• Sonuç bulunamadı

Gönül gözüyle bir ömür Erol Akyavaş

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Gönül gözüyle bir ömür Erol Akyavaş"

Copied!
4
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

•• •• I I • •• ••

Gonul gözüyle bir omur

EROL

AKYAVAS

A

Life through the

Eyes of the Heart

By ÖZGÜR D. DURGUN'

“Mevlana der ki, ‘şeklimiz denizde yüzen boş kâseler gibidir. Kap, içi dolana kadar gezer. Son­ ra denize batar.’ Kâsenin boşluğuna bir imadır yaptıklarım. Kalp gözünü açıp nakkaşların ardın­ daki nakkaşı görmeye çalışıyorum. Ümidim, de­ ğişmeyeni arayarak değişmeyi anlatmaya çalış­ mak.” Bu sözler Erol Akyavaş’a ait. Bizlere zen­ gin bir resim evreni armağan ederek, geçen yıl aramızdan ayrılan sanatçı, İstanbul Bilgi Üniver- sitesi’nin düzenlediği bir retrospektif sergiyle anılıyor bu yılın son, gelecek yılın ilk günlerin­ de. Sergi, Akyavaş’ın felsefe, din, matematik, akıl ve duygunun sınırlarında dolaşan resim

se-‘Mevlana says, “Our forms are like empty bowls floating on the sea. They wander until water fills them. Then they sink." My paintings are an inti­ mation o f the void in the bowl. I try to open the eye o f the heart to see the painter behind the painters. My hope is to elucidate change by seek­ ing the unchanging. ’ These words belong to the late Erol Akyavaş, who died last year bequeath­ ing to us bis profound visual universe. A retro­ spective exhibition o f his work organised by Istanbul Bilgi University is opening in December and can be seen until early January. This is the first time that such a comprehensive exhibition o f Erol Akyavaş's work bas been held. Almost fo u r hundred o f his paintings illustrate his jour­

ney as an artist through the worlds o f philosophy, religion, mathematics, rationality and emotion. His art is wrought with magic symbols a n d unbounded im agination. The mystic gods o f India, magic signs carved on rocks by the natives o f Peru, cabalistic symbols, a nd traces o f the

Erol Akyavaş’ın (üstte) resim evreninde söz imgeye, imge inanca dönü­ şür. Akyavaj’m resimleri; “ Hallaç’tan Sonra” (solda), “ Ikonoklastlar İçin ikonalar (karşı sayfa). / Erol Akyavaş (above). İn Akyavaş's art words are transformed into images, and images into faith. 'After Mansur el- Hallaç’ (left), and ‘Icons for Iconoclasts’ (facing page).

S K Y L IF E A R A L IK «•| »- D E C E M B E R 2 0 0 0

(2)

Farklı kültürel sembolleri ustaca senteze uia|tıran Akyavaj’ın (altta) resimleri yajam mucizesinin izdüşümlerini yansıtır. İn sa n -ı Kâmil” (üstte solda). “ Irmak” (üstte sağda). / Erol Akyavaş achieved a masterful synthesis of differing cultural symbols, and his paintings reflect projections of the miracle of life (below). ‘The Perfect Man’ (above left), and ‘River’ (above right).

rüvenini, sanatçının 400’e yakın yapıtıyla ilk kez kapsamlı bir şekilde sunuyor. Hint dünyasının gi­ zemli tanrıları, yerlile­ rin Peru kayalarına iş­ lediği büyü işaretleri, Kabala sembolleri, Al- hambra’nın esinlediği Islam-Mağrip izleri, ef­ sunlu işaretler, simge­ ler ve zengin düş gü­ cüyle yoğrulmuş bir dünya A kyavaş’ın dünyası. Sözün imge­ ye, im genin inanca dönüştüğü bir dünya. Renklerin mistik an­ lam lara büründüğü, semboller ve işaretle­ rin kılavuzluğunda in­ sanlık tarihinin hemen her döneminden refe­ ranslar içeren muaz­ zam bir evren.

Sanat serüveni resimle başlar Akyavaş’ın,

ar-Isla m ic M aghreb at A lh am b ra are all encountered here. Erol A k y a v a fs universe is extra o rd in a ry in extent, m aking refer­ ences to almost every period o f human histo­

ry through the medium o f colours with mystic meanings, symbols and signs.

Akyava§ had already begun painting when in 1954 he went to United States to study architec­ ture, and after graduat­ ing began to work at the office o f Eero Saarinen. Designs on which he worked include the TWA building a n d Dallas Airport. But he could not abandon p ainting fo r long, a nd in I960 his first exhibition opened in New York. In his polyphonic’ art we fin d

222

(3)

■ ■ ■ ■ ■ ■ ■

Akyavaj’ın resimlerinde Doğu ve Batı karşı karşıya değil, yan yanadır. “ Enel Hak" üstte. “Sarı Lam Elif’ (altta solda). “ Maviden Kalanlar” (altta sağ­ da). / In the paintings of Erol Akyavaş East and West are not opposed but side by side. 'Enel Hak' (above), ‘Yellow Lam Elif (below left), and ‘Remains of Blue’ (below right).

dından 1954’te ABD’ye gider ve bu ülkede mi­ marlık eğitimi aldıktan sonra Eero Saarinen’in bürosunda meslek hayatına atılır. TWA binası, Dallas Havaalanı gibi projelerde imzası olan Ak- yavaş’ın resme geri dönmesi çok sürmez. 1960‘ta New York’ta ilk sergisini açan sanatçı, Che Gu- evera'dan cinselliğe, tasavvuftan mekân

sorgula-i

everything from sexuality to Che Guevera, exami­ nation of space in mysticism, and the metaphor of both East and West. Every one of his works creates a multi-faceted visual and intellectual content in new ways. According to Akyava§, pictures are the projection of life, and life is not so much a practi­

cal everyday phenom enon, as a miraculous

2 2 4

(4)

malarına, Doğu ve Batı’nın metaforlarıyla “çoksesli” bir re­ sim evreninde dolaşırken, her defasında yepyeni yöntemlerle zengin bir görsel ve entelektü­ el içerik yaratır yapıtlarında. Akyavaş’a göre resim, yaşamın izdüşümüdür. Yaşam ise gün­ delik ve pratik bir olgu olmak­ tan çok, mucizevi bir “öz”dür. Erol Akyavaş’ın zıtlıklar ve bir­ likteliklerin yanı sıra, Doğu ve Batı’nın farklı kültür sembolle­ rini ustaca senteze ulaştıran eserleri hakkında eleştirmen Wieland Schmied şöyle diyor: “Bu resimlerde Doğu, Batı kar­ şı karşıya değildir, karşılaşırlar ve bizim büyülenmiş gibi din­ lediğimiz bir söyleşiye girerler. Kuşkusuz hiçbir zaman tam ve eksiksiz uzlaşamayacaklardır; ancak Akyavaş’ın geç dönem resimlerinde olduğu gibi, bir­ birlerine saygıyla yaklaşacak­ lardır.”

Özgün simgesel diliyle, 1970 sonrasında ürettiği eserlerde ise İslam geleneğinin ve tasav­ vufun etkilerini sanatına taşı­ yarak modernité ile İslâmî bu­ luşturmayı denedi Akyavaş. Resimlerinde sıklıkla karşımıza çıkan simgelerden biri olan la­ birentin içinde, “evrenin anla­ mına açılan kapılar”ı ararken ve bir derviş sabrıyla ilerler­ ken, “kökler”inin izini sürdü ömür boyu. Bir söyleşisinde, “kendine yolculuk”larını, “ev­ rensel olabilmenin yolu yöre­ sellikten geçer kanısındayım. Köksüz ağaç olmaz. Aşama yapmak için sonuca ulaşmaya­ cak taklitlerden kaçınmak ge­ rekir. Şekilci kalıplar arasında

sıkışıp kalmamalı sanatçı,” diye anlatırken, “ya­ ratma diye bir derdim yok,” diyordu. “Sadece belki bir şeyi yakalayabilme heyecanı, o kadar. Sanatçı, güzelliği keşfeder. Güzellik de devamlı değişme halindedir. Dolayısıyla, gerçek güzellik,

güzelliğin değişmeyen özündedir.” •

essence.

A k y a v a fs work creates a masterful synthesis not only between contradiction and cohesion, hut also between the cultural symbols o f East a n d West. A rt critic Wieland Schmied has said o f his work, ‘In these paint­ ings East is not opposed to West. E n co u n terin g one another they enter into a discussion to which we lis­ ten enchanted. Certainly they will never be able to reach a complete and flaw ­ less consensus, but as in A k y a v a fs late paintings, they w ill approach one another with respect. ’ In his p o st-1 9 7 0 work, Akyava§ used his un iqu e symbolic language to carry the Islamic tradition a n d m ysticism into his art, experimenting with a juxta­ position o f modernity and Islam. One o f the symbols frequently encountered in his p a in tin g s is the labyrinth, in which he spent his life seeking doors onto the m ea n in g o f the u n i­ verse, a n d tracking down roots with the patience o f a dervish. In one interview he described ‘jo u r n e y s in search of oneself in the fol­ lowing words: 7 believe that the w ay to be u n iversa l passes through localisation. A tree cannot survive with­

out roots. In order to make progress it is essential to avoid imitations which lead nowhere. The artist m ust not let himself he trapped in superficial conven­ tions. .. I do not seek to be creative, but merely the excitement o f perhaps capturing something. The artist discovers beauty, and beauty is in a state of perpetual change. Therefore real beauty lies in the immutable essence o f beauty.’

Akyavaş’ın renkleri, izleyiciyi mistik bir evrene davet ediyor. “ Miras VIII” (üstte). / The colours of his paintings draw the observer into a mystic universe. ‘Heritage VIII’ (above).

* Özgür D. Durgun, gazeteci. * Özgür D. Durgun is a journalist.

2 2 5

S K Y L IF E A R A L IK - « j » . D E C E M B E R 2 0 0 0

İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Bu yeni flekilde B noktas› (–V) volt, sonsuzun potansiyeli ise yine s›f›r olsun.. Devre üzerinde- ki toplam ak›m›n I amper ve ç›k›fl noktas›n›n B noktas›

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha

Bir kaç gün sonra Aristidi, makinanın çalışması için, gere­ ken eczanın bittiğini ve İııgilte-,. reden getirmek için 14 bin liraya ihtiyaç olduğunu

Eleştirel bakış açısının sağladığı açılım doğrultusunda her bir dizinin tek bölümünde yer alan “ilahi adalet” teması; dizi adı, öykü adı,

Çok boyutlu ölçekleme analizi sonuçları incelediğinde çiftçilerin sürdürülebilir tarımın sağlanması ve genç girişimciliğin sağlanması yargıları genç

Ancak, birinci derecenin dokuzun­ cu kademesinden daha aşağı derece ve kademelerden maaş almakta olanlar ile söz konusu tarihe kadar emeklilik iş­ lemini bitirip

1884 yılında Istanbulda doğan Ebüz­ ziyazade Velid, tahsilini Galatasaraym- da yapmış, Abdülhamidin babasını ve ağabeyisini Konyaya sürmesi üzerine mektebden

A study undertaken by Chung et al (2009) in Korea, in 269 milk samples, using microbial screening as- says and HPLC method with the goal of determining sulfonamide and