• Sonuç bulunamadı

SIK GÖRÜLEN ENFEKSİYON ETKENLERİ

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "SIK GÖRÜLEN ENFEKSİYON ETKENLERİ"

Copied!
48
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

SIK GÖRÜLEN ENFEKSİYON ETKENLERİ

Sık Görülen Enfeksiyon Etkenleri

* = en sık görülen mikroorganizmaları işaret eder tüm sebepleri içermez

Menenjit

Bakteriyel Menenjit

Yenidoğan Dönemi

Streptococcus agalactiae (Grp b) S. aureus,

Echerichia coli, Klebsiella, Streptococci.

Çocuk ve Erişkin

Streptococcus pneumoniae Neiserria meningitidis

>60 yaş üstü

S. pneumoniae

Gram negatif basiller

Viral Menenjit ve Ensefalitler (Hastaların %90 ı 30 yaş altındadır)

Enterovirus (70%; Yaz sonu ve Sonbahar başında sık görülür).

Arboviral meningoensefalit (Kene ve sivrisineklerle bulaşır yazın görülür)

Mumps – kabakulak ansefaliti (Kış sonu ilkbahar başlarında görülür)

Herpes simplex virus (sporadik) HIV (sporadik)

(2)

Granulomatöz Menenjitler (Kronik Menenjitler)

Mycobacterium tuberculosis Cryptococcus neoformans

Orta Kulak İltihabı

Streptococcus pneumoniae Moraxella catarrhalis

Dış Kulak İltihabı

Pseudomonas aeruginosa*

Sinüzit

Streptococcus pneumoniae Haemophilus influenzae

Soğuk Algınlığı (Rinit)

Rhinovirüs*

Coronavirüsler

Farenjit

Adenovirus

Herpes Simplex virus Epstein Barr Virus Coxsackie virus

Streptococcus pyogenes (Grup A Beta Hemolitik Streptokok ağır komplikasyonlara yol açan boğaz enfeksiyonu)

Viral Krup

Parainfluenza virus Influenza virus

Respiratory syncytial virüs RSV (1 yaş altı çocuklarda en sık bronşiyolit sebebidir)

Epiglottitis

Haemophilus influenzae type b (Hib aşısı nedeniyle sıklığı azalıyor

(3)

ancak ölümcül olabilen akut bir enfeksiyondur) Rhinoviruses

RSV Influenza Parainfluenza Adenovirus type 7

Chlamydia pneumoniae (TWAR) Mycoplasma pneumoniae

Bronşiolitis

Respiratory Syncytial virus RSV

Pneumonia

Yenidoğan (0-1 ay) E. coli

Streptococcus agalactiae (grp B strep) Infants (1-6 ay)

Chlamydia trachomatis (afebrile pneumonia) RSV

Çocuk (6ay-5 yaş) RSV

Parainfluenza virus Çocuk (5-15 yaş)

Mycoplasma pneumoniae Influenza virus type A Genş Erişkin (16-30 yaş)

Mycoplasma pneumoniae Erişkin

Streptococcus pneumoniae*

Haemophilus influenzae

Mide Ülseri

Helicobacter pylori (aynı zamanda mide kanserine de sebep olur)

Gastrointestinal Sistem Enfeksiyonları

Bakteriyel

(4)

İltihabi Olan : kanlı mukuslu dışkılama dışkıda PNL varlığı ile karakterize.

E. coli (EIEC) E. coli (EHEC)

Salmonella typhimurium

Salmonella typhi (ateş ve başağrısı ile karakteriedir herzaman ishal olmaz)

Shigella dysenteriae type 1(dışkıda bol PNL görülür)

Shigella sonnei/flexneri Yersinia enterocolitica Campylobacter jejuni

Clostridium difficile (hem inflamatuar hem non inflamatuar ishal etkenidir)

İltihabi olmayan : Bol sulu dışkılama dışkıda PNL yok.

E. coli (EPEC) E. coli (ETEC)

E. coli (EAggEC yada enteroadherent EC) Vibrio cholerae

Clostridium difficile Viral Gastroenterit Etkenleri

Rotavirus (Kışın ishal yapar ) Norwalk virus (Yazın ishal yapar)

Besin Zehirlenmesine Neden olan Mikroorganizmalar Staphylococcus aureus*

Bacillus cereus

Clostridium perfringens Clostridium botulinum

Osteomyelit Etkenleri

Staphylococcus aureus*

Streptococcus sp.

Enterobacteriaceae gurubu

Septik artritis

Neisseria gonorrhoeae

(5)

Staphylococcus aureus

Kardit

Myocarditis

Enteroviruses*

Endokardit

Viridans grup Streptococcus

Staphylococcus aureus (iv ilaç bağımlıları) Staphylococcus epidermidis (nosocomial)

Bacterial Sepsis

Yenidoğan E.coli*

Streptococcus agalactiae (grp b strep.)

Erişkin (SIRS= Sistemik İnflamatuar Cevap Sendromu= Systemic Inflammatory Response Syndrome, Sepsis, Septik Şok)

Birçoğu bakteriyel enfeksiyonlar sonucu gelişir. %50 si Gram negatif %50 si gram pozitif bakteriyel enfeksiyonlara bağlıdır. İlk enfeksiyonun yeri önemlidir.

Sepsis ile sonuçlanan en önemli enfeksiyon odağı akciğerlerdir.

Daha sonra karın içi enfeksiyonlar, üriner sisitem gelir.

Akciğer kaynaklı sepsislerin en sık sebebi Streptococcus pneumoniae dir,

Üriner kaynaklı sepsislerin en sık sebebi E. coli dir.

Sistit ve Piyelonefrit

E. coli*

Akut Bakteriyel Prostatit

E. coli*

PID Pelvik İnflamatuar Hastalık

N. gonorrhoeae C. trachomatis

(6)

Üretrit

N. gonorrhoeae* (Daha çok kentsel alanlarda görülür)

C. trachomatis (Non-gonococcal üretrit: daha çok kırsal kesimde görülür)

DIŞKI TESTLERİ

Dışkı incelemesi

Bölüm 1– Dışkıda parazit ve parazit yumurtası aranması

Dışkı örneği

Rastgele bir dışkı örneği test için yeterlidir.

Parazit incelemesi için en az üç ardışık dışkı örneği gereklidir.

Dışkı örneğinin temiz bir kaba alınması ve idrar ile karıştırılmadan alınması gerekir.

Bebeklerde parazit için alt bezinden dışkı örneği alınabilir.

Dışkı örneğinde dikkat edilmesi gerekenler:

Parazit ve parazit yumurtalarının görülebilmesi için dışkının taze 1.

incelenmesinde fayda var.

Taze dışkı 1 saat içerisinde incelenmelidir.

2.

Eğer dışkı ishal gibi sulu mukuslu bir örnek ise trofozoidler kısa sürede 3.

öleceğinden incelemenin 30 dakika içerisinde yapılması gereklidir.

Parazit ve parazit yumurtası incelemesi için dışkı buzdolabında 4.

bekletilmemelidir.

(7)

Parazit ve parazit yumurtası incelemesi için dışkı bekletilecek ise 5.

a) Oda ısısında birkaç saat bekletilebilir, incelemeden önce dışkının hafifçe ısıtılması parazit incelemesini kolaylaştırır.

b) Dışkı hemen incelenmeyecek ise formalin yada polivinil alkol ( fiksatifler ) içerisinde incelemek için uzun süre bekletilebilir.

Eğer dışkı mukuslu yada kanlı ise mutlaka inceleme bu bölümden de 6.

yapılmalıdır çünkü patojenlerin mukus ve kanlı kısımda bulunma ihtimalleri daha yüksektir.

Dışkı incelemesi antibiyotik yada antiparazitik vb. ilaçları vermeden önce 7.

yapılmalıdır.

Dışkı incelemesi neden yapılır?

Dışkıda kan ve iltihap hücrelerinin varlığını araştırmak için, 1.

Dışkıda parazit ve parazit yumurtalarının varlığını araştırmak için, 2.

Dışkıda yağ damlacıkları ve sindirilmemiş gıda artıklarını araştırmak için, 3.

Kolon kanseri ipuçlarını aramak için, 4.

Bağırsaklarda asemptomatik ülserasyonların varlığını araştırmak için, 5.

İshal ve kabızlık sebeplerini araştırmak için dışkı incelemesi yapılır.

6.

Dışkı makroskobisi

Dışkının rengi Rengin sebebi

1. koyu kahverengi koyu sarı

Safra pigmentlerinin oksidasyonu nedeniyle normal dışkı bu renkte olur.

2. Yeşil dışkı

Fazla çikolata yenmesi, aşırı yeşillik yenmesi, barsak pasajının hızlı olması nedeniyle safrta tuzlarının ( koyu yeşil

renklidir) geri emilemeden atılması ve dışkıyı yeşile boyaması ( dışkı hem yeşil hem cıvık dır). Steatore varlığı

nedeniyle dışkı yeşil görülebilir.

3. Siyah dışkı

Demir preparatları kullanımı, Bizmut içeren ilaçların kullanımı, gastro intestinal sistem (GİS) kanamaları dışkıyı

siyah yapar.

4. koyu kahverengi Aşırı proteinli gıdalar

(8)

5. Kırmızı dışkı

Aşırı kırmızı gıdalardan kaynaklı, gıda boyalarından kaynaklı, ilaç kaynaklı ( Rifampin vb.) yada alt gastro

intestinal sistem kanamalarında dışkı kırmızı olur.

6. Sarı – açık krem rengi

Safra tuzları bağırsağa akamaz ise ( safra yolları tıkanıklığı ) dışkı açık renk alır ( camcı macunu ) .

Dışkı incelemesinin basamakları:

Dışkı incelemesinin basamakları : Makroskobik, .

1.

Mikroskobik.

2.

Kimyasal incelemeler.

3.

1 – Dışkının makroskobik incelemesinde aşağıdaki hususlar belirtilmelidir:

Dışkının yapısı (Birstol skalası):

Parazit varlığı, Dışkının rengi, Dışkının içeriği,

Dışkının kokusu, kokuyu indol ve skotol maddeleri verir, bağırsak bakterilerinin artık maddeleri fermentasyonu ve pütrefikasyonu sonucu oluşur.

Kan ve mukus varlığı mikroskobik incelemede belirtilmelidir. Mukus barsak mukozası tarafından salgılanır, fazlalığı parasempatik stimülasyon sonucu, barsak mukozasının irritasyonu, enfeksiyonu sonucu yada mukus salgılayan tümörlere bağlı olabilir.

2 – Dışkının mikroskobik incelemesinde aşağıdaki husular belirtilmelidir:

Lökosit varlığı, eritrosit varlığı, Parazit yumurtası varlığı,

Yağ vakuolleri ve hazmedilmemiş gıda artıklarının varlığı mikroskobik incelemede belirtilmelidir.

(9)

3 – Dışkının kimyasal incelemesinde:

Dışkının pH sı, diyet ve bakteriyel fermentasyona bağlı olarak pH değişir, Karbonhidrat tüketimi arttıkça asidik, protein tüketimi arttıkça alkalik dışkı olur.

Dışkı pH ı incelemesi karbonhidrat ve yağ malabasorbsyonlarının değerlendirilmesinde önemlidir. Karbonhidrat malabsorbsyonlarında, disakkaridaz enzim eksikliklerinde, laktoz intoleransında, yağ malabsorbsyonunda pH düşer dışkı asitleşir.

Kolitlerde, villöz adenomlarda, antibiyotik kullanımlarında, aşırı proteinli beslenmelerde pH yükselir dışkı alkali olur.

Redüktan madde varlığı belirtilmelidir.

Dışkı kıvamı: Bkz: Bristol dışkı skalası :

Sulu yumuşak kıvamlı, 1.

Sulu,

Su gibi, jölemsi

Diyare= İshal Sulu, Kanlı,

Mukuslu, ( kanlı mukuslu = hasta vişne jölesi gibi tarif eder = intussusepsiyon, dizanteri )

Yağlı olabilir ( hasta kolay temizlenemiyorum diye ifade eder). Yağlı dışkı yapışkan olur, kolay

(10)

temizlenmez. Steatore ( yağlı dışkı demek) : Bol miktarda,

Köpüklü,

Kötü kokuludur.

Parça parça, püre gibi 2.

Normal koyu püre kıvamlı, 3.

Kuru sert dışkı, 4.

Macun şeklinde: yüksek yağ miktarına bağlı.

5.

Safra kanalı tıkanmasına bağlı ( açık renkli macun şeklinde = hasta camcı macunu diye tarif eder),

Celiak hastalığına bağlı,

Pankreas hastalıklarında ( kistik fibröz vb.) dışkı yağ miktarı artar.

Parça parça sert keçi dışkısı şeklinde (Spastik kolit), 6.

Kabızlıkta dışkı sert parça parça yada tek parça halinde, üzerinde 7.

çatlaklar şeklinde olabilir. Spastik kolittte hasta keçi pisliği şeklinde tarif eder. Fındık büyüklüğünde parça parça dökülen sert dışkı vardır. İlaçlı barsak filminde aşırı kasılan bağırsaklar ipe geçirilmiş kuru incirler gibi

görülür.

Şerit şeklinde ( kurdele şeklinde) hasta sicim gibi dışkıladığını ifade eder, 8.

yine spastik kolitte de görülür ancak en çok dışkı çıkışında tıkanma daralma (fissür, parsiyel obstrüksiyon, yapışıklık vb.) varsa görülür.

Dışkı rengi

Normal dışkı rengini Sterkobilinojen den alır ( safra ile atılan bilirübin 1.

barsak bakterilerinin etkisiyle parçalanarak Sterkobilinojene dönüşür).

(11)

İshallerde dışkı sarı – sarı yeşil renge döner, barsak hareketleri arttıkça 2.

bilirübin geri emilemez ve dışkı ile atılır dışkıyı sarı yeşil renge boyar.

Mide ve üst bağırsak sistem kanamalarında hazmedilmiş kan dan dolayı 3.

dışkı siyah katran gibi görülür.

Alt gastro intestinal sistem kanamalarında kan hazmedilmeye vakit 4.

bulamadan atılır dışkı kırmızı renk alır.

Açık renk dışkı safra kanallarının tıkanmasına bağlıdır safra bağırsağa 5.

akamaz ise dışkı açık renk alır( camcı macunu)

Dışkıda bol mukus bulunması kolit göstergesidir. İltihaplara bağlı olabilir, 6.

irritasyonlara bağlı olabilir, kabızlığa bağlı olabilir yada mukus salgılayan tümörlere bağlı olabilir.

Soluk renkli grimsi renkli gres yağı gibi dışkı pankreas enzim eksikliğine ( 7.

tıkanma, tümör vb.) bağlı olur.

Dışkı miktarı:

Normalde günlük dışkılama miktarı 100 – 200 gram / gün dür.

1.

Birçok hastalıkta dışkı miktarı yemeğe bağlı olmadan artar.

2.

Dışkı miktarı genel olarak ne kadar yediğinizden çok ne kadar iyi 3.

hazmettiğiniz ile ilgilidir.

Bazı gıdalar özellikle lifli ve posalı gıdalar tam hazmedilemediğinden dışkı 4.

ile atılır ve dışkı miktarını arttırırlar.

Malabsorbsyon ve hazım bozukluğuna neden olan tüm bağırsak 5.

hastalıkları dışkı miktarını arttırır.

Dışkının kokusu:

Normal dışkının kendine özgü bir kokusu vardır, 1.

Dışkıda kötü çürük kokusu hazmedilmemiş protein artıklarından yada aşırı 2.

karbonhidrat tüketiminden kaynaklanır.

Kötü koku hazmedilmemiş laktozun bakterilerce kullanımına ( laktoz 3.

intoleransı) yada yağ asitlerine (malabsorbsyon) bağlı olabilir. Dolayısı ile bağırsaklarda emilimi ve sindirimi bozan her şey kötü kokuya neden olur.

Dışkıda mukus

Mukus dışkı üstüne sürülmüş şekilde şeffaf jelatimsi görünüşte bir 1.

(12)

salgıdır.

Aşırı kabızlık durumlarında,

Kolit gibi barsak iltihapları varlığında,

Spastik kolitte, mukus salgılayan tümörlerin varlığında,

Aşırı parasempatik stimülasyon ile dışkıdaki mukus artar. Mukus içerisinde PNL eritrosit görülmez, mukus iltihabi değildir.

İltihabi mukus salgısı aşağıdaki durumlarda görülür ve mukus içerisinde 2.

bol PNL ve Eritrosit görülür. İnceleme mukuslu kısımdan yapılırsa patojeni tespit etmek kolaylaşır.

Basiler dizanteri,

A m i p l i d i z a n t e r i , A m e b i a z i s ,

Barsak tüberkülozu,

Akut divertiküloz, ülseratif kolit, Kolon kanserleri.

B o l k a n l ı m u k u s i s e a ş a ğ ı d a k i h a l l e r d e g ö r ü l ü r . 3.

Kolon kanseri,

Rektal kanalın iltihapları ve ülserleri.

Dışkıda aşırı mukus salgısı 4.

Villöz adenomlarda görülür.

(13)

Dışkı pH sı:

Dışkı pH sı diyete bağlıdır.

1.

Normal dışkı hafif asidik yada alkalik olabilir normal pH : 7,0 ila 7,5 2.

arasında dır.

Alkali dışkı pH>7.5 : 3.

Kolit,

Villöz adenom, Diyare,

Antibiyotik kullanımına bağlıdır ( barsak bakterileri fermentasyonu olmadığından asit azalır).

Asidik dışkı pH<7.0 : 4.

Yağ malabsorbsyonu, Disakkaridaz eksikliği,

Karbonhidrat malabsorbsyonu ( hazmedilmemiş gıda bağırsak bakterileri tarafından parçalanır asidite artar).

Dışkının Mikroskobik İncelemesi.

Dışkı anormallikleri ve barsak patolojinin tespiti için en önemli adım dışkının mikroskobik incelemesidir.

Dışkıda Lökosit (PNL) varlığı: normal dışkıda lökosit görülmez. Lökosit görmek için dışkının mukuslu alanından inceleme yapmak gerek. Virüs ve parazitlere bağlı ishallerde lökosit görülmez.

Dışkıda lökosit var ise:

1.

Dizanteriler ( amipli / basiler) amebiyazis te daha az PNL görülür.

Ülseratif kolit,

Salmonella enfeksiyonları Yersinia enfeksiyonları, EİEC,

Lokalize apseler, Divertikülitler,

Ano rekatal fistüller akla gelmelidir.

Lökosit olmadan ishal varlığında ise:

2.

Kolera da,

(14)

Viral kaynaklı ishallerde ( rota – adeno vb), İlaca bağlı ishallerde,

Amebik kolitlerde (ülser gelişmeden önce) , Non invaziv E. Coli enfeksiyonlarında, EPEC Parazitik infestasyonlara bağlı ishallerde,

Toksik ishallerde (Kolera, ETEC vb.) dışkı incelemesinde lökosit görülmez.

Dışkıda Eritrosit var ise:

3.

Parlak kırmızı kan varlığı alt gastro intestinal sistem kanamasını 1.

gösterir. Dışkıda kırmızı kanamaya hematoşezi denir. Tietze ligamanı altındaki kanamalar dışkıda kırmızı olarak çıkar (neden?

çünkü hazmedilmeye vakit bulamaz).

Dışkıda kırmızı kan sebepleri 2.

Hemoroit ( dışkıya sürülmüş şekilde kanama )

Alt gastro intestinal sitem kanserleri özellikle ano- rektal kanserler.

Dizanteriler: kanlı mukuslu dışkı görülür.

Katran gibi siyah kanama üst gastro intestinal sitem kanamasını gösterir.

4.

Melena katran şeklinde dışkı demektir. Üst gastro intestinal sitemden en az 50 ml kanama melena için yeterlidir. 50 ml kanamanın melena şeklinde dışkıda belirmesi için 4-20 saat gerekir.

Erişkin hastalarda En sık melena sebepleri:

Duodenal ülser kanaması

Özefagus veya gastrik varis kanamaları, Gastrik ülser kanamaları,

Gastrit,

Gastro özefajial köşe yırtıkları ( Mallory- Weiss sendromu), Gastrik tümörler,

Özefajit dir.

Çocuklarda melena sebepleri Özefajit,

Gastrit, Peptik ülser,

Gastro özefagial varis kanamalarıdır.

Yenidoğan da melena sebebi:

Doğum sırasında yutulan kanlardır.

Gizli kanama (Okült kanama) : Gastrointestinal sistemde 50 ml altındaki 5.

(15)

kanamalar makroskobik olarak farkedilmez şüphe varlığında dışkıda gizli kan araştırması yapılmalıdır. 50 ml altı kanamalar ancak gaitada gizli kan testinde pozitif olarak yakalanır.

Dışkı görüntüsü Sebep

1. Kanlı mukuslu ishal Tifo, Amipli dizanteri, Basili dizanteri, Kolon kanseri,

2. Mukuslu iltihaplı ishal Ülseratif kolit, Salmonelloz, Bağırsak tüberkülozu, Şigelloz, Akut divertikülit.

3. Püre şeklinde yağlı

dışkı Kistik fibroz, Safra kanalı tıkanıklıkları.

4. Normal forme dışkı

üzerinde mukus Kabızlık, Kolit.

5. Küçük parçalar

halinde sert dışkı Kabızlık, spastik kolit, 6. Açık renkli macun

şeklinde kokusuz Safra kanalı tıkanıklığı, baryum 7. siyah katran gibi

yapışkan dışkı Üsta gastro intestinal sistem kanaması,

8.Bol sulu mukus suz dışkı

Kolera gibi Non invaziv enfeksiyonlar, Stafilokokal gıda zehirlenmeleri, ETEC (Enterotoksijenik E. Coli) Disakkaridaz

eksikliği.

Dışkıda parazit, parazit yumurtası varlığı: normalde dışkıda parazit ve parazit yumurtası görülmemelidir. Ard arda 3 gün dışkı incelemesi yapmadan dışkıda parazit yumurtası yoktur denemez.

En sık görülen parazit ve parazit yumurtaları:

A s c a r i s l u m r i c o i d e s Y u v a r l a k s o l u c a n . 1.

(16)

Enterobius vermicularis ( pinworm) kılkurdu, 2.

Taenia saginata, taenia solium ve diphrillobothrium latum şerit kurtlar, 3.

Protozoalar: entemoeba histolitica ( amip) ve Giardia lamblia ( flagella) 4.

Strongiloides stercoralis 5.

Kancalı kurt Nekator amerikanus 6.

(17)
(18)

Dışkıda yağ vakuolleri varlığı:

Malabsorbsyon göstergesidir.

1.

Pankreas enzim eksikliğinde olur, 2.

Safra kanalı tıkanıklıklarında olur.

3.

Dışkıda hazmedilmemiş kas lifleri varlığı malabsorbsyon varlığını gösterir, pankreas enzim eksikliğini gösterir.

(19)

Dışkı İncelemesi

Bölüm 2 – Normal Dışkı

Örnek:

Taze dışkı hareketli trofozoidlerin görülebilmesi amacıyla en kısa sürede 1.

incelenmelidir.

Helmint ve protozoaların incelenmesi için %10 formalin kullanılabilir.

2.

Dışkının konsantre edilmesi ve parazit yumurtalarının daha iyi 3.

görülebilmesi amacıyla formalin-etil asetat kullanılabilir.

Dışkı incelemesi için en az 2 – 5 gramlık bir örnek gerekir.

4.

Parazit incelemesi için en az 3 örnek gerekir. Ardışık örnekler gün aşırı 5.

yada 2-3 günde bir olmak üzere alınabilir.

Antibiyotik kullanımı, bizmut kullanımı yada baryum kullanımı var ise 6.

dışkı örneği 5-7 gün sonra alınmalıdır.

Dışkı örneğinin idrarla karışmaması gerekir.

7.

Dışkı örneğine tuvalet kağıdı değmemesi gerekir.

8.

Bebeklerde bez içerisindeki kaka dan örnek alınabilir.

9.

Normal Dışkı Bulguları

Miktar 1.

Bir seferde 100 – 200 gram.

Su miktarı 2.

Normal dışkının %75 i sudur.

Görünüm 3.

Üzerine sürülmüş şekilde az mukuslu olması normaldir, ancak Bol mukuslu olması,

Kanlı mukuslu olması,

Kitlesel olarak fibröz yapıda olması,

Krem – püre şeklinde çok homojen olması anormaldir.

Dışkı rengi:

4.

Normal dışkı rengi safra ya bağlı olarak kahverengi-yeşilimsidir.

Bebeklerde yeşil renk hakim olabilir ve daha sulu olur.

(20)

Diyete bağlı olarak renk çok değişir.

ÜST GİS kanaması varsa ( min 50 ml ) dışkı siyahlaşır katran rengi alır.

Demir preparatları ve bizmut da dışkıyı siyaha boyar.

ALT GİS kanamalarında dışkı kırmızı – kanlı olabilir.

Dışkı yapısı: Bkz: Bristol dışkı sklalası 5.

Yumuşak.

Forme, Semiforme, Sert,

Cıvık,

Sulu – mukuslu, Kanlı mukuslu, Bol sulu olabilir.

Dışkı pH 6.

Normalde 7.0 ila 7.5 arasında olmalıdır.

Dışkı mikroskopisi

Normalde Eritrosit görülmez,

Epitel hücreleri az miktarda görülür ancak barsak irritasyonu var ise epitel artar.

Nadir lökosit görülür ancak barsak irritasyonu varsa PNL artar.

Kalsiyum oksalat kristalleri, yağ asidi kristalleri, fosfat kristalleri görülmesi normaldir,

Amebiyazis sırasında ve diğer parazitozlar sırasınad Charcot Leyden kristalleri görülebilir. Charcot Leydaen kristalleri iğ – iğne şeklinde kristallerdir ve hasarlı Eozinofillerden salınan enzimlere bağlı olarak oluşur (Allerji yada parazitoz).

Sindirilmemiş bitki artıkları ve et artıkları görülebilir.

Normalde her sahada 0 – 2 arasında küçük yağ vakuolleri görülmesi normaldir yağ vakuolleri SudanIII ile iyi boyanır kırmızı görülür.

Urobilinogen: Dışkıda bulunabilir 40 ila 280 mg / gün normaldir.

Yağ: Normalde günde 7 gr/ 24 saat altı normaldir. Yağ malabsorbsyonu demek için 3 günlük dışkı incelemesi

(21)

gerekir.

Dışkıda Kalsiyum: Dışkıda 0,6 grm / gün kalsiyum bulunması normaldir.

Dışkı incelemesi

Bölüm – 3: Dışkıda Gizli Kan

Barsak içine kanama sonrası açığa çıkan serbest hemoglobin hematin e (Fe+3) ve globüline çevrilir. Hematinin %15 kadarı geri absorbe olur ve bilirübine dönüşür (Barsak duvarıdnaki enterositlerdeki mikrosomal hem oksijenaz ile). Kalan %85 kolon bakterileri tarafından degrade olur ve porfirinlere dönüşür. Hemoglobinin globülin kısmı pankreatik ve intestinal mukozal proteazlar ile parçalanarak peptit ve aminoasitlere ayrılır.

Bağırsakta hemoglobin tespiti amacıyla birçok yöntem geliştirilmiştir.

Bağırsağa dökülen hemoglobin (51Cr işaretli eritrositler ile, immunoassay ile),

Hematin ( peroksidaz aktivitesi ile), Porfirin ( floresans yönetmi ile), yada

Globülin kısmı ( immunoassay ile) tespit edilebilir.

Bağırsaklardaki degredasyon kişiden kişiye çok fark ettiğinden bu yöntemlerin birçoğu güvenilir bulunmamış. Bulunan en güvenilir yöntem daha önce alınıp radyoaktif 51Cr ile işaretlenerek hastaya geri verilen kandaki işaretli 51Cr ( kromat) un bağırsakta ölçümüdür (51Cr bağırsaktan geri emilmez). Bir başka yöntem ise toplam fekal porfirin miktarının ölçümü olmuştur (HemoQuant test).

Ancak her iki test de hem zahmetli hem pahalı hem uzun süren testlerdir. Sonuç olarak en sık kullanılan testler degrade olmuş hematin ve hemoglobin in peroksidaz aktivitesine dayanan testlerdir.

Peroksidaz bazlı testlerde hematin ve /veya hemoglobinin peroksidaz aktivitesi katalizörü maviye çevirir. Ancak peroksidaz reaksiyonu verebilecek birçok faktör

(22)

testi yanlış pozitif yapabilir. Bitki kaynaklı peroksizdazlar yada besin içeriğinde yer alan et kaynaklı miyoglobin, hemoglobin testi pozitif yapabilir. Oral alınan demir preparatları Hemoccult testini pozitif yapmaz. Cimetidin testi pozitif yapar.

Askorbik asit, narenciye suları gibi redüktan maddeler testi yalancı negatif yapar.

Aspirin ve NSAİ ilaçlar mide barsak mukozasında az ölçekli kanama yaparak yanlış pozitifliğe yol açabilirler. Bu gıdalardan test öncesi üç gün uzak durmak gerekir. Ayrıca testin doğruluğu için üç gün, günde iki örnek ile test yapılmalıdır.

Test hazırlığı

Test öncesi üç gün özel diyet uygulanmalı, 1.

Her türlü kırmızı et menüden çıkarılmalı. Tavuk ve balık yenebilir.

2.

Ispanak, turp gibi sebzeler menüden çıkarılmalı.

3.

Çiğ gıda, çiğ meyve yenmemeli, 4.

Vitamin C alınmamalı, 5.

Test taze dışkıda yapılmalıdır.

6.

Dışkıda gizli kan neden bakılır

Kolo rektal kanama ve malinitelerin tespiti için bakılır.

40 yaş üstü asemptomatik herkesin yılda bir yaptırması tavsiye edilir.

Patofizyoloji

Bağırsaklar dan günde 2 ila 5 ml kanama olması normaldir.

1.

2- 5 ml lik kanama bu test ile tespit edilemez, 2.

Sağlıklı erişkin 150 gram dışkıda 2 ml kan kaybedebilir.

3.

Bu sınırın üstü testte yakalanabilir. Test pozitif ise 5 ml üstü kanama var 4.

denir.

Normal

Dışkıda gizli kan normalde negatiftir.

Immunolojik metod:

Sadece insan hemoglobinini test eder, bitki hayvan kaynaklı yalancı 1.

pozitiflik olmaz.

(23)

İnsan hemoglobinine karşı monoklonal antikorlar ile çalışır.

2.

Aglütinasyon insan kökenli hemoglobin varlığını gösterir.

3.

Gaytada gizli kan pozitifliği ne anlama gelir? :

Gastrointestinal sistemde 5 ml üzeri kanama 1.

Tümör, 2.

İnflamatuar barsak hastalığı, 3.

Divertiküloz, 4.

Varis, 5.

İskemik barsak hastalığı, 6.

GİS de A-V malformasyon, 7.

Hemoroid, 8.

Oral –nazofarengial bölge kanaması, 9.

Adenom, 10.

Gastrik karsinom, 11.

Peptik ülser, 12.

Gastrit, 13.

Amiloidoz, 14.

Kaposi sarkom.

15.

Dışkıda gizli kan bakmanın klinik önemi nedir?

50 yaş civarı düzenli yaptırılan dışkı testleri ile kolorektal karsinomlara bağlı ölümler %60 azaltılabilmektedir. Bu amaçla yılda 3 kez dışkıda gizli kan bakılması önerilir. Kolorektal karsinomların %65 ila 80 i, benign adenomaların %20 ila 40 ında dışkıda gizli kan testi pozitif bulunmaktadır. Dışkıda gizli kan pozitif hastaların istatistiklerine bakıldığında bu vakaların:

%10 -15 inde karsinom olduğu,

%20 ila 30 unda benign neoplazmlar olduğu (polip vs),

%30 ila 60 ıdna diğer gastrointestinal patolojiler olduğu ( hemoroid, divertikülit, inflamatuar bağırsak hastalıkları, peptik ülser, gastrit, özefajit, özefagial varisler vb.),

%10 dan daha azında bir sebep bulunamadığı, gıda kaynaklı yanlış pozitif olduğu görülmüştür.

Dolayısı ile gizli kan pozitifliği mutlaka test edilmeli incelenmelidir. Üç kez pozitif

(24)

bulunan test için mutlaka kolonoskopi yapılmalıdır. Kolon neoplazmlarının çoğu anal kanal ve rektosigmoid bölgede yer alır. Kolonoskopi temiz ise mutlaka gastroskopi yapılmalıdır.

Dışkı İncelemesi

Bölüm – 4 Dışkıda redüktan madde

Dışkıda redüktan madde disakkaridaz intoleransını araştırmak için yapılır.

Dışkı

Çocuk ve erişkinlerde yapılabilir Test için 5 gram dışkı yeterlidir.

Hazırlık

Dışkıda redüktan madde testi yapılacak ise dışkı taze olmalı ve en geç bir saat içerisinde laboratuvara ulaşmalıdır.

Çünkü dışkı içerisinde kalmış olan laktoz ve diğer şekerlerin enzimler aracılığıyla olan parçalanma süreci dışkıda 2-4 saat boyunca devam eder. Erken bakılmaz ise laktoz vb. parçalanır sonuç yanlış çıkar.

Dışkı idrar, su, tuvalet kağıdı ve çocuk bezi ile temas etmemelidir. Tuvalet kağıtlarının çoğunda şeker ( sellüloz vb. vardır sonuç yanlış çıkar), çocuk bezi suyu emer sonuç yanlış çıkar.

Dışkıda redüktan made neden bakılır?

Disakkaridaz intoleransı teşhisi için bakılır ( yani şekerleri parçalayan enzim yoktur yada eksiktir, dışkıda parçalanmamış şeker vardır, bunun tespiti için bakılır).

(25)

Patofizyoloji

Normalde şekerler bağırsağın üst bölgelerinden hızla emilir.

1.

Laktoz: şeker

Laktaz: laktozu parçalayan enzim,

Disakkaritler: laktoz, glükoz, früktoz, galaktoz, Disakkridaz: disakkaritleri parçalayan enzimler.

Eğer bağırsağın üst bölümünde emilmez ise aşağıya incikçe osmotik 2.

basınç nedeniyle barsak içerisine su çeker ve ishale yol açar. Buda su ve elektrolit kaybı demektir. Klinikte kronik sulu ishal, elektrolit imbalansı, bebek ve çocuklarda büyüme gelişme geriliği görülür.

Emilmeyen şeker dışkıda redüktan madde testi ile tespit edilir.

3.

Neden redüktan madde denmiş? Çünkü şekerler Küprik iyonları Küpröz 4.

iyonlara redükte eder ler de ondan.

Dışkıda redüktan maddeler nelerdir?

5.

Glükoz, Früktoz, Laktoz, Galaktoz, Pentoz.

İdiopatik laktaz enzim eksiklikleri:

6.

Güney Avrupa ülke insanlarında, Hintlilerde sık görülür. %70 – 75 Zencilerde sık görülür, %70

Asya ülke insanlarında sık görülür %90 Amerikalılarda nispeten az görülür % 5 – 20

Redüktan madde testi nasıl yapılır?

Genellikle hazır kit ve solüsyonları piyasada bulunur Clinitest ( Benedikt 1.

solüsyonu) vb.

Eşit miktar dışkı ile test tüpünde karıştırılır.

Üstte kalan sıvı yeşil kahve olursa redüktan madde var test pozitif denir. Şeker + (laktoz+) denir. Kalitatif test

Yada glikoz strip testleri ile de yapılabilir, hazır satılır.

2.

Bakır redüktan reagent tabletler ile de yapılabilir.

3.

(26)

Dışkı pH bakmak ta faydalıdır. Disakkaridaz enzim eksikliklerinde dışkı 4.

asitleşir.

Sonuç

Piyasada var olan kitler ile kantitatif sonuç vermek mümkündür Dışkıdadi redüktan madde miktarı < 0,25 mg/dL ise normal, Redüktan madde miktarı 0,25 ila 0,5 mg/ dL arasında ise şüpheli, Redüktan madde miktarı >0,5 mg/dL ise anormaldir.

Anne sütü ile beslenen bebeklerde dışkı asidik olabilir.

Dışkıda redüktan madde varlığı neden olur? :

Disakkaridaz enzim eksikliği, 1.

Kısa bağırsak sendromu, 2.

İdiopatik laktaz eksikliği laktoz intoleransı, 3.

Karbonhidrat emilim bozuklukları, 4.

Sprue, 5.

Viral gastroenterit, 6.

Celiak hastalığı, 7.

Dışkıda redüktan madde yanlış pozitifliği neden olur?

Antibiyotik kullanımı,

Salisilat, penisilin, askorbik asit, nalidiksik asit, sefalosporinler, probenecid kullanımı,

İdrar ile kontamine dışkı,

Çocuk bezinden alınmış örnek, Gecikmiş dışkı, yanlış transport.

Referanslar :

https://www.ncbi.nlm.nih.gov/books 1.

Ahlquist DA, McGill DB, Schwartz S. et al. HemoQuant, a new quantitative 2.

assay for fecal hemoglobin. Comparison with Hemoccult. Ann Intern Med.

(27)

1984;101:297–302. [PubMed]

Ahlquist DA, McGill DB, Schwartz S. et al. Fecal blood levels in health and 3.

disease. A study using HemoQuant. N Engl J Med. 1985;312:1422–28.

[PubMed]

Clinical and Laboratory Standards Institute. Procedures for the recovery 4.

and identification of parasites from the intestinal tract; approved guideline. 2005.

RA McPherson, MR Pincus, JB Henry. Henry’s clinical diagnosis and 5.

management by laboratory methods. 21st ed. Philadelphia: Saunders Elsevier; 2011.

AMEBİK VE BASİLER DİZANTERİ AYRIMI

Amebik ve Basiler Dizanterinin Ayrımı

Dizanteri kalın bağırsakların iltihabi hastalığıdır. Hastalık kramp tarzında karın ağrısı, sulu mukuslu (sümüklü) ishal, sık tuvalete gitme ile karakterize bir tablodur. Birçok bakteri, virüs ve hatta kimyasal madde kalın bağırsaklarda iltihaplanma ve dizanteriye yol açar. Mikrobik dizanteri etkenlerinden en sık rastlanan ve tehlikeli olan iki tanesi bakteriler ( basiler dizanteri) ve protozoonlar (Amebik dizanteri) ile meydana gelen dizanteriler dir. Her iki tabloda birbirine çok benzer ancak tedavileri farklı olduğundan etiyolojik, klinik ve laboratuvar olarak ayrımları önemlidir. Aşağıda bu ayrım için basit bit tablo bulacaksınız umarım faydası olur

Saygılarımla CA Lermi

https://youtu.be/m0EjqrjQyE8

(28)

Amipli ve Basiler Dizanteri ayrımı

PATOLOJİK

FARKLAR Amebik

dizanteri Basiler dizanteri

PATOJEN Entomoeba histolitica

Shigella gurubu bakteriler Enterohemorajik

E.Coli

Vibrio parahemoliticus Camphylobacter jejuni

LEZYON

Nekrotik : Proteolitik ajanlar salgıladığı için

barsakta nekrozlar ortaya çıkar.

İltihabi: Bakterilerden salınan diffüsible toksinlere bağlı olarak

yüzeyel spüratif enfeksiyon, inflamasyon ve ülser

gelişir.

LEZYONUN DERİNLİĞİ

Genellikle derin nekrotik lezyonlar

görülür.

Yüzeyel spüratif enfeksiyon görülür.

ÜLSERLERİN KENARLARI NASILDIR

Ülserlerin kenarları düzensiz ve kabadır.

Ülserlerin kenarları düzenli keskin ve

üniform dur.

ALTTAKİ MUKOZA Sağlamdır İltihaplıdır

NEKROZ TİPİ

Piknotik ( piknotik cisimcikler fare yeniği

hücreler)

Karyoliz ( hayalet hücreler ve yuvarlak

nükleuslar)

KARACİĞER ABSESİ Sık görülür Nadir görülür

HÜCRESEL CEVAP (Hücresel)

Mononükleer hücreler.

(İmmün) polimorfonükleer.

KLİNİK

FARKLAR Amebik

dizanteri Basiler dizanteri

BAŞLANGIÇ Yavaş sessiz Akut gürültülü

(29)

ATEŞ Genelde ateş olmaz Yüksek ateş ile seyreder.

KARIN AĞRISI Lokalize Generalize

TENEZM Yoktur Vardır

DIŞKININ MAKRISKOBİK

GÖRÜNÜMÜ

Amebik

dizanteri Basiler dizanteri

DIŞKILAMA SAYISI Günde 6-8 tenezm yok Günde 10 dan fazla tenezm var

DIŞKI MİKTARI Bol Az

DIŞKI KOKUSU Kötü kokulu Kokusuz denebilir

DIŞKI RENGİ Koyu kırmızı Parlak kırmızı

DIŞKI GÖRÜNÜMÜ Kan ve mukus ile karışık dışkı

Kan ve mukus dışkı yok

DIŞKI pH Asidik Alkali

DIŞKININ MİKROSKOPİK

İNCELEMESİ

Amebik

dizanteri Basiler dizanteri

HÜCRE Az Bol

ERİTROSİT Kümelenmiş sarı – kırmızı renklerde

Parlak kırmızı kümelenmiş ruloux

formasyonda bol eritrosit.

İLTİHAP HÜCRELERİ Az Bol

MAKROFAJLAR Çok nadir

Bol makrofaj hücresi, çoğu eritrositelri fagosite ettiğinden

yanlışlıkla amip sanılır!

EOZİNOFİL Vardır Yoktur

PİKNOTİK CİSİMCİKLER Çok yoğun görülür Görülmez

(30)

GHOST ( HAYALET )

HÜCRELER Hiç görülmez Bol görülür

PARAZİT E. Histolitica

trofozoidleri Yoktur

BAKTERİ Bol motil bakteri Nadir non motil bakteri CHARCOT –LEYDEN

KRİSTALLERİ Vardır Yoktur

YUVA, KREŞ VE OKULLARDA İSHAL

İshalin tanımı çocuğun yaşına ve tuvalet alışkanlığına göre değişir.

Genel olarak normalden daha sık ve daha sulu dışkılamaya ishal denir. Birçok bakteri, virüs ve parazitler ishal yapabilir ayrıca gıda alerjileri ve antibiyotik kullanımı da ishal sebebi olabilir.

İshalin sebebine bağlı olarak ateş, bulantı kusma, karın ağrısı, baş ağrısı, halsizlik gibi şikayetlerde ishale eşlik edebilir. Sebebi ne olursa olsun tuvalet terbiyesi kazanmamış ishali olan çocuklar okula, yuva ve kreşlere devam etmemelidir.

İshale neden olan mikroplar genellikle gıda ve sulardan bulaşır. İnsandan insana bulaşma hijyenik kurallara dikkat etmemek ve dışkıyla kirlenmiş eller- eşyalar yoluyla olur.

(31)

Eğer okul-kreşten sorumlu kişiyseniz:

• İshalli çocuğu veya personeli şikayetleri düzelene kadar okuldan uzaklaştırınız.

• Çalışan personelin iyi bir el yıkama alışkanlığına sahip olmasını sağlayınız ve sık sık el yıkama uyarılarınızı ve eğitimlerinizi tekrarlayınız – hatırlatınız.

• Tuvaletten önce, tuvaletten sonra, bir çocuğa tuvalette yardım ettikten sonra, çocuğun altını değiştirdikten sonra, yemekten önce, servisten önce öğrenci ve personelin el yıkamasını sağlayınız.

• El yıkama koşullarının oluşmadığı ortamlarda ıslak mendil, el dezenfektanı yada kolonya yada %70 alkol aynı işi görür.

• Tuvaletler, banyo, mutfak, mutfak gereçleri, dolaplar, yemekhane, servis bankosu, oyun odası, Oyuncaklar, park gibi alanların her gün uygun şekilde temizlenmesini sağlayınız. Bu amaçla bir kova suya katılan 1 su bardağı normal çamaşır suyu güvenilir bir temizlik ve hijyen sağlar.

• İshalli çocukla teması olmuş personel ve diğer çocukları izleyiniz. Şikayeti olanları ailelerine ve doktora bildiriniz.

• 48 saat içinde bir sınıfta iki veya daha fazla ishal vakası görülürse tıbbi yardım isteyiniz.

• İshal ve ateşi olan çocukların uygun tıbbi bakım aldıklarından emin olunuz.

Eğer veli iseniz :

• İshal olan çocuğunuzu okula göndermeyiniz.

• İshalle beraber:

o Ateş varsa,

o Bulantı, kusma varsa,

o Çocuk tuvaletten çıkamıyor yada sık aralıklarla azar azar dışkılıyor ise, o Aşırı miktarda ishal ve su kaybı varsa,

o Çocuk uykuya meyilli ise, o Koltuk altları ve dili kuru ise, o Şuur bulanıklığı varsa,

o İshal kanlı yada sümüklü ise mutlaka doktora başvurunuz.

• İshal süresince çocuğun temizliğine ve hijyenine özen gösteriniz.

• Doktor tavsiyesi olmadan ishal kesici ilaçlar, antibiyotik ve bilmediğiniz ilaçlar kullanmayınız.

(32)

KİNOLONLAR

Bakteriyel DNA girazı inhibe ederek DNA replikasyonunu bozarlar. Geniş spekturumlu bakteriyostatik antibiyotiklerdir. İnsanda kemik gelişimini bozduklarından 18 yaş altında kullanılmazlar.

CİPROFLOKSAZİN-İV+PO OFLOKSAZİN-İV+PO LEVOFLOKSAZİN-İV+PO NORFLOKSAZİN-PO LOMEFLOKSAZİN-PO ENOKSAZİN-PO

SPARFLOKSAZİN-PO GREPAFLOKSAZİN-PO TROVAFLOKSAZİN-PO

SPEKTRUM:

GRAM NEGATİF Enterobakteriaceae Hemofılus,

Moraksella

Pseudomonas aeruginosa ( yalnız Ciprofloksazin) Neisseria gonorrhea

Campylobakter, Salmonella, Shigella, Serratia, Brucella,

(33)

Legionella, Mycoplasma GRAM POZİTİF

Stafilococcus aureus (Bazı MRSA lara etkilidir) Bazı Enterokoklar.

Bazı Streptokoklar

KLAMİDİALAR ( Ofloksazin )

KLİNİK KULLANIM:

Üriner enfeksiyonlar.

Gonokokal üretritte tek doz.

Klamidia için Ofloksazin 7 gün.

Şankroid.

Salmonella enteriti.

Turist ishali.

Legionella pnemonisi.

Gram negatif pnemoni.

Gram pozitif osteomyelit.

Yeni jenerasyon kinolonlar ( Levofloksazin, Sparfloksazin, Trovafloksazin ve grepafloksazin ) anaerob enfeksiyonlarda ve pensilin dirençli pnemokok enfeksiyonlarında etkilidir.

KİNOLONLARIN YAN ETKİLERİ

Diare

Başağrısı, başdönmesi Epilepsi eşiğini düşürür Arthropati

Döküntü, fotosensitivite.

(34)

http://www.enfeksiyonhastaliklari.com

Dr. Aydoğan Lermi

Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji WEB sayfasına hoşgeldiniz

enfeksiyon hastalıkları, enfeksiyon hastalıklarının tedavisi testleri ve klinik mikrobiyoloji prosedürleri hakkında bilinmesi gerekenleri rahatça bulabileceğiniz bir web sayfasıdır.

Lütfen tıklayınız

http://www.enfeksiyonhastaliklari.com

enfeksiyonhastaliklari, enfeksiyonhastalıkları, en

feksiyon ile ilgili, enfeksiyon nedir, enfeksiyon

hastalıkları nelerdir, enfeksiyon tedavisi, kanda

enfeksiyon, vajinal enfeksiyon, enfeksiyon ne

demek, enfeksiyon izle, enfeksiyon oyna, idrar

yolu enfeksiyonu, üti, üst solunum yolu

enfeksiyonu, usye, üsye, akciğer

enfeksiyonu, zatürre, beyin zarları enfeksiyonu,

menenjit, ensefalit, osteomyelit, miyelit,

polimyelit, zona, sedimentasyon, hemogram,

lökosit, ateş, yüksek ateş, uveit,

keratit, pnömoni, pnemoni aşısı, aşılar, çocuk

çağı aşıları, sinüzit, tonsillit, bademcik

enfeksiyonu, farenjit, anjin, lenfadenit,

tüberküloz, verem, şarbon, ebola, mers-cov,

(35)

acinetobacter, hastane enfeksiyonu, nosocomial, bağırsak enfeksiyonu, kolera, veba,

hayvanlardan bulaşan

hastalıklar, ishal, dizanteri, kronik karaciğer enfeksiyonu, apse, cilt enfeksiyonları, kist hidatik, parazit, kıl kurdu, oksiyür, tenya,

şerit, safra kesesi

iltihabı, sistit, üretrit, gonore, sifiliz,

cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlar,şüpheli cinsel temas, aids nasıl bulaşır, aids mi kaptım, aids in tedavisi varmı?, hiv nedir, hiv nasıl bulaşır,

gonore nasıl bulaşır, sifiliz nasıl bulaşır, sifilizin tedavisi varmı?,

en iyi enfeksiyon doktoru,

enfeksiyon bölümü, enfeksiyon doktoru, enfeksiyoncu,

dr. aydoğan lermi enfeksiyon hastalıkları ve klinik mikrobiyoloji uzmanı,

mikrobik hastalıklar, bulaşıcı hastalıklar, enfeksiyon hastalıkları ile,

enfeksiyon hastalıkları nelerdir, enfeksiyon hastalıkları belirtileri,

enfeksiyon hastalıkları bölümü neye bakar, enfeksiyon hastalıkları uzmanı,

idrar yolu enfeksiyonu,

(36)

enfeksiyon hastalıkları doktorları, enfeksiyon nedir,

enfeksiyon hastalıkları pdf, mikrobiyoloji ders notları, mikrobiyoloji laboratuvarı, mikrobiyoloji nedir,

mikrobiyoloji testleri, mikrobiyoloji soruları, mikrobiyoloji bülteni, mikrobiyoloji pdf,

mikrobiyoloji kitabı,

klinik mikrobiyoloji ders notları, klinik mikrobiyoloji pdf,

klinik mikrobiyoloji laboratuvarı, klinik mikrobiyoloji nedir,

klinik mikrobiyoloji hakkı bilgehan,

klinik mikrobiyoloji yöntemleri el kitabı, klinik mikrobiyoloji kongresi,

klinik mikrobiyoloji laboratuvarları kalite yönetimi rehberi,

enfeksiyon hastalıkları ve klinik mikrobiyoloji ile ilgili aramalar,

enfeksiyon hastalıkları ve klinik mikrobiyoloji nedir,

mikrobiyoloji laboratuvarında yapılan testler,

(37)

maltepe hastanesi mikrobiyoloji ve klinik mikrobiyoloji,

enfeksiyon hastalıkları ve klinik mikrobiyoloji uzmanı aranıyor,

enfeksiyon hastalıkları ve klinik mikrobiyoloji hangi hastalıklara bakar,

enfeksiyon hastalıkları ve klinik mikrobiyoloji uzmanları kriterleri,

enfeksiyon hastalıkları ve klinik mikrobiyoloji drtus,

enfeksiyon hastalıkları ve klinik mikrobiyoloji derneği,

ENFEKSİYON HASTALIKLARI

dr aydoğan lermi, Enfeksiyon, enfeksiyon hastalıkları, enfeksiyon uzmanı

Enfeksiyon, infectious, enfeksiyon hastalıkları, enfeksiyon uzmanı, Enfeksiyonlu Yara, Nörolojik Hastalıklar, Kemik İltihabı, Kronik Otit, Akciğer Hastalıkları, Orta kulak İltihabı, Hepatit B, Hepatit C, KOAH – Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı, İdrar Yolu enfeksiyonu, Grip, Bruselloz, Febril Nötropeni, Enfeksiyon Hastalıkları, Bulaşıcı Hastalıklar, Anaerob Enfeksiyonlar, Aort Kapağı Hastalıkları, Saman Nezlesi (Alerjik Rinit), Mide-Bağırsak enfeksiyonları, HIV, AIDS, Viral Enfeksiyon, Üriner Enfeksiyon, Hepatit A, Boğaz İltihabı, Grip, Halsizlik, İshal, Kalp Ağrısı, Göz Ağrısı, Enterit, Bronşit, Ateş, Bakteriüri, Cilt Hastalıkları, Karın Ağrısı, Kızamık, Tifo, Pnömoni, solunum yolu enfeksiyonları, Beyin enfarktüsü, Sarılık, Menenjit, Kuduz (hidrofobi), Kuduz, Lenfanjit, lenfadenit, sinüzit, Böbrek İltihabı,

(38)

nefrit, rinit, anjin, akıntı, döküntü, kaşıntı, bulantı, kusma, ishal, kanlı ishal, kist, karaciğerde kist, köpek kisti, kediden bulaşan, köpekten bulaşan, evcil hayvanlardan bulaşan, yemekten bulaşan, sulardan bulaşan, havuzdan bulaşan, cinsel yolla bulaşan, temasla bulaşan, terlikten bulaşan, keneyle bulaşan, kene ile bulaşan, fareyle bulaşan, kanalizasyon, fosseptik, havludan bulaşan, tuvaletten bulaşan, kirli su, kirli sularla bulaşan, baş ağrısı, burun akıntısı, nezle, mayasıl, hemoroit, sifiliz, bel soğukluğu, şankr, şankroid, frengi, konjonktivit, sivilce, apse, kabuk, içi cerahatli, irin, irinli, apse boşaltma, düşük, doğumsal, genetik, idrarda yanma, kokulu akıntı, koyu akıntı, beyaz akıntı, akıntı ve kaşıntı, akıntı ve yanma, akıntı ve kanama, akıntı ve ateş, peniste akıntı, penis ucunda kaşıntı, peniste yanma, peniste yara, vajinada yara, kanlı idrar, kanlı akıntı, cerahatli akıntı, kanlı dışkılama, yeşil dışkılama, sulu dışkılama, makatta yara, anüste akıntı, makatta kanama, tırnak kırılması, tırnaklarda bozulma, mantar, mantar enfeksiyonu, tırnak mantarı, cilt mantarı, mantar tedavisi, akıntı tedavisi, tırnak tedavisi, adet kesilmesi, gebelik enfeksiyonu, bebek enfeksiyonu, çocuk enfeksiyonu, cilt enfeksiyonu, tırnak enfeksiyonu, karaciğer hastalıkları, karaciğer enfeksiyonu, safra kesesi enfeksiyonu, kemik enfeksiyonu, dalak enfeksiyonu, göz enfeksiyonları, göz kapağı enfeksiyonu, cilt enfeksiyonları, döküntülü enfeksiyonlar, tırnak enfeksiyonları, sinüzit, sinüs, göz, konjonktivit, otit, kulak zarı, zatürre, zatürre, pnömoni, pnömoni, akciğer enfeksiyonu, ince hastalık, tüberküloz, toplumdan bulaşan, havadan bulaşan, öksürükle bulaşan, nefesle bulaşan, okuldan bulaşan, parazit, bağırsak paraziti, solucan, solucan tedavisi, parazit tedavisi, kurt tedavisi, dışkıda solucan, dışkıda kurt, dışkıda parazit, kilo kaybı, kilo alamama, Nörit, Nöritis, Nevrit, Nevritis, Nevralji, meningoensefalit, ensefalo myelitler, düşük araştırması, torch, toksoplazma, rubella, rubeola, 5.

Hastalık, 6. Hastalık, kızamıkçık, antibiyotikler, anti viraller, virüs, virus, barsak enfeksiyonu, ishal, dizanteri, kolera, amipli dizanteri, basili dizanteri, rota, adeno, rota virüs, adeno virüs, viral enfeksiyonlar, mantar enfeksiyonları, memede apse, vajinada kaşıntı akıntı, vajinada kanlı akıntı, hpv, aids nedir, hepatit nedir, zatüre nedir, menenjit nedir, enfeksiyon nedir, enfeksiyonu ne demek, osteomyelit, osteokondrit, zona, hsv, zona zoster, abdomen, periton, peritonit, apandisit, nefrit, piyelonefrit, sistit, üretrit, üretero vesikal reflu, hepato renal sendrom, salpenjit, salpingo ooforit, pid, pelvik inflamatuar hastalık, pelvis enfeksiyonları, jinjivit, diş apsesi, diş enfeksiyonları, parotit, kaba kulak, rinit, rektal apse, peri anal enfeksiyon, kemik eklem enfeksiyonları, artrit, kemik enfeksiyonu, eklem enfeksiyonu, kronik osteomyelit, perianal apse, ülseratif kolit, crohn, kron, çölyak, divertikül, divertikülit, balık zehirlenmesi, gıda intoks, gıda zehirlenmesi, gıdalar

(39)

ile bulaşan enfeksiyonlar, sulardan bulaşan enfeksiyonlar, epiglottit, özefajit, gastrit, helikobakter pilori ,hpv aşısı, aşılar, zatüre aşısı, grip aşısı, influenza aşısı, menenjit aşısı, çocukluk aşıları, evlilik testleri, çocukluk çağı hastalıkları, döküntülü enfeksiyonlar, bulaşıcı enfeksiyonlar, tatilde oluşacak enfeksiyonlar, seyahat hastalıkları, sıtma, sivrisinekler ile bulaşan enfeksiyonlar, kenelerden bulaşan enfeksiyonlar, kene, sivrisinek, farelerden bulaşan enfeksiyonlar, kırım Kongo kanamalı ateşi, ebola, ebola enfeksiyonu, ebola nedir, ebola tedavisi, kkka, döküntü, kaşıntı, koma, yoğun bakım, yoğun bakım enfeksiyonları, ventilatör ilişkili pnemoni, hastane enfeksiyonları, vektör, trikomonas vajinalis, gardnerella vajinalis, giyardiya, trişinella, e. Coli, pseudomonas, beta, beta enfeksiyonu, boğaz enfeksiyonu, yüksek ateş boğaz ağrısı, üşüme titreme, titreme terleme, döküntü kaşıntı, idrarda yanma, idrar yolu enfeksiyonu, peniste yanma, idrar yaparken yanma sızlama, idrarda koyulaşma, idrarda koku, dışkıda kötü koku, kötü kokulu akıntı, cerahatli akıntı, şant, şant enfeksiyonu, anal yolla bulaşan, oral yolla bulaşan, sex ile bulaşan, sex, anal sex ile bulaşan, seks, seks ile bulaşan, anal seks ile bulaşan, anal seks, oral seks ile bulaşan enfeksiyon, meni ile bulaşan, vajinal salgılar ile bulaşan, tükürükten bulaşan, kondom, kondom kullanımı, dildo ile bulaşan enfeksiyon, dövme ile bulaşan enfeksiyonlar, vücut deldirme, piercing, steril, steril olmayan, dezenfeksiyon, pansuman,

ZOLLİNGER ELLİSON SENDROMU

ZE sendromu;

Pankreas veya oniki parmak bağırsağındaki tümör nedeniyle ortaya çıkan inatçı mide ülseri dir. Bu tümörlerden salgılanan gastrin hormonu nedeniyle mide asiditesi artar ve ülserler gelişir. Gastrin hormonıu mideden asit salgısını arttıran bir hormondur.

Gastrinoma tek veya birden fazla tümör şeklinde ortaya çıkabilir ve %65 kötü huylu tümörlerdir. Zollinger Ellison hastalarının neredeyse dörtte birinde genetik olarak multipl endokrin neoplazi hastalıkları ( MEN Tip 1) görülür. Bu hastalarda

(40)

Zollinger Ellison sendromuna ilave olarak beyin ve tiroid bezinde de neoplaziler görülür.

Zollinge Ellison sendromunun sebebi nedir?

Hastalığın sebebi pankreas veya on iki parmak bağırsağından kaynaklanan ve gastrin hormonu üreten tümörlerdir. Ailede multipl endokrin neoplazi tip 1 vakalarının bulunması durumunda görülme şansı artmaktadır.

Zollinger Ellison hastalığının belirtileri nelerdir?

Hasta mide ülseri ve gastrit şikayetleri ile başvurur. Şikayetlerin inatçı ve tekrarlayan karakterde olmazı Zollinger Ellison sendromu düşündürür.

Sık tekrarlayan mide ve bağırsak ülserleri, Karın ağısı,

Bulantı kusma, İshal ( %30 ),

Midede yanma, hazımsızlık, şişkinlik, Yutma güçlüğü,

Yorgunluk, halsizlik, çabukl yorulma, Kilo kaybı,

İştahsızlık,

Yağlı ve kötü kokulu dışkılama, Mide bağırsak kanamaları,

Dışkıda kan görülmesi veya gizli kan pozitifliği, Katran şeklinde dışkılama,

Kanlı kusma.

Zollinger Ellison hastalığının teşhisi nasıl konur?

Sık tekrarlayan ülser ve gastrit hastalarında Zollinger Ellison sendromu düşünülmelidir. Bu durumda aşağıdaki testlerin yapılması tanı koydurur.

Kanda gastrin miktarı, Gastrin stimülasyon testi, Kalsiyum,

Sekretin,

(41)

Gastroskopi, MR,

Batın US yapılmalıdır.

Tedavi:

Zollinger Ellison tedavisinde birkaç basamak bulunur;

Cerrahi olarak tümörün çıkarılması:

Tek ve kanserleşmemiş tümörlerde cerrahi düşünülebilir, Tıbbi tedavi:

Mide asit salgısını azaltan ilaçlar ile ülser gelişimi kontrol edilebilir ve Kemoterapi ile tümör küçültülmeye çalışılabilir.

Referanslar:

National Digestive Diseases Information Clearinghouse http://digestive.niddk.nih.gov/

The Canadian Association of Gastroenterology http://www.cag-acg.org/

Health Canada

http://www.hc-sc.gc.ca/index_e.html/

American Gastroenterological Association http://www.gastro.org/

Berna MJ, Hoffmann KM, Long SH, et al. Serum gastrin in Zollinger- Ellison syndrome: II. Prospective study of gastrin provocative testing in 293 patients from the National institutes of Health and comparison with 537 cases from the literature, evaluation of diagnostic criteria, proposal of new criteria, and correlations with clinical and tumoral features. Medicine . 2006;85:331-64.

Campana D, Piscitelli L, Mazzotta E, et al. Zollinger-Ellison syndrome:

diagnosis and therapy. Minerva Med. 2005;96:167-206.

DynaMed Editorial Team. Zollinger-Ellison syndrome. EBSCO DynaMed website. Available at: http://www.ebscohost.com/dynamed/what.php . Updated October 18, 2010. Accessed November 11, 2010.

Mayo Clinic. Zollinger-Ellison syndrome. Mayo Clinic website. Available at: http://www.mayoclinic.com/health/zollinger-ellison-syndrome/DS00461

(42)

. Updated July 24, 2010. Accessed November 11, 2010.

Norton JA, Fraker DL, Alexander HR, et al. Surgery to cure the Zollinger- Ellison syndrome. N Engl J Med . 1999;341:635-644.

Norton JA, Jensen RT. Resolved and unresolved controversies in the surgical management of patients with Zollinger-Ellison Syndrome. Ann Surg . 2004;240:757-773.

Pellicano R, De Angelis C, Resegotti A, Rizzetto M. Zollinger-Ellison syndrome in 2006: concepts from a clinical point of view. Panminerva Med . 2006;48:33-40.

Tomassetti P, Salomone T, Migliori M, et al. Optimal treatment of Zollinger-Ellison syndrome and related conditions in elderly patients.

Drgus Aging. 2003;20:1019-1034.

ÜLSERATİF KOLİT

Kolit; Kolitis ülseroza; İltihabi barsak hastalığı.

Ülseratif kolit kronik iltihabi bağırsak hastalığıdır. Bağırsakda iltihap ülser kanama atakları ile seyreden kronik iltihaplara neden olur. İltihabi barsak hastalığıdır. İltihabi barsak hastalıkları iki tanedir: ülseratif kolit ve kron hastalığı.

Bu hastalıklarda genetik ve ailesel bir eğilim vardır. Hastalık kesintisiz kolon ülseri şeklide dir. Arada iyi bölümler yoktur. İltihabi barsak hastalığına yakalanmış kişilerde kolon kanseri görülme şansı yüksektir. Her iki hastalık da beyaz tenlilerde ve sanayileşmiş ülkelerde daha fazla görülür. Cins ayrımı yapmaz erkek kadın eşit tutulur. Her yaşta görülse de hastalar genellikle 15 – 35 yaşında teşhis edilirler, çok az bir hastada teşhis 50-70 yaşında konur. Çocuk yaşta ortaya çıkan vakalarda büyüme gelişme geriliği sık görülür. Ülseratif kolit hastalarında kolon kanseri daha sık görülür.

Ülseratif kolit sebebi nedir?

Ülseratif kolit hastalığının sebebi belli değildir. İmmün sistemin aşırı cevap vermesine bağlı olarak bağırsakların hasar görmesi olarak kabul edilir. İltihabi

(43)

barsak hastalıkları ailesel ve genetik bir özellik taşır. Yani ailede var ise sizde de ortaya çıkma ihtimali yüksektir. Mikrobik olduğu iddia edilmiş ancak kanıtlanmamıştır.

Ülseratif kolit belirtileri nelerdir?

Ülseratif kolit ataklar halinde seyreder, arada iyilik dönemleri görülür, en sık görülen şikayetler:

İshal, kanlı ishal,

Kramp tarzında karın ağrıları, Rektal kanamalar,

Kansızlık, Kilo kaybı,

Yorgunluk, çabuk yorulma, Bulantı,

Ateş tir.

Hastalık anüsten başlayıp kalın bağırsağın üst kısımlarına doğru ilerler. En tehlikeli komplikasyon toksik megakolon dur. Barsağın bir bölümünün felç olması sonucu ani karın ağrısı, şişme ve ateş ile ortaya çıkan çok acil ve ölümcül tablodur.

Ülseratif kolit teşhisi nasıl konur?

Hasta şikayetleri ve muayene bulguları teşhise yardımcıdır. Kan ve dışkı testleri yapılır, baryumlu mide barsak filmleri değerli bulgular verir. Kesin tanı kolonoskopi ile alınan parçanın patolojik incelemesi ile konur.

Ülseratif kolit teşhisine yardımcı olan kan testleri:

pANCA (Perinükleer antinötrofilik sitoplazmik antikor ):

Ülseratif kolit hastalarının yarısında pozitiftir.

ASCA (Saccharomyces cerevisiae antikorları), IgG ve IgA:

Ülseratif kolit hastalarının dörtte birinde pozitif bulunur.

Hastalığın takibi sırasında

(44)

Dışkı testleri, Kan sayımı, Demir, TDBK, Sedimantasyon ve

CRP takibi yapılmalıdır.

Ülseratif kolit tedavisi :

Ülseratif kolit hastalığının tedavisinde ilk basamak diet değişikliğidir: şikayetleri arttıran gıdaların kesilmesi istenir. Her hastada farklı olsa da ortak özellikler olarak:

Kümes ürünleri, Sera ürünleri ve

Yüksek fiber içeren ürünler Ülseratif kolit şikayetlerini arttırdığı için ilk etapta kesilir.

İkinci etapta ilaç tedavisi gelir. Aşağıdaki ilaçlar Ülseratif kolit tedavisinde kullanılır:

Aminosalisilatlar: sülfosalazin, mesalazin, olsalazin, vb,

Anti İnflamatuar ilaçlar: prednizon, metilprednizon, budesonide, vb, İmmün modifiye ilaçlar: azatiopürin, 6-merkaptopürin, cyclosporin, vb, TNF – inhibitörleri : infliximab, adalimumab, etanercept, certolizumab, golimumab, vb,

Antibiyotikler: metronidazole, ampicilin, ciprofloksasin, vb,

İlaçlar ile kontrol edilemeyen Ülseratif kolit hastalarında iltihaplı barsak kesiminin cerrahi olarak çıkarılması gerekebilir. Cerrahi olarak çıkarılsa da hastalık alevlenebilir. Ülseratif kolit hastalığına bağlı tıkanma ve fistüllerde de cerrahi onarım gerekmektedir.

Ülseratif kolit hastalığının yan etkileri tedavi almayan hastalarda daha sık görülür. En sık görülen yan etkiler:

Artrit : eklem iltihapları;

Kalça, diz, omuz, bilek gibi büyük eklemleri tutan ve biri düzelip diğeri başlayan kronik eklem iltihaplarıdır.

Göz iltihapları,

Karaciğer iltihapları,

(45)

Böbrek taşları, Deri döküntüleri, Kemik erimesi, Kolon kanseri dir.

Referanslar:

1. American Gastroenterological Society http://www.gastro.org/

2. Crohns and Colitis Foundation of America http://www.ccfa.org/

3. The Canadian Association of Gastroenterology http://www.cag-acg.org/default.aspx/

4. Crohns and Colitis Foundation of Canada http://www.ccfc.ca/English/index.html/

5. About ulcerative colitis and proctitis. Crohns and Colitis Foundation of America website. Available at: http://www.ccfa.org/info/about/ucp . Accessed July 9, 2008.

6. Goroll AH, Mulley AG, Mulley AG Jr. Primary Care Medicine . 4th ed.

Philadelphia, PA: Lippincott Williams & Wilkins; 2000.

7. Ulcerative colitis. National Digestive Diseases Information Clearinghouse, National Institute of Diabetes and Digestive and Kidney Diseases website.

http://digestive.niddk.nih.gov/ddiseases/pubs/colitis/index.htm .

8. Ulcerative colitis patient education resources. Digestive Health Initiative.

A m e r i c a n G a s t r o e n t e r o l o g i c a l S o c i e t y w e b s i t e . http://www.gastro.org/wmspage.cfm?parm1=4024 .

9. Yamada T, Alpers DH. Textbook of Gastroenterology . 4th ed. Philadelphia, PA:

Lippincott Williams & Wilkins; 2003

TİFO

Tifo; Paratifo; Enterik Ateş;

Tifo ve paratifo hastalığı Salmonella bakterisi ile meydana gelen sistemik enfeksiyon hastalıklarıdır. Tifoya Salmonella typhi paratifoya ise Salmonella

(46)

paratyphi neden olur.

Tifo az gelişmiş ülkelerde alt yapı kanalizasyon sistemlerinin, temiz içme sularının olmadığı ülkelerde, sanitasyon temizlik ve hijyen koşullarına uyulmayan yerlerde salgınlar şeklinde görülür.

Tifo tedavi edilmez ise ölüme neden olabilir. Hastalık gıdalar ve sular ile ağızdan bulaşır:

Kanalizasyon suları ile kirlenmiş içme ve kullanma suları, Pastörize edilmemiş süt ve süt ürünleri,

Tifo hastası yada tifo taşıyan kişilerin hazırladığı gıda ve içecekler, Uygun şeklide saklanmamış gıdalar,

Temizlik, sanitasyon ve hijyen koşullarına uyulmaması tifo bulaşmasına yol açar.

Bakteri gıdalar ve sular ile ağızdan girdikten sonra barsaklarda yerleşerek çoğalmaya başlar daha sonra kan yoluyla diğer organlara giderek tüm vücutta sistemik enfeksiyona neden olur.

Kirli suları kullanmak,

İyi bir kanalizasyon ve içme – kullanma suyu sisteminin olmaması, Çiğ gıda yemek,

Kirli sular ile yıkanmış meyve, sebze ve salata yemek, Kirli sulardan yapılmış buzları kullanmak,

Sanitasyon şartlarının kötü olduğu yerlerde yaşamak veya buralara seyahate gitmek tifo hastalığı kapma şansını arttırır.

Tifo belirtileri nelerdir?

Hastalık mikrop vücuda girdikten 6 ila30 gün içinde başlar. En sık görülen şikayetler:

Hastalık aşırı yorgunluk, halsizlik, baş ağrısı ve ateş ile başlar, Ateş ilk 3 -4 gün içinde giderek artar,

Ateş, ateş özellikle sabahları normal öğleden sonra yükselmeye başlayan ve akşamları 39 dereceyi bulan ateşler şeklinde görülür,

Üşüme, titreme, Şiddetli baş ağrısı, Kabızlık yada ishal,

Kramp tarzında karın ağrıları,

(47)

Halsizlik, bitkinlik hali, İştahsızlık,

Vücutta pembe döküntü ( özellikle gövdede ), Baş dönmesi,

Kas ağrıları,

Ense ve boyunda lenf bezlerinin şişmesi,

Karaciğer ve dalağın büyümesi en sık görülen şikayetlerdir.

Tifo teşhisi nasıl konur?

Hastanın şikayetleri ve muayene bulguları teşhise yardımcı olur. Tifo teşhisi laboratuvar testleri ile konur.

Kan sayımı ( Hemogram), CRP,

Sedimantasyon, Tam idrar tahlili,

Gruber Widal serolojik testi, Kan kültürü,

Dışkı kültürü testler ile konur.

Tifo tedavisi :

Tifo tedavisinde antibiyotikler kullanılır. Tifo tedavi edilmeden önce oldukça bulaştırıcıdır. Hastaların bir kısmında şikayetler geçse de hasta taşıyıcı olur ve hastalığı bulaştırmaya devam eder. Tifo taşıyıcı hastalar hiçbir şikayetleri olmadan hastalığı dışkı ve idrarları ile yayarlar. Hastalığın tek kaynağı insandır.

Tifo doğada başka canlıda bulunmaz. Taşıyıcılar antibiyotik ile tedavi edilmelidirler. Safra kesesinde taş olan taşıyıcılarda ise antibiyotik yetersiz kalır ise ameliyat ile safra kesesinin alınması gerekir.

Tedavi edilmeyen hastalarda tifo barsak delinmesi ve ölüme neden olur.

Tifo dan korunma:

Tifodan korunmanın en önemli yolu iyi bir alt yapı ve kanalizasyon sistemidir. Tifo alt yapısı olmayan kanalizasyon sistemi olmayan veya iyi çalışmayan bölgelerde görülür. İçme ve kullanma suyunun kanalizasyon sitemi ile bulaştığı yerlerde salgınlar yapar. Böyle bölgelerde tifodan korunmanın iki yolu vardır:

1- Aşılanma: tifo aşısı tifonun yoğun olduğu bölgelere seyahat edenler için

(48)

önerilmektedir. Aşı çok koruyucu değildir ve aşı olmaya rağmen gıdalara dikkat etmek gerekir.

2- Gıdalara karşı dikkatli olmak: tifonun görüldüğü bölgelerde aşağıdaki önlemlere dikkat etmek hastalığın bulaşmasını önleyebilir:

Sadece şişe suyu ve şişedeki içecekleri tüketmek, Kaynamamış suları kullanmamak,

Buz kullanmamak, Çiğ gıda yememek,

Gıdaların iyi piştiğinden emin olmak,

Pastörize edilmemiş süt ve süt ürünleri kullanmak,

Çiğ sebze ve meyve tüketmemek, meyveleri mutlaka soyarak yemek, çiğ debze ve salata yememek,

Çiğ deniz ürünleri yememek tifodan korunmayı sağlayabilir.

Referanslar:

1- Centers for Disease Control and Prevention (CDC) http://www.cdc.gov/

2- World Health Organization (WHO) http://www.who.int/

3- Public Health Agency of Canada http://www.phac-aspc.gc.ca/

4- Bhan MK, Bahl R, Bhatnagar S. Typhoid and paratyphoid fever. Lancet . 2005 Aug 27-Sep 2;366(9487):749-62.

5- Centers for Disease Control and Prevention website. Available at:

http://www.cdc.gov/ncidod/dbmd/diseaseinfo/typhoidfever_g.htm#Getting%20vac cinated . Accessed November 18, 2009

Referanslar

Benzer Belgeler

Bu durum daha fazla ağrı duyulması ve ameliyat sonrası dönemde daha fazla miktarda meperidin kullanılması ile açıklanabilir. Michaloliakou ve arkadaşlarının

Ameliyat sonrası şiddetli bulantı kusma için Grup O' da deksametazon, Grup D' de ondanset- ron, Grup P' de ondansetron ve deksametazon veril- mesi planJandı.. Bulgu

Hastanemiz- de bilateral akci¤er kist hidati¤i nedeniyle opere edildikten sonra inter- ventriküler septum yerleflimli kardiyak kist hidatik saptanan bir olguyu sunmay›

Olgumuzda kitle orta mediasten ve sağ tarafta yerleş- tiğinden dolayı en etkili yöntem olan sağ torakotomi uygulandı ve kitle total olarak çıkarıldı, ameliyat

Rota virüsü ile meydana gelen mide bağırsak enfeksiyonudur, hastalık ishal bulantı kusma ve ateş ile seyreder ve her yaşta görülür.. Mide barsak sisteminde enfeksiyona

– 1) Üşüme - Titreme ( soğuk ) Evresi : Hasta üşür ve titrer, dişleri birbirine vurur. Bu evrede, cilt soluk, perifer siyanotiktir. Nabız zayıflar, tansiyon düşer.

• Deri şarbonu, şarbon sporlarının kesik, kaşıma veya sinek ısırması gibi küçük travmalarla deriye bulaşması ile oluşur.. Sporların bulaşması ile deride küçük papül

Biz bu yazımızda, adipoz dokunun benign ve takibi önerilebilinecek bir hadisesi olan lipom ile kolaylıkla karıştırılabilecek olan sartorius kası kist hidatik olgumuzu