• Sonuç bulunamadı

ETKİLİ VE GÜZEL KONUŞMA Ders:12 Konu:12 , ,

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "ETKİLİ VE GÜZEL KONUŞMA Ders:12 Konu:12 , ,"

Copied!
38
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

,

(2)

İkinci Cumhurbaşkanı İsmet İnönü’nün Ankara Üniversitesi’ni Ziyareti’nde; Rektör Prof. Dr. Şevket Aziz Kansu (1946-1948)

ETKİLİ VE GÜZEL KONUŞMA Ders:12 Konu:12

(3)

TONLAMA

Ton, ses titreşimlerinin yükselip alçalmasıdır.

Ayrı ses yapılarına sahip sözcükler, doğal olarak ayrı ayrı seslendirilmeyi gerekli kılarlar.

Her sözcüğün kendine özgü tonları, yani farklı

yükselip alçalmaları vardır.

(4)

TONLAMA

Hiçbir sözcük, yazımları aynı

olanlar, yani sesteşler bile,

vurgu ve ton yönünden aynı

değildirler.

(5)

TONLAMA

Tonlama, yani entonasyon; tümce akışında ton güdümü tarzına verilen addır.

Başka bir deyişle tümce içinde ses titreşimlerinin yükselip alçalmasıdır.

Tonlama, değişik ses renkleri kullanarak konuşmayı

bestelemektir.

(6)

TONLAMA

Ama bu renkler, söylenenlerin mantığı ile uyumlu olmalıdır.

Kimileri konuşmalarını renklendirmek için, olur olmaz yerlerde seslerini değiştirir ya da gereksiz bükümler yapar.

Bu da konuşmanın içtenliğini silip atar ve yapaylık

oluşturur.

(7)

TONLAM A

İnandırıcı olmayan bir tonlama, sesin karakteristik özelliklerine uymayan zorlama bir ifade biçimi dinleyicileri anlatılandan uzaklaştıracak ve iletişimi koparacaktır.

Doğallıktan uzaklaşma ya da tonlamadaki abartı

daha çok şiir okumalarında hissedilir.

(8)

TONLAMA

Bazıları şiir okumaya başladıklarında “deklamasyon”

denilen bir yanlışlığa düşerler ve seslerini gereksiz yere alçaltıp yükselterek şiiri rezil ederler.

Oysa şiir okumanın, konuşmadan farklı bir üslubu yoktur.

Doğala ne kadar yakınsa o kadar güzel olur.

(9)

TONLAMA

Yanlış tonlama, yanlış vurgulamayla yakından ilintilidir.

Her ikisi de tümcenin doğal ezgisini bozar;

Anlam aktarımını, anlatım inceliklerini ve

dinleyenleri etkilemeyi engeller.

(10)

TONLAMA

Konuya göre, ancak abartmadan, sesi alçaltıp yükseltmek ve inceltip kalınlaştırmak gerekir.

“Seni seviyorum” tümcesini annenize, babanıza, arkadaşınıza, sevgilinize, küçük bir çocuğa, kedinize nasıl söylersiniz?

Yüksek sesle bir deneyin bakalım, aralarındaki farkı

siz de göreceksiniz.

(11)

TONLAMA

Daha önce verdiğimiz vurgulamaya ilişkin bilgilerin desteğiyle, aşağıda verdiğimiz sözcükler, tümceler, heceler, ünlemler üzerinde vurgu ve tonlama alıştırmaları yapmanız gerekmektedir.

Tek başınıza da yapabilirsiniz ama sizi eleştirecek biri ve

bir kayıt cihazıyla yapmanız daha çabuk sonuç almanızı

sağlayacaktır.

(12)

TONLAM A

“Şimdi” sözcüğünü, aşağıda belirtilen değişik anlamları içerecek biçimde tonlamaya çalışın:

hemen./kafanı patlatacağım!

gelelim asıl konumuza.

diyelim ki, sen şuradasın…

canım sevgilim, güzelim!

(13)

TONLAMA

tövbe tövbe!

aşağısı sakal, yukarısı bıyık.

patlama!

ne desem bilmem ki…

işte her şey mahvoldu!

(14)

TONLAMA

Şimdi’li tümcelerimiz ise şöyle:

Şimdi geldim diyorum, anlamıyor musun?

Daha fazla bekleyemem; ya şimdi, ya hiçbir zaman!

Anlamadım, şimdi mi diyorsun?

Sonra değil, şimdi?

Şimdi iş değişti.

Ne! Şimdi diyen sen değil misin?

Şimdi mi? Kesinlikle olanaksız.

Sen şimdi onu bunu bırak da ötekinden söz et.

Şimdi buradaydı.

(15)

TONLAMA

Bu kez “evet” sözcüğünü değişik anlamlarda tonlayalım:

kabul ediyorum.

/öyle diyelim.

/olsa da olur olmasa da.

/kesinlikle öyle!

/vay canına!

/çok iyi anlıyorum.

(16)

TONLAMA

burama geldi!

anlat hele, sonra ne oldu?

kaç defa söyleyeceğim?

ama, başka türlü de düşünebiliriz.

gerçekten, ne sevimli çocuk!

Allah cezanı versin!

peki efendim, hay hay.

(17)

TONLAMA

Evet güzel olmuş. (Beğeniyle)

Sen evet dedin, ben de yaptım. (Doğal) Evet mi, hayır mı? (Soru)

Hadi ne olur evet de. (Rica)

Evet desen ne olur sanki, lütfen evet de.

(Yalvarma)

Evet dedi, evet dedi... (Sevinç)

(18)

TONLAMA

Evet diyeli üç gün oldu hani nerede istedikleri ? (Kızgın)

Aaa! Deli bu! .Baksana evet diyor. (Küçümseme)

Sen bir kere bana evet demiştin. (Kıskanç)

Aman evetse evet kendi bilir. (İlgisiz)

Evet, anlat bakayım anlat.. (Merak)

(19)

TONLAM A

Evet demeseydin ölür müydün? (suçlama) Bir kere düşün sonra evet de. (Uyarı)

Evet, evet, evet (Coşku)

Bana hiç kimse evet dedirtemez. Hiç kimse. (Karşı çıkarak)

(20)

TONLAMA

Sırada “hayır” sözcüğü var:

kabul etmiyorum (doğal)

/öyle demedim (öfkeyle)

/bir şey değil, başımıza dert açar (kaygılı) /yanılıyorsunuz, işin aslı şu (karşı çıkarak)

/izin vermiyorum (çok kızgın)

/sana hiç gücenir miyim? (sevgiyle)

(21)

TONLAM A

Hayır onu demek istemedim. (Açıklama)

Hayır mı dedin, bence bir daha düşün. (Uyarı) Hayır değil hayır. (İki anlamlı)

Sordum hayır dedi. (Cevap)

Hayır, hayır, hayır... (Kesin reddetme)

(22)

TONLAMA

Herkes evet demesini bekliyordu, durup dururken hayır dedi, (hayret)

Hayırdır inşallah. Hayır demek evet demektir. (İyiliğe yorma)

Hayırlı mı, hayırsız mı zaman gösterecek... (Umutsuz)

En sevdiğim sözcük nedir biliyor musun, hayır. (Zalim)

(23)

TONLAMA

Aşağıdaki tekerlemeyi, belirtilen değişik

anlatımları elde edecek doğrultuda vurgulamaya

ve tonlamaya çalışın. Doğal bir anlatımla, spiker

gibi, hayretle, küçümseyerek, hayranlıkla,

dedikodu edasıyla ve tiksinerek.

(24)

TONLAMA

“Kangallı kaltabanlardan kakavan

Kahraman’la kelepirci keleş kekeme kerim

Kemahlı kerkenez Kasım’a kasımda

Kerkük’ün kekikli kekliğiyle kabataslak

kabak ikram etmiş.”

(25)

TONLAMA

Şimdiki tekerlemeyi de anlatım çeşitliliği yaratacak biçimde yani;

doğal, azarlayarak ama sevgisiz, azarlayarak ama sevgiyle, kibarlıkla, tehditle, sabrı tükenen birinin edasıyla, öfkeyle ve

yalvararak söylemeye çalışın .

“Lüpçüler, lütfen lüzumlu lüzumsuz lakırdıları

bırakın da lüferinizi yiyin, lülelerinizi tüttürün.”

(26)

TONLAM A

Şimdi ünlemlere geçiyoruz.

A : rica ederim, ne önemi var.

A : bak hele, kim gelmiş! (az şaşırmış) A : ne diyorsunuz? (çok şaşırmış)

A : tadını kaçırdın ama…

A : daha neler! Üstüme iyilik sağlık!

Ah : bir elime geçse!

Ah : sorma, fırsatı kaçırdım…

Ah : ben olsaydım…

Ah : seni dayak düşkünü seni!

Ah : yazık oldu!

(27)

TONLAMA

E : biz ne dedik?

E : sonra ne oldu?

E : ne olmuş yani?

E : bak hele! Vay küstah vay!

E : ne var ne yok bakalım.

(28)

TONLAMA

Eh : fena sayılmaz.

Eh : be birader!

Eh : işte geçinip gidiyoruz.

Eh : haydi, öyle olsun…

Eh : orasını sen bilirsin.

(29)

TONLAMA

OLMAZ !

Olmaz: Doğal

Olmaz: Öyle demedim

Olmaz: Kaygılı

Olmaz: Yanılıyorsun.

Olmaz: Kızgınlık (izin veremem)

Olmaz: Yumuşak, sevecenlikle

(30)

TONLAMA

PEKİ !

Peki: Onaylıyorum.

Peki: Öyle olsun.

Peki: Olur ya da olmaz.

Peki: Kesinlikle.

Peki: Çok iyi anladım.

Peki: Gerçekten de öyle.

Peki: Görürsün sen gününü!

Peki: Kanıtlayacağım

(31)
(32)

Tonlama, emir cümlelerinde, soru cümlelerinde, ünlem cümlelerinde daha fazla ortaya çıkar.

Kelimelerin anlamlarına ve karşı tarafa vermek istediğimiz duyguya göre yaptığımız tonlama değişmektedir. 

TONLAMA

(33)

TONLAMA

Sus artık!

Bu cümleyi hem emir hem de yalvarma duygularını verecek şekilde seslendirelim…

Yalvarırken sesimiz daha kalın ve daha düşük bir tonda

olurken, emrederken daha tiz ve yüksek perdeden

olacaktır.

(34)

TONLAMA

Konuşmanın telâffuz yani boğumlanma unsuru ile ilgili olan tonlama, etkili ve güzel konuşma için doğru ve sağlıklı olmak zorundadır.

Çünkü tonlama cümle veya kelimedeki anlamı

değiştirebilmekte, vermek istediğimiz

duyguyu yansıtmaktadır.

(35)

TONLAMA

Bu nedenle sinema ve dizi filmleri daha

dikkatli bir kulakla takip etmek önemliyken

aynı zamanda masal kitaplarını sesli olarak

ve karakterleri farklı tonlamalarla

canlandırarak Tonlama konusunda önemli

ve işe yarayacak adımlar atmış olursunuz…

(36)

GÜRZAP, C. Söz Söyleme Ve Diksiyon/Konuşan İnsan.

Remzi Yayınevi. İstanbul 2019

ŞENBAY,N. Söz Ve Diksiyon Sanatı. Yapı Kredi Yayınları.

İstanbul 2012

ÜNSAL, F., Şahin, H. 80 Yılın Sesi 1927’den 2007’ye

Spikerlik. TRT Yayınları. Ankara 2007

(37)

Türk Demek, Dil Demektir. Millet Olmanın En Belirgin Niteliklerinden Biri Dildir. ‘Türk Milletindenim.’ Diyen Kişi, Her Şeyden Önce Kesinlikle Türkçe Konuşmalıdır.

MUSTAFA KEMAL ATATÜRK

(38)

İYI HAFTALAR…

Referanslar

Benzer Belgeler

tartışmaların sadece siyasal alanda yapılması gerektiği kabul edilir.. İlk olarak Kate Millett’ın söylediği “kişisel

7 milyonluk Kamutay binası, 8 milyonluk Ankara Tıp fakültesi, 1,5 milyonluk Parti binası, 5 milyonluk Karabük amele şehri 2,5 milyonluk Sivas demiryolu atölyeleri, yarım

ii) Sağ üstteki grafikte ise değişkenlerin birbirlerine eğrisel olarak bağımlı olduğu görülmektedir. Ancak, korelasyon katsayısı sadece doğrulsal

COPRAS yöntemini diğer ÇÖKV yöntemlerinden ayıran en önemli özellik, karar seçeneklerini birbirleriyle karşılaştırarak diğer alternatiflerden ne kadar iyi ya

Burada, projenin tamamlanması için gereken toplam süre, proje faaliyetlerinin kritik ve kritik olmayan faaliyetler olarak sınıflandırılması hesaplamaları yapılmalıdır..

Eşitlik kısıtları ile tanımlanan optimizasyon problemi, eşitsizlik kısıtlı bir optimizasyon problemine dönüştürülerek gerekli ve yeterli

Bu temel için, simpleks tabloda tüm temel dışı değişkenlere ilişkin tüm Z c 0 ise, problem için en iyilik koşulları (dual   uygunluk) sağlanmıştır..

(5) Dernek veya vakıflara ait iktisadî işletmeler: Dernek veya vakıflara ait veya bağlı olup faaliyetleri devamlı bulunan ve bu maddenin birinci ve ikinci fıkraları dışında