir usul, geniş bir ihata, derin bir itina ile kaleme alınmıştır. Zwei uigurische Rüneninschriften in der Nord-Mongolei (1913) adlı eseri, adından da kolayca anlaşılacağı gibi, türkoloji bakımından gayet mühimdir. Onun türkolojiye hizmeti, doğrudan doğruya Türk dil ve kültürünü alâkadar eden bu eserde de göze çarpıyor.

Son olarak, Ramstedt Kore diliyle Altay dilleri arasında derin bir yakınlık bulunduğunu ileri sürmüştür. Bu hususta en mühim eser olarak Studies in Korean etymology adlı araştırmasını zikredebiliriz (Helsinki, 1949)...

İlerlemiş yaşına rağmen hayatının son günlerine kadar ilmî faaliyetten geri durmıyan Ramstedt'in ölümiyle, yalnız Fin âlimleri değil, bütün türkolog ve mongolistler çalışkan ve kıymetli bir meslekdaş kaybetmiş oluyor.

G. J. R A M S T E D T ' i n YAZILARI

1902

Bergtscheremissische Sprachstudien : M S F O u XVII, X I I 219 s. 1903

Über die Konjugation des Khalkha—mongolischen : M S F O u XIX, XV 128 s.

Das Schriftmongolische und die Urgamundart phonetisch verglichen : J S F O u XXI, 2. 56 s. —Bu eserin Rusça tercümesi 1908 de Sravnitel'naya fonetika mongol'skogo pis'mennogo yazıka i xalxa'sko—urginskago gevera adı altında çıkmıştır.

1904

Über mongolische Pronomina : J S F O u X X I I I , 3. 20 s.

Mogholica. Beitrâge zur Kenntnis der Moghol—Sprache in Afganis­ tan : J S F O u X X I I I , 4. IV 60 s.

1907

Über die Zahlwörter der altaisehen Sprachen : J S F O u XXIV, 1. 24 s.

(3)

G.J.RAMSTED 177 Über den Ursprung der sog. Jenisej—Ostjaken : J S F O u XXIV,

2. 6 s.

1909

Etymologisches. Fi. talkkuna Russ. lolokno Mong. t'al Afgh. tal an : Finnisch—ugrische Forschungen V I I , 53—55.

Kalmückische Sprachproben : M S F O u X X V I I , 1. 154 s.

Mongolische Priefe aus Idiqut—Schahri bei Turfan : Sitzungsberichte der K. Preussischen Akademie der Wissenschaften X X X I I , 838—848.

Etimologiya imeni Oyrat : Zapiski İmp. Russk. Geografiçeskogo Obşçestva po otdeleniyu etnografii XXXIV, 547—558.

1911

K voprosu o Kaytakax : Etnografiçeskoe Obozrenie L X X X V I I I — L X X X I X , 239—240.

1912

Ein Fragment mongolischer Ojıadratschrift : J S F O u XXVII, 3. 4 s.— Bu yazının İngilizcesi A fragment of Mongolian "quadratic„ script (C. G. Mannerheim, Across Asia from West to East in 1906—1908. Helsinki, 1940. I I . 6 s.) adı altında çıkmıştır.

Zu den samojedisch—altaischen Berührüngen : Finnisch—ugrische Forschungen X I I , 156—157.

Zur Geschichte der labialen spiranten im Mongolischen. Festschrift Wilhelm Thomsen. Lepzig, 1912. 182—187.

Zur Verbstammbildungslehre der mongolisch—türkischen Sprachen : J S F O u X X V I I I , 3. I I I 86 s.

1913

Az y hang a mongolban es a törökben : Nyelvtudomanyı Közlemenyek X L I I , 229—238.

Egy allitolagos mongol—török hangtörveny : Nyelvtudomanyı Köz­ lemenyek X L I I , 869—74.

Zwei uigurische Runenschriften in der Nord—Mongolei : J S F O u XXX, 3. 63 s.

1914

Zur mongolisch—türkischen Lautgeschichte : Keleti Szemle XV, 134—

150-1905

Zur mongolisch—türkischen Lautgeschichte : Keleti Szemle XVI, 66—84.

1916

Ein anlautender stimmloser Labial in der mongolisch-türkischen Ursprache : J S F O u X X X I I , 2. 10 s.

1919

Kalmückische Sprachproben : MSFOu XXVII, 2. 155—237 s. A. Ü. D. T. C. F. Dergisi 12

(4)

YAYINLAR ARASINDA

Ettore Rossi, ün nuovo manoscritto del Kitab-i Dede Qorqut (Ri-vista degli Studi Orientali XXV, 34—43.)

Kitab-ı Dede Korkut'un şimdiye kadar yalnız bir yazması biliniyordu. Bu yazma, bilindiği gibi, 1916 da Kilis'li Muallim Rifat tarafından bastı­ rılmıştı. Şimdi bu kıymetli eserin yeni ve güzel bir yazması, seçkin İtalyan âlimi Ettore Rossi tarafından Vatikan kütüphanesinde bulunmuştur.

XVI. asra ait olduğu üstündeki bir kayıttan anlaşılan bu yazmanın ortaya çıkması, Türk dili ve edebiyatı bakımından büyük bir kazançtır. Kilis'li Muallim Rifat'ın bütün vukuf ve gayretlerine rağmen, İstanbul basmasının dayandığı biricik yazmanın birçok yerlerde bozuk olması ve bir de dilin eskiliği, bu basmada, ister istemez birtakım müphem ve şüpheli yerler bırakmıştı. Yeni ve harekeli Vatikan yazmasının, bu müphem yer­ lerin aydınlatılmasını kolaylaştıracağı muhakkaktır.

Prof. Rossi'yi bu yeni buluşundan dolayı tebrik ederken, bu kıymetli yazmanın facsimilesini beklediğimizi kaydedelim.

Hasan Eren

Studia Orientalia XIV. Helsinki, 1950.

G. J. Ramstedt'in doğumunun 75. yıldönümünü kutlamak için, dostları ve eski talebesi onun namına güzel bir cilt çıkardılar. Studia Orientalia'nin XIV. cildi olarak Knut Talkqvist ile Pentti Aalto'nun idaresi altında neşredilen bu ciltte türkoloji ve mongolistik bakımından mühim yazılar vardır. Okuyucularımıza bir yardım olmak üzere bu ciltte çıkan yazıları sırasiyle bildiriyoruz :

Martti Râsânen, Regenbogen.—Himmelsbrücke (11 s.).— Armas Salonen, Notes on Wagons and Chariots in Ancient Mesopotamia (8 s.).— Erich Haenisch, Gramnıatische Besonder heiten in der Sprache des Manghol un Niuca Tobca'an (26 s.).— Gustav Schmidt, Abchasische Lehnwortstudien (27 s.).— Annemarie von Gabain, Über Ortsbezeichriun-gen im Alttürkischen (14 s.).— Pentti Aalto, Notes on the Altan Gerel (26 s.).— Knut Talkrvist, Zwei christlich-arabische Gebete aus Libanon (17 s.).— N. Poppe, The Groups *uğa a n d * üge in Mongol Languages (15 s.). — Antoine Mostaert, Trois passage de l'Histoire secrete des mongols (7 s.). — P. Jyrkânkallio, Übersicht über die türkischen Völker unserer Zeit

(31 s.).— Eino Karahka, Zur Frage nach ursprunglichen Vokallangen im Tschuwassischen (11 s.).— Kari-Erik Henriksson, Sprachwissen-schaftliche Veröffentlichungen von Prof. Dr. G. J. Ramstedt (14 s.).

Referanslar

Benzer Belgeler

Dünya’da özellikle gelişmemiş ve gelişmekte olan ülkelerde kırsal alanda kadının konumuna ilişkin yaşanan tüm yetersizliklere ve olumsuzluklara karşın; sosyal hizmet,

Sonuç olarak Portekiz’de KÖO uygulamaları kamu sektör tedariki ile karşılaştırıldığında özellikle altyapı yatırımlarında kamu hizmetleri için olumlu bir

YILDIZ Yusuf, Ankara Üniversitesi AKYAR Serdar. ALKIŞ Neslihan AYSEV Ahmet Derya GÖK Haydar KUMBASAR Hakan ÖZÇELİKAY Gülbin

Literatürdeki bütün sonuçlar birlikte değerlendirildiğinde mikroçevre, lösemik kök hücreler için Wnt sinyal yolağı üzerinden iyi bir hedef olarak düşünülmektedir..

Bunun için özgeçmişinde kayıp ve yas yaşantısı olan edebiyatçılar araştırılmış, içlerinden Abdülhak Hamit Tarhan, Halit Ziya Uşaklıgil, Ümit Yaşar Oğuzcan,

Herakleia Perinthos toplumunda rastlanan örnek, kraniyosinoztozun sagittal suturun erken kapanmasÕ úeklinde ortaya çÕkan formu olmasÕ nedeniyle arkeolojik literatürden bu

Kan davası ile ilgili gerek yerli gerek yabancı tüm tanımlar incelendiğinde tümünde ortak nokta olarak; daha çok cemaat tipi topluluklarda cereyan ediyor olması, öç

Bitkinin kimyasal yapısı üzerinde yapılan araştırmalarda başlıca monoterpenler, diterpenler, iridoitler, flavonoitler ve alkaloitler olmak üzere birçok etken madde