• Sonuç bulunamadı

Türkiye de sağlıklı ve üretken bir sermaye piyasası için

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "Türkiye de sağlıklı ve üretken bir sermaye piyasası için"

Copied!
14
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Türkiye’de

sağlıklı ve üretken bir

sermaye piyasası için…

(2)

Sermaye Piyasaları Araştırma ve Uygulama Merkezi (SERPAM) 2006 yılında İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü’ne bağlı olarak kurulmuştur. SERPAM, sermaye piyasalarının toplum tarafından bilinirliğini arttırma, kamuoyunu

sermaye piyasaları hakkında bilinçlendirme ve eğitme amacıyla kurulmuştur. Merkez’in misyonu, araştırma, eğilim analizleri, eğitim, çeşitli organizasyonlar, yayınlar ve düşünce liderliği ile Türkiye’de sağlıklı ve üretken bir sermaye piyasasının işlemesini desteklemektir.

SERPAM, sermaye piyasalarının ve dolayısıyla ekonominin gelişimine ivme kazandıracak projeleri hayata geçirmek için geniş bir öğretim üyesi kadrosu ile SPK Eski Başkanı Prof. Dr. Mehmet Şükrü Tekbaş direktörlüğünde çalışmalarını sürdürmektedir.

Ekonominin gelişimine

ivme kazandırmak

(3)

Merkezin Amaçları

a) Sermaye piyasaları konusunda uzmanlaşmak isteyen öğrencilerin, akademisyenlerin, araştırmacıların ve diğer ilgililerin bu konuda her türlü bilgiye ulaşmasını ve bilgi edinmesini sağlamak.

b) Sermaye piyasaları ile ilgisi bulunan ya da bu konuları işleyen fakülteler ile diğer eğitim kurumlarının eğitim süreçlerinde izlenen programların güncel ve gelişmiş bilgiyi içerecek şekilde gerçekleştirilmesine, bu alanda faaliyette bulunan uzman kadroların yetiştirilmesine ve eğitimine katkıda bulunmak.

c) Sermaye piyasaları, kurumları ve araçları hakkında kamuoyunu aydınlatmak.

Merkezin Faaliyet Alanları a) Öğrenciler ile finans-sermaye

piyasaları alanına ilgi duyanların uzman olarak yetişmelerini sağlayacak programları geliştirmek, uygulamak ve mevcut uygulamalara katkıda bulunmak,

b) Sermaye piyasalarına yönelik olarak ilgili konularda ulusal ve uluslararası nitelikte her türlü eğitim ve bilgi, deneyim alışverişini sağlayacak etkinlikler düzenlemek ve bu tür etkinliklere katılmak. Bu doğrultuda kurs, seminer, konferans, kongre ve her türlü bilimsel toplantılar düzenlemek, bunlarla ilgili olarak Türkiye ve yurt dışındaki kuruluşlarla işbirliği yapmak,

c) Sermaye piyasaları ile ilgili olarak dergi, broşür ve kitaplar yayınlamak, elektronik ortamda yayın

etkinliklerinde bulunmak, d) Sermaye piyasaları ile ilgili olarak

tek başına ve/veya yurt içindeki veya yurt dışındaki kuruluşlarla birlikte, eğitim ve bilgi üretmeye yönelik olarak çeşitli çalışmalar yapmak, bu tür çalışmaları kapsayan projeler geliştirmek ve/veya mevcut projelere katılmak,

e) Sermaye piyasalarındaki yeni gelişmeleri takip etmek, bunlara yönelik eğitim programları geliştirmek,

f) Sermaye piyasalarında faaliyette bulunacak kadroların yetiştirilmesi için uzmanlık programları

düzenlemek, bu konuda başka kurumlarla işbirliği yapmak.

(4)

Prof. Dr. Mehmet Şükrü Tekbaş Direktör,

Sermaye Piyasaları Araştırma ve Uygulama Merkezi

İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi Finans Anabilim Dalı

Avcılar Kampüsü

Avcılar, İstanbul, TÜRKİYE E-posta: tekbas@istanbul.edu.tr;

tekbas@serpam.org

SERPAM’ın çalışma ekibinde İşletme Fakültesi’nin tüm anabilim dallarından öğretim üyeleri yer almaktadır.

Finans, muhasebe, yönetim, üretim, pazarlama, istatistik ve sayısal yöntemler anabilim dallarında görevli öğretim üyeleri SERPAM’ın organize ettiği seminer, konferans ve proje gibi etkinliklerde görev almaktadır.

Bu denli zengin bir araştırmacı kadrosu yaratıcı birçok projeye imza atmaktadır.

Prof. Dr. K. Ahmet Köse Direktör Yardımcısı,

Sermaye Piyasaları Araştırma ve Uygulama Merkezi

İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi Finans Anabilim Dalı

Avcılar Kampüsü

Avcılar, İstanbul, TÜRKİYE

E-posta: ahmetkos@istanbul.edu.tr;

ahmetkos@serpam.org

Yrd. Doç. Dr. Serra Eren Sarıoğlu Genel Sekreter,

Sermaye Piyasaları Araştırma ve Uygulama Merkezi

İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi Finans Anabilim Dalı

Avcılar Kampüsü

Avcılar, İstanbul, TÜRKİYE

E-posta:serraeren@istanbul.edu.tr;

serraeren@serpam.org

Ekip

(5)
(6)

Küresel Rekabette

İMKB’nin Yapısal Konumlanması ve Alternatif Modeller

Aralık 2011

Özet: Bu raporun temel amacı, İMKB’nin yönetiminin yararlanabileceği ve İMKB’nin ile ilgili her türlü değerlendirmede önemli bir kaynak olacak, küresel rekabette İMKB’nin yapısal konumlanması ve alternatif modeller konularını detaylı olarak analiz eden bir araştırma yapmaktır. Bu amaçla, raporun ilk bölümünde İMKB’nin mevcut yasal yapısı kısaca anlatılmıştır. Daha sonra İMKB’nin Türk Ekonomisi içindeki yeri çeşitli kriterlere göre incelenmiştir. Üçüncü bölümde dünya borsalarında yeni trendler ve yapısal modeller üzerinde durulmuştur.

Raporun en önemli ve özgün bölümlerinden birisini oluşturan araştırma kısmında, İMKB’nin mevcut yapısı, performansı ve yeniden konumlandırılması konusunda sermaye piyasası katılımcılarının görüşlerinin belirlenmesi amacıyla yapılan bir anket yer almaktadır.

Ayrıca piyasa katılımcılarının bir kısmıyla gerçekleştirilen yüz yüze görüşmelerde, Borsa’nın yeni yapısının nasıl olması gerektiğiyle ilgili görüş alınmıştır.

Raporun son bölümünde Borsa’nın yeni yapısına ilişkin bir model önerisinde bulunulmuştur. Burada yapısal biçim, ortaklar, mal varlığı, sermaye, paylarda grup teşkili, genel kurul, altın hisse, yönetim kurulu ve başkanı, borsa iştirakleri gibi temel konuların yeni yapı içinde nasıl şekilleneceği ile ilgili görüş bildirilmiştir.

(Not: 2012 yılında İMKB’nin yapısı değiştirilmiş ve Borsa bir anonim şirkete dönüştürülmüştür. Yeni borsanın adı Borsa İstanbul olarak değiştirilmiştir.)

Tamamlanan Faaliyetler

Raporlar

(7)

Türkiye

Sermaye Piyasası 2011 Yılı Raporu

Özet: Küresel çapta yaşanan finansal kriz, 2009 yılının ilk çeyreğine kadar dünya sermaye piyasaları üzerinde etkili olmuştur. Buna rağmen başta Türkiye olmak üzere pek çok gelişmekte olan piyasa, 2009 yılından 2011 yılının ikinci yarısına kadar bir iyileşme süreci yaşamıştır. Fakat Avrupa Birliği üyesi bazı ülkelerin mali yapılarındaki bozulmalar, ABD’de büyümenin beklenenden düşük gerçekleşmesi, istihdamda yeterli iyileşme sağlanamaması ve bankacılık kesimindeki problemlerin devam etmesi 2011 yılının ikinci yarısından itibaren tüm dünyayı olumsuz yönde etkilemiştir. Bu dönemde bütün dünyada sermaye piyasalarındaki kırılganlıkları azaltıcı düzenleme ve uygulamalar yoğunluk kazanmıştır.

Türkiye Sermaye Piyasası da bu yönde önemli adımlar atmıştır.

Getirilen yeniliklerin bazılarına kısaca değinmek gerekirse: Kurumsal yatırımcılardan en büyük paya sahip olan yatırım fonlarıyla ilgili çeşitli düzenlemeler yapılmıştır.

Halka açık anonim şirketlere yönelik bazı yenilikler yapılmış, İMKB Gelişen İşletmeler Piyasası’nda ilk halka arzlar gerçekleştirilmiş, burada işlem gören şirketlere yönelik bazı yükümlülükler hafifletilmiştir. Kurumsal Yönetim İlkeleri’nde uluslararası gelişmeler

dikkate alınarak yeni bazı değişiklikler yapılmıştır. Foreks olarak bilinen kaldıraçlı alım-satım işlemleri yeni bir sermaye piyasası faaliyeti haline getirilmiştir. İlk “elektriğe dayalı vadeli işlem sözleşmesi” Vadeli İşlemler ve Opsiyon Borsası’nda işlem görmeye başlamıştır. Ayrıca mevcut ve

potansiyel yatırımcıları bilgilendirmek amacıyla çeşitli faaliyetler

düzenlenmiştir.

Geleceğe yönelik projelerden en önemlisi Sermaye Piyasası Kanunu’nda yapılacak olan değişikliktir. Hazırlanacak olan yeni Sermaye Piyasası Kanunu, Türkiye Sermaye Piyasası’nı daha güvenilir ve uluslararası alanda daha rekabet edebilir hale getirmeyi amaçlamaktadır.

Hazırladığımız “Türkiye Sermaye Piyasası 2011 Yılı Raporu” 2011 yılında Dünya ve Türkiye Ekonomisi’nde yaşanan gelişmelerle ilgili özet bilgiler verirken, Türkiye Sermaye Piyasası’nı detaylı bir şekilde incelemiştir.

(8)

Türkiye

Sermaye Piyasası 2012 Yılı Raporu

Özet: Türkiye’de 2010-2011 döneminde güçlü ve iç talep kaynaklı bir büyüme süreci yaşanmış, Türkiye Ekonomisi bu performansı ile dünyanın en hızlı büyüyen ekonomileri arasında yer almıştır.

Bu iki yılın ortalama büyüme oranı

% 8,8 olmuştur. Ancak büyüme hızı 2012 yılının ilk dokuz ayında

% 2.6’ya düşmüştür. Ekonomideki bu yavaşlama uzun süredir rekor düzeylere ulaşmış olan cari açığı da düşme eğilimine sokmuştur.

Yılın ilk dokuz ayında cari açık bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla

% 35 daralarak 39,3 milyar dolar seviyesinde gerçekleşmiştir. Güçlü büyüme performansı istihdamda ciddi artışlar yaratmış ve Türkiye’nin işsizlik oranı yıllar içinde devamlı düşerek 2012 yılında % 9,2 seviyesine kadar gerilemiştir. Ekim ve Kasım aylarında TÜFE’nin beklentilerin

çok altında kalmış olmasıyla, 2012 sene sonu enflasyonu %6,16 olarak gerçekleşmiştir. TCMB, 2012 yılının Kasım ayında faiz koridorunun üst bandı olan “borç verme” faiz oranını 50 baz puan daha indirerek

%9,0’a düşürmüştür. Bununla birlikte, önümüzdeki dönemde finansal istikrar açısından gerekli görülmesi halinde politika faizinde ve gecelik borç alma faizinde ölçülü bir indirimin gündeme alınabileceğinin bildirilmesi, piyasa faizlerinde rekor düşüşleri beraberinde getirmiştir.

2011 yılının ortalarından itibaren Avrupa Bölgesi’nde yaşanan olumsuz gelişmeler yurtiçi mali piyasalarda dalgalanmalara neden olmuştur.

Ancak 2012 yılında Türkiye Sermaye Piyasaları 2011 yılında yaşanan kayıpları büyük ölçüde telafi etmiştir.

Tüm bu gelişmelerin yanında 2012 senesi, Türkiye Sermaye Piyasaları’nda önemli yeni adımların atıldığı bir sene olmuştur. 2499 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu 30 Aralık 2012 tarihinde yürürlükten kalkarak, 6362 sayılı yeni Sermaye Piyasası Kanunu kabul edilmiştir.

Yeni bir kanun hazırlanmasındaki en önemli etkenler: yeni Türk Ticaret Kanunu ile anonim şirketler hukuku alanında yapılan reformlar,

Tamamlanan Faaliyetler

Raporlar

(9)

bir yıl olmuştur. Merkezimiz tarafından hazırlanan “Küresel Rekabette İMKB’nin Yapısal Konumlanması ve Alternatif Modeller” başlıklı çalışma da bu hazırlıkların bir parçasını oluşturmuştur. Borsa İstanbul’un 2013 yılının Haziran ayına kadar faaliyete geçmesi hedeflenmektedir.

İstanbul Altın Borsası ve Vadeli İşlemler ve Opsiyon Borsası’nın, şirketleştikten belli bir süre sonra hisse senetleri halka arz edilecek olan Borsa İstanbul A.Ş. içinde yer alması beklenmektedir.

Hazırladığımız “Türkiye Sermaye Piyasası 2012 Yılı Raporu”

2012 yılında Dünya ve Türkiye Ekonomisi’nde yaşanan gelişmelerle ilgili özet bilgiler verirken, Türkiye Sermaye Piyasası’nı detaylı bir şekilde incelemiştir. Raporumuzda Türk Finansal Sistemi’nin 2012 yılındaki durumu geçmiş yıllarla ve diğer ülke piyasalarıyla karşılaştırılarak kapsamlı bir şekilde irdelenmiş; İMKB, İAB, kolektif yatırım kuruluşları ve VOB ile ilgili gelişmeler tablolar ve grafikler yardımıyla ele alınmıştır.

AB müktesebatına uyum, eski SP Kanunu’nun birçok konuda yetersiz kalması sayılabilir. Yeni kanunun amacı, uluslararası piyasalardaki gelişmeler dikkate alınarak sermaye piyasasının işleyişinin ve gelişiminin sağlanması, rekabet gücünün arttırılmasıdır. Bunun yanında yatırımcıların haklarını korumak ve güven altına almak da yeni kanunun amaçları arasında yer almaktadır.

Kanunun getirdiği yenilikleri altı başlık altında toplamak mümkündür:

Sermaye piyasası araçları ve ihraççılar, finansal raporlama, bağımsız denetim, derecelendirme ve değerleme, sermaye piyasası faaliyetleri, aracılar, öz düzenleyici kuruluşlar, kurumsal yatırımcılar, denetim ve tedbirler ve piyasa suçları ve yaptırımları. Bu kanunla birlikte Türkiye Sermaye Piyasası Aracı Kuruluşlar Birliği’nin yapısı revize edilerek, birliğin sadece aracı kurumların değil sermaye piyasasında faaliyet gösteren tüm paydaşların temsiline olanak veren bir yapıya dönüşümü sağlanmıştır.

Sermaye piyasalarındaki ikinci önemli değişim, İMKB’nin bir anonim şirket haline gelerek Borsa İstanbul adıyla farklı bir yapıya bürünmesi çalışmalarıdır. 2012 senesi İMKB için bu yeni yapının hazırlıklarının yapıldığı

(10)

İstanbul Bölgesel ve Uluslararası Finans Merkezi Raporu

Kasım 2012

Özet: İstanbul’un uluslararası finans merkezi olması konusu son zamanlarda ülkemiz ekonomi gündemini en çok meşgul eden konulardan biri olmuştur. Konunun önemi, projenin Türkiye’nin finans sistemini ve finansal hizmetler sektörünü önemli oranda

etkilemesinden, ülke ekonomisinin büyümesinde itici bir güç olabilme potansiyelinin bulunmasından kaynaklanmaktadır. Bunun yanında projenin ülkenin ekonomik, politik, hukuksal, finansal ve hatta sosyal alanlarında büyük değişimlere neden olması beklenmektedir.

İslamî Finans – İslamî Finans Kavramı, Ürünler, Dünyada ve

Türkiye’de Gelişimi

Mayıs 2013

Özet: Tüm dünya ekonomilerini etkileyen 2008 Küresel Krizi ile birlikte para ve sermaye piyasalarında yeni sistemler, finansal hizmetler ve ürünler için birtakım arayışlar başlamıştır. Krizden çıkış yolu olarak görülen alternatif sistemlerin en önemlilerinden birisi de “İslamî Finans” tır. Ortadoğu ve Asya’nın önemli bir kısmında 1980’li yıllarda popüler bir kavram olan İslamî Finans, yaklaşık son 10 yıllık zaman diliminde hızla Avrupa ve Amerika’ya da yayılarak tanınırlığını arttırmıştır.

Türkiye’de de son zamanlarda katılım bankacılığının öneminin artması ve geçtiğimiz günlerde Hazine’nin “sukuk” ihraçları yapması, ülke ekonomisinde “İslamî Finans”

kavramının yerleşmesinde etkili olmuştur.

Yaklaşık 30 yıllık bir geçmişe sahip olan faizsiz bankacılık, nispeten düşük risk modeliyle uzmanların dikkatini çekmektedir. Küresel krizden fazla etkilenmeyen Ortadoğu ve Asya ülkeleri, İngiltere gibi bazı Batı ülkelerinde İslamî bankacılık için her türlü kanunî düzenlemenin yapılmasını teşvik edici bir rol oynamıştır. Ayrıca Avrupa Raporumuzda ilk olarak, İstanbul

Uluslararası Finans Merkezi Projesi’nin tarihsel gelişiminden bahsedilmektedir. Ardından Dünya Ekonomik Forumu’nun finansal gelişmişlik düzeyi endeksi anlatılmakta ve Türkiye’nin skorları değerlendirilmektedir. Bunu, bölgesel ve uluslararası finans merkezlerinin özelliklerinin ve hangi şehirlerin bu kapsama alındığının anlatıldığı bölüm izlemektedir. İstanbul, iki önemli küresel finans merkezi olan Londra ve New York ile karşılaştırılmakta ve İstanbul’un artıları ve eksileri üzerinde durulmaktadır. Ayrıca İstanbul için fırsatlar ve tehditlerin anlatıldığı bir bölüm yer almaktadır. Son olarak İFM Strateji ve Eylem Planı’ndaki ilk on önceliğin yer aldığı bölüm ile rapor tamamlanmaktadır.

Tamamlanan Faaliyetler

Raporlar

(11)

2000’li Yıllardan Günümüze Değişen Türkiye Ekonomisi

Haziran 2013

Özet: Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de 2000’li yıllar ekonomik anlamda oldukça çalkantılı ve değişim rüzgârlarının estiği yıllar olmuştur. Hemen hemen tüm dünya ekonomilerini etkileyen 2008 küresel dünya krizi ve 2000’li yılların başında Türkiye’yi sarsan 2001 finansal krizi, ülkelerin ekonomi uzmanlarını ve karar vericilerini politika değişiklikleri yapmaya zorlamıştır. Türkiye de bu yıllarda düşen enflasyon oranı, para politikası, ihracat-ithalat dengesi, bazı sektörlerin gelişimine daha fazla önem verilmesi gibi konularda önemli değişimler yaşamıştır.

“2000’li Yıllardan Günümüze Değişen Türkiye Ekonomisi” isimli bu rapor, Türkiye Ekonomisi’nde yaşanan bu değişimi rakamlarla gözler önüne ülkelerindeki Müslüman nüfusun

artış hızı, bu ülkelerde İslamî Finans’ı uzun bir zaman dilimi içinde önemli bir aktör haline getireceğini kanıtlar niteliktedir. Keza, dünyada Müslüman nüfusun 2010-2030 döneminde %35 oranında artması beklenmektedir.

Bunun yanında, Ortadoğu ve Asya’daki birçok şirketin Müslüman ortakları, şirketlerinin İslamî usullere dayanan finans sistemiyle çalışması için yoğun çaba harcamaktadır. Ayrıca son yıllarda Ortadoğu ve Asya ülkeleri hızlı bir büyüme trendi içine girmişlerdir.

Özellikle 2009 yılından sonra petrol fiyatlarında meydana gelen artışlar, bu ülkelere likidite girişini hızlandırmıştır. Tüm bu nedenler, önümüzdeki yıllarda İslamî Finans’ın tüm dünya ekonomisinde önemli bir paya sahip olacağını göstermektedir.

Merkezimiz, tüm bu gelişmeler ışığında, İslamî Finans’ı tanıtıcı bir raporun konuyla ilgili tüm kesimlere faydalı olacağını düşünmüştür.

Bu raporda İslamî Finans kavramı ve ürünlerinden bahsedilmiştir.

Ayrıca Türkiye’de ve dünyada İslamî Finans’ın gelişimi kısaca anlatılmış ve gelecekteki beklentiler üzerinde durulmuştur.

sermeyi ve okuyucularına büyük resmi göstermeyi amaçlamaktadır.

Bu raporda, öncelikle milli gelir ve istihdam ayrıntılı olarak incelenmiştir.

Ardından ödemeler dengesi ve tasarruf ve yatırım dengesi üzerinde durulmuştur. Kamu maliyesindeki gelişmeler genel yönetim iç ve borç dış stoku değerleri üzerinden tartışılmıştır. Raporun önemli

bölümlerinden olan ‘küresel ekonomik kriz ve TCMB’nin yeni para politikası’

ayrıntılı bir şekilde anlatılmıştır. Son olarak krediler ve cari açık incelenerek rapor tamamlanmıştır.

Sermaye Piyasaları Araştırma ve Uygulama Merkezi’nin (SERPAM) hazırladığı üçüncü araştırma raporu olan bu rapor, son 12 yılın rakamlarını tablolar ve grafikler yardımıyla sunarken, teknoloji sayesinde Türkiye Ekonomisi ile ilgili her gün elde ettiğimiz haber ve yorumların aksine, neden ve sonuç ilişkilerini gözler önüne sererek önemli çıkarımlar yapmaktadır.

(12)

SPL Lisans Yenileme Eğitimleri

2012-2013 (Devam etmekte)

Sermaye Piyasası Lisanslama Sicil ve Eğitim Kuruluşu (SPL) Tanıtım Toplantısı

Mayıs 2013

SERPAM İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi’nde 28 Mayıs 2013 tarihinde Sermaye Piyasası Lisanslama Sicil ve Eğitim Kuruluşu (SPL) Tanıtım Toplantısı düzenlemiştir.

Sermaye Piyasası Lisanslama Sicil ve Eğitim Kuruluşu (SPL) Müdürü Sayın Levent Hanlıoğlu ve Eğitim Müdürü Sayın Selim İsa SPL A.Ş.’yi tanıtmışlar, kurumun organizasyon yapısından, amaçlarından bahsetmişlerdir. Ayrıca ülkemizde sermaye piyasalarında lisans türlerini, lisanslama sınavlarını ve eğitimleri anlatmışlardır.

Tamamlanan Faaliyetler

Organizasyonlar

Şirket

Değerleme Eğitimi

Haziran 2013

SERPAM ve SPL tarafından “Şirket Değerleme: Değerlemenin Esasları, Karşılaşılan Sorunlar ve Farklı Sektörler Üzerine Uygulamalar”

başlıklı bir eğitim düzenlenmiştir.

SPL’nin Bankalar Caddesi’ndeki merkez binasında 11-12 Haziran 2013 tarihlerinde gerçekleştirilen eğitimi Merkezimiz Müdürü Prof. Dr. Mehmet Şükrü Tekbaş, Müdür Yardımcısı Prof.

Dr. Ahmet Köse ve Genel Sekreteri Yrd. Doç. Dr. Serra Eren Sarıoğlu vermişlerdir.

(13)

Türkiye Yatırımcı İlişkileri Derneği (TÜYİD) Tanıtım Toplantısı

Nisan 2013

SERPAM İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi’nde 2 Nisan 2013 tarihinde TÜYİD (Türkiye Yatırımcı İlişkileri Derneği) Tanıtım Toplantısı düzenlemiştir.

TÜYİD, Türkiye’de yatırımcı ilişkileri ile ilişkili farklı hedef kitleleri kurumsal ve bireysel platformda bir araya getirerek, mesleki bilgi üretmek ve yatırımcı ilişkileri uygulamalarında dünya standartlarına ulaşmak amacıyla kurulmuş bir dernektir.

Toplantıya TÜYİD Yönetim Kurulu Üyesi ve Garanti Yatırım Genel Müdür Yardımcısı Sayın Müge Tuna, TÜYİD Yönetim Kurulu Üyesi ve İDO Genel Müdür Vekili Sayın Murat Uluğ ve TÜYİD Yayın Çalışma Grubu Eş Başkanı ve Ford Otosan Yatırımcı İlişkileri Müdürü Sayın Aslı Selçuk konuşmacı olarak katılmışlardır.

Lisans, Yüksek Lisans ve Doktora öğrencilerimizin dinleyici olarak katıldıkları toplantıda:

- Yatırımcı İlişkilerinin Şirketlerdeki Kritik Rolü,

- Yatırımcı İlişkileri ve Uluslararası İş Ağı,

- Yatırımcı İlişkilerinde Kariyer ve - TÜYİD-MKK Borsa Trendleri Raporu

hakkında bilgiler aktarılmıştır.

(14)

SERMAYE PİYASALARI ARAŞTIRMA VE UYGULAMA MERKEZİ

İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi, Avcılar Kampüsü – İstanbul TÜRKİYE +90 212 473 70 00 (dahili 18247)

serpam@istanbul.edu.tr www.serpam.org

Referanslar

Benzer Belgeler

Türkiye Sermaye Piyasası Aracı Kuruluşları Birliği (TSPAKB), ülkemizdeki yatırım olanakları ve mevcut finans hizmetleriyle ilgili temel bilgileri içeren bir

 Banka kökenli, büyük ölçekli, yabancı ve kamu aracı kurumlarında, eğitim seviyesi daha yüksek çalışanlar istihdam ediliyor.  Çalışan başına kârlılık,

 2008 yılında gerileyen Ödünç Pay Senedi Piyasası işlem hacmi, 2009 yılında 1,3 milyar TL’den 2 milyar TL’ye yükseldi..  2009 yılında, İMKB piyasaları ve

• 2008’de yeni fon çeşitlerinin de katılımıyla menkul kıymet yatırım fonu sayısı artarken, portföy büyüklüğü krizin etkisiyle %9 düşerek 24 milyar TL’ye indi.. •

• Yeni halka arzların etkisi ile İMKB’de işlem gören şirketlerin toplam piyasa değeri %46 artarak 336 milyar YTL’ye, hisse senedi işlem hacmi ise %19 yükselişle 388 milyar

Aracı kurumların sabit getirili menkul kıymet kesin alım-satım işlemlerinin üçte biri kurum portföyü işlemleri oldu.. Vadeli işlemlerin %82’si aracı kurumlar

Böylece; 2015 yılı Ekim ayında dış ticaret açığı, bir önceki yılın aynı ayına göre %42,5 azalmış ve 2015 yılının en düşük seviyesi olan 3,6 milyar dola-

* YAL: Yük alma yönünde verilen talimatları, YAT: Yük atma yönünde verilen talimatları, 0 kodlu talimatlar: Sistemin arz-talep dengesini sağlamak için verilen talimatları,