• Sonuç bulunamadı

CANLILARI TANIYALIM 1-) MİKROSKOBİK CANLILAR: CANLILAR

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "CANLILARI TANIYALIM 1-) MİKROSKOBİK CANLILAR: CANLILAR"

Copied!
5
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

CANLILARI TANIYALIM

CANLILAR

Canlıları benzer özelliklerine göre gruplandırılmasına canlıların

sınıflandırılması denir. Peki, canlılar neden sınıflandırılır?

 Canlıları tek tek incelemek neredeyse imkânsızdır.

 Sınıflandırma canlıların incelenmesinde kolaylık sağlamaktadır.

 Canlılar hakkında daha ayrıntılı bilgi elde edilir.

 Bir canlı grubunun genel özelliğini bilirsek, o gruptaki bütün bireylerin özelliğini bilmiş oluruz.

 Bilimsel iletişim kolaylaşır.

 Canlılar arasındaki akrabalık ilişkileri ortaya çıkar.

Canlılar sınıflandırılırken üreme,

beslenme, hareket, vücut yapıları, yaşam alanları gibi benzer ve farklı özelliklerine göre sınıflandırma yapılır.

Canlıları bitkiler, hayvanlar, mantarlar ve mikroskobik canlılar olmak üzere dörde ayrılır.

1-) MİKROSKOBİK CANLILAR:

Çıplak gözle görülmeyen, ancak mikroskop yardımı ile görülebilen

canlılardır. Özellikleri şöyle sıralanabilir;

 Bu canlılara bakteri, amip, öglena ve paramesyum örnek verilebilir.

 Havada, suda, toprakta ve

canlıların vücutlarında yaşayabilen türleri vardır.

 Yaşam için çok önemlidirler.

 Bazıları ölü bitki ve hayvanları, yiyecek atıklarını çürüterek bunların toprağa karışmasını sağlar.

 Bazıları yararlı, bazıları ise zararlıdır.

 Yoğurt, peynir, sirke, turşu gibi besinler yararlı mikroskobik canlılar kullanılarak üretilir.

 Mikroskobik canlılardan ilaç üretimi de yapılabilmektedir.

 Bazı mikroskobik canlılar bizi hasta ettikleri için zararlıdır.

 Zararlı mikroskobik canlılar

vücudumuza açık yaralardan, nefes alıp verme esnasında ağız veya burnumuzdan girerek

hastalanmamıza neden olabilir.

 Uygun besinlerin üzerinde hızla çoğalabilir.

 Nemli ve besin maddelerinin olduğu yerlerde hızlı ürerler.

 Hijyen kurallarına uymak bizi zararlı mikroskobik canlılardan

koruyacaktır.

CANLILAR

HAYVANLAR

BİTKİLER

MANTARLAR MİKROSKOBİKK

CANLILAR

(2)

2-) MANTARLAR :

 Mantarlar, bitki veya hayvan değildir.

 Bitkiler gibi fotosentez yapamazlar.

 Hayvanlar gibi hareket edemezler.

 Kendi besinlerini üretemezler.

Dışarıdan hazır besin alırlar.

 Bitki ve hayvan ölüleri ile besin atıklarından beslenirler.

 Ölü canlılar, dışkı, besin atığı gibi maddeleri çürütürler.

 Dört çeşit mantar vardır. Bunlar; KÜF, MAYA, ŞAPKALI VE PARAZİT

MANTARLARIDIR.

A. Küf Mantarları: Besinlerin üzerinde yeşilimsi renkte oluşan ve besinlerin çürümesine neden olan canlılardır.

Küflenmiş besinleri tüketmek

zararlıdır. Bazı küf mantarları bilim insanları tarafından penisilin gibi antibiyotik ilaçların üretiminde kullanılır.

B. Maya Mantarları: Çıplak gözle görülemezler. Ekmeğin mayalanması,

sirke, soya sosu, turşu, şarap vb.

ürünlerin üretiminde kullanılır.

C. Şapkalı mantar: Bitkiler gibi toprağa bağlı yaşarlar. Kök, gövde ve yaprakları yoktur. Şapkalı mantarların vitamin ve protein değeri yüksektir. Bu nedenle besin olarak tüketilir. Ancak bazı şapkalı mantarlar zehirlidir. Bu nedenle doğada bulduğumuz şapkalı mantarları kesinlikle tüketmemeliyiz. İnsanların ürettiği zehirli olmayan ve yenilebilen mantarlar da vardır. Bu mantarlar kültür mantarı olarak adlandırılır.

D. Parazit Mantarları(hastalık yapıcı): Canlıların üzerinde yaşayarak onları hasta edebilirler. Pamukçuk, el mantarı, ayak mantarı ve saçkıran gibi hastalıklar, parazit mantarlarının neden olduğu hastalıklardandır.

(3)

3. BİTKİLER

Güneş ışığı, su ve karbondioksit kullanarak besin ve oksijen üretebilen canlılardır. Bu besin üretme olayına fotosentez denir. Üretmiş oldukları

besinler hem kendileri hem de diğer diğer canlılar tarafından kullanılır. Aynı

zamanda üretmiş oldukları oksijeni de bütün canlılar kullanır. Aktif hareket edemezler. Çiçekli ve çiçeksiz olarak iki kısımda incelenir.

Çiçeksiz Bitkiler: Kök, gövde ve yaprak gibi yapıları gelişmemiştir. Göl, bataklık, nemli topraklar ve ağaç

gövdelerinde yaşarlar. Su yosunu, kara yosunu, eğrelti otu, ciğer otu, at kuyruğu ve kibrit otu çiçeksiz bitkilere örnektir.

Çiçekli Bitkiler: Çiçek, yaprak, gövde ve kök olmak üzere dört temel kısımdan oluşur. Papatya, erik, elma, kiraz, limon ağacı, sümbül, menekşe, bezelye ve mısır çiçekli bitkilere örnektir.

Kök: Bitkinin toprağa tutunmasını, ayrıca suyun ve su içerisindeki minerallerin iletimini sağlar. Bitkiye toprağa bağlar. Üzerindeki emici tüyler sayesinde bitkinin ihtiyacı olan topraktaki suyu ve suda çözünmüş mineralleri alır. Turp, havuç, kereviz gibi bitki köklerinde besin depolanır.

Gövde: Yaprağı, çiçeği, meyveyi taşır ve bitkinin dik durmasını sağlar.

Ayrıca kök ile yapraklar arasında madde iletimini sağlar. Kök tarafından emilen suyu ve

mineralleri yaprağa doğru taşır.

Yaprak ve çiçekler gövde üzerinde bulunur. Ayrıca yapraklarda üretilen besin gövde ile bitkinin diğer

kısımlarına iletilir.

(4)

Yaprak: Bitkilerde besinin üretildiği kısımdır. Karbondioksit, su ve ışığı kullanarak besin üretir. Genellikle yeşil renktedir. Fotosentez, solunum ve terlemede görev alır.

Çiçek: Bitkinin üreme organıdır.

Bitkilerin çoğalmasını sağlar.

Meyve ve tohum oluşumunu sağlayan yapıdır. Bazıları güzel renkleri ve kokularıyla arı, kelebek gibi canlıları kendilerine çekerler.

Bu canlılar kendi besinlerini elde ederken bitkilerin üremesine de yardımcı olurlar.

4. HAYVANLAR Aktif hareket edebilen, besin

ihtiyacını diğer hayvanlar veya bitkilerden karşılayan, gelişmiş yapılı canlılardır.

Vücutlarında omurga bulunup

bulunmamasına göre iki grupta incelenir.

Omurgasız Hayvanlar: Omurgasız hayvanların vücutlarında kemikten ya da kıkırdaktan yapılı bir iç iskeletleri yoktur.

Omurgaları olmayan bu canlılar su, kara, parazit olarak diğer hayvanların vücutları gibi çeşitli ortamlarda yaşayabilir.

Örümcek, böcek, denizyıldızı, sinek, karınca, midye, kelebek, salyangoz, solucan, sünger gibi canlılar omurgasız hayvanlara örnek verilebilir.

Omurgalı Hayvanlar: Vücutlarında kemik ya da kıkırdaktan oluşan bir

omurga bulunan hayvanlara omurgalı hayvanlar denir. Balıklar, kurbağalar, sürüngenler, kuşlar ve memeliler olarak 5 grupta incelenir.

1. Balıklar

 Suda yaşarlar

 Solungaçları ile solunum yaparlar

 Vücutları pullarla kaplıdır

 Yumurta ile çoğalırlar

 Dış döllenme ve dış gelişme görülür

 Yavru bakımı yoktur

 Örneğin; köpek balığı, hamsi, sazan, alabalık, levrek, çupra

2. Kurbağalar

 Hem karada hem de suda yaşarlar.

 Yumurtadan çıkan larvalar solungaç, erginleşen kurbağalar akciğer ve deri solunumu yaparlar.

 Derileri nemli ve kaygandır.

 Yumurta ile çoğalırlar.

 Dış döllenme ve dış gelişme görülür

 Yavru bakımı yoktur

(5)

3. Sürüngenler

 Karada, suda, hem karada hem suda yaşayan çeşitleri vardır

 Akciğer solunumu yaparlar

 Vücutları sert ve kuru pullarla kaplıdır

 Yumurta ile çoğalırlar

 İç döllenme ve dış gelişme görülür

 Yavru bakımı yoktur

 Örneğin; Yılan, timsah, kaplumbağa, kertenkele

4. Kuşlar

 Kanatları vardır.

 Kanatları olduğu halde uçamayan türleri de vardır. (Hindi, tavuk, deve kuşu)

 Vücutları tüylerle kaplıdır.

 Yumurta ile çoğalırlar.

 Yavru bakımı vardır

 İç döllenme ve dış gelişme görülür

 Örneğin; Baykuş, serçe, karga, penguen, tavus kuşu, deve kuşu, karga

5. Memeliler

 Omurgalı hayvanlar arasında en gelişmiş olanıdır

 Akciğer solunumu yaparlar Çoğunluğu karada yaşar

 Suda yaşayan türleri de vardır (balina, yunus, fok balığı)

 Havada uçabilen türü ise yarasadır

 Vücutları kıllarla kaplıdır

 Doğurarak çoğalırlar

 Yavrularını sütle beslerler

 Yavru bakımı vardır

 İç döllenme ve iç gelişme görülür

 Örneğin; Kaplan, köpek, koyun, keçi, fare, ayı, kedi, tavşan, zürafa, sincap

 En küçük memeli hayvan yaban arısı yarasasıdır

 En büyük memeli hayvan ise mavi balinadır.

Referanslar

Benzer Belgeler

¤  Baz: Bir çözeltinin hidrojen iyonu derişimini azaltan bileşiğe asit

¤  Bu adalarda bulunan hayvan türlerinin çoğu Güney Amerika anakarasında yaşayan türlere benzerlik gösterse de dünyanın başka hiçbir

¤  Su ürünleri yetiştiriciliği teknikleri ile, küresel talebin karşılanabilmesi için bugün üretilen deniz ürünleri miktarının yedi kat artırılması gerekmektedir...

Genital operculum: Dördüncü çift coxa’ya yakın ve birinci mesosomal segmentin (Genital segment) ventral yüzeyinde sternum ile pectenler arasında akreplerin üreme organlarını

Vücut üyelerinin tam olarak gelişmemesinden dolayı vücudunun yüzeye teması ile hareket eden omurgalı hayvanlar grubu.. Çiçeğin renkli ve

Yukarıdaki tüm kelimeleri bulduktan sonra boşta kalan harfleri sırayla aşağıdaki

Bunlarda merkezi sinir sistemi, özefagusu çevreleyen bir sinir halkası ve buradan çıkan altta (pedal) ve üstte (palleal) uzanan birer çift sinir şeridi halindedir.

• İlaçlar inorganik maddeler, mikroorganizma ve mantarlar, bitkiler ve hayvanlar gibi doğal kaynaklardan veya sentetik olarak elde