Fransa’da hükümetin yabancı göçmenlerin aile birleşiminde DNA testlerini gündeme getirmesi polemik konusu oldu. DNA testlerinin gündeme getirilmesi sol partiler, uluslararası insan hakları kuruluşları ve bilimadamları tarafından eleştiriliyor.
Fransız Ulusal Meclisi 2002 yılından bu yana dördüncü kez bir göçmen yasasını görüşmeye hazırlanıyor. Dış göç, uyum ve ilticanın kontrol edilmesini hedefleyen yeni yasa tasarısına eklenmek için iktidar partisi UMP’ye (Halkçı Hareket Birliği) mensup İtalyan kökenli milletvekili Thierry Mariani tarafından hazırlanan bir değişiklik önergesi, ailesinin yanına Fransa’ya göçmek isteyen adayların sunduğu belgelerin şüpheli bulunması halinde, adaylardan DNA testi talep edilebilmesini öngörüyor. Önergede, yaklaşık 1000 Euro olduğu söylenen DNA testlerinin göçmen adayı tarafından ödenmesi gerekeceği de belirtiliyor.
Yasa tasarısının bu bölümüne ülkedeki sol partiler, insan hakları kuruluşları ve genetik uzmanı bilimadamları tepki gösteriyor. Uluslararası Af Örgütü DNA testi kullanımına karşı çıkarken, Uluslararası İnsan Hakları Federasyonu “yabancı düşmanlığının devlet politikası haline getirilmekte olduğunu” söylüyor. Irkçılıkla mücadele kuruluşu SOS Racisme, girişimi “sömürgecilik vizyonu” olarak değerlenmekte.
Genetikçi Axel Kahn ise tepkisini “bu yasa projesi bir bombadır. Bu korkunç bir emsaldir; yarın kan bağı yolu ile Fransız vatandaşlığına geçmek isteyen adaylardan da DNA testi istenecek” ifadeleriyle dile getirdi. Biyo-tıp araştırmalara karşı şahısları koruyan yasanın mimarı olan Curie Enstitüsü başkanı Claude Huriet yasaya eklenmek istenen DNA maddesinin Fransa’da yürürlükte olan biyo-etik yasalarına aykırı olduğunu söyledi. Araştırmacılar, yeni yasa tasarısının Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’yle uyumlu olmadığını da savunuyorlar.
Sağcı hükümetin sol etiketli bakanları da yasa tasarısına muhalefetlerini gizlemiyor. Dışişleri Bakanı Bernard Kouchner ile kent politikalarından sorumlu bakan Fadela Amera, tasarıya karşı olduklarını açıkladılar.
Avrupa’da 12 ülkede DNA testleri uygulaması bulunuyor. Bu ülkeler arasında sadece Danimarka DNA testlerini mecburi kılıyor. Bu ülkede 1994 yılından bu yana aile birleşimi için yabancı göçmenler DNA testinden geçiriliyor. İtalya, DNA testlerini “hassas” olarak belirlediği Gana, Nijerya ve Bangladeş gibi ülkelerin vatandaşlarına uyguluyor. Belçika, nüfus belgelerini güvenilir görmediği ülkelerin göçmenlerini DNA testinden geçiriyor. Hollanda ise DNA testinden başarıyla geçen göçmenlerin test ücretini geri ödüyor. Norveç “şüpheli” durumlarda DNA testi uyguluyor. Konu hakkında yeni bir yasa hazırlığında olan Almanya’da ise şüphe halinde 200 Euro karşılığında DNA testine gidiliyor.