• Sonuç bulunamadı

kişisel düşüncelere değil, rasyonel bir yönetim anlayışına dayanır.»

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "kişisel düşüncelere değil, rasyonel bir yönetim anlayışına dayanır.»"

Copied!
14
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Doç. Dr. Tarık Soydan

Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi Eğitim Yönetimi Anabilim Dalı

Eğitim Sisteminde İstihdam Dersi Notları – 9

(2)

«İdeal bir memur, işleri, sevgi ve nefret gibi duygusallıktan uzak, bütünüyle gayri-şahsi biçimsel kurallara göre yürütür. Bürokraside memurların vatandaşlara karşı davranışı,

kişisel düşüncelere değil, rasyonel bir yönetim anlayışına dayanır.»

Max Weber

(3)

Weber’in (1864-1920) çalışmalarının büyük bölümü, modern kapitalizmin gelişmesine ve modern toplumun daha önceki toplumsal örgütlenme biçimlerinden hangi bakımlardan farklı olduğuna yöneliktir.

Weber, insanların geleneksel inanç ve

değerlerden uzaklaştıklarını, etkinliği ve

araçsalcı ussallaştırmayı merkeze alan yeni

bir toplumsal tarzın giderek egemen hale

geldiğini söyler.

(4)

Çok sayıda insanın etkin bir biçimde organize edilmesinin yolu olan bürokrasi, ekonomik ve politik gelişme ile birlikte büyümektedir.

Weber’e göre üç otorite tipi vardır: Ussal, geleneksel ve karizmatik.

Ussal otorite, emirlerin ve egemenliği kullananların meşru olduğu inancı üzerine kuruludur. Geleneksel otorite, eski geleneklerin kutsal niteliği ve gelenek tarafından otoriteyi kullanmaya çağrılanların meşru olduğu inancına dayanır. Karizmatik otorite ise, bir kişinin kutsal niteliğine ya da kahramanlık gücüne ve onun tarafından getirilen ya da yaratılan düzene gösterilen olağanüstü bir bağlılık üzerine kuruludur.

(5)

Weberci yönetim anlayışına hakim olan ilkeler:

-

Yasalarla düzenlenmiş yetki alanı - Görev hiyerarşisi ve otoritenin kademelenmesi

- Yönetimin yazılı belgelere dayalı iş görmesi - Yetki ve görevlerde uzmanlaşma

- Kurallara bağlılık ve biçimsellik - Gayri şahsilik

- Kariyer yapısı

- Kamu ve özel hayatın ayrışması

(6)

Kamu Hizmeti Kavramı

Kamu hizmeti, devlet ve diğer kamu tüzel

kişilikleri tarafından ya da bunların gözetim

ve denetimleri altında ilgili kuruluşlarca,

toplumun genel ve ortak gereksinimlerini

karşılamak, kamu yararını sağlamak üzere

topluma sunulan sürekli ve düzenli

hizmetlerdir. Kamu yararı gözetme, piyasa

koşullarından bir ölçüde bağışık tutulma,

kamusal usul ve esaslara tabi olma, kamu

hizmetinin başlıca özelliklerini

oluşturmaktadır.

(7)

Karahanoğulları’nın (2003, 66) yaptığı tanıma göre kamu hizmeti:

“Siyasal alanın örgütünce (devletçe) kısmen

veya tamamen üretim ilişkileri alanının

kurallarından bağışık kılınarak üstlenilen,

kamusal (siyasal) alana dahil edilen,

toplumsal ihtiyaçlarının karşılanmasına

yönelik faaliyetlerdir.”

(8)

Kamuyu belirleyen nitelikler (Karahanoğlu,2003, 58,59):

Kamu, sermayesini hiçbir piyasa aktörünün sahip olamadığı bir ayrıcalıkla yani vergiyle kurabilir.

Kamu hizmetlerinin etkinliğinden ziyade etkililiğinden söz edilebilir.

Kamu malları üzerinde (özel) mülkiyet rejimi yoktur ve bu mallar kamu yararı amacına uygun olarak kullanılır.

Kamu hizmetlerini ifa eden kişi, kamu görevlisi, statü hukuku ile çalışır. Bir sözleşme ile bağlanmış değildir.

Yani ilke olarak kamuda tarafların iradesinden bağımsız olarak önceden belirlenmiş yasal kurallara göre

istihdam söz konusudur.

(9)

Statüsel Çalışma İlişkileri Sistemi – Sözleşmesel Çalışma İlişkileri Sistemi (Gülmez, 1990):

Statüsel çalışma ilişkisi sistemi, devlet memurlarının ortak iş hukuku kurallarından ayrı, özerk bir hukuksal rejime bağlı tutuldukları bir sistemdir. Memurluğa ayrı bir alan gözüyle bakılmasının sonucudur. Bu sistem “eşitsizlik”

temeli üzerine kurulmuştur. Bu sistemde gerek memur ve yönetim arasındaki ilişkiler, gerekse memurlara tanınan hak ve güvenceler ile memurlardan beklenen ödev ve sorumluluklar arasında nesnel bir denge kurulmuştur.

(10)

Sözleşmesel çalışma ilişkisi sistemi, bağımlı çalışanlardan işçi niteliği taşıyanlarla

çalıştıran arasındaki ilişkileri düzenleyen kurallar bütünüdür. Bu sistemin temel ilkesi sözleşme özgürlüğüdür. Sözleşme

özgürlüğü kavramı, tarafların “eşit”

olmalarını ve sözleşmenin içeriğini

“özgürce” belirleyebilmelerini anlatır. Bu

sistemde işçi ile işveren arasındaki çalışma ilişkisinin düzenlenmesinde (ilişkinin

kurulmasında, içeriğinin belirlenmesinde ve sona erdirilmesinde)tarafların “özgür”

iradeleri temel ve en üstün kaynak olduğu

kabul edilir.

(11)

Kamu alanında performans değerlendirme sistemine geçilmesi ne tür sonuçlar doğurabilir?

Aşağıda sıralananlar literatürde geçen bazı önermeler ya da yargılardır:

Halkın artan ve çeşitlenen ihtiyaçları karşısında kamunun bütçesi yetersiz kalır. Dolayısıyla

daha az kaynakla daha fazla iş yapmayı

mümkün kılmak üzere performans sistemine geçilmelidir. Sistem kamuda

etkinliği/verimliliği, açıklığı ve hesapverebilirliği artırır.

Sistem çalışanları çıktı odaklı olarak güdüler, hak eden hak ettiği ücret, kariyer ve statüyü

elde eder. Böylece örgütsel adalet gerçekleşmiş

olur.

(12)

Uygulamadan kaynaklanan/teknik bazı sorunlar ortaya çıkabilir. Mesela sistem, oyun oynamayı teşvik edebilir, bürokrasiyi artırabilir, yenilikleri engelleyebilir, böylece potansiyel girdilerden elde edilecek avantajların önünü kesebilir.

Performans değerlendirme bir standartize

etme çabası olduğu için profesyonel

bilginin göz ardı edilmesine neden olabilir.

(13)

Performans değerlendirme sürecindeki rekabet bazı yıkıcı sonuçlara neden olabilir. Kişiler ve örgütler birbirlerinden bilgi saklayabilir ve daha önemlisi kolektif etkinliğe yabancılaşabilirler. Birbirleriyle rekabet eden çalışanlar arasında anlaşmazlıklar çıkabilir. Ekip çalışmasını gerektiren işlerde uyum, hız ve verimlilik zarar görebilir.

Sistemi kurmak ve işletmek çok zordur. Sistemden beklenen adil, rasyonel ve objektif niteliklerle belirlenmesidir. Özellikle kamu hizmetlerinde performansa dayalı ücretlendirmenin adil bir şekilde uygulanması zordur.

(14)

DİNLEDİĞİNİZ İÇİN TEŞEKKÜR EDERİM.

Referanslar

Benzer Belgeler

Ancak, milletvekili genel veya ara seçiminden önceki veya sonraki bir yıl içinde yapılması gereken mahalli idareler organlarına veya bu organların üyelerine ilişkin genel

Yazılı Seçme Sınavı sonucu 600 ve üzeri puan alan adaylar, 10 Mart, 2015 tarihinde yürürlüğe giren 2005 Öğretmenler Sınav (Değişiklik) Tüzüğü

Özellikle kamu sektöründe yönetim felsefesinin değişimini zorunlu kılan bu gelişmeler, e-devlet, yönetişim ve kamu-özel sektör işbirliği gibi yeni paradigmalarla önemli

4-8 Mayıs 2015 5 Gün 20 İlgili personel Etlik Teknoloji Dairesi Başkanlığı DEVLET SU İŞLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ 2015 YILI HİZMETİÇİ EĞİTİM FAALİYETLERİ KURSLAR -

POGGI, Gianfranco, Devlet, Doğası, Gelişimi ve Geleceği, İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları, İstanbul, 2007 POGGI, Gianfranco, Modern Devletin Gelişimi: Sosyolojik

Sözü edilen yaklaşım farkı dolayısıyla, Genel Kamu Hukuku (GKH) söz konusu olduğunda, devleti, örneğin siyaset biliminde, anayasa hukukunda anlaşıldığından daha

Dolayısıyla bu açıklama yeterl olmadığı ç n zaman ç nde tartışılmış ve ortaya çıkan görüntüde, mülk yet d ye b r tek kavram olduğu, özel hukuk veya kamu hukuku

herhangi bir surette sürekli, süreli veya geçici olarak katılan kişi’nin anlaşılma- sı ve buna göre, toplum adına kanuna veya siyasi iradeye dayalı ve kamu gücü