BERLİN MERKEZÎ ŞEHİRCİLİK ENSTİTÜSÜNÜN
ÇALIŞMALARI VE BİZ
Mimar, Yüksek Mühendis
Arslan T E R Z İ O Ğ L U «Berlin Muhabirimiz»
Mimar Prof. Eggeling'in Berlin Mer-kezî Şehircilik Enstitüsü Direktörlüğüne gel-mesinden sonra, enstitü hayli enerjik bir çalışma safhasına girdi. Geçen kış ve yaz döneminde, Avrupa ve Amerika'nın sayılı şehircilik mütehassıs ve mimarları sıra ile enstitünün misafiri olarak davet edildi. H e r salı günü saat 18 den 20 ye kadar süren konferanslarda ve sonra aynı konu üzerin-de yapılan fikir münakaşalariyle Enstitü, bugünkü şehir plânlamasının zayıf tarafla-rını tesbit ve gelecek için sıhhatli bir hamle yapmak azmiyle teori ve tatbikat sahası arasında bir bağlantı k u r m a k istiyor.
Bu arada önce Almanyanın ünlü mi-m a r - şehircilik mi-mütehassısları: Prof. Dr. Hillebrecht, Prof. Hebebrand, Prof. Kühn, M i m a r Schwagenscheidt, Bernhard Reichow sıra ile davet edildiler. Sonra Brezilya'dan Oscar Niemeyer, İtalya'dan Piccinato, Fran-sa'dan Candilis, sıra ile Enstitüde konfe-ranslar verdiler ve belli başlı projeleri gös-terildi. Polonya, İsveç. İngiltere bu arada unutulmadan davet edildiği gibi 1963 H a -ziranında İstanbul İ. T. Ü. Mimarlık Fa-kü'tesi Şehircilik Kürsüsü Ordinaryüsü Prof. Kemal A. Aru ve İmar Vekâleti Müs-teşarı Mithat Yenen de Türkiye'deki şehir-cilik faaliyetleri hakkında konferanslar ver-diler. Oldukça büyük bir ilgiyle karşılanan bu konferanslar hakkında Berlin'in en ağır-başlı ve büyük gazetesi olan « T A G E S S P İ E G E L » de çıkan makaleyi aynen Türk-çeye naklediyorum:
«Ötede, Türkiyede»
«İstanbullu şehircilik mütehassısları Berlin'de çalışmaları üzerine konuştular:
Bizim daima seve seve bahsetmek iste-diğimiz yeni kalkınan memleketlerden, bi-zim yardımımızın en çok tesirini ve yayıl-dığını görmek istediklerimizdir. B O N N ' d a Ekim 1961 senesinden beri İmar ve İskân Vekâleti (ki bu sonradan İmar, İskân ve
Şehircilik Vekâleti olarak genişletildi.) mevcut olmasına karşılık, T Ü R K İ Y E ' d e , haricen ismen de olsa 1958 senesinden beri bir İmar ve İskân Vekâleti var. Türkiye-nin bu VekâletiTürkiye-nin müsteşarı M i m a r - Y. Mühendis Mithat Yenen (bir Mimar, Hu-kukçu değil) bugünlerde Berlin'deydi: Ber-lin Teknik Üniversitesi Merkezî Şehircilik Enstitüsünün daveti üzerine, İstanbul T. Üniversitesinin Ordinaryüs Prof. Kemal Ahmet Aru ile beraber «Türkiye'de şehirci-lik faaliyetleri» hakkında konferanslar ver-mek üzere buraya gelmiş bulunuyorlar.
Türkiye yüzölçümü bakımından Batı Almanya'nın üç misli büyüklüğünde ol-masına rağmen, nüfusça yarısına sahiptir. Bu görünüşle şehircilik bakımından zorluk-larla karşılaşılmıyor gibi görünüyorsa da, Dcğıı M a r m a r a bölgesinde Türkiye'nin % 3 yüzölçümündeki bölgede nüfusun % 11 inin, millî gelirin % 20 sini sağladığı dü-şünülürse, o zaman şehir plânlaması yönün-den çözülmesi gerekli problemlerin açıkça ortaya çıktığı görülür. Büyük şehirlere göç akını devam ederken, büyük şehirler civa-rında gecekonduların geceleri birden türe-mesine karşılık hükümet çaresizlik içinde kalıyor.
H e r halde Türk şehirci mimarlarına en çek tasa veren şehir. 1.7 milyon nüfuslu (İstanbul) olsa gerek. Bir zamanlar bütün Balkanları içine alan Büyük Osmanlı İm-paratorluğunun başşehri İstanbuldu. Boğa-zın Avrupa sahilindeki şehrin d u r u m u Tiirk iktisadiyatına tesir edivor. ki 1. Cihan Har-binden sonra A T A T Ü R K tarafından d a h a ziyade ağırlık merkezinin Anadoluya akta-rılmasiyle, yani Asya'ya yönelmesiyle, ihmâle uğramış görünüyor. Öyle ki. Doğu M a r m a r a sahilinde İzmit, Gemlik, Bandırma gibi üç yeni limanın tekâmül ettirilmesine mukabil, İstanbul'daki liman çok eski ve tamirle mo-dernleşmesi de imkânsız. Bu tabiî, İstanbul
için köhneleşme safhasının bir merhalesi değilse de büyüme ve gelişmesinin yavaşla-ması demektir.
Ankara Türkiye'nin başşehri olmadan önce, 30.000 nüfuslu ehemmiyetsiz bir taşra vilâyetiydi. 1928 de yapılan şehircilik proje müsabakasını Berlin'li m i m a r Prof. Jansen kazandı, bu plâna göre 250.000 nüfuslu bir şehir düşünülmüştü. Şimdi ise şehir 450.000 nüfuslu (son sayıma göre 1,2 mil.) dur.
1954- 55 de yeni bir şehircilik proje nüfuslu (son sayıma göre 1,2 mil.) dur. TLİrk mimarı I. mükâfatı kazadı. II. m ü k â -fatı Alman mimarlar gurubu kazandı ki, guruba dahil olan mimar Dipl. İng. Ahrens şimdi Berlin Şehircilik Enstitüsünün Başmü-hendisidir.
Prof. Aru, konferansında T ü r k şehirle-rinin gelişmesi hakkında oldukça enteresan bir özetleme yaptı. İlk bakışta çok karışık görülen T ü r k şehirlerinin plânları, aslında yakından incelendiğinde en küçük elemana doğru giden organik bir topluluğu teşkil ettiği anlaşılır.
Türk İmar K a n u n u bize de bazı yönler-den örnek olabilir, anlaşıldığına göre bu kanun üzerinde daha çek plânlayan mimar-ların uğraştığı açıkça görülüyor.
Konferans serisinin sonunda. Müste-şar Mithat Yenen'in oldukça mütevazı ola-rak, bugünkü modern T ü r k şehirciliğinin tekâmülünde Alman mimar ve şehircilik mütehassıslarının, bunlar arasında lansen, Bcnatz, Celsner, Wagner, Taut ve unut-madan söylenmesi lâzım gelen Berlin'in es-ki belediye reisi E R N S T R E U T E R ' i n oy-nadığı büyük rolü tebarüz ettirmesiyle be-n b e r , bütübe-n bu yukarıda zikrettiklerimizibe-n tesirleri, Türkiye'de, bizdekinden daha mün-bit bir toprağa düşmüş olduğu görülüyor.»