• Sonuç bulunamadı

EVRENİN OLUŞUMU

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "EVRENİN OLUŞUMU"

Copied!
9
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Newton’un kütle çekim yasası doğaya ilişkin ilk modern teori olup, sonradan geliştirilen pek çok teori için esin kaynağı olmuştur.

Einstein, evren ile ilgili denklemlerini kurarken, sonuç kendisine dahi inanılmaz gelmiş ve bu yüzden doğal kuvvetler dediği bazı kozmik terimleri eşitliklerin içine sokarak, gerçekte sabit boyutlar içerisinde çıkan evrenin sonsuz olmasını sağlamıştır.

EVRENİN OLUŞUMU

(2)

1926 yılında Hubble, Kaliforniya’da dünyanın en gelişmiş teleskopu ile, Doppler-Fizeau ilkesini uygulayarak, mesafelerle orantılı olarak gökcisimlerinin hızının arttığını ve evrenin bir balon gibi genişlediğini gösteren ünlü kuramını ortaya atmıştır. Buna göre gök cisimleri büyük bir hızla bizden ve birbirlerinden uzaklaşıyorlardı; bu nedenle gönderdikleri dalgalar da bir çeşit uzun dalgaymış gibi gözükmekteydi ve spektrumda kırmızı görünmekteydi. Eğer bize doğru yaklaşsalardı maviye doğru kayma gözlenecekti.

Kırmızıya doğru kayma uzaklara doğru hızla artıyor ve

birkaç yıl içerisinde kayboluyorlardı. Gökyüzünün karanlık

olmasının nedeni evren genişlemeye devam ettiği için

yıldızların ışığının gittikçe uzaklaşması ve yaşı sınırlı

olduğundan henüz bu ışınların bize ulaşamamış olması.

(3)
(4)

Hubble’ın bu buluşunu duyan Einstein daha önce

denklemine soktuğu kozmik terimleri ve ilaveleri

sessizce geri çekerek evrenin sonlu olduğunu ve sabit

olmadığını kanıtlamıştır. Evren patlarcasına genişliyor ve

buna bağlı olarak birim hacmindeki madde miktarı

gittikçe azalmaktadır. Ancak, bu genişleme sonsuz

değildir ve sonsuz da devam edemez.

(5)

Günümüzde, sınırlarını bile tam olarak çözemediğimiz Evrenin oluşumunun ortaya konulmasına yönelik en ünlü çalışmada Penzias ve Wilson, 1965 yılında evrenin oluşumu sırasında yayılan ilk ışınımın kalıntılarını saptamışlardır. Penzias ve Wilson, bir metoroloji uydusunun dünyaya yansıttığı radyo dalgalarını parazitsiz olarak alabilmek için geliştirdikleri 10 m. boyunda bir tarafı huni gibi gittikçe daralan bir cihazla yaptıkları denemelerde, alıcının yönünü sürekli değiştirmelerine rağmen şiddeti değişmeyen parazit gibi ses dalgaları saptamışlardır.

Bu denemelerde elde edilen sonucu duyan Fizikçi Dicke’in de yaptığı katkılar sonucunda bu seslerin 13 milyar yıl kadar önce evrenin oluşması sırasında çıkan elektromanyetik dalgaların bir kalıntısı olduğu ileri sürülmüştür. Bu saptama evrenin zaman ve mekan olarak sonlu olduğunun deneysel bir kanıtıydı. Yani evrenin bir başlangıcı vardı.

(6)

Büyük patlamanın kalıntılarını keşfeden Penzias ve Wilson

(7)

BİG-BANG KURAMI BİG-BANG KURAMI

Penzias ve Wilson’un yaptıkları antenle işittikleri ses, evrenin tümünün bir zamanlar bir öz, bir enerji yumağı halinde iken patlamasıyla “bir ezeli patlama”yla ortaya çıkan elektromanyetik dalgaların bir kalıntısıdır. Bu patlamayla başlayan genişleme evrenin oluşumunu da başlatmıştır.

Başlangıçta belki de santimetre küpü milyonlarca ton olan bir kozmik öz ya da baz vardı. Bazılarına göre bu bazın çapı sadece dünyanın ki kadardı. Bazılarına göre ise başlangıçta dev bir atom vardı. Her iki halde de başlangıçtaki bu kozmik öz belki de içinde oluşan hafif gazlardan dolayı, kararlılığını yitirmiş ve kararsız hale geçen enerji kütlesi tüm boyutlara doğru yayılmaya ve yayıldıkça soğumaya, galaksiler, yıldızlar, gezegenler halinde düzenlenmeye başlamıştır.

(8)

Büyük patlamada en hızlı hareket eden kütleler en önde, daha yavaş hareket edenler daha arkada ve içte olmak üzere çevreye yayılmaya başlamışlardır. Her maddesel parçacık diğer bütün parçacıklardan hızla uzaklaşmıştır.

Saniyenin 100’de biri kadar sonra evrenin sıcaklığı 100 milyar C’ye ulaşmış ve evrende her taraf aydınlanmıştır.

Patlama sürdükçe sıcaklık düşmüş, onda bir saniye sonra 30 milyar C’ye, 1 sn. sonra 10 milyar C’ye, 14 sn sonra 3 milyar C’ye, ilk 3 dk. sonunda da 1 milyar C’ye kadar düşmüştür.

Evrenin kimyasal yapısına bakarsak % 74 hidrojen, % 24

helyum, % 2 ağır elementler ve kozmik fon ışınımı adı

verilen ve tüm uzayı kaplayan radyo dalgalarını tespit

edebiliriz. Evrenin kıyılarında saptanan gök cisimlerinin en

büyük hıza sahip olmalarının nedeni, büyük bir olasılıkla

bunların ana kütleyi en erken terketmelerindendir.

(9)

Bu gökcisimlerinin uzaklıkları ve hızları göz önüne alınarak yapılan hesaplamalarda, ilk patlamanın 13 milyar yıl önce ortaya çıktığı anlaşılmıştır. Bu kurama “Big-Bang Kuramı” denir.

Einstein’ın formüllerine göre, evren ya genişlemeye devam edecek (Evrenin Nefes Alması) ya da tekrar bir araya gelerek çökecektir (Evrenin Nefes Vermesi). Evrenin bu genişleyip daralmasını savunan kurama ise “Pulsiyon” ya da “Nabız Kuramı” denir. Kesin olmayan hesaplamalara göre genişleme ile daralma arasındaki süre yaklaşık olarak 80 milyar yıl kadar olacaktır.

Dicke’nin önceden hesap ettiği ve tüm evrende 3 kelvin derecelik sıcaklık ve izotropi (sıcaklığın tekdüze yayılımı) son yıllarda astrofizik çalışmalarıyla kanıtlanmış ve bu patlama sonucunda ortaya çıkan enerjinin tüm evreni belirli ölçüde ısıttığı ortaya çıkarılmıştır. Bu, Big-Bang teorisinin geçerliliğini ortaya koyan unsurlardan biridir.

Referanslar

Benzer Belgeler

Anatolia’dan sonra ya- yımladıkları stüdyo albümleri Unspoken (2001) ve Bir (2002) ile bu özgün tarzı pe- kiştiren grubun müzikal yolculuğu, Türk müziğinin gelişim

- 1/H 0 niceliği Hubble zamanı olarak bilinmektedir ve kozmik yaş için referans bir değer olarak kullanılmaktadır

Minuit Yayınevi çoğu yazarlarının küçürek anlatılarında olduğu gibi, Ben Gidiyorum da en fazla 10 sayfadan oluşan küçük bölümlere bölünmüş ve farklı

Yapay zeka ve medya ilişkisini ne olduğu örnek olaylar üzerinden anlatarak, yapay zeka robotlarının insanlık açısından tehdit oluşturan örnekleri incelenecektir Aynı

Umarım bu kitap bilim öğrencileri ve öğretmenleri için özel görelilik, genel görelilik ve kuantum mekani- ği gibi modern fiziğin bazı temel yapıtaşlarını

Kutuplanma, ›s› farkl›l›klar›n›n tersine kütleçekim etkisiyle çarp›l- mad›¤›jndan, mikrodalga ›fl›n›m›ndaki kutuplanman›n evrenin ilk evreleri konusunda, ›s›

X ışını bölgesinde keşfedilecek birçok kaynağın optik tayf gözlemleri, tanımlamaları ve uzaklık ölçümleri TÜBİTAK Ulusal Gözlemevinin RTT150 isimli optik teleskobu

Gözlemlenen cisimlerin Vei hızı o süper kümenin gözlemciye olan uzaklığına göre eski tarihteki evren genişleme hızıdır (gözlemcinin evren genişleme hızı