• Sonuç bulunamadı

İLK TÜRK DEVLETLERİNDE DEVLET TEŞKİLATI

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "İLK TÜRK DEVLETLERİNDE DEVLET TEŞKİLATI"

Copied!
6
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

1

Göksal ALTUNTAŞ, 2019

İLK TÜRK DEVLETLERİNDE DEVLET TEŞKİLATI

1. İLK TÜRK DEVLETLERİNDE YÖNETİM ANLAYIŞI

İlk Türk Devletlerinde yönetim anlayışını;

a- Yaşadıkları coğrafyanın şartları b- Kut Anlayışı

c- Türk Cihan Hâkimiyeti Düşüncesi şekiiendirmiştir.

Türkler’in anayurdu olan Orta Asya step iklim özelliğine sahip olmasından dolayı tarımsal faaliyetler için sınırlı bir coğrafya olmuştur. Türkler ekonomik faaliyet olarak küçükbaş hayvancılığa; yaşam biçimi olarak da “Yarı-Göçebe ” ye yönlendirmişitir.

Yarı Göçebe (Konar göçer , Atlı göçebe) yaşam Türklere;

- Teşkilatçılık

- Bağımsızlık özelliklerini kazandırmıştır.

AÇIKLAMA : İlk Türkler Devlete (İL, EL) demişlerdir. İl kelimesi aynı zamanda “Barış” anlamını da taşımaktaydı.

İLK TÜRKLERDE DEVLETİN TEMEL UNSURLARI

1-BAĞIMSIZLIK ( OKSIZLIK) : Konar göçer hayatın Türklere verdiği en önemli özelliklerden birsidir.

2-HALK(KÜN), MİLLET (BUDUN) : İlk Türklerde hakim olan “İnsanı yaşat ki Devlet yaşasın”ifadesi “Sosyal Devlet Anlayışının” geliştiğinin ifadesidir.

3-ÜLKE, YURT (ULUŞ) : Bağımsızlık düşüncesinin güçlü olması beraberinde Ülke kavramının da gelişmesini sağlamıştır. Zira bağımsız bir coğrafya da yaşamak “YAKA” denilen ülke sınırı kavramını da ortaya çıkarmıştır.

4-TEŞKİLAT : Hem idari hem de askeri alanda teşkilatçılık Konar göçer hayatın Türklere verdiği bir diğer özelliktir.

Kut Anlayışı:

Türkler, devleti yönetme yetkisinin(Egemenlik hakkı) TANRI tarafından verildiğine inanıyorlardı. Tanrı tarafından verilen bu yönetme hakkına da KUT diyorlardı.

KUT'un kan yoluyla hükümdarın tüm erkek çocuklarına geçtiğine inanıyorlardı.

-Kut anlayışına göre hükümdarın Köktanrı tarafından üstün güç ve yeteneklerle donatıldığına inanılırdı.

TOY (KURULTAY, KENGEŞ) :

Bugünkü anlamıyla meclis demektir. Toy en üst düzeyde devlet meselelerinin(savaşlar,barış antlaşmaları,doğal afetler vb) devletin ileri gelenleri (Hükümdar, Katun, Boy Beyleri ve Ayuki Üyeleri ) tarafından görüşüldüğü yerdir.Toyun aldığı kararlar etkiliydi.Hükümdarlar toyun Kararlarına kesinlikle sırt çeviremezlerdi. Çünkü ortaya çıkacak olumsuz durumdan hükümdar sorumlu tutulurdu. Toylar da gerektiğinde hükümdarın kararına karşı gelebilirdi.

Örneğin Köktürk hükümdarı Bilge Kağanın (716-734) şehirlerin etrafının surlarla çevrilmesi kararına TOY karşı çıkmıştır. Toy’un kararı uygulanmıştır.

İKİLİ TEŞKİLAT :

İlk Türk Devletlerinde devletin yönetimini kolaylaştırmak için ülke DOĞU,BATI (SAĞ-SOL)olmak üzere iki yönetim birimine ayrılıyordu.Hükümdar ve başkent kutsal görülen Doğuda yer alırdı. Batıda ise YABGU sıfatıyla hükümdar ailesine mensup kişiler hükümdara bağlı olarak görev alırlardı.

AÇIKLAMA :

Hunlar ve Köktürkler döneminde kutlu bölge olarak kabul edilen ÖTÜKEN devlet merkezi olmuştur. Uygurlar ise Ötüken yerine

“Karabalgasun” kentini kurup merkez yapmışlardır.

AÇIKLAMA:

İlk Türklerde yerleşik yaşama geçen ilk Türkler Uygur Türkleridir. Bu sebeple Uygurlara kadar Türk Hükümdarları “ Otağ ” denilen çadırlarda otururken Uygyrlarda saray geleneği başlamıştır.

KIZIL ELMA VE TÜRK CİHAN HAKİMİYETİ DÜŞÜNCESİ:

KIZIL ELMA:

Türklerde “Kızıl Elma” ülküsü (hedefi) sabit ve belirli bir kavram veya yer anlamında kullanılmaz, soyut ve süreklilik ifade eden bir anlama gelmektedir. Türklerde her Türk boyu ve devletinin kenidine belirlediği hedefleri yani kızıl elması olmuştur. Arzulanan hedefe ulaşılınca yeni hedefler , kızıl elma ortaya konulur…

Kızıl Elma düşüncesinde, bir hedefin gerçekleştirilmesi bir sonraki hedefln başlangıcını oluşturulmasından dolayı Türklerin dinamik olmalarını sağlamıştır.

TÜRK CİHAN HAKİMİYETİ DÜŞÜNCESİ:

Kut İnancı gereği Kağanın, yerdeki ve gökteki tüm canlılara hükmetmesi düşüncesi hakimdi. Bu sebeple Türk Hükümdarı Dünya hükümdarı olarak kabul ediliyordu.

Dünyanın tek bir elden Türk hükümdarı tarafından yönetileceği fikri “TÜRK CİHAN HAKİMİYETİ MEFKURESİ(DÜŞÜNCESİ)’Nİ ” ortaya çıkarmıştır.

Türkler, Güneşin doğduğu yerden battığı yere kadar her bölgeyi ele geçirme arzusu Türk Cihan Hakimiyeti Düşüncesinin sonucunda ortaya çıkmıştır.

İLK TÜRK DEVLETLERİNİN TEŞKİLAT YAPISI:

A- HÜKÜMDAR:

Türk Hükümdarında olması gereken özellikler:

Bilgelik: (Akılılık)

Alplik: (Cesaret ve kahramanlık) Erdemlilik: Ahlaki gelişmişlik Adillik: Adaleti savunan

(2)

2

Göksal ALTUNTAŞ, 2019

Türk Hükümdarlarının kullandığı ünvanlar:

Hunlar :

Hükümdara “Sonsozluk”anlamına gelen “ŞAN-YÜ , TAN-HU ” sıfatlarını vermişlerdir.

Köktürkler :

Hunların sıfatlarını kullanmakla beraber “KAĞAN” sıfatı daha yaygın kullanmışlarıdr.

Uygurlar :

Hun ve Köktürklerle aynı sıfatları kullanmışlardır.

Hazarlar :

Kağan, Bek, şad, yilig gibi ünvanları tercih etmişlerdir.

Bunların dışında Türk hükümdarları, “Hakan, han, Yabgu, İdikut, İlteber, erkin, ilteriş” sıfatlarını da kullanmışlardır.

Kimler Türk Devletlerinde Hükümdar Olabilirdi?

Kut Anlayışının gereği olarak Hanedandan olan bütün erkeklerin hükümdar olma hakları vardı. (Kardeşler, kardeş çocukları, amca, amca çocukları ve diğer hanedan üyeleri.)

Türk Hükümdarlarının Tahta Çıkışı (Türk Veraset Anlayışı )Tarih Boyunca Kaç Değişik Şekilde Meydana Gelmiştir?

1- Hanedan üyeleri arasında siyasi ve askeri mücadeleyi kazanan hükümdar olarak tahta çıkıyordu. (En sık rastlanan durum) 2- Hükümdarın rakipsiz aday olması(Bu durumda taht kavgası olmadan başa geçiyordu.)

3- Seçim Usulü (Kengeş, toy veya kurultay denilen devletin ileri gelenlerinden oluşan meclisin toplanarak hanedan üyelerinden birini tahta geçirmesi.

4)-Ekber ve Erşad , Ekberiyet Uygulaması: En yaşlı olanın başa geçmesidir. Bu yöntem III. Ahmet zamanından itibaren sadece Osmanlı Devletinde uygulanmıştır.

AÇIKLAMA:

Ekberiyet sistemiyle Türk veraset anlayışnda kimin hükümdar olacağı belirsizliğine kesin olarak son verilmiştir.

Hükümdarın görev ve yetkileri

-Töreye uymak ve töreyi uygulamak, - Ülkesini ve milleti korumak, - Halkın ihtiyaçlarını karşılamak,

Hükümdarlık Sembolleri

OTAĞ :(Hükümdar çadırı) ÖRGİN: (Taht)

TUĞ: (Sancak) SORGUÇ :(Kotuz) KUR: (Kemer) BERGE: (Kamçı) NEVBET: (Davul)

TOY: (Şölen , Kutlama ziyafeti)

B- YABGU

İkili Teşkilata göre Ülkenin Batı (Sol) kısmını yöneten hanedan üyesidir.

C- HATUN (KATUN):

Kağanın ilk eşine denirdi.

Töreye uygun olarak hatunluk tahtına otururdu. Kurultaylar katılabilir oy kullanabilirdi.

Elçileri kabul edebilirdi. Kağanlar gibi sarayı ve askerleri bulunan hatunlar savaşa dahi katılabilirdi.

Kağan öldüğünde tahta geçecek Tigin (tegin) küçükse hatun oğlu adına Naiblik (vekillik)göreviyle devleti yönetebilirdi .

D- TİGİN (TEGİN, ELİG)

Türk Kağanın oğullarına denirdi. Devlet yönetiminde deneyim kazanmaları için”Ataman, İnal, İnanç” gibi isimlerle anılan öğretmenlerinin gözetiminde Tiginlere üst düzey görevler verilirdi. Ülkenin önemli yerlerine yönetici olarak atanırlar; Emirlerine de bir tümen birlik verilirdi.

E- AYUKİ (HÜKÜMET)

Hunlardan itibaren devlet işlerini yürütmek için bugünkü “Bakanlar Kuruluna” benzeyen bir kurum oluşturulmuştur.

Ayukinin amacı alınan kararları uygulamaktır.

Ayukinin başında ise “Ayguci ya da Üge” adı verilen bugünkü başbakan bulunurdu.

Ayguci emri altındaki “buyruk”adı verilen günümüzde bakanlara eşdeğer olan yardımcıları vasıtasıyla devlet işlerini görürdü.

F- TOY (KURULTAY, KENGEŞ) :

Bugünkü anlamıyla meclis demektir. Toy en üst düzeyde devlet meselelerinin(savaşlar,barış antlaşmaları,doğal afetler vb) devletin ileri gelenleri (Hükümdar, Katun, Boy Beyleri ve Ayuki Üyeleri ) tarafından görüşüldüğü yerdir.

G- ŞAD:

Hanedan üyesi komutanlara verilen sıfattır.

(3)

3

Göksal ALTUNTAŞ, 2019

H- DİĞER YÖNETİCİLER

ORUN VE ÜLÜŞ :

İlk Türk devletlerinde yapılan kurultayda boy beyleri belli bir protokole göre otururlardı.

Boy beylerinin oturacakları yere ORUN denilirdi. Bir boy beyinin oturacağı yer, onun elde ettiği başarılar ve gösterdiği kahramanlıklara göre belirlenirdi. Bunun yanı sıra boylardaki alp sayısı da beyin önem derecesini yükseltirdi. Boyların kurultayda yiyecekten alacağı paya veya hisseye ÜLÜŞ denilirdi. Bir boyun ülüş hakkı, o boyun başarısıyla artar, başarısızlığıyla da azalabilirdi.

İLK TÜRKLERDE ORDU

İlk Türkler askere “SÜ ya da ER” demişleridir. “SÜ” aynı zamanda ordu anlamında da kullanılmıştır.

Türk toplumunda “ORDU - MİLLET” anlayışı hakimdir.

*Ancak ilk düzenli Türk Ordusu Asya Hun hükümdarı METE HAN tarafından kurulmuştur.

Mete Han tarafından oluşturulan ordu sistemine “Onlu Sistem” denilir.Bu sisteme göre ordu ; Türk ordusunun geneli süvari (atlı) birliklere dayanıyordu. Süvari birliklerinden oluşan Türk Ordusunda“Hareketlilik ve Kıvraklık” esastı. İdeal asker sayısı olarak da 400.000 olarak görülürdü.

Türk ordusu süvari birliklerden kurulu olduğu için Kullanılan silahlarda atın üzerinde askerlerin kullanabileceği hafif silahlardır. Kale kuşatmalarında ya da yaya birliklerinde görülen ağır silahlara Türk ordusunda pek fazla rastlanmazdı.

Hareketliliği ve Kıvraklığı ”sağlamak amacıyla kullanılan hafif silahların başlıcaları ise:

Ok ve yay, Kılıç-kalkan, Kargı- mızrak, Çomak- gürz(bozdoğan,topuz), Süngü ve bıçaktır.

Türk Ordusunda Strateji ve Taktik

Strateji:

Milli politikanın amaçlarını gerçekleştirmek için mevcut silahlı kuvvetleri ve ikmal maddeleri en iyi şekilde savaşa hazır duruma getirme sanatıdır.

Taktik:

Stratejiniz doğrultusunda düşmana karşı askeri kıtaları en verimli şekilde yönlendirme sanatıdır.

Türklerin Savaş meydanlarında kullandıkları ve geleneksel Türk savaş taktiği olarak tüm Türk Orduları tarafından da kullanılan “TURAN TAKTİĞİ’dir”

Turan taktiğine ; Kurt Kapanı, Hilal Taktiği, Kıskaç Muharebesi, Bozkurt Taktiği, Sahte Ricat adları da verilir.Turan Taktiği doğrultusunda Savaş alanına bir yay görüntüsünde yerleşen Türk ordusu düşmanı çembere alarak etkisiz hale getirir.

İLK TÜRK DEVLETLERİNDE RENKLERİN DİLİ

İlk Türk devletlerinde de renkler hem toplum hem de devlet için birçok anlam ifade etmiştir. Türkler, Anadolu’ya geldikleri zaman eski geleneklerini devam ettirerek; Türkiye’nin kuzeyindeki denize Karadeniz, batısındaki denize Akdeniz, güneyindeki denize ise Kızıldeniz adını vermiştir.

Ak, kara, kızıl ve gök renklerinin dışında kullanılan beşinci bir renk daha vardır ki bu da sarı renktir. Sarı renk yönleri göstermez, diğer dört rengin merkezini ifade ederdi.

İlk Türk devletlerinin devlet teşkilatlanması bakımından sarı renk merkezî hâkimiyeti, merkezin gücünü ve kudretini ifade ederdi. Kök Türk ve Uygur devlet geleneğinde çadırların renklerine bağlı bir hiyerarşik düzen vardı. Kağanlar altın işlemeli otağda otururlar ve kırmızı elbiseler giyerlerdi.

YÖNETİCİ GÖREVİ

İLTEBER,ERKİN İdareci Kül erkin Oğuzların Lideri Apa Tarkan,

Baga Tarkan , Buyruk,

Bakan,Nazır,

İnanç,İnal,Ataman Tigin Eğitmeni

Tudun Vergi Memuru

Tutuk Askeri Vali

Bitikçi Katip

Emçi,Otaçı Tabip

Sübaşı Ordu Komutanı

Agıçı Hazinedar

Tamgaçı Mühürdar

Tarkan Saray Komutanı

BİRLİK ADI KOMUTANI ASKER SAYISI

TÜMEN TÜMENBAŞI 10.000

TABUR BİNBAŞI 1000

BÖLÜK YÜZBAŞI 100

TAKIM ONBAŞI 10

(4)

4

Göksal ALTUNTAŞ, 2019

İLK TÜRK- İSLAM DEVLETLERİNDE DEVLET TEŞKİLATI 1-TÜRK-İSLAM DEVLETLERİNDE DEVLET ANLAYIŞI

AÇIKLAMA:

Talas Savaşı(751 ) ile başlayan Türklerin İslam Dinini tanıma süreci X.yüzyıldan itibaren hız kazanmıştır. Bu durum Türk ve İslam Kültürlerinin birbirlerini tanımasını, etkileşime girmesini de beraberinde getirmiştir. Uzun bir süreçte gerçekleşen bu etkileşim sonunda “Türk-İslam Kültürü”nün ortaya çıkmasını sağlamıştır.

AÇIKLAMA:

Orta Asya’da İslamiyeti benimseyen ilk Türk Devleti Karahanlılar Devleti olmuştur.

Karahanlılar, kurulduğunda İlk Türk Devletlerinin özelliklerini taşıyordu. Sonradan İslamiyeti benimsediğinden (SATUK BUĞRA HAN DÖNEMİNDE) hem Eski Türk Kültürünü hem de İslam kültürünü bir arada yaşamışlardır.

AÇIKLAMA:

Karahanlılar, “ Türk-İslam Kültürünün” oluşumunda ilk adımları atmışlar, Gazneliler döneminde devam etmiş, Büyük Selçuklular döneminde tamamlanmıştır.

TÜRKLERDE DEVLET ANLAYIŞI KARŞILAŞTIRMASI

İLK TÜRK DEVLETLERİNDE TÜRK İSLAM DEVLETLERİNDE

Hükümdarlık Kaynağı (Egemenlik kaynağı) KUT ANLAYIŞI KUT ANLAYIŞI

Hükümdarlık Hakkının veriliş nedeni Türk Cihan Hakimiyeti Anlayışı İlahi Kelimetiullah için Gaza, Cihat

Veraset Anlayı Devlet Hanedanın ortak malıdır. Devlet Hanedanın ortak malıdır.

2-İlk Türk - İslam Devletlerinde Merkez Teşkilatı İlk Müslüman Türk Devletlerinde merkezi yönetim;

a-Hükümdar b-Saray

c-Hükümetten oluşmaktaydı.

A-HÜKÜMDAR

İlk Türk Devletlerindeki KUT inancı ,Türklerin İslamiyeti benimsemesiyle “ALLAH’IN TAKDİRİ YA DA NASİBİ” düşüncesi almıştır. KUTUN belli bir HANEDANA verilmesi düşüncesi devam etmiştir. Örneğin TİMUR OĞUZ HAN soyundan gelmediği için HAN ya da SULTAN unvanını alamamış EMİR olarak kalmıştır.

Bu durum sadece MEMLUK TÜRK DEVLETİNDE farklıdır. Memluklarda ordu komutanı devletin başına hükümdar olarak geçiyordu.

* Türk İslam Devletlerinde hükümdar geniş yetkilere sahipti.

Sarayın, Hükümetin , Ordunun ve Adaletin lideri olarak görülüyordu.

Türk İslam Hükümdarları, Monarşi yönetimlerinde uygulanan (Tek kişi Hâkimiyeti) “Güçler (Kuvvetler) Birliğine” uygun olarak ; YASAMA (Kanun Yapma), YÜRÜTME(İcra) ve YARGI yetkilerini üzerinde toplamıştır

*En büyük mahkeme olarak bilinen DIVAN-I MEZALİM MAHKEMESİNE bizzat hükümdar başkanlık ederdi.

Hükümdarlık Sıfatları:

KARAHANLILAR: Tonga, İlig, Buğra, Aslan, Kara, Kadır, Kılıç, Tamgaç, Han, Hakan, Terken BÜYÜK SELÇUKLULAR: Sultan, Sultan’ül Âlem, Sultan’ül Azam, Şahanşah, Malük’ül Mülük TÜRKİYE SELÇUKLULARI: Sultan’ül Bahreyn (Denizlerin Sultanı), Keykavus, Keyhüsrev Hükümdarlık Sembolleri:

İlk Türk devletlerinde kullanılan

otağ (hakan çadırı), örgin (taht), kılıç, nevbet (davul), tuğ (sancak), kur (kemer), berge (kamçı), kama (bıçak), kotuz (sorguç), ordu, yay, toy gibi eski hâkimiyet sembollerine,

ilk Türk İslam devletlerinde:

para bastırma, hutbe okutma, tıraz, hilat, çetr, saray, menşur gibi yeni hakimiyet sembolleri de eklenmiştir.

Tıraz

: Abbasi halifelerinin hâkimiyet sembolü olarak Türk hükümdarlarına gönderdikleri elbisenin adıdır. Bu elbisenin üzerine hükümdarın adı ve unvanı da işlenirdi.

Hilat:

Abbasi halifeleri tarafından hükümdara gönderilen külah, kemer, kılıç, para, bayrak vb. hediyelerin bütünüdür.

Çetr:

Saltanat şemsiyesidir.

Hutbe: Cuma ve bayram namazlarında hükümdarın adının, unvanının ve lakaplarının imam tarafından okunup, dua edilmesine verilen isimdir.

Menşur: Abbasi halifelerinin, Türk hükümdarlarının iktidarını onayladıklarına dair gönderdikleri belgedir.

NOT: Türk –İslam Hükümdarları içinde ilk kez “SULTAN ” unvanını kullanan Gazneli Devletinin en ünlü hükümdarı ve Hindistan’a düzenlediği 17 seferle İslamiyeti yayan GAZNELİ MAHMUT’TUR.

AÇIKLAMA: Türk İslam devletlerinde deneyimli devlet adamlarının başta hükümdarlar olmak üzere devlet adamlarına tavsiyelerde bulunmak adına devlet yönetimiyle ilgili yazdıkları eserlere “SİYASETNAME” denir.

İlk Türk İslam siyasetnamesi “Ysuf Has Hacip tarafından yazılan KUTADGU BİLİG’’tir.”

Büyük Selçuklu veziri Nizamülmülk tarafından yazılan “SİYASETNAME ”adlı eseri ise en çok tanınana bilinen siyasetname türü eserdir.

(5)

5

Göksal ALTUNTAŞ, 2019

B-SARAY

Türk – İslam Devletlerinde Saray; hükümdarın ailesiyle birlikte oturduğu yer (HAREM)olmasıyla birlikte devlet işlerinin yürütüldüğü kurum (SELAMLIK)olarak da kullanılmıştır. Ayrıca sarayda devlet kadrolarını yetiştirmek için okul da(ENDERUN) bulunuyordu. Bu özelliklerinden dolayı “Saray, Ordu ve Hükümetle “birlikte devletin üç temel kurumundan biriydi.

Saraya;

Karahanlılar: KAPU

Büyük Selçuklular: DERGÂH veya BARGÂH Osmanlılar: BABIÂLİ demişlerdir.

Karahanlılar ve Büyük Selçuklularda Sarayın işlerini yerine getiren birçok üst rütbeli kişiler bulunmaktaydı. Bu kişilerin başında da ; Karahanlılar da : TAYANGU veya ULUĞ HACİP

Büyük Selçuklularda: ULUĞ HACİP bulunurdu.

Türk-İslam Devletleri Saray Görevlileri

Hacip/ Hace-i Büzürg/ Tayangu: Sultan ile diğer devlet görevlileri arasındaki görüşmeleri ve yazışmaları düzenleyen kişidir.

Emir-i Ahur(İlbaşı): Hükümdarların atlarından ve saraydaki tüm atlardan sorumlu baş ahır görevlisidir.

Emir-i Candar: Sarayı korumakla görevli olan, saray güvenliğinden baş sorumlu olan kişidir.

Emir-i Meclis: Sultanın ziyafetlerini hazırlayan başsorumludur.

Emir-i Çeşnigir: Sultanın yemeklerini hazırlayan ve sofra hizmetlerini yapan baş ofra sorumlusudur.

Emir-i Şikar: Hükümdarın av zevkini düzenleyen baş sorumludur.

Serhenk: Sultanın ve askerlerinin yolunu açan baş görevlidir.

Şarabdar :(İğdişçibaşı) Sarayda içeceklerden sorumlu kişidir.

Kapucubaşı: Sarayın her türlü günlük hizmetlerinden sorumlu kişidir.

Silahdar: Baş silahhane sorumlusudur.

Abdar: hükümdarın temizlik işlerinde ki baş sorumludur.

Hansalar(Aşçıbaşı): Saray mutfağının baş sorumlusuydu.

Camedar: Hükümdarın ve diğer saray görevlilerinin elbiselerinden ve ve resmi kıyafetlerinden sorumlu olan kişidir.

Alemdar: Bayraklardan sorumlu kişidir.

C-HÜKÜMET

Hükümdardan sonra en etkili kişi vezirdir. Karahanlılarda vezire “YUĞRUŞ” Gaznelilerde ise “HACE-İ BUZURG” adı verilirdi. Hükümdar tarafından tayin edilen vezir doğrudan hükümdara karşı sorumluydu. Vezirlere ait emri altındakilerle hükümdar adına devlet işlerini görüştükleri divan da bulunurdu. Bu divana “VEZİRLİK DİVANI ya da DİVANÜ’L VEZARET” adı verilirdi.

Türk – İslam devletlerinde devlet işlerinin görüşüldüğü odalara ya da yerlere “DİVAN” adı verilmiştir.

İLK TÜRK İSLAM DEVLETLERİNDE DİVANLAR

KARAHANLILAR GAZNELİLER SELÇUKLULAR

DİVAN-I ALİ

Bugünkü Bakanlar Kuruludur.Vezirin başkanlığında devletle ilgili kararlar alınır.

Hükümdarın onayına sunulur.

DİVAN-I VEZARET

Devlet işlerinin görüşüldüğü divandır. Ayrıca devletin maliyesine de bakardı . Başkanlığını VEZİR Yapardı.

DİVAN-I SALTANAT (Divan-ı Alinin aynısı)

DİVAN-I TUĞRA (İNŞA):

İç ve Dış yazışmaları hükümdar adına yönetir.

Başındaki görevliye TUĞRAİ denir.

DİVAN-I RİSALET

İç ve dış yazışmalara bakardı . Başında ” SAHİB-İ DİVAN-I RİSALET” bulunurdu.

DİVAN-I TUĞRA

Başında bulunan kişiye “TUĞRAİ ya da MÜNŞİ” denirdi.

DİVAI İSTİFA

Mali işlerle ilgilenir. Devletin gelir ve giderlerine bakar. Başında “AGICI” denilen kişi bulunur.

Mali işlerle ilgilenir. Devletin gelir ve giderlerine bakar. Başında

“MÜSTEVFİ” denilen kişi bulunur. DİVAN-I İSTİFA

Başında “MÜSTEVFİ” bulunurdu.

DİVAN-I İŞRAF

Mali ve idari işleri teftiş eder. Başında “BAŞ MÜŞRİF” BULUNUR

DİVAN-I İŞRAF

Devletin iç haberleşme işleri ve gizli haber alma işleriyle ilgilenirdi.

Başında “MÜŞRİF”bulunurdu.

DİVAN-I İŞRAF

Mali ve idari işleri teftiş eder.

Başında “BAŞ MÜŞRİF”

BULUNUR DİVAN-I ARIZ

Askerlikle ilgili işlere bakar. Başında “EMİR-İ ARIZ” bulunurdu.

3. Taşra Teşkilatı

Devleti Hanedanın ortak malı sayan Eski Türk hakimiyet anlayışı Türk –İslam devletlerinde de devam etmiştir. Bunu Türk İslam devletlerinin taşra teşkilatlarında görebiliyoruz. Çünkü ülke eyalet denilen büyük vilayetlere ayrılıp bu eyaletlerin başına ya askeri valiler tayin edilmiş,; ya da Hanedan mensubu kişiler… Hanedan mensubu kişiler yönetimleri altındaki eyaletlerde kendi idari ve askeri teşkilatlarını kurabiliyorlardı.

REİS: Merkez tarafından halkın içinden seçilen mülki amirlere (valilere) yardımcı olan kişilere denir.

MUHTESİP: İlk Türk İslam Devletlerinde Belediye işlerine bakan kişidir. Osmanlı Devletinde ise çarşı ve Pazar yerlerinin düzeninden sorumlu kişi olarak görev alacaktır.

TÜRK- İSLAM DEVLETLERİNDE EYALETLERDEKİ YÖNETİCİLER

Devletler Mülki Amir Askeri Adli Mali Belediye

KARAHANLI Askeri Vali

Kadı Amil/Imga Muhtesip

Hanedan Üyesi

SELÇUKLU Şıhne (Askeri Vali) Sahibu’s Şurta Kadı Amil Muhtesip

Hanedan Üyesi(Melik)

GAZNELİ Sahib-i Divan Salar(Sipehsalar) Kadil Kudat Amil Muhtesip

(6)

6

Göksal ALTUNTAŞ, 2019 4. Ordu Teşkilatı

Türk- İslam Devletlerinde ordu büyük ölçüde Türklerden meydana geliyordu. Karahanlılar ve Büyük Selçuklular Hunlardaki “ONLU SİSTEMİ” bazı değişikliklerle devam ettirmişlerse de diğer Türk – İslam devletlerinde Onlu Sisteme pek raslanmamaktadır.

Türk – İslam devletlerinde orduya getirilen en büyük yenilik “GULAM SİSTEMİDİR”

GULAM SİSTEMİ: Çoğunluğu Türk çocuklarından olmakla birlikte savaşlarda esir düşen küçük yaştaki çocuklar gulamhane adı verilen asker yetiştirme merkezlerinde eğitilerek asker yetiştiren sisteme denir. (Osmanlı’daki Kapıkulu Sistemi). Gulam askerleri kendi içinde

1-Gulaman-ı Saray

2-Hassa Ordusu olmak üzere ikiye ayrılırdı.

İKTA SİSTEMİ: Devlet görevlilerine hizmetleri karşılığında maaş yerine İKTA denilen bir bölgenin vergisini toplama hakkı veriliyordu. Görevli hizmetinin karşılığı olan parayı aldıktan sonra artan vergi geliri ile “SİPAHİYAN” denilen atlı asker besliyordu.

Büyük Selçuklulardan itibaren Türk- İslam devletlerinde uygulanmaya başlanan bu sistemle devlet masraf yapmadan asker elde etmiş oluyordu. Öyleki SİPAHİYANLAR B. Selçuklu ordusunun en büyük askeri gücünü oluşturuyordu.(Osmanlıdaki TIMAR SİSTEMİDİR.)

KARAHANLILARDA ORDU

GENEL ÖZELLİKLER BÖLÜMLERİ ÖZELLİKLERİ

-Türklerden oluşur.

- ilk kez Gulam Askerleri oluşturuldu.

-Genelde hafif silahlar kullanıldı Gula mlar

Saray Muhafızları Sarayı ve hükümdarı korurlar Hassa Ordusu Hükümdara bağlı maaşlı askerlerdir.

Ordunun asıl kısmını oluştururlar.

Eyalet Askerleri Şehzadelere, valilere ve devlet adamlarına ait askerlerdir.

Türkmenler Çiğil, Yağma, Karluk gibi Türk- İslam topluluklarından gelen askerler.

GAZNELİLERDE ORDU

GENEL ÖZELLİKLER BÖLÜMLERİ ÖZELLİKLERİ

Ordu çok ulusludur.

- Gulamlar ilk başta Türklerden oluşuyordu.Sonradan yabancı unsurlarda girmiştir.

-Fillerden yararlanıldı. Gulamlar

Gulaman-ı Saray Sarayı ve hükümdarı korurlar Yılda 4 kez maaş alırlar

Hassa Ordusu Ayaklanmaları bastırmakla görevlidirler.

Ordunun asıl kısmını oluştururlar.

Yılda 4 kez maaş alırlar

Eyalet Askerleri Şehzadelere, valilere ve devlet adamlarına ait askerlerdir.

Ücretli Askerler Kuzeyden gelen Oğuz Çiğil, Yağma, Karluk gibi Türk- İslam topluluklarından gelen askerlerden seçilir.

Gönüllüler Yalnız savaş ganimetlerinden pay alan savaş zamanı orduya katılanlardır.

BÜYÜK SELÇUKLULARDA ORDU GENEL

ÖZELLİKLER

BÖLÜMLERİ ÖZELLİKLERİ

Gazne ordusu örnek alınmıştır.

Orta Çağın en güçlü ordusu olmuştur.

Gulmlar

Gulaman-ı Saray Sarayı ve hükümdarı korurlar Yılda 4 kez maaş alırlar

Süvariler yanında piyadelerde vardır.

Hassa Ordusu Ordunun savaşçı kısmını oluşturan süvari gruptur.

Türklerden seçilir.

Başka hiçbir işle uğraşmazlar.

Maaş yerine İKTA alırlar

Eyalet Askerleri Şehzadelere, valilere ve devlet adamlarına ait askerlerdir.

İkta Askerler İkta verilen devlet görevlilerinin askerleridir.

Ordunun en kalabalık kısmıdır.

Türkmenler Oğuz boylarından oluşturulur.

Devlet kurulduğunda ordunun temelini oluşturuyorlardı.

Daha sonra Bizans sınır boylarına akıncı olarak yerleştirildiler.

Bağlı devletlerin Askerleri Bağlı devletlerden gerktiği zamanlarda gelen askerlerdir.

C) OSMANLI DEVLET TEŞKILATI

Osmanlı Devleti’nde Yönetim Anlayışı:

Referanslar

Benzer Belgeler

karşımızda Ahmet Agaoğiu vai l Büyük M ille t Meclisinde de Recep Pekerin bu hayret verici değişmesine işaret edildiğini ga­ zetelerde gördük Şahısdan

Masefield İngiliz edebiyatının üç dikkate şayan si­ ması olan Chaucer, Shakspeare ve Miltonun edebî ve hususî hayatları hakkında kısaca malûmat verdi.. ( a

alan olarak tanımlanan bahçe zamanla, belirli sınırları olan ve.. insanlar tarafından

yüzyıllarda Osmanlı Saray sanatına ait küçük eser­ lerde moda olan bitkisel süslemelerle bezenmiş bu kilimlerin dokuma teknikleride farklı olup daha çok geometrik motiflerin

Spectral analysis wase applied to obtain the Alpha, Beta, Theta and Gamma band power of EEG signal under different music stimuli.. The power at each band of each channel was used as

Görev yaptığı yerleşim yerine göre duygusal tükenmişlik ve kişisel başarı duygusunda azalma puan ortalamaları arasındaki fark incelendiğinde; duygusal tükenmişlik ve

“Atamayla göreve gelen diğer kamu görevlilerinden kasıt”, en az memurlar kadar mesleki güvencelerle (yargıç güvencesi gibi) donatılmış, yönetime kamu hukuku

Specifically, there were three benefits of integrating technology in critical reading course; namely, engaging learners in critical reading oriented activity,