• Sonuç bulunamadı

Tanıyabildiğim yanlarıyla...

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Tanıyabildiğim yanlarıyla..."

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

HFSAPTASMA

BURHAN ARPAD

Tanıyabildiğim Yanlanyla...

Bayar’ı 1948 ilkyazında Eskişehir’de bir açıkhava toplantısın- , da tanıdım. Tek partili yönetimden yeni yeni sıyrılma çabasın- ; da bir ülke olan Türkiye için o günlerin Sakaryabaşı toplantısı,

insanlarımız için de, basın için de çok önemliydi.

Bayar, ölçülü konuşması ve davranışlarıyla-gerektiğinde an­ lamlı susmasıyla, günün koşullarına uygun bir politikacıydı. Ga­ zete muhabirleri için de önemli bir özelliği vardı. Demek iste­ diğini kısa kısa yan cümlelerle dile getiriyordu; not alırken bir ara cümleyi kaçırsanız, sözlerin bütünü bozulmuyordu. O gün­ le rd e bant ve benzeri teknik ollanaklardan yoksun gazeteciler -için bu özellik çok önemliydi.

c Bayar’ın Demokrat Parti genel başkanı olarak yaptığı gezi­ lerde ilk önemli olayı 1948 aralık ayında Düzce'de yaşadım. Yağ­ murlu bir gündü. Bayar, konuşmasının sonlarında iyice heye­ canlanarak: “ Bu uğurda ipi dahi göze almışız!” diye bağırmıştı. 0 güne kadar yumuşak ve ölçülü konuşmuş olan Bayar’ın bu sözleri C H P iktidarını öfkelendirmiş, Büyük Millet M eclisi’nde “ İhtilal mi yapmak istiyor bu adam?v sesleri yükselmişti. De­ mokrat Partililer, durumu hemen kavrayarak Düzce konuşma­ sının basına yanlış yansıdığını ileri sürerek, yeni bir metni ga­ zetelerde yayımlattılar.

Bayar’ın Düzce konuşmasının HalkPartisi’nineden böylesi- ne öfkelendirdiğini birkaç yıl sonra bir rastlantıyla çözümledim.

İnönü’nün muhalefet lideri olarak yaptığı Ege gezisine katı- lanlar arasında, C H P ’nin sağ kanadından ve eski Milli Eğitim Bakanı Reşad Şemsettin Sirer de vardı. İnönü, İzmir’de gör­ kemli törenlerle karşılaşınca, Demokrat Parti iktidarı, engelle­ meler düzenlemeye başlamıştı. Toplantılar ve konuşmalar da­ ğıtılıyor, sözleri yarıda kesiliyordu. Özellikle Manisa’da büyük olaylar çıkmış, İnönü’nün kaldığı ev, koruma gerekçesiyle kor­ don altına alınmıştı. R.Ş.Sİrer bir ara öyle sinirlendi ki “ Kaba- ¡hat İnönü’de!” diye sesini yükseltti ve İnönü’nün Bayar’ı Çan­ kaya’ya çağırarak Demokrat Parti’nin kurulması konusunu gö­ rüştüğünü, anlaşmaya varıldığını oldukça ayrıntılı anlatmıştı.

1946-1950 yıllarında Millet Partililerin sık sık ileri sürdüğü ¡“ Muvazaa” savı yetkili bir politikacı tarafından doğrulanmış olu- jyordu.

Cumhurbaşkanı olarak DP işaretli bastonuyla dolaşan Ba- yar’la karşılaşmam çok seyrekti. 1950’nin iktidara geliş atmos­ ferinde Yalova’dan İstanbul’a geliyordu, yönelttiğim soruyu “Ata­ türk her şeyi öyle güzel çözümlemiş ki, bizlere yapacak pek bir şey kalmamış!” diye ve gülümseyerek cevaplamış, sonra Hacı Ömer’i ziyaret etmişti. Hacı Ömer’in Demokrat Parti’ye paraca yardım ettiği söylenirdi.

Bayar, ‘İttihatçılar’ın ‘Fırkacılık’, ‘kulisçilik’ politikasının uygu- layıcısıydı. Demokrat Parti Genel Başkanı olarak ülkeyi 1950-1960 yıllarında böyle yönetti. Menderes’e karşı Sıtkı Yır- calı’yı, kimi zaman Prof. Fuat Köprülü’yü öne sürerek!. 1 Bayar’ı en son Yassıada duruşmalarında birkaç saat gördüm.

Duruşmaların ilk oturumuydu. Basın tribününde oturuyordum. Salon boştu. Az sonra kapılar açıldı ve sanıklar, boşlukta yü­ rüyen bir kalabalık olarak, ağır ağır gelmeye başladılar. Bir dö­ nemin ünlü ve yetkili kişileri değil, bir ‘Gölgeler Ordusu’ gibiy­ diler. Öylesine sessizdiler ki, ayak sesleri bile duyulmuyordu. Az sonra oturum açıldı ve sorgular başladı. Hepsi ezik, sin­ miş, yıkılmıştı. Başkan Salim Başol’un üst perdeden ve sık sık paylamasına yaptığı sorguya ise titrek sesle ve “ Reis beyefen­ di!” diye, karşılık veriyorlardı. On yıl süreyle ülkeyi sorumsuz-

(Arkası 8. Sayfada)

Referanslar

Benzer Belgeler

Bu noktada Genelkurmay Başkanı Rüştü Erdelhun önceki bölümlerde değinildiği üzere hem Demokrat Parti yanlısı olarak hem de siyasete askeri müdahaleye karşı

1950 yılından 1960 yılına kadar çeşitli hastaneler ve buralardaki hasta yatak sayılarındaki gelişmeler, Türkiye Büyük Millet Meclisi genel kurulunda dile

Bu 10 sene içinde sarf edilen 1,9 milyar liraya karşı ancak 10 243 kilometre yol ya yeniden yapılmış veya bozuk yol iyi vaziyete getirilmiştir.. Görülüyor ki her sene

Öz: Demokrat Parti Meclis Grubu Toplantı Tutanakları (Meclis Grubu Müzakere Zabıtları) 1950 yılından 1960 yılına kadar 305 adet olup, bugüne kadar yararlanılmayan bir

Çocuğunun daha cep telefonu kullanamayacak kadar küçük olduğunu düşünen anne babalar için geliştirilen telefon ve uygulaması sayesinde anne babalar çocuklarını her

Alınan görüntüleri üç boyutlu olarak görebilmek için özel gözlükler kullanılması gerekiyor.. Taşıdığı iki kamera mer- ceği sayesinde iki değişik noktadan görüntü

Adalet Komisyonu sözcüsü, Müfit Erkuyumcu’nun yaptığı açıklama- dan sonra, kanun tasarısının geneli hakkında yapılan görüşmelerde, pek çok milletvekili tarafından

Çeşitler yaprak uzunlukları (cm) bakımından gruplandırıldığında 6.68 cm ile Chandler, 6.54 cm ile Patriot çeşitleri yaprak uzunluğu bakımından en fazla, 4.48 cm ile