• Sonuç bulunamadı

ASYA GÖZLEMEVİ Ocak Boğaziçi Asya Araştırmaları Merkezi BAG-01/2019(05)

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "ASYA GÖZLEMEVİ Ocak Boğaziçi Asya Araştırmaları Merkezi BAG-01/2019(05)"

Copied!
30
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

ASYA GÖZLEMEVİ

BAG-01/2019(05)

01 – 07 Ocak 2019

Boğaziçi

Asya Araştırmaları Merkezi

Ankara

2019

(2)

2

2019 © All Rights Reserved. No part of this piece may be reproduced, copied or transmitted in any form or by any means, electronic or printed, without the permission of BAAM. The views expressed in this piece are the author's own and do not necessarily reflect our stance or policy.

2019 © Tüm Hakları Saklıdır. BAAM’ın izni alınmadan kısmen veya tamamen elektronik veya basılı olarak çoğaltılamaz, dağıtılamaz ve yayınlanamaz. Yazıda belirtilen görüşler yazara aittir ve

BAAM’ın görüşlerini yansıtmak zorunda değildir.

Internet: www.bogaziciasya.com

E-Mail: mehmetenesbeser@bogaziciasya.com

Twitter: @bogaziciasya

(3)

3

Boğaziçi Asya Araştırmaları Merkezi

Nisan 2018’te Ankara’da kurulan Boğaziçi Asya Araştırmaları Merkezi (BAAM), Boğaziçi Sosyal Araştırmalar Derneği (BOSAR) bünyesinde faaliyet gösteren bağımsız bir düşünce kuruluşudur.

Ankara ve İstanbul’un yanı sıra farklı ülkelerden uzaktan katkı sağlayan toplamda 20 araştırmacısı bulunmaktadır. BAAM bünyesinde başta uzak doğu olmak üzere Asya bölgesi üzerine araştırmalar yapılmaktadır. Başlıca çalışma alanları arasında Asya Siyaseti, Kuşak ve Yol Girişimi, Büyük Güç Rekabeti, Çin Dış̧ Politikası, Asya Pasifik’in Ekonomi Politiği ve Türkiye-Asya ilişkileri yer almaktadır.

BAAM araştırmacıları tarafından hazırlanan rapor, brifing, yorum, çeviri ve özel haberler bogaziciasya.com sitesinden yayımlanmakta, haftalık Asya Gözlemevi bülteni ise internet üzerinden ilgili kişi ve kuruluşlarla paylaşılmaktadır.

Ekipte yer alan araştırmacıların okuma ve yazma olanağı sağlayacak düzeyde bildiği diller arasında İngilizce ve Çincenin yanı sıra Fransızca, İtalyanca, Japonca ve Amharca bulunmaktadır. Bu şekilde, araştırmalarda yerel kaynakların kullanım imkanına kavuşulmakta ve geniş bir perspektif sağlanmaktadır. Çok-dilli ve heterojen yapı, ekip içi fikir teatileri yoluyla zengin bakış açılarını beraberinde getirmektedir.

Bogaziciasya.com resmî web sitesinin yanı sıra araştırmacıların çalışmaları Türkiye’de SETAV, Bosphorus Migration Studies, The New Turkey e-Dergisi, Dünya Gazetesi, Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Göç Araştırmaları Merkezi ve Teori Dergisi’nde, İtalya’da ise Istituto Affari Internazionali adlı düşünce kuruluşunda yayımlanmaktadır.

(4)

4

Direktörün Mesajı

Asya Gözlemevi’nin 5.sayısından merhaba.

Kısa sürede geniş bir kitleye sahip olan Gözlemevi çalışmamızı geliştirerek sürdürüyoruz. Destek mesajları atan, katkı sunan ve eleştirilerini paylaşan tüm okurlarımıza teşekkür ederim.

2019, BAAM için bir atılım yılı olmasını hedefliyoruz. 2018’i bir hazırlık safhası olarak geçirdikten sonra yeni yılda yeni hedeflerle çalışmalarımıza devam ediyoruz.

Farklı alanlarda araştırma programlarımızı hayata geçirdik. Tematik programlar: Kuşak ve Yol, Büyük Güç Rekabeti ve Eko-Politik. Coğrafi programlar: Kore, Japonya, Rusya, Afganistan. Her bir programın bir koordinatörü ve ekibi bulunuyor. 2019’da web sitemizi de yenileyecek, yeni içeriklerle karşınızda olacağız.

Değerli ekibim adına yeni yılınızı tebrik ediyorum.

Saygılarımla

Mehmet Enes Beşer BOSAR Başkanı & BAAM Direktörü

(5)

5

Editörden

2019 yılı Çin açısından bir çok yıldönümünü içinde barındırmaktadır. Bunlardan en önemlilerini şu şekilde sıralayabiliriz:

1 Ocak: Çin ile ABD arasındaki diplomatik ilişkilerin kurulmasının 40. yıldönümü

4 Haziran: Tiananmen olaylarının 30. yıldönümü

1 Ekim: Çin Halk Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 70. yıldönümü

20 Aralık : Macau’nun tekrar Çin’in bir parçası olmasının 20. yıldönümü

Çin açısından bu çok önemli olayları barındıran bir yıla başlarken Çin’in her geçen gün daha iddialı ve daha agresif bir tutum takındığına da şahit olmaktayız.

Yeni yıla başlamanın üzerinden henüz bir hafta bile geçmemiş olmasına rağmen Çin devlet başkanı Xi Jinping yaptığı iki ayrı konuşmada çok önemli mesajlar vermiştir.

Bunlardan ilkinde Tayvan’ın Çin’in bir parçası olduğunu ve askeri seçenekler de dahil olmak üzere Tayvan’ın Çin ile tekrar birleşmesi için tüm araçların kullanılabileceğini ifade etmiştir. Yaptığı ikinci konuşmada ise Bu hedef ile de bağlantılı olarak, Çin Silahlı Kuvvetleri’ne her an harbe hazır olma direktifi vermiştir.

Çin Deng Xiaoping’den bu yana barışçıl ve kimseyi rahatsız etmeyen yaklaşımını çarpıcı biçimde terk etmektedir. Bir tarafta “Önce Amerika” sloganıyla öngörülemeyen bir ABD dış politikası, diğer tarafta “Çin Rüyası”nı gerçekleştirmeyi hedefleyen ve askeri seçenekleri ön plana çıkaran Çin milliyetçiliği, yeni bir Soğuk Savaş öngörenleri bile yanıltarak sıcak bir çatışmanın kapılarını aralama potansiyeline sahiptir.

Ortaya çıkan emareler, tarihin bir şekilde tekerrür etme eğilimi taşıdığını, yükselen gücün mevcut gücünün sınırlarını test etmeye başladığını ve etkin önlemler alınamadığı taktirde bunun yeni bir Dünya Savaşı’na neden olabileceğini göstermektedir. Ancak böyle bir savaşın kazananı olmayacaktır.

Bu da akıllara Einstein’a atfedilen ünlü sözü getirmektedir: “Üçüncü Dünya Savaşını bilmem ama dördüncüsü taş ve sopalar ile yapılacaktır.”

(6)

6

Yeni yılın bu ilk sayısında yine geçtiğimiz hafta değişik mecralarda yayınlanan haber, yorum ve analizleri okuma fırsatını yakalayacaksınız.

Yeni yıla dair kararlarınızı hayata geçirmeyi başarabildiğiniz bir hafta dileğiyle…

Dr. Haşim TÜRKER BAAM Akademik Koordinatörü

(7)

7

Yayın Heyeti

Mehmet Enes Beşer (Direktör)

Dr. Haşim Türker (Akademik Koordinatör, Uzman Araştırmacı)

Rukiye Ünal (Uzman Araştırmacı)

Nazmul İslam (Uzman Araştırmacı)

İrem Songül Alagöz (Araştırmacı)

Kübranur Korkmaz (Araştırmacı)

Esra Eymen Cansu (Araştırmacı)

Mustafa Aydoğan (Araştırmacı)

Batuhan Üsküp (Araştırmacı)

Pınar Erçetin (Araştırmacı)

Murat Can Yazılı (Araştırmacı)

Abdullah Dumangöz (Araştırmacı)

Mert Karakadılar (Araştırmacı)

(8)

8

İÇİNDEKİLER

Kuşak ve Yol Girişimi ... 10

Çin, Pakistan’ın Kuşak ve Yol Projelerindeki 40 milyar dolarlık yanıltıcı borç tahminini tartışıyor ...10

Büyük Güç Rekabeti ... 11

Xi Jinping’in Çin’i, ABD’nin ve diğerlerinin ekonomik yükselişinde oynadığı rolü görmezden geliyor. ...11

Başarısız Bir Çin ABD’ye Saldırır mı? ...11

Jimmy Carter: ABD-Çin İlişkileri Nasıl Düzeltilir? ...12

40’ıncı Yılında ABD-Çin İlişkileri: Savaştan Kaçınarak Çin ile Nasıl Başa Çıkılır? ...12

Avrupa 2019’da ABD-Çin Açmazından Nasıl Kurtulmaya Çalışacak? ...12

Trump'ın Çin Stratejisi İş Görmüyor...13

Xi Jinping, Çin-ABD işbirliğinin önemini vurguladı ...13

Gergin Çin-ABD İlişkilerinin Temelinde “Birbirine Zıt Siyasi Değerler' Yatıyor ...13

Değişen Dünya Düzenini Tartışalım ...14

Güney Çin Denizi ... 15

Güney Çin Denizi Davranış İlkelerinin Belirlenmesi Hala Uzak Bir İhtimal ...15

Çin Siyaseti... 16

Xi Jinping'den sonra Çin'i kim yönetecek? ...16

Tayvan Liderinden Çin’e “Farklılıkları Barışçıl Biçimde Ele Alma” Çağrısı ...16

"Çin, 21. Asırda Görülmeyen Büyük Değişim Dönemi"ni hazırladı” ...17

Xi: Çin ve Tayvan birleşmeli ...17

Çin, kaçınılmaz olarak gördüğü Tayvan ile yeniden birleşme stratejisi doğrultusunda askeri güç seçeneğini göz ardı etmiyor ...17

Çin Ayın Karanlık Yüzüne Araç İndirdi ...18

Tayvan Boğazı'na bir Fırtına mı Yaklaşıyor? ...18

Sırbistan: Çin’in Balkanlar’a Açılan Kapısı ...18

Çin'in Bisiklet İmparatorluğu'nun Yükselişi ve Düşüşü ...19

Yapay Zeka Çin’in dış politikasına yardımcı oluyor ...19

Çin’de doğum oranı 2000’den bu yana en düşük seviyede bekleniyor ...19

Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping Orduya 2019’un ilk emrini verdi: Harbe hazır olun ...20

Pekin’in Stratejik Düşünce Yapısı Üzerine Çinli Bilim Adamının Görüşleri ...20

Xi’nin Barışçıl Birleşme Çizelgesi ...21

AB-Çin İlişkileri Önümüzdeki Senede İnişli Bir Yolla Karşı Karşıya ...21

(9)

9

İki Çocuk Politikasına Rağmen Çin Nüfusu Küçüldü ...22

Ekonomi Politik ... 23

Donald Trump’ın Ticaret Oyunu...23

Çin pazarlara açılmak istiyor ...23

Amerika ile ticaret savaşı Çin için stratejik bir hediye ...24

Çin'in Makroekonomik Politikasını Yenilemek ...24

Çin’de Tüketici Güveninin Düşüşü Küresel Ekonomiyi Etkiliyor ...25

Pakistan, “ekonomik krizden kaçınmak” için Çin’den 2 milyar dolar daha kredi alıyor ...25

ABD ve Çin, ticaret müzakerelerini en üst düzeyde yürütüyorlar. ...25

Trump’ın Ticaret Savaşı’ndan Kim Kazançlı Çıkar? ...26

Çin’in Yavaşlayan Ekonomisi: Ne Kadar Endişelenmeli? ...26

Çin ve ABD Bakanlar Düzeyinde Ticaret Görüşmeleri Yapacak ...27

Asya Gündemi ... 28

ASEAN Bölgesel Güvenliğini Doğru mu Anlıyor? ...28

Çin, 45 yıllık diplomatik bağlara sahip olduğu Malezya ile işbirliğini yeni bir boyuta taşımaya hazırlanıyor. ...28

İki Dirhem Bir Çekirdek Yeni Kim Jong Un Eski Bir Oyunu Oynuyor ...29

Görevdekiler, 2019 Asya seçimlerinde iktidarlarını korumak için mücadele veriyor ...29

Kim Jong-un’dan nükleersizleşmede yön değişikliği uyarısı ...29

“Kim Jong Un'un Yeni Yıl mesajı: Yeniden Büyük Kuzey Kore” ...30

Nepal ve Çin arasındaki ekonomik bağ 2018’de Kuşak ve Yol Girişimi ile zirveye ulaştı ...30 Trump’ın Afganistan’daki Kütüphane Üzerinden Modi’yi İğnelemesine Hindistan’dan Cevap 30

(10)

10

Kuşak ve Yol Girişimi

Çin, Pakistan’ın Kuşak ve Yol Projelerindeki 40 milyar dolarlık yanıltıcı borç tahminini tartışıyor

Çin, Kuşak ve Yol Girişimi projelerinde İslamabad’ın borcunu gösteren rakamların yanıltıcı olduğunu açıkladıktan sonra Pakistan’ın borç sorunlarıyla ilgili endişeler derinleşti.

Geçtiğimiz hafta basında çıkan haberler, Pakistan’ın, altyapı ve geliştirme projeleri için Çin'e 20 yıl boyunca toplam 40 milyar dolar ödeyeceğini iddia ediyordu. Ancak Çin’in İslamabad'daki elçiliği, bu rakamın "yanlış ve yanıltıcı" olduğunu belirten bir açıklamayla itirazda bulundu. Büyükelçilik ayrıca Pakistan'da toplamı 18.9 doları bulan, tamamlanmış ya da yapımı süren 22 adet “erken hasat projesi”nin listesini çıkardı. Elçilik, kalan borcun ise devlete değil özel anlaşmalara ait olduğunu aktardı.

(South China Morning Post: Haber)

(11)

11

Büyük Güç Rekabeti

Xi Jinping’in Çin’i, ABD’nin ve diğerlerinin ekonomik yükselişinde oynadığı rolü görmezden geliyor.

Çin kendi başına yükselmedi. Yükselişi, bugün kendisinin diğer ülkeler için engellemeye çalıştığı, küresel pazarlara adil erişime dayanıyordu. ABD’nin ithalat tarifelerinin Çin’in davranışını ele alma konusunda doğru bir hareket tarzı olduğu konusunda hemfikir olmama rağmen, Çin’in haksız ticaret uygulamalarına ilişkin kaygılar meşru ve ele alınması gerekiyor. ABD ile Çin arasındaki ticaret savaşı devam ederken, ekonomik refahın izole bir şekilde ortaya çıkmadığı gerçeğini akılda tutmak her zamankinden daha önemlidir. Çinli liderler müttefiklerini uzaklaştırmaya devam edip, saldırgan politikalar izlemeyi seçerlerse, Çin bu dersi kesinlikle zor yoldan öğrenecektir.

(South China Morning Post: Yorum)

Başarısız Bir Çin ABD’ye Saldırır mı?

Trump yönetiminin, dış politika odağını Pekin'e kaydırmaya başladığı, geçen Aralık ayında yayınlanan ABD Ulusal Güvenlik Stratejisi ile açık niçinde ortaya çıkmıştı. Bu dönüm noktası niteliğindeki belgede Çin, Rusya ile birlikte “revizyonist bir güç” olarak tanımlanmıştı. Bu daha realist bir bakış açısıyla doğru bir yaklaşım. Ancak Çin devleti belgede resmedilenden daha az istikrarlı ve daha fazla agresif görünüyor. Bu da, başarısız bir Çin'in ani tepkiler vermesi olasılığını artıran bir durum.

(National Interest: Analiz)

(12)

12 Jimmy Carter: ABD-Çin İlişkileri Nasıl Düzeltilir?

Kırk yıl önce, Çin lideri Deng Xiaoping ve ABD 39. Başkanı Jimmy Carter, iki ülke arasındaki diplomatik ilişkileri normalleştirerek otuz yıllık düşmanlığa son verdi. Eski başkanın yazısı, iki ülke arasındaki sorunlara ilişkin çözümler sunuyor.

(Washington Post: Analiz)

40’ıncı Yılında ABD-Çin İlişkileri: Savaştan Kaçınarak Çin ile Nasıl Başa Çıkılır?

Richard Nixon, 1971'de “Çin'e gitti” ve iki hükümet arasındaki düşmanca sessizliğe bir son verdi. Ancak Jimmy Carter, Çin Halk Cumhuriyeti'ni (PRC) resmen tanıyan başkandı. İki devlet arasındaki resmi ilişkiler 1 Ocak 1979'da kuruldu.

Kırk yıl önce, Çin’in potansiyelinin olduğu açıktı, ancak çok daha sınırlı bir düzeyde olduğu ve uzun süreye ihtiyaç duyduğu düşünülüyordu. Mao’nun ölümü üzerinden iki yılı aşkın bir zaman geçmişti. Kültür Devrimi'ni destekleyen radikallerin sözde çetesi tutuklanmışlar ancak henüz yargılanmamıştılar. Deng Xiaoping bir yıldan biraz daha fazla bir süre iktidarda idi ve ekonomik reformlar henüz başlamıştı. Çin’in ABD tarafından tanınması geleceği belirsiz bir yatırım olarak görülüyordu.

(National Interest: Analiz)

Avrupa 2019’da ABD-Çin Açmazından Nasıl Kurtulmaya Çalışacak?

2019’da, Avrupa hükümetleri, yeni stratejik duruşunda ABD’nin tarafında olup olmayacaklarına ya da kendi yollarını mı çizeceklerine karar vermek zorunda kalacaklar.

Avrupalılar Çinli liderlerin hedefleri ve yöntemleri konusunda giderek daha şüpheci olsalar da, Trump yönetiminin Çin’in yükselişini engelleme konusundaki kararlılığını paylaşmıyorlar. Avrupalılar, kendilerini yeni bir siyasi-ekonomik soğuk savaşın bir tarafına hapsolmuş bulmak istemiyorlar.

(Chatham House: Analiz)

(13)

13 Trump'ın Çin Stratejisi İş Görmüyor

Trump yönetimi ile Çin’in genellikle Ticaret Savaşı olarak adlandırılan karşılıklı ilave gümrük uygulamaları dünya genelinde tartışmaya neden oldu. Şimdiye kadar farklı yerlerde çok sayıda analiz yayımlandı. Anne-Stevenson Yang'ın yorum yazısı, Trump’ın önlemlerinin daha büyük sorunları nasıl tetiklediğini ve ikili ilişkileri nasıl daha karmaşık hale getirdiğini ortaya koyuyor. Yazar ayrıca ABD yönetimi için farklı seviyelerde yeni alternatifler öneriyor.

(Bloomberg: Analiz)

Xi Jinping, Çin-ABD işbirliğinin önemini vurguladı

Xi Jinping Çin ile ABD arasında diplomatik ilişkilerin kurulmasının 40. yıldönümü vesilesiyle Donald Trump'a illettiği mesajda geride kalan 40 yıl içerisinde Çin-ABD ilişkilerinin gelişmesine övgüde bulundu. Bunun dünya barışına ve istikrarına büyük katkı sağladığını dile getirdi.

(Zonebourse: Haber)

Gergin Çin-ABD İlişkilerinin Temelinde “Birbirine Zıt Siyasi Değerler' Yatıyor

Gözlemcilere göre, Washington’un Pekin algısında son 40 yıl içindeki en temel değişim gerçekleşti. Çin, çoğunlukla işbirliği gösteren bir ortaktan, yeni bir Soğuk Savaş’taki bir rakibe, hatta bir düşmana dönüştü.

(South China Morning Post: Brifing)

(14)

14 Değişen Dünya Düzenini Tartışalım

“Önce Amerika” ve “Çin Rüyası” arasındaki çatışma, küresel ticaret ve güvenliği önemli ölçüde yeniden şekillendirebilir ve “doğru” politik model üzerinde bir tartışmayı yeniden canlandırabilir. Tarih, daha önce de mevcut bir güçle onun yerine geçmeyi arzulayan güç arasındaki çekişmelere tanık oldu ve sonuçlar genellikle yıkıcı oldu. Geçmiş bize yol gösteriyorsa, gelecekle ilgili nasıl tahminlerde bulunabiliriz?

(War on the Rocks: Makale)

(15)

15

Güney Çin Denizi

Güney Çin Denizi Davranış İlkelerinin Belirlenmesi Hala Uzak Bir İhtimal

Yirmi yıllık müzakerelerin ardından belirlenememiş olması, Güney Çin Denizi Davranış İlkeleri konusunda kuşku uyanmasına neden oluyor. Ancak bu konuda gerçekleşen

ilerlemelerin göz ardı edilmemesi de önemli. 2 Ağustos 2018 tarihli ASEAN-Çin Bakanlar Toplantısı öncesinde ortaya çıkan taslak müzakere metni üzerinde anlaşmaya varılmış olması, bu süreçte önemli bir adımdır.

Davranış İlkelerinin, Güney Çin Denizi’ndeki ihtilafları çözmeyeceği açıktır. Zaten bu hedefle de hazırlanmamaktadır. Davranış İlkeleri ile iddia sahipleri arasında doğrudan müzakere veya tahkim yoluyla nihai çözüme kadar ortaya çıkabilecek ihtilaflardan kaçınılması ve muhtemel anlaşmazlıkların yönetilmesi amaçlanmaktadır.

(CSIS: Makale)

(16)

16

Çin Siyaseti

Xi Jinping'den sonra Çin'i kim yönetecek?

Geçtiğimiz yılın mart ayından beri Xi Jinping ülkesinin başında istediği kadar kalabilme hakkına sahip. Yeni elde ettiği “ömür boyu iktidarda kalma” hakkı kendisine beşer yıllık iki dönemden fazla yönetim olanağı sağlıyor. Ama bu hikâyenin sonu değil. Deng Xiaoping’in istediği halefiyet ilkesine göre, bir lider kuşağı diğer bir kuşağın yerini almak zorunda. Xi ise beşinci neslin "çekirdeği"ni oluşturuyor. Eğer bir sonraki lider takımını henüz seçmediyse, onunla başa çıkmak zorunda kalacak. Nitekim politikacıların son atamaları ipuçları veriyor.

Bunlar 1970 sonrası doğup 7. kuşağa ait olanlar. Yavaş yavaş ortaya çıkıyorlar ancak gelişleri kaçınılmaz.

(Asialyst: Analiz)

Tayvan Liderinden Çin’e “Farklılıkları Barışçıl Biçimde Ele Alma” Çağrısı

Tayvan Cumhurbaşkanı Tsai Ing-wen, Salı günü Çin’e, Tayvan’la olan farklılıklara barışçıl bir çözüm arama çağrısı yaptı ve ada halkının özerkliğini korumak istediğini vurguladı. Çin lideri Xi Jinping’in Tayvan’la ilgili yapacağı konuşmadan bir gün önce konuşan Başkan, Çin’in Tayvan’ın 23 milyon insanının özgürlüğüne ve demokrasisine saygı duyması gerektiğini söyledi.

(New York Times: Haber)

(17)

17

"Çin, 21. Asırda Görülmeyen Büyük Değişim Dönemi"ni hazırladı”

Çin Devlet Başkanı Xi Jinping, komünist ülkedeki yedinci yönetim yılında, büyük bir

değişim çağına işaret eden konuşmasında gelecek yıl için beklentilerini paylaştı. Dinleyicilere Pekin'den seslenen Xi, “hiç kimsenin zamanını kaybetmediğini ve mevsimlerin değişmeye devam ettiğini” hatırlattı. Ülkenin hızlı ekonomik kalkınması, yoksulluk ve kirlilikle mücadele çabalarının yanı sıra "yeni dönemin izlerini süren tüm etnik gruplarıyla Çin halkının sıkı çalışmasından" övgüyle bahsetti.

(Newsweek: Haber)

Xi: Çin ve Tayvan birleşmeli

Başkan Xi Jinping, Çin ve Tayvan’ın yeniden birleşmesi gerektiğini belirtti. “Barışçıl yeniden birleşme” ve “bir ülke, iki sistem” ilkeleri doğrultusunda ulusal birleşmeyi gerçekleştirmenin en iyi yaklaşım olduğunu söyledi. “Barışçıl birleşme için geniş bir alan yaratmaya istekliyiz, ancak herhangi bir ayrılıkçı faaliyet içinde yer almayacağız” dedi.

(News.am: Haber)

Çin, kaçınılmaz olarak gördüğü Tayvan ile yeniden birleşme stratejisi doğrultusunda askeri güç seçeneğini göz ardı etmiyor

Başkan Xi Jinping, "bir ülke, iki sistem" yaklaşımı içinde "gerekli tüm araçları kullanma"

seçeneğinin masada olduğunu söyledi. Xi Jinping, adanın nihayetinde anakara ile yeniden bir araya geleceği konusunda ısrarlı olduklarını ifade etti ve gelecek nesiller için bu durumla başa çıkmak gibi bir meselenin kalmaması gerektiğini söyledi.

Çin lideri, 1979’da Tayvan’a gönderilen ve Pekin ile birleşmesi ve askeri çatışmaya son verilmesi çağrısında bulunulan mesajın 40. yıldönümünü anmak için yaptığı konuşmada bu sözleri sarf etti.

(Sky: Haber)

(18)

18 Çin Ayın Karanlık Yüzüne Araç İndirdi

Çin Devlet medyası, Çin'in Perşembe günü uzay araştırmalarında bir dönüm noktasına ulaştığını ve ayın karanlık yüzüne ilk kez bir aracın indirildiğini açıkladı.

Çin mitolojisindeki ay tanrıçasının ismi verilen Chang’e-4 aracının inişi, ülkenin uzay yarışına katılma ve hatta uzay yarışmasına öncülük etme konusundaki hedeflerinin altını çizen bir dizi görevden biri.

(New York Times: Haber)

Tayvan Boğazı'na bir Fırtına mı Yaklaşıyor?

Tsai, 2016 yılında seçildiğinden beri, Pekin'den gelen "muazzam baskı"ya rağmen, sınır ötesi ilişkilerde statükoya bağlı kalmaya devam etti. Bu, Tayvan için hukuki bağımsızlıktan ziyade fiili bağımsızlığın korunması, sınır ötesi ilişkilerin Tayvan anayasası ve mevcut yasalara uygun olarak yürütülmesi ve daha önce müzakere edilen sınır ötesi anlaşmalarına saygı gösterilmesi anlamına geliyor.

(Foreign Affairs: Makale)

Sırbistan: Çin’in Balkanlar’a Açılan Kapısı

Pekin’in ilgisinin artmasına rağmen, Çin’in Avrupa Birliği ile olan ilişkisi 2018’de birtakım sıkıntılarla karşı karşıya kaldı. Bunlardan sonuncusu Avrupa Komisyonu’nun doğrudan yabancı yatırımları sıkılaştırması oldu. Aralık’ta, Avrupa’nın en güçlü ekonomisi olan Almanya, Alman firmalarının teknolojik dış alımlarını yeni kurallar belirleyerek daha da zorlaştırdı.

Bununla birlikte, AB'nin hemen dışında, Balkanlar'da, Çin farklı bir deneyimin tadını

çıkarıyor. AB üyesi olmayan Sırbistan, Çin’in Avrupa’daki en iyi dostlarından biri olduğunu iddia ediyor. Pekin, Balkanlar 'da birçok büyük projeye imza attı. Bunlardan en yüksek profile sahip olanı, Belgrad-Budapeşte hızlı demiryolu hattı projesiydi. Ancak ne yazık ki bugüne dek gerçekleştirilemedi.

(Carnegie Endowment: Makale)

(19)

19

Çin'in Bisiklet İmparatorluğu'nun Yükselişi ve Düşüşü

1990'ların sonuna kadar, Çin bir bisikletçi milletti. Daha sonra, 1995'ten 2002'ye kadar hükümet, otomobil endüstrisinin büyümesini ve toplu taşıma altyapısının kullanımını teşvik etmek için bisiklet kullanımını azaltma politikaları oluşturdu. Bugün, Çin metropolleri dünyadaki en kötü trafik kilitlenmelerine sahip.

(Foreign Policy: Analiz)

Yapay Zeka Çin’in dış politikasına yardımcı oluyor

Projelerde yer alan ya da tanıdık araştırmacılara göre, yapay zeka kullanan bir diplomatik sistemin birkaç prototipi Çin'de geliştiriliyor. Çin Bilimler Akademisi tarafından yaptırılan bir erken evre makinesi zaten Dışişleri Bakanlığı tarafından kullanılıyor.

Bakanlık, Güney Çin Sabah Postasına, diplomayı AI kullanmanın gerçekten bir planı olduğunu doğruladı.

(South China Morning Post: Haber)

Çin’de doğum oranı 2000’den bu yana en düşük seviyede bekleniyor

Çin’in 2018 doğum oranının, bir yıl sonra 2000’den bu yana en düşük seviyeye düşmesi bekleniyor. “Çin nüfusu için tarihi bir dönüm noktası olarak hatırlanacak” yorumunu yapan uzmanlar tablonun, ekonomik büyüme beklentilerini tehdit eden bir demografik krize işaret ettğini belirtti.

(South China Morning Post: Haber)

(20)

20

Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping Orduya 2019’un ilk emrini verdi: Harbe hazır olun

Cuma günü Çin Devlet Başkanı Xi Jinping, Halkın Kurtuluş Ordusu’na, ülkenin benzeri görülmemiş risk ve tehditlerle karşı karşıya olduğunu belirtti ve bu yüzden ordunun her an harbe hazır olması gerektiği direktifini verdi.

Xi’nin konuşması, aynı zamanda başkanı olduğu Merkez Askeri Komisyon’un (CMC) en üst düzey yetkililerinin katıldığı toplantıda gerçekleşti.

(South China Morning Post: Haber)

Pekin’in Stratejik Düşünce Yapısı Üzerine Çinli Bilim Adamının Görüşleri

Geçtiğimiz günlerde Çin tarafından Ay’a gönderilen Change 4, Ay’ın dünyadan

görünemeyen karanlık yüzüne inen ilk insansız uzay aracı oldu. Bu olay, jeopolitik olarak Çin’in Kuşak ve Yol Projesi’nin en uç uzantısı yorumlarına yol açmıştır. Jeopolitik,

literatürde her ne kadar Mackinder tarafından icat edilen bir kavram olsa da Çin’de ‘’coğrafi avantaj’’ anlamına gelen xingsheng ve ‘’tarihi coğrafya’’ kavramları, yüzyıllardır üzerinde çalışılan kavramlardır. Bununla birlikte Çinli güvenlik uzmanı Zhang Wenmu, jeopolitik kavramını bir bıçağın ucunda yer alan felsefe olarak tanımlamış ve Batı jeopolitiğinde öncü olan Mackinder, Kennan, Mahan, Brzezinski gibi isimlerin teorilerinin boşluklarından yola çıkarak Çin Jeopolitiğini temellendirmiştir. Makalede yer alan; ‘’Tibet neden önemlidir?’’,

‘’Tayvan’ı Çin anakarası ile birleştirmenin önemi’’, ‘’ Asya’nın ağırlık merkezi argümanı’’

ve uzay üzerinde hakimiyetin önemini savunan ‘’Ay’ın karanlık yüzü’’ başlıkları dikkat çekici başlıklardır.

(Asia Times: Yorum)

(21)

21 Xi’nin Barışçıl Birleşme Çizelgesi

Xi Jinping, Tayvan’ın Çin anakarası ile birleşmesi konusundaki kararlılıklarını, tarihsel bir temeli işaret ederek kaçınılmaz olarak nitelendirmiştir. Xi’ye göre, bu birleşme hem Tayvan’ı Çin için ulusal bir zaafiyet unsuru olmaktan çıkaracak, hem de Çin’in ulusal gençleşmesine yardımcı olacak. Bununla birlikte Xi ABD Boğazlararası ilişkilere müdahale ederse ve ayrılıkçılık hareketleri yükselirse ‘’Ayrılıkçı Hareketlerle Mücadele Kanunu’’nun uygulamaya sokulacağını ve askeri gücünü kullanmaktan çekinmeyeceğini bildirmiştir.

Tayvan’ın Çin anakarası ile birleşmesi uluslararası politika açısından negatif değil; bilakis hem politik hem de ekonomik açıdan pozitif olarak yorumlanmalıdır. Barışçıl bir birleşme için daha önce Hong Kong ve Makao’da uygulanan ‘’Tek Ülke, İki Sistem’’ konsepti Tayvan’a yol gösterici olacaktır.

(Global Times: Haber)

AB-Çin İlişkileri Önümüzdeki Senede İnişli Bir Yolla Karşı Karşıya

Önümüzdeki yılda AB ve Çin ilişkileri için özellikle teknolojik alanlarda yükselen bir uyumsuzluktan söz ediliyor. Avrupa teknolojik alanda varlık satışını sınırlandırdıkça Pekin, yüksek teknoloji satın alımları için engelleri azaltmanın yollarını arıyor. 2018 yılı, 2019 yılı için iki ekonomik gücün öncelik verdiği konular bakımından aralarında artan uyumsuzluğa işaret eden üç önemli gelişmeyle birlikte sona erdi. İlk gelişme Çin’in uygulayacağı AB siyasetinin önceliklerini belirleyen yeni bir politik rapor yayınlaması ve bunu takiben Huawei’nin Avrupa’nın 5G altyapısını inşa etmesine verilecek iznin Avrupa’da derin bir kuşkuyla karşılanması oldu. Üçüncü önemli gelişme ise, Çin Ordusu’nun AB’nin iletişim hatlarını siber saldırıyla ele geçiren ve diplomatik iletişim hatlarına yıllarca gizli erişim elde etmesini sağlayan büyük çaplı bir siber saldırının arkasında olduğuna dair yaygın şüphe oldu.

2018’de AB-Çin ilişkilerinde en önemli değişiklik, Avrupa’nın kamu düzeninin/güvenliğinin

‘satılması halinde’ altını oyacak varlıkların, yabancı kaynaklara satışını düzenleyen ve denetleyen bir güvenlik sisteminin inşa edilmesiydi.

İleriye bakıldığında Çinli firmaların Avrupa genelinde varlık satın alımları için kısıtlamalara maruz kalacağı görülmektedir. Yüksek teknoloji içeren sektörlerde AB-Çin ilişkilerinin inişli çıkışlı bir yolda olacağı açıktır. Teknoloji transferleri konusunda AB içindeki tartışmalar ile

(22)

22

Çin’in hedefleri arasındaki uyuşmazlık kötü sinyallerin başlıca sebebi. AB-Çin yüksek teknoloji ilişkilerindeki negatif dinamiklerin 2019 yılında yaşanacak olumlu atılımlarla telafi edilmesinin mümkün görünmemesi asıl sorunu oluşturmaktadır.

(South China Morning Post: Haber)

İki Çocuk Politikasına Rağmen Çin Nüfusu Küçüldü

Çin nüfusu geçtiğimiz 70 yıl içinde ilk defa azaldı ve uzmanlar yavaşlayan ekonomiye baskı yapan bir “demografik kriz”’i işaret ederek uyarıda bulundu. Geri dönüşü olmayabilecek bu düşüş trendinin doğurganlık döneminde olan kadınların sayısının azalması, eğitim, sağlık, yerleşim masraflarının yükselmesi ve çiftlerin çocuk sahibi olmak istememesinden

kaynaklandığı düşünülebilir. Çin Ulusal İstatistik Bürosu’nun bu ayın sonrasında 2018 yılında gerçekleşen doğum miktarını vermesi bekleniyor. Çin’in küçülen iş gücü ülkenin emeklilik ve sağlık sistemleri üzerinde ciddi baskı oluşturmaktadır.

(Asia One: Haber)

(23)

23

Ekonomi Politik

Donald Trump’ın Ticaret Oyunu

Trump’ın ticaret politikasının tek taraflılığı savaş sonrası dönemde görülmemiş bir düzeyde.

Bu yüzden de pek çok kişiyi şaşırtıyor. Ticari ve finansal çıkarların ABD ticaret politikası üzerindeki etkisi göz önüne alındığında Trump'ın tehditlerinin çoğunun hayata geçirilmesi beklenmiyordu. Ancak hedef Çin olduğunda durum değişiyor. Trump yönetiminin sert yaklaşımı, ABD içinde farklı şikayetleri olan geniş bir grup tarafından destekleniyor. Bunlar arasında sadece geleneksel korumacı lobiler değil, aynı zamanda Çin’in sanayi

politikalarından şikayetçi olan büyük şirketler ve Çin’in büyüyen jeopolitik gücünden rahatsız olan ulusal güvenlik kurumları da yer alıyor.

(Live Mint: Yorum)

Çin pazarlara açılmak istiyor

Başkan Xi Jinping Pazartesi günü yaptığı açıklamada, Çin'in karmaşık bir jeopolitik ortama rağmen pazarlarında reform yapmaya ve açılım yapmaya devam edeceğini söyledi.

Deng Xiaoping liderliğindeki ülkenin dönüşümünden 40 yıl sonra, ülkenin "sistematik, kapsamlı reformlar" benimsediğini ve "Parti ve kamu kurumlarının yeniden inşasına"

başladığını da belirtti.

(Bilan: Haber)

(24)

24

Amerika ile ticaret savaşı Çin için stratejik bir hediye

Donald Trump, Çin için stratejik bir hediye. ABD Başkanı'nın bölünmüş iç politikaları, ülkesinde ona olan güveni azaltıyor ve odağı Çin'den uzaklaştırıyor. Gösterişçi küçümseyen tutumlarıyla Amerika’yı ana müttefiklerinden yabancılaştırması, yeni ittifakların ve ticari ortaklıkların oluşumunu bozucu yönde etkiliyor.

Pekin’in en kötü kabusu, toplayıcı güce sahip güçlü ve vizyon sahibi bir ABD başkanı

olması. Aynı zamanda, Trump’ın ne ideolojik olarak hareket etmesi ne de Amerika’nın ahlaki kurallarıyla sınırlı olması, Çin’in lehine rol oynayan bir diğer husus. Trump, zafer

görünümünü kazanarak memnun olan bir anlaşma yapıcı. Kısa vadeli pazarlıklarda

kazanabilirse, ekonomik yarışlar ve teknolojik üstünlüklerle ilgili zorlu konuları ertelemesi oldukça muhtemel.

(Financial Times: Yorum)

Çin'in Makroekonomik Politikasını Yenilemek

Yapısal düzenlemenin önündeki engellerle birlikte kurumsal reform konusunda ilerlemenin kaydedilememesi, Çin’in büyüme beklentileri hakkında birçok yerli ve yabancı gözlemci arasında şüphe uyandırıyor. Hatta bazıları, konut balonundaki patlamadan veya yerel

yönetimlerin ve şirketlerin büyük çaplı borç temerrütlerinden kaynaklanacak finansal bir kriz bekliyor. Amerika Birleşik Devletleri ile olan ticaret savaşı ise yalnızca bu endişeleri

derinleştiriyor.

Her ne kadar Çin'de kırk yıllık hızlı büyümenin ardından yavaşlamanın gerçekleşmesi kaçınılmaz olsa da, Çin hükümeti bu yıl daha ileri bir yavaşlamanın önüne geçmelidir. Aksi takdirde, Çin’in ekonomik, finansal ve sosyal istikrarı tehlikeye girecektir. Hükümet

makroekonomik politika tutumunu düzeltebilirse bu konuda başarılı olunabilir.

(Project Syndicate: Yorum)

(25)

25 Çin, Ülke Borçları İçin Yabancı Yatırımcı Avlıyor

2015 yılında ülkedeki büyük bir sermaye çıkışının ardından politika yapıcılar, paralarındaki baskıları hafifletmek için bir plan yaptılar. Kapıları sabit gelirli yatırımcılara açarak yabancı para çekebilir, yuana olan talebi artırabilirlerdi. Yurtdışı yatırımcılar bir araya geldi, ancak şimdi talebe ilişkin ticari endişeler ağırlık kazanıyor.

(Bloomberg: Haber)

Çin’de Tüketici Güveninin Düşüşü Küresel Ekonomiyi Etkiliyor

Pekin ekonomik sorunlarına değinmezse tüketici yavaşlaması daha da kötüleşebilir. New York Times, Çinli tüketicilerin ekonomiyi derinden etkileyen pratiklerini nasıl ve niçin değiştirdiklerini gösteriyor.

(New York Times: Haber)

Pakistan, “ekonomik krizden kaçınmak” için Çin’den 2 milyar dolar daha kredi alıyor

Pakistanlı bir hükümet yetkilisine göre Çin, Pakistan’a döviz rezervlerini artırması için 2 milyar dolar daha borç vermeyi taahhüt etti. Yetkili, "Pakistan’ın finansal konumu zayıf olduğundan, ekonomik krizden kaçınmak adına hükümet, Çin’den finansal yardım yoluyla uygun önlemleri almaya hazırlanıyor" ifadelerini kullandı.

(South China Morning Post: Haber)

ABD ve Çin, ticaret müzakerelerini en üst düzeyde yürütüyorlar.

Başkan Donald Trump, Amerika'nın çelik endüstrisinin geçen yılın tarife artışlarını takiben

"geri döndüğünü" söyledi. Trump yönetimi, geçtiğimiz yılın Mart ayında ithal edilen çelik ve alüminyum ürünler üzerine ağır bir tarife uygulayarak, küresel ticaret savaşının korkularını tetikledi.

(Economic Times: Haber)

(26)

26

Trump’ın Ticaret Savaşı’ndan Kim Kazançlı Çıkar?

ABD- Çin arasında yaşanan ticari savaşın iki ülkenin kendi iç ekonomilerinde ortaya çıkan mali zararın yanı sıra; bu iki ülkenin dünyanın iki kilit ekonomisi olması dolayısıyla dünya ticaret akışına verdiği hasar da kritik boyutlara ulaşabilir. Trump mevcut düzeni sıfır toplamlı oyun şeklinde okumaktadır. Bu nedenle ABD Çin gibi aktörlerin ancak bir tarafın mutlak kazanç ile çıkabileceği stratejisine dayanan bu zorlama politikası ile kurallara -fikri mülkiyet hakkının korunması gibi- uyacaklarını düşünüyor. Fakat bu strateji ironik bir şekilde başta Amerika’nın kendisi olmak üzere, tüm dünya ticaretini baltalayıp 1930’larda yaşanan Büyük Buhran gibi daha büyük kayıplara yol açabilir. Ticaret savaşı ile öngörülen bu ekonomik zararların yanı sıra ticarete açık olan AB, Hindistan, Japonya, Güney Kore gibi ülkelerin ortaya çıkan ticaret sapmasından faydalanabilecekleri istatistiklerle ortaya çıkmıştır.

(Project Syndicate: Yorum)

Çin’in Yavaşlayan Ekonomisi: Ne Kadar Endişelenmeli?

Çin ekonomisindeki kırılganlığın, ticaret gerilimlerinin gölgesinde zayıflama emareleri gösteren büyüme rakamlarıyla beraber gittikçe arttığı gözlemlenmektedir. Bu hafta içinde Apple, Çin’deki satışlarının yavaşladığını, satışların beklenilenin altında kalacağını ve bu durumun borsadaki düşüşleri de tetiklediğini belirtti. Teknoloji devi bu konuda yalnız değil.

Daha başka şirketler de ABD ile olan ticaret savaşının etkileriyle alakalı uyarılarda bulundu.

Fakat Apple ile aynı durumda olmayan Batılı firmalar da mevcut. Eylül ayında Nike, Çin’deki satışlarının %24 oranında arttığını belirtti. Lululemon ise geçtiğimiz yılda Çin’de satışlarının arttığını bildirdi.

(BBC: Haber)

(27)

27

Çin ve ABD Bakanlar Düzeyinde Ticaret Görüşmeleri Yapacak

Çin Ticaret Bakanlığı, 7-8 Ocak tarihlerinde Pekin’de bakanlar düzeyinde ticaret görüşmelerinin gerçekleşeceğini bildirdi. Ticaret Bakanlığı’nın açıklamasına göre ABD Ticaret Temsilcisi Vekili Jeffrey D. Gerrish başkanlığındaki bir ABD heyeti, Çinli yetkililerle görüşmek üzere Pazartesi ve Salı günü Pekin’i ziyaret edecek. Taraflar, Xi Jinping ve Donald Trump arasında Buenos Aires’te gerçekleşen G20 zirvesinde varılan görüş birliğiyle alakalı yapıcı görüşmelerde bulunacak.

(China Daily: Haber)

(28)

28

Asya Gündemi

ASEAN Bölgesel Güvenliğini Doğru mu Anlıyor?

Güneydoğu Asya Uluslar Birliği’nin (ASEAN) bölgesel güvenliğe olan katkılarını

değerlendirmek başta biraz kafa karıştırıcı gelebilir. ASEAN’ı, ‘Üçüncü Dünya’nın başarı hikâyesi’[1 ] olarak tanımlamaya hazır, geniş bir hayran topluluğunun olduğundan söz etmek mümkün. Nitekim vakti zamanında birliği; “…[Güneydoğu Asya’da] oldukça iyi işleyen vazgeçilemez bir gerçeklik” olarak tanımlayan merhum eski Birleşmiş Milletler (BM) genel sekreteri Kofi Annan, ASEAN’ın “bölgenin çok ötesinde dikkate alınması gereken gerçek bir güç”[2 ] olduğunu belirtmekteydi. Zira geçmişe dönük bir okuma bize, ASEAN üyesi

devletlerin kendi aralarında hem siyaset hem de güvenlik alanına ilişkin terörle mücadele, deniz güvenliği ve daha geniş çerçevede çatışma yönetimi gibi pek çok örnekte başarılı bir şekilde iş birliği yaptığını göstermektedir. Hatta ASEAN üyesi devletler arasında şimdiye kadar büyük bir savaşın yaşanmamış olması, bazı gözlemcileri Güneydoğu Asya’nın “uzun bir barış” sürecinden geçmekte olduğunu belirtmeye sevk etmiştir[3 ]. Uluslararası barışı tesis etme çabalarından ötürü 2012 yılında Nobel Barış Ödülüne layık görülen Avrupa Birliği’nin (AB) aksine ASEAN’ın bölgesel barış ve güvenlik başlıkları noktasındaki katkıları, AB’ye kıyasla daha orta düzeyde olsa da kendi bölgesel bağlamında değerlendirildiğinde bunun daha az önemli olmadığı söylenebilir.

(Sharq Forum: Yorum)

Çin, 45 yıllık diplomatik bağlara sahip olduğu Malezya ile işbirliğini yeni bir boyuta taşımaya hazırlanıyor.

Çin Malezya Büyükelçisi Bai Tian, yeni yıl mesajında, Çin ve Malezya'nın birbirlerini her zaman son yarım yüzyıl boyunca yakın komşular ve güvenilir ortaklar olarak gördüklerini söyledi. “Dost canlısı ve işbirliğine dayalı ilişkilerimiz zamanın testinden vazgeçti ve insanlara somut faydalar sağladı” dedi.

(The Star: Haber)

(29)

29

İki Dirhem Bir Çekirdek Yeni Kim Jong Un Eski Bir Oyunu Oynuyor

Kim Jong Un, yeni yıla garip saç kesimiyle tezat oluşturacak şekilde zarif Batılı bir takım elbise ve kravatla şık bir şekilde girdi. Ancak yeni görünüşü eski ana mesajını değiştirmedi:

yaptırımlar için yardım istemekte, bunu hemen şimdi istemekte ve Kuzey Kore’nin nükleer silahlardan arınması kapsamında bir önlem almasının şart olmamasını arzulamakta.

Trump ile bir başka zirveye katılmaya istekli olduğunu söyleyen Kim Jong Un, (Vladimir Putin ve Xi Jinping'le görüşerek destek alacak tabii ki) “egemenliğimizi korumak için bir seçenek değil, yeni bir yol” olarak belirlediği belirsiz bir söylem ortaya koymakta. ABD ile Kuzey Kore arasındaki karmaşık eşli dansta bir sonraki hamlenin ne olacağı merak konusu.

(Bloomberg: Analiz)

Görevdekiler, 2019 Asya seçimlerinde iktidarlarını korumak için mücadele veriyor

2019'da Tayland, Endonezya, Hindistan, Japonya, Filipinler ve Avustralya'da seçmenler ana seçimlerde oy kullanacaklar. Bu yılki fark ise, birçok ülkede görevdeki kişiler iktidarda kalmakta kararlı görünüyor. Ancak pozisyonlarını güçlendirmek için birçoğu, seçmenleri taraflarında tutmak adına nakdi bağışlar gibi popülist önlemlere yöneliyor.

(Nikkei: Haber)

Kim Jong-un’dan nükleersizleşmede yön değişikliği uyarısı

Kuzey Kore lideri Kim Jong-un, nükleer dengeleme konusunda kararlı olduğunu söyledi, ancak ABD yaptırımlarına devam ederse rotasını değiştireceği konusunda uyardı. Yılbaşı konuşmasında kameraların karşısına geçen Kuzey Koreli lider, ülkesinin nükleer silah kullanmayacağına dair söz verdiğini, kullanmayacağını ve bunu uygulamak için somut adımlar attığını söyledi. Kim ayrıca, herhangi bir zamanda Trump ile tekrar görüşmeye hazır olduğunu söyledi.

(BBC: Haber)

(30)

30

“Kim Jong Un'un Yeni Yıl mesajı: Yeniden Büyük Kuzey Kore”

Merakla beklenen Yeni Yıl konuşmasında Kuzey Kore lideri Kim Jong-un, gelecek yıl gündemini ortaya koydu. Harry Kazianis'in yazısı, Kim’in “ya da başka” stratejisinin ne olabileceğini gösteriyor.

(The Hill: Analiz)

Nepal ve Çin arasındaki ekonomik bağ 2018’de Kuşak ve Yol Girişimi ile zirveye ulaştı

İki ülke, Trans-Himalaya Çok Boyutlu Bağlantı Ağı dahilindeki limanlar, karayolları, demiryolları, havacılık ve iletişim dahil olmak üzere kilit alanlarda işbirliğini geliştirmek için Nepal Başbakanı Sharma Oli’nin Haziran 2018’de Çin’e yaptığı ziyarette Kuşak ve Yol Girişimi Konusunda Mutabakat Muhtırası (MoU) imzaladı. Nepal ile Çin arasındaki ekonomik ve ticari ilişkiler 2018’de de büyümeye devam etti.

(Xinhua: Haber)

Trump’ın Afganistan’daki Kütüphane Üzerinden Modi’yi İğnelemesine Hindistan’dan Cevap

Kabine toplantısının açılışında yapılan canlı yayında Trump, Afganistan'daki bir kütüphaneye fon sağladığını aktaran Başbakan Narendra Modi ile alay etti ve Hindistan, Rusya ve Pakistan'ın bölgeye asker göndermesi gerektiğini ima etti. Trump’ın sözlerine Hindistan’dan açıklama gecikmedi. Yeni Delhi, Taliban’la savaşmak için askeri birlik göndermeyeceğini, ancak savaşın yıktığı ülkede uzun vadeli kalkınma yardımlarını sürdüreceğini ifade etti.

(Hindustan News: Haber)

Referanslar

Benzer Belgeler

Resim 2: Şevki Çavuş’un Mezarı (Sümmânî Türbesi içinde. Sağdaki mezar Şevki Çavuş’a, ortadaki Sümmânî’ye soldaki mezar ise Şevki Çavuş’un oğlu Hafız

boylarını, Kars, Erzurum, Oltu bölgelerini 1080 de son olarak fethettikten sonra, bütün Çoruk boyunu da açtı ve aynı 1080 yılında yanındaki büyük ordusu ile tekrar

Supporting this period with antenatal and postnatal training programs, house visits and tele counseling allows the woman to feel self-sufficient about self-care and infant

This study was performed in order to determine traditional medicine practices and factors related to baby care in the postnatal period which were used by married women living

Akkaya, Hüseyin, The Prophet Solomon in Ottoman Turkish Literature and the Süleymaniye of Şemseddin Sivfısf, Textual Analysis, Critical Edition and Facsimile (Part 2:

Ankara'da bir süre Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Türkoloji Bölümü'nde okuduktan sonra ailemin bulunduğu Erzurum'da Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'nin Türk Dili

Genç ve arkadaşları (2011), “Kadın ve erkek genç erişkinler arasında fiziksel aktivite ve yaşam kalitesi farklılıklarının araştırılması” ile ilgili

29 Temmuz 1999 Perşembe günü adaya vardığımda Şinasi Tekin ve değerli eşi Gönül Tekin tarafından sıcak bir ilgi ile karşılandım.. Konaklamam için ayarlanmış