• Sonuç bulunamadı

TMMOB Ziraat Mühendisleri Odas

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "TMMOB Ziraat Mühendisleri Odas"

Copied!
4
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası, TEMA ve Türkiye Toprak Bilimi Derneği, 15 Aralık 2006‘da bir basın toplantısı düzenleyerek, Toprak Koruma Yasası‘nın görüşüldüğü TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu‘nda, sivil toplum örgütlerine söz verilmemesini "esefle" kınadılar.

ABD‘li Cargill şirketine af getiren ve Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet SEZER tarafından Anayasa‘ya aykırı bulunarak, TBMM‘ye iade edilen 5557 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Yasası‘nın TBMM‘deki görüşmeleriyle ilgili olarak, 15 Aralık 2006 Cuma günü saat 10.00‘da ODA‘mızda bir basın toplantısı düzenlendi. Toplantıya, Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Dr. Gökhan GÜNAYDIN, TEMA Vakfı Danışmanı Mahir GÜRBÜZ, Türkiye Toprak Bilimi Derneği Başkanı Yrd. Doç. Dr. İlhami BAYRAMİN ve Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İlhami ÜNVER katıldı.

Toplantıda ortak basın açıklamasını, ODA Başkanımız Dr. Gökhan GÜNAYDIN okudu. GÜNAYDIN, TBMM Tarım Orman ve Köyişleri Komisyonu‘nun yasa ile ilgili olarak 14 Aralık 2006‘da yaptığı toplantıda, resmi yazıyla çağrılmalarına karşın, katılımcı meslek ve sivil toplum kuruluşları temsilcilerine Komisyon Başkanı Vahit KİRİŞÇİ tarafından söz verilmediğini belirtti. Komisyon Başkanının "demokrasiye tahammül edemeyen" bir tavır sergilediğini kaydeden GÜNAYDIN, şöyle konuştu:

"Başkanın bu tutumu üzerine TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Genel Başkanı Dr. Gökhan GÜNAYDIN, "Anayasal olarak temsil ettikleri kırk bin ziraat mühendisi adına yapılacak açıklamaya engel olmanın, hiçbir demokratik kuralla bağdaşmadığını", TEMA Vakfı Danışmanı Mahir GÜRBÜZ ise "Toprak Kanunu‘nu hazırlayan TEMA‘ya söz verilmez ise kime verileceğini" sorarak, Başkanın antidemokratik tutumunu protesto ederek toplantıyı terk etmişlerdir. Tüm demokrasi iddialarına rağmen toprakla ilgili meslek ve sivil toplumunun sesini kısan Komisyon Başkanı Vahit KİRİŞÇİ‘nin antidemokratik tavrını, bu tavra sessiz kalan kimi iktidar milletvekillerinin teslimiyetini ve meslek kuruluşu başkanına saygı ve terbiye dışı bir söylem geliştirmeye kalkışan Altan KARAPAŞAOĞLU‘nun kaba tavrını esefle kınıyoruz."

"Bu ülkenin toprağına sahip çıkma yurt severliğini sergilemeye çalışan meslek ve sivil toplum kuruluşlarının seslerini, Cargill isimli yabancı firma adına kısmaya çalışanların gerçek yüzlerini teşhir ediyoruz" diyen GÜNAYDIN, yargı kararları karşısında Cargill yatırımına meşruiyet kazandırmak için bugüne dek yapılan işlem ve hukuki düzenlemeleri anımsattı.

"Yasa çıkmazsa 20 bin yatırımın riski gireceği" iddiasının da Cargill gerçeğini örtbas etmek amacıyla uydurulmuş yapay bir gerekçe olduğunu belirten GÜNAYDIN, düzenlemenin yalnızca Cargill‘i kurtarmayı amaçladığını vurguladı. Düzenlemenin, kamu yararı ve ulusal bağımsızlık ilkeleri ile Anayasa‘ya aykırı olduğuna dikkat çeken GÜNAYDIN, "Bu görüşlerin açıklanmasını önlemek amacıyla TBMM Tarım Orman ve Köyişleri Komisyonu Başkanı tarafından

Ziraat Mühendisleri Odası ve TEMA Vakfı‘nın da içinde bulunduğu sivil topluma söz verilmemesi olayı, açıkça bir suçüstü olayıdır. Komisyon Başkanının hasmane bir yaklaşımla sergilediği antidemokratik tavrı ve ona destek olan komisyon üyelerinin tutumlarını esefle kınıyoruz. Bu ülkede hukuk var olmaya devam edecektir. Bu ülke toprağı Cargill benzeri yabancı firmaların yararları için değil toplumun geleceği için korunacak ve kullanılacaktır" diye konuştu.

GÜNAYDIN, Meclis‘ten, ulusal yararları dikkate alarak hareket etmesini beklediklerini, ancak TBMM‘nin yasayı aynen kabul etmesi halinde de, konunun Anayasa Mahkemesi‘ne taşınması için çaba harcayacaklarını kaydetti.

TEMA Vakfı Danışmanı Mahir GÜRBÜZ, söz konusu yasa ile tarım arazilerinin talanının önünün açılacağını söyledi. Türkiye Toprak Bilimi Derneği Başkanı Yrd. Doç. Dr. İlhami BAYRAMİN de, yasa nedeniyle yanlıca 1. sınıf değil, 2, 3 ve 4. sınıf tarım arazilerinin de elden çıkma tehlikesi bulunduğunu vurguladı.

BASIN AçIKLAMASI METNİ: Değerli Basın Temsilcileri

Kamuoyunda Cargill Yasası olarak bilinen ve Toprak Koruma ve Arazi Kullanım Kanununda değişiklik öngören 5557 sayılı Kanun’un, hukuka aykırılığı nedeniyle Sayın Cumhurbaşkanı tarafından geri gönderilmesi üzerine, TBMM Tarım Orman ve Köyişleri Komisyonunda acil olarak tekrar görüşülmeye başlanmıştır. Ne yazık ki; demokratik katılım söyleminin ağızdan düşmemesine ve Komisyonun 14.12.2006 günlü toplantısına resmi yazıyla çağrılmalarına rağmen, katılımcı meslek ve sivil toplum kuruluşları temsilcilerine Komisyon Başkanı Vahit KİRİŞÇİ tarafından söz verilmemiştir. Muhalefet milletvekillerince yapılan itirazlara rağmen Komisyon Başkanı demokrasiye tahammül

(2)

edemeyen bir tavırla, görüş açıklama taleplerine olanak tanımamıştır.

Başkanın bu tutumu üzerine TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Genel Başkanı Dr. Gökhan GÜNAYDIN, “Anayasal olarak temsil ettikleri kırk bin ziraat mühendisi adına yapılacak açıklamaya engel olmanın, hiçbir demokratik kuralla bağdaşmadığını”, TEMA Vakfı Danışmanı Mahir GÜRBÜZ ise “Toprak Kanunu’nu hazırlayan TEMA’ya söz verilmez ise kime verileceğini” sorarak, Başkanın antidemokratik tutumunu protesto ederek toplantıyı terk etmişlerdir.

Esefle belirtmek gerekir ki, meslek ve sivil toplum kuruluşu temsilcilerinin demokratik taleplerine iktidar milletvekillerinin çoğunluğu sessiz kalmış, daha vahimi bu demokratik talep Bursa Milletvekili Altan KARAPAŞAOĞLU tarafından terbiye ve saygı dışı ifadelerle karşılanmıştır.

Tüm demokrasi iddialarına rağmen toprakla ilgili meslek ve sivil toplumunun sesini kısan Komisyon Başkanı Vahit KİRİŞÇİ’nin antidemokratik tavrını, bu tavra sessiz kalan kimi iktidar milletvekillerinin teslimiyetini ve meslek kuruluşu başkanına saygı ve terbiye dışı bir söylem geliştirmeye kalkışan Altan KARAPAŞAOĞLU’nun kaba tavrını esefle kınıyoruz.

Bu ülkenin toprağına sahip çıkma yurt severliğini sergilemeye çalışan meslek ve sivil toplum kuruluşlarının seslerini, Cargill isimli yabancı firma adına kısmaya çalışanların gerçek yüzlerini teşhir ediyoruz.

Değerli Temsilciler,

Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanununda değişiklik yapan 5557 sayılı Kanun, bu Kanunun yürürlüğe

girmesinden önce ilgili Yönetmeliğe göre izin almadan başlamış yatırımlar için öngörülen af süresinin uzatılmasını öngörmektedir. Bu teklifi destekleyen Sayın Tarım ve Köyişleri Bakanı 19.10.2006 günlü Komisyon toplantısında, “Kanun öncesi izin almadan tarım arazisine yatırım yapanların sayısının yirmi bin olduğunu” ifade ederek, güya teklifin bu kitlenin sorunlarına çözüm amacı taşıdığını savunmuştur.

Bu beyan açıkça gerçekleri örtme amacını taşımaktadır. çünkü, teklifin Komisyon gündemine geldiği 04.05.2006 tarihinde Sayın Bakan tarafından “yararlanacak yatırımcılar için” hiçbir sayı açıklanmamıştır. Konu o tarihlerde TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası ve TEMA tarafından kamuoyuna yansıtılıp, medyada yer aldıktan sonra, olayın Cargill ile ilgili olmadığını kanıtlama amacıyla zorunlu bir sayı açıklaması yapılmıştır.

Kanun teklifini savunanlar, “tarım arazisine Kanundan önce izin almaksızın gerçekleşen yatırımların yıkılmaması amacıyla” bu düzenlemeyi getirdiklerini söylemektedir. Oysa bu açıklama, bütünüyle gerçekleri saptırmaya yöneliktir. çünkü, Toprak Koruma ve Arazi Kullanım Kanunu yürürlüğe girmeden önce geçerli olan Yönetmeliğin gerektirdiği izinleri almadan gerçekleştirilmiş olan yatırımları ne durdurmak ne de yıkmak, bu Kanuna göre hukuken mümkün değildir. Bu türden yatırımların yıkılmasını sağlayacak herhangi bir yaptırım hükmü de söz konusu Yönetmelikte bulunmamaktadır.

(3)

O nedenle, “Bu düzenleme yapılmaz ise 20 bin yatırım riske girer” yolunda bir açıklama yalnızca Cargill gerçeğini örtbas etmek amacıyla uydurulmuş bir yapay gerekçedir. Dolayısıyla; Kanun öncesi geçerli olan Yönetmeliğe göre izin almadan gerçekleştirilmiş yatırımların durdurulması ya da yıkılmasını önlemeyle uzak yakın ilgisi olmayan bu düzenleme, bütünüyle izin almadığı için hukuka aykırı olduğu yargı kararlarına bağlanmış Cargill’i kurtarmaya yöneliktir.

Bu yatırım için verilen Valilik ruhsatının hukuka aykırılığı, Bursa 2.İdare Mahkemesi tarafından 8/7/1998 ve 12/1/1999 günlü yürütmeyi durdurma kararları ve 27/6/2000 günlü iptal kararıyla saptanmıştır. Danıştay 6.Dairesi tarafından 11/11/1998, 11/01/2000 ve 10/04/2000 günlü yürütmeyi durdurma ve 20/06/2002 tarihli iptal kararlarıyla Bayındırlık Bakanlığının aynı amaçlı işlemlerinin hukuka aykırılığı ortaya konulmuştur.

Yargı kararları karşısında Cargill yatırımına meşruiyet kazandırma çabaları devam etmiş ve bu süreç Sayın Cumhurbaşkanı tarafından geri gönderilen kanuna kadar uzamıştır.

5403 sayılı “Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Yasası”, 3 Temmuz 2005 tarihinde TBMM’de kabul edilmiştir. 5 Temmuz 2005 tarihinde, Cargill’in amaç dışı kullandığı araziyi Özel Endüstri Bölgesi ilan eden 2005/8944 sayılı Bakanlar Kurulu kararı çıkartılmıştır.

5403 sayılı “Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Yasası”, 19 Temmuz 2005 tarih ve 25880 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak, yürürlüğe girmiştir.

5403 sayılı Yasanın öngördüğü af süresi, 19 Ocak 2006 tarihinde sona ermiştir.

Danıştay 10. Dairesi, 8 Şubat 2006 tarihinde Özel Endüstri Bölgesi ilanına ilişkin Bakanlar Kurulu kararının yürütmesini durdurmuştur.

Hemen ardından, ilk bakışta Cargill ile ilgisi anlaşılamayan Kanun değişikliği teklifi, Bursa Milletvekili Altan KARAPAŞAOĞLU tarafından 22/02/2006 tarihinde TBMM Başkanlığına sunulmuştur.

Bu teklif 13/04/2006 tarihinde Komisyona havale edilmiştir.

Başbakanlık, Bayındırlık ve İskan Bakanlığı, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı ve DPT temsilcileri ile Cargill yetkililerinin katıldığı ve aynı ay içerisinde Başbakanlıkta yapılan kurtarma toplantısının ardından ilgili Bakanlığa yazılı emir verilmiştir. Tarım ve Köyişleri Bakanlığına gönderilen 20/04/2006 günlü yazıda Cargill’in kurtarılması için, Kanunun geçici maddesinin geçerlilik süresinin uzatılması açıkça emredilmiştir.

Bu yazıdan kısa bir süre sonra, 04/05/2006 tarihinde ise söz konusu teklif Komisyonda görüşülmeye başlanmıştır. Birçok basın organında yer almasına rağmen Sayın Başbakanın Amerika’da bulunduğu sırada bir hafta sonu ilgili Bakanların katılımı ile aynı amaçlı bir başka toplantı yapılmış ve bu haber hiçbir şekilde tekzip edilmemiştir.

Özetlenen bu süreç, söz konusu düzenlemenin gösterilen gerekçelerin aksine açıkça Cargill yatırımının kurtarılmasını amaçladığını ortaya koymaktadır.

Bu düzenleme “özel bir kişiliğe ayrıcalık tanıması” niteliği ile Anayasanın 10. maddesindeki “gruplara ve kişilere özel düzenleme yapılamaz” hükmüne aykırıdır.

Düzenleme, mülkiyet hakkının toplum zararına kullanılamayacağı yönündeki Anayasanın 35. maddesine de aykırıdır. Toprağın korunması ve tarım arazilerinin amaç dışı kullanılmasının önlenmesi amaçlı Anayasanın 44 ve 45. maddeleri açısından da, bu düzenleme hukuka aykırıdır.

Kesinleşmiş yargı kararlarını ertelemeden uygulamak zorunda olan yasama ve yürütme organının tersi bir tutumla yargı kararını geçersiz kılacak düzenleme yapması bakımından da bu Kanun Anayasanın 138. maddesine de aykırıdır. Birçok nedenle hukuka aykırı olan bu düzenleme; çok yetersiz olan verimli tarım arazilerinin talanına kapı açan anlayışlara meşruiyet kazandırdığı için kamu yararı ile de bağdaşmamaktadır. Ayrıca bir yabancı firma adına hukuksal düzenleme olma özelliği taşıyan bu yaklaşım, ulusal bağımsızlık ilkesine de ters düşmektedir.

(4)

Ziraat Mühendisleri Odası ve TEMA Vakfı’nın da içinde bulunduğu sivil topluma söz verilmemesi olayı, açıkça bir suçüstü olayıdır. Komisyon Başkanının hasmane bir yaklaşımla sergilediği antidemokratik tavrı ve ona destek olan komisyon üyelerinin tutumlarını esefle kınıyoruz.

Bu ülkede hukuk var olmaya devam edecektir. Bu ülke toprağı Cargill benzeri yabancı firmaların yararları için değil toplumun geleceği için korunacak ve kullanılacaktır.

Dr. Gökhan GÜNAYDIN TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Mahir GÜRBÜZ TEMA Vakfı Danışmanı

Yrd. Doç. Dr. İlhami BAYRAMİN Türkiye Toprak Bilimi Derneği Başkanı

', '

TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası, TEMA ve Türkiye Toprak Bilimi Derneği, 15 Aralık 2006‘da bir basın toplantısı düzenleyerek, Toprak Koruma Yasası‘nın görüşüldüğü TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu‘nda, sivil toplum örgütlerine söz verilmemesini "esefle" kınadılar.

Referanslar

Benzer Belgeler

Ziraat Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Ahmet Atalık GDO'lu ürünler ve ithal sürecinde hazırlanan raporlar hakk ında önemli açıklamalar yaptı.Biyogüvenlik

Günaydın, yönetmelikte yapılandeğişiklikle, 20 Ocak 2010 tarihinden önce kontrol belgesi alan ve AB kriterlerine uygun olan GDO’lu ürünlerin 1 Mart 2010 tarihine kadar

TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası, KESK Tarım Orkam-Sen, Çiftçi Sendikaları Konfederasyonlaşma Platformu ve GDO’ya Hay ır Platformu tarafından yapılan ortak açıklamada

Hayvanc ılığın sürekli olarak ihmal edildiğini ve desteklenmediğini öne süren Günaydın, sonucunda Türkiye’nin büyükba ş ve küçükbaş hayvan varlığının

TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Genel Başkanı Gökhan Günaydın, ‘’1998 yılından bu yana ülkemizde insanlar hiç bilmeden geneti ğiyle oynanmış ürünleri

Cenk Cihangir ise, “6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun” getirdiklerini ele ald ı ve “Emekten, halktan yana bir meslek örgütü olmanın bilinci

Bunlardan birincisi suyun bir insan hakkı oldu ğunu söyler ve kamunun yurttaşa yeterli, kullanılabilir ve sağlıklı su ulaştırmasını bir kamu hizmeti olarak görür.. Suyu

Önümüzdeki günlerde TBMM'ye sunulacak yeni düzenleme ile belediyelerin su ve kanalizasyon i şletmelerinin de özel sektöre satılmasının gündeme geldiğini ifade eden