• Sonuç bulunamadı

Çocuklarda Duygu Eğitimi. Şehit Öğretmen Neşe Alten Anaokulu Psk.Danışman:Ayşe ASLANBAŞ

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "Çocuklarda Duygu Eğitimi. Şehit Öğretmen Neşe Alten Anaokulu Psk.Danışman:Ayşe ASLANBAŞ"

Copied!
22
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Çocuklarda

Duygu Eğitimi

Şehit Öğretmen Neşe Alten Anaokulu Psk.Danışman:Ayşe ASLANBAŞ

(2)

Duygular bizleri harekete geçiren, olay ve durumlara tepki vermemizi sağlayan bir işleve sahiptir. Duygu regülasyonu yani diğer bir adıyla duygu düzenleme, becerisi, yoğun hisler

içindeyken dengede kalabilmeyi, kendimize ve çevremize zarar vermeden duygularımızı sağlıklı bir şekilde ifade

edebilmeyi kapsar.

(3)

Küçük yaştaki çocukların nörolojik sistemleri tam gelişmediğinden ötürü duyguların esiri konumundadırlar. Bu yüzden sakinleşmek için meme, emzik, anne kucağı, yumuşak bir objesi vb. kullanırlar. Zamanla çocuğun

bu nesne veya kişilere bağımlılığını azaltabilmek ve içsel dünyasını

geliştirebilmek için duygu regülasyonunu nasıl yapacağını öğretmemiz gerekir.

(4)

Her çocuk için zaman zaman korku, kaygı, öfke, üzüntü gibi zorlayıcı duyguları deneyimlemek doğaldır. Çocukların sürekli

mutlu olmasını istemek olumsuz duyguları bastırmasına yol açabilir. Önemli olan çocukların bu duyguları sağlıklı bir biçimde yaşayabilmeleri için, (özellikle küçük yaştan itibaren) yetişkinler

tarafından desteklenmeye ihtiyaç duyarlar.

(5)

Duyguları regüle etmek/düzenlemek korku, kaygı gibi zorlayıcı duyguları “yok etmek” demek değil; doğal olduklarını kabullenip

sağlıklı bir biçimde deneyimlemeye izin verebilmektir. Çocuğun duygularını reddetmek, görmezden gelmek çocuğun duygularının kaybolup gitmesini sağlamaz. Görmezden gelmek aslında çocuğu

o zorlayıcı duyguyla baş başa bırakmak olacaktır.

(6)

Çocuk içinde yoğun duygularla dolup taşarken bunları nasıl ifade edeceğini

bilemediği zaman hırçınlık yapabilir, aşırı öfkelenebilir ya da inatlaşabilir.

Yapabileceğimiz en güzel şey çocuğun duygularını anlamaya çalışmak,

duygusunu kabul etmek ve onu anladığımızı gerçekten

gösterebilmektir. Bir ayna gibi çocuğun hissettiği duyguyu yansıtmak,

isimlendirmek çocukta anlaşıldım

hissinin oluşmasını sağlayıp duygularla olaylar arasında bağlantı kurmasını

sağlayacaktır.

(7)

Duyguları isimlendirirken, duygunun çocukta yarattığı bedensel etkilere de dikkat çekmek önemlidir.

‘’İstediğin oyuncağı alamamak seni o kadar

öfkelendirdi ki, ellerini yumruk yapmışsın, kıpkırmızı olmuşsun’’ gibi.

Duygusal ve davranışsal problem yaşayan çocukların en temel sıkıntısı duygularının farkında olamaması ya

da duygusunu paylaştığında kabul görmemesidir.

Çocuk duygularının farkına vardıkça, duygular hakkında konuştukça duygusal dünyası da

zengileşmeye başlayacaktır.

(8)

Bizlerin morali bozuk olduğunda, söylediklerimizi hiç kesmeden, tavsiyede bulunmadan, derdimize derman olmaya çalışmayan, ağlamamıza, kızmamıza izin veren arkadaşlarımızın yanında kendimizi daha hafiflemiş ve o

kişiyle daha sağlam bir bağ kurmuş olduğumuzu hissederiz.

Çocuklarında tıpkı bu şekilde sözlerini kesmeden, tavsiyede bulunmadan ya da sorunu çözmeye

kalkmadan sadece onların duygularını dinlediğimizde bize daha çok bağlanırlar.

(9)

Duygusal Acıları İyileştirme

Çocuklar canları yandığında korktuklarında ya da hayal kırıklığı yaşadıklarında hemen ağlamaya başlarlar. İnsan gözyaşı

üzerine yapılan araştırmalar duygularımız yüzünden döktüğümüz gözyaşlarının stres hormonları içerdiğini

göstermiştir. Bazen ebeveynler olarak çocuklar öfkelendiğinde veya ağladığında çocuklarla ne yapacağımızı bilemez ve

sorunu çözme rahatlama çabası gösteririz.

(10)

Duygusal Acıları İyileştirme

Çocuklar ağlamalarını kesmeye çalışan yetişkinler yerine

onları destekleyecek ebeveynlere ihtiyaçları vardır. Ağlamaya müdahale etmek aslında çocuğun kendini şifalandırma sürecini de kesintiye uğratır.

Kendi çocuklukluk döneminizde baktığınız zaman

duygularımıza karşılık olarak tamam tamam sorun yok ağlama, ağlanacak ne var ki, abiler/ablalar ağlamaz gibi

sözlerle büyüdüyseniz sizler de aynı sözleri çocuklarınız ağladığı zamanlarda onlara söylemeye başlarız.

(11)

“Kocaman çocuk oldun artık neden korkuyorsun?” ,

“Üzülecek bir şey yok.” gibi reddedici bir tutum çocuğu

olumsuz etkileyebilir, kafasını karıştırabilir. “Üzülmüşsün.” ,

“Dışarı çıkamadığın için sinirlisin.” şeklinde kabullenici bir yaklaşım daha olumlu etki yaratacaktır.

Çocuklar duygularının kabul görmediğini fark edince

duygusal şifa süreçlerini kapatırlar.

(12)

1- Tamam tamam ağlayacak ya da korkacak bir şey yok diyerek o duyguyu değersiz görmek

2- Bebek gibi ağlama ancak bebekler ağlar diyerek ayıplamak

3- Akşam eve baban gelince ağladığını söylerim diyerek korkutmak

4- Teskin etmeye çalışmak

5- Dikkatini başka yere çekmek

6- Çocuğu yalnız bırakmak

(13)

Çocuklar incindiğinde, üzüldüğünde, canları yandığı zaman duygularını iyileştirebilmek için

kendini ifade etmeye ve içindekileri serbest bırakmaya ihtiyaç duyarlar.

Çocuklar duygularını ifade etmenin kabul

görmediğini fark ettikleri zamanlarda onları içinde tutmak için tırnak yeme, parmak emme, saçlarıyla

oynama gibi kontrol davranışları geliştirebilirler.

(14)

Öfke Nöbetleri:

Öfke krizi aslında bir taşmadır. Her çocuğun içindeki duyguları tutacak bir kap olduğunu hayal edin artık o kap dolduğu zaman ve çocuk bunu boşaltacak güvenli bir ortam bulamadığında patlama meydana gelir. Genellikle öfke anlarında çocukların sakinleşmeleri zor olacaktır o yüzden ilk olarak kendimizi sakin tutmaya özen göstermeliyiz. Güçlü duygular, zihinden çıkarılarak yok olmaz ancak bu duygular samimiyet ve anlayışla kabul edildiğinde kesin uçları törpülenir.

(15)

Bütün duyguları kabul ederiz fakat bütün davranışları kabul etmeyiz.

Çocuğun kardeşi elinden oyuncak aldı diye kızmasına izin vermeliyiz.

Kızdığı zaman kardeşine kamyonla vurmasına izin vermemeliyiz.

Çocuklar kızdığı zaman bedenindeki adrenalin harekete geçer. Bu yüzden vurmak, itmek, fırlatmak, tükürmek isteyebilir çünkü içindeki enerjiyi nasıl ifade edeceğini bilmiyordur. Onların adrenalin çıkışını engellemek yerine çıkış kapısını gösteren ebeveynlere ihtiyacı vardır.

Onların kızgın enerjilerinin yönünü kabul edilebilir davranışları göstererek yön vermemiz gerekir. Bunu kriz anından önce konuşmak önemlidir. Yoğurabilecekleri hamur, top, yırtabilecekleri kağıt, istediği kadar vurabileceği bir yastık olabilir.

(16)

Zaman zaman ebeveyn olarak çocuğun duyguları sizi de tetiklemiş olabilir sakin kalmakta zorlanıyor

olabilirsiniz böyle durumlarda kendinizin mola alması çok önemli. Şu an kendimi çok çok öfkeli hissediyorum ve sakin kalıp nefes almak için biraz

odamda durmaya ihtiyacım var.

(17)

Duygu Düzenlemeye Yardımcı Yöntemler:

Çocuklarının duygularına dikkat vermek, isimlendirmek, onlarla empati kurmaya gayret etmek, çocuğunun yoğun

duygularını aynalamak, çocuğunun huzursuz edici

duygularına nasıl yaklaşabileceğine dair rehberlik sunmak çok önemlididir.

Fiziksel Temasta Bulunun: Ona sarılın. Kucağınıza

aldığınızda hafif sallanma hareketiyle ve sakinleştirici bir müzikle senkronize olduğunuzu hissedin.

(18)

Duygu Düzenlemeye Yardımcı Yöntemler:

Problemin Adını Koyun: Görmezden gelmek yerine yaşadığı sorunun adını koyun. Sözgelimi çocuğunuz düştüyse ve

canı yanıyorsa, bu olayı ona anlattırın. Düştüğünü, sizin

yanına gelip onu kaldırdığınızı, canının yandığını ve yanında olduğunuzu söyleyin. Orada olduğunuzu hissettirin.

“Ağlama, tamam, bir şey yok. Daha dikkatli ol bundan sonra.” veya “Bunda ağlayacak ne var?” demek

çocuğunuzu sakinleştirmez, aksine duygusunu bastırmasına neden olur.

(19)

Duygu Düzenlemeye Yardımcı Yöntemler:

Duygularını Tanımlamasına Yardım Edin: Çocuğunuzun nasıl hissettiğini, hissettiği duygunun ne olduğunu anlamasına

yardımcı olun. “Nasıl hissediyorsun?”, “Bu seni korkutuyor sanırım.”, “Canın acıyor, biliyorum.”, “Arkadaşın seninle

oynamadığında üzgün hissediyorsun.”, “Ağlayabilirsin, ben buradayım.” gibi. Çocuğunuzun duygularını tanımlamasına

yardımcı olurken siz de kendi duygularınızı ona aktarın.

“Bugün çok heyecanlıyım çünkü…”, “Bugün bir şeye

üzüldüm…”, “Kızgınım…” gibi. Bu onun kendi duygularını fark ederken, başkalarının duygularını fark edip empati

kurmasına da yardımcı olur.

(20)

Kendi rahatlama ve çözüm üretme stratejilerinizi onlarla

paylaşın. “Bazen ben de patronuma çok sinirleniyorum biliyor musun, öyle olunca balkona çıkıp derin bir nefes alıyorum /

sevdiğim bir arkadaşımın yanına gidip onunla sohbet

ediyorum/yüzümü yıkıyorum” vb. Duyguları hissetmeyi kontrol edemeyiz ama her türlü duygu da geçicidir. Duygular bize

uğrarlar ama sonsuza dek bizimle kalmazlar, an be an

değişirler. Bu mesajı verme çalışın; sıklıkla “sakinleştiğinde”,

”geçtiği zaman” kelimelerini kullanın.

(21)

Duygulara Değil, Davranışlara Sınır Koyun: Sınır koymak davranışları kontrol etmek için uygundur ancak duygulara

set çekilmemelidir. Duygularını aktarabileceği güvenli

alanlar yaratmak, duygularını yumuşatabilmesi için yardım etmek ve model olmak önemlidir.

Fiziksel aktiviteler, hareket etme, bedenini dinleme çocuğun duygularını anlama ve düzenleme becerileri için önerilen bir

yöntemdir.

Birlikte Egzersiz Yapın: Hareket etmek olumsuz duyguların azalmasını sağlar.

(22)

Olmak istediğimiz sevgi dolu ebeveynler olmak için kendi acılarımızı, stresimizi

serbest bırakacak alanlara da ihtiyacımız vardır. Dikkatimiz kendi sancılarımızda ve stresimizde iken çocuklarımızın

duygularına kulak vermek zorlaşacaktır.

Düzenli olarak streslerini, endişelerini birbirleriyle paylaşan yetişkinler daha

mutlu ve çocuklarla vakit geçirmekten de keyif alacaklardır.

Referanslar

Benzer Belgeler

OLAN DURUMU BETİMLEMEK: DUR, kız kardeşine vurduğunu görüyorum DUYGULARI AYNALAYIN: Kardeşin saçını seçtiği için ona kızdın haklısın BİLGİ VERİN: Vurmak

 Bir insanın bütün isteklerini elde etmesi ve sevdiği her şeyi sonuna kadar elinde tutması mümkün değildir..  Aklın

Birincisi, toplumumuzda tiksinti, öfke, utanma, üzüntü ve mutluluk duygularının durumsal tetikleyicileri hakkında fikir edinmek; ikincisi ise, bu duyguları tetikle-

Bu amaç doğrultusunda kaygı, üzüntü, tiksinti, suçluluk ve öfke olmak üzere beş olumsuz duygu, neşe ve sakinlik olmak üzere ise iki olumlu duygunun her birine

Yapamadığın ve zorlandığın sorularda çok zaman kaybetme, o soruları boş bırak.. Test çözerken bir soruya takılıp, çok

1) Digital Business has become a trend during the Covid-19 pandemic, especially with the IoT concept, where everything can be done automatically (online) via video conferencing. 2)

Daha sonra kıyaslama için kullanılacak Çok Katmanlı Almaç ve Đstatistiksel Dalgacık Ağında sınıflama katmanını oluşturan Đstatistiksel Yapay Sinir Ağları

Tukey testi sonucuna göre babaları üniversite ve lise mezunu olan çocukların “Duyguları İfade Etme Testi” puan ortalaması, babaları ilkokul mezunu olan çocuklardan;