• Sonuç bulunamadı

YARGITAY DA BITIYOR. Avukat akını yaşandı. AKP DEKİ SAVAŞ kumar masasında. 24 Nisan da Türkiye tek yürek

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "YARGITAY DA BITIYOR. Avukat akını yaşandı. AKP DEKİ SAVAŞ kumar masasında. 24 Nisan da Türkiye tek yürek"

Copied!
16
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)OVAL OFIS’TE BASLADI YARGITAY’DA BITIYOR. Asrın kumpası Ergenekon’da 9 yıl sonra karar günü. Ergenekon davasında yargılanan yurtseverler cezaevinde direndi, halk barikatları yıkarak destek verdi. Yargıtay’ın vereceği karar tahliyelerle yaşanan özgürlükten sonra ABD ve FETÖ’ye de cevap olacak. www.aydinlikgazete.com. YARIN. KURULUŞ: 1921. Bugün karar günü. 21 NİSAN 2016, PERŞEMBE. YARGITAY 16.CezaDairesi,Er genekondosyasını6ayboyuncainceledi.Aralarındasiyasipartiliderleri,komutanlar,gazetecilerve rektörlerindeolduğu274sanıkhakkındabugünkararaçıklanacak.. 1.5 TL. TEK CELSEDE. Usulden değil esastan YURTSEVERLER Danıştaysaldırısı dosyasınınErgenekondavasındanayrılmasını,davanınusuldendeğilesastanbozulmasını,FethullahçıTerör Örgütü(FETÖ)hakkındasuçduyurusundabulunulmasınıistiyor.. Ensar’ı akladılar. Talimat Beyaz Saray’dan ERGENEKON kumpasınıABD’nin BeyazSaray’danverdiğitalimatlaFethullahçıTerörÖrgütütertipledi.9yılın ardından“asrınkumpasında”görev alanpolis,savcıvehakimlerinFETÖ bağlantısıaçığaçıktı.. Karaman’da erkek çocuklara cinsel istismarda bulunan Muharrem Büyüktürk’e 508 yıl hapis cezası verilirken Ensar Vakfı ise davaya konu edilmedi. Mahkeme şüpheli vakfı mağdur yaptı İkinci dosyada şüpheli. Avukat akını yaşandı. KARAMAN’da Ensar Vakfı ile Karaman İmam Hatip Okulu ve Lisesi Mezunları Derneği’nin kaçak evlerinde cinsel istismarda bulunan öğretmen Muharrem Büyüktürk’ünn yargılanmasına başlandı. Mahkeme’nin şüpheli konumda olan Ensar Vakfı ve KAİMDER’i “mağdur” sıfatıyla davaya müdahil etmesi büyük tepki çekti.. KARAMAN Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşma için adliye çevresinde geniş güvenlik önemleri alındı. Duruşma öncesinde Ensar Vakfı Karaman Şubesi’nin tabelasına da büyük bir Türk bayrağı örtüldü. Dava için Karaman’a 30’a yakın barodan ve Türkiye Barolar Birliği’nden çok sayıda avukat geldi. 3’te. SEZİM ÖZADALI’nın haberi 8’de. Castro’nunvedası. AĞLATTI. AKP’DEKİ SAVAŞ kumar masasında AKP kulislerinde sık sık Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile Başbakan Ahmet Davutoğlu arasındaki çatlak konuşuluyor. Erdoğan’a yakın kaynaklar Davutoğlu çevresini Batı ve F tipi örgütle işbirliği yapmakla suçluyor. Davutoğlu ekibi de Erdoğan’ın “Başbakan” olarak düşündüğü Binali Yıldırım’ı hedef alıyor. 7’de. sayfa. RIZA ZELYUT. 2 sayfa. 24 Nisan’da Türkiye tek yürek. 3. Tayyip Erdoğan için sonun başlangıcı mı?. RAFET BALLI. 7. UstamüzisyenAtillaÖzdemiroğlu 73yaşındayaşamavedaetti.14’te. “İslam ordusu”na görev mi yaratılıyor?. sayfa. MEHMET FARAÇ. ABD yeni üssü ucuza kapattı. 9. Devleti inkar eden AKP. SABAHATTİN ÖNKİBAR sayfa. ABD PKK’nın Suriye uzantısı PYD kontrolündeki Ayn el Arap’ta (Kobani) yeni üs kuruyor. Bir dönümü 7 bin dolar olan arazi, PYD aracılığıyla 2 bin 500 dolara alındı. 300 dönüm araziyi kapsayacak üs için PYD’nin 100 dönüme daha el koyduğu belirtildi. 11’de. 10. Türkiye’de gerçek devlet maalesef dizilerde. MEHMET YUVA sayfa. Suriye YPG’ye savaş açtı KAMIŞLI’da Suriye Ordusu ile PYD’nin silahlı kanadı YPG arasında silahlı çatışmalar başladı. Çatışmalarda 5 YPG’li öldürüldü. Kamışlı’da kontrolün Suriye yönetiminde olduğunu belirten bölge halkı, “Dün PYD posta idaresine el koymaya kalktı. Suriye ordusu da siz fazla ileri gittiniz diye operasyon yaptı” dedi. 13’te. F Tipi ile mücadelede yeni aşama. MUSTAFA MUTLU. sayfa. Şarkıların gözü yaşlı. ÖZGÜR UYANIK Buenos Aires’ten bildirdi 13’te Erkan Yıldırım. AKP’de derinleşen kavga belaltı vuruşlarla günyüzüne çıkıyor. Binali Yıldırım’ın oğlu Erkan Yıldırım’ın kumar oynarken çekilmiş fotoğraflarını Davutoğlu ekibinin servis ettiği iddia ediliyor. KÜBA devriminin lideri Fidel Castro yaptığı veda konuşmasında “Fazla zamanım kalmadı. Herkes gibi ben de gideceğim. Gezegenimizde bir kanıt olarak ideallerimiz kalacak” ifadelerini kullandı. Castro’nun Küba Komünist Partisi Kongresi’ndeki konuşması sırasında delegeler gözyaşlarına boğuldu.. ADD’nin çarsyla 24 Nisan Pazar günü saat 11.30’da Antkabir’e ‘Bölücü teröre kar ulusal birlik’ yürüyüü yaplacak. TGB, ÇYDD, CKD, Birleik Kamu , Vatan Partisi, CHP Ankara l Örgütü, Hac Bekta- Veli Eitim Kültür Dernei ve çok sayda kurulu büyük bulumaya katlacaklarn açklad. Yürüyüün ardndan yeni anayasa tuzana kar ‘Ulusal Egemenlik Bulumas’ düzenlenecek. 10’da. 13. Namlunun gölgesinde Suriye seçimi ISSN 2146-2356. AYDINLIK KİTAP GÜNÜ. VATAN EMEK NAMUS.

(2) 2. 21 NİSAN 2016, PERŞEMBE. GÜNDEM ∑. HAZIRLAYAN: EZGİ HOTALAK. rizazelyut@gmail.com. F Tipi ile mücadelede yeni aşama. AB’ye vize düğümü 4 Mayıs’ta çözülecek. A. rkasına Amerikan gizli servislerini alarak Türkiye’yi bir ağ gibi saran Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ) ile mücadele giderek derinleştiriliyor. Aziz Yıldırım başta olmak üzere Şike tuzağı ile mağdur edilen 30 kişinin şikayeti üzerine İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı FETÖ’cülerle ilgili yeni bir soruşturma başlattı. Salı günkü haberlere göre, 29 ilde 45 şüpheli gözaltına alındı. Fenerbahçe’yi ele geçirerek kamuoyunu tam baskı altına almak amacıyla FETÖ’nün sporumuza kurduğu tuzak nihayet sorgulanmaya başlandı. Zaten Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu da şike davasında rol alan hakimler ve savcılar için geçen hafta inceleme başlatmıştı... Elimize, Türk sporunun bu örgütten temizlenmesi için çok iyi bir fırsat çıkmıştır. FETÖ’cü örgütün şu an kendisini kamufle ederek işini spor medyasında sürdüren elemanları da tespit edilmeli ve bunlardan da hesap sorulmalıdır.. AvrupaBirliğiKomisyonu,Ankara’nın‘vizesiz Avrupa’içingerekenşartlarıyerinegetirip getirmediğine4Mayıs’takararverileceğiniaçıkladı AVRUPA Birliği Komisyonu, “vizesiz Avrupa” için Ankara ile yapılan anlaşmadaki 72 kriterin yerine getirip getirmediğine 4 Mayıs’ta karar verecek. AFP’nin haberine göre; 18 Mart’ta varılan anlaşma hakkında yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı: “Komisyon, 4 Mayıs’ta Türkiye için vize serbestisi ilerleme raporunu yayınlayacak. Ve eğer Türkiye, kalan temel ölçütleri karşılayacak gerekli tedbirleri alırsa, raporun ardından, Türkiye’nin ‘vizesiz seyahat listesi’ne dâhil edilmesine yönelik kanun teklifi gelecek.” AB, Türkiye ile varılan anlaşma kapsamında, Avrupa’ya yönelik mülteci akınının durdurulması noktasında “büyük ilerleme” sağlandığını belirterek, geri kabul edilen mülteciler için şartların iyileştirilmesi konusunda Ankara’ya çağrıda bulundu. RaBrüksel’deki Türkiye-AB porda şöyle dendi: “Türkiye’nin, Zirvesi’nde uluslararası korumaya ihtiyacı Ahmet olanların en çok gereksinim duy- Babakan lu, AB Davuto duğu desteği sağlamak için daha n Konseyi Baka fazla çaba göstermesi gerekiyor.” Donald Tusk AB Komisyonu Başkanı Jean(ortada) ve AB Komisyonu Claude Juncker, önceki gün yaptığı Bakan Jeanaçıklamada, vizesiz geçiş için öne ude Juncker lo C sürdükleri şartları yumuşatmayacak(sada) ile larını söylemişti. birlikte.... DİYARBAKIR’da, Jandarma ekipleri tarafından düzenlenen operasyonda BOTAŞ boru hattına vana takarak 10 ton ham petrol çalan hırsız yakalandı. Valilik tarafından yapılan yazılı açıklamada, İl Jandarma Komutanlığı’nca BOTAŞ boru hattından hırsızlık ile mücadele kapsamında önleyici kolluk devriyesi düzenlendiği belirtilerek, “İcra edilen devriye faaliyeti esnasında, Bağlar Topraktaş Mahallesi’nde bulunan BOTAŞ boru hattının bulunduğu hat üzerinde kazı yapılmış olduğu ve BOTAŞ boru hattına vana takılarak ham petrol çalındığı tespit edilmiş, olay yerinde bulunan iz ve emarelerin incelenmesi ile yapılan istihbarı çalışmalar sonucunda, hırsızlık olayında kullanılan kamyon, içerisinde yaklaşık 10 ton ham petrol ile birlikte Bağlar ilçesi Bağcılar mahallesinde park halinde bulunmuştur. Cumhuriyet Savcılığının talimatı ile ele geçirilen ve suçta kullanılan 1 adet kamyon, tanker içerisinde bulunan 10 ton ham petrol ve suçta kullanılan malzemelere el konulmuştur. Olay sonrasında yakalanan 1 şüpheli ile ilgili olarak adli işlemler devam etmektedir” denildi.. UTANÇ GÜNLERİ. AKP hükümeti geri kabul anlamasn vize karl kabul etti.. Hurafelere karşı BİLİM OKULU. HEM KEL HEM.... AYŞEGÜL KAHRAMAN / İZMİR EGE Üniversitesi (EÜ) Biyolojik Araştırmalar Topluluğu’nun (EGE BAT) ve Biyoloji Bölüm Temsilcilerinin düzenlediği, 1. Bilim Okulu Günleri başladı. Ege Üniversitesi MÖTBE’de gerçekleşen ve önemli bilim insanlarını bir araya getiren 1. Bilim Okulu Günleri’nin EÜ Biyoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Güven Özdemir, EÜ Biyolojik Araştırmalar Topluluğu Başkanı Elçin Soydan ve EÜ Biyoloji Bölüm Temsilcisi Burak Kurt’un açılış konuşmalarıyla başladı, çok sayıda bilim insanının sunumuyla devam etti.. BİLİM ŞENLİĞİNİN ÖNCÜLERİ Türkiye’de ilk defa bilim insanlarının önde gelen isimlerini bir araya getiren Ege BAT Topluluğu’nun Başkanı Elçin Soydan, “Biat etmiyoruz, sorguluyoruz. Hurafelere ve safsatalara değil gerçeklere bağlı kalıyoruz. Bugün burada bulunan farklı üniversite ve liselerden gelen arkadaşlarla ortak. bir paydamız var: Bilime olan merakımız, inancımız, güvenimiz” dedi. Bilim yuvası olan üniversitelerde böylesine köklü bir etkinliğin düzenlemesine öncülük eden TGB Ege Üniversitesi Fakülte Başkanı ve Ege Üniversitesi Biyoloji Bölüm Temsilcisi Burak Kurt ise “Hepimiz çok iyi biliyoruz ki üniversiteler bilimin ve aydınlanmanın merkezleridir. Akılcı çözümlerin, üretimin esas alındığı bir yeri ortaçağ zihniyetiyle yönetmeye kalkmak ciddi sorunlar yaratmaktadır. İşte o yöneticileri özgür bilimin vicdan. mahkemelerine bırakıyoruz. Pusulamız bilim, parolamız çalışmak” diye konuştu. 1.Bilim Okulu Günleriyle ilgili olarak Aydınlık’a konuşan Prof. Dr. Ali Demirsoy, “Ege Üniversitesi’nde böyle bir etkinliğin yapılması esas bizi onurlandırdı. Çünkü uzun yıllardan beri bu üniversitede bilimsel çalışmalara izin verilmiyordu. Ancak bir grup bilime gönül vermiş arkadaşımız bu etkinliği düzenlediler. Çok başarılı bir etkinlik oldu, çünkü bu salondaki katılımcıları görünce Türkiye’de hala umudun olduğunu gördüm” dedi.. ‘Öldüreceğim’diyebağırdı heyetsalonuterketti SEDA AKYÜZ. İstanbul’da pazar bu yollar kapalı CUMHURBAŞKANLIĞI Bisiklet Turu ve Vodafone Yarı Maratonu’nun 24 Nisan Pazar günü yapılacak olması nedeniyle bazı yolların araç trafiğine kapatılacağı açıklandı. Kapanacak yollar şöyle: Beşiktaş, Barbaros Bulvarı, Boğaziçi Köprüsü’nün bir şeridi, Beykoz’a uzanan sahil yolu şeridi, Akbaba Köyü, Beykoz Korusu, Poyrazköy yolu, Ragıp Gümüşpala Caddesi, Balat Hastanesi geçiş güzergahı, Atatürk Bulvarı, Bozdoğan Su Kemeri Güzeragahı, Çatladıkapı dönüşleri, KüçükAyasofya Caddesi, Torun Caddesi ve At Meydanı 08.30-16.00 saatleri araında trafiğe kapatılacak.. 5 Temmuz 2011’den itibaren şike operasyonu diye pazarlanan saldırının Fenerbahçe’ye karşı kurulmuş bir tuzak olduğunu gösteren birçok yazı yazdım. Bu amaçla şike ile ilgili o iddianameyi okudum, davayı izledim. Bu işi de kumpasçı savcı Zekeriya Öz başlatmıştı ama sonra bir aynı çizgideki arkadaşına devretmişti. Mehmet Ali Aydınlar gibi isimler bu operasyon için ayarlanmıştı. Ajan gazeteci Ahmet Altan’dan tutun da Şamil Tayyar’a kadar herkes Aziz Yıldırım’a vuruyordu. Öyle bir vicdansızlık dalgası vardı ki, lokantada beş altı kişiyle güle eğlene yemek yiyen Aziz Yıldırım’ın fotoğrafı, “İşte şikenin fotoğrafı” başlığı altında yayımlanabiliyordu. Hemen hemen herkes Fenerbahçe’nin küme düşürülmesini istiyordu. Dönemin Galatasaray Kulübü Başkanı Ünal Aysal da Galatasaray geleneğine ve kültürüne asla yakışmayacak bir tarzda bu linç işinde bayraktarlık yapmaktaydı. Halbuki o mahkemenin görevi şike işine bakmak değildi ama zorla sürdürmüştü yargılamayı. Hem de Aziz Yıldırım’ı azılı suçlular gibi bir yıl hapiste tutarak... Karşımızdaki mahkeme değil de sanki Aziz Yıldırım’ın hasmı idi... Savunma hakkı çiğnenmiş, suçsuzluk ilkesi ayaklar altına alınmıştı. Fethullahçı polisler fezlekeye ne yazmış ise mahkeme ona karar vermişti: Mahkumiyet... Ama Fenerbahçe ayaktaydı. Yöneticileriyle, sporcularıyla ve bütün taraftarıyla “Biz masumuz; biz Atatürk’ün takımıyız, bu saldırılara baş eğmeyeceğiz!” diyorlardı. Ve eğmediler de.... İSTANBUL Sarıyer’de 18 Ekim 2015 tarihinde düzenlenen operasyonda evine arama yapmaya gelen özel harekat polisi tarafından vurularak öldürülen Dilek Doğan davasında olay çıktı. Sanık polis Yüksel Moğoltay’ın “ihmalli davranışla kasten öldürme” suçundan 20 yıldan 26 buçuk yıla kadar hapis cezası ile yargılandığı dava İstanbul Çağlayan Adliyesi’nde görüldü. 12. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya Doğan ailesi ve avukatları katıldı. Tutuksuz sanık Yüksel Moğoltay duruşmaya katılmadı.. AMBULANSI HATIRLAMIYOR! Olay anına ilişkin bildiklerini anlatan tanık polis G.D, “Dilek Doğan’ın ağabeyi Mehmet Doğan bizlere sözlü saldırıda bulundu. Sonra silah patladı. Tetiğe kimin bastığını görmedim. Amirimin arkasındaydım” diye konuştu. Görüntüler izlenirken sanık avu-. Dilek Doan. Boru hattına vana takmışlar. Rıza ZELYUT. halklailişkiler@aydinlik.com. Dilek Doan’n iki aabeyi, avukatlar ve çok sayda izleyici gözaltna alnd.. katının söz alması üzerine Dilek Doğan’ın ağabeyi Mazlum Doğan, sanık avukatına dönerek “Adaleti ben sağlayacağım. Onu da, çocuklarını da öldüreceğim (sanığı kastederek)” dedi. Doğan, ardından heyete dönerek şöyle konuştu: “Sizi de öldüreceğim. Katilsiniz. Sizden adalet beklemiyorum. Katilleri koruyorsunuz.” Bu sözler üzerine mahkeme heyeti duruşma salonunu bir süreliğine terk. etti. Daha sonra Mahkeme Başkanı “Heyetin tehdit edildiğini duruşmanın güvenli yapılmasının mümkün olmadığını” belirterek, sonraki oturumların kapalı görülmesine karar verdi. Doğan ailesinin yakınları salondan çıkmadı. Dilek Doğan’ın iki ağabeyi, avukatları ve çok sayıda izleyici gözaltına alındı. Mahkeme Başkanı Mazlum Doğan hakkında da suç duyurusunda bulunulmasına hükmetti.. O sıralarda FETÖ’nün elindeki Kanaltürk isimli kanalda Serhat Ulueren, Telegol diye bir program yapıyordu. Yanına Erman Toroğlu ile bir Galatasaraylı, bir Beşiktaşlı ve bir Fenerbahçeli ismi (güya kaptan) almış, Fenerbahçe’yi çökertmeye uğraşıyordu. Ama Serhat’ı dava dosyasında bulunan bir telefon konuşmasından öyle bir yakalamıştım ki kımıldayamadı. O dönemki Güneş Gazetesi’nde çıkan “Kolay Gelsin Serhat Ulueren” başlıklı yazım yüzünden Fethullahçı işadamı Akın İpek, o dörtlünün spor programını bitirmek zorunda kaldı. Yayımladığım o telefon konuşmasında bu doğrucu Davut Serhat, şike operasyonunun başlama sebebi gibi gösterilen Giresunspor başkanı Olgun Peker ile konuşuyor, ona, “Tamam babacığım, ben seni güç duruma düşürecek hiçbir habere yer vermem!” diyordu. Halbuki Serhat -Erman ikilisi, FETÖ’cülerin kanalında Aziz Yıldırım’ı bu mafya babası dedikleri kişi ile bağlantılı göstermek için çırpınıp durmaktaydılar. Ama Aziz Yıldırım, Olgun Peker ile bir kez bile konuşmamıştı. Üstüne üstlük yine benim yayımladığım bir konuşmasında Olgun Peker, Aziz Yıldırım’dan hoşlanmadığını, onun Fenerbahçe’nin başından ayrılmasını umduğunu dile getiriyordu.. SPORDAKİ FETÖ’CÜLER AYIKLANMALI Şaşırmayın: Bir zamanlar Fethullahçı Medya’nın kullandığı bu ismi, şimdi Fethullahçı terör örgütüne karşı mücadele ettiğini söyleyen işadamı Ethem Sancak spor programcısı olarak çalıştırıyor. Şike kumpasının medya ayağında yer alarak kara propaganda yürüten Erman Toroğlu, A Spor isimli hükümet yanlısı kanalda aynı havalarda konuşmaya devam ediyor. Beyaz TV isimli Melih Gökçek’in kanalında Ahmet Çakar, şike saldırılarının olduğu dönemdeki havalarda Aziz Yıldırım’a vurup duruyor. Anlayacağınız, spor dünyasındaki paralelciler şimdi iktidara yakın kanalların baş aktörleri halindeler. O günlerde FETÖ’nün kanallarından gıdalanan bu türlü isimler, bugün, kendilerini Aziz Yıldırım’ı kötüleyerek gizlemekteler... Acaba bu işe Paralel Yapı ile mücadele ettiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan ne diyordur, çok merak ediyorum.... ULUSAL-AYDINLIK AYAĞI Fethullahçı Terör Örgütü’nün Türkiye’yi ele geçirmek için yürüttüğü saldırıların en önemlilerinden birisi de Ulusal Kanal ve Aydınlık’a karşı yaptıklarıdır. Fethullah Gülen’in hedef gösterdiği bu iki yayın organına 21 Mart 2008’den itibaren dalgalar halinde saldırdılar. Başta Doğu Perinçek olmak üzere iki kurumun yöneticileri, çalışanları yıllarca Silivri zindanında tutuldular. Şike işinde olduğu üzere; Fethullahçı terör örgütünü çökertmek için mutlaka ve mutlaka Ulusal Kanal ile Aydınlık’a yapılan FETÖ operasyonları da soruşturulmalıdır. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nı bu konuda da göreve davet ediyorum.. BİNALİ YILDIRIM, OĞLUNUN ÇOBANI MI? Birileri; Bakan Binali Yıldırım’ın oğlu Erkan yurt dışında kumarhaneye gitti diye babasını hedef aldılar. Hatta AKP’yi ve Müslüman kesimi... Arkadaşlar, modern hukukta suç, şahsidir... Dinde bile oğulun suçu babaya yıkılamaz. Üstelik Erkan’ın yaptığı suç da değildir. Lütfen, IŞİD’ci mollalar gibi “Kumar, Kuran’da yasaktır, vurun kellesini!” havalarına girmeyin..

(3) 3. 21 NİSAN 2016, PERŞEMBE. GÜNDEM EZGİ HOTALAK. halklailiskiler@aydinlikgazete.com. Mahkeme Ensar Vakfı’nı akladı. 508 yıl hapis DAVAdüngörülenduruşmaylabir gündetamamlandı.Kararındaindirim uygulamayanmahkemeherçocuk içinayrıayrıhapiscezasıverdi.Büyüktürk“kastenyaralama”,“çocuğu müstehcenyayınlarıokumayaveseyretmeyeteşvik”,“çocuğunnitelikli cinselistismarı”,“hürriyetitahdit” suçlarındantoplam508yıl3ayhapis cezasınaçarptırıldı.. İSTİHBARAT SERVİSİ. K. VAKIF BAŞKANI CÜPPEYLE GELDİ Ensar Vakfı Başkanı İsmail Cenk Dilberoğlu ve Hukuki Araştırmalar Derneği Genel Başkan Yardımcısı Harun Akdere duruşmaya mağdur avukatı olarak cüppesiyle katıldı. Mağdur beş çocuğun avukatlığını alan Mahmut Uğurlu’nun Ensar Vakfı Başkanı Dilberoğlu’nun Kollektif Hukuk Şirketi’nden ortağı olduğu ortaya çıktı. Diğer beş mağdur çocuğun avukatı ise Karaman Barosu Başkanı Oktay Yılmaz oldu. Mağdur çocuklar ve aileleri ifadeleri daha önce alındığı için duruşmaya gelmedi. Sanık öğretmeni ise kimsenin savunmak istemediği, CMK gereği görevlendirme yapıldığı, bir avukatın buna ikna edildiği öğrenildi. Duruşma Çocuk Koruma Kanunu gereğince kapalı yapıldı. Mahkeme TBB, barolar ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Ensar Vakfı ve KAİMDER’in müdahillik talebini kabul etti. Mahkeme talebi kabul edilmeyenlerin salondan çıkarılmasını istedi. Çıkan tartışma nedeniyle duruşmaya ara verildi. İkinci oturumda duruşmaya katılması kararlaştırılan kişiler, isimleri tek tek okunarak içeri alındı. Sanık Büyüktürk’ün akli dengesinin yerinde olduğuna dair raporun mahkemeye ulaştığı öğrenildi.. Karaman’da görülen davaya gelenler, güvenlik noktasndan geçirilerek duruma salonuna alnd.. ‘Dernek Başkanı beni zorla tuttu’ İDDİANAMENİN okunmasının ardından sanık Büyüktürk’e savunması için söz verildi. Emniyet sorgusunda tüm suçlamaları itiraf eden sanığın, mahkeme karşısında ifadesini değiştirdiği belirtildi. Sanığın polislerin kendisini kandırdığını, suçlamaları bu nedenle kabul ettiğini söylediği ve şu ifadeleri kullandığı öğrenildi:. ‘KEŞKE ÇOCUKLAR DA BURADA OLSAYDI’ “Polis bana ‘Sen burada anlat, sen ceza almazsın’ dedi. Ben de anlattım. Beni tedaviye göndersinler, tutuklamasınlar diye eşcinsel olduğumu söyledim. Çocukların sınav dönemlerinde, onları teselli etmek için yanlarına yatıyordum. Çocuklara yönelik cinsel istismarda bulunmadım. Çocuklar kendi aralarındaki istismarı benim üzerime attı. Hayvanlarla ilgili müstehcen görüntüleri ise ben fen bilgisi dersi kapsamında YouTube’den, canlı üremesiyle ilgili belgesel izlettim. Karaman’daki Ensar ve KAİMDER yurtlarında tek sorumluydum. Ailelerin ve çocukların olduğu ortamda yargılanmak isterdim. Keşke çocuklar da burada olsaydı, onlarla karşılaşsaydık.” Son sözleri sorulan Muharrem. B.’nin şöyle konuştuğu öğrenildi: “2 yıl Ensar’da 3 yıl KAİMDER’de kaldım. İstismar benim döneminde yaşanmadı. Bununla birlikte son 6 ayda çocukların birbirlerine karşı cinsel anlamda yaklaşım gösterdiklerini gördüm ve ailelerini uyardım. Küçük çocuklarla bir arada kalmak ateşten gömlek giymek gibidir. İstismarı duyunca müdahale ettim, konuştum, telkin ettim. Ben bu çocukları 1,5-2 yıldır görmüyorum. Köye gittiğim bir ara çocuklar 5 ay baş başa kaldı. Duyduklarımdan sonra aileleri uyardım. Dernek başkanına ayrılmak istediğimi söyledim ama beni kalmam yönünde zorladı. Beraatimi istiyorum.”. SORUŞTURMANIN GENİŞLETİLMESİNE RET Büyüktürk’ün ifadesinin ardından tanıklar dinlendi. Tanıkların ısrarla evlerin Ensar ve KAİMDER’e ait olmadığı, ailelerin bir araya gelerek kiraladığı yönünde konuştuğu öğrenildi. Ardından savcı mütalaasını açıkladı. Sanık ve mağdur avukatlarına son sözleri soruldu. 30 barodan müdahil avukatlar soruşturmanın genişletilmesi talebini iletti. Mahkeme ara kararında talebi reddetti.. ‘MÜDAHİLLİK KARARI MANİDAR’ Ensar Vakf Bakan smail Cenk Dilberolu. mustafa0mutlu@gmail.com. Tayyip Erdoğan için sonun başlangıcı mı?. C. Karaman’da 10 çocuğun cinsel tacize uğradığı evlerin sahibi, Ensar Vakfı ve KAİMDER davada müdahil oldu. Sanık öğretmen ise istismar suçunu çocukların üzerine atarak beraat talep etti araman’da Ensar Vakfı ile Karaman İmam Hatip Okulu ve Lisesi Mezunları Derneği (KAİMDER)’nin kaçak yurtlarında 10 erkek çocuğuna cinsel istismarda bulunan öğretmen Muharrem Büyüktürk dün ilk kez hakim karşısına çıktı. Mahkeme avukatların soruşturulmanın geliştirilmesi talebini reddetti. Ensar Vakfı ve KAİMDER’in davaya müdahillik talebi ise kabul edildi. Ensar Vakfı ve KAİMDER’in haklarında ayrı bir soruşturma sürmesi ve şüpheli konumda olmalarına rağmen ‘mağdur’ olarak davaya müdahil edilmeleri tepki çekti. Karaman Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşma öncesinde adliye çevresinde geniş güvenlik önemleri alındı. Adliyeye gelenler, güvenlik noktasından geçirilerek duruşma salonuna alındı. Karaman Valiliği’nin talimatıyla ilde tüm basın açıklaması, eylem ve yürüşlere yasak getirildi. Kente gelen araçlar durdurularak emniyet güçleri tarafından arandı. Duruşma öncesinde Ensar Vakfı Karaman Şubesi’nin tabelasının büyük bir Türk bayrağıyla örtülmesi dikkat çekti. 600 yıla kadar hapsi istenen ve Ereğli Cezaevi’nde tutuklu bulunan sanık Muharrem Büyüktürk’ün güvenlik gerekçesiyle telekonferans yöntemiyle duruşmaya katılması bekleniyordu. Ancak sanık gece saatlerinde gizlice adliyeye getirildi. Dava için Karaman’a 30’a yakın barodan ve Türkiye Barolar Birliği (TBB)’nden çok sayıda avukat geldi. TBB ve baroların yanı sıra Eğitim-İş, Çocuk Dernekleri ve siyasi partiler davaya müdahil olmak için mahkemeye başvurdu. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile suçtan zarar gördüğünü iddia eden Ensar Vakfı ve KAİMDER de müdahil olmak için başvurmuştu.. Mustafa MUTLU. EĞİTİM-İŞ’in davaya müdahil olma talebi mahkeme başkanı tarafından “menfaat ilişkisi olmadığı” gerekçesiyle reddedildi. Karara tepki gösteren Eğitim-İş Genel Başkanı Veli Demir adliye önünde yaptığı açıklamada şunları söyledi: “18 milyon öğrenci ve 1 milyon öğretmeni yakından ilgilendiren bir konuda Eğitim-İş’in menfaat ilişkisinin olmadığını söylemek ve 9-10 yaşlarındaki 45 çocuğun taciz ve tecavüzünden birinci derece sorumlu olan Ensar Vakfı ve KAİMDER’in mağdur sıfatıyla müdahil olarak kabul edilmesi manidardır” dedi.. umhurbaşkanı Erdoğan ‘ın üniversite mezunu olup olmadığı yıllardır tartışılıyor. Diplomasının sahte (!) olduğu iddia ediliyor. Hem de bu iddia kitaplara, Meclis çatısı altında soru önergelerine konu oluyor. Hatırlarsınız; bugün MHP Milletvekili olan Türk Tarih Kurumu eski Başkanı Yusuf Halaçoğlu, 2014’ün Nisan ayında Erdoğan’ın “sahte üniversite diploması” ile ilgili belgeler açıkladı. Cumhurbaşkanı olmak için 4 yıllık fakülte mezunu olmak gerektiğini ancak Erdoğan’ın bitirdiğini söylediği okulun 3 yıllık olduğunu kanıtladı. Ayrıca... O “mezuniyet belgesi”nde fotoğraf, gizli damga, ve dekanın mührü olmadığını kanıtladı. Sonuç? Sessizlik!  Bir adım daha öteye gidelim: Halkın Kurtuluşu Partisi (HKP), 2015’in Eylül ayı sonlarında Yüksek Seçim Kurulu’na (YSK) başvurarak, Tayyip Erdoğan’ın üniversite diplomasının sahte olduğunu öne sürdü ve “Cumhurbaşkanlığının düşürülmesini” istedi. Sonuç? Sessizlik!  İşin ilginci, “Havada bulut var” dediğinizde “Sen Cumhurbaşkanımıza ördek mi demek istedin?” diye dava açan avukatları nedense, “Diploması sahte” diyen hiç kimse hakkında harekete geçmiyor! Bu büyük suçlamayı yok sayıyor! Avukatları bir kenara koyun; her lafa laf yetiştiren Recep Tayyip Erdoğan, konu diploma olunca “kör, sağır ve dilsiz” oluyor...  Diplomanın sahtesi olur da... Fahri doktoranın olmaz mı? Olmuş... Onu da dün öğrendik. Erdoğan’ın, Başbakanlığı döneminde ABD’deki St. John’s Üniversitesi’nden aldığı “Fahri Hukuk Doktorası” karşılığında üniversiteye 300 bin dolar bağış yapıldığı iddia ediliyor! Olayı “Necip Türk basını” olarak biz her ne kadar dün öğrensek de... ABD, dört yıldır bu sansasyonel haberle çalkalanıp duruyormuş... Meğer; Erdoğan’a 25 Ocak 2004’te fahri doktorasını takdim eden Dekan Cecilia Chang tam bir. ARKADAŞ! “Bir kıvılcım düşer önce, büyür yavaş yavaş... Bir bakarsın volkan olmuş, yanmışsın arkadaş... Dolduramaz boşluğunu ne ana, ne kardaş... Bu en güzel, bu en sıcak duygudur arkadaş...”  Yaşı, cinsiyeti, inancı, siyasi görüşü ne olursa olsun; Melike Demirağ’ın söylediği ve Şanar Yurdatapan’ın yazdığı bu şarkıyı sevmeyen var mıdır? Bu güzel sözleri, dünya var oldukça söylenecek bir şarkıya dönüştüren besteci Attila Özdemiroğlu’nu dün kaybettik. Huzur içinde uyusun! üçkağıtçıymış! Hakkında bir sürü yolsuzluk iddiası gündeme gelince ve bu iddialar davaya dönüşünce; 2012’de intihar etmiş... Üniversitenin Rektörü Peder Harrington ise istifa etmek zorunda kalmış! Chang’in hakkındaki yolsuzluk iddialarıyla yargılanması sırasında mahkemeye sunulan deliller arasında, eski Alaska Valisi Senatör Frank H. Murkowski’e hitaben yazılmış bir mektup varmış... Chang bu mektupta, “2004’te Erdoğan’a verilen Fahri Hukuk Diploması karşılığında Türk hükümeti ile 300 bin dolarlık bir bağış yapılması konusunda anlaşmaya varıldığı”ndan’ söz ediliyormuş!  “Yağmur” yağmıyor! Yani kimseye “Ördek” falan demiyoruz... Dediğimiz açık: Cumhurbaşkanı ‘nın üniversite diploması sahte mi? Fahri doktora için ABD’deki St. John’s Üniversitesi’ne bağış yapıldı mı? Cumhurbaşkanı bu konularda neden konuşmuyor? Ve son soru: Eğer diploması sahteyse... Onu Cumhurbaşkanlığı koltuğundan indirmesi gereken makam olan Yüksek Seçim Kurulu neden harekete geçmiyor?. GÜNÜN SORUSU Silopi’de polislerimizi şehit eden PKK’lı bombacıya eskortluk yapmasıyla tanıdığımız HDP Şırnak Milletvekili Leyla Birlik’in karıştığı skandallar bitmek bilmiyor. Terörle Mücadele Ekipleri önceki gün bu vekilin şoförünü, “PKK’nın dağ kadrosundan olduğu” gerekçesiyle gözaltına almış... Sorum Leyla Hanım’a: İhanetinizin bedelini biz sıradan Türk vatandaşları “TL” olarak ödemek zorunda mıyız? Neden siz de istifa edip dağa çıkmıyorsunuz?. Binali Bey’in suskunluğu... Yıllar önce verdiği bir röportajda, gençken Boğaziçi Üniversitesi’ne girme hakkını elde ettiğini ama üniversitenin bahçesinde oturan “kızlı-erkekli” gençleri görünce, “Ben burada yoldan çıkarım” diyerek kayıt yaptırmadığı söyleyen Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, oğlunun kumar oynarken çekilen görüntülerinden sonra sessizliğe büründü!  Sakın yanlış anlaşılmasın; kimse, kumar oynarken görüntülendi diye Erkan Yıldırım’ın “kötü” olduğunu iddia edemez. Yetişkin adamdır; istediğini yapmakta, suç işlemediği sürece dilediği gibi yaşamakta özgürdür. Sorun olan, “bahçede oturan kızlı-erkekli gençleri” bile “yoldan çıkmakla” suçlayan babasının zihniyetidir. Ah Binali Bey, vah Binali Bey... Keşke sen de zamanında biraz bahçede otursaydın da “yaşam tarzla-. 156+292! Abdullah Gül ‘e sormaya devam ediyoruz. Söz sırası Bakırköy’den Kemal Aycan’da... Sizin de Abdullah Gül’e söyleyecekleriniz varsa mustafa0mutlu@gmail.com adresine gönderebilirsiniz: “Abdullah Bey... Bugün değilse bile elbette bir gün, bu köşede sorulan soruları size diğer gazeteciler de soracak. Elbette bir gün vurdumduymaz siyasetçilerin yerini sağduyulu genç siyasetçiler alacak... Bakalım o zaman da böyle susmaya devam edebilecek misiniz?” rını” siyasete malzeme etmemeyi öğrenseydin... İşte; o zaman kendini böyle çaresiz hissetmezdin!. GÜNÜN İSYANI Ulaştırma Bakanı’nın oğlunu kumar oynarken görüntüleyen gazeteci ekonomi muhabiri Taylan Büyükşahin... Geçen hafta Singapur’da bir fuara katılmış ve kaldığı otelde Erkan Yıldırım’ın kumar oynadığını öğrenince gizlice deklanşöre basmış... Fotoğrafları da Sözcü’ye göndermiş... Aynı fotoğrafları Hürriyet muhabiri Burak Coşan da çekmiş ancak onun gazetesi bu haberi yayınlamaya cesaret edememiş... İsyanım Hürriyet yöneticilerine: Basın kartlarınızı yırtmayı düşünüyor musunuz?.

(4) 4. 21 NİSAN 2016, PERŞEMBE. ANKARA. İSTANBUL İmsak 04:33 Güneş 06:09 Öğle 13:10 İkindi 16:54 Akşam 19:58 Yatsı 21:26. İmsak 04:22 Güneş 05:55 Öğle 12:54 İkindi 16:38 Akşam 19:41 Yatsı 21:07. Ankara:15/8 h. İstanbul: 15/11 g. İzmir: 22/14 d. SÖZ VE IŞIK. Yaşar Nuri ÖZTÜRK info@yasarnuri.com. Fevzi Paşa’nın müthiş tanıklığı. K. urtuluş Savaşı’na biraz geç katılmanın acısını her zaman yaşamış olan ve rahmetle andığımız Fevzi Çakmak Paşa, mücadeleye katılmak için Ankara’ya geldiğinde, TBMM’nin açılışı üzerinden sadece 4 gün geçmişti. Fevzi Paşa, 27 Nisan 1920 günü TBMM’de yaptığı tarihî konuşmasında Batı emperyalizminin -ki o gün ülkemizi işgal eden emperyalizmin ta kendisidir- Türk milletine yönelttiği saldırıda İslam’ı araç olarak kullandığına, Türk ordusunu da saldırı hedefi seçtiğine dikkat çekmiştir. Fevzi Paşa, İslam’ın Batı emperyalizmi tarafından aleyhimize nasıl kullanıldığına değinirken, bugün bile canlı bir ders niteliğini taşıyan şu cümlelere yer vermiştir: “Bir İngiliz neferinin bile burnu kanamaksızın bizi bize kırdırmak istiyorlardı. Millî mücadele aleyhindeki malum hatt-ı hümayunlar, fetvalar Müslümanları birbirine düşürmek için misli görülmemiş bir İngiliz fitnesi, acı birer vesikadır.” (TA, 2/240-241) Fevzi Paşa, Türk ordusu hakkında duyulan emperyalist rahatsızlığa parmak basarken de işgalcilerin, Osmanlı sarayını koruyan Türk askerlerini yerlerinden uzaklaştırdıklarını, hatta padişahın selamlık resminde bile Türk askeri istemediklerini acılar içinde anlatmıştır. (Karabekir, İH. 3/1467). HAİN ŞEYHULİSLAM Şeyhulislam lakabı taşıyan, öte yandan Türkiye aleyhine sinsi faaliyetler yürüten İngiliz Muhipler Cemiyeti’nin üyesi Sait Molla ve Damat Ferit gibi müseccel hainlerin destekçisi olan Mustafa Sabri, Kuvayi Milliye ve komutanı Atatürk için, işgalcilerin kullandığı tabiri kullanıyor, İngiliz siyasetçisi Lord Balfur’la ağız birliği yaparak, şehit ve gazi dedelerimize ‘Kudurmuş haydutlar’ diyordu. Mustafa Sabri, aleyhinde çalıştığı Millî Mücadele’nin zaferle sonuçlanacağını anlayınca 1920’de yurt dışına kaçtı ve orada öldü. Bugün, Atatürk ve laikliği İslam’la çelişik gösteren namertliğin hangi damarlardan beslendiğini anlamada bu gerçekleri hatırda tutmalıyız. Gerçek şudur ki, tarihimizin en alçak hıyanetleri, dinimizi egemenliğimiz aleyhine kullanan hıyanetler olmuştur. Bu, tarihin bir hükmüdür. Ama unutmamak zorundayız ki, Millî Mücadele’nin başarıya ulaşmasında en değerli katkıyı verenler de din temsilcileridir. Bu da tarihin bir hükmüdür. Ankara Müftüsü Rifat Börekçi, Amasya Müftüsü Hacı Tevfik Efendi, Amasya Vaizi Kâmil Efendi, İstiklal Marşı şairimiz Mehmet Âkif bu büyük ruhlu din önderlerimizin bazılarıdır. Bu ayrım bizi bir vicdanî mecburiyetle karşı karşıya getirmektedir ki o da şudur: Biz, dindar kitle ile dinci fitneyi birbirinden ayırmak borcundayız. Mitinglerimizde imamlara sataşan sloganlar atmakla hiçbir şey halledemeyiz. Hangi imama sataşılıyor, belli değildir. Rıfat Börekçi de bundan rahatsız olabilir, Amasya Müftüsü Kâmil Efendi de. Ama, Şeyhülislam hain Mustafa Sabri de rahatsız olabilir. O bakımdan, bizim, bu sloganları kullanırken bunların nereyi taciz edeceğini ve millette yaratacağı huzursuzluğu dikkate almamız lazım.. Antalya: 27/17 d. Adana: 27/14 d. Diyarbakır: 28/13 c. Erzurum: 17/4 i. Sivas: 18/9 h. Tunceli: 23/4 c. İZMİR. İmsak 04:50 Güneş 06:20 Öğle 13:17 İkindi 16:59 Akşam 20:01 Yatsı 21:25. Trabzon: 14/3 h. Zonguldak: 14/11. h. Bursa: 16/9. h. Konya: 18/12. c. TOPLUM. HAZIRLAYAN: ÖZLEM KONUR USTA halklailiskiler@aydinlikgazete.com. Meteor yalnızca SON DARBE OLDU. Genç Hemofili Komisyonu üyeleri, basn toplantsndan önce mini konser verdi. Prof. Dr. Bülent Zülfikar (ortada). Bilim insanları, dinozorların 66 milyon yıl önce yaşanan meteor çarpmasıyla yok olduğu savını geliştirdi. Yeni bir araştırma meteordan en az 50 milyon yıl önce dinozorların soyunun zaten tükenmekte olduğunu ortaya koydu PALEONTOLOGLAR, fosillerden elde edilen verilerle dinozor soylarını inceledi. Sonuç, dinozorları tamamen yok ettiği düşünülen meteor çarpmasından en az 50 milyon yıl önce bu devasa hayvanların evrimsel bir gerileme içinde olduğunu ve türlerinin, sayılarının azaldığını gösterdi. PNAS bilim dergisinde yayımlanan araştırmaya göre kıtaların birbirinden ayrılması, volkanik etkinlik ve diğer ekolojik faktörler dinozor türlerinin yavaş yavaş azalmasına neden olmuş olabilir. Bilim insanları, bu araştırmadan önce meteor çarpmasına kadar dinozorların gelişmeye devam ettiğini düşünüyordu. Reading ve Bristol üniversitelerinden uzmanlar, meteordan 50 milyon yıl önce, dinozor türlerinin soyunun tükenme hızının, yeni türlerin orataya çıkma hızından daha fazla olduğunu keşfetti. Reading Üniversitesi’nden paleontolog Dr. Manabu Sakamoto “Meteor çarptığında, dinozorların evrimsel olarak baharları çoktan geçmişti” diye konuştu. Araştırmanın yazarlarından Prof. Dr. Mike Benton, yaptığı açıklamada “Tüm kanıtlar, 150 milyon yıldır kara ekosistemine egemen olan dinozorların, bir şekilde, hızlı türleşme yeteneğini kaybettiğini gösteriyor. Meteorun yarattığı çevresel krizden toparlanamamış olmaları da büyük olasılıkla buna katkı sağladı” dedi. 66 milyon yıl önce devasa bir meteorun Meksika körfezine çarptığı, bu çarpışmanın etkisiyle tonlarca tozun gökyüzünü kaplayarak güneşi kararttığı ve dünyadaki tüm bitkileri ve dinozorları öldürdüğü düşünülüyordu. Fakat meteor çarpmadan önce dinozorların hâlâ gelişmekte olup olmadığı bir gizemdi. Dinozorları kıtaların ayrılması, deniz seviyelerinin yükselmesi ve yeni yanardağların etkin hale gelmesi gibi çevresel değişiklikler zorlamış olabilir. Bütün bunlar onları üremek için sınırlı fırsatların olduğu parçalanmış alanlarda yaşamaya zorlamış olabilir.. İLEERREE MEELLİL MEEM M DII ILD AÇÇIL YYEERR A FAKAT dinozorlar için yok edici olan bu durum, memeliler için yeni bir dönem başlatmış olabilir. Makale yazarlarından evrimsel biyolog Dr. Chris Venditti “Dinozorların çöküşü, meteor çarpmasından önce, memelilerin gelişmeye başlaması için yeterince yer açmış olmalı. Böylece dünyadaki baskın tür olarak dinozorların yerini almak için uygun hale geldiler” dedi.. Uçkun Geray’ın Geray’ın adı adı Uçkun ormanda yaşayacak yaşayacak ormanda. H. ER yıl her 22 Nisan’da kutlanan yeryüzünün simgesel yaş günü ilan edilen Dünya Günü, Uluslararası Lions 118-T Yönetim Çevresi Federasyonu tarafından Sarıyer Belediyesi’nin tahsis ettiği alan ağaçlandırılarak kutlandı. Zekeriyaköy-Uskumru köy kavşağındaki bu alana, Ergenekon tertibinin ardından hayatını kaybeden Prof. Dr. Uçkun Geray’ın adı verildi. Lions üyeleri, anaokulu öğrencilerinin de katılımıyla alana 550 fidan dikti. 2-B yasasına karşı verdiği mücadeleyle tanınan İşçi Partisi (Vatan Partisi) Merkez Karar Kurulu üyesi Prof. Dr. Uçkun Geray, Ergenekon tertibiyle 23 Temmuz 2008’de. NECLA’NIN KATİLİ İNTİHARA KALKIŞTI. ‘SONUM ÖZGECAN’IN KATİLİ GİBİ OLACAK’ ZONGULDAK’taTürkiyeTaşkömürüKurumu’nda(TTK)memurolan 24Şubat’ta,evindebaşınapoşetgeçirilipboğazıkesilereköldürülen23 yaşındakiNeclaSağlamcinayetiyle ilgilitutuklananTolgaK.,öncekiakşamsaatlerindekoğuştanaldığıçarşaflarıbirbirinebağlayarakintihargirişimindebulundu.TolgaK.’nındüşmesiüzerinehavalandırmayaçıkan gardiyanlarvediğermahkumlarTolgaK.’yamüdahaleetti.Sağlıkduru-. muiyiolanTolgaK.,kontrolamaçlı ZonguldakAtatürkDevletHastanesi’nekaldırıldı.“SonumÖzgecan’ın katiligibiolacak,yaşamakistemiyorum”dediğibelirtilenTolgaK.,buradandaBakırköyRuhveSinirHastalıklarıHastanesi’nesevkedildi. TolgaK.,geçen25Mart’taZonguldakMTipiKapalıCezaevi’nde meyvebıçağıylaboğazını,kollarınıve göğsünükeserekintiharateşebbüs etmişti.. gözaltına alınmış ağır hastalıklarına rağmen ilaçlarını almasına izin verilmediği için rahatsızlanarak 30 Ocak 2009’da hayatını kaybetmişti. Uluslararası Lions 118-T Yönetim Çevresi Federasyonu Yönetmenler Kurulu üyesi Aliye Küntay Pamuk “Uçkun Geray, dağdaki köylünün dostuydu. İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesi öğretim üyesi olan Geray, yılın ormancısı seçilmişti. Törene onun arkadaşları ve öğrencileri de katıldı” dedi. Fidanlar, 100’e yakın anaokulu öğrencsinin de katılımıyla toprakla buluştu.. LİSELİ CANSEL DAVASINDA TAHLİYE KARARINA İTİRAZ KAYSERI’deliseöğrencisi17 yaşındakiCanselBuseK.’yacinselistismardabulunarakintiharınanedenolduğuiddiasıylatutuklanmasınınardından,mahkemece tahliyeedilenmatematiköğretmeniBayramÖ.hakkındaverilen kararaitirazedildi. Geçenhafta2’nciAğırCeza Mahkemesi’ndegörülenduruşmada matematiköğretmeniBayramÖ.. ‘cinselistismarvealıkoyma’suçlarındanberaatetti,müstehcenliksuçundanise4yıl2ayhapiscezasıverilerektahliyeedildi.CanselBuseK.’nın ailesininavukatıKamilAvşaroğlu kararaitirazettiklerini,gerekçe dilekçesininiseYargıtay’ayazılıolarak sunulacağınıbelirtti.Buaradakararla ilgiliCumhuriyetSavcılığıveAile SosyalPolitikalarİlMüdürlüğüavukatlarıdatemyizbaşvurusundabulundu.. T.C. TURGUTLU İCRA DAİRESİ TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI 2011/1938 TLMT. Satılmasına karar verilen taşınmazın cinsi, niteliği, kıymeti, adedi, önemli özellikleri : 1 NO’LU TAŞINMAZIN Özellikleri : Manisa İl, Turgutlu İlçe, 820 Ada No, 10 Parsel No, CUMHURİYET Mahalle, 1.KAT 1 NOLU BB Bağımsız Bölüm tamamı satılıktır. Taşınmaz üzerine oturduğu parsel Cumhuriyet mah. Demirel cad. cephelidir. Parsel merkezi bir yerdedir. Hanımeli sokak ile Anafartalar sokak yakınındadır. Çevresindeki yapılaşmalar tamamlanmıştır. Taşınmaz üzerinde yaklaşık 30 yıllık üç katlı tek daireli betonarme bina mevcuttur. Binanın zemin katı dükkan üst katlar konuttur. Bina girişi mozaik merdivenler mozaik kaplıdır. Binada doğalgaz boru hattı yoktur. Bağımsız bölüm meskendir. 2 oda 1 salon -salomanje mutfak ve oturma bölümü kiler wc banyodan ibaret daire yaklaşık 135 m² miktarındadır. Daire iç kapılar ahşap yağlı boyalı doğrama daire giriş kapısı çelik kapıdır. Ön ve arka cephesinde balkon mevcuttur. Adresi : Turgutlu / MANİSA Yüzölçümü : 229,05 m2 Arsa Payı : 1/3 İmar Durumu : İnşaat tarzı imar planı içersinde olup bitişik bahçeli 4 kat ticaret konut imarlıdır. Kıymeti : 242.200,00 TL KDV Oranı : %1 Kaydındaki Şerhler : Tapu kaydındaki gibidir 1. Satış Günü : 21/07/2016 günü 09:30 - 09:40 arası 2. Satış Günü : 25/08/2016 günü 09:30 - 09:40 arası Satış Yeri : TURGUTLU ADALET SARAYI ZEMİN KAT 23 NOLU SATIŞ ODASI TURGUTLU ADLİYESİ TURGUTLU / MANİSA Satış şartları : 1- İhale açık artırma suretiyle yapılacaktır. Birinci artırmanın yirmi gün öncesinden, artırma tarihinden önceki gün sonuna kadar esatis.uyap.gov.tr adresinden elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada tahmin edilen değerin %50 sini ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmek şartı ile ihale olunur. Birinci artırmada. istekli bulunmadığı takdirde elektronik ortamda birinci artırmadan sonraki beşinci günden, ikinci artırma gününden önceki gün sonuna kadar elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada da malın tahmin edilen değerin %50 sini, rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmesi şartıyla en çok artırana ihale olunur. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2- Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin % 20’si oranında pey akçesi veya bu miktar kadar banka teminat mektubu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı isteğinde (10) günü geçmemek üzere süre verilebilir. Damga vergisi, KDV, 1/2 tapu harcı ile teslim masrafları alıcıya aittir. Tellâliye resmi, taşınmazın aynından doğan vergiler satış bedelinden ödenir. 3- İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgilerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile (15) gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır; aksi takdirde hakları tapu sicil ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır. 4- Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra ve İflas Kanununun 133 üncü maddesi gereğince ihale feshedilir. İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak sureti ile ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5- Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup gideri verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6- Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, iş bu satış ilanının “tapuda adresi bulunmayan ve/veya tapuda kayıtlı adreslerinde bulunamayan ve adli tebligatı iade edilen ilgililere de tebligat yerine geçeceği” başkaca bilgi almak isteyenlerin 2011/1938 Tlmt. sayılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur.14/04/2016 (İİK m. 126) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. * : Bu örnek, bu Yönetmelikten önceki uygulamada kullanılan Örnek 64’e karşılık gelmektedir. BASIN: 309194 (www.bik.gov.tr). Resmi ilanlar www.ilan.gov.tr’de.

(5) 5. 21 NİSAN 2016, PERŞEMBE. DenizBank’tan çeyize yüzde 12.5 faiz ‘Çekle iş yapmak rulet oynamaktan daha riskli’ DENİZBANK, uygulamaya aldığı Çeyiz Hesap ile en az 3 yıl boyunca birikim yapan müşterilerine birikim tutarlarına ilave olarak yüzde 20’ye varan oranlarda devlet katkısı fırsatı sunduğunu açıkladı. 18 Nisan itibari ile uygulamaya alınan DenizBank Çeyiz Hesabına ilişkin bilgi veren DenizBank Perakende Bankacılık Grubu Genel Müdür Yardımcısı Oğuzhan Özark, şunları söyldi: “Deniz-. Bank’ta kendileri veya çocukları için Çeyiz Hesap açtıran müşterilerimize ister DenizBank kredi kartlarından, ister vadesiz mevduat hesaplarından verecekleri aylık veya üç aylık düzenli ödeme talimatıyla gelecekleri ve evlilikleri için düzenli birikim yapabilme ve aynı zamanda birikimlerini yüzde 12.50 faiz oranıyla değerlendirme fırsatı sunuyoruz.”. EKONOMİ HAZIRLAYAN: RECEP ERÇİN halklailiskiler@aydinlikgazete.com. Ouzhan Özark. 2.8101. 3.1921. dolar. avro. . . Rahmi Çuhac. TÜRKİYE Genç İşadamları Derneği (TÜGİAD) olarak karşılıksız çek suçuna hapis cezasının kaldırılmasına zamanında karşı çıktıklarını anımsatan TÜGİAD Başkanı Rahmi Çuhacı; piyasada karşılıksız çek ve hileli iflas ertelemenin adeta bir sektör haline geldiğini söyledi. “Bu koşullarda çekle iş yapmak rulet oynamaktan daha riskli hale geldi” diyen Çuhacı, yaptığı yazılı açıklamada karşılıksız çeke hapis cezası verilmesini istedi. 2016 yılının ilk 3 ayında Türkiye’de çek kullanımının yüzde 2’ye yakın daralma gösterdiğini; karşılıksız çek sayısındaki artış oranının ise yüzde 10’a ulaştığını kaydeden Çuhacı, hazırladıkları rapora göre, çekin karşılıksız olduğuna dair işlemin yapılmasının ardından ödenen çek sayısında son bir yılda yüzde 50 gibi vahim bir azalma yaşandığına dikkat çekti. “Hapis cezası olmadığı için çekini ödemekte her-. 86.693 . 762 TL. cumhuriyet alt›nı. BİST - 100. Radikal değil ölçülü adım T.C. Merkez Bankası’nın (TCMB) faiz kararı açıklandı. Yeni başkan Murat Çetinkaya’nın piyasa karşısında vereceği ilk sınav olması açısından önem taşıyan dünkü Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında faiz kordironunun üst bandında 50 baz puan indirime gidildi. Böylece faiz bandının üst kordioru yüzde 10.50’den 10’a çekildi. PPK ayrıca Geç Likidite Penceresindeki borç verme faiz oranını da yüzde 12’den yüzde 11.50’ye indirdi.. likte, çekirdek enflasyon eğilimindeki iyileşmenin sınırlı olması likidite politikasındaki sıkı duruşun korunmasını gerektirmektedir’’ denildi. Küresel oynaklıklardaki düşüşün sürdüğüne işaret eden Kurul, faiz indiriminin gerekçesini ise şöyle belirtti: “Ağustos ayında yayımlanan yol haritasında belirtilen politika araçlarının etkili bir şekilde kullanılmaya başlanmasının da geniş bir faiz koridoruna duyulan ihtiyacı azalttığı değerlendirilmektedir. Bu doğrultuda Kurul, sadeleşme yönünde ölçülü bir adım atılmasına karar vermiştir.’’. SINIRA KADAR ÇIKMIYOR. İKİNCİ VİRAJ HAFTAYA. TCMB faiz koridoru olarak adlandırılan uygulama kapsamında, bankalardan borçlandığında alt koridor olan yüzde 7.25’ten faiz ödüyor. Bankalar, Merkez Bankası’ndan borç aldığında ise üst koridordan yani yüzde 10’dan borçlanıyorlar. Ancak yüzde 10’luk oran üst sınır olarak belirlenmiş durumda. TCMB verilerine baktığımızda, banka piyasaya yaptığı fonlamalarda Nisan ayı itibarıyla yüzde 8.3 ile yüzde 8.7 arasındaki oranları kullanmış.. Karar öncesi 2.83 TL’ye kadar çıkan dolar kuru 2.81’e geriledi. Borsa gün içinde yüzde 0.5’e yakın yükseldi. Borsa İstanbul Bankacılık Endeksi kararın hemen ardından yüzde 0.9 artarak 25 Haziran’dan bu yana en yüksek seviyesine çıktı. Radikal faiz indirimi isteyen Ekonomi Bakanı Mustafa Elitaş, “Beklentim gerçekleşmesi’’ açıklaması yaparken, TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi kararı ihracatçılar adına olumlu karşılandıklarnı belirterek, gelecek dönemde indirimlerin sürmesi gerektiğini belirtti. İTO Başkanı İbrahim Çağlar da, “TCMB reel sektöre nefes verdi, sıra bankalarda’’ dedi. Diğer yandan yeni başkan Çetinkaya’nın PPK’daki ilk sınavından sonra 26 Nisan’da yapılacak yılın ikinci enflasyon raporu toplantısı verilecek mesajlar açısından kritik önem taşıyor.. recep@aydinlikgazete.com. ENFLASYONA DİKKAT TCMB’den yapılan açıklamada enflasyon vurgusu ise dikkat çekti. Enflasyonun yakın dönemde belirgin bir düşüş sergilediğini hatırlatılan Kurul kararında, “Temelde işlenmemiş gıda kaynaklı gerçekleşen bu düşüşün kısa vadede devam edeceği öngörülmektedir. Bununla bir-. Radikal adım için erkenEnver. tırma Uzmanı KARARI değerlendiren ALB Forex Araş i ve fiyatladığı ölçüde gerErkan, ‘’Piyasaların uzun süredir beklediğ arda gerileme, TL’de ise değer çekleşen faiz indiriminin ardından kurl faizinin bir dönem yüzde 11 il kazancı görüldü’’ dedi. Gösterge tahv ş olmasının ve Merkez lemi geri üzerindeyken yüzde 9 seviyelerine lemesinin ortamı ölgeri in yetin mali Bankası’nın ortalama fonlama ma getirdiğini kaydeden çülü bir faiz indirimi açısından müsait duru asaydı ya da daha yüksek Erkan, ‘’Faiz indirimi üst bantta sınırlı kalm ına ve kurlarda yukarı yönlü bir oranda yapılsaydı TL’de değer kayb an ihtiyacı olan kırılgan bir ekoharekete neden olabilirdi. Dış finansm ri için erken bir dönemdenomimiz var. Haliyle, radikal faiz indirimle yiz diyebiliriz’’ yorumunda bulundu.. SANAYİDE son üç yılda yatırımların yerinde saydığı, yatırımlarda imalat sanayinin payının 6 puan düştüğü belirlendi. TMMOB Makina Mühendisleri Odası’nın (MMO), iktisatçı-yazar Mustafa Sönmez’in katkısıyla her ay hazırladığı sanayinin sorunları bülteninin on altıncısı yayınlandı. “Sanayide yatırımların yavaşlaması sorunu” başlıklı araştırmada yatırımların, özellikle de imalat sanayisi yatırımlarının 2012 sonrası yerinde saydığı görüldü. Yapılan araştırmada elde edilen bulgular şöyle oldu:. YATIRIM İŞTAHSIZLIĞI VAR Türkiye ekonomisinde, özellikle 2012 sonrası hakim olan yatırım iştahsızlığı, 2015 yılında biraz düzelse de, sorun olmaya devam ediyor. Özellikle de sanayi yatırımlarında patinaj dikkat çekici ve uyarıcı. Mart sonunda açıklanan 2015 milli geliri ile ilgili veriler, yüzde 4 olarak açıklanan büyümede yatırımlardan katkının 1 puanda kaldığını göstermektedir. 2014’te yüzde 3’lük büyümeye yatırımların katkısı negatifti, 2013’te yine 2015’teki gibi, dörtte bir dolayındaydı. 2012’de ise yine negatifti. Büyümenin yatırımlardan rüzgar alamadığı, özellikle sanayi yatırımlarının patinaj yaptığı bir dönemin nasıl aşılacağı ve yeniden bir büyüme ivmesinin nasıl yakalanacağı,. $ 43.25. faiz. b. petrol. . . H. Ufuk SÖYLEMEZ Faks: 0312 467 78 93. ufuksoylemez@aydinlikgazete.com Murat Çetinkaya. Sanayide yatırımlar YERiNDE SAYIYOR AYDINLIK / ANKARA. 9.02. UFKA BAKIŞ. Yeni başkan Çetinkaya’nın ilk PPK toplantısında faiz koridorunda 0.50 puan indirime gidildi Karar piyasa beklentisi doğrultusunda gerçekleşti. ‘Radikal indirim’ söylemleri havada kaldı RECEP ERÇİN. hangi bir sorumluluk duymayan kötü niyetli kişiler yüzünden karşılıksız kaydı düşülen her iki çekten biri ödenmemektedir. Bu o kadar yüksek bir orandır ki; bugün yaptığınız iş karşılığında çek kabul etmek adeta kumar oynamak kadar vahimdir’’ diyen Çuhacı, sözlerini şöyle sürdürdü: ‘’Bankaya ibraz edilen çek sayısı artmamasına rağmen karşılıksız yazılan çek oranının ve sayısının artması, karşılıksız yazıldıktan sonra ödenen çek sayısındaki önemli düşüş; geçen yılın ilk çeyreğinde yüzde 2.3, tamamında ise yüzde 4 büyüyen Türkiye ekonomisinde başka bir takım sorunlara işaret etmektedir. Bir yanda gönül rahatlığıyla çek yazan kötü niyetli kişiler; bir yandan da iflas erteleme oyunuyla tüm sorumluluklarından rahatlıkla kurtulabilen fırsatçılar... Ekonomideki dalgalı ortamda karşımıza çıkabilecek en kötü tablo bu olsa gerek. “. Türkiye ekonomisinin en önemli sorunlarından biri olarak duruyor. Son yıllarda yatırımların hız kesmesi sorunu, özellikle imalat sanayi yatırımları söz konusu olduğunda, daha yakıcı olmaktadır. Sadece 2006 yılı ile 2015 yılı yatırımlarında sektörlerin ağırlığı incelendiğinde, imalat sanayinin payının 6 puan gerileyerek yüzde 35’ten yüzde 29’a düştüğü görülüyor. Bu azalma ağırlıkla özel sektörün imalat sanayine yatırımdan uzak durmasından kaynaklanmaktadır. Toplam özel sektör yatırımları 20122104 döneminde reel olarak geriledi, ancak 2015’te yüzde 6 arttı. Burada baz etkisi ile bu sayıya ulaşıldığının altı çizilmeli. Özel sektör yatırımları tümden gerilerken, imalatın 2006’da yüzde 46 olan payı, 2012-2015 döneminin ortalaması olan yüzde 35’e kadar inerek 10 puan azaldı.. İŞSİZLİK DÜŞMEZ Türkiye’nin yüzde 10’da kemikleşen resmi işsizliğini aşağı çekmesi, yeni yatırımlarla mümkündür. Özellikle de ihracatın sürükleyicisi olan ve dış ticarete konu hizmetleri de etkileyen imalat sanayisi yatırımlarının, kamu kesimini de dışlamayan ve bölgesel dengesizliği azaltacak tarzda hızlandırılmasına öncelik vermek, teşvik ve caydırma politikalarını buna göre uyarlamak gerekiyor.. Düze kıran mı girdi?. M. eşhur atasözümüzdür; Deveye “inişi mi seversin, yokuşu mu?” demişler. O da “şunun düzü yok mu, düze kıran mı girdi” demiş. Şimdi bize de piyasa tapınıcısı-vahşi kumarhane kapitalizmi ile gümrük duvarlarının arkasına gizlenen kapalı-tamamıyla devletçi bir kolektif ekonomik model arasında seçim yapmamız söyleniyor hem de yıllardan beri. Hâlbuki bu çağda artık çok az kimse, gümrük duvarlarının ardına gizlenen, kapalı-tamamıyla devletçi bir ekonomik modeli savunabiliyor. Böyle bir anlayışın başarı şansının olamayacağı açıktır. Ancak kendi üretim dinamiklerini gözetmeyen, ulusal çıkarlarını yok sayan, sınırsız yabancılaşmaya, ölçüsüz serbestleşmeye, kontrolsüz finansal deregülasyonlara boyun eğen, ekonomiler bugün iflas noktasındadırlar. Uluslararası, tanınmış iktisatçılardan Prof. Dr. Dani Rodrik “Kapitalizm 3.0” isimli çalışmasında; piyasaların ulusal ekonomilerin öncelikleri gözetilerek kurumsal yapıların içine alınmasını, ulusal ekonomilere kendi önceliklerini oluşturan imkânların sağlanmasının gerektiğini söylüyor. Sınırsız ticari ve finansal serbestleşmenin ulusal ekonomik ölçeklerde denetlenip, kontrol edilmesinin gereğini vurguluyor. Globalleşmeye mola verelim, ulusal ekonomiler yeniden güçlensin diyor. İşte bu uluslararası çapta saygınlığı olan ve bilinen önemli iktisatçıların söylediğinin Türkiye versiyonu da “ekonomide 3’üncü yol mümkün” anlayışıdır. Ne piyasa tapınıcılığı ve kumarhane kapitalizmine dayalı, üretimden kopuk finansal cambazlıklar, borsa manüplasyonları, finansal mühendislikler. Ne de gümrük duvarlarının arkasına saklanan, kapalı-tamamıyla devletçi kolektivist bir ekonomik model. Esasında Atatürk bu yolu yıllar önce bize göstermişti; kamu-özel karma bir ulusal ekonomik anlayış!. Akıl ve bilimin, yaşadıklarımızın ve ulusal çıkarlarımızın bugün bizi Atatürk yolunda yeniden birleştirmesi gerekiyor. Bizim ekonomide 3’üncü yol mümkün dediğimiz, özelkamu karşıtlığı ya da piyasa-planlama çatışması yerine her ikisinin de belirli bir program ve dengede bir arada yürütüleceği yeni bir ekonomik programa, politika değişikliğine ve bakış açısına ihtiyacımız var. Atatürk’ün “karma ekonomik” modeli esasında bizim bir manada “Amerika’yı yeniden’’ keşfetmemize gerek bırakmayacak kadar akılcı ve doğru. Adam Smith’in, vahşi kapitalizminin ideolojik ve çıkarcı rüzgârına kapılırsak, yani “bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” dersek, “bırakınız ölsünler” manasına gelen bir felsefeyi, yani vahşi kapitalizmi de savunmuş oluruz. Geçmişte de yazdığım gibi, yanlış anlaşılmak istemem. Ben ideolojik olarak komünist ya da sosyalist değilim. Ama altta kalanın canının çıktığı, vahşi kapitalizme, kumarhane kapitalizmine, ahbap-çavuş kapitalizmine de asla razı değilim. İdeolojik saplantı ya da önyargılardan uzak, ulusun çıkarlarını, milli ekonomiyi, içinde “insan” olan ekonomik programları ve felsefeyi savunuyorum. Rekabet edebilir, sermayenin tabana yayıldığı, gerçekçi kur uygulayan, üretimi ve istihdamı, ithalat ve borçlanmanın önüne koyabilen, piyasaya giriş engellerinin tekel ve kartellerin olmadığı, bölgesel ve sektörel desteklerin verildiği, planlama ile piyasaların, özel ile kamunun, yerine ve şartlarına göre bir arada olduğu, bir orta yol, bir 3’üncü ekonomik “karma” yol olduğu ve olması gerektiği düşüncesindeyim. Biliyorum ki, sistem ve zihniyette köklü bir değişiklik yapamazsak kapitalizmden “vicdanlı” bir adım beklemek aşırı iyimserlik olacaktır. Çünkü son kitabımın isminde yazdığım gibi “vicdanlı kapitalizm yoktur”!. T.C. ANKARA 9. İCRA DAİRESİ TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI 2015/25232 ESAS Satılmasına karar verilen taşınmazın cinsi, niteliği, kıymeti, adedi, önemli özellikleri : 1 NO’LU TAŞINMAZIN Özellikleri : Ankara İl, Yenimahalle İlçe, 61355 Ada No, 6 Parsel No, Avcılar mah. Mahalle/Mevkii, 14 Bağımsız Bölüm Mesken 3 oda, salon, antre mutfak, kiler, 2 banyo ve WC’den müteşekkildir. Salon ve odaların zemini laminant parkedir. Islak hacimlerin zemini seramiktir. Duvarları sıvalı, alçı astarlı ve plastik boyalıdır. Tavanı kartonpiyerlidir. Mutfakta ahşap dolaplar mevcut olup eviye ve tezgah yoktur. Tezgah alnı seramik kaplıdır. Banyo duvarları tavana kadar seramik kaplı olup rezervuarlı klozet ile duş batarya ve süzgeci vardır. Ebeveyn banyo duvarları tavana kadar seramik kaplı olup rezervuarlı klozet ile duş batarya ve süzgeci vardır. Wc duvarları tavana kadar seramik kaplı olup hela taşı ve bas tertibatı vardır. Kapı ve pencereleri dış cephede ısı camlı PVC?dir. İç kapılar amerikan panel kapıdır. Giriş kapısı çeliktir. Merkezi sistem, doğal gaz kaloriferlidir. 2 adet balkonu vardır. Mesken 4. katta ve 3 cephelidir. Bina yeni ve bakımlı olup yeri ve konumu iyidir. Taşınmazın net faydalı alanı toplam 135 m2 dir. Adresi : Avcılar Mah. Karahöyük Cad. Zirve konutları A. Blok K:4 D:14 Yenimahalle ANKARA Yüzölçümü : 135 m2 Arsa Payı : 59/3381 Kıymeti : 280.000,00 TL KDV Oranı : %1 Kaydındaki Şerhler : Dosyasındadır. 1. Satış Günü : 26/05/2016 günü 14:50 - 14:55 arası 2. Satış Günü : 23/06/2016 günü 14:50 - 14:55 arası Satış Yeri : Ankara Adliyesi 1 Nolu Mezat Salonu - Ankara Adliyesi MERKEZ / ANKARA Satış şartları : 1- İhale açık artırma suretiyle yapılacaktır. Birinci artırmanın yirmi gün öncesinden, artırma tarihinden önceki gün so-. nuna kadar esatis.uyap.gov.tr adresinden elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada tahmin edilen değerin %50 sini ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmek şartı ile ihale olunur. Birinci artırmada istekli bulunmadığı takdirde elektronik ortamda birinci artırmadan sonraki beşinci günden, ikinci artırma gününden önceki gün sonuna kadar elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada da malın tahmin edilen değerin %50 sini, rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmesi şartıyla en çok artırana ihale olunur. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2- Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin % 20’si oranında pey akçesi veya bu miktar kadar banka teminat mektubu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı isteğinde (10) günü geçmemek üzere süre verilebilir. Damga vergisi, KDV, 1/2 tapu harcı ile teslim masrafları alıcıya aittir. Tellâliye resmi, taşınmazın aynından doğan vergiler satış bedelinden ödenir. 3- İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgilerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile (15) gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır: aksi takdirde hakları tapu sicil ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır. 4- Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra ve İflas Kanununun 133 üncü maddesi gereğince ihale feshedilir. İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak sureti ile ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsildi mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5- Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup gideri verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6- Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2015/25232 Esas sayılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur. 08/04/2016 BASIN: 310894 (www.bik.gov.tr). Resmi ilanlar www.ilan.gov.tr’de.

Referanslar

Benzer Belgeler

birinci artırmadan on gün önce başlamak üzere artırma tarihinden önceki gün sonuna kadar esatis.uyap.gov.tr adresinden elektronik ortamda teklif verilebileceği, birinci

Birinci artırmada istekli bulunmadığı takdirde elektronik ortamda birinci artırmadan sonraki beşinci günden, ikinci artırma gününden önceki gün sonuna kadar elektronik

Forumun açılış töreninden önce toplantının yapıldığı salonun üst katında bulunan küçük bir grup, protesto amacıyla üzerinde “No Risky Dams” yaz ılı bir

Orbay, "İSO Çevre Komisyonu'nun Çevre Bakanlığı'ndan önce kurulduğunu" hatırlatarak İstanbullu sanayicilere takdirini belirttikten ve "İstanbul'un tüm canlılar

ABD’nin bugün dünyanın en büyük pazarı olduğu düşünüldüğünde, ana gelirleri petrolün ihracatına dayanan ve diğer önemli gelir kaynaklarından yoksun olan pek çok

Gelintepe için daha önce verilen yürütmenin durdurulmasına madenci şirketin itirazı reddedilirken, Yerlitahtacı altın madeni için verilen bilirkişi raporunda da

Önceki gün "İstikbal derinliklerdedir" diyerek yer altı zenginliklerini özelleştireceklerini ifade eden Bakan Güler, bu kez ''Su akarken biz bakmayaca ğız.. 'Su akar

Venezüella hükümeti, önceki gün Venezüella’yı uyuşturucuya karşı mücadele konusunda ABD ile yeterince işbirliği yapmamakla suçlayan Birle şik Devletler