• Sonuç bulunamadı

Okulöncesi Eğitim Programlarında DıĢ Mekanların Kullanımı: Eğitim Programlarında Doğanın ve Okul Bahçesinin Yeri Ne Kadar Olmalıdır?

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "Okulöncesi Eğitim Programlarında DıĢ Mekanların Kullanımı: Eğitim Programlarında Doğanın ve Okul Bahçesinin Yeri Ne Kadar Olmalıdır?"

Copied!
10
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

1. ULUSAL EĞĠTĠM PROGRAMLARI VE ÖĞRETĠM KONGRESĠ 13-15 Mayıs 2010

BALIKESĠR ÜNĠVERSĠTESĠ NECATĠBEY EĞĠTĠM FAKÜLTESĠ VE EĞĠTĠM PROGRAMLARI VE ÖĞRETĠM DERNEĞĠ BALIKESĠR-AYVALIK/TÜRKĠYE

Okulöncesi Eğitim Programlarında DıĢ Mekanların Kullanımı: Eğitim Programlarında Doğanın ve Okul Bahçesinin Yeri Ne Kadar Olmalıdır?

ġafak Öztürk Aynal

Ondokuz Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Okulöncesi Eğitimi A.D.

sozturk@omu.edu.tr

Öz: Özellikle Norveç, İsveç gibi iskandinav ülkeleri başta olmak üzere, Amerika Birleşik Devletleri, Avusturalya gibi gelişmiş ülkelerde okul öncesi eğitimde artık günlük eğitim programlarının dış mekan (outdoor- bahçe) ve iç mekan (indoor – sınıf ) olmak üzere ikiye ayrıldığı ve okul bahçesini de farklı amaçlarla eğitime katarak doğal mekanlardan ve doğa koşullarından da faydalanma yoluna gidildiği gözlenmektedir. Dolayısıyla artık ana okulu bahçeleri çocukların yaratıcı düşünme yetilerini geliştirecek biçimde düzenlenmeye çalışılmaktadır. Çok değişik tasarımlarla geliştirilmeye çalışılan okul bahçeler hatta oyun parkları çocukların oynarken düşündükleri, yeni denemelerde bulundukları, değişik durum ve olayları dramatize ederek yaşadıkları, doğayı ve doğal olayları keşfettikleri, bitkiler yetiştirip onların nasıl büyüdüklerini takip ettikleri kısacası, doğadan ve dış dünyadan tasarımlamaların ortaya konulduğu özel bir mekan halini almaktadır. Okul bahçelerinin yaratıcı bir biçimde tasarımlanması konusu ülkemize yok denecek kadar azdır. O nedenle bu sunuda çoğunlukla atıl durumda olan ve sınırlı zamanlarda kullanılan okul bahçesinin farklı şekilde nasıl düzenlenip eğitim ortamına kazandırılabileceği tartışılacaktır.

Anahtar sözcükler: Doğa eğitimi, dış mekan eğitimi, okul bahçeleri

Abstract: Especially in some countries as Sweden, Norway, America and Australia, the programme curriculums are prepared in the form of indoor and outdoor. Therefore, both nature and school gardens could be used in the curriculum as far as possible and it is provided for children to be creative. Thus in recent years in the countries as indicated above, nature and natural design of school yards have started to attract more attention. In trying to develop very different designs of the school yards, children can think in a different ways while they are playing, children can live different experiences in different dramatic plays and observe lots of variations in the nature and natural designed places. Briefly, natural school yards design which refers different play areas as well as nature, is an outdoor environment for children. In Turkey, unfortunately the use of the school yards are very rare in curriculum. That is why in this paper, the use of outdoor and outdoor environmental design of the prescool yards will be discussed.

Key words: Nature education, outdoor education, school yards

(2)

GiriĢ

Çocukluk yıllarına dönüp bir baktığımızda zamanımızın büyük bölümünün daha çok okul bahçesi, oyun parkları, ağaçlık ve yeşil çayırlıklar gibi açık hava alanlarında oynarken veya bir ağaca tırmanırken belki de evimizin bahçesindeki su birikintisiyle oynayarak geçirmiş olduğumuzu fark ederiz. Eğer bir köyde büyümüşsek, bunlara başka bir sürü oyunlar ve yaşam deneyimleri eklenebilir.

Hatta şehirde büyümüş olsak bile çamurla oynamış veya bulutları izlemişizdir. Buradan kısaca şöyle bir sonuca varılabilir: Oyun parkları ve açık alanlar en favori oyun mekanlarımız olmuştur. Bilim ve teknolojik gelişmelerin ilerlemesiyle beraber evlerin, sokakların hatta mahallelerin bile değişmesi, çocukların oynayabileceği oyun alanlarının azalması, alışveriş merkezlerin artmasıyla birlikte farklı iç mekan eğlencelerinin artışına ve çocukların bu mekanlara dikkatlerini çekmeye başlamıştır. Gelişen teknolojiyle birlikte değişen toplumsal beklentiler ailelerin de çocuklarıyla ilgili farklı beklenti ve tutumlara götürmekte ve dolayısıyla çocukların bazen oyun oynamaya bile vakti kalmamaktadır. Tüm bunlar “güvenlik” ve “risk” kavramlarıyla da ilgili olmaktadır. Aslında bugün, doğa ve bahçe gibi açık sahalarda oyun oynamanın eksikliği günümüzün büyük sorunlarından olan “obesite” ye kadar götürülebilir. Çünkü kısıtlı hareket eden bir nesil yetişmektedir. Böylelikle bu tür sorunlar, doğa ve doğal ortamların okul bahçesine kadar getirilmesi gereğini bir kere daha gözler önüne sermektedir.

Aynı zamanda hem fiziksel olarak çocukların aktif olacakları hem de kolay ulaşılabilir, güvenli hatta o bölgenin sosyo-kültürel ve coğrafik yapısına uygun oyun alanlarına olan ihtiyacı da ortaya koymaktadır. (Elliott & Davis, 2008; Curtis & Carter, 2003).

Geçtiğimiz son on ile on beş yıl içinde bazı İsveç, Norveç, İngiltere gibi bazı ülkelerde sınıf içi eğitimle bütünleştirilmiş bir eğitim yöntemi ortaya atılmıştır. Hem doğayı, hem o bölgenin coğrafik sosyo- kültürel özelliklerini hem de doğada macera sporlarını içeren bu yöntem “mekandışı eğitim (outdoor education)”, “mekandışı öğrenme (outdoor learning)”, “doğada eğitim (education in nature)”,

“gerçek ortamda öğrenme (authentic learning in landscape)” gibi değişik ancak birbiriyle doğrudan ilişkili kavramlarla ifade edilmektedir. Burada bahsedilen bu yöntem okul öncesi çağdan daha sonraki yaş dönemlerine de hitap eden bir yöntemdir. Ancak burada konunun daha çok erken çocukluk dönemiyle ilgili olarak, özellikle okul bahçelerinin küçük çocukların eğitimine daha uygun nasıl tasarlanması gerektiğine değinilmekle sınırlı kalınacaktır (Öztürk, 2009). Kısacası, doğal oyun bahçesi tasarlamanın faydaları, içeriğinde neler olması gerektiği ve eğitim programına nasıl uyarlanması gerektiğine değinilecektir.

Mekan dışı eğitim ya da doğa ve doğal bahçe ortamlarında eğitimin kökeni doğa felsefecileri olan Aristo ve Platon’a kadar götürülebilir. Dış mekanda eğitim doğa, kültür ve yaşanılan deneyimlerin ortak bileşenlerinden oluşan bir eğitim biçimidir. Çünkü burada eğitiminin asıl amaçlarından birisi doğal ve kültürel çevreye ve yaşayan tüm canlılara karşı olan sorumluluk bilincini geliştirmektir. Aristo ve Platon’dan sonra bu yöntem Socrates, Comenius, Rousseau, Pestalozzi, Froebel, Piaget, Dewey gibi bir çok felsefeci ve eğitimcinin görüşlerinden etkilenmiştir. Örneğin

“Çocuk bahçesi ( kindergarten)” hareketinin babası olan Froebel, eğitimciler ile bahçıvanların işleri arasındaki benzerlikten bahsetmekteydi. O “çocuk bahçesi” kavramıyla çocukları bahçedeki birer çiçek gibi hayal ederken aslında doğanın onlar için ne kadar önemli olduğunu vurgulamaktaydı.

Rousseau da doğal çevrenin çocuğun ruhunu özgür bırakmada bir araç ve eğitimin önemli bir kaynağı olduğuna dikkat çekmekteydi. Endüstriyel devrimle birlikte Dewey de bu çağın çocuklar üzerindeki olumsuz etkisinden sonra, okulun doğal bir çevreyle sarılı olması gerektiğini ve iyi bir okulun dış mekan ile ilişkisine de bağlı olduğunu öne sürmekteydi. Çünkü doğada yaşamın meydana geldiğini ifade etmekteydi. Ona göre, eğitimde hem teorik hem de pratik bilgi eşit değerde önemliydi ve eğitimde uygulayarak, yaparak öğrenmenin önemli olduğunu savunmaktaydı. Çek filozof Comenius da gerçek yaşanılan ortamların eğitimde kullanılmaları gerektiğini belirtmekteydi. Dış mekanda eğitimde duyumsayarak ve hissederek öğrenme başka bir deyişle, birebir deneyimleyerek öğrenme çok önemli bir özelliktir ve gerçek ortamında doğal ve kültürel olayları öğrenme anahtar bir faktördür.

Kısaca şöyle denilebilir ki yukarıda ismi geçen eğitimci ve felsefecilerin bir çoğu çocukların doğaya sık sık çıkarılmaları gerektiği görüşleriyle doğanın ve doğal koşullarla yaratılmış ortamların eğitimin bir parçası olması gerektiğini vurgulamaktaydılar. İşte mekan dışı eğitim ile sadece teorik bilgi değil bu teorik bilgilerin pratikle doğada ve dış mekanlarda bütünleştirilmiş bir eğitim biçimi kastedilmektedir (Elliott & Davis, 2008; Dahlgren & Szczepanski, 2005; Bartunek v.d., 2006).

(3)

Higgins’e (2006) göre mekan dışı eğitim 1) sosyal ve kişisel gelişim, 2) çevre ve çevre eğitimi, 3) doğada ve bahçede yapılan aktivitelerin karması olan bir eğitim biçimidir. Kısacası “doğa ve bahçede eğitim” ya da bir başka deyişle “mekan dışı eğitim” bu üç unsurun karması biçimindedir. Dış mekanın eğitim programında kullanımı denildiğinde çoğunlukla sınıfta eğitimin dışında doğada ve yaşanılan çevrede yapılan, eğitim amaçlı aktiviteleri içeren öğrenme süreçlerini kapsamaktadır. Sınıfta öğrenmeye göre daha az yapılandırılmış, daha kendiliğinden gelişen ve duruma göre sürpriz öğelerin gelişebildiği bir eğitimdir. Buradan mekan dışı eğitimin sınıfta yapılan eğitiminden çok daha iyi olduğu anlaşılmamalıdır. Çünkü bazen eğitim esnasında doğa ve okul bahçesi çok iyi bir öğrenme ortamı olabilmektedir. Dolayısıyla, doğa ve okul bahçesinin eğitime katılması bize sınıftaki eğitimden ayrı bir eğitimi değil tam tersine onunla bütünleştirilerek yapılan bir eğitimi ifade etmektedir (Dahlgren & Szczepanski, 2005).

Doğa eğitimi ve doğal oyun bahçelerine yönelik araştırmalar günümüzde henüz çok sınırlıdır.

Bu çalışmalardan bazılarına değinilecek olursa örneğin, Herrington ve Studtmann’ın (1988) yaptıkları bir çalışmaya göre farklı doğal tasarımlamalar ile meydana getirilmiş oyun bahçelerinde özellikle erken çocukluk yıllarında bilişsel, sosyal, duygusal, fiziksel ve motor gelişimlerin pozitif yönde etkilendiğini belirtmişlerdir. Bir başka çalışmada (Kirkby, 1989) ise doğal oyun bahçelerinin en favori köşelerinden olan “kır evinde (bushy cubby veya vegetative room)” çocukların daha karmaşık, daha yaratıcı ve daha sürdürülebilir ilişkiler geliştirdikleri belirtilmiştir. Çünkü evcilik köşesinin bahçede doğal ve artık malzemelerle kurulanı olan “kır evi” sınıfta kurulan evcilik köşesine göre çocukların daha fazla yaratıcılıklarını ortaya koymaktadır. Çocuklar burada tıpkı bir tiyatro sahnesinde olduğu gibi kendi sahnelerinde farklı senaryolar üretebilmektedirler. Bir başka çalışmada da bu tür doğal tasarımlı oyun bahçelerinin çocukları farklı beceri ve yeteneklere yönlendirdiğini aynı zamanda diğer akranlarıyla birlikte bir ortamda yaşamı paylaşma deneyimi kazandırdığını tespit etmiştir. Bu çalışmaların dışında aynı zamanda bu tür düzenlenmiş dış mekanların ve doğanın çocukların ruhsal sağlıkları üzerinde olumlu etkisi olduğuna değinen başka çalışmalar da bulunmaktadır (Kaplan, 1995;

Adhemar, 2000). Daha açık bir deyişle, yeşillik ve kır tarzı doğal oyun bahçelerinin bireyde zihinsel anlamda dikkat düzeyinde bir yenilenme ve artış, stres düzeyinde düşüş ve rahatlama, merak ve araştırma hissi yarattığı tespit edilmiştir. Doğanın ve doğal oyun alanlarının bıraktığı bu etkiler sadece çocuklarda değil aynı zamanda yetişkinlerde de benzer şekildedir. Okul bahçesinde yapılan küçücük değişiklikler bile çocukların duyu ve duyumsamalarında, aidiyet duygusu, sahip olma, sahip çıkma ve koruma hissi sağlamaktadır (Elliott & Davis, 2008).

Günümüz büyüyen kentleşmelerin bir sonucu olarak maalesef insanların doğa ile bağlantısı da azaltmaktadır. Dünyada bilginin hakim olduğu, bilim ve teknolojinin hızla ilerlediği bir çağda her toplumda zamana göre değişen farklı kültürel, sosyal ve doğal değişimler söz konusudur. Kapitalist toplum anlayışında gelişen materyalizm ve bireyselciliğin ağır bastığı ve doğadan uzak yetişen bir neslin oluştuğu günümüzde henüz vakit varken insanlık sürdürülebilir kalkınma üzerine önlemler almalıdır. Çünkü doğanın maalesef “reset düğmesi” (Elliott & Davis, 2008, s.11) yoktur. Dolayısıyla çevremizi saran doğal ekolojiye zarar vermeden, daha uzun vadeli ve daha ekosentrik bir yaşam biçimini tercih etmek gerekir. Eğitim kavramı da bu sürdürülebilir yaşamın yaygınlaşması için bir gerekliliktir ve bu kavrama ekolojik açıdan yeni bir vizyon sunmak artık günümüzün kaçınılmaz bir durumu olmuştur. Böyle bir vizyon çocukların doğal yaşamı düşünerek hareket etmelerini sağlayacaktır. Böylelikle doğal oyun alanlarının meydana getirilmesi en başta çocuklara bu sorumluluğu daha küçük yaştan verebilmeyi sağlamanın yanında, daha güvenli bir gelecek sunacaktır.

Dolayısıyla yeni neslin doğal çevresinin ve güzelliklerin farkına varabilen birer vatandaş olarak algılamaları da ona göre değişecektir. Tüm bunlardan dolayı doğa ile ilişki açısından erken çocukluk yılları çok önemli kritik bir çağ olduğundan, bu dönemden başlayacak doğada ve doğal çevresel koşullarda eğitim çocukların ekolojik çevreyi korumalarına, önem vermelerine ve doğayı yaşam boyu bir kaynak olarak görmelerine yardımcı olacaktır (Elliott & Davis, 2008).

Doğa ve DıĢ Mekan Kullanımı Eğitim programında Neden Yer Almalıdır?

Doğada ve okul bahçesinin eğitim programında yer almasının nedenleri kısaca aşağıdaki gibi özetlenebilir:

1. Çocuklar doğa ve okul bahçesi gibi ortamlar ile farklı deneyimler ve keşifler yaşarlar. Doğal özellikler ile bütünleştirilmiş bir bahçe çocuklara her gün hatta her an yeni yaşam deneyimleri

(4)

sunar. Çünkü doğada her an bir değişim söz konusudur. Bu durumda çocuklar da örneğin bir gün her hangi bir ağacın üzerindeki bir tırtılı keşfederken bir başka gün de belki bir kuş yuvasını gözlemleme imkanı bulacaktır.

2. Bu tür ortamlar çocukların özellikle “merak etme”, farklı yollarla düşünebilme, sorun çözme gibi yetilerini de geliştirecektir.

3. Farklı dış mekan tasarımları ve doğanın kendisi çocuklar için çok zengin bir öğrenme ortamı sağlayacaktır. Değişik bitki türleri, yer şekli özellikleri gibi farklı özellikler onların insanın doğayla olan ilişkisini kurabilmelerine olanak sağlayacaktır.

4. Doğal eğitim ortamları aynı zamanda çocukların sağlıklı ruhsal ve bedensel yapıya sahip olmalarına ve fiziksel, bilişsel, sosyal-duygusal ve motor gelişimlerinin bütüncül olarak gelişmesine yardımcı olacaktır.

5. Tüm duyularını kullanarak, hissederek, duyarak, duyumsayarak ve dokunarak bir öğrenme gerçekleşecektir. Higgins (2006)’in deyimiyle 3H (heart, hand, head) yani hissederek, dokunarak ve düşünerek eğitim sağlanmış olacaktır.

6. Çocuğun doğaya saygılı bir yaşam felsefesi geliştirmesine ve çevresinde yaşayan diğer canlılara, doğa ve kültürel durumlara karşı duyarlı bir davranışsal tutum ve sorumluluk geliştirmesine yardımcı olacaktır,

7. Doğada oynanan oyun ve doğa sporlarına karşı ilgi ve isteğini geliştirmesine ve ayrıca doğada ve bahçede olmanın hazzını hissetme, kendini ifade edebilme becerisinin geliştirmesine olanak sağlanmış olacak.

8. Her şeyden evvel işbirliği içinde çalışmanın geliştirilmesine, demokratik karar verebilme ve iletişim kurma becerisinin gelişmesine, fikir ve düşüncelerini rahat ifade edebilmesine olanak tanınmış olacak.

9. Sınıf dışı aktivitelerle yaşam becerisi kazanma, gözlem becerisini geliştirerek soru sorma ve araştırma becerilerinin geliştirilmesi, bireysel ve grup sorumluluğunun kazanılması sağlanacak.

10. Doğada ve okul bahçesinde farklı geliştirilen oyun ve oyun ortamları aracılığıyla eğlenerek öğrenme sağlanmış olacak.

Sonuç olarak, doğaya ve çevreye karşı sürdürülebilir kalkınma bilincinin ve doğaya saygılı bir yaşam felsefesinin geliştirilmesini sağlamak açısından eğitim programına doğayı ve doğal koşullarda düzenlenmiş bir oyun bahçesini katmak gerekir (Elliott & Davis, 2008; Öztürk,2009).

Doğal KoĢullarda Bir DıĢ Mekan Tasarım Öncesinde Göz Önünde Bulundurulması Gerekenler

20. yüzyılın ikinci yarısından sonra özellikle çocuklar için oyun alanları üzerine ilgi artmış ve yeni, farklı tip oyun ekipmanlarının ortaya çıkmasını sağlamıştır. Oyun alanlarına olan bu ilgiyle bu tür oyun ekipmanların yer aldığı okullar, bahçeler, parklar görülmeye başlanmıştır. Ancak erken çocukluk alanında bu konunun henüz yeni ve sınırlı oluşu son yıllarda gerek bahçe, gerekse sınıfta kullanılan oyun ekipmanlarına dikkatlerin yönelmesine neden olmuştur.

Erken çocukluk dönemine yönelik oyun bahçeleri ile ilgili ilk kez 80’li yıllarda yeni modeller ortaya atılmıştır. Bu modeller çocuklara oyun ile dengelenmiş bir oyun alanı sunmakta ve çocuklara doğal bir ortamda oyun imkanı yaşatarak, deneyim kazanmayı sağlamaktaydı.

Bir okul öncesi eğitimi kurumunun bahçesinin doğal tasarımı için bazı hususların göz önünde bulundurulması gerekir: 1) Dış mekan tasarımında öncelikle dikkat edilmesi gereken birinci husus erken çocukluk dönemine uygun, çocuklara farklı deneyimlere ve oyunlara imkan sağlayan değişik işlevsellikte ve zaman zaman değiştirilebilen portatif ekipmanlar kullanılmalıdır. Ayrıca kullanılması düşünülen bahçe araç ve ekipmanları hem çocukların uzanma, dönme gibi vücudun esnekliğini sağlayan hem de tırmanma, sürünme gibi fiziksel deneyimleri sağlamanın yanında bu araçların o bölgenin coğrafik koşullarına ve eğitim programına da uygun olması gerekmektedir. 2) Bahçede kimi yerlerde farklı açık alan uyarlamaları yapılmalıdır. Örneğin sınıfta yer alan bazı köşeler okul bahçesinde de değişik biçimlerde yer alabilir. Ya da bir kır evi alanı, patika yürüyüş alanları, çimenlik alanlar gibi açık alanlar yer almalıdır. 3) Oyun bahçeleri küçük çocuklarda yaratıcı düşünebilme ve keşfetme yetisini ortaya koyabilmelerine ve değişik oyunlar üretmelerine imkan sağlamalıdır. Aynı zamanda çocukların değişik rollere girmesi, dramatik oyunlar

(5)

kurgulaması ve araştırma hissini sağlayan bir alan olması önemlidir. Doğal bahçe tasarımları için öğretmenler ve tasarımcılar çok değişik mekan dizaynları oluşturabilirler. Örneğin kum havuzu, su oyunları düzeneği, değişik yer şekilleri, tüneller, farklı bitkiler ve başka pek çok özellikler bahçeye eklenerek çocuklarda hayal gücünü, imgeleme yetisi, sorun çözme ve akıl yürütme becerisini geliştirebilir. 4) Çocuklarda estetik güzelliği de geliştiren ve doğayla bağlantılı değişik sanatsal ve ekolojik düzenlemeler de dış mekanlarda yer almalıdır. Örneğin heykeller, bahçenin belli yerlerinin değişik renk ve malzemelerle dekorasyonu, plastik ve metalin de ötesinde o yörenin iklim ve toprak yapısına uygun değişik bitkiler ve ağaçlar, yine bu bitkilerden farklı peyzaj dekorları gibi farklı özellikler eklenebilir. Böylelikle farklı doğa ve yer şekillerinin, bitki, toprak, ağaçların gözlenmesine imkanı sağlanmış olacaktır. Buradan kastedilen aynı zamanda okulun bulunmuş olduğu yörenin toplumsal ve kültürel gelenekleriyle de bütünleşmiş bir ortam dizaynıdır. 5) Son bir diğer dikkat edilmesi gereken bir başka husus bahçenin büyüklüğü ve okulun bulunduğu mevkidir. Özellikle kentsel bölgelerdeki okullar bu konuda maalesef en şanssız olanlarıdır. Çünkü bahçenin büyüklüğünün çocukların sayısına da uygun olması gözden kaçmaması gereken bir özelliktir ( Mc Conaghy, 2008).

Doğayla BütünleĢtirilmiĢ Bir Oyun Bahçesinde Bulunması Gerekenler

Doğal bir oyun bahçesinde çok farklı malzeme ve ekipmanlar kullanılabilir. Ancak bundan evvel doğal bir oyun bahçesi kurma sürecini içeren aşamalara değinilmekte fayda görülmektedir. Doğal bir dış mekan tasarımı Mc Conaghy’ye (2008) göre 5 aşamadan oluşmaktadır: Birinci aşama ön hazırlık aşaması olup bazı konuların gözden geçirildiği bir aşamadır. Öncelikle mutlaka bu işle ilgilenecek ekip belirlenmelidir. Bu uzman kadro genellikle okul yöneticisi, okulöncesi eğitimcisi ve peyzaj mimarı hatta bir şehir bölge planlamacısı bile olması tavsiye edilir. Bunların dışında (eğer mevcutsa) bu işleri yapan lisanslı acenteler ve hatta aileler, çocuklar ve okulun bulunduğu çevrede yaşayanlar da işin içine alınabilir. Özellikle tasarımcı erken çocukluk eğitimcisi ile iş birliği içinde rahatlıkla çalışabilir. Okul personelinden özellikle öğretmen ve okul yöneticisi erken çocukluk eğitim (EÇE) programına uygun olabilecek malzeme ve oyun ekipmanlarını belirleyebilirler. Çünkü EÇE felsefesi açısından eğitim programına ve küçük çocukların yaş ve gelişim düzeylerine uygun olarak bir bahçe tasarlama ancak iyi bir ekip çalışmasıyla mümkün olmaktadır. Bu anlamda tasarımcı ve eğitimci birbirini tamamlar. Ayrıca kimi zaman bu konuda velilerin de fikri alınabilir. Özellikle mesleği konuyla ilgili olanların okul bahçesi için olan böyle bir çalışmada çok katkısı olabilir. Koşular elverdiği takdirde veliler maddi yönden de yardımcı olabilirler. Çalışan kadro belirlendikten sonra okulun arazi yapısı, arazinin bulunduğu bölgenin belirlenmesi (ormanlık, şehir merkezi gibi), arazinin daha önceki durumu ya da arazinin geçmiş durumunun (back ground) belirlenmesi çalışmaları gelir. Bu aşamada ayrıca bahçenin düzenlenmesinde okulun eğitimsel amaç ve hedeflerine uygun tahmini malzeme ve ekipmanlar belirlenmeli, tahmini bütçe, tasarım sırasında kimlerin hangi görevleri alacağı, ne kadarlık bir sürede çalışmanın biteceği belirlenmelidir. 2. Aşama bu işte asıl görevin yüklendiği tasarımcının belirlenmesi aşamasıdır. Bu kişi genellikle bir peyzaj mimarıdır. Böyle bir tasarımcı en azından erken çocukluk oyun alanları, erken çocukluk programları ve felsefesini, erken çocuklukta dış mekanda oyun alanları tasarlamayı iyi anlamalıdır. Yine okul öncesi eğitim kurum kanun ve milli eğitim mevzuatını iyi bilmelidir. Bu işin alacağı süreci ve kullanılacak malzemeleri özellikle erken çocukluk yaş düzeyine ve sağlık koşullarına uygun olanları ve aynı zamanda insan iletişimini iyi bilmelidir. 3. Aşama yer tespiti aşamasıdır. Özellikle kurum temelden ele alınıyorsa ona göre bahçenin yeri tespit edilebilir. Her ne kadar genellikle bina kurulurken bahçe göz ardı edilse de yeterli bahçeye sahip bir okul çok iyi bir doğal oyun bahçesi koşulları bizlere sunar. 4. aşama analiz aşamasıdır. Bu aşamada okulun bulunduğu bölgenin demografisi, ulaşım ve planlama politikası da işin içine girer. Bundan sonra anaokulu bahçesinin ve onun bulunduğu bölgenin iklim, coğrafik, sosyal ve demografik koşullarına uygun analizlere geçilir. Bu işler daha çok tasarım uzmanlarının ( peyzaj mimarı, şehir bölge planlamacısı gibi) işidir. Burada örneğin bahçenin girişi nerede ve nasıl olacak, bahçede hangi oyun alanları nerede bulunmalı, ne tür bitkiler dikilmeli, bahçenin alt yapısı için hangi malzemelerin gerektiği, bahçenin kuytu ve rüzgarlı bölgelerinin tespit edilip ona göre oyun alanlarının oluşturulması, bahçenin sessiz ve trafik gürültüsü olmayan bölümlerinin tespiti gibi koşullar belirlenerek bahçede nerde ne olması

(6)

gerektiği daha önceden planlanır. Burada bahçenin doğal arazi yapısı da işe koşulabilir. Duruma göre arazinin topografyası da gerekirse çıkarılabilir. Bundan sonra bahçenin toprak ve yer şekillerine uygun yapılanmalara geçilir. Örneğin patika yollar, kır evi, kamerya, su akıntısı, köprü, küçük tepelikler, taşlardan merdiven basamakları gibi bahçeye uygun doğal dizaynlar düşünülür.

Yine ayrıca arazinin topografyasına uygun drenaj ve su gideri yapılabilir. Bunların dışında aynı zamanda bitki seçiminde de o bölgenin iklim ve hava koşullarına uygun olanların seçilmesi ve o iklim koşullarına göre bahçe aksamları belirlenmelidir. Örneğin sıcak bölgelerde bahçede uygun yerlere tenteler gerilebilir. 5. aşamada artık bahçenin tasarımının plana çizilmesi aşamasıdır. Bu planda tasarımcı bahçenin neresinde neler bulunacağını her şeyi ayrıntısı ile ölçeklendirerek çizer ve gösterir. Plan çizildikten sonra son olarak okul yönetimi ve eğitimcilerle birlikte bir değerlendirme ve kritiği yapılır. Bu planın ilgili kurum mevzuatına uygunluğu da tescillendikten sonra çalışmalara girişilir.

İyi tasarlanmış bir okul öncesi dış mekanında (bahçe) bulunması gerekenlere aşağıdaki gibi özetlenebilir:

Bahçede kullanılacak araçların her şeyden önce kaliteli, esnek ve güvenli olmalıdır. Çocuklara zarar vermeyen özellikle ahşap malzemeler tercih edilebilir. Doğal koşullarla düzenlenen bir oyun bahçesi tıpkı bir bahçe misali yeşilin sıcaklığını hissettirmelidir. Doğal bir ortam olmalıdır. Etrafta ağaçlar, sarmaşıklar ve değişik bitkiler, saksı bitkileri yer alabilir. Bahçenin içinde çocukların ve yetişkinlerin yürüyebileceği yürüyüş patikaları, oturma bankları, hatta bahçenin bir köşesinde kamerya bile bulunabilir. Bunlardan başka, ağaç gövdelerinin etrafına yapılmış dönerli oturma koltukları bu ağaçların üstünde ahşaptan yapılmış kuş yuvaları bulunabilir. Bahçede doğal bir doku oluşturmak adına tepecikler, çukurlar, kayalar, büyük ağaç kütükleri bile kullanılabilir. Kısacası biraz önce de söylendiği üzere bahçede sıcak bir bahçe havası verilmesi, peyzaj estetiğinin ustaca kullanılması küçük çocukların hem açık havadan faydalanmaları hem de diğer gelişim alanları açısından çok fayda getirmektedir.

Bahçede kullanılan ekipmanlar kimi zaman sınıfta kullanılanlarla benzer olduğu gibi kimi zaman farklı da olabilir. Dramatik oyun köşesi, resim köşesi ve blok köşesi pekala çok rahatlıkla bahçede de kurulabilir. Böylece çocuklar bahçede de sevdikleri hayali oyunlarına devam edebilir ve oyunlarına yeni oyunlar ekleyebilirler. Bundan başka bahçenin uygun bir başka bölümüne mesela ağaç altında ki oturma grubuna yakın bir yere resim köşesi ayarlanabilir. Çocuk böylece hem doğayı daha yakından gözlemleyebilecek hem de çok ayrı bir keyifle resim yapacaktır.

Okul bahçesinin bir diğer önemli bölümü kum sahasıdır. Çocuklar özellikle açık havada kum ve suyla oynamaya bayılırlar. O nedenle bahçede çocuklar için büyükçe bir kum havuzu ve akan suyla oynayabilecekleri ahşap su olukları yer almalıdır. Bunların yanında aynı zamanda çocukların özellikle 3 yaş ve üzeri gruba hitap eden onların tırmanıp, atlayabileceği ya da içine geçebilecekleri tırmanma ve denge aletleri, tahtalar, rampalar, tırmanma ipleri, lastikten salıncaklar, ağaçlara asılmış sallanma ipleri, silindir tünelleler gibi bahçe üzerinde çok değişik düzenlemelere gidilebilir. Bu tür düzenlemeler çocuklara heyecan ve macera duygusunu da tattırmaktadır. Yine bahçenin uygun bir köşesi veya bir ağaç üstüne alçakça bir ahşap ev yapılabilir. Hatta bu eve eski kullanılmayan mutfak ve kamp malzemeleri konulabilir. Böylelikle çocuklar burada çok değişik dramatik oyunlar oynayabilirler aynı zamanda öğretmenle beraber sınıfça bir kamp deneyimini bahçelerinde yaşayabilirler. Özellikle 3 yaş ve altı olan çocuklar için bahçede daha güvenli bir ortam oluşturulmalıdır. Onların gelişim düzeylerine uygun değişik renk ve biçimlerde jimnastik minderleri, alçak boyutta ve güvenli tırmanma tahtası, bahçe içinde kullanabilecekleri daha küçük bir kum ve su havuzu gibi. Küçük ve büyük yaş grubu ayrı ayrı bahçede zaman geçirebilecekleri gibi belli saatlerde de birlikte yer alabilirler. Bu özellikle büyüklerin küçüklere yardım etmesi, kendilerine güven ve daha başka pek çok sosyal becerinin gelişimi açısından faydalıdır.

Bahçe düzenlemesi yapılırken aynı zamanda doğal ve artık materyallerden de yararlanılabilir.

Örneğin kırılmış büyükçe bir ağaç dalı bahçede öyle bir yerleştirilir ki bu bahçede hem estetik bir doku oluştururken hem de çocuklar için bir atlama engeli, saklanma yeri veya bir kamp ve piknik köşesi de olabilir. Bunların dışında eski battaniyeler, örtüler, cibinlikler, eskimiş çaydanlıklar, fincanlar, metal tabaklar, kaşıklar, çatallar v.b. bahçede özellikle belli köşelere (dramatik oyun köşesi gibi) zenginlik katabilirler.

(7)

Bahçede gözeden kaçırılmaması gereken bir diğer husus da tıpkı nasıl sınıfın bir malzeme deposu varsa bahçe için de ayrı bir depo olmalıdır. Bu depoda bahçe için gerekebilecek pek çok malzeme öğretmenler tarafından biriktirilip saklanabilir. Depoda bulunabilecek bahçe malzemeleri kısaca şöyle toparlanırsa; küçük boyda el arabaları, kürekler, kovalar, tırmıklar, baret başlıklar, tahta atlar, bebek arabaları, kamp çadırı ve kamp malzemeleri, ufak boyda inşaat makara ve silindirleri, yumuşak inşaat boruları, kamyonlar, bisikletler, çekme ve itmeli oyuncaklar, zıplama aletleri (eski şilteler, trambolin gibi), top, çeşitli uzunlukta tahtalar, mukavva kutular, ambalaj parçaları, ip, sicim, toprak leğenler, sulama kabı ve hortumu, bahçıvan aletleri, bitkiler, çiçekler, tohumlar ve bitki soğanları, hayali oyun aletleri ( gemi, uçak, araba, tren, uzay gemisi, buldozer, binek direksiyonu), müzik aletleri ( elde yapılmış ve aynı zamanda doğal artık malzemelerden müzik aletleri gibi olabilir örneğin; borulu çanlar, rüzgar çanları, yemek zilleri,çöp tenekesinden davullar, içi boş ağaç kütüğünden davullar, ağaç ve çit parçaları gibi), çok değişik amaçlı kullanılan sanat malzemeleri ( boyama yapmak için eski çarşaflar, kumaşlar, yelken bezleri, rula fırçalar, büyük fırçalar, köpükler, köpük çubukları, büyük ölçekli dokuma tezgahı, renkli tebeşirler, kil, gıda boyası) gibi çok değişik ve çocukların çok yönlü düşünme ve problem çözme yeteneklerini arttırtan malzemelerdir (Highscope Educational Research Foundation, 2009;

Christofis, 1999; Crook, 2004; Crook & Farmer, 2002; Christie & Christie, 2007; Curtis & Carter;

2003; Elliott & Davis, 2008).

Okul Öncesi Eğitim Programında Doğanın ve Okul Bahçesinin Kullanımı

Okul bahçesi ve doğa gibi dış mekanların daha önceki başlıklarda eğitim içinde neden önemli yeri olduğuna ve iyi tasarlanmış bir dış mekanın çocuğa sağladığı faydalara değindikten sonra eğitim programı içinde öğretmen bu alanları nasıl ve ne şekilde hangi amaçlar için kullanabilecekleri hususuna da değinmekte fayda görülmektedir.

Öğretmenler eğitim programı içinde çok değişik biçimde dış mekan kullanımına yer verebilirler. Bunlar kısaca maddelenerek aşağıdaki gibi özetlenebilir:

1) Öğretmen öncelikle bahçeyi bir bütün ama aynı zamanda da kendi içinde ayrı ayrı düşünerek bahçede nerede nelerin olabileceğini planlayabilmeli ve tasarımcı ile ciddi bir iş birliğine gidebilmelidir. Çocuğun oyun çevresinin onun ikinci öğretmeni olduğu fikrini her zaman aklında bulundurarak bahçe tasarlamasında ona göre hareket etmelidir. Tabii ki bu düzenleme esnasında eğitim programını da aklından çıkarmamalıdır. 2) Bahçenin eğitimsel olmasının yanında güzelliği, estetikliği ve doğal bir ortam özelliği içermesi dış mekan tasarımında en önemli hususlardandır. O nedenle öğretmen mutlaka bahçenin dış görünüşündeki estetik ortamlardan da yeri geldiğinde günlük programlarında faydalanabilir. Örneğin dramatik rol oyunları veya fen ve doğa çalışmalarında. 3) İyi bir doğal oyun bahçesi eğer mümkünse hem açık hem de camekanlı bitki alanlarını içermelidir. Böylelikle buralarda değişik bitki ve sebze yetiştirme imkanı olabilecektir.

4) Bahçe de öğretmen çocukların farklı oyunlar üretebilecekleri oyun alanları ve oyun materyalleri (bir önceki bölümde değinilen) bulundurmalı ve bunları çocuklar ihtiyaç duydukları anlarda onlara sunmalıdır. 5) Bahçe ve doğadan her mevsimde yararlanmak önemlidir. Mevsimsel değişen durumlara göre bahçede değişiklikler yapmak gerekir. Böylece çocuklar mevsimsel olarak doğanın değişimini daha yakından gözlemleyebilirler. Örneğin öğretmen çocuklara yağmurun yağarken ki sesini dinleme, toprak ve bitki örtüsünün değişimini yakından oyun oynayarak inceleme, yağmur yağdıktan sonra oluşan su birikintisinde kendi görüntüsünü izleme gibi çok farklı gerçek yaşam deneyimleri çocukların yaşamalarını sağlar. 6) Öğretmen bahçede ve doğada eğitimin öneminin bilincinde olmalıdır. Dolayısıyla, öğretmenin çocukları mümkün olduğunca doğa ve bahçe aktiviteleriyle bir araya getirmesi gereklidir. Öğretmenin çocuklara vermek istediği konuyla ilgili seçeceği ortam, hava koşulları, deneyim ve yeterliliği ve kendisine olan güveni doğa ve dış mekan kullanımı için en gerekli koşullardır.

Bunlardan başka aynı zamanda öğretmenin doğa ve dış mekanı günlük programında uygularken aklında sorması gereken bazı sorular bulundurmalıdır. Bunlar: 1) Böyle bir bahçede neler yapılabilirim? 2) Bahçede bulunan materyaller ve ekipmanlar çocuklardaki hangi becerileri geliştirmeye yardımcı olur? 3) Öğretmenin ve yetişkinlerin rolü nelerdir?

Bunlardan başka ayrıca öğretmenin kendisine sorması gereken daha ayrıntı sorular da vardır.

Bunlar genel olarak; 1) Planımda belirlediğim hedeflerim yerinde ve net mi?, 2) Çocuklara

(8)

tanıdığım zamanlama yeterli mi? 3) Aktivite için seçtiğim alan uygun mu? ve çocukların rahat çalışabilmeleri için yeterli mi? 4) Çocukları iyi tanıyor muyum ve onların düzeylerine uygun aktiviteyi planlayabildim mi? 5) Ne tür şartlar bu çalışmayı etkileyebilir?(hava koşulları, ulaşım vb), 6) Bu aktivite benim gerçekten hedefime ulaşmamı sağlayacak mı?, 7) Her tür kaza risklerine karşı uygun önlemleri aldım mı?, 8) Aktiviteler esnasında çocuklara nasıl rehberlik edip yardımcı olmalıyım?, 10) bu aktivitedeki bilgi birikimim yeterli düzeyde mi? Değilse yardım alabileceğim başka meslektaşım var mı?, 11) aktivitede kullanacağım yöntem-teknik ve araçlarım çocukların sayı ve nitelikleri bakımından yeterli mi? (Öztürk, 2006; Öztürk, 2009; Hocking, 2008)

Önceden de belirtildiği gibi doğal bir oyun bahçesi çocukları çok farklı oyunlar oluşturmalarına teşvik etmelidir. Ama aynı zamanda çocukların yaş ve gelişim düzeyleri, ilgi ve ihtiyaçları da tasarlanan oyun bahçesini etkileyen faktörlerdendir. Böyle bir bahçeye sahip bir öğretmen, artık programında rahatlıkla çocukları farklı potansiyel oyunlara ve öğrenme deneyimlerine, gözlem ve keşiflere yönlendirecek aktivitelere yer verebilir. Ancak burada öğretmenin çocuklarını iyi tanımasının yanında kendisini de iyi tanımalıdır. Öğretmenin de yaratıcı ve girişken bir kişilikte olması eğitim programının hazırlanmasında önemli bir durumdur.

Gerçeğe yakın hatta gerçek ekipmanların kullanıldığı böyle bir oyun sahasında çocuklar da daha gerçekçi oyunlar sergilemektedirler. Bir başka ifadeyle gerçekten dener, oynar ve yaparlar. Daha çok oynayarak öğrendikleri oyun bahçesinde öğretmen günlük planında, sınıftaki çocukların hepsinin bahçeden yararlanabilip bilemeyeceklerini de göz önünde bulundurmalıdır. Alanın yeterli olması çocukların rahat ve özgürce hareket edebilmeleri açısından önemlidir. Böylece bahçedeki oyun alanları hem tek başına hem de grup oyunlarına imkan sağlamalıdır. Öğretmen çocukların bahçede oyun oynarken onların farklı manipülatif deneyimler yaşamlarını da göz ardı etmemelidir.

Özellikle kum, su, çamurla oyunlar, tırmıkla toprak eşeleme, kazma ya da bahçe de yapılan hamur çalışmaları gibi imkanlara programında sıkça yer vermelidir. Bunlardan başka ayrıca, öğretmen mutlaka çalıştığı grubun yaş düzeyine göre bahçede farklılık yapabilmelidir. Örneğin üç yaş çocuklarının bahçede kullanacakları oyun araçları ile beş yaş çocuklarının kullanacakları aynı olmamalıdır. Oyun bir çocuğun en doğal öğrenme yöntemi olduğu için öğretmen onlara oyunlarında yeterine zaman tanımalıdır. Zamanın sınırlandırılması özellikle çocukların oyunlardaki çeşitliliğin artmasına bir engeldir. O nedenle, zaman ne kadar fazla verilirse o kadar oyunlar yeni deneme ve çeşitlemeleriyle artacaktır. Yapılan bir çalışmada, çocukların oyuna ve materyallere adapte olması için en azından bir saat verilmesi gerekli olduğu vurgulanmıştır (Crook

& Farmer, 2002). Çocukların oyunları sık sık kesilmemelidir. Bahçede öğretmen sınıftaki bazı köşeleri oluşturmalıdır. Çünkü çocuklar sınıfta bir oyun köşesinde oynadıkları oyunları bahçede de devam etmek isteyebilirler. O nedenle özellikle bahçenin şayet varsa veranda kısmına bu köşelerden bazılarını kurabilir (bu köşelerin neler olabileceğine bir önceki başlıkta değinilmişti).

Bahçede her şey doğaçlama geliştiği için öğretmen her ne kadar planlama yapsa da bazen bazı şeyler doğaçlama gelişebilmektedir. Dolayısıyla öğretmen anlık durumları da değerlendirebilecek yetenek ve beceriye sahip olmalıdır. Öğretmen böyle durumlarda sadece çocuklara rehber olmakla yetinmelidir. Son olarak öğretmenin dikkat etmesi gereken bir diğer husus da bahçe hem gelişimsel açıdan, hem doğal ve estetik açıdan hem farklı oyun alanları ve farklı oyunlar oynama açısından bir dengede içinde olmalıdır. Tüm bunlar için de biraz evvel de değinildiği gibi öğretmenin tüm bunların bilincinde olan birisi olması gerekir (Hocking, 2008).

Sonuç

Ülkemizde maalesef okul bahçeleri ve doğa gibi dış mekan ortamlarından ders programlarından faydalanma çok sınırlıdır. Bir çok okul bahçesi üzülerek belirtmek gerekir ki beton yığınından öteye gidilememiş ve sadece ders aralarında ve belli dersler dışında kullanılmamaktadır. Bundan payını okul öncesi eğitim kurumları da almıştır. Özel veya devlet olsun bir çok anaokulu ve anasınıfının bahçeleri uygun nitelikte olmadıkları gibi aynı zamanda öğretmenler bahçelerin uygunsuz oluşu, taşıma imkansızlığı ya da idari açıdan aksaklıklar nedenleriyle de okul bahçesi, doğal ve kültürel alanlara eğitim programlarında yer verememektedirler. Özellikle okul öncesi dönemde oyun vasıtasıyla bahçe ve diğer mekan koşullarından çocukların alabilecekleri çok deneyim ve bilgiler vardır. Bundan dolayı okul yöneticilerinden öğretmenlere kadar eğitimin her kademesindeki kişilerin okul bahçesinin uygun şekilde tasarımının eğitime getireceği kaliteyi yadırgamamaları ve bu konuda gereken önemi ve bilinci ortaya koymaları gerekmektedir.

(9)
(10)

Kaynaklar

Adhemar, A. (2000). Nature Schools. Resurgence.199, March/April, p.44

Bartunek, D., Brügge B., Fenoughty, S., Fowler,D., Hensler, M., Higgins, P., Laschinki, H., Löhrmann, I., Neißl, M., Neuman, J., Nicol, R., Seyfried, C., Szczepanski, A. (2006) Outdoor Education, Authentic Learning in the Context of Landscapes , volume2, An Internatioanl Collaboration Project supported by the European Union, Comenius Action 2.1, European Service Training Course Book, Scotland.

Christie, T. & Christie, R. (2007). Child spaces 2. Another design sourcebook for early childhood environments.

Wellington: Lithoprint.

Christofis, L. (1999). Inviting play. Victoria: Free Kindergarten Association.

Crook, S. & Farmer, B. (2002). Just imagine! Creative play experiences for children under six ( 2nd ed.).

Victoria: Tertiary.

Crook, S. (2004). Just improvise. Innovative play experiences for children

under eight. Victoria: Tertiary.

Curtis, D. & Carter, M. (2003). Designs for living and learning. Yorkton Court: Redleaf.

Dahlgren,O.L. & Szczepanski, A. ( 2005) Outdoor Education, Literary education and sensory experience, L.U. Kinda Educ. Center, 3rd ed., Kisa,Sweden.

Elliot, S. & Davis, J. (2008). Why natural outdoor playspaces?. In S. Elliot (Ed) ( p.1-13). The outdoor playspace naturally for children birth to five years. New South Wales: Pademelon

Herrington, S. & Studtmann, K. (1998). Landscape interventions: New directions for fort he design of children’s outdoor play environments. Landscape and Urban Planning, Vol 42, 191-205.

Highscope Educational Research Foundation (2009). The indoor and outdoor learning environment. Highscope curriculum series dvd videos. MI: Ypsilanti

Higgins, P. (2006) Kurs notları ve saydamları, Glasgow, İskoçya

Hocking, M. (2008). Planning for children in natural plaspaces. In S. Elliot (Ed) ( p.134-151). The outdoor playspace naturally for children birth to five years. New South Wales: Pademelon.

Kaplan, S. (1995) The restorative benefits of nature. Journal of Environmental Psychology.15, 169-182.

Kirkby, M. (1989). Nature as refuge in children’s environment. Children’s Environments Quarterly. 6,1, 7-12.

Öztürk, Ş. (2006) “Avusturalya New South Wales Erken Çocukluk Eğitimi Programı: Bir Reggio Emilia Örneklemesi”, O.M.Ü.

Eğitim Fakültesi Dergisi ,21,30-38.

Öztürk, S. (2009). Okulda eğitimle bütünleştirilmiş mekan dışı eğitim. Milli Eğitim Dergisi, 181, Kış, 131-145.

McConaghy, R. (2008). Designing natural play spaces: Principles. In S. Elliot (Ed) ( p.16-25). The outdoor playspace naturally for children birth to five years. New South Wales: Pademelon

Referanslar

Benzer Belgeler

ların  düşmanca  bir  dünyada  çok  hızlı  bir  şekilde  büyümek  zorunda  kalanların  hikâyesini  de  içerir.  Oyun 

Orflit, brusellozun nadir bir komplikasyonu olmakla birlikte hastal›¤›n bölgemizde endemik olmas›, olgu- lar›m›z›n hayvanc›l›kla u¤raflmas› ve pastörize edil-

Diğer yandan elimizde yabancı dille eğitim veren üniversitelerimizde daha fazla uluslararası ve nitelikli yayın yapıldığını ortaya koyan bir araştır- ma

Meşrutiyetten günümüze kadar okul öncesi eğitim kurumlarında uygulanan programlarda ve öğretmen kılavuz kitaplarında yer alan okuma yazmaya hazırlık çalışmaları,

Araştırmada okul öncesi öğretmenlerinin sınıflarında farklı öğrenme merkezlerinin bulunduğu, öğretmenlerin çoğunun bu merkezleri yeterli gördükleri, eğitim-öğretim

Adli Tıp Dergisi / Journal of Forensic Medicine, Cilt / Vol.:27, Sayı / No:2 140 Adli Tıp Dergisi / Journal of Forensic Medicine, Cilt / Vol.:27, Sayı / No:2 Death Due to

Araştırma, 2001-2002 öğretim yılında Eskişehir'deki okullarda görev yapan 349 öğretmenin anket aracılığıyla görüşleri alınarak gerçekleşti-

“Okul Öncesi Dönemde Eğitim Ortamlarının Düzenlenmesi” (Ed. Sağlam), Özel Öğretim Yöntemleri, Eskişehir: Anadolu Üniversitesi Yayınları. Erken Çocukluk