Prof., Dr.
Dursun Yıldırım
Armağanı
Pars Yılı
ANKARA 1998
MANAS DESTANl'NDA EVLENME ADETLERİVE GÜNÜMÜZEAKİsLERİ
Hülya S.sİpAHİOGLU'
Türk ırkının tarihçe en eski kavimlerinden biri olan Kırgızların
milli destanıolarak karşımıza çıkanManas Destanı, dünyanın sayılı şa
heserlerinden biri olmanın yanında,yine dünyanınen uzundestanıolma
vasfını da haizdir. Destan, Türk dünyasınınortak kıymet hükümleri nokta-i nazarından bakılınca, ayrı bir önem taşımaktadır. Orta Asya Türk kültür tarihi içinde, Manas Destanı'nıntetkiki ile Türk dünyası
içinde yer alan kavimler arasındakimevcut bağlarortaya çıkacaktır.
Manas Destanı'ndageçen evlenme adetleri üzerindeyaptığımız in- celemede Türk kültürünün bugünle örtüşen hususlarınıbelirlemek hareket
noktamız olmuştur.Bu çalışmada, destanın içinde geçen bütün evlenme
şekilve adetleri üzerinde durulmuştur.
Türk dünyasının,tarihi, coğrafi,sosyal ve iktisadi birçokdeğişimi yaşadığı gerçeğindenhareketle Manas Destanı'ndageçen evlenme adetle- rinin bugünle örtüşen taraflarınıtesbit edebilmek için, daha evvel yapmış olduğumuz"Kalecik Düğünü" adlı derleme çalışmamızdanistifade edil-
miştir(Seyhan 1989).
Burada öncelikle, Kırgızlarınmakbul saydıklarıevlilik şekli üze- rinde durmak yerinde olacaktır. Evliliğin gerçekleşmesinoktasınagelene kadar geçen süreçte adetler üzerinde ayrıca durulacaktır.
Kayıp kızıKara Bölukü
Yakaladımovadan,
Şooruk'un kızı Nakılay'ı
Ganimetaldımkaleden Henüz hiç birkız almadım
Hiç birkızkoynu görmedim (Radloff 1995: 69)
Destanın bu kısmından anlıyoruzki Manas, cemiyet içinde makbul
sayılan, geleneksel bir evlilik yapmak istemektedir. Bu geleneksel evli- lik tipinin dışında kız kaçırmave ganimet yoluyla kızı elde etme şek
linde yapılan evliliklerin olduğu da görülmektedir. Fakat, bu evlilikler makbul ve yaşanası evlilikler değildir.Bu türlü evliliklerde kadıncariye konumundayken,nikahlıve erkek çocuk doğuranilk eşler Baybiçeünvanı
*Hacettepe Üniversitesiİktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Türk Dili Okutmanı.
HÜLYA SsİPAHİoCLU
verilerek yüceltilmiş kadınlardır.
Kalecik'te tesbit edilen evlilik şekilleriiçinde kız kaçırmayoluyla
gerçekleşenevliliklere rastlanmıştır.Bu evlilikler geleneksel (görücü usulü) evliliklerin cemiyet içinde gördüğü hürmetin aynısını göreme- mektedirler. (Seyhan 1989). Destandaolduğugibi erkek çocuk sahibi olan
kadınınaile içinde özel bir yeri ve ayrıcalığı olduğu da tespitedilmiştir.
Topıumô.amaxnu) sayılan evYıYıgin nasıı ba~ıaaıgını Manas'ın, CakıpHan benim Han babam
C-\"'-'i>~\"" ~\.~"'''''\.~''"' Bin bu ata banakızbul!
Güzel birkadın alayım,
Birkızkoynu göreyim (Radloff 1995: 69)
şeklindeki dileğinden anlıyoruz. Babanın oğlu için kız bulmasıneticesi
gerçekleşenevlilikler saygınve makbuldür.
Destanda geçen bir başkaevlilik şeklinide aşağıdaki destan parça-
sınabakarak tespit etmek mümkündür.
Coloy'un büyükkızıUluu-Bike'yi Sana kumakılarım
Küçükkızı Kişmiş'ide
Oğlunazevce getiririm. (Radloff 1995: 144)
BuradaManas'ındemireisinevereceği mükafatın demireinin eşinin
üstüne gelecek yeni bir eş olması,kuma getirme şeklindebir evliliğinvar
olduğunugöstermektedir. Bugün de varlığınımuhafaza eden bu evlilik
şekli yaygınolmaktan çıkmıştır.Destanda harp sonu ganimet olarak geti- rilen kuma, günümüzde farklısebeplerle ya~anananevlilikşeklidir.
Görücü usulü ile yapılan evliliklerin dışında kalan, kız kaçırma,
ganimet alma ve ganimet alınan kızınmukafat olarak verilmesi şeklinde gerçekle~enevliliklerde gelinin erkek yakınlarınagetirmesi icabeden he- diyeleri getirmeyişibir bahtsızlıkifadesi olarak telakki edilmiştir.
Şuradaoturankızımın
Erlik talihi yoktur hiç, iltalihi de yoktur hiç,
Alnında bahtıyoktur.
Bahtsızbirkız değilmi bu?
Otede.oturarı kızımın Alnındamührü var, Dilindesiğilivar,
Belalıbirkız değilmi bu?(Radloff 1995: 153)
Cakıp Bay'ın bu sözleri ile iyi bir evlilik gerçeklestiremeyen, erkek
tarafınave iline icabeden hediyeleri getiremeyen kızların düştüğükötü durum ifade edilmiştir.Kalecik düğünadetleri içinde de gelinin erkek
tarafına getirmesi gereken hediyelerin olmasıbu adetiri Orta Asya men-
MANAS OEsTANI'NDA EVLENME ADETLERi VE GÜNÜMÜZEAKİSLERi
şeli olduğunugöstermesi bakımındanönemlidir. Destandaolduğugibi bu hediyelerin azlığı veya çokluğugelinin erkek evindeki itibarı açısından
önem arz eder.
Kanıkey'in Manas ve arkadaşlarına verdiği hediyeler destanda
şöyle ifade edilmiştir.
Efendimetatlı aşlarverin, Zevkli birşenlik yapalım' Yiğitlerigiydirerek Hep atlara bindirelim.
Herşeyigüzelhazırlayıp
Hizmetineduralımbiz!
Hepsi böyle giyinince
Yiğitlerpek sevindiler:
Kanıkey fevkaladeymiş,
Kayıp Han'ın kızıKara -börük'ü Cenk yerindenyakalamıştı,
O böyleşeylervermedi!
Ak servetAtalık
Bize böyleşeylervermedi o!
Şoorukunkızı Akılay,
Hiç böyle birşeyvermedi!
Ak Kemikhanın çocuğu
Çokakıllıbirinsanmış,
Pek güzel birkadınmışl (Radloff 1995: 154-155)
Kaleciklilerin hediyesi ve çeyizi çok olan gelin ıçın "Gelin el içinde külahımızı doğrulttu"(Seyhan 1989) tabirini kullanmalarıda des- tanla örtüşenbir husus olarak dikkat çekicidir.
Destanda geçen evlilikşekillerive bir gelinde olmasıgereken özel- likleri belirledikten sonra Manas ve Kanıkey'in evlenmelerine kadar ge- çen süreçte tatbik edilen adetler üzerinde durmak yerinde olacaktır. Ma- nas evlenme arzusunubabasınahitaben söylediği"Cins bir at koştur. Bin bu ata bana kızbul! " sözleriyle ifadeetmiştir. Cakıp Bayoğlununbu söz- leri üzerine yollara düşerve ona münasip bir kız aramayabaşlar Karşı
laştığıçobana yollara düşmesebebini anlatır.Çoban onun bu sözlerine ce- vaben
TeınirHankızı Kanıkey
Manas'a denk birkız işte,
Rüzgarda saz gibi salınır
Gelinler gibi süslüdür. .
Kulağında altınküpe
Kayınpederi CakıpHanbeğenirse
Çok güzel bir gelindir o.
Kayınana BağdıDöölöt Baybiçe, Kulağındagümüşküp~
Kayınana beğenirse
Pek güzel bir gelindir o! (Radloff 1995: 71)
Manas'a denk olabilecek kızı, Cakıp Bay'a tarif eder. Evlenecek
HÜLYAs.sırAHİoGLU
erkeğe kız ararken çevreden yardımisteme Kalecik'te de vardır.
Çobanın bu sözlerinden çıkarılabilecek bazı sonuçlar vardır.
Destanda herşeydenevvel , evlenecek çiftlerin denkliklerinin ehemmi- yeti vurgulanmıştır.Sözlü geleneğimizdeyer alan ve bu gibi hallerde
sıkçasöylenen "Davul bile dengi dengine çalar" tabiri ile de ailelerin her
bakımdan aynı seviyede olmaları gereğinin altı çizilmiştir. Kalecik'te de, ailelerin aynı kıymethükümlerine sahip olmalarına,soy ve mal mülk
bakımındanda aynı seviyede olmalarınabüyük itina gösterilmektedir.
Destanın devamındaMendi Bay'ınTemir Han' söyledikleri arasındavur-
guladığıbir nokta dikkat çekicidir. O da, kız istemeye gelenlerde bulun-
ması gereken özelliklerdir.
Sakın kızma,ev Temir Han, Yurdununkenarındahem Boz tepeninbaşında
Ak sakallı CakıpHan var.
Ardındasürü filan yok.
Ardında parasıpulu da yok.
KuL, köle de getirmiyor.
Ata binipkoşupgeldim, diyor,
Kanıkey'i istemeğegeldim, diyor!
Bu bir hakaretdeğilmi?
Bu bir cebirdeğilmidir?
Nehrinbaşındangeri çevir Eliboşgelen bu talibi!
Kullarına dayak attır!(Radloff 1995: 73)
Kız istemeğe gelenlerin eli boş olmamalıdır. Eli boş gelmek hakaret, hatta cebir olarak da telakkı edilebilmektedir. Temir Han, Mendi Bavı iyi tanıdığı için onun sözlerine itibar etmez ve misafire gereken ihtimamın gösterilmesini sağlar. Çünkü, böyle durumlarda
yapılacak hatalar harple neticelenebilmektedir. Kalecik'te de istedik- lerikızıalamayan aileler, o aile ile bir daha görüşmezler.Çünkü bu onlar için haysiyet meselesi olarak kabule dilmektedir.
Cakıp Bay'ınTemir Han ile görüşmesiyle destanda kız isteme bah- sine geç ilmiŞolur.
Geldiğimyolu soruyorsan Dinleanlatayımsana.
Başıkara iki ayaklı,
Adamoğlu yurtlarını Baştanbasadolaştımben,
Bahadır oğlumManasa Bir tanekız bulamadım.
Pek münevver pek yüksek,
Kulağı altınküpeli.
Benkayınbabası ağzından,
Pek methedilmeyeyakısan,
Analayıkgelin olan
Kanıkey adlı kızın varmış.
MANAS DESTANl'NDA EVLENMEADETLERİVE GÜNÜMÜZEAKİSLERİ
Elçiye zeval olmaz
Kızisteyene hakaret olmaz, Ben deKanıkey'e geldim, Onuisterneğegeldim.
Tadarmısınsen bu tuzu
Verir misin Manas'a kızı?(Radloff 1995: 74)
Burada Cakıp Bay'ın söylediği "Elçiye zeval olmaz"sözünün bu- günde aynı şekilde hayatiyetini devam ettirdiğibilinmektedir. Buraya kadar olan kısımda, hep gelinde olması gereken özelliklerden bahsedildi. Bir de damattabulunmasıgereken özellikler vardırki, Temir Han Martas'tan beklediklerini şu şekildeifade eder.
CakıpHansakın darılma!
Seninoğlunbu Manas
Sağdıcıyla vuruşuyor,öyle değilmi?
Dostuyladövüşüyor,öyledeğilmi?
Kardeşiyle dalaşıyor.öyle değilmi?
Seninoğlunbu Manas
Orada burada sürtüyor, öyledeğilmi?
Atının kuyruğunu bağlayıp
Hepatları toparlayıp alıyor.
Alplerleçarpışıyor, Bahadırlarla savaşıyor, Göğüsgererek koşan Ak-kula'yı
Çapraz gelen oklardankaçınyor, Yakası altınak zırhını
Boğazlaşıp düşmana yırttınyor.
Bir alp elinde ölmez mi o?
Biricik kızım Kanıkey
Karalar giyip kalmazmı?
Yurt gezmekten vazgeçsin,
Kızımıona vereyim.
Ok atmaktan vazgeçsin.
Çarpışmaktanvazgeçsin.
Biçaklamatanvazgeçsin.
Kızımıona vereyim.
Qk atmaktan vazgeçmese, Oldürmekten vazgeçmese, Saplamaktan vazgeçmese,
Kızımıasla vermem. (Radloff 1995: 75)
Kanıkey'in istenmesi ve Temir Han'ınmüstakbel damadmdan bek- ledikleri belirtildikten sonra köklü bir Türk geleneğiolan "meşveret"ile
karşılaşılmaktadır. Temir Han, kızınıvermeden evvel büyüklerine ve ak- rabalarma danışmakister. Cemiyetin ileri gelenleri kızın verilmesi ka-
rarına varırlar.Çünkü, verilmezse büyük bir harp çıkacaktırve Kanıkey
belki de ganimet olarak Manas/m olacaktır.Burada meşveretetme gele-
neğinin Kalecik evlenme adetleri içinde de yerini muhafaza ettiğinibe- lirtmek gerekir. Kız tarafı kızı vermeyi kabul etmeden evvelkararınıve- rebilmek için erkek tarafındanbir süre talep eder. Bu zaman zarfmda aile büyüklerine danışılırve icabeden tetkikler yapılır.Bazen de kararın baş-
HÜLYA S.SİPAHİoGLU
tan belliolduğuhallervardır.Böyle hallerde dahi düşünmekiçin süre ta- lep etmek adet haline gelmiştir.
Kanıkeyile Manas'ın evlenme kararı verilişinin ardından sıra baş- lığınbelirlenmesine gelir. Temir Han istediklerini şöyle sıralar.
On vadi doldurun
Yılkıyısürüp gelin,
Kırkvadi doldurun,
Koyunlarısürüp getirin, Yüz vadi doldurun,
Sığırlarısürüp getirin, Dört vadi doldurun, Develeri sürüp getirin.
Bir çok hayvan daha getirin, Sürüleri görse gelmez mi?
Görmezseçıkıpgeri gitmez mi? (Radloff 1995:7B)
İstenilenlerin verilmesi kabul edildikten sonra Manas'ın arkadaş- larının yardımıve desteği ile bu istenilenler temin edilir.
Almambet sen yüz at getir!
Acıbaysen yüz at getir!
Denkbüyüdüğüm kırk iğidim,
Kırkınız
da birer efendi,Kırkınız kırkyüz at getirin.
Bununla on vadi dolmazmı?
Kırkvadi dalmazmı?
Dört vadi dalmazmı?
Dört vadi da dolmazmı?(Radloff 1995:7B)
Evlenecek erkeğin yakın arkadaşlarından yardım alması, Kalecik evlenme adetleri arasındada rastlanan bir hususiyettir. Kalecik düğü
nünde damada yardımcıolan en yakın arkadaşına sağdıç adı verilmekte- dir. Bu dayanışmarunOrta Asya Türk kültür tarihi içinden süzülerek gelen bir gelenek olduğu aşikardır.Manas'a yardımeden biri daha vardırki o da Ak padışadır,O, Manas'averdiğihediyelerin, kimlere dağıtılacağını
bir bir saymıştır.
Aşiretinedönüpvarınca
Yengeler hep toplanıpda
Baldıalarda geIince sen Bunu onlara hediye et,
Baldızıarın toplanınca,
Yengelerkarşilayınca
Bualtınvegümüşleri
Hepbaldızıarınaver,
Yengelerine hediye et! (Radloff 1995:BO)
Manas ile Kanıkey'in düğünü esnasında rastlanan yengeler önemli bir göreviİcraederler. Kalecikdüğünündede yengelerkızıgerdek gecesine
hazırlamakgibi bir önemli görevi üstlenmişlerdir.Yine Kalecik düğü
nünde, erkek tarafı baldızlarave yengelere "Dürü bohçası"denilen hedi-
MANAS DESTANl'NDA EVLENMEADETLERİVE GüNüMÜZEAKİSLERİ
yeleri getirirler, bu hediyeler Manas'ın getirdiğihediyeler kadar kıy
metli olmamaktadır.Bunlar daha ziyade giyim eşyasından oluşmuştur.
Mendi Bay'ın hileleri neticesi düğüne katılamayan kırk yiğidine
Manas,düğününü şöyle anlatır.
Altmış kanatlıakçadırı
Gök gibi yükseltip kurdular, Manas oradayalnızoturdu.
Gündüz korkup gelmediler,
Baldızlarile yengeler, Gök yüzü pekkararınca Kumaşlaraipekleresarınıp,
Kalpak mücevhertakınıp
Yüzlerini de boyayıp Ağır ağıryürüdüler.
Manas'ın yanınageldikızlar.
Suksur gibiboyunlarını uzatıp,
Su gibi yüzünükızartıp.
Manas'ın yanınageldi, Bir kenara oturdular.
Geceyaklaştığında
UluAk-padişahımben
Yanına vardığımda Altın gümüşbir çok para Hediyeler verdi banapadişahım
Bakır tabağadoldurun,
Akçalarıönlerine koyun!"
Söylediğini yaptılar, Acıbay parayı boşalttı.
Iki güzel yen9,esi de
"Gece geldi, 'diyerek
"Kanıkey'inkoynuna
ErManas'ı koyalım. "dediler. (Radloff 1995: 82-83)
Burada gerdek öncesi ile alakah bir adet ile karşılaşılmaktadır. O da bilinen "yüz görümlüğü"adeti ile paralellik arz etmektedir. Hediye- leri almadan Kanıkey'iManasla başbaşa bırakmayanyengelerin davra-
nışlarınaparalelolarak Kalecik düğün geleneği içinde de gelin, yüz gö-
rümlüğünü almadan damadın duvağını açmasınamüsade etmez. Burada Manas ve Kanıkey için düzenlenen bir "Tay" (Yıldırım1992: 477) yani dü-
ğün, eğlence evlenme sırasında Kırgızlar arasında yapılanve birkaç gün süren birtoplantımevzu bahistir. Manas, Kanıkeyiçindüğün toyu vermek üzere oradadır.Bu noktada farklıolan husus, düğünün kız tarafının ya~a
dığıyerde yapılmış olmasıdır.Oysa Kalecik düğünleriher zaman erkek
tarafının yaşadığıyerde yapılır
Destanın devamında, düğün gecesi bitmeden, Kanıkey'in Manas'ı kovması, kızın istenmesi ile başlayan gerginliğin son noktaya geldiğini
göstermektedir. Temir Han'ın Kanıkey'ivermek isterneyişi. Cakıp Bay-
'ınona göz dağı verişive Manas'ınharbe gider gibi düğünegitmesi böyle
HüLYA S.SİPAHİoGW
bir neticeninmuhtemelolduğunugösteren belirtilerdir. Bundan sonra Ma- nas Kanıkey'den öç almak ve bu gönülsüz gelini ganimet olarak ülkesine götürmek için savaşır.Bir süre devam eden çatışmaların ardından Kanı
key, başınagelecekleri hissedip pişmanolur ve af diler. Artık, Kanıkey'i
kabul edip etmeme kararıManas'a kalmıştır. Manas Kanıkey'ikabul et-
tiğinibildirir ve iş tatlıya bağlanır. Temir Han, MendiBay'ınbütün menfi
çabalarına rağmen kızı Kanıkey için çeyiz hazırlıklarını başlatır.
Altmışdeve getirin, Otuzunaaltın, gümüş
Yükleyin getirin, Otuzuna kadife ipek Yükleyin getirin.
Güzel ipekkumaşlarla Ayaklarınıörtsün o,
Altınlarla gümüşlco
Atlarını nallatıversin.
Onuayrıyükle gel!
Kadın başlığıilemercanı
Yüzünetakıpsüslenir o, Bunuayrıcayükleyin.
Kır sakallıMendi-bay Sendediğimiyapmaz isen,
Bunlarıyükletmez isen Bir daha görünme gözüme,
Sakınsokulma özürne! (Radloff1995: 90)
Temir Han'ın yukarıdakisözlerinin ardından çeyiz hazırlıkları tamamlanırve Kanıkey çeyizi ile birlikte Kırgızülkesine gider.
Manas Destanı'nda, başka kahramanlarınevlilikleri de anlatıl
mıştır.Bunlardan biri, Semetey ve Ay-çürök'ün evlenmeleridir. Semetey- 'in evlenme arzusu veaşık oluşudestandaşöylegeçer,
Dağkoçuavlayınca, Kulağınıkesipsalınca,
Yeşilçubuktüfeğielimealınca,
Bir ses işitmiştim.
Akın'ın kızıAy-çürök, Elişinde ustadır,
Misafirliğegitmez mahçuptur,
Akın'ın kızıAy-çürök Olencanıdiriltir!
Kökçö'nünoğluÜmütöy, A y-çörük' ünnişanlısı,
Teraziyıldızı çıkınca,
Tan yeri sarannca.
Biriniz,yiğidim,Kök-çebiç'ebinin, Biriniz,yiğidim,Kök-börü'ye binin!
YürükatımTay-buurul'u, Bana alıpgetirin,
Akın'a gideyim,
AkınHan'a varayımben,
Akın'ın kızıAy-çürökü,
MANAS DESTANl'NDA EVLENMEADETLERİVE GÜNüMÜZEAKİSLERİ
Ya dostluk ilealırım,
Ya zor ilealırım. (Radloff 1995: 230)
Burada, Semetey Ay-çörük'ün güzel meziyetlerinden bahsederek onun kendisine denk bireş olacağını vurgulamıştır,Ay-çörük'ünnişanlıol-
ması önemli bir engel teşkileder. Herşeye rağmen a~ık olduğu kızlaevle- nebilmek için, Semetey, yakın arkadaşlarıile birlikte Akın'dan kızınıis- temeye gider.
Ay-çürök oyundaeğleniyordu,
Ceyan gibi titriyordu, Enik gibi sesleniyordu...
O zaman geldin Kül çoro, Semeteyyiğitgeldi diyerek
Kulağına fısladınbu sözü Ay-çürökdışarı çıktı,
Semeteyyiğitonukaptı,
Evine sürdüatını.
Evinevardı, varıporadakaldı. (Radloff 1995: 231)
Destanın yukarıda verilen kısmındaSemetey ve Ay-çörük'ün bir- birlerini sevdikleri anlaşıhr. Ancak buna rağmen evlilikleri "Kız ka-
çırma" şeklinde gerçekleşmiştir.
Ay-çörük'ün nişanlısıÜmütöy'ün ise bu hadiseye bakışı farklıdır.
Bu onun için haysiyet meselesi olmuştur.Böylece Semetey ve Ümütöy ara- sında savaş başlar,Semetey'in atlarını alarak yağmayapan Ümütöy bu
şekilde öcünü de almıştır, Sonuçta Semetey'in isteği ile barış sağlanır,
Ümütöy Semetey'indayısı olmayıkabul eder ve karşılığında Tay buurul'u
alır.
ManasDestanı'nındabaşkaevlenme şekilleriüzerinde de durulmus- tur. Manas'ınölümünden sonra Kanıkey'in yaşadıkları, kocasıölen kadı
nın miras kalması şeklindetecelli eden bir evlilik şeklininde olduğunu
gösterir.
At ölse postu miraskalır, Ağabeyölse yenge miraskalır!
Hançocuğu Kanıkey
Er Manas'tan arta kaldı.
Akıllı doğanAbeke HödükdoğanoKöböşde ErManas'ınküçükkardeşleri:
Köböş'ümü alacak o, Yoksa Abeke'yi mi?
Kimi severse onualsın!(Radloff 1995: 204)
Destanda karşılaşılanbu evlenme şekli, dul kalan kadının eşinin kardeşlerindenbiri ile evlenmesi mecburiyetini getirir. Bu şekil evlenme- lere Kalecik'te de rastlanmıştır. Geçmiştetatbik edilen bu tarz evlilikler bugün yok denecek kadarazdır.
HÜLYA S.sİPAHİoGLU
Kanıkey Manas'ın kardeşlerinden biri ile evlenmez, bunun sebebi Abekenin sözlerinden anlaşılır"Bir günKöbüşAbeke'ye: Kanıkeyile ev- len onu sana veriyorum" dedi. Abeke "Ben onunla evlenmem, ben onun sü- tünüemmişim"(inan 1992: 131). Sütanne ile evlenmeme, Kalecik evlenme adetleri içinde de mevcuttur. KanıkeyinAbeke ile evlenmemesinin tek sebebi Kanıkey'inAbeke'ye sütemzirmiş olması değildir.Destanda geçen birbaşkasebebi de Akılay şu şekilde ifade etmiştir.
Oğluolan herkadın, Oğlunubir er yetiştirir.
çocuğuolmayan benbaykuş.
Akıllı doğanAbeke'ye söyle,
Gelsin benimleevlensin, de! (Radloff 1995: 205)
Kanıkey oğlu olması halinde kayınlarıyla evlenmeyecektir.
Nitekim, oğlan doğuran Kanıkey kayınlarındanbiri ile evlenmemiştir.
Destanda geçen ve bugün de mevcudiyetini muhafaza eden bir başka adette ölen eşin kırkı çıkmadanyeni bir evliliğin yapılmamasıdır.Manas
Destanı'nda tesbit edilen birbaşkahusus dakocanınölmeden evvelkarı
sınıbirine bırakmasıdır.Almambet vasiyetinde şöyle der "Ben ölürsem eşimAruke arkadaşımMacik ile evlensin" (inan 1992: 114). Almarnbet'in
yukarıdakisözlerinden hareketle, vasiyet üzerine evlenme adetinin mev- cudiyetinden söz edilebilir. Manas Destanı'nındageçen evliliklerin ta-
mamında çokeşlilikmevcuttur. Ancak çokeşliliğindini menseli olmadığı açıktır.
Bu çalışmada Manas Destanı'nda geçen evlenme adetlerinin günümüze aksedenhususlarınıKalecikörneğiile birliktedeğerlendirmeye çalıştık. incelemeye kaynaklık eden varyanta bakarak Kırgızların evlenme şekillerive adetleri üzerin kesin hükümler vermek güç olmakla beraber mikro seviyede azımsanmayacakbenzerlikler tesbit edilmiştir.
Ancak daha büyük ölçeklerde ve bütün varyantlar üzerinde yapılacak kapsamlıincelemeler ile dana net sonuçlara ulaşmakve kesin hükümler vermek mümkündür.
Kaynaklar
İnan,Abdülkadir,1992.Manas Destanı, İstanbul: MEBYayınları.
Radloff, Wilhelm,1995.Manas, (Çev. Prof. Dr. Emine Gürsoy Naskali), Ankara:
TürksoyYayınları,Nu: 1
Seyhan, Hülya,1989. "KalecikDüğünü"DerlemeÇalışması. (Çalışmanın kaydıözel
arşivimizdedir)
Yıldırım,Dursun,1982. "Pamirde BirKırgız Destanı«Olcabey MinenKeşimcan-",
IV.MilletlerarasıTürk Folklor Kongresi Bildirileri, 2. Cilt, Ankara:
Kültür Bakanlığı Yayınları.