PEDODONTİDE LAZER
Prof.Dr. Serap ÇETİNER
İnsan gelişiminin en aktif dönemi olan çocuklukta, süt dişlerinin sağlıklı oluşu ve
bütünlüğü
İyi bir çiğneme fonksiyonu
Çiğneme kaslarının dengeli bir şekilde gelişimi,
Çocuğun psikolojik gelişimi,
Alttan gelen sürekli dişlerin çenelerde optimum oklüzyonda yer alması,
Düzgün bir fonasyon için temel oluşturur
Çocuk diş hekimliğindeki temel amaç, çürük oluşumunun önlenmesidir.
Restoratif tedavi gereksinimlerinde ise, çocuğun sabrı göz önünde bulundurularak olabildiğince kısa seanslarda, kısa sürede tamamlanacak tedavi yöntemleri tercih edilmelidir.
ÇOCUK HASTA BAKAN DİŞ
HEKİMİNİN
MİSYONU!!!
OPTİMAL KORUYUCU,
DURDURUCU VE RESTORATİF İŞLEMLERİ STRESTEN UZAK BİR
ORTAMDA
GERÇEKLEŞTİRMEKTİR.
Geleneksel kavite preperasyon teknikleri, koruma için genişletme felsefesine
dayanır.
Bu yöntemde kullanılan yavaş ve/veya hızlı dönen el aletleri, özellikle çocuk için
rahatsız edici ağrı, vibrasyon ve sese neden olmanın yanı sıra, sağlıklı diş dokusunun da çürükle birlikte
kaldırılmasına neden olmaktadır.
ÇOCUK HASTANIN BAŞARISIZ DİŞ HEKİMİ DENEYİMİNİN KÖKENİNDE
Gürültülü Çalışan Yüksek Devirli
El Aletleri
Tedavi Süresince Duyulan Ağrı Vibrasyon
Enjeksiyon
Anesteziye Bağlı Postoperatif Dudak-Yanak
Bölgesindeki Hissizlik
Çocuk hastalarda restoratif işlemler için alternatif arayışlar, amalgam restorasyonlardan günümüze kadar güncelliğini korumuştur.
1950’li yıllarda lokal anestezi ve döner aletler olmaksızın uygulanabilen air abrazyon ve kimyasal çürük kaldırma
yöntemleri 1980’li yılların ortalarına kadar aralıklarla klinik kullanımda denenmiş
ancak pahalı olmaları ve raf ömürlerinin kısa olması gibi nedenler başarılarını
sınırlamıştır.
1990’lı yıllarla birlikte air abrazyon sistemler tekrar gündeme gelerek, geleneksel
yüksek devirli el aletleri ve Er-Yag laserler arasında köprü görevi görmüştür.
1997’de klinik kullanıma giren SERT DOKU LASER TEKNOLOJİSİ, diş hekimine
sadece çürük diş dokusunu kaldırarak sağlıklı diş dokusunun korunmasını
sağlayan mikro invasiv diş hekimliğini uygulama olanağı sağlamıştır.
Sert doku laserleri
ortadan kaldırdığından, özellikle çocuk diş hekimliği pratiğinde yeni bir umut olmuştur.
vibrasyonu
sesleri
mikro fraktürleri, hasta korkusunu lokal anestezi ihtiyacını
ÇOCUK DİŞ HEKİMLİĞİNDE
KULLANILAN LASERLER
Sert ve Yumuşak Doku Tedavilerinde Kullanılan
Erbiyum Laserler Teşhis Amaçlı Kullanılan
Laserler (Diagnodent)
Teşhis Amaçlı Kullanılan Laserler (Diagnodent)
Son yıllarda geliştirilen ve lazer ışığının dişin hem organik hem de inorganik yapısı tarafından absorbe edilmesi esası üzerine tasarlanmış olan lazer fluorasan sistemi (Kavo Diagnodent), okluzal çürüklerin teşhisi ve
derinliklerinin belirlenmesinde başarı ile kullanılmaktadır.
Başlangıç halindeki okluzal çürüklerin belirlenmesinde 1998 yılından beri başarı ile kullanıldığı belirtilen Laser fluorasan sisteminde(Kavo Diagnodent) çürüğün ilerleme miktarı ile ilişkili olarak dişlerin okluzal ve aproksimal yüzeylerinde meydana gelen değişiklikler nedeniyle fluorasan tutulumunda gözlenen artış bir gösterge aracılığı ile sayısal değer olarak belirlenmektedir
DİAGNODENT SKALASI
SAYISAL DEĞER
DİŞİN DURUMU
0-14 SAĞLAM
15-20 MİNE ÇÜRÜĞÜ
21-99 DENTİN ÇÜRÜĞÜ
Çocuk diş hekimliği uygulamalarında Erbiyum laserler etkili ve güvenilir bir yöntem olarak kabul edilmektedir.
ERBİYUM LAZERLERİN UYGULAMA ALANLARI
Yumuşak doku tedavileri Sert doku tedavileri
Yumuşak ve sert dokuların kombine tedavileri
Süt dişlerinin pulpa tedavileri
YUMUŞAK DOKU
TEDAVİLERİ
• Ankiloglosi tedavisi
• Lingual ve labial frenilum cerrahisi
• Ortodontik amaçlı olarak gömülü dişlerin açığa çıkarılması
• Ortodontik hastalarda diş eti konturunun düzeltilmesi ve gingivektomi
• Yumuşak doku lezyonlarının çıkartılması ve biyopsi alımı
• Süren dişlerdeki perikoronal torbanın kaldırılması
• Aftöz ülser ve herpetik lezyonların tedavisi
SERT
DOKU
TEDAVİLERİ
• Dolgu materyallerinin sökülmesi
• Çürük uzaklaştırılması ve kavite preperasyonları
• Mine yapısının pürüzlendirilmesi
Sınırlı sayıda klinik çalışmalar,çocuk
hastalarda Erbiyum laserlerin geleneksel yöntemlere göre tedavi süresini göreceli kısaltması, döner el aletlerine bağlı oluşan vibrasyon, koku, ses ve korkuyu ortadan kaldırması, lokal anestezi, dikiş atma,
postoperatif ağrı ve antibiyotik ihtiyacını azaltması ya da tamamen ortadan
kaldırması gibi avantajlarını göstermektedir.
