• Sonuç bulunamadı

Doğu Karadeniz Havzası’nda Yayılı Kirletici Kaynakların Belirlenmesi Ve Yönetim Önerileri

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Doğu Karadeniz Havzası’nda Yayılı Kirletici Kaynakların Belirlenmesi Ve Yönetim Önerileri"

Copied!
143
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

ĐSTANBUL TEKNĐK ÜNĐVERSĐTESĐ  FEN BĐLĐMLERĐ ENSTĐTÜSÜ

Anabilim Dalı : Çevre Mühendisliği

Programı : Çevre Bilimleri ve Mühendisliği

HAZĐRAN 2009

DOĞU KARADENĐZ HAVZASI’NDA YAYILI KĐRLETĐCĐ KAYNAKLARIN BELĐRLENMESĐ VE YÖNETĐM ÖNERĐLERĐ

YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Derya ÖZALP

(2)
(3)

HAZĐRAN 2009

ĐSTANBUL TEKNĐK ÜNĐVERSĐTESĐ  FEN BĐLĐMLERĐ ENSTĐTÜSÜ

YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Derya ÖZALP

(501071708)

Tezin Enstitüye Verildiği Tarih : 04 Mayıs 2009 Tezin Savunulduğu Tarih : 04 Haziran 2009

Tez Danışmanı : Diğer Jüri Üyeleri :

Prof. Dr. Ayşegül TANIK (ĐTÜ) Prof. Dr. Bihrat ÖNÖZ (ĐTÜ) Prof. Dr. Đzzet ÖZTÜRK (ĐTÜ) DOĞU KARADENĐZ HAVZASI’NDA YAYILI KĐRLETĐCĐ KAYNAKLARIN BELĐRLENMESĐ VE YÖNETĐM ÖNERĐLERĐ

(4)
(5)

iii ÖNSÖZ

Bu çalışmanın gerçekleştirilmesinde bilgi ve tecrübesini esirgemeyen, hoşgörü ve anlayışıyla her zaman yol gösteren danışman hocam Prof. Dr. Ayşegül TANIK ’a, tüm içtenliğimle teşekkür ederim.

Havzayı paylaşan illerin havzadaki alansal verilerini elde etmemde ve yayılı yük değerlerini gösteren haritalar başta olmak üzere her türlü haritanın hazırlanmasında emeği geçen değerli hocam, ĐTÜ Jeodezi ve Fotogrametri Mühendisliği Bölümü öğretim üyelerinden Prof. Dr. Dursun Zafer ŞEKER ’e teşekkürü bir borç bilirim. Yayılı kirletici yüklerin hesaplanmasında bana yol gösteren ve her türlü yardımı esirgemeyen Prof. Dr. Đzzet ÖZTÜRK ’e, Doç. Dr. Emine Ubay ÇOKGÖR ’e ve Aslı ÖZABALI ’ya da teşekkürlerimi sunarım.

Manevi destekleriyle beni hiçbir zaman yalnız bırakmayan çok değerli arkadaşlarıma ve her zaman beni destekleyip yanımda olan aileme en içten dileklerimle teşekkür ederim.

(6)
(7)

v ĐÇĐNDEKĐLER Sayfa ÖNSÖZ ... iii ĐÇĐNDEKĐLER ...v KISALTMALAR ... vii ÇĐZELGE LĐSTESĐ ... ix

ŞEKĐL LĐSTESĐ ... xiii

ÖZET ... xv

SUMMARY ... xvii

1.GĐRĐŞ………1

1.1 Çalışmanın Anlam ve Önemi ...1

1.2 Çalışmanın Amacı ve Kapsamı ...2

2. DOĞU KARADENĐZ HAVZASI’NIN ÇEVRESEL ÖZELLĐKLERĐ……… 3

2.1. Coğrafi Durum ve Havza Sınırları ...3

2.2. Topografya ...5 2.3. Đklim ve Meteoroloji ...6 2.3.1. Sıcaklık ...7 2.3.2. Yağış ...8 2.4. Jeoloji ...9 2.5. Toprak Yapısı ... 10 2.6. Arazi Kullanımı ... 10 2.7. Orman Alanları ... 12 2.8. Tarım Faaliyetleri ... 14 2.8.1. Tarımsal Üretim ... 14 2.8.1.1. Tarla Bitkileri ... 15 2.8.1.2. Buğdaygiller ... 15 2.8.1.3. Baklagiller ... 15 2.8.1.4. Yem bitkileri ... 15 2.8.1.5. Endüstriyel bitkiler ... 15 2.8.1.6. Sebze üretimi ... 15 2.8.1.7. Organik tarım ... 16 2.8.2. Pestisit kullanımı ... 16 2.8.3. Gübre kullanımı ... 17 2.9. Hayvancılık ... 18

2.9.1. Küçükbaş ve büyükbaş hayvancılık ... 18

2.9.2. Kümes hayvancılığı ... 19

2.9.3. Su Ürünleri ... 19

2.10. Hidroloji ... 20

2.10.1. Akarsular, dereler ve çaylar ... 20

2.10.2. Yeraltı suyu kaynakları ... 21

2.10.3. Kaplıcalar ... 23

(8)

vi

2.11. Su Kalitesi ... 25

2.12. Ekoloji ... 25

2.13. Koruma Altına Alınmış Doğal Çevre Varlıkları ... 26

2.14. Hava Kalitesi ... 27

2.14.1. Trafik emisyonları ... 28

2.14.2. Kükürtdioksit konsantrasyonu ve duman ... 28

2.15. Sosyal Yapı ... 28 2.16. Nüfus ... 29 2.17. Sanayi ve Ticaret ... 30 2.18. Turizm ... 31 2.19. Altyapı ... 31 2.19.1. Ulaşım altyapısı ... 31

2.19.2. Đçme suyu temini ve arıtma altyapısı ... 34

2.19.3. Atıksu toplama ve arıtma altyapısı ... 37

2.19.4. Katı atık toplama ve uzaklaştırma altyapısı ... 38

2.20. Doğal Afetler ... 42

2.21. Madencilik Faaliyetleri ... 46

3. DOĞU KARADENĐZ HAVZASI’NDA YAYILI KĐRLETĐCĐLERDEN KAYNAKLANAN BESĐ MADDESĐ YÜKLERĐN TAHMĐNĐ ... 47

3.1. Kirlilik Yüklerinin Tahmin Edilmesi için Havzaya ait Gerekli Veriler ve Değerlendirmeler ... 48

3.1.1. Arazi kullanımı ... 48

3.1.2. Güncel nüfus verileri ve projeksiyonu ... 49

3.1.3. Hayvan sayısı ... 52

3.2. Yayılı Kirleticilerden Kaynaklanan Birim Kirletici Yükler ... 52

3.3. Tarım ... 53

3.4. Hayvancılık ... 56

3.5. Orman ... 57

3.6. Çayır, Otlak ve Mera ... 58

3.7. Kentsel Yüzeysel Akış ... 59

3.8. Kırsal Yüzeysel Akış ... 60

3.9. Katı Atık Depo Alanları Sızıntı Suları ... 60

3.10. Evsel Atıksular ... 65

3.11. Atmosfer Kaynaklı Birikim ... 65

3.12. Yayılı Kirletici Yüklerin Özeti ... 66

3.13. Yayılı Besi Maddesi Yüklerinin Đllere göre Dağılımı ... 67

3.14. Havza’nın Gelecekteki Yayılı Kirlilik Yükü Tahminleri ... 69

3.14.1. Tahmini kirlilik yüklerinin yıllar içerisinde kıyaslanması ... 73

4. SONUÇLAR VE TARTIŞMA ... 75

5. DEĞERLENDĐRME VE ÖNERĐLER ... 83

KAYNAKLAR ... 87

EKLER ... 93

(9)

vii KISALTMALAR

APK : Đçişleri Bakanlığı Araştırma Planlama ve Koordinasyon Kurulu Başkanlığı

BM : Birleşmiş Milletler

DOKAP : Doğu Karadeniz Bölgesi Bölgesel Gelişme Planı DSĐ : Devlet Su Đşleri Genel Müdürlüğü

ĐÇD : Đl Çevre Durum Raporları

ĐLEMOD : Đl Envanterleri Geliştirme ve Modernizasyonu Projesi

ĐSTAÇ : Đstanbul Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Atık Maddeleri Değ. San. ve Tic. A. Ş.

TN : Toplam Azot

TP : Toplam Fosfor

(10)
(11)

ix ÇĐZELGE LĐSTESĐ

Sayfa Çizelge 2.1 : Havza’yı oluşturan illerin Havza alanı içindeki dağılımı ve

Havza’ya giren kısmın toplam alanları içindeki dağılımı. ...4

Çizelge 2.2: DOKAP bölgesindeki toprak sınıflarının illere göre dağılımı ... 10

Çizelge 2.3: Havza’daki illere ait arazi kullanımları ... 12

Çizelge 2.4: Đllere göre DOKAP bölgesindeki genel toprak kullanımı ... 12

Çizelge 2.5: Ülkemiz su havzalarının bazı özellikleri. ... 14

Çizelge 2.6: Havza’daki illerin orman durumu ... 15

Çizelge 2.7: Trabzon ilinde yapılan organik tarım ... 17

Çizelge 2.8: Havza’daki illere ait zirai mücadele ilaçları tüketimi ... 17

Çizelge 1.1: Đllere ait yıllık gübre tüketimi………17

Çizelge 2.10: Đl sınırları içinde kullanılmakta olan ticari gübre cinslerinin yıllık tüketim miktarı ... 18

Çizelge 2.11: Havza’ya ait illerde küçükbaş ve büyükbaş hayvan sayısı mevcutları ... 19

Çizelge 2.12: Havzaya ait illerde kümes hayvanı mevcutları. ... 19

Çizelge 2.13: Đllere göre su kaynakları potansiyeli ... 21

Çizelge 2.14: Đşletmedeki barajlar ve hidroelektrik santraller ... 24

Çizelge 2.15: Đnşa halindeki barajlar ve hidroelektrik santraller ... 24

Çizelge 2.16: Havza’yı paylaşan illerin 1990, 2000, 2007 yıllarına ait nüfusları... 30

Çizelge 2.17: Havza’daki önemli turizm kaynakları. ... 32

Çizelge 2.18: Havzadaki illerin karayolu ağı ... 33

Çizelge 2.19: Đçme ve kullanma suyu şebekesi ve arıtma tesisi ile hizmet verilen belediye sayıları ve hizmet edilen nüfus ... 36

Çizelge 2.20: Đçme ve kullanma suyu arıtma tesisi mevcut durumu ... 36

Çizelge 2.21: Kanalizasyon şebekesi ve arıtma tesisi kullanım durumlarına göre hizmet ettikleri nüfus yüzdeleri, atıksu miktarları ve arıtma tesisi sayıları. ... 39

Çizelge 2.22: Atıksu arıtma tesisi mevcut durumu. ... 40

Çizelge 2.23: Alıcı ortamlarına göre deşarj edilen atıksu miktarı . ... 40

Çizelge 2.24: Havzadaki illerin günlük katı atık miktarları ve katı atık bertaraf yöntemi ... 41

Çizelge 2.25: Katı atık hizmeti verilen belediye sayısı, nüfusu, yaz ve kış mevsimine göre toplanan ortalama katı atık miktarı ... 43

Çizelge 3.1: Havza’daki illerin havza içindeki kısımlarının arazi kullanım dağılımları ... 49

Çizelge 3.2: Doğu Karadeniz Havzası illeri nüfus tahminleri. ... 52

Çizelge 3.3: Havzadaki illerin hesaplanan hayvan sayıları. ... 52

Çizelge 3.4: Yayılı kirleticilerden kaynaklanan tahmini birim yükler ... 53

Çizelge 3.5: Alıcı su ortamına farklı kaynaklardan gelebilecek N ve P yükleri. ... 53

Çizelge 3.6: Yapay gübrelerden kaynaklanan birim besi maddesi ve yıllık besi maddesi yükleri. ... 55

(12)

x

Çizelge 3.8: Hayvansal atıklardan kaynaklanan birim besi maddesi yükleri. ... 56

Çizelge 3.9: Farklı hayvan kategorilerinden kaynaklanan birim besi maddesi yükleri ... 57

Çizelge 3.10: Hayvancılık faaliyetlerinden kaynaklanan kirlilik yükleri. ... 58

Çizelge 3.11: Orman alanlarından kaynaklanan yayılı kirletici yükler. ... 59

Çizelge 3.12: Çayır, mera ve otlak alanlarından kaynaklanan yayılı kirletici yükler. ... 59

Çizelge 3.13: Kentsel yüzeysel akışlardan kaynaklanan yaylı kirletici yükler. ... 60

Çizelge 3.14: Kırsal yüzeysel akışlardan kaynaklanan yaylı kirletici yükler. ... 60

Çizelge 3.15: Đllere ait yağış yükseklikleri ... 62

Çizelge 3.16: Düzensiz depolama alanlarında depolanacak katı atık miktarları, mevcut sızıntı suyu debileri ve sızıntı sularından kaynaklanan N ve P yükleri ... 62

Çizelge 3.17: Havzadaki illere ait kanalizasyon altyapısı bilgileri. ... 64

Çizelge 3.18: Havzadaki illerin şehir ve köy nüfuslarından kaynaklanan evsel atıksu debileri ... 64

Çizelge 3.19: Evsel atıksu kirlilik yüklerinin tahmininde kullanılan birim kirlilik yükleri ... 65

Çizelge 3.20: Atıksuların denize deşarj edildiği illerde deşarj edilen kirlilik yükü miktarları. ... 65

Çizelge 3.21: Havzadaki illere ait tahmin edilen toplam azot ve toplam fosfor kirlilik yükleri ... 66

Çizelge 3.22: Atmosferik birikimden kaynaklanan tahmini kirlilik yükleri. ... 66

Çizelge 3.23: Yayılı kirlilik yüklerinin tahmini miktarları. ... 67

Çizelge 3.24: Havzadan kaynaklanan yayılı azot yükleri ... 68

Çizelge 3.25: Havzadan kaynaklanan yayılı fosfor yükleri. ... 68

Çizelge 3.26: Yayılı kirletici yüklerin havzada dağılımı. ... 69

Çizelge 3.27: Doğu Karadeniz Havzası’nda 2028 yılındaki azot ve fosfor yükleri. ... 71

Çizelge 3.28: Doğu Karadeniz Havzası’nda 2039 yılındaki azot ve fosfor yükleri. ... 71

Çizelge 3.29: Yıllara göre kirletici yüklerin karşılaştırılması. ... 73

Çizelge A.1: Havzadaki illere ait meteorolojik elemanlar ... 80

Çizelge B.1: Havzaya ait illerde küçükbaş ve büyükbaş hayvan sayısı mevcutları. ... 94

Çizelge C.1: Havzaya ait illerde kümes hayvanı mevcutları. ... 96

Çizelge D.1: Đl sınırları içinde yerleşim merkezlerinde atıksulardan kaynaklanan kirliliğin nedenleri ... 97

Çizelge E.1: Doğu Karadeniz Havzası’ndaki nüfusun ilçelere göre dağılımı ... 100

Çizelge F.1: Doğu Karadeniz Havzası’nda ilçelere ait hayvan sayıları ... 104

Çizelge G.1: Doğu Karadeniz Havzası’ndaki yapay gübrelerden kaynaklanan birim besi maddesi ve yıllık besi maddesi yükleri ... 108

Çizelge H.1: Düzensiz depolama tesisleri kapasiteleri ... 112

Çizelge H.2: Düzensiz depolama alanları tahmini sızıntı suyu debileri ... 113

Çizelge H.3: Düzensiz depolama alanları sızıntı suyu debilerinin tahmininde yapılan kabuller ... 113

Çizelge H.4: Düzensiz depolama alanları tahmini kirlilik yükleri ... 114

Çizelge H.5: Düzensiz depolama alanları kirlilik yükleri tahmininde yapılan kabuller ... 114

(13)

xi

Çizelge Đ.2: 2028 yılı havzadan kaynaklanan yayılı fosfor yükleri ... 121 Çizelge Đ.3: 2039 yılı havzadan kaynaklanan yayılı azot yükleri ... 122 Çizelge Đ.4: 2039 yılı havzadan kaynaklanan yayılı fosfor yükleri ... 122

(14)
(15)

xiii ŞEKĐL LĐSTESĐ

Sayfa

Şekil 2.1: Doğu Karadeniz Havzası illeri. ...3

Şekil 2.2: Havza’yı oluşturan illerin Havza alanı içindeki dağılımı. ...4

Şekil 2.3: Havza’daki illerin havzaya giren alanlarının toplam alanları içindeki dağılımı. ...4

Şekil 2.4: Fizyografya haritası ...7

Şekil 2.5: Türkiye sıcaklık normali haritası ...8

Şekil 2.6: Türkiye genelinde uzun yıllar yıllık ortalama toplam yağış. ...9

Şekil 2.7: Türkiye jeoloji haritası ...9

Şekil 2.8: Bölge genelindeki arazi kullanımı. ... 11

Şekil 2.9: Đllere göre su kaynakları potansiyeli ... 21

Şekil 2.10: Doğu Karadeniz Havzası akarsularını gösteren harita. ... 22

Şekil 2.11: Đllere göre hidroenerji üretimi ... 24

Şekil 2.12: Nüfus sayımına göre nüfusu azalan/az artan iller. ... 29

Şekil 2.13: Havzayı paylaşan illerin nüfus değişimleri. ... 30

Şekil 2.14: Artvin ilinin büyük kent merkezlerine uzaklığı ... 33

Şekil 2.15: Rize ili yakın çevresi karayolu mesafeleri ... 33

Şekil 2.16: Đllerin birinci öncelikli çevre sorunları ... 44

Şekil 2.17: Birinci öncelikli sorun olarak atık haritası ... 44

Şekil 2.18: Türkiye deprem bölgeleri haritası... 45

Şekil 3.1: Yayılı kirletici kaynaklar ve taşınım yolları. ... 48

Şekil 3.2: Đllerin havza içine giren kısımlarının nüfus değişimleri. ... 50

Şekil 3.3: Havza nüfusunun yıllara göre değişimi. ... 51

Şekil 3.4: Havzanın şehir, köy ve toplam nüfusunun yıllara göre değişimi. ... 51

Şekil 3.5: 2028 yılında Doğu Karadeniz Havzası’nda yayılı kaynaklardan gelen azot yükleri dağılımları. ... 72

Şekil 3.6: 2028 yılında Doğu Karadeniz Havzası’nda yayılı kaynaklardan gelen fosfor yükleri dağılımları. ... 72

Şekil 3.7: 2039 yılında Doğu Karadeniz Havzası’nda yayılı kaynaklardan gelen azot yükleri dağılımları. ... 72

Şekil 3.8: 2039 yılında Doğu Karadeniz Havzası’nda yayılı kaynaklardan gelen fosfor yükleri dağılımları. ... 73

Şekil 4.1: Mevcut durumda Havza’dan kaynaklanan TN yüklerini gösteren harita. ... 76

Şekil 4.2: Mevcut durumda Havza’dan kaynaklanan TP yüklerini gösteren harita. ... 77

Şekil 4.3: Yüklerin azaltılması durumunda 2028 yılında Havza’dan kaynaklanan TN yüklerini gösteren harita. ... 78

Şekil 4.4: Yüklerin azaltılması durumunda 2028 yılında Havza’dan kaynaklanan TP yüklerini gösteren harita. ... 79

(16)

xiv

Şekil 4.5: Yüklerin azaltılması durumunda 2039 yılında Havza’dan kaynaklanan TN yüklerini gösteren harita. ... 79 Şekil 4.6: Yüklerin azaltılması durumunda 2039 yılında Havza’dan

kaynaklanan TP yüklerini gösteren harita. ... 80 Şekil 4.7: Havza’da arazi kullanımına göre yayılı azot yüklerinin mevcut

durumda ve gelecek yıllardaki miktarları. ... 80 Şekil 4.8: Havza’da arazi kullanımına göre yayılı fosfor yüklerinin mevcut

durumda ve gelecek yıllardaki miktarları. ... 81 Şekil I.1: Havzada mevcut yayılı kirleticilerden kaynaklanan azot

yükü dağılımları ... 115 Şekil I.2: Havzada mevcut yayılı kirleticilerden kaynaklanan azot

(17)

xv

DOĞU KARADENĐZ HAVZASI’NDA YAYILI KĐRLETĐCĐ KAYNAKLARIN BELĐRLENMESĐ VE YÖNETĐM ÖNERĐLERĐ

ÖZET

Bu çalışmada, Doğu Karadeniz Havzası’nda, yayılı kirletici kaynaklardan alıcı ortamlara ulaşabilecek besi maddesi yüklerinin tahmin edilmesi, su kaynaklarına ulaşan yayılı kirliliğin önlenmesi ve azaltılması amacı ile yayılı kirleticilerin yönetimi için öneriler getirilmesi, getirilen bu önerilerin uygulanabilirliğinin ortaya konularak Havza’dan kaynaklanan yayılı besi maddesi (toplam azot ve toplam fosfor) yüklerinin ne kadar azaltılabileceğinin belirlenmesi amaçlanmıştır.

Çalışma kapsamında öncelikle havza sınırları belirlenerek, havzadaki mevcut durum ortaya konmuştur. Havzayı paylaşan illerin, Artvin, Rize, Trabzon, Giresun, Ordu, Gümüşhane, Erzurum, Sivas, Bayburt ve Tokat illeri olduğu belirlenmiştir. Bu illerden havzanın %20’sini Ordu, %19’unu Trabzon, %18’ini Giresun, %16’sını Rize ve %15’ini Gümüşhane’nin oluşturduğu, diğer illerin ise havzayı küçük oranlarda paylaştığı ortaya konulmuştur. Ayrıca ulaşılabilen mevcut veriler ve bilgilerle yapılan bu çalışmada, yayılı kirletici kaynaklardan alıcı ortama ulaşabilen besi maddesi yükleri toplam azot ve toplam fosfor parametreleri bazında tahmini ile, öncelikle mevcut durum yansıtılmaya çalışılmış, alıcı ortama ulaşabilecek kirleticileri azaltmaya yönelik yönetim önerileri getirilmiş ve getirilen yönetim önerileri sonucu gelecekteki (2028 ve 2039 yılları için) besi maddesi yükleri tahmin edilmiştir.

Çalışmanın sonucunda, Doğu Karadeniz Havzası’ndaki yayılı toplam azot kirliliğinin baskın olarak tarımsal faaliyetlerden ve hayvan yetiştiriciliğinden kaynaklandığı ortaya konulmuştur. Bu yayılı kirleticilerden azot parametresi bazında, %54 ile başı çeken tarımsal yükleri, %11 ile hayvansal atıkların geldiği hayvan yetiştiriciliği takip etmektedir. Toplam N yayılı yüklerini çayır ve meralar %7, ormanlar ise %5 katılım ile paylaşmaktadırlar. Yayılı fosfor kirliliği açısından bakıldığında ise, hayvan yetiştiriciliğinden gelen tarımsal yükler %48 yayılı P yükü oranı ile ilk sırada olup, onu %18 ile hayvancılık izlemektedir. Toplam P yüklerini fosseptik çıkış suları %14, kırsal yüzeysel akış %13 katılım ile paylaşmaktadırlar.

Mevcut durumda, yayılı kirlilik yüklerinin illere göre dağılımına bakıldığında ise, toplam azot yükünün büyük oranda Giresun ve Rize illerinden, toplam fosfor yükünün ise çoğunlukla Giresun ilinden kaynaklandığı görülmektedir. Bu illerdeki yapay gübre kullanımının oldukça yüksek olması, yayılı TN ve TP yüklerinin neden bu illerden fazla miktarda geldiğini açıklamaktadır. Özellikle fındık ve çay üretiminin yoğun olduğu bu illerde, yapay gübrelerden önemli derecede yayılı kirlilik oluştuğu anlaşılmaktadır.

Öte yandan Doğu Karadeniz Havzası’nda yayılı kirleticilerden kaynaklanan kirlilik yüklerinin azaltılması amacı ile arazi kullanım faaliyetlerine yönelik yönetim önerileri getirilmiştir. Kirletici besi maddesi yüklerinin, kanalizasyon sistemlerinin, düzenli katı atık depolama alanlarının kurulması ve mevcut depolama alanlarının

(18)

xvi

iyileştirilmesi ile önemli ölçüde azalacağı düşünülmüştür. Bunun yanı sıra, tarımsal faaliyetler ve hayvan yetiştiriciliği konusunda önerilerin hayata geçirilmesi ile yayılı besi maddesi yüklerinin belli bir oranda azalacağı tahmin edilmiştir. Öngörülen giderim oranları kullanılarak mevcut durum için hesaplanan yayılı besi maddesi yüklerinin ne kadar azaltılabileceği hesaplanmıştır.

Alınması önerilen tedbirlerle tarım faaliyetleri ve hayvan yetiştiriciliğinden kaynaklanan kirlilik yüklerinde 2028 yılında %30, 2039 yılında ise %40’lık bir azalma olacağı, orman, çayır ve mera, kentsel ve yüzeysel akış ile atmosferik birikimden kaynaklanan yüklerin, 2028 ve 2039 yılı için mevcut durumdaki ile aynı değerlerde olacağı kabul edilmiştir. Sonuç olarak önümüzdeki 30 yıl içerisinde, tahmini azot ve fosfor yüklerinin sırası ile yaklaşık %32 ve %37 oranında azaltılabileceği öngörülmüştür.

(19)

xvii

DETERMINATION AND MANAGEMENT SUGGESTIONS OF DIFFUSE POLLUTING SOURCES IN THE EAST BLACK SEA WATERSHED

SUMMARY

In this study, estimating of the nutrient loads originating from diffuse pollution sources that might reach to the receiving water bodies, proposing management suggestions to prevent and reduce diffuse pollution reaching to water bodies, putting forth the applicability of these suggestions in the East Black Sea Watershed, and determining the decrease in nutrient loads (total nitrogen and phosphorous) that are generating from the watershed through implementation of these practices are aimed. Within the context of this study, initially, the existing situation is revealed by determination of the boundaries of the watershed. It is defined that Artvin, Rize, Trabzon, Giresun, Ordu, Gümüşhane, Erzurum, Sivas, Bayburt and Tokat are the provinces that share the watershed area. It is shown that 20% of Ordu, 19% of Trabzon, 18% of Giresun, 16% of Rize and 15% of Gümüşhane Provinces constitute the watershed, and the other provinces share the watershed in small percents. Also, in this study conducted with accessible and available information, the existing situation is reflected by the estimation of nutrient loads (TN and TP), originating from diffuse polluting sources, reaching to the receiving water bodies, management suggestions to reduce diffuse pollution reaching to water bodies are presented, the nutrient loads in future (for years 2028 and 2039) as the result of these suggestions are estimated.

As a result of this study, it is revealed that diffuse TN loads originate from agricultural activities and livestock breeding predominantly in the East Black Sea Watershed. In the distribution of diffuse N loads, it is seen that 54% of N loads arise from agricultural activities and 11% from livestock breeding. Almost 7% of the N loads arise from meadows and pastures; however, 5% of the N loads are due to forests. In the distribution of diffuse P loads, it is seen that 48% of the P loads arise from agricultural activities and 8% from livestock breeding. Almost 14% of the P loads arise from septic tank effluents; however, 13 % of the P loads are due to rural run-off.

When the distribution of diffuse nutrient loads are taken into consideration in terms of sharing provinces, the highest amount of TN loads reaching to the receiving water bodies are observed to be higher in drainage areas located within the administrative boundaries of Giresun and Rize Provinces. Moreover, TP loads are higher in Giresun Province. High application of synthetic fertilizers in these provinces explains the reason of higher diffuse TN and TP loads originating from these provinces. Especially, within these provinces where the cultivation of nut and tea is dominant, it is realized that major diffuse pollution originates from fertilizers.

On the other hand, management suggestions according to land-use activities are offered to prevent and reduce diffuse pollutant loads reaching to water bodies in the East Black Sea Watershed. It is assumed that nutrient loads will be reduced by

(20)

xviii

construction of sewage systems and sanitary landfills, and through rehabilitation of existing dumpsites. Besides, after the application of the recommended measures about agricultural activities and livestock breeding, it is expected that diffuse pollution will decrease. The amount of the reduction in diffuse nutrient loads calculated for existing situation is estimated by using the selected removal percentages.

After the application of the recommended measures, it is expected that diffuse pollutant loads arising from agricultural activities and livestock breeding will decrease by 30% in year2028 and 40% in year 2039; besides the pollutant loads arising from forests, pasture and meadows, urban and rural run-off, atmospheric deposition will be the same with the existing diffuse loads. Consequently, in the following 30 years, it is predicted that, estimated TN and TP loads can be reduced 32% and 37%, respectively.

(21)

1 1. GĐRĐŞ

1.1 Çalışmanın Anlam ve Önemi

Tüm dünyada yaşandığı üzere, ülkemizde de nüfusun sürekli artmasına karşılık, diğer doğal kaynaklarda olduğu gibi su potansiyelinin de sabit kalması, su kaynaklarının sürdürülebilir kullanımının teşvik edilmesini, kirlenmeye karşı korunabilmesini ve faydalı kullanımların belirlenmesini gerekli kılmaktadır.

Su kaynaklarındaki kalitenin iyileştirilmesi ve korunması için noktasal kirleticilerin yanı sıra, su ve havza kirlenmesi üzerinde büyük etkisi olan yayılı kirleticilerin belirlenmesi ve kontrolü de son derece önemlidir. Ülkemizde tarım ve hayvancılık faaliyetlerinin yaygın olması bu kirleticilerin dikkate alınmasının gerekliliğini bir kat daha arttırmaktadır.

Yalnızca suyun değil, bütün doğal kaynakların korunmasını, sürdürülebilir kullanımını sağlayan en uygun birimin havza olması nedeniyle doğal kaynakların yönetiminde havza ölçeği esas alınmalıdır. Avrupa Birliği de 2000 yılında yürürlüğe giren "Su Çerçeve Direktifi” ile havza bazlı yönetim yaklaşımını benimsediğini ilan etmiştir. Havza bazındaki yönetim, su kaynaklarında gerek miktar gerekse kalite olarak, meydana gelen değişikliklerin gözlenmesi, herhangi bir olumsuz durumda gerekli önlemlerin alınması açısından da büyük önem taşır. Bu nedenle suyu korumak adına sürdürülebilir bir havza yönetiminin oluşturulması ve su kaynakları yönetimi konusunda çalışan birimlerin sınırlarının idari sınırlar değil, nehir havzasının sınırlarının olması gerekmektedir.

Özellikle endüstrilerin hakim olduğu ülkenin batı bölgelerindeki havzalarda noktasal kirleticiler ön plandayken, Doğu Karadeniz Havzası gibi kirleticilerin daha çok yayılı olarak alıcı ortama taşındığı ve bu konuda nadir çalışmaların bulunduğu havzalarda da havza yönetimi bakımından çalışma yapılmasına ihtiyaç duyulmaktadır. Karadeniz’e en fazla su taşıyan ve 25 akarsu havzasından biri olan ‘Doğu Karadeniz Havzası’ ormancılık, tarım ve ekonomik faaliyetler anlamında da ülkemizde önemli bir konuma sahiptir. Bu nedenlerle havzadaki su kalitesini korumak ve iyileştirmek

(22)

2

için su kaynaklarına ulaşabilecek yayılı kirleticilerin belirlenmesi ve yönetimi için öneriler getirilmesi gerekmektedir. Bu çalışma, özellikle yayılı kirleticiler bakımından Doğu Karadeniz Havzası özelinde yapılan ilk çalışma olma özelliğini taşımaktadır.

1.2 Çalışmanın Amacı ve Kapsamı

Avrupa Birliği’ne giriş sürecinde ülkemizde de noktasal kaynaklı kirliliğin yanı sıra yayılı kaynaklı kirlilik de kontrol altına alınmalı ve su kaynaklarının kalitesi korunmalıdır.

Bu çalışmada, Doğu Karadeniz Havzası’nda, yayılı kirletici kaynaklardan alıcı ortamlara ulaşabilecek besi maddesi yüklerinin tahmin edilmesi, su kaynaklarına ulaşan yayılı kirliliğin önlenmesi ve azaltılması amacı ile yayılı kirleticilerin yönetimi için öneriler getirilmesi, getirilen bu önerilerin uygulanabilirliğinin ortaya konularak Havza’dan kaynaklanan yayılı besi maddesi yüklerinin ne kadar azaltılabileceğinin belirlenmesi amaçlanmıştır.

Çalışma kapsamında öncelikle havza sınırları belirlenerek ve havzadaki illerin özellikleri de dikkate alınarak mevcut çevresel durumu ortaya konmuştur. Havzaya ait uydu görüntülerine ulaşılamaması nedeniyle, havzayı paylaşan illerin havzaya giren kısmının dağılımı kullanılarak ve illere ait arazi kullanım dağılımının havza içinde homojen olduğu kabulüyle havzadaki arazi kullanım dağılımı bulunmuştur. Uydu görüntülerinden yararlanılmasıyla, daha sağlıklı bir sonuç alınması sağlanacaktır. Havzaya ait nüfusun belirlenmesinde ise yine illerin havzaya giren kısmın dağılımı kullanılmış ve nüfusun havza içinde homojen olarak dağıldığı kabulü yapılmıştır. Ayrıca, yayılı kirletici kaynaklardan alıcı ortama ulaşabilecek besi maddesi yükleri çeşitlerine göre nüfus ve alansal veri bazlı olarak tahmin edilmiş, ulaşabilecek kirleticileri azaltmaya yönelik yönetim önerileri getirilmiş ve getirilen yönetim önerileri sonucu gelecekteki (2028 ve 2039 yılları için) besi maddesi yükleri tahmin edilmiştir. Bu çalışma, havzayı paylaşan illerin fazla oluşu ve bu konuda çok çalışma bulunmaması açısından öncü bir çalışma olma niteliğini taşımaktadır.

(23)

3

2. DOĞU KARADENĐZ HAVZASI’NIN ÇEVRESEL ÖZELLĐKLERĐ

2.1. Coğrafi Durum ve Havza Sınırları

Doğu Karadeniz Havzası; batıda Ordu il sınırı, doğuda Gürcistan sınırı, güneyde de Doğu Karadeniz dağ silsilesi ve kuzeyde Karadeniz’le sınırlanan Türkiye’nin kuzeydoğu bölgesini oluşturur. Doğu Karadeniz Havzası, Türkiye’deki 25 su havzasından biridir. Havza; Melet Çayı, Pazar Çayı, Harşit Çayı, Karadere, Fırtına Deresi gibi birbirine paralel olarak uzanan akarsuların alt havzalarından oluşur (WWF-Türkiye, 2009).

Havzadaki akarsuların ortak özelliği dağlardaki eğimlerden aşağıya doğru hızla akmalarıdır. Bu akarsuların toplam drenaj alanı 24,000 km2 ’dir (DOKAP, 2000). Havza’yı paylaşan illeri gösteren harita, Şekil 2.1 ’de verilmektedir.

Şekil 2.1: Doğu Karadeniz Havzası illeri.

Bu iller; Artvin, Rize, Trabzon, Giresun, Ordu, Gümüşhane, Erzurum, Sivas, Bayburt ve Tokat’tır. Havza’nın toplam alanı 2.490.320,80 ha’dır. Havza’yı oluşturan illerin havzadaki alanları, toplam alanları, havza alanı içindeki yüzdeleri ve havzaya giren kısımların toplam alanlar içindeki yüzdesi ise Çizelge 2.1 ’de verilmektedir.

Havzayı oluşturan illerin havza alanı içindeki dağılımı Şekil 2.2 ’de, havzaya giren alanlarının toplam alanları içindeki dağılımı Şekil 2.3’de gösterilmektedir.

(24)

4

Çizelge 2.1 : Havza’yı oluşturan illerin Havza alanı içindeki dağılımı ve Havza’ya giren kısmın toplam alanları içindeki dağılımı.

Đl

Havzadaki Alanı (ha)

Toplam Alanı (ha)

Havzanın Đllere göre Dağılımı % Đl Alanının Havzaya Giren Kısmı % ORDU 497583 596909 19,98 83,36 TRABZON 469651 469703 18,86 99,99 GĐRESUN 454554 686266 18,25 66,24 RĐZE 395927 395976 15,90 99,99 GÜMÜŞHANE 378893 647922 15,21 58,48 ARTVĐN 131781 745551 5,29 17,68 BAYBURT 57427 377094 2,31 15,23 SĐVAS 48467 2865576 1,95 1,69 ERZURUM 48323 2565201 1,94 1,88 TOKAT 7715 1008515 0,31 0,76

Şekil 2.2: Havza’yı oluşturan illerin Havza alanı içindeki dağılımı.

Şekil 2.3: Havza’daki illerin havzaya giren alanlarının toplam alanları içindeki dağılımı.

Şekil 2.2 ve Şekil 2.3’de havzayı oluşturan illerin havza alanı içindeki dağılımına bakıldığında, havza alanının büyük çoğunluğunu Ordu, Trabzon, Rize, Giresun ve Gümüşhane illerinin oluşturduğu görülmektedir. Aynı zamanda bu illerin alanlarının

(25)

5

büyük çoğunluğunun havza alanı içinde kalması nedeniyle, havzanın mevcut özelliklerinin belirlenmesi amacıyla bu illerin özellikleri göz önünde bulundurulacaktır.

2.2. Topografya

Bölgede kıyıya paralel gelişmiş iki dağ silsilesi bulunur. Bunlardan kıyıda bulunanlar batıdan itibaren doğuya doğru Küre Dağları (doğu kısmı), Canik Dağları ve “Doğu Karadeniz Dağları” adı verilen Giresun, Gümüşhane, Trabzon, Soğanlı, Kalkanlı (Zigana) ve Rize dağlarıdır. Rize Dağları üzerindeki Kaçkar Tepesi 3932 m ile tüm bölgenin en yüksek zirvesidir. Đç kesimde yer alan ve kıyıya paralel ikinci silsile ise batıdan itibaren doğuya doğru Ilgaz (doğu kısmı), Deveci, Yıldız, Çimen Akdağ ve Karçal dağları sıralanır.

Yüzey şekli olarak platolar, bu bölgede önemli yer tutmamakla birlikte; yazın hayvan otlatmak amacıyla çıkılan yaylalarda yaylacılık yaygın ve gelişmiş durumdadır. Rize’nin Ayder ve Kavran, Trabzon’un Uzungöl, Şekersu ve Çakırgöl, Giresun’un Kümbet, Bektaş ve Karagöl yaylaları ile Ordu’nun Çambaşı yaylası turistik açıdan da öneme sahiptir (ÇPGM, 2005).

Doğu Karadeniz’de önemsenmeyecek kadar az alana sahip olan üç tipte ovanın geliştiği izlenir. Bunlardan ilki Ünye–Sarp arasında uzanan dar alanlı kıyı ovalarıdır. Đkinci sıradaki ovalar ise küçük alanlı delta ovalarıdır. Melet ve Harşit ırmakları ağzındaki delta ovaları bunlara örnektir. Üçüncü tip ova grubu ise iç kesimlerde gelişmiş olan, genellikle faylar tarafından denetlenerek açılmış ve tektonizma sonucu oluşmuş alüvyal dolgulu çöküntü ovalarıdır.

Kuzey Anadolu Dağları’nın Karadeniz’e bakan kuzey aklanına yerleşmiş dar ve derin vadiler oluşturan Melet, Aksu, Harşit, Yanbolu, Değirmendere, Solaklı, Đyidere, Fırtına gibi 45–50 km uzunluğunda birbirine paralel olarak kuzeye akış gösteren dereler, bölgedeki genç akarsulardır.

Bu bölgede büyük göllere rastlanmaz. Ancak, birkaç küçük boyutlu heyelan ve buzul gölü bulunur. Trabzon’daki Sera Gölü ve Uzungöl ile Ordu’daki Gaga Gölü sahadaki heyelan göllerine örnektir. Giresun Dağları üzerindeki Karagöl, Rize Dağları üzerindeki Öküzgölü ve Deniz Gölü gibi Soğanlı, Karçal, Yalnızçam dağları

(26)

6

üzerinde sayılabilecek birçok göl, eski buzulların terk ettiği sirk çanaklarına yerleşmiş buzul gölleridir.

Doğu Karadeniz daha fazla dağlık alanlarla kaplıdır. Burada dağların yanı sıra özellikle platolara, ovalar ile arasındaki birikimsel geçiş zonlarına ve ovalara fazlaca rastlanmaz. Bu nedenle ulaşım da pek kolay değildir. Karayolu ulaşımında, sahil yolunun yanı sıra Kalkanlı (Zigana) Geçidi kıyıyı iç kesime bağlar ve Erzurum – Gümüşhane – Trabzon illerinin bağlantısı sağlanır.

Jeomorfoloji – insan ilişkisi, Doğu Karadeniz bölümünde yükselti kademelerine dayalı olarak daha belirgin bir biçimde ortaya çıkar. Buna dayanarak, deniz seviyesinde denizel süreçlerden dalga ve akıntı etkisinden söz edilebilir. Buradan itibaren ise 0 – 800 m’ler arasında flüvyal topografya etkendir ve burada yayvan, karışık yapraklı ormanlara rastlanır. Bunun üzerinde orman sınırı 1000–1200 m’lere, hatta yer yer 2000 m’lere kadar çıkar ve bu kesimde iğne yapraklılara rastlanır. 2000 m.lerden itibaren ise, alpin çayırlar gelişmiş olup, özellikle periglasyal şekillerden taş halkaları ve girland topraklar ile soliflüksiyon izlerine rastlanır. Dolayısıyla kolşik flora ile kaplı ormanın ortadan kalkmasına dayalı olarak bu sınırdan itibaren özellikle donma–çözülmenin de etkisiyle ayrışmanın ve erozyonun oldukça artmış olduğu izlenir. Bu kesimden 1800 m’lere kadar eski buzul dillerinin izlerine dayalı Kavran, Hacıvanak, Apivanak, Sadaçor ve Çaymakçur gibi buzul tekne vadilerinde buzultaşlara (moren) rastlanır. Ayrıca birçok buzul gölüne ve Kaçkar, Uludoruk, Bulut, Hunut dağları üzerinde aktif buzullar yer alır. Dolayısıyla kıyıda balıkçılık, 0–800 m’ler arasında çay, mısır, fındık, kivi gibi kültür tarımı ile yayvan ve karışık yapraklılar, 2000–2800 m’ler arasında yaylacılık ve hayvancılık, bir de son yıllarda gelişen yayla turizmi, 2200–3932 m’ler arasında da bilhassa dağcılık gibi doğa turizmi yaygındır. Bölgeye ait topografya haritası Şekil 2.4 ’de verilmektedir (ÇPGM, 2005).

2.3. Đklim ve Meteoroloji

Havza’da Doğu Karadeniz Bölgesi’ne özgü ılık ve yağışlı bir iklim görülmektedir. Ilıman iklim tipinin hâkim olduğu bölgede, yazlar genellikle orta sıcaklıkta, kışlar ise ılık geçer. Ayrıca havza alanı, Türkiye’nin en çok yağış alan bölgesidir. Doğu Karadeniz sahil kesimlerinden hareketle iç kesimlere doru yağış miktarlarında azalmalar görülmektedir. Yılın her ayında yağış almaktadır (ÇPGM, 2005).

(27)

7

Şekil 2.4: Fizyografya haritası (ÇPGM, 2005).

Havza’daki illere ait meteorolojik veriler Đç Đşleri Bakanlığı APK Kurulu Başkanlığı’nın ĐLEMOD (2007a) verilerine göre, Ek- A’ da özetlenmektedir. Đllere ait rüzgar, atmosfer basıncı, nem, buharlaşma ve kar, dolu sis ve kırağı gibi meteorolojik bilgilere Đl Çevre Durum Raporları’nda ayrıntılı olarak yer verilmektedir.

2.3.1. Sıcaklık

Kıyı ve iç kesimlerde yer alan kentler arasındaki sıcaklık farkı, kış mevsiminde daha da artmaktadır. Nisan’dan Eylül’e kadar olan dönemde, aylık ortalama maksimum sıcaklık, kıyı bölgesine oranla iç kesimlerde daha yüksektir. Aylık ortalama minimum sıcaklık değerleri ise tüm yıl boyunca daha düşüktür. Sonuç olarak sıcaklık değerleri karşılaştırıldığında, kıyı bölgeleri iç kesimlere göre daha ılıman bir yapıya sahiptir (DOKAP, 2000a).

Sahil kesimlerindeki sıcaklık değişimleri 120C – 160C arasında kalırken iç kesimlere doğru gelindiğinde bu değerler 80

C – 120

C arasında farklılık göstermektedir (ÇPGM, 2005).

(28)

8

Şekil 2.5: Türkiye sıcaklık normali haritası (ÇPGM, 2005). 2.3.2. Yağış

Bölgede kıyı kesimi yüksek oranda yağış alır. Öte yandan iç kesimlerde yağış oranı daha düşüktür. Yıllık ortalama yağış oranı, kıyı kesimlerinde 800–2500 mm arasında, iç kesimlerde ise 400–800 mm arasında değişir. Yağış yıl boyunca devam eder; ancak mevsimlere göre değişiklik gösterir; kış mevsiminde oran artar yazın ise düşer. Kasım-Nisan ayları arasında kar yağışı görülmekle birlikte, kıyı kesimlerinde karlı gün sayısı fazla değildir. Yıllık ortalama kar yağışlı gün sayısı, Trabzon'da 7, Rize'de 13’tür (DOKAP, 2000b).

2.3.2.1. Yağmur

Türkiye’nin en çok yağış alan bölgesidir. Doğu Karadeniz sahil kesimlerinden hareketle iç kesimlere doğru yağış miktarlarında azalmalar görülmektedir. Yılın her ayında yağış almaktadır (DOKAP, 2000b).

Türkiye’nin en çok yağış alan ili olan Rize’de yıllık toplam yağış miktarı 2300 mm’nin üzerinde olup, yağışlar her mevsime dengeli olarak dağılmıştır. Bu nedenle Rize’de kurak mevsim yoktur. En az yağış alan ilkbaharın toplam yağış miktarı kuraklık sınırının çok üzerindedir (94.3mm) (ÇOBRĐM, 2004).

(29)

9

Şekil 2.6: Türkiye genelinde uzun yıllar yıllık ortalama toplam yağış (DMĐ, 2009). 2.4. Jeoloji

Doğu Karadeniz proje alanı Paleozoik – Kuvaterner zaman aralığını kapsayan uzun bir jeolojik süreç boyunca oluşmuş mağmatik, volkanik, metamorfik ve tortul kayaçlardan meydana gelmiştir (ÇPGM, 2005).

Türkiye jeoloji haritası Şekil 2.7 ’de verilmektedir.

(30)

10 2.5. Toprak Yapısı

Havza’da görülen iklim ve jeolojik yapı farklılıkları ile vejetasyondaki çeşitlilik değişik özelliklere sahip toprakların oluşmasına neden olmuştur. Havza’da alüvyal topraklardan kireçli topraklara kadar pek çok toprak tipi bulunmaktadır (ÇPGM, 2005).

2005, 2006 ve 2007 yılı Đl Çevre Durum Raporları’na göre bölgede alüvyal topraklar, kolüvyal topraklar, kırmızı-sarı podzolik topraklar, gri kahverengi podzolik topraklar, kireçsiz kahverengi orman toprakları ve yüksek dağ çayır toprakları baskındır.

Bölge genelindeki araziler, tarımın yapılabilirlik derecesine göre 7 verimlilik sınıfına ayrılmıştır. Bu kabiliyet sınıfları erozyon tehlikesi, toprağın nemliliği ve fizyo-kimyasal özelliklerine göre belirlenmiştir. I - IV. verimlilik sınıfı arasında yer alan topraklar iyi işlendikleri takdirde tarla ürünleri, meyve bahçeleri ve meralar için kullanılabilirler. V. ve VII. sınıfa dâhil olanlar ise, toprağın kısıtlayıcı özelliklerinden dolayı, genelde ürün yetiştirmeye uygun değildir. Ancak, çok titiz bir işleme ve koruma çalışması ile ağaçlandırma ve mera olarak kullanıma uygun hale getirilebilir (DOKAP, 2000).

Çizelge 2.2 : DOKAP bölgesindeki toprak sınıflarının illere göre dağılımı, km2 (DOKAP, 2000).

Verimlilik Sınıfı

Artvin Giresun Gümüşhane Ordu Rize Trabzon Bayburt DOKAP

I 1 2 23 13 5 0 107 151 II 21 29 190 76 14 17 299 646 III 48 78 224 232 15 39 209 845 IV 272 379 286 675 85 215 270 2.182 V 0 0 0 0 0 0 0 0 VI 1.551 1.979 1.692 1.026 1.054 1.382 748 9.432 VII 4.832 4.078 3.838 3.942 2.265 2.927 1.981 23.863 VIII 711 361 280 30 462 59 37 1.940 Bilinmeyen 0 30 42 6 20 44 0 144 Toplam 7.436 6.936 6.575 6.000 3.920 4.683 3.653 39.203 2.6. Arazi Kullanımı

Bölge genelindeki arazi kullanım oranlarına bakıldığında, orman, mera ve fundalık alanlarının yoğunlaştığı görülmektedir. Bu alanlar illere göre farklılık göstermekte, fakat birbirine yakın oranlardaki dağılımlara sahip iller bölgenin karakterini ortaya çıkarmaktadır.

(31)

11

Bölgenin kentsel kullanım alanları incelendiğinde, konut ve gelişme alanlarının en yüksek değerlerde olduğu, bunun yanında tarım ve orman alanlarının da geniş paylara sahip olduğu söylenebilir.

Bölge genelinde arazi kullanımı Şekil 2.8 ’de verilmektedir. Bu şekle göre, bölgedeki arazi kullanımının %60’ını doğal yapıya ilişkin kullanımlar oluşturmakta olup, arazinin %32’lik kısmı da tarımsal alanlardan oluşmaktadır. Yerleşik alanın ise yalnızca % 1’lik bir oranı kaplamasının, bölgenin alanının büyük olmasından ileri gelmesi mümkündür (ÇPGM, 2005).

1%

60% 32%

7% Yerleş ik A lan Ku llan ımları

Doğ al Yap ıy a Đliş kin Kullan ımlar Tarıms al A lan

Diğ er A lan Ku llan ımları

Şekil 2.8: Bölge genelindeki arazi kullanımı (ÇPGM, 2005).

Đç Đşleri Bakanlığı APK Kurulu Başkanlığı’nın verileri (ĐLEMOD) ve 2006, 2007 yıllarına ait Đl Çevre Durum Raporları’ndaki bilgiler derlenerek havzadaki illere ait arazi kullanımı dağılımı belirlenmiş ve Çizelge 2.3 ’de verilmektedir.

Đllerin arazi kullanımına bakıldığında toplam alanlarının arazi kullanım dağılımlarının çoğunlukla ormanlardan oluştuğu görülmektedir. Tarım alanı, çayır-mera alanı ve tarım dışı alanının ise benzer oranlarda dağılım gösterdikleri anlaşılmaktadır.

Doğu Karadeniz Bölgesi Bölgesel Gelişme Planı (DOKAP) Nihai Rapor (2002) ‘una göre illerin genel toprak kullanımları ise Çizelge 2.4’ de verilmektedir.

(32)

12

Çizelge 2.3: Havza’daki illere ait arazi kullanımları (ĐLEMOD, 2007b; ÇOBOĐM, 2006; ÇOBTĐM, 2007; ÇOBGĐM, 2007; ÇOBRĐM, 2006; ÇOBGÜĐM, 2007) Đl ALAN (ha) Tarım Alanı (ha)

Çayır Mera Alanı (ha)

Orman Alanı (ha)

ĐÇD ĐLEMOD %* ĐÇD % ĐLEMOD % ĐÇD % ĐLEMOD % ĐÇD % Ordu 675.608 300.961 44,5 301.000 44,6 80.395 11,9 80.395 11,9 157.583 18,2 157.583 23,3 Trabzon 468.493 107.064 22,9 110.092 23,5 110.532 23,6 153.579 32,8 184.818 21,3 184.815 39,4 Giresun 693.409 158.834 22,9 220.949 31,9 137.687 19,9 153.173 22,1 202.358 23,3 532.012 76,7 Rize 389.028 54.678 14,1 51.540 13,2 45.322 11,7 72.033 18,5 158.424 18,3 158.415 40,7 Gümüşhane 657.500 113.685 17,3 113.685 17,3 216.915 33,0 216.915 33,0 164.655 19,0 164.655 25,0 Toplam 2.884.038 735.223 25 797.266 28 590.851 20 676.095 23 867.838 30 1.197.480 42

*:Đle ait arazi kullanımının ilin toplam alanı içindeki dağılımını gösterir.

Çizelge 2.4: Đllere göre DOKAP bölgesindeki genel toprak kullanımı, ha (DOKAP, 2000a).

Toprak Kullanımı

Artvin Giresun Gümüşhane Ordu Rize Trabzon Bayburt DOKAP Oran (%) Tarım Arazisi 89.659 235.117 123.515 268.528 81.131 159,23 129.397 1.086.577 27,70% Özel Ürünler 19.946 122.652 0 179.407 68.698 89.161 479.864 12,20% Bağ ve Bahçeler 8.852 9 1,26 10.121 0,30% Sulanan arazi 16.375 9.315 21.127 1.782 1.599 38.163 88.361 2,30% Sulanmayan arazi 44.486 103.141 101.128 87.339 12.433 68,47 91.234 508.231 13,00% Orman arazisi 480.25 266.006 219.782 267.993 204.952 176.04 14.385 1.629.408 41,60% Orman 439.803 216.078 170.404 263.342 172.316 154.495 4.889 1.421.327 36,30% Fundalık 40.447 49.928 49.378 4.651 32.636 21.545 9.496 208.081 5,30% Çayır ve meralar 102.393 153.173 282.026 58,02 57.151 120.672 217.757 991.192 25,30% Kullanılmayan alan 68.871 36.127 25.112 2.994 46.221 8.074 6.557 193.956 4,90% Yerleşmeler 2.376 2.935 2,36 2.356 2.363 4.437 1.649 18.476 0,50% Suyla kaplı alan 95 51 36 161 206 40 128 717 0,00% 2.7. Orman Alanları

Bölgede yükseklik ve yağış miktarının aylara göre dağılımı üst seviyede olup buna bağlı orman dokusu Türkiye’nin diğer yörelerine nazaran daha sık ve gürdür. Denizden uzaklaştıkça iklimdeki ılımanlık ve yağış oranı azalmakta buna bağlı olarak bitki örtüsü de değişmektedir.

Bölgedeki ormanlarda bulunan ana ağaç türleri; Doğu Ladin, Kayın, Kızılağaç, Göknar, Sarıçam, Kestane, Meşe, Gürgen, Akasya, Ihlamur, Dişbudak, Akçaağaç ve Şimşir olarak sıralanmaktadır. Ayrıca, orman alt tabakasında bulunan ve geniş alanlarda yayılış gösteren Ormangülü önemli flora zenginliğidir.

(33)

13

Fırtına Vadisi ormanları, WWF Dünya Doğayı Koruma Vakfı tarafından Avrupa’da acil korunması gereken 100 ormandan biri olarak ilan edilmiştir. Bölgede hakim orman örtüsü, çoğunlukla yapraklı ve iğne yapraklı ormanların egemen olduğu bir kuşaktır. Bu bölümün 300–1500 m yükseltiler arasındaki kesiminde yapraklı türler; 1500 metreden yukarı kesimlere doğru çıkıldıkça, iğne yapraklı türler karışıma daha yüksek oranda katılmaktadır (ÇPGM, 2005).

DSĐ tarafından yapılan havza bölümlendirmesine göre ayrılan havzaların alanları ile bunların içerdikleri orman alanı yüzdeleri Çizelge 2.5 ’de verilmektedir ( Hızal, ve diğ., 2008).

(34)

14

Çizelge 2.5 ’den de görüleceği gibi, Doğu Karadeniz Havzası en yüksek orman alanına sahip 5 havzadan biridir. Havza alanının %43,58’ini ormanlar oluşturmaktadır.

2006, 2007 yılı Đl Çevre Durum Raporları’na göre, Havza’daki illerin orman durumu Çizelge 2.6’ da verilmektedir.

Çizelge 2.6: Havza’daki illerin orman durumu, ha (ÇOBOĐM, 2006; ÇOBTĐM, 2007; ÇOBGĐM, 2007; ÇOBRĐM, 2006; ÇOBGÜĐM, 2007).

Đller Toplam Orman Alanı Normal Orman Alanı Bozuk Orman Alanı Koru Orman Alanı Normal Koru Orman Alanı Bozuk Koru Orman Alanı Baltalık Orman Alanı Ordu 184.358 117.143 67.215 117.143 85.341 31.802 15.510 Giresun 713.210 238.975 238.975 116.890 122.085 Gümüşhane 170.941 111.035 73.126 Trabzon 184.815 184.815 37.908 Rize 15.7515 44.809 112.706 133.328 44.809 88.519 24.187 2.8. Tarım Faaliyetleri

Dik dağ sıraları ve ovalık alanların sınırlı olması, tarım faaliyetlerini büyük ölçüde kısıtlamaktadır. Bu koşullar altında makineleşme de zor olduğundan, tarım faaliyetleri çoğunlukla insan gücüne dayanmaktadır. Bu nedenlerle yeterli büyüklükte işletme oluşumu ile ölçek ekonomisine ulaşmak oldukça güç olmaktadır. Đç bölgelerde iklimin kurak olması (yıllık yağış miktarı 400–600 mm), ürün yetiştirilmesini zorlaştırırken, yüksek kesimlerinde sıcaklığın düşük olması ürün çeşitliliğini kısıtlar (DOKAP, 2000a).

2.8.1. Tarımsal üretim

2006, 2007 yılı Đl Çevre Durum Raporları’na göre, Giresun’da başlıca tarımsal faaliyetler fındık üretimi, hayvancılık ve sebzecilik, son zamanlarda önem kazanmaya başlayan kivi yetiştiriciliği ve seracılıkken, Rize’de çay üretimi, Trabzon’da ise düz arazilerde sebze ve tütün, az meyilli arazilerde tütün, patates ve fındık, meyilli arazilerde fındık ve çay üretimi, Gümüşhane’de ilinde hububat üretimi ve Ordu’da fındık ve meyve üretimi önemlidir.

(35)

15 2.8.1.1. Tarla bitkileri

2006, 2007 yılı Đl Çevre Durum Raporları’na göre, tarla alanlarında Giresun’da mısır, karalahana ve fasulye, buğday, arpa ve yem bitkileri, Gümüşhane’de buğday, arpa ve mısırın ön planda olduğu hububat üretimi, yem bitkileri ve sanayi bitkilerinden seker pancarı ve patates, Ordu’da tahıl ve yumrulu bitki yetiştirilmekte, Rize’de ise tarım arazilerinin % 92,5’inde çay tarımı yapılıyor olmasından dolayı bitkisel üretim çeşitlilik göstermemektedir.

2.8.1.2. Buğdaygiller

2006, 2007 yılı Đl Çevre Durum Raporları’na göre, havzadaki illerde mısır, buğday, arpa ve yulaf üretimi yaygındır. Buğdaygillerin üretim metotları; düz ve engebeli alanlarda serpme ekim olarak yapılmaktadır. Giresun’da üretilen buğdaygillerin büyük bölümü güney ilçeleri olan Şebinkarahisar, Alucra ve Çamoluk ilçelerinde yetiştirilmektedir. Trabzon’da en yaygın ürün mısırken, Gümüşhane’de buğday ve arpa üretimi ön plandadır. Rize’de ise mısır ağırlıklı olmak üzere arpa ve yulaf üretilmektedir.

2.8.1.3. Baklagiller

Havza’daki baklagillerin üretimine bakmak gerekirse 2006, 2007 yılı Đl Çevre Durum Raporları’na göre, bezelye, fasulye, nohut ve bakla üretimi yaygındır.

2.8.1.4. Yem bitkileri

Havza’daki yem bitkileri üretiminde yonca, fiğ, korunga, silajlık mısır üretimi ön plandadır. Giresun’da üretilen yem bitkilerinin tamamına yakını güney ilçeleri olan Şebinkarahisar, Alucra ve Çamoluk ilçelerinde yetiştirilmektedir. Trabzon’da ise çok az miktarda ekilen yem bitkileri iç tüketimde hayvan yemi olarak kullanılmaktadır. 2.8.1.5. Endüstriyel bitkiler

2006, 2007 yılı Đl Çevre Durum Raporları’na göre illerde genel olarak şekerpancarı, tütün ve patates yetiştiriciliği yapılmaktadır.

2.8.1.6. Sebze üretimi

Havza’ya büyük oranda giren illerin sebze üretiminde, Giresun’da soğansı ve kök sebzeler ilk sırada gelmektedir. Yaprağı yenen sebzeler grubundan lahana, meyvesi

(36)

16

yenenlerden domates ve salatalık, baklagillerden fasulye ve soğansı kök sebzelerde taze soğan önemlidir. Rize’de taze fasulye, karalahana, kabak, salatalık üretimi, Trabzon’da kara lahana, salatalık, domates, biber, patlıcan, marul üretimi ve Ordu’da kara lahana, patlıcan, hıyar, domates, fasulye üretimi ön plandadır. Gümüşhane’de ise sebze tarımı yapılan alan %0,56’da kalmaktadır. Sebze tarımının gelişmesini engelleyen en büyük faktör iklim kısıtlıdır. Ancak, mikro klima özelliği gösteren alanlarda sebze yetiştiriciliği yoğunlaşmıştır. Sebze üretimi daha çok öz tüketime yönelik yapılmaktadır (ÇOBOĐM, 2006; ÇOBTĐM, 2007; ÇOBGĐM, 2007; ÇOBRĐM, 2006; ÇOBGÜĐM, 2007).

2.8.1.7. Organik tarım

Organik tarımla ilgili yeterli bilgiye ulaşılamamakla beraber, Trabzon Đlinde 2007 yılı itibariyle organik tarım ile ilgili yapılan üretime ilişkin bilgiler Çizelge 2.7 ’de verilmektedir.

Çizelge 2.7: Trabzon ilinde yapılan organik tarım (ÇOBTĐM, 2007).

Firma Ürün Adı Üretim (Ton)

Aslantürk Fındık 760

Fanus Gıda Bal 4.2

Özçay Çay 25010

Aslantürk Limited Fındık 360

2.8.2. Pestisit kullanımı

Havzadaki pestisit kullanımıyla ilgili yeterli bilgiye ulaşılmamakla beraber, ĐLEMOD verilerinden elde edilen, illere göre zirai mücadele ilaçları tüketimine dair bilgiler Çizelge 2.8 ’de verilmektedir.

Çizelge 2.8:Havza’daki illere ait zirai mücadele ilaçları tüketimi (ĐLEMOD, 2007c).

Đl Akarisitler ton Diğerleri ton Fungusitler ton Herbisitler ton Kışlık Ve Yazlık Yağlar ton Nematosit Ve Fumigantlar ton Rodendisit Ve Mollusidler ton Toplam ton Đnsektisitler ton Trabzon (2007) 0,05 0 35 0,8 0,2 0,9 6,2 178,15 135 Ordu (2007) 13 28 16 4,77 343,77 282 G.hane (2006) 0,007 8,541 2,064 1,791 14,536 2,133 Giresun (2007) 0,005 4611 72,186 0,088 0,115 0,004 396.461 319,664 Rize (2007) 0 3052 2500 2,11 0 303,75 180 3073 87,4

(37)

17 2.8.3. Gübre kullanımı

En önemli üç gübre etken maddesi arasında, bölgede kullanımı en yaygın olan azottur; ardından fosfor ve potasyum gelir. Ülke genelinde de benzer bir eğilim görülür.

Başlıca üç etken madde arasında, uygulanan gübre miktarlarının dengesi farklılıklar göstermektedir. Gübre kullanımındaki farklılıklar, ekim sistemlerinin farklı olmasından kaynaklanmaktadır. Örneğin, Rize’nin baskın ürünü olan çay, yüksek seviyede potasyum kullanımı gerektirmektedir. Başta fosfor ve potasyum olmak üzere şu andaki gübre kullanımı genelde düşük seviyededir (DOKAP, 2000).

Türkiye'de gübre tüketimi dünya ortalamasının altındadır. Bitki besin maddesi olarak hektar alan başına gübre kullanımı Japonya'da 321, Đngiltere'de 283, Fransa'da 240, Mısır'da 214, Meksika'da 204, Đspanya'da 155, Pakistan'da 119, Yunanistan'da 115, Bangladeş'te 111 kg olmasına karşılık; Türkiye'de 85 kg dolayındadır. Bu miktar 116 kg olan dünya ortalamasının çok altındadır (Oral, 2002). Ancak Türkiye’de gübre tüketimlerine ait verilerin bir çoğunun kayıtlara geçirilmediği göz önünde bulun durulursa bu miktarın farklı bir değer alacağı düşünülmelidir.

Bir başka çalışmada ise ĐLEMOD verilerinden elde edilen Saf N ve P gübre kullanımları illere göre hesap edilmiş ve Türkiye ortalaması azot için 50 kg/ha.yıl, fosfor için 24 kg/ha.yıl olarak bulunmuştur (Uğurluoğlu, 2009). Havzadaki 5 ana ile ait gübre kullanımları ise Çizelge 2.9’da verilmektedir. Çizelgeden görüldüğü üzere havzadaki illerdeki gübre kullanımları genel olarak Türkiye ortalamasının üstünde bulunmaktadır.

Çizelge 2.9: Đllere ait yıllık gübre tüketimi (Uğurluoğlu, 2009).

Đl N (kg/ha.yıl) P (kg/ha.yıl) Giresun 293 74 Gümüşhane 11 5 Ordu 71 11 Rize 183 23 Trabzon 74 7

Bu çalışma kapsamında ayrıca, il sınırları içinde kullanılmakta olan ticari gübre cinslerinin yıllık tüketim miktarları 2006, 2007 Yılı Đl Çevre Durum Raporları’ndaki bilgilerden derlenerek Çizelge 2.10’da verilmektedir.

(38)

18

Çizelge 2.10: Đl sınırları içinde kullanılmakta olan ticari gübre cinslerinin yıllık tüketim miktarı (ÇOBOĐM, 2006; ÇOBTĐM, 2007; ÇOBGĐM, 2007; ÇOBRĐM, 2006; ÇOBGÜĐM, 2007).

Ticari Gübre Cinsinin Adı Kullanılan Miktar (ton)

Giresun Ordu Rize Trabzon Gümüşhane

% 26 A.Nitrat 36.132 40.353 3.435 2.093 % 42 – 44 TSP 4.834 4.057 30 Kompoze 20.20.0 2.563 1699 33013.8 Kompoze 15.15.15 2.244 tonu Kompoze 20.20.0 + %1 Zn 236 kimyevi Kompoze 15.15.15. + %1 Zn 67 415,30 155 gübre Kompoze 25.5.10 390 17,25 %33 A.Nitrat 1.497 2.818 626 179.07 642,25 %21 A.Sülfat 432 2.222,46 tonu

Potasyum Sülfat 167 organik

Üre 223 45,40 gübre 187

Kalsiyum Nitrat 42

DAP 390 1205

Normal Süper Fosfat 167

TOPLAM 2161 52307 38.935 33192 217

2.9. Hayvancılık

Havza’da hayvancılık da oldukça önemli bir ekonomik faaliyettir. Özellikle sığır yetiştiriciliği, süt ürünleri ve arıcılık ülke çapında önemi olan üretim faaliyetleridir (DOKAP, 2000).

2.9.1. Küçükbaş ve büyükbaş hayvancılık

2006 ve 2007 yılı Đl Çevre Durum Raporları değerlendirilerek, havzaya ait illerde küçükbaş ve büyükbaş hayvan sayısı mevcutları belirlenmiş ve Çizelge 2.11’de verilmiştir. Đlçelere göre ayrıntılı küçükbaş ve büyükbaş hayvan sayısı mevcutları Ek- B ’de sunulmaktadır.

2.9.2. Kümes hayvancılığı

Havzaya ait illerdeki kümes hayvanı mevcutları Çizelge 2.12 ’de verilmektedir. Đlçelere göre ayrıntılı durum ise Ek-C ’de verilmektedir.

(39)

19

Çizelge 2.11: Havza’ya ait illerde küçükbaş ve büyükbaş hayvan sayısı mevcutları (ÇOBOĐM, 2006; ÇOBTĐM, 2007; ÇOBGĐM, 2007; ÇOBRĐM, 2006; ÇOBGÜĐM, 2007).

Đl/Đlçe Küçükbaş Hayvan

Sayısı

Büyükbaş Hayvan Sayısı

Tek Tırnaklı Hayvan Sayısı Trabzon (2007) 4.968 156.814 Ordu (2006) 121.253 130.038 Rize (2006) 18849 34093 98 Gümüşhane (2006) 92527 88612 444 Giresun (2005) 125715 93939 732

Çizelge 2.12: Havzaya ait illerde kümes hayvanı mevcutları (ÇOBOĐM, 2006; ÇOBTĐM, 2007; ÇOBGĐM, 2007; ÇOBRĐM, 2006; ÇOBGÜĐM, 2007).

Đl Yumurtacı

Tavuk Hindi Ördek Kaz

Rize 12.442 38 597 132 Giresun 12.442 Trabzon 122.060 Ordu 296.803 628 752 82 Gümüşhane 96.602 1.014 551 551 Genel Toplam 612.067 2.736 3.048 1.472 2.9.3. Su ürünleri

2006, 2007 yılı Đl Çevre Durum Raporları’na göre, su ürünleri yetiştiriciliği hayvansal üretim çalışmaları içinde önemini kabul ettirmiş, hızla gelişen bir üretim dalıdır. Su ürünleri yetiştiriciliği yönünden, Ordu deniz ve iç sularda büyük ölçüde ihracat yapılabilecek üretim kapasitesine sahiptir. Bol miktarda akarsu, göl ve derelerin alabalık yetiştiriciliğine uygun olması, bu alanda kültür balıkçılığının gelişmesinde büyük etki yapmıştır. 2006 yılı sonu itibariyle Ordu ilinde kültür balıkçılığı yapan işletme sayısı 46 adettir. Bu işletmelerin 40 adedi tatlı sularda olup, hepsinde alabalık üretimi yapılmaktadır. Bu tesislerin toplam üretim miktarları 240 ton/ yıl’ dır. Denizde bulunan 6 adet işletmede ise 1200 ton/yıl üretim yapılmaktadır. Denizde ve karada olmak üzere toplam balık üretimi 1.440 ton/yıldır. Balıkların pazarlanması genelde perakende ve canlı olarak kendi bölgelerinde yapmaktadırlar. Trabzon ilinde ise su ürünleri üretimi bakımından 38.680 ton deniz balıkçılığı, 1.318.000 ton tatlı su balıkçılığı yapılırken, Rize ilinde 17.866,06 ton balık üretimi mevcuttur.

(40)

20 2.10. Hidroloji

Bölge çok sayıdaki dereleri, irili-ufaklı gölleri, toprak ve iklim özellikleri nedeniyle çeşitli ekolojik birimleri bünyesinde barındırdığından zengin bir flora ve vejetasyona sahiptir.

Bölgenin denize dik vadileri ve yüksek platoları ise hayvan çeşitliliğinin zengin olmasının doğal bir nedenidir. Derin vadi yatakları ve göletlerde ekolojik yapılarına uygun olarak, Sazan, Alabalık, Karabalık ve kaya balığı gibi balık çeşitleri de mevcuttur.

Bölgedeki önemli vadiler, Harşit Vadisi, Kelkit Vadisi, Trabzon’un batısında güney-kuzey yönünde uzanan Folderesi Vadisi, Değirmendere akarsuyunun kurulu olduğu güneybatı-kuzeydoğu doğrultusundaki Karadere Vadisi ve doğudaki güney-kuzey yönünde uzanış gösteren Solaklı Deresi vadisi olarak sıralanmaktadır.

Ayrıca burada bulunan Artabel Gölleri ve çevresi gerek jeolojik ve jeomorfolojik, gerekse flora ve fauna yönünden oldukça zengin olmasının yanında peyzaj değerleri bakımından da yüksek bir değere sahiptir.

Bölgenin önemli akarsuları ise, Aksu, Harşit Çayı, Yağlıdere, Batlama Deresi, Kelkit Çayı, Melet Irmağı, Turnasuyu Irmağı, Civil Irmağı, Akçaova Deresi, Çalışlar Deresi olarak sayılabilir. Bölgenin akarsularının debileri çok yüksek olmakla birlikte çok sayıda kaynak ve yaz-kış kurumayan akarsular mevcuttur. Özellikle debisi yüksek olan akarsular Trabzon Đli sınırları içerisinde yer alan; Baltacı Deresi, Solaklı Deresi, Manahoz Deresi, Küçük Dere, Karadere Deresi, Yanbolu Deresi, Yomra Deresi, Değirmendere Deresi, Sera Deresi, Söğütlü Deresi, Çarşıbaşı Deresi, Fol Deresi ve Akhisar Dereleridir (ÇPGM, 2005).

Đllere göre su kaynakları potansiyeli Şekil 2.9’da ve Çizelge 2.13’de verilmektedir. Havza genelinde özellikle Giresun ve Rize’nin yıllık ortalama yüzey suyu miktarları önem arz etmektedir. Yeraltı suyu potansiyeli bakımından ise Trabzon ve Rize dikkat çekmektedir (DOKAP, 2000).

2.10.1. Akarsular, dereler ve çaylar

ĐLEMOD (2007d )’da Havza’ya ait illerin sahip olduğu akarsular için uzunluk, debi, başlangıç ve bitiş noktaları, kolu olduğu akarsu ve özellikleri gibi ayrıntılı bilgiler verilmektedir. Şekil 2.10’da ise akarsular gösterilmektedir.

(41)

21

Şekil 2.9: Đllere göre su kaynakları potansiyeli (DOKAP, 2000). Çizelge 2.13: Đllere göre su kaynakları potansiyeli (DOKAP, 2000).

Artvin Trabzon Rize Bayburt Gümüşhane Giresun Ordu Toplam Đl Yüzölçümü km2 7.436 4.684 3.920 3.699 6.528 6.934 6.000 39.201 Yıllık Ortalama Yağış (mm) 700 900 1.264 450 465 926 968 799 Akış km2 (m3/s /km2) 0,0187 0,0256 0,0362 0,0076 0,0068 0,0223 0,0161 0,0185 Yıllık Ortalama Yüzey suyu (milyon m3) 6.799 3.774 4.469 883 1.389 6.264 3.046 26.624 Yeraltı suyu (milyon m3) 25 130 100 20 15 135 59 484 Toplam su potansiyeli (milyon m3) 6.824 3.904 4.569 903 1.404 6.399 3.105 27.108 2.10.2. Yeraltı suyu kaynakları

Yeraltı su kaynaklarıyla ilgili bilgiye havza bazında ulaşılamamakla beraber, Đl Çevre Durum Raporları’nda yer alan bilgiler de tek bir formatta verilmemektedir.

2006, 2007 yılı Đl Çevre Durum Raporları’na göre, toplam yeraltı suyu potansiyeli Ordu’da 3,105 hm3/yıl, Trabzon’da 130 hm3/yıl, Giresun’da ise 22.10 hm3/yıl’dır. Gümüşhane ili Salyazı ilçesinde bulunan ve aynı zamanda kıta içi su kaynaklarını oluşturan akarsuların taşıdıkları yüzey suyu ve akiferlerdeki yeraltı suyu kimyasal özellikleri bakımından iyi kaliteli su kaynaklarındandır. Gümüşhane ili sınırları içinde kalan ve hidrojeolojik yönden incelenen akarsu mansap akiferleri Harşit Çayı,

(42)

22

(43)

23

Köse Deresi, Kosmasat Deresi, Salyazı 1. Kısım, Salyazı 2.Kısımken, Rize ilinin sınırları içinde kalanlar Đyidere Çayı, Taşlıdere Çayı, Büyükdere Çayı, Hemşin Deresi, Abuçağlayan Deresi, Fırtına Çayı akiferleridir.

Giresun, Ordu ve Rize illerine ait yeraltı suyu kaynaklarıyla ilgili bilgiye Đl Çevre Durum Raporları’ndan ulaşılabilmektedir.

2.10.3. Kaplıcalar

Kaplıcalarla ilgili detaylı bilgiye ulaşılamamakla beraber Ordu ve Rize illerine ait kaplıcalar hakkında bilgiye ulaşılmıştır. Buna göre Ordu’daki en önemli kaplıca, Fatsa-Ilıca beldesi sınırları içinde bulunan Sarmaşık Kaplıcası’dır. +8 derece sıcaklıktaki suyun bileşiminde demir ve kükürt bulunmaktadır. M.Ö. I. yy.dan beri kullanıldığı sanılmaktadır. En önemli içmesi yine Fatsa’da bulunan Sazcılar Kaynak Suyu’dur (ÇOBOĐM, 2006).

Rize Đli termal ve jeotermal kaynaklar yönünden zengindir. Özellikle Çamlıhemşin Đlçesinin 18 km güneyinde yer alan Ayder termal kaynakları en önemli olanıdır (ÇOBRĐM, 2006).

2.10.4. Barajlar

Doğu Karadeniz Havzası’nın tamamı DOKAP illeri sınırları içinde kalmaktadır. Bu havzadaki hidroelektrik geliştirme projeleri 68 hidroelektrik santralden oluşmaktadır. Bunların ikisi faal, üçü inşaat ve geri kalanları ise tasarım ve projelendirme aşamalarındadır. Gelişme potansiyeli 3083 MW Kurulu kapasite ve 10944 GWs yıllık enerji üretimidir. Rize’deki projeler en yüksek gelişme potansiyeline sahiptir. 19 adet hidroelektrik santrali–966 MW ve 3759 GWs. Bunu 16 adet hidroelektrik santral (963 MW ve 3262 GWs) ile Giresun takip eder. Doğu Karadeniz’in en büyük su havzasına sahip olan Harşit çayı üzerinde, Gümüşhane ili sınırları dâhilinde Kürtün Barajı inşa aşamasındadır. Proje bir depolama barajından ve bir hidroelektrik santralden (80 MW kurulu kapasite ve 198 GWs yıllık enerji üretiminden) oluşmaktadır. Trabzon Su Temini Projesi kapsamında inşası devam eden Atasu barajına bağlı olarak 5 MW ve 27 GWs potansiyeline sahip bir hidroelektrik santral projesi hazırlanmıştır. Ordu ilinde, Melet çayı üzerinde 60 MW ve 195 GWs potansiyele sahip bir hidroelektrik santral olan Topçam Barajı inşa halindedir. DSĐ’nin 1999 uygulama programında, Đyidere çayı üzerindeki Tozköy ve Harşit çayı

(44)

24

üzerindeki Aslancak, Torul ve Akköy olmak üzere dört proje belirtilmiştir(DOKAP, 2000).

Đşletmede ve inşa halindeki barajlar ve hidroelektrik santraller Çizelge 2.14 ve Çizelge 2.15’de verilmektedir.

Çizelge 2.14: Đşletmedeki barajlar ve hidroelektrik santraller (DSĐ, 2008a; DSĐ, 2008b; DSĐ, 2008c).

Baraj ve HES Adı Đl Amacı

Murgul HES Artvin Enerji

Tortum HES Artvin Enerji

Muratlı Barajı Artvin Enerji

Kürtün Barajı ve HES Gümüşhane Enerji

Koruluk Barajı ve Sulaması Gümüşhane Sulama

Doğankent HES Giresun

Çizelge 2.15: Đnşa halindeki barajlar ve hidroelektrik santraller (DSĐ,2008a; DSĐ, 2008d; DSĐ, 2008b; DSĐ, 2008e; DSĐ, 2008f).

Baraj ve HES Adı Đl Amacı

Deriner Artvin Taşkın Koruma-Enerji

Demirözü Barajı Bayburt Sulama

Köse Barajı Gümüşhane Sulama

Torul Barajı ve HES Gümüşhane Enerji

Topçam Barajı Ordu Enerji

Atasu Barajı ve HES Trabzon Đçme Suyu-Enerji

Doğu Karadeniz Bölgesi Bölgesel Gelişme Planı sınırlarında kalan illere göre hidroenerji üretimi Şekil 2.11’de verilmektedir (DOKAP, 2000).

Referanslar

Benzer Belgeler

ve Şekil 4.10.‘a göre Doğu Karadeniz Havzası için yayılı TN yükleri kaynaklarına göre değerlendirildiğinde en fazla N yükü tarım faaliyetlerinden

Melen Havzası’nda bulunan akım ölçüm istasyonlarından (1302, 1339 ve 1340 Nolu istasyonlar) temin edilen veriler kullanılarak yürütülen bu çalışma ile, Büyük Melen Nehri

Esnafın, Uzun ÇarĢı içinde pek rast gelmediklerini belirttikleri siftahtan kazanılan “parayı yere veya dükkânın içerisine atma”, “parayı öpüp baĢa

kahramanların arınma çabalarında da devam eder. Her ikisi de dıĢ dünyayla iliĢkilerinin kesik olduğu kapalı mekânlarda, Oğuz Atay ile arınırlar. Bunda yazarın Oğuz Atay ile

Söz gellm i, Selâhattin Hi - lav'm birkaç yıl önce getir - diği yorum üzerinde, bu katı anlayışın etkisiyle olacak, hiç durulmadı.. gibi k itleleri kapsa yan

Söz konusu devirlerde Çin’den getirilen eşyaların son derece değerli olması ve bu sebeple de saygınlık nesnesi olarak kabul edilmesi sebebiyle Han dönemi ipek kumaşlarına

Tohumluk üretiminde hedef; diğer tür ve yabancı ot tohumlarından temiz, taneleri iri ve dolgun, hastalıksız, çimlenme kabiliyeti yüksek, tohumla geçen hastalıklarla bulaĢık

Çalışmada, basit mesnetli homojen olmayan elastik malzemelerden oluşan konik kabukların temel bağıntıları çıkarılmış, değiştirilmiş Donnell tipi stabilite ve