• Sonuç bulunamadı

1987’lerde Türk-

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "1987’lerde Türk-"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

1987’lerde Türk-İslam sentezinin doludizgin uygulandığı günlerde Anadolu’da bir üniversitede muhafazakâr bir doçentle konuşuyorduk. Bana “yabancılar Türkiye üzerimde hak iddia ediyorlar. İslam eserleri dışında bütün tarihi yapıları, eserleri yok edelim. İzlerini Anadolu’dan silelim” dedi. Bunun insanlık dışı bir şey olduğu kadar, iz silmenin imkânsız olduğunu anlatmaya çalıştıysam da pek başaramadım. Bir hafta sonra ise Sivas’a bir ziyaret yaptım. Ne İslam ne de cumhuriyet eserlerine hiçbir değer verilmediğini biraz da şaşırarak gördüm. Selçuklulardan kalma

minarelerin dibinde kırılmış şişeler ve yakılmış bir ateşin külleri vardı. Daha sonra Sivas Kongresinin yapıldığı binayı görmek istedimse de ana kapısının önü molozlarla doluydu. çevredeki insanlar binaya nereden girildiğini

bilmiyorlardı.

Şüphesiz bütün muhafazakârlar böyle değildir, ama bence ülkemizdekilerin önemli bir kesimi neyi muhafaza etmek ile neyi değiştirmek gerektiği konusunda kafaları ters çalışıyor. İslam eserleri de dâhil olmak üzere tarihi eserlerin onların gözlerinde pek bir değeri yok. Bir yol açılacak veya otel yapılacaksa, önüne çıkan tarihi eserleri korumaya çalışmak kalkınmayı engellemek olarak algılanıyor. Doğayı korumaktan hiç söz etmesek de olur. Türkiye elektrik üretiminin %5’inden daha azını ancak üreteceği bilinen HES’ler (Hidro Elektrik Santralleri) için güzelim ağaçlar ve dereler yok ediliyor. Bunu önlemeye çalışan başörtülü, ama gerçek çevre korumacıları süründürülüyor.

Ancak erkek egemen yapıları yıkmak söz konusu olunca muhafazakârımız birden görevini hatırlıyor. Kadını eve kapatmak için düzeni devam ettirmeye çalışıyor. Kadın sığınma evlerine karşı çıkıyor. Yenilerinin yapılmasında ayağını sürüyor. Toprak reformundan söz ederseniz, muhafazakârımız daha da kızıyor. Hemen “bir elin parmaklarının bir olmadığı” hikâyesini anlatmaya başlıyor.

Muhafazakârın kendisini devrimci sandığı bir alan da var. Var olan işçi haklarını geriye götürecek “esnek çalışma sistemi” (Türkçeye çevirisi derin sömürü demektir) muhafazakârın çok hoşuna gidiyor. Geriye gidiş de bir değişiklik olduğundan muhafazakârımız kendisini devrimci olarak bile takdim etmekte bir sakınca görmüyor.

Referanslar

Benzer Belgeler

Jeotermal rezervuarın kapasite tesbitinin ardından karara bağlanan bir ORC (Organik Rankine Çevrimi) tedarikçisi santralin türbin, jeneratör, kondenser (hava veya

İlgili mevzuata göre göre İdare, elektrik üretim amaçlı işletme ruhsatı alan ruhsat sahibini 15 gün içinde EPDK'ya bildirmek, ruhsat sahibi de 3 ay içerisinde elektrik

Katı atık geri dönüşüm sisteminin etkinleşmesi sonucu, depolama sahalarına gelecek katı atık miktarlarının azalacağı düşünülse dahi, mevcut vahşi depolama sahaları

3) Vergi güvenlik belgesi : Vergi Dairesine ( Kamu alacakları), sosyal sigorta ve ihtiyat sandığı fonlarına borcu olanlarda alacakları ve borçlarını belirten belgeler

-İngiltere’de Enerji Arz Güvenliği, Enerji Kaynaklarının Çeşitlendirilmesi, Nükleer Santraller ve Yenilenebilir Enerji Kaynakları, Ahmet Cangüzel Taner, Fizik Mühendisleri

Biz bu araştırmamızda Kastamonu ağzında bilinen ve kullanılan fakat yazılı eseriere (sözlük, kitap vb.) girmemiş ikilemeler üzerinde duracağız.. Bu ikilemelerin, bu

Açt ıkları dava kapsamında mahkemenin Selin 2 Regülatörü ve HES Projesi için "yürütmeyi durdurma" kararı verdi ğini ifade eden Ekşi, şunları söyledi: "Daha

Darende Zaviye Mahallesi Muhtarı Celalettin Ateş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Tohma Çayı üzerine kurulması planlanan HES'e karşı başlattıkları kampanyaya 11