KftbEM İŞİ YAZMflbflRI
Yusuf DURUL
Fotoğraflar: Sami GÜNER Kalem işi Kandilli yazmalarıyla Batik’leri karıştırmamak gerekir. Kalem işi tülbend yazmalar ayrıca dört ucundan sırma ve simle işlenerek poşu, çevre, baş örtüsü, hattâ mendil diye kullanılırdı. Bu sebeple, kumaşı yalnız başına görmek, kullanılışına uygun olarak görmekten daha yetersizdir. Yanda böyle bir örtünün başa konuluşu görülü yor. - A clear distinction must be made between Kandilli yazması with brush decoration were also decorated at the four corners with silver embroidery and used asheadkerchiefs, kerchiefs and even handkerchiefs. It is thus not enough to see the piece simply by itself. The illustration above shows one of these kerchiefs as it ould be worn.
Süsleri fırça veya ağaç üzerine kazılmış kalıplar vasıtasıyla ince kumaşlara basılan işlere yazma adı verilir. İşleme sanatına naza ran daha ucuza mal olan yazmaların çoğaltılması ve pazarlanması daha kolaydır.
Kullanıldıkları-yerlere göre, yazma mendil, yazma başörtüleri (Ye meni, Çevre, Çember), namazlağ, yorgan yüzü, bohça ve erkek lerin fes üzerine dolayarak bağladıkları oyalı yazmalar poşu adını alır.
Yazma gayet ince keten, ipek veya pamuklu kumaşlara basılır. En eski orijinal yazma kumaşı özellikle Bursa dokumacılığında ün yap mış MERMERŞAHİ adı ile bilinen ince dokumalardır. Tülbent, Bor tülbendi, Şile bezi, Diyarıbakır puşusu gibi ipekli kumaşa uygulan mış yazmalar da görülür.
Değişik atelyelerde uygulanan örneklerde çoğunlukla baskı ve ka lem tekniğinin beraber kullanıldığını görmekteyiz. Ancak Kandilli Kalem yazmacılığı ayrı bir niteliktedir.
Osmanlı devrinde yazmanın sadece Tokat'ta yapılmasına izin ve rilmiştir. Tokat yazmacılığından elde edilen «has», valide sultan lara ayrılmış bir gelirdi. Has gelirinin artması veya yazmacılığın daha geniş alana yayılması yeni atelyeleri ortaya çıkardı. Yapıldık ları yerin adı ile anılan yazmacılık Sivas, Diyarbakır, Bursa, Tire, İstanbul'da Üsküdar, Kanlıca, Kandilli, Samatya, Yenikapı, Kumka- pı, Yeniköy sahil şeridinde yerleşmiştir.
Süsleme ve teknik açısından Türk yazmalarını iki bölümde ince lemek gerekir. Batik yolu ile yapılan uygulamalar yazma sanatının paralelinde ayrı bir tekniktir.
1 — Karakalem yazma: Motiflerin bir tek renkle yapıldığı karaka lem adı ile bilinen yazmalardır. Fırça kullanılarak yapılır. Renk siyah, veya mavi zemin üzerine siyahtır. Konturlar kalın çizgilerle belir tilir. Yazmada kullanılan siyah boyaya İZMİR Siyahı denir.
2 — Elvan yazma (Baskı yazmalar)
Süsleri fırça yerine ağaç üzerine kazınmış kalıplar vasıtasıyla ba sılmış yazmalardır. Kalıplar ıhlamur gibi yumuşak ağaç parçaları üzerine ypılmış kabartmalardır. Bunların üzerindeki motifler çeşitli renklere göre doldurularak alıştırılır. Yumuşak bir yere serilen ku maşa kuvvetle basılarak renkli baskı süsleri elde edilir. Baskı ha tası olursa fırça ile rötuşlanır. Sap, benek ve tohumlar fırça ile yapılır. Aynı kalıpla renk değiştirilerek başka başka dekorlar elde edilir. Bu uygulama olanağı ile yazmada aynı kalıbın değişik renk leriyle ayrı kompozisyonlar yapılabilmektedir. Yazmalar için «Kalıp» yapmak ayrı bir sanattır. Bu kalıplar yazma atelyelerinin içinde bu lunan özel kalıpçıya yaptırılır, siparişe göre çalışan müstakil atel yelerde hazırlanır. Osmanlı devrinde yazma kalıpları ekseriya Kas tamonu - Tokat ve İstanbul’da Kumkapı ustaları tarafından yapıl makta idi. Halen Tokat ve Kastamonu'da yazma kalıbı sanatını sürdüren ailelere bağlı kalıpçı ustaları var. Bu uygulama sonucu
her atelyede deiğşik renk ve desenlere göre uygulanacak kalıplar ha zırlanır. Kastamonu müzesinde iki yüzü aşkın yazma kalıbı kolek siyonu var.
Fırçayla yapılan yazmaların artistik yönü çok daha çekici ve gü zeldir. Kalem yazma sanatına ait çok eski örnekler bulmak güç tür. Örnekleri tek ve belirli bir üslûbu yansıtırlar. Kesik, yuvarlak yatık çizgiler, stilize edilmiş bitki motifleri, dekoratif anlamda evler, gemiler, kuşlar, ağaçlardan oluşan tabiata dönük örneklerdir. İlk bakışta gravür hissini verir. Melek Celâl Sofu «Melek LAMPE» ko leksiyonunda XIX. YY. içinde yapılmış bir yazma «Beyoğlundan Halice Bakışı» anlatır.
Yazmada süs olarak kullanılan motifler fırça veya tahta kalıba ko layca oyulacak yaprak, çiçek ve yazı dekorlarıdır. Elvan yazmalar da geometrik ve sembolik motiflerin kullanıldığı çok enderdir. Esa sen her sanatçının kendi üslûbuna göre desen kalıpları vardır. Ser best tarzda yapılmış kalıpların kompozisyonundan doğan yazma dekorları halı süslemelerinde olduğu gibi gözü yorucu matematik düzenden ayrılmış, artistik bir ifade ve değere yönelmiştir. Desen lerin uyumluluğunu bozacak sembolik ve geometrik motif ve kom pozisyonlar yazma dekorlarında görülmez. Çünkü sanatçı bu cins hafif kumaşlara neş'e katan zarif bir üslûp kazandıran ve kendi fantazisine uygun motifleri yaratma ve kullanmayı düşünür. Yaz ma kompozisyonlarında daima serbest hareket eden bir ifade var dır.
Eski saray işlemelerinden alınmış motiflerle yaz ma yorgan yüzü. - Yazma quilt cover with motifs from the palace embroideries.
Mitil astarı olarak kullanılan yazma bir yorgan yüzü (Bu sayımızın kapağı). - Yazma quilt cover (used as cover picture in this issue).
Hünkâr mendili denen işlemeli kalem işi yazma. - Brush decorated yazma known as a 'Royal handkerchief.
Osmanlı devri yazmacılık sanatında İstanbul atelyeleri çok yönlü bir gelişme gösterir. Çeşitli renk ve desenleriyle dikkati çeken yaz ma mendil, yemeni ve kumaşlar, kadının günlük hayatında be ğenmek ve beğenilmek kavramları içinde oluşturduğu yaşama dü zeni, Üsküdar, Kandilli, Kanlıca, Samatya ve daha sonra Yeniköy, Yenikapı yazma atelyelerinin çalışmaları ilginç örnekler vermiştir. Söz konusu atelyelerden günümüzde çalışanlar azalmıştır.
İstanbul yazma sanatını örnekleyen yazmaları Kandilli semtinden derledim. Bu örnekler beni Kandilli ve Kandilli yazmacılığı üzerin de araştırmalarımı genişletmeye zorladı. Yazma sanatımızda Kalem işi ve Batik Kandilli yöresi atelyelerinde önemli bir yeri alıyor. Der lediğim örneklerden yazma, yazma bohçalar, namazbezi ve mendil örnekleri ile dua örtülerinin basıldıkları kumaş ve mermerşahi bez lerinin kalitesi, örtülerdeki işleme örnekleriyle yöre yazmacılığının seçkin bir sınıfa hitap ettiğini gösteriyordu.