• Sonuç bulunamadı

Çin, Afrika daki Askeri Varlığını Artırıyor

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "Çin, Afrika daki Askeri Varlığını Artırıyor"

Copied!
8
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Brifing

BOĞAZİÇİ ASYA ARAŞTIRMALARI MERKEZİ

Çin, Afrika’daki Askeri Varlığını

Artırıyor

(2)

Boğaziçi Asya Araştırmaları Merkezi 2018©All Rights Reserved. No part of this piece may be reproduced, copied or transmitted in any form or by any means, electronic or printed, without the permission of BAAM. The views expressed in this piece are the author's own and do not necessarily reflect our stance or policy.

2018©Tüm Hakları Saklıdır. BAAM’ın izni alınmadan kısmen veya tamamen elektronik veya basılı olarak çoğaltılamaz, dağıtılamaz ve yayınlanamaz. Yazıda belirtilen görüşler yazara aittir ve BAAM’ın görüşlerini yansıtmak zorunda değildir.

Websitesi: bogaziciasya.com E-Mail: bogaziciasya@gmail.com

(3)

Boğaziçi Asya Araştırmaları Merkezi

Çin, Afrika’daki Askeri Varlığını Artırıyor.

Doğukan Doğu

BAAM

Kuşak ve Yol Çalışma Grubu

Brifing Serisi – 2018

(4)

Boğaziçi Asya Araştırmaları Merkezi Belçika merkezli International Crisis Group tarafından Michael Korvig imzasıyla 24 Ekim 2018’de yayımlanan “China Expands Its Peace and Security Footprint in Africa” (Çin Afrika’daki Askeri Varlığını Artırıyor.) başlıklı rapor, Çin’in Afrika’da artan askeri varlığına dikkat çekmektedir. Rapor, Pekin’in askeri alanda artan etkinliğinin Afrika’ya yönelik izlediği adımlar ve bunların olası sonuçları üzerine yönelik bir incelemedir. Bu brifingte, adı geçen raporda önemli görülen değerlendirmeler tematik başlıklar üzerinden özet halinde sunulmuştur.

(5)

Boğaziçi Asya Araştırmaları Merkezi 2018 yılındaki Çin-Afrika İşbirliği ve Çin-Afrika Savunma ve Güvenlik Forumunda Pekin, Afrika’ya yönelik güvenlik ve savunma politikalarını görücüye çıkardı. 3 yılda bir düzenlenen Çin-Afrika İşbirliği Forumu, 53 Afrika ülkesinin, Afrika Birliği’nin ve daha bir çok bölgesel aktörün bir araya gelmesini sağlamıştır. Çin’in kıtaya yönelik genişleyen yatırım ve kredilerinin duyurulduğu bu forum aynı zamanda Afrika’ya yönelik ciddi askeri işbirliklerini de beraberinde getirdi. Çin’in Afrika’da artan askeri varlığının temel dinamikleri şunlardır:

Silah satışları, Askeri işbirliği (eğitim programları, tatbikatlar), Barış gücüne askeri destek, Çin uyruklu işçi ve yatırımcıların güvenliğini sağlamak, Kolluk kuvvetlerinin iyileştirilmesi

Barış Gücü ve Çin

2015 yılında Xi Jinping, Afrika Birliği bünyesinde Afrika İhtiyat Kuvvetleri ve Afrika Acil Müdahale Mangası gibi kuvvetlerin kurulması için 100 Milyon $ tutarında bir fon sözü verdi.

Pekin ayrıca terörle mücadele, toplumsal düzenin devamlılığı gibi hizmetleri sunacak Çin- Afrika Güvenlik Fonuna 50 Milyon $’lık bir desteği de gündeme taşıdı.

Çin Afrika’da güvenlik yatırımlarını sürdürürken Birleşmiş Milletler Barış Gücü’ne yönelik 8.000 askerin de eğitimine devam ediyor. 800’ünün eğitimlerini tamamladığı ve operasyonel anlamda hazır olduğu,BM’nin öncü tugayına katıldıkları BM makamlarınca doğrulandı. Pekin Yönetimi yanı sıra, BM Barış Gücü’nde görev yapan askerlerin yaşamını anlatan Barış Koruyucu Muhafız Tugayı adlı bir dizinin çekimlerine de başladı.

Cibuti’de Çin Üssü

Çin’in Afrika’da en dikkat çeken askeri hamlesi ise 20 yıllığına kiraladığı 36 hektarlık Cibuti Askeri üssü olmuştur. Çin Halk Kurtuluş Ordusu, askeri üssün Aden Körfezi’ndeki korsanlık faaliyetleriyle mücadeleye ek olarak Güney Sudan’da barış gücü ve Sahra altına yönelik insani yardımların sevk ve idaresi için merkez olarak kullanıldığını belirtmektedir. Birçok kaynağa göre Çin bu askeri üste gerçek mühimmatın kullanıldığı askeri tatbikatlar da yapmaktadır.

(6)

Boğaziçi Asya Araştırmaları Merkezi güvenliği, Afrika’ya yönelik tedarik zincirinin istikrarı ve Kuşak ve Yol Girişimi’nin önemli etaplarından olan Hint Okyanusu-Afrika bağlantısı noktasında oldukça kritik konumdadır.

2018 yılı itibariyle Pekin, Cibuti limanının genişletilmesi ve çok amaçlı kullanımını sağlamak için inşaata başlamıştır. Çin’in Afrika güvenlik politikaları kapsamında verdiği taahhütlerin önemli bir kısmı Cibuti üzerinden koordine edilmektedir. Cibuti küresel ve bölgesel aktörlerin önemli nüfuz sahalarından birisidir. Halihazırda ABD, Çin, Fransa ve Japonya’nın ülkede üsleri bulunmaktadır. İsrail ve Birleşik Arap Emirlikleri'nin ise Afrika Boynuzu’nda üsleri bulunmaktadır. Suudi Arabistan’ın yakın zamanda bir üs inşası planı vardır. Gelişmeler Türkiye’nin de bölgeye yönelik ilgisini yoğunlaştırmıştır.

Afrika ve Hint Okyanusu kıyılarında artan Pekin varlığı sonucunda Hindistan, Çin’in yeni üsler inşa edeceğine yönelik şüphelerini dile getirmektedir.

Savunma ve Güvenlik İlişkileri

Çin, Afrikalı muhatapları ile daha fazla askeri işbirliği gerçekleştirmektedir. Çin Halk Kurtuluş Ordusu donanması Kamerun, Gabon, Gana, Nijerya limanlarını ziyaret ederek deniz haydutlarıyla mücadeleyi destekleyen görevlerde bulunmuştur. Çin’in artan deniz operasyonlarının akabinde Burkina Faso Tayvan ile diplomatik ilişkilerini kesmiştir. Bunun üzerine Pekin, Burkina Faso ile terörle mücadele noktasında daha sıkı askeri işbirlikleri kurma kararı almıştır.

Pekin, askeri eğitim de dâhil olmak üzere kıtadaki askeri etkinliğini artırmayı amaçlamaktadır. 2015 tarihli Afrika Raporuna göre Çin, binlerce Afrikalı subaya eğitim vermeyi hedeflemektedir. 30 Ağustos'ta Savunma Bakanlığı, Afrika ülkeleriyle personel eğitimi, lojistik, barış gücü ve insani yardım operasyonları konularında daha fazla işbirliği planlandığını doğrulamıştır.

Çin, güvenlik alanında sivil ve polis eğitimlerine önem vermektedir. Pekin, 2021 yılına kadar 100 Afrikalı memura yolsuzlukla mücadeleden insan kaçakçılığına değin geniş bir yelpazede eğitim programı vermeyi taahhüt etmiştir. Çin ve Afrika arasındaki polis gücü iyileştirme

(7)

Boğaziçi Asya Araştırmaları Merkezi projesi sadece eğitim programlarını değil aynı zamanda teçhizat yenileme gibi diğer önemli konuları da barındırmaktadır.

Pekin’in güvenlik ve savunma alanlarında artan etkisi silah satışlarına da yansımıştır.

Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Raporuna göre Çin, Sahra-altı Afrika’nın en büyük silah tedarikçisi olmuştur. Çin kaynakları da Pekin’in 45 Afrika ülkesi ile savunma sanayi ve teknolojilerinde bağı olduğunu doğrulamıştır.

Çin’in Ekonomik Yatırımları ve Afrika

Çin’in Afrika’daki artan askeri yatırımları Afrikalı partnerleri bakımından oldukça olumlu karşılanmaktadır. Lakin Pekin yönetiminin girişimlerinin Afrika’nın istikrarı açısından ne kadar yararlı olabileceği tartışma konusudur. Afrika’daki istikrarsızlık sorunu sadece zayıf devlet gücünü değil aynı zamanda politik dışlanmışlık, baskıcı liderlik ve işlevsiz kurumlarla kaynaşmış çok boyutlu bir süreçtir. Çin’in bu dinamikleri daha da azgınlaştırabileceğine yönelik eleştiriler bulunmaktadır. Bir diğer deyişle Pekin yönetimi kronik borçlanma, yolsuzluk gibi temel problemleri daha da derinleştirebilir.

Pekin askeri yatırımlarının izlemesi gereken iki ana adım bulunmaktadır;

- Pekin yönetimi, sivil katılımcılardan oluşan bir insan kaynağı ve süreci yönetmelidir.

Uzmanları ve akademisyenleri sürece daha fazla dahil etmelidir. Bölgeye yönelik yetkin insan kaynağı yetiştirerek uzun vadede Çin-Afrika İşbirliği forumunda belirlenen hedeflerin şeffaf gerçekleştirilmesini sağlayabilir.

- Çin, sahip olduğu devasa imkânlar bakımından verilen kredi ve destek fonlarının doğru biçimde kullanıldığını denetleyebilir. Yeni kurulan Çin Uluslararası Kalkınma İşbirliği Ajansı genç işsizliği, gıda güvenliği gibi önemli alanlarda daha fazla inisiyatif alabilir.

Son olarak Çin Afrika’nın güvenliği hususunda daha önce Avrupa ülkelerinin yaptığı hataları tekrarlayabilir. İşbirliğinden ve uluslararası ve bölgesel aktörlerin desteğinden muaf bir girişimin ne kadar başarılı olabileceği sorunu ortada durmaktadır. Bu noktadan hareketle uluslararası işbirliği aranması hususu son derece önemlidir. Lakin ABD ve Çin arasında son yıllarda yükselen karşılıklı gerilimden bu süreç hiç de kolay olmayacaktır.

(8)

Boğaziçi Asya Araştırmaları Merkezi 27 Nisan 2018’de Bosphorus Migration Studies (BMS) üyesi bir grup bağımsız araştırmacı tarafından Ankara’da kurulan BAAM, Türkiye’nin doğrudan ilgi alanına giren Kuşak ve Yol Girişimi başta olmak üzere Çin Halk Cumhuriyeti’nin Yeni Dış Politika Vizyonu, Avrasya jeopolitiği, güvenlik politikaları ve ekonomik ilişkiler üzerine araştırmalar yapmaktadır.

Bogaziciasya.com adlı web sitesinde günlük haber akışının yanında brifing, yorum, çeviri ve rapor yayımlayan BAAM, Türkiye’de Asya çalışmalarına katkı sunma ve konuyla ilgilenen genç araştırmacılara imkan sağlama amacıyla çalışmalarını sürdürmektedir.

Yazar Hakkında

Doğukan Doğu

2018 yılında Boğaziçi Üniversitesi Tarih bölümünden mezun oldu. Türkiye’nin göç alanında faaliyet gösteren ilk düşünce kuruluşu Bosphorus Migration Studies (BMS) araştırmacısıdır. 2018 Nisanı’nda Boğaziçi Asya

Araştırmaları Merkezi’nin (BAAM) kuruluşunda yer aldı.

BAAM’da araştırmacılık görevini sürdürmektedir.

İlgi alanları arasında güvenlik politikaları, kalkınma ve Çin’in Yeni Dış Politika Vizyonu bulunmaktadır.

Referanslar

Benzer Belgeler

Nepal ve Çin arasındaki ekonomik bağ 2018’de Kuşak ve Yol Girişimi ile zirveye ulaştı ...30 Trump’ın Afganistan’daki Kütüphane Üzerinden Modi’yi

Yeni İpek Yolu, 2013 yılında Çin lideri Xi Jinping tarafından başlatılan, Orta ve Güney Asya, Avrupa ve Rusya ülkeleri arasında bir ulaşım, enerji, ticaret

İkinci sıradaki alana; marul çiçeği motifinin eksen çizgisi üzerindeki dış kenar kanaviçesini dikey oval şeklinde çizdiniz

The organizational climate in different age, gender, service seniority and service unit all reaches a distinctive difference in statistics; while the marriage status and the

Oluşturulan modelde öğrencilerin nanoteknoloji bilgi düzeyi ile öğrencilerin gazete okuma amacıyla internet kullanımı, sağlık alanında nanoteknolojinin kullanıldığı

Resim 2: Şevki Çavuş’un Mezarı (Sümmânî Türbesi içinde. Sağdaki mezar Şevki Çavuş’a, ortadaki Sümmânî’ye soldaki mezar ise Şevki Çavuş’un oğlu Hafız

boylarını, Kars, Erzurum, Oltu bölgelerini 1080 de son olarak fethettikten sonra, bütün Çoruk boyunu da açtı ve aynı 1080 yılında yanındaki büyük ordusu ile tekrar

Supporting this period with antenatal and postnatal training programs, house visits and tele counseling allows the woman to feel self-sufficient about self-care and infant